fsm şiirleri / Avnî (Fatih Sultan Mehmed) Edebi Kişiliği, Şiirleri | Türk Dili ve Edebiyatı

Fsm Şiirleri

fsm şiirleri

İstemem şiiri - Avni (Fatih Sultan Mehmet)

Haberin Devamı

İSTEMEM

Sen kokmayan gülü neyleyim,
Neyleyim sensiz baharı?
Sen doğmayan günü neyleyim,
Neyleyim sensiz ben dünyayı?

Senin tenine değmeden gelen yağmuru istemem
meltemi istemem.
Seni parlayacaksa parlasın yıldızlar,
Sana yanmayan yıldızı semalarda istemem.

Bülbüller söyleyecekse seni söylesin,
Senden okumayan bülbül olsa dinlemem.

Özlemim sen olacaksan yansın yüreğim,
Sılası sen olmayan gurbeti istemem, vatanı istemem.

Bir ateş yakacaksa beni kalbimden,
Senin aşkının ateşi yaksın,
Senden gayrı başka bir aşkla kül olursa kalbim,
Bu kalbi istemem, ateşi istemem, koru istemem.

Seni göremediğim vahalar bedevilerin olsun,
Ben senin çölünü isterim, suyu istemem.

Sana çıkacaksa durmaz yürürüm,
Sonu sen çıkmayan yönü istemem, yolu istemem.

Haberin Devamı

Ben gönüllü bir köleyim, kulağımda küpem.
Kalbini fethedecekse geçerim bin Sina’yı birden.

Yoksa neyime?
Bu fethi istemem, Mısır’ı istemem, cihanı istemem.

Ben Sultan Fatihim, önündeyim İstanbul’un.
Yakarım bu şehri yüzünde bir tebessüm için.

Yoksa gül yüzünü güldürmeyen sultanlığı istemem, İstanbul’u istemem.

Ben bir garip yunusum, yazdığım sensin, yandığım sen.

Senden gayrı bir aşka ben kalemi istemem, kağıdı istemem.

Ben senin ümmetinim, sensin benim efendim.
Senden gayrı, senden başka efendi istemem, sevgili istemem, istemem…

Fatih Sultan Mehmet

Page_

Sevgili arkadaşlar be..

Şehzade Mehmet&#;in günlüğünün bir sayfası elimize geçmiş olup, sizlerle paylaşalım istedik. Maazallah Sultan Mehmet Hıristiyan olmasın sakın ?

&#;İSTANBUL&#;U NASIL ALDIM&#;

&#;Yeğenlerle çelik çomak oynamaktayız, Molla Gürâni hoca yine yetişti. Elinde bubamız Murat Han&#;ın verdiği kızılcık sopası ,ha bire kıçımıza vurmakta ki kıç yâremiz hepten cılk olup oturabilmek ne mümkün. Molla Gürânı, Molla Hüsrev ve Ak Şemsettin birlik olmuşlar canımıza okumaktalar. İlle de İstanbul’u alacakmışız. .biz kiiim İstanbul’u almak kim.. lâseafoodplus.infotılar billâ..

Yine bir şiir yazdım şu kâfir güzele:

&#;Akl u fehmin, din-u imânın nice zabt eylesûn

Kâfir olur hey Müselmanlar o tersâyı gören”  (Mehmet)

(Açıklaması) :

(Akıl, mantık, din ,iman mümkünü yok zapt edilebilemez.

O Hıristiyan güzelini gören tüm müslümanlar dinden çıkıp kâfir olurlar)

Bugün Çandarlı Halil gelüp &#;İstanbulu alacağına söz ver, bak ahacık şuraya yazmaktayım.. bubanı indirip seni tahta çıkarmazsam ne olayım&#; diyerekten bizimle eğlendi.

Şemsettin hoca da &#;oğlum bu senin alın yazın, istanbul&#;u ille de alacan&#; demekte ki&#;OHA oldum billa..!                                                                                                           Alacaaz da n’seafoodplus.info bok var..                                                                                               

Bugün Arapça ve Farsça&#;yı söküp aferinimizi aldık.

Şiirimizin devamı ise aynen şöyle..

&#;Kevser&#;i anmaz ol içduğı mey-i nâbi içen

Mescide varmaz o varduğu kilisâyı gören”  (Mehmet)

(Açıklaması) :

(Onun içdiği temiz şarabı içenler cennetteki Kevser&#;in adını bile anmazlar.

Onun gittiği kiliseyi bir gören töbe mescite ayağını basmaz)

Gürâni hoca yine uzun eşek oyunumuzu bozup kızılcık sopasıyla kafamıza vurdu. &#;Vurup durma be hocam abdal olacaz billa&#; dememize bakmayıp, &#;İstanbul&#;u alma da bak neler oluyor.. oğlum bu senin alın yazın, şimdiden hazırlan” demesiylen, töbe töbee, lâkin biz parmak kadar çocuğuz yaav.. nasıl alcez Istanbul’u ?  Bir bunaldım ki o kadar olur. Kafayı yiycem billâ&#; 

Şiiri bitirelim bari..

Şairlik adımı &#;Avnî&#; yaptım..

&#;Bir firengi kâfir olduğun bilurdi Avniyâ

Bilun u boyunda zunnar u çelîpâyı gören” (Avnî)

(Açıklaması) :

(Ey Avnî, o firenk güzeli belindeki hristiyan hacını ve papaz ipini bir görse  senin de kafir olduğunu hemencecik bilirdi)                                                                           

Gürâni hoca sabahın köründe uyandırıp el aynasını yüzümüze tutaraktan, &#;oku bakalım alnında ne yazmakta&#; demesiylen,.. yutar mıyız ?.. bunlar biz uyurken alnımıza kara mürekkeplen bir yazı yazmışlar ki katiyyen bozmadık ve dahîseafoodplus.infoki yazıyı yüksek sedâ ile okuduk ;

&#;LA TEMHEM LA !!!&#;

(Molla sonradan anlattı : Aynada yazı ters dururmuş. Meğerse alnımızdakı yazının aslı &#;Al Mehmet al&#; imiş) . Lâhavlee..

Heyvah ki ne seafoodplus.infoın yazımız bu imiş, çaresiz alacağız gayri . Bi rahat oyun oynatmadılar yâv..

“Yâr içün ağyâr ile merdane ceng etsem gerek                                                                           İt gibi murdâr rakîb ölmezse yâr elden gider.” (Avnî)

(Açıklaması) :

(Yâr için düşmanla cesurca doğuşsem gerek                                                                           Pis düşman it gibi ölmezse yâr elden gider)

“Avniyâ, gerçi ölüm dünyede müşkil işdür                                                                      Gamze-i dilber ile biz ânı âsân iderüz” (Avnî)

(Ey Avni, bu dünyada ölüm zor bir iştir

Biz onu dilberin gamzesi ile kolaylaştırırız)

Fatih semtinin çarşaflıları Fatih Sultan Mehmet&#;in şiirlerini okusalar ne ederlerdi acep? Bileniniz söylesin.

Gözleriniz hep yükseklerde olsun.

Hakir-i pûr taksir

Timur

Like this:

LikeLoading

Related

Fatih Sultan Mehmet'in Kaleminden 7 Enfes Şiir

Henüz 21 yaşında bir delikanlıyken İstanbul’u fethedip Yeni Çağ’ın başlamasına öncü olan Fatih Sultan Mehmet; Yunanca, Arapça, Latince, Farsça, İtalyanca ve İbranice biliyor; alim, şair ve sanatkârlarla sohbet etmekten oldukça hoşlanıyordu. Dönemin en ünlü hocalarından eğitim alarak edebiyat, felsefe, tarih, coğrafya ve matematik alanlarında üst düzey bir bilgi birikimi edinmişti. Kitap okumayı sever, çocukluğundan beri çok iyi resim yapardı. Hatta bu yeteneğini mühendislik ilmi ile birleştirip İstanbul’un fethinde kullanılan şahi topunun projesini bile bizzat kendisi çizmişti. Bütün bunların yanı sıra “Avnî” mahlasını kullanarak yazdığı şiirleriyle de oldukça ünlüydü padişah. İşte biz de onun bu enfes şiirlerinden 7 tanesini günümüz Türkçesiyle sizler için derledik, keyifli okumalar dileriz.

7)

Bir güneş yüzlü melek gördüm ki cihan onun aynıdır
O kara sümbülleri aşıklarının ahıdır

O nazlı servi parlayan bir ay gibi karalar giyinmiş
Sanki güzellikte Frenk ülkesinin padişahıdır

Zünnarın düğümüne gönül bağlamayan kimse iman ehli olamaz
O aşıkların yoldan çıkmışıdır

Gamzesinin öldürdüğüne dudakları canlar verir
Galiba o can bahşedicinin yolu İsa’nın dinidir

Ey Avnî! Sevgilinin sana ram olacağını sanma
Sen İstanbul padişahısın o Galata’nın şahıdır

6)

Ağlasa aşık ayrılık ateşiyle inlese
Gözlerinden akan yaş yerine kan olup

Gah cefa dağının tozlarından giyinse
Gah kızgın çöllerde dolaşsa üryan olup

Her ne kadar eziyet görse vefası artsa
Her ne kadar gülseler haline o giryan olup

Aşk sırrını aşikar etmeye takat bulmasa
Sinesine yediği oklar pinhan olup

Sevdiğinden muhabbet olmazsa o kalp hastasına
Kimseler derdine derman edemez imkan olup

Gam çölüne her gün eylese seyrüsefer
Her gece üzüntü keder ve ayrılığa misafir olup

Verseler cihanın mülkünü tacını tahtını
Avnî köyün terk etmez başına sultan olup

5) 

Aşk ile gönlünü viran eden, bir daha onun şen olmasını istemez
Senin aşkının derdiyle üzüntü çeken, bir an bile mutluluk istemez

Hava ile toprağa karışıp toz gibi savrulan gönül
Sevgilinin yolunun toprağından bir an bile uzak olsun istemez

Aşkı yüzünden fena halleri hoş gören kişi şöhret gözlemez
İnsanlardan uzak yaşamayı seven, meşhur olmayı istemez

Bağrını kanlar içinde bırakan kimse, kırmızı dudaklara meyletmez
Eteğini gözyaşı ile dolduran, inci gibi dişleri istemez

Ey Avnî! Aşk parası yok olmayan ve tükenmeyen bir hazinedir
Ona sahip olan başka hiçbir hazinenin bekçisi olmak istemez

4)

 

İçimdeki dertler ile yaş dolu gözlerim senin için ağlasa
Gözyaşlarıma galip gelir, aşikâr olurdu sırlarım sana

Sen güzellik tahtında bense senin uğrunda ayaklar altında
Karınca halini nasıl arz ede, Süleyman’ım sana

Muma bak ki senin meclisinde ağlayıp baştan çıkar
Ne hoş yanar yıkılır, ey şe'mi şebistânım sana

Aşkının yolunda sabah kadar sadık olduğum
Gün gibi aşikârdır, ey ay gibi parlayanım sana

Dün rakibi meneyledin eziyet etmekten
Galiba ah ve feryatlarım tesir etti sana

Ayrılık yarasını şerh etmek mümkün değil dostum
Bari açık duran yakam, göğsümdeki yarıkları haber versin sana

Eziyetinle Avnî’nin gözünü gönlünü harap etme
Zira gözüm gönlüm mücevherler sunar sana

3)

 

Allah yolunda savaşmaktır niyetim
İslam dininin yalnızca yücelmesidir gayretim

Allah’ın ve evliya ordusunun yardımıyla
Küfür ehlini baştan başa kahreylemek niyetim

Peygamberlere ve velilere dayanmışlığım var benim
Allah’ın lütfundandır fetih ümidim ve kuvvetim

Benliğimi ve malımı dünyada feda etsem ne olur
Hamd olsun var Allah yolunda savaşmaya yüz bin rağbetim

Ey Mehmed! Ahmed-i Muhtar’ın mucizeleriyle
Umarım galip olur din düşmanlarına devletim 

2)

 

Bağda gülden bahseden yanağını kasdeder
Serviden söz açanlar endamını kasdeder

Dilbere vasıl olmak dar-ı dünyadan murad
Aşık aşkın derdi ile dermanını kasdeder

Bu fani dünya için değmez kuru kavgaya
Ecel ki bu dünyanın ziyanını kasdeder

Yıldızlardan yücedir gözyaşı eşiğinde
Bu bulutlar ahımın dumanını kasdeder

Ey Avnî beyti bozma bahsi ağyar eyleyip
Şiir o ki sadece cananını kasdeder

1)

 

Hiç kimse yok kimsesiz
Herkesin var bir kimsesi
Ben bugün kimsesiz kaldım
Ey kimsesizler kimsesi
Kimse aradığım yollarda
Kimsesizlik kimsem oldu
Dinsin artık hicranın cana
Kimse aradığım yollar
Kimsesiz kimselerle doldu

 

Kaynak: 1    

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir