Anne adayları bebek bekledikleri haberini aldıktan sonra hem hamilelik ve doğum süreci hem de bebeğin sağlığı ve gelişimi ile ilgili yeni terimler duymaya ve öğrenmeye başlar. Amniyon sıvısı da bu terimlerden biridir. Bebeğin gelişimi için oldukça önemli bir role sahip olan bu sıvının miktarı, gebelik boyunca değişkenlik gösterebilir. Özellikle sıvı azalması durumu bebek için risk oluşturabilir.
Amniyotik sıvı nedir? Neden önemlidir? Hangi durumlarda azalır ve artırmak için ne yapmak gerekir?
Hamilelik boyunca kesenin içinde birikerek bebeğin yaşayıp büyümesini sağlayan berrak renkli yaşamsal sıvıya amniyon sıvısı denir. Bu sıvıya bebeğin hayat suyu, bebeğin suyu ya da amniyotik sıvı gibi isimler de verilmektedir.
Amniyon sıvısı her anne adayında farklı miktarlarda bulunur. Gebeliğin ilk dönemlerinde 20 ml civarındayken doğuma yakın zamanlarda 1 litreye kadar ulaşır. Sıvı miktarının normalin üzerinde olması yani artması durumuna Polihidramniyoz, normalden daha az olması yani azalması durumuna da Oligohidramniyoz adı verilir. Her iki durum da hem anne hem de bebek için birtakım riskler taşır.
Amniyotik sıvı hamilelik süresince bebekle birliktedir ve onu korumakla görevlidir. Peki bu kadar hayati bir sıvı anne karnında nasıl oluşur?
Döllenme gerçekleştikten ve bebeğin kesesi oluştuktan sonra embriyonun etrafında kesenin içerisinde rahat hareket etmesine yardımcı olacak bir sıvı birikmeye başlar.
Bebek, anne rahminde büyüdükçe sıvı miktarında da artış meydana gelir ve bebeğin ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olur.
Anne karnındaki bebeğin çevresini saran bu mucizevi su, fetüsün sağlıklı gelişimi açısından önemlidir. Bu nedenle miktardaki artma ve azalmalar endişe yaratabilir.
Gebelikte sıvı azalması çoğunlukla 3. trimesterde görülür. Herhangi bir sebebe bağlı olmaksızın oluşabilir, ancak genellikle ya bebeğe ya da anneye bağlı etkenler söz konusudur.
Oligohidramniyoz nedenleri şunlardır;
Rahim içindeki bebeğin sıvı miktarı düştüğünde anne ve bebek için bazı sorunların meydana gelme ihtimali artış gösterir. Bu riskler şunlardır;
Bu riskleri ortadan kaldırabilmek amacıyla anne adayının gebeliğin kaçıncı haftasında bulunduğu göz önüne alınarak bir tedavi planı yapılır.
Rutin bir ultrason kontrolü sırasında teşhis kolayca yapılabilir. Su miktarı ml altına düşmesi durumunda gebenin yakın takibe alınması ve gidişata göre ne yapılacağına karar verilmesi gerekir.
Anne adayında oligohidramniyoz varsa durumun ciddiyetine göre aşağıdaki tedavi yöntemleri ile suyun artışı sağlanır.
Tüm bu uygulamalar “Amniyon sıvısı nasıl artar?” sorusuna cevap niteliğindedir. Fakat her hamilede olumlu sonuç alınmayabilir. Anne adayında gebelik şekeri, gebelik zehirlenmesi gibi ekstra sağlık problemleri varsa veya su miktarındaki azalma hamileliğin çok erken evrelerinde ortaya çıkmışsa doktorunuz gebeliği sonlandırmanın daha uygun olacağına karar verebilir.
Eğer bir gebede bebeğin suyunda azalma tespit edilmişse “Bebeğin suyunun artması için ne yapmalı?” sorusunun cevabı merak konusu olur.
Kesin faydası olup olmadığı bilinmemekle beraber uzmanlar bazı uygulamaların sıvı miktarını artırmaya yardımcı olabileceğini düşünmektedir.
Hamilelikte amniyon sıvısı azalması her zaman ciddi bir sorun olduğu veya olacağı anlamı taşımaz. Eğer azalma miktarı düşükse yakın takibe devam edilerek doğumun normal zamanında gerçekleşmesi beklenebilir. Bu noktada yapmanız gereken doktorunuzun tüm uyarılarına ve tavsiyelerine uymak ve bol bol dinlenmektir.
Dilerseniz aşağıdaki bağlantıya tıklayarak diğer yazımıza göz atabilirsiniz.
Anne Karnındaki Bebeğin Duyularının Gelişim Sırası: seafoodplus.info
Gebelik boyunca, bebeğin suyunun normalden fazla olması durumuna, polihidroamnios denir.
Amniyotik sıvı hacmi, sıvının yapımı ile harcanması arasındaki dengeyi sağlar. Amniyotik sıvı gebeliğin orta ve geç dönemlerinde özellikle, fetal idrar yapımı ve fetal akciğerlerdeki alveolar sıvının dışarıya sızması ile oluşur.
Sıvının ortadan kaldırılması, öncelikle bebeğin sıvıyı yutması ve sıvının plasental yüzeyinden emilimi ile gerçekleşir.
Amniyotik sıvı, gebelik boyunca önemli rol oynar:
Amniyotik sıvının hacmi genellikle hamilelik haftasında en üst düzeye çıkar. haftada 1 litre olur ve sonunda haftaya kadar dengeli bir şekilde azalır.
Gebelikte suyun fazla olması anne adaylarını endişelendiren durumlar arasındadır.
Aynı zamanda amniyotik sıvının az olması da, fazla olması kadar önemlidir ve hayati önem taşır.
Amniyotik sıvıya dikkat edilmediği durumlarda, anne ve bebek açısından ileride ciddi durumlara sebep olabilir.
Genellikle hamileliklerin yüzde 1’lik kısmında fazla amniyotik sıvı olduğu belirlenir. Bu durumun sebebi henüz belirlenememiştir.
Bebeğin santral sinir sisteminde oluşan anormallikler sebebiyle yutma mekanizması bozulur, kafa yapısında oluşan bozukluklar sebebiyle koruyucu kılıfların yokluğu ile de bu durum gözlenebilir.
Annede bulunan fazla şekerin bebeğe geçmesiyle, bebeğin kanındaki şeker miktarı artış gösterir. Böylece bebeğin kanındaki şeker seviyesinin artması, bebeğin daha fazla idrar yapmasına sebep olur ve amniyotik sıvı artar.
16
Tüm bunları okuduktan sonra doğumunuzun yaklaştığını nasıl anlayacağınızı anlattığımız makaleye davetlisiniz: seafoodplus.info
Sağlıkla ve mutlulukla kalın.
Anne karnındaki bebek (fetus), amniyon sıvısı adı verilen bir sıvı içinde bulunur. Bu sıvı, rahim içindeki bebeği dışarıdan gelecek travmalara karşı koruduğu gibi, bebeğin büyümesi ve gelişmesine de olanak sağlar.
Oligohidramniostanısı ultrasonda amnion sıvısı ölçümünün (ASİ) düşük olması ile konur. ASİ’nin ( dört kadron ölçüm toplamı) 50 mm’den az olması veya en derin vertikal cep ölçümünün 20 mm’den az olması oligohidramnios anlamına gelir.
Amniyon kesesi, bebeğinin içinde yüzdüğü ve gelişimini tamamlaması için yaşaması gereken yerdir. Amniyon ise bu kesenin içini dolduran sıvının adıdır.
İçeriğindeki maddelerin farklı kokuları ve tatları ile bebeğinin duyu organlarının gelişimini destekler.
Pek çok neden oligohidramniyosa yol açabilir. Genelde amniyon sıvı üretimini bozan ya da engelleyen durumlar altta yatan nedenlerdir.
Çoğu durumda altta yatan bir neden bulunamaz.
Amniyon sıvısı azalması üçüncü trimesterde meydana geldiğinde birinci ve ikinci trimesterde oluşan Oligohidramyinosa göre daha ciddi komplikasyonlara neden daha olur.
Konjenital Bozukluklar: Malformasyon sonucu yeni doğanda bazı harici veya dahili organların yokluğu (kalça displazisi gibi)
37 haftalık gebelik sürecini tamamlamadan önce doğum.
Gebeliğin yirmi haftasından önce rahim içinde bebeğin ölüm.
Gebeliğin yirmi hafta sonra başlayıp doğumdan hemen sonraki sürece kadar gerçekleşen ölümler.
Sağlıklı bir hamilelik geçiren kadınlarda, gelişen hafif oligohidramnios genellikle bir tedavi gerekmez. Bu gibi durumlarda, doktor ultrason ve diğer benzer testler kullanılarak fetal kalp hızı, akciğer gelişimi ve bebeğin hareketlerini izleyerek gidişatı değerlendirir. Ancak daha ağır oligohidramnizs durumlarında mutlaka müdahale ve tedavi gerekir.
Tedavisinde izlenen bazı yöntemler şu şekildedir:
Normal amniyotik sıvı seviyelerini korumak için rahim içi bir kateter kullanılarak amniyotik boşluğuna sodyum klorür çözeltisi (oda sıcaklığında) aktarma işlemidir.
Bu tedavi prosedürü kadınlarda rahim içine fetal idrar aktarma işlemin iiçerir. Veziko-amniyotik şantlar düşük amniyotik sıvı seviyeleri yönetiminde oldukça etkilidir; ancak, uygun böbrek ve akciğer fonksiyonlarının korunması bu tedavi yönteminde oldukça önemlidir.
Diğer Sıvı Enjeksiyonları
Yatak istirahati
Hamilelikte Kasık ve Karın Ağrısı Neden Olur? Hakkında makalemizi incelemek için tıklayınız..