gut için hangi doktor / Gut Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi - Medicana Sağlık Grubu

Gut Için Hangi Doktor

gut için hangi doktor

Gut Hastalığına Hangi Doktor Bakar?

Gut hastalığı aniden gelişir. Şişlik ve kızarıklığın olması sonucunda hasassiyet buralarda çok artacaktır. Bir tür eklem iltihabı olmaktadır. Dizlerde, ayak bileklerinde ya da el parmaklarında görülmektedir.

İçindekiler

Gut Hastalığı

Gut Hastalığı

Gut hastalığı aşırı derece de acı verecek olan bir eklem iltihabı olmaktadır. Acil bir şekilde tedavi edilmesi gerekmektedir. Bu iltihaplanma tedaviye yanıt verip tekrardan geçer ama hayatınız içerisinde herhangi bir dönemde tekrar etmesi de mümkün olacaktır. Yapılan araştırmalara göre 8 milyondan daha fazla insanlarda bu hastalık görülmektedir. Gut hastalığının kadınlarda daha sıklıkla görüldüğü ve erkeklerde ise 30 ile 50&#;li yaşlarda görülmektedir. Çocukluk ve de erişkinlerde ise çok ender görülmektedir. Fazla kilolu olan insanlarda yüksek tansiyonu olan kişilerde de görülmesi mümkün olacaktıseafoodplus.info hastalığında ağrı çok yoğun bir şekilde hissedilecektir. Fakat doğru teşhis konularak doğru tedavi yapıldığı zaman ise sonuçlar son derece olumlu olacaktır. 

Gut hastalığını neler tetikler

  • Hastanın kemoterapi uygulanması;
  • Eklemlerinde yaralanma sonucunda oluşan travma;
  • Aşırı yorgunluk oluşması;
  • Bir anda şiddetli bir hastalığı yaşamak;
  • Operasyon olmanız; Bir takım yiyeceklerin çok fazla alınması;
  • Aç kalmak ve diyet yapmak;
  • Alkol Alımının fazla olması.

Gut hastalığına hangi bölüm bakar?

Gut hastalığı damla hastalığı olarakta bilinmektedir. İnsan vücudunda ürik asitin çok fazla olması neticesinde meydana gelmektedir. Ürüik asidin kristalleri eklemlerde birikecektir. Ve bunun sonucunda da eklemlerin iltihaplanması söz konusu olacaktır. Eklem üzerinde iltihap olması sonucunda ciddi oranda bir ağrının oluşması söz konusu olacaktır. Bunun akabinde şişlik meydana gelir ve oluştuğu yerde kızarıklıkta meydana gelecektir. Sizlerde gut hastalığınız varsa ve bundan şüpheleniyorsanız o zaman şu doktorlara gitmeniz gerekmektedir.

  • İç hastalıkları (dahiliye);
  • Romatoloji-İç Hastalıkları (Dahiliye);
  • Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon;
  • Ortopedi ve Travmatoloji.

Szlerde de şiddetli ağrı oluyorsa ve ağrının olduğu bölge kızardıysa o zaman yukarıda sıralamış olduğumuz branşlarda bulunan bir hekim ile görüşmenizde fayda olacaktır.

Hangi doktora gitmeli

İki yüzden fazla romatizmal hastalığın olduğu bilinmektedir. Bu hastalıklar arasında gut teşhisi koymak aslında çok zor değildir. Sadece iyi bir hekim tercih etmelisiniz. Ve hekiminiz sizi önce öykünüzü dinleyecektir. Daha sonradan sizlerin fiziksel olarak mauayene edecek ve en sonunda kesin tanıyı koyabilmesi için bir takım testler isteyecektir. İlk olarak kan testi isteyecektir. Bu test sırasında herhangi bir iltihaplanmanın olup olmadığı kontrol edilecektir. Daha sonra kandaki ürik asidine de bakılsa bile bazı durumlarda gut hastalığı yaşamakta olan kişilerin kandaki ürik asit miktarı son derece normal hatta düşük bile çıkması söz konusu olacaktır. Daha çok kilo problemi yaşamakta olan insanların karşılaşmakta olduğu bir durum olmaktadır. Gut hastalığının günümüzde henüz tam olarak bir tedavisi mümkün değildir. Sizler de yaşadığınzı gut hastalığını bir süre kullandığınız ilaçlar ile yok olduğunu düşünebilrisiniz. Ama bir hatanızda tekrar edeceği konusunda bilgilenmelisiniz.

İlk başta dahiliye ya da sizlerde romatoloji doktoruna giderek muayane olmanız mümkün olabilir. Ardından doktor sizi tedavi ettikten sonra gerek görmesi durumunda ilaç tedavisi ve fizik tedavi verebilir. Eğer ki fizik tedavi verdiyse o Fizksel tıp ve rehabilitasyon hekimi ile de görüşmeniz gerekmektedir. Uzman bir fizyoterapist eşliğinde yapacak olduğunuz hareketler sizin iyileşmenizi sağlayacaktır. Bütün bu ilaçlara rağmen ve yapılan fizik tedavisine rağmen eğer ki bir iyileşme yaşamadıysanız o zaman cerrahi müdahale olması için ortopedi ve travmatoloji hekimi ile görüşmeniz gerekmektedir.

 Bu hastalık daha çok halk arasında zengin hastalığı olarak bilinmektedir. Gut hastalığının nedeni tam olarak bilinmiyor olsa bile yapılan araştırmalar et ve de ürünlerini çok fazla tüketmekte olan kişilerde daha sıklıkla görüldüğü saptanmıştır. Bu nedenle de uzmanlar diyet listesinde hayvansal gıdaları sizlere yasaklayacaklardır. Sizlerde bunlara uymanız sonucunda tabii ki hastalığınızın tekrar etmeden gündelik hayatınıza devam etmeniz mümkün olacaktır.

Kaynaklar


Kullanıcı Yorumları ve Oyları

1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız(Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading
Yorum ekle

Error

7 file_put_contents(…) ~/vendor/laravel/framework/src/Illuminate/Filesystem/seafoodplus.info6 Illuminate\Filesystem\Filesystem->put(…) ~/vendor/october/rain/src/Filesystem/seafoodplus.info5 October\Rain\Filesystem\Filesystem->put(…) ~/vendor/laravel/framework/src/Illuminate/Session/seafoodplus.info834 Illuminate\Session\FileSessionHandler->write(…) ~/vendor/laravel/framework/src/Illuminate/Session/seafoodplus.info3 Illuminate\Session\Store->save() ~/vendor/laravel/framework/src/Illuminate/Session/Middleware/seafoodplus.info872 Illuminate\Session\Middleware\StartSession->terminate(…) ~/vendor/laravel/framework/src/Illuminate/Foundation/Http/seafoodplus.info1 Illuminate\Foundation\Http\Kernel->terminateMiddleware(…) ~/vendor/laravel/framework/src/Illuminate/Foundation/Http/seafoodplus.info0 Illuminate\Foundation\Http\Kernel->terminate(…) ~/seafoodplus.info48

Sağlık Rehberi

Gut hastalığı en yaygın görülen haliyle eklemlerde tekrarlayıcı, ani ve şiddetli başlangıçlı ağrı, hassasiyet, kızarıklık, şişme ve sıcaklık artışına neden olan bir hastalıktır. Gut hastalarının çoğunda hiperürisemi adı verilen kanda ürik asitin yüksekliği durumu söz konusudur. Hiperürisemi, vücutta ürik asit yapımında artış ya da böbreklerden atılımındaki azalma sonucu oluşan biyokimyasal bir durumdur. Ürik asit normalde sağlıklı bir insanın kanında bulunan ve protein metabolizması sırasında, çeşitli kimyasal süreçler sonucunda ortaya çıkan bir yıkım ürünüdür. Gut hastalığı ise, kandaki ürik asit düzeyinin belli bir eşik değerinin üstüne çıkmasına ikincil olarak gelişen ve ürik asit metabolizmasındaki bozukluk nedeniyle eklem sıvısında ve yumuşak dokularda, bir tür ürik asit tuzu olan monosodyum ürat (MSÜ) kristallerinin birikmesi sonucu oluşan iltihabi (enflamatuvar), tekrarlayıcı, kronik, metabolik bir hastalıktır. Hiperürisemik tüm insanlarda gut gelişimi gözlenmediği gibi; her gut hastasında da hiperürisemi saptanmayabilir. 

Gut atağında en sık olarak ayak başparmağı etkilenir. Hastaların yarısından fazlasında tek başına etkilenen eklemdir. Bununla birlikte diz, ayak bileği, ayak, el, el bileği ve dirsek eklemleri de etkilenebilir. Nadiren hastalarda omuz, kalça ve omurga tutulumu gelişebilir. Eklem ağrısı genelde saat gibi kısa bir sürede başlar ve saat içinde en şiddetli haline ulaşır. Tipik olarak ağrı o kadar şiddetlidir ki, hasta etkilenen eklemini çoğu kez kullanamayacak duruma gelir. Ağrıya genellikle eklem şişliği, eklemde sıcaklık artışı ve eklemin sınırlarının dışına yayılan kızarıklık eşlik eder. Ataklar daha çok gece ortaya çıkma eğilimindedir. Gece uykudayken vücut sıcaklığının düşmesi nedeniyle, ürik asitin eklem sıvısındaki çözünürlüğünün azalmasının buna neden olduğu düşünülmektedir. Nedeni tam olarak bilinmese de, ataklar ilkbahar ve sonbahar aylarında daha sık görülür. Ataklar herhangi bir tedavi almadan genelde gün içinde kendiliğinden kaybolur. Atak esnasında bazı hastaların vücut sıcaklıklarında artış gözlenebilir. Atak geçtikten sonra etkilenen eklem cildinde geçici olarak hafif soyulma, döküntü ve renk değişikliği oluşabilir. Atak geçtikten sonra hasta tamamen normaldir; hastanın herhangi bir şikâyeti yoktur ve fizik muayene bulguları normaldir. Tetikleyici bir faktör bu döngüyü tekrar başlatacaktır. Hastalığın başlangıç yıllarında ataklar daha seyrekken; hastalık tedavi ile kontrol altında tutulmazsa ataklar daha sık olmaya, atakların süresi uzamaya ve atak olduğunda etkilenen eklem sayısında artış gözlenmeye başlar. Tedavi görmeyen ve kan ürik asit düzeyi kronik olarak yüksek olan hastalarda yıllar içinde böbrek taşı gelişimi, böbrek fonksiyonlarında azalma ve tofüs denilen, eklem ve kıkırdak, tendon, cilt gibi eklem dışı yumuşak dokularda monosodyum ürat kristallerinin depolanmasıyla karakterize, genellikle sert ve ağrısız kitle oluşumlarıyla doktora başvurabilir. Gut hastalığının ortaya çıkmasında çok çeşitli faktörler bulunmaktadır. Bunların başında inaktif yaşam tarzı ve fazla kilolu olmak gelmektedir. Ek olarak gut hastalarının yaklaşık yarısında yüksek tansiyon, kan yağları düzeyinde artış ve iyi huylu kolesterol olarak da bilinen HDL kolesterolün kan düzeylerinde düşüklük gözlenmektedir. Bu bilgiler ışığında yapılan çalışmalarda gut hastalığı olan kişilerin dörtte üçünde metabolik sendrom olduğu saptanmıştır. Aynı zamanda metabolik sendromlu hastaların çoğunda kanda ürik asit düzeyi yüksek saptanmaktadır. Kalp damar hastalıkları ve diyabet gelişimini öngören ve temel mekanizması insülin direnci olan metabolik sendromun bileşenlerinin gut hastalarında da gözlenmesi, gut hastalığının metabolik bir hastalık olduğu düşüncesini kuvvetlendirmektedir ve birçok hastada muhtemelen insülin direnci bulunmaktadır. Bunun dışında gut ataklarını aşırı alkol, kırmızı et ve deniz ürünleri tüketimi ve vücutta stres yanıtı oluşturan ateşli hastalık geçirme, eklem travması, cerrahi girişimler, organ nakli, kemoterapi uygulamaları, yanlış diyet uygulamasına ikincil gelişen hızlı kilo verme gibi durumlar tetikleyebilir. Bunların yanı sıra düşük doz aspirin, siklosporin ve idrar söktürücü gibi bazı ilaçların kullanımı kan ürik asit düzeyini artırarak atak gelişiminde rol oynamaktadır.

Gut hastalığının kesin tanısı için etkilenen eklemden alınacak eklem sıvısının veya vücudun herhangi bir bölgesinde oluşan tofüsten alınan örneğin polarize ışıklı mikroskop ile incelenmesi gerekmektedir. 

Gut hastalığının tedavisi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri olarak temelde iki gruba sınıflandırılabilir. Tedavi hedefleri arasında ağrının azaltılması, akut atakta iltihap süresinin kısaltılması, tekrarlayan ataklardan korunma ve kronik eklem hasarından korunma yer alır. Hastalığın kronik doğası nedeniyle hastalık önleyici yaklaşımların yaşam boyunca sürdürülmesi gerekmektedir. Bu nedenle hastalığa sahip kişilerin hastalık hakkında bilgilendirilmesi ve aktif bir eğitim sürecine dahil olmaları büyük önem taşımaktadır. Yaşam tarzı değişiklikleri arasında düzenli egzersiz yapmak, fazla kilolardan kurtulmak, bol su tüketmek, alkol tüketimini sınırlamak ve yemek alışkanlıklarını değiştirmek sayılabilir. Düzenli egzersiz yapmak ve fazla kilolardan kurtulmak, vücuttaki insülin direncini kırarak kan ürik asit düzeyinde azalmayı sağlar. Fazla kilolardan kurtulmak için çok düşük kalorili, bilinçsiz diyetler uygulanmamalıdır. Aşırı düşük kalorili diyetler, kas yani protein yıkımına neden olacağı için kandaki ürik asit seviyesini artırabilir. Diyetisyen kontrolünde, ayda kg'ı geçmeyecek şekilde kilo verilmesi en sağlıklısıdır. Bol su tüketmek kandaki ürik asit konsantrasyonunu azaltarak ürik asit kristallerin oluşumunu engeller, bu nedenle hastanın günlük tüketebileceği ölçüde sıvı alımı kuvvetle tavsiye edilmektedir. Ürik asit protein metabolizmasında pürin denen maddenin yıkım ürünüdür. Gut hastaları ürik asitin öncüsü olan bu maddeyi yüksek miktarda içeren gıdalardan uzak durmalıdır. Pürin içeriği yüksek gıdalar arasında kızarmış, kavrulmuş ve soslu besinler; deniz ürünleri, sakatatlar, av hayvanlarının etleri, şarküteri ürünleri, hamur işi gıdalar, hayvansal yağlar sayılabilir. Kuru baklagiller, yağsız kırmızı et, mantar, karnıbahar, pazı, ıspanak, semizotu ve brüksel lahanası orta miktarda pürin içerdiklerinden sınırlı miktarda olmak kaydıyla tüketilebilirler. Son dönemde yapılan çalışmalarda bahsi geçen sebzelerin pürin içerikleri göreceli yüksek olmasına rağmen bilimsel olarak atak sıklığını artırdıkları kanıtlanamamıştır. Alkol ve kırmızı et tüketiminin sınırlanarak makul porsiyonlarda tutulması atak gelişimini önleyici diğer bir faktördür. Yüksek fruktoz içeriğine sahip alkollü içeceklerin gut ataklarını daha çok tetiklediği bilinmektedir. Bu nedenle bira gibi fruktoz içeriği yüksek alkollü içeceklerden özellikle uzak durulmalıdır. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, turunçgiller, biber, kivi gibi C vitamini içeriği yüksek besinler bolca tüketilmelidir. C vitamini ürik asitin idrarda çözünürlüğünü artırarak vücuttan böbrek yoluyla uzaklaştırılmasını sağlar. Az yağlı süt ve süt ürünlerinin, atak sıklığını azalttıkları bilindiğinden, bolca tüketilmeleri önerilir. Kahve tüketiminin de atakları azalttığı gözlenmiştir.

Gut hastalığında ilaç tedavisi, bireye göre ve aynı bireyde hastalığın seyrine göre ayarlanmaktadır. Tedavi yaklaşımı atak sırasındaki tedavi ve koruyucu tedavi olarak ikiye ayrılabilir. Gut ataklarında antienflamatuvar yani iltihap giderici özellikli ağrı kesici ilaçlar ve kolşisin kullanılmaktadır. Bu ilaçlara yanıt vermeyen ya da aynı anda birçok ekleminde belirgin ağrı, şişlik olan hastalarda kısa süreli kortizon tedavisi uygulanabilir. Kolşisin ve antienflamatuvar ilaçlar gut atağını önleyici etki de gösterirler. Özellikle kolşisin, kan ürik asit düzeyi normal olan kişilerde koruyucu tedavi olarak kullanılabilir. Son yıllarda hem kan ürik asit düzeyini düşüren hem de gut atakları sırasında kullanılabilen bazı yeni ilaçlar geliştirilmiştir. Standart tedavi yöntemleriyle hastalığı kontrol alınamayan veya ilaç yan etkisi gözlenen kişilerde bu ilaçlar kullanılabilmektedir. 

Gut hastalarına nadiren cerrahi tedavi de gerekebilir. Eklemlerde belirgin şekil bozukluğu ve ağrı yapan; iç organlarda oluşup organ fonksiyon bozukluğu yapan tofüsler cerrahi olarak çıkartılabilir. Gut hastalığı olmadan sadece kan ürik asit düzeyi yüksekliği olan kişilerde ek başka bir problem bulunmadığı takdirde ilaç tedavisine çoğu zaman gerek yoktur.

* Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir