Arif Şirin bilinen ismi ile Ozan Arif hayatını kaybetti. Peki kimdir? kaç yaşında ve neden öldü? aslen nereli? müzik hayatı ve biyografi bilgileri.
yılında dünyaya gelen Halk Ozanı, söz yazarı, bestekar ve öğretmen Ozan Arif babasının memur olması sebebiyle ilk ve ortaokulu Samsun&#;da tamamlamıştır.
Babası memleketinin sevilen isimlerinden rahmetli Muharrem Çavuşun (Muharrem Şirin) oğlu Mehmet Bey, annesi Fatma hanım da, yine komşu köy Demirözünden aynı şekilde sevilen rahmetli Gençağa Eşkünoğlu&#;nun kızıdır.
İnançlarından taviz vermeyen kişiliği ile tanınan Ozan Arif geçmiş dönemde o dönemin yöneticilerinin baskıları nedeniyle yılında öğretmenlik mesleğinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Ardından darbesi ile birlikte milli ve manevi değerlerine sahip çıkan, milletin bekasını düşünen vatansever Ozan Arif ailesini, evladını ve öz vatanını geride bırakarak Almanya&#;ya gitmek zorunda kalmıştır.
11 sene gurbette kalmış ve 5 Kasım yılında vatanına geri dönmek nasip olmuştur.
ve seneleri arası Almanya&#;da yaşantısını sürdüren Ozan Arif yılında Süheyla Hanım ile evlenmiş Devgeriş Köyü&#;nde 5 sene öğretmenlik ve 4 yıl okul müdürlüğü yapmıştır.
Arif Şirin bilinen ismi ile Ozan Arif aslen GiresunAlucra Yükselen Köyü (Hapu Köyü) nüfusuna kayıtlıdır.
Arif Şirin albümleri;
Yazık Olur Vatana, Ölmez Bu Hareket, Merhaba, Mamak&#;tan Gelen Mektup, Korkum Yok, Kime Bıraktın, Haykıran Destanlar, Destanlarda Bul Beni, Destanlar Konuşuyor, Bu Memleket Hepimizin, Bitsin Bu Hasret, Ya Karabağ Ya Ölüm, Hak Yolunda Susmazam Men isimli albümlere imzasını atmıştır.
Uzun süredir kanser tedavisi gören usta sanatçı 13 Şubat tarihinde 70 yaşında iken hayata gözlerini yummuştur.
KimNereli
Ozan Arif
&#;Arif &#;&#;R&#;N&#;, Samsun&#;un Terme ilçesinde y&#;l&#;nda dünyaya gelir: Ailesi, Giresun ilinin Alucra ilçesinin Yükselen (Hapu) köyündendir. &#;irin ailesi de, yöre insan&#;n&#;n kaderini te&#;kil eden &#;ekmek pe&#;inde gurbete dü&#;me gelene&#;i&#;nden nasibini al&#;r. Yazlar&#; köyde rençberlik yapan, k&#;&#;lar&#; Terme&#;de çal&#;&#;an bir ailenin çocu&#;u olarak dünyaya gelen Ozan Arif&#;in çocuklu&#;u, bu gidi&#; geli&#;lerin do&#;urdu&#;u zorluklar içinde geçer. Ozan Arif, kendisiyle yap&#;lan bir söyle&#;ide çocukluk y&#;llar&#;nda hem kendinin hem de &#;&#;R&#;N ailesinin çekti&#;i s&#;k&#;nt&#;lar&#; &#;öyle dile getirir:
Ö&#;rencilik, çocuk için bir külfettir. En az&#;ndan çocuk ruhuna çok ters dü&#;en bir &#;eydir. Yani s&#;k&#;nt&#; verir. Çocukken hep tatil olsun derdim. Yaz&#;n gelmesiyle birlikte, okullar kapand&#;&#;&#;nda tatil yapay&#;m derdim; o zaman da köye giderdik. Tarlad&#;r, ekindir, biçimdir Hiç gülen, oynayan, co&#;an bir çocuk olamad&#;m.
Arif &#;&#;R&#;N, ilkokulu (Gaziosmanpa&#;a &#;lkokulu) ve ortaokulu (Nam&#;k Kemal Ortaokulu) Samsun&#;da; liseyi ise, Per&#;embe&#;de (Per&#;embe &#;lkö&#;retmen Okulu&#;nda ( ö&#;retim y&#;l&#;nda)) tamamlar ve ö&#;retmen olur. Göreve (ailesinin ya&#;ad&#;&#;&#;) Samsun&#;da, Karaoyumca köyü ilkokulunda ba&#;lar. Bir y&#;ll&#;k stajyerlik süresinden sonra, yine Samsun`da Devgeri&#; köyüne tayin olur. y&#;l&#;nda ayn&#; köyde stajyerlik yapmakta olan Süheylâ Han&#;m&#;la evlenir. Bu köyde be&#; y&#;l&#; ö&#;retmenlik, dört y&#;l&#; ise okul müdürlü&#;ü olmak üzere dokuz y&#;l görev yapar.
&#;nançlar&#;ndan ve prensiplerinden asla taviz vermeyen bir ki&#;ili&#;e sahip olan Ozan Arif, devrin yöneticilerinin büyük bask&#;s&#; ile, y&#;l&#;nda ö&#;retmenlik mesle&#;inden ayr&#;lmak zorunda kal&#;r.
Ozan Arif, ö&#;retmenlik hayat&#;n&#; ve sonras&#;n&#; &#;öyle anlat&#;r:
Ö&#;retmenlik hayat&#;ma ailemin bulundu&#;u, ilkokulu ve ortaokulu bitirdi&#;im Samsun&#;da, Samsun&#;un Karaoyumca köyünde ba&#;lad&#;m. Bir y&#;ll&#;k stajyerlik sürem bittikten sonra yine Samsun&#;un Devgeri&#; köyüne tayin oldum. y&#;l&#;nda ayn&#; köyde benim gibi ö&#;retmen olan e&#;im Süheyla Han&#;m&#;la evlendim. Bu köyde 5 y&#;l&#; ö&#;retmenlik, 4 y&#;l&#; müstakil okul müdürlü&#;ü olmak üzere 9 y&#;l maarife hizmet ettim. y&#;l&#;nda inançlar&#;mdan ve prensiplerimden taviz vermedi&#;im için, (zaten hayli maceral&#; geçen) ö&#;retmenlik mesle&#;inden, devrin iktidar&#;n&#;n bask&#;s&#; yüzünden ayr&#;lmak zorunda kald&#;m. Ö&#;retmenli&#;i çok sevmeme, gayet ba&#;ar&#;l&#; ve takdirnamelerle dolu meslek hayat&#;ma ra&#;men, günün &#;artlar&#; kar&#;&#;s&#;nda çok sevdi&#;im mesle&#;imden ayr&#;lmak zorunda kald&#;m.
Yar olmad&#; bize Maarif; Ne yaps&#;n Ozan Arif ? diye ne yapaca&#;&#;m&#;z&#; dü&#;ünürken 12 Eylül olay&#; geldi çatt&#; &#;nanan, millî ve manevî de&#;erlerine sahip ç&#;kan, memleketin, milletin bekas&#;n&#; dü&#;ünen insanlar&#; ezen bu olay kar&#;&#;s&#;nda ya zindana, ya gurbete gitme gibi iki durumla kar&#;&#; kar&#;&#;ya kald&#;m. Zindana girmektense, d&#;&#;ar&#; ç&#;karak bir &#;eyler yapmam gerekti&#;ine (en az&#;ndan u&#;rad&#;&#;&#;m&#;z haks&#;zl&#;&#;&#; yurt d&#;&#;&#;nda ya&#;ayan insanlar&#;m&#;za anlatmam&#;z gerekti&#;ine) karar vererek 24 Eylül tarihinde bir yolunu bulup evimi, ailemi, çocu&#;umu hepsinden daha k&#;ymetlisi vatan&#;m&#; geride b&#;rak&#;p Almanya&#;ya gittim. Bir y&#;l sonra e&#;imi ve o&#;lum Mehmet Alp&#;i yan&#;ma alma f&#;rsat&#; buldum. Anlatsam ba&#;l&#; ba&#;&#;na bir kitap olaca&#;&#;na inand&#;&#;&#;m 11 y&#;ll&#;k âdeta sürgün hayat&#;ndan sonra, 5 Kas&#;m &#;de memleketime, vatan&#;ma döndüm. Hakk&#;m&#;zda seneye yakla&#;an ceza talepleriyle aç&#;lan davalar&#;n birço&#;undan beraat ettim. &#;u anda Samsun&#;da devam etmekte olan iki davam kald&#;. Onlardan da beraat edece&#;ime inan&#;yorum. O&#;lumun üniversite tahsili dolay&#;s&#;yla yurt d&#;&#;&#;ndaki ikametim devam etmekle birlikte günlerimin ço&#;unu vatan&#;mda geçiriyorum.
Ozan Arif&#;in Babas&#;:
Ozan Arif&#;in babas&#;, yörede &#;Jandarma Mehmet&#; olarak bilinen Mehmet &#;&#;R&#;N&#;dir. Mehmet &#;&#;R&#;N, Alucra&#;n&#;n tan&#;nm&#;&#; ailelerinden birinin çocu&#;udur. Babas&#; Muharrem &#;&#;R&#;N (Muharrem Çavu&#;); annesi, yine ayn&#; köyden Eyüp Bey&#;le Güllü Han&#;m&#;&#;n k&#;z&#; Emine &#;&#;R&#;N&#;dir.
Babaanne Emine Han&#;m&#;&#;n Ozan Arif&#;in hat&#;ralar&#;nda çok önemli bir yeri vard&#;r. Zira Ozan Arif, sürgünde iken, köyde &#;Arif as&#;ld&#;.&#; diye bir haber yay&#;l&#;r. O da k&#;z&#;n&#; yan&#;na al&#;p yollara dü&#;er. O y&#;llarda telefon olmad&#;&#;&#; için kilometrelerce yol yürüyüp Alucra&#;ya gelir.
Emine Han&#;m&#;&#;n torunu üzerindeki etkisini Ozan&#;&#;n &#;iirlerinde de görmek mümkündür. Sürgün y&#;llar&#; bitip de köye döndü&#;ünde Ozan Arif&#;in ilk hissetti&#;i &#;eylerden birisi büyük anas&#;n&#;n yoklu&#;udur:
Ne desem bo&#; vade yetmi&#;, Büyük anam ölüp gitmi&#;, O gidince, bu ev bitmi&#;, Köyüm eski köyüm de&#;il. (Köyüm Eski Köyüm De&#;il)
Mehmet &#;&#;R&#;N, Muharrem Çavu&#;&#;la, Emine Han&#;m&#;&#;n y&#;l&#;nda dünyaya gelen üçüncü çocu&#;udur. O, Remzi (), &#;brahim (), Fikriye (), &#;ükriye (), Hatun () ve Fikri () olmak üzere alt&#; karde&#;iyle beraber büyümü&#;tür. `de Muharrem Çavu&#;&#;la Emine Han&#;m vefat etmi&#;lerdir.
Mehmet Bey, henüz on yedi on sekiz ya&#;lar&#;nda bir delikanl&#;yken, Demirözü (E&#;güne) köyünden Fatma Han&#;m&#;la evlenir. Ozan Arif bu evlili&#;in ilk meyvesidir. Sonra bu aileye, Y&#;ld&#;z (), Güner (), Muharrem (), &#;skender () ve Emine &#;&#;R&#;N () kat&#;l&#;r.
Yeni bir aile kuran Mehmet &#;&#;R&#;N için geçinmek, önemli bir sorundur. Baba oca&#;&#; ihtiyaçlar&#;na cevap veremez hâle gelir. O da çifti çubu&#;u bir yana b&#;rak&#;p, memuriyet hayat&#;na ba&#;lar; Terme Ziraat Dairesi&#;ne &#;oför olur. Sonra Jandarma Alay Komutanl&#;&#;&#;&#;n&#;n açt&#;&#;&#; imtihan&#; kazanarak sivil &#;oför olarak askeriyeye geçer. Bu de&#;i&#;iklik üzerine Terme&#;den Samsun&#;a ta&#;&#;n&#;r. Art&#;k o, tan&#;yanlar&#;n dilinde &#;Jandarma Mehmet&#;tir.
Alucra&#;dan Terme&#;ye, oradan Samsun&#;a göçle ba&#;layan memuriyet hayat&#;, onun s&#;k&#;nt&#;lar&#;n&#; gidermeye yetmez. &#;ehirde ihtiyaçlar&#;n artmas&#;na, çocuklar&#;n&#; okutma iste&#;i de eklenince zor günler ya&#;ar. Aile &#;ehirle köy aras&#;nda âdeta mekik dokur. Yazlar&#; Hapu&#;da tarlada çay&#;rda çal&#;&#;arak, k&#;&#;lar&#; da Samsun`da çocuklar&#;n&#; okutur.
Y&#;llar ilerleyip de Arif &#;&#;R&#;N, &#;Ozan Arif&#; olmaya ba&#;lad&#;&#;&#;nda derdine yeni dertler eklenir. O&#;lunun hayat&#; ile ilgili duydu&#;u endi&#;e, mahkemeler, soru&#;turmalar baba yüre&#;inde derin yaralar açar. Bir günü bin güne bedel y&#;llar onu erken ihtiyarlat&#;r, ancak verdi&#;i mücadeleden hiçbir zaman al&#;koyamaz.
Mehmet &#;&#;R&#;N, &#;imdilerde ak saçl&#;, ak sakall&#; bir ihtiyar olarak emeklilik günlerini geçirmektedir.
Ozan Arif&#;in Annesi:
Ozan Arif&#;in annesi, E&#;güne (Demirözü) köyünden Gença&#;a-Peruze E&#;GÜNO&#;LU çiftinin do&#;umlu k&#;z&#; Fatma Han&#;m&#;d&#;r. ya&#;lar&#;nda Jandarma Mehmet&#;le evlenir. Ailede s&#;k&#;nt&#;y&#;, ac&#;y&#;, hasreti, gurbeti ve gururu bir arada ya&#;ar. Çocuklar&#; büyüyüp de i&#; sahibi oluncaya kadar yoksulluk içindeki ailenin en büyük deste&#;i olur. Arif &#;&#;R&#;N büyüyüp de &#;Ozan Arif&#; olunca, onun da (t&#;pk&#; baba Jandarma Mehmet gibi) çilesi artar. Hele 12 Eylül ihtilâliyle Ozan Arif sürgün olunca dertlerine dert eklenir, yüre&#;i yanar. Y&#;llarca o&#;lunun foto&#;raflar&#;yla, telefondaki sesiyle avunur; gözü yolda, hep ona kavu&#;aca&#;&#; günü bekler.
Ozan Arif, annesinin çektiklerini &#;iirlerinde dile getirir:
Kaç y&#;l oldu, o&#;ul, gözüm yollarda Bitsin o&#;lum bitsin , bitsin bu hasret. N&#;eylersin, n&#;i&#;lersin yaban ellerde? Bitsin o&#;lum bitsin, bitsin bu hasret. Bir de&#;il, be&#; de&#;il, on y&#;l oldu, on! On y&#;ll&#;k bu hasret bulsun art&#;k son! &#;Geliyorum&#; deyu et bir telefon Bitsin o&#;lum bitsin, bitsin bu hasret. Baban da kadere küsüp a&#;l&#;yor Gizlice sesini k&#;s&#;p a&#;l&#;yor Resmini ba&#;r&#;na bas&#;p a&#;l&#;yor Bitsin o&#;lum bitsin, bitsin bu hasret. Arif&#;im, koklamak sarmak istiyom Yüzünü yüzüme sürmek istiyom Dünya gözüyle görmek istiyom Bitsin o&#;lum bitsin, bitsin bu hasret. (Bitsin Bu Hasret)
Annesinin üzülmesine sebep oldu&#;u için Ozan da kederlenir. Onu teselli eden &#;iirler yazar:
Ana! bekle, zaman&#;, Gelince dönece&#;im. Sen b&#;rak a&#;laman&#;, Gülünce dönece&#;im. Mihnet etmeden bre! Gö&#;sümü gere gere, Bekledi&#;im o süre, Dolunca dönece&#;im. &#;imdi gece, anam, ah! Allah büyüktür, Allah! Sabah olacak, sabah, Olunca dönece&#;im. Ana! bol bol dua et, Bu günler geçer elbet, Yakam&#; zal&#;m gurbet, Sal&#;nca dönece&#;im. (Dönece&#;im)
Yüre&#;i yanan ana, olanlara anlam veremez. O&#;lu ne söylemi&#;ti ki, sürgün etmi&#;lerdi? Ana yüre&#;i yufka olur. Bu yüzden, olanlar&#;n ele&#;tirisini yapmadan, ailede üzüntü oldu&#;unda en fazla o kederlenir; a&#;land&#;&#;&#;nda en fazla gözya&#;&#; onun pay&#;na dü&#;er.
O yaln&#;z kendi o&#;lu ve çocuklar&#; için de&#;il; bütün memleket için Türk milleti için dua eder.
y&#;l&#;n&#;n Ocak ay&#;nda do&#;an Süheyla Han&#;m, Samsunlu bir ailenin k&#;z&#;d&#;r. Annesi, Hatice Han&#;m; babas&#;, &#;smet Bey&#;dir. Süheyla Han&#;m, baba taraf&#;ndan Buhara kökenlidir. Dedeleri Buhara&#;dan, önce Trabzon&#;a gelmi&#;; oradan da Samsun&#;a yerle&#;mi&#;lerdir. Daha sonra ailenin bir k&#;sm&#; &#;Buhara&#;; bir k&#;sm&#; da &#;Tul&#; soyad&#;n&#; alm&#;&#;t&#;r. Süheyla Han&#;m&#;&#;n ailesi, &#;Tul&#; soyad&#;n&#; alanlardand&#;r. (Ünlü ba&#;lama sanatç&#;s&#; olan Nejat Buhara da Süheyla Han&#;m&#;&#;n amcazadelerindendir).
Ozan Arif ile Süheyla Han&#;m&#;&#;n tan&#;&#;malar&#; ortaokul y&#;llar&#;na dayan&#;r. Sonu evlili&#;e varan bu ili&#;kinin hikâyesini Ozan Arif &#;öyle anlatmaktad&#;r:
Süheyla Han&#;m, benim ortaokul arkada&#;&#;md&#;. Fakat biz, o zaman sonu evlilikle bitecek bir ili&#;ki içinde de&#;ildik. Normal okul arkada&#;&#;yd&#;k. Daha sonra o, Samsun Ö&#;retmen Okulu&#;na gitti; ben de Per&#;embe Ö&#;retmen Okulu&#;na O zamanlarda okullar birbirlerine gezi düzenlerlerdi. Mezun olaca&#;&#;m&#;z y&#;l, bizim okul, onlar&#;n okuluna gezi düzenledi. Onu Samsun Ö&#;retmen Okulu&#;nda yeniden gördüm. &#;nsan gezilerde arkada&#;lar&#;n&#; daha iyi tan&#;yor. O gezide birbirimize ilgi duymaya ba&#;lad&#;k; bir yak&#;nla&#;ma oldu. Ondan sonra birkaç defa mektupla&#;t&#;k. Neticede bu arkada&#;l&#;&#;&#;m&#;z evlilikle sonuçland&#;.
Süheyla Han&#;m, Ozan Arif ile hayat&#;n&#; birle&#;tirdi&#;inde, s&#;k&#;nt&#;lara hatta tehlikelere de ortak olur. Çünkü Arif &#;&#;R&#;N sadece bir ö&#;retmen de&#;il; ayn&#; zamanda namlunun ucunda bir ozand&#;r. Bu kötü günlerde Fatma Han&#;m&#;la birlikte, &#;gelin-kaynana&#;, &#;&#;R&#;N ailesini ayakta tutan perde arkas&#;ndaki kahramanlar olurlar. Zaman zaman e&#;inin kimli&#;i sebebiyle o da hedef hâline gelir. Ö&#;retmenlik yapt&#;&#;&#; y&#;llarda ona da zorluklar ç&#;kar&#;rlar. Hatta sürgün edilir. Sonuçta y&#;l&#;nda ö&#;retmenlikten ayr&#;lmak zorunda kal&#;r.
Arif &#;&#;R&#;N, ozanl&#;&#;&#;ndan kaynaklanan s&#;k&#;nt&#;lar&#;n ailesini de etkilemesinden çok rahats&#;z olur. Ancak bunu engelleyemez. En zor anlarda kendisine hep destek olan Süheyla Han&#;m&#;a minnettarl&#;&#;&#;n&#; her f&#;rsatta dile getirir:
Allah, e&#;imi de iki cihanda gönlünce ho&#;nut etsin! Benim verdi&#;im mücadelede onun çok büyük deste&#;i oldu. Bir insan&#;n aile huzuru yoksa, onun d&#;&#;ar&#;da yararl&#; olmas&#; imkâns&#;zd&#;r. E&#;er evde bir probleminiz varsa, d&#;&#;ar&#;da istedi&#;iniz &#;ekilde mücadele edemezsiniz. Baz&#; &#;eyler, bir kad&#;n olarak onun gücünün üstünde olmas&#;na ra&#;men, o hep sab&#;rla tahammül etti. 80 öncesinde, eve gece üçte geldi&#;im ya da hiç gelmeyip dernekte (Ülkü-Bir&#;de) sabahlad&#;&#;&#;m günlerde o da çocu&#;uyla birlikte, pencere önünde yolumu gözleyerek sabahl&#;yordu&#;.
Ozan Arif, programlar&#; dolay&#;s&#;yla ço&#;u zaman evden uzak kal&#;r. Bu durum evin bütün yükünü Süheyla Han&#;m&#;&#;n omuzlar&#;na yükler. Çocuklar&#; Mehmet Alp&#;e yeri gelir ana olur, yeri gelir baba Süheyla Han&#;m, kültürlü ve anlay&#;&#;l&#; bir e&#; olarak Ozan Arif&#;i zor anlar&#;nda hiç yaln&#;z b&#;rakmaz. E&#;inin on bir y&#;ll&#;k sürgününe ortak olur.
Ozan Arif&#;in O&#;lu:
Ozan Arif ile Süheyla Han&#;m&#;&#;n tek çocu&#;u olan Mehmet Alp, y&#;l&#;nda Samsun&#;da dünyaya gelir. Babas&#;n&#;n tehlike dolu hayat&#;ndan o da nasibini al&#;r. Yedi ya&#;&#;na geldi&#;inde babas&#;n&#;n sürgününe o da ortak olur. Ülkesini niçin terk etti&#;ini bilemeden annesiyle birlikte Almanya&#;ya gider.
Ozan Arif, Mehmet Alp&#;in Almanya&#;ya geldi&#;i günlerde ona hitaben bir &#;iir yazar:
Küçücüksün, küçük daha, Büyü yavrum, büyü yavrum! Emanet ol sen Allah&#;a, Büyü yavrum, büyü yavrum! Sen bebeksin, bebek &#;imdi, Fatih kimdi, Yavuz kimdi? Onlar bebek de&#;il miydi? Büyü yavrum, büyü yavrum! Anan, baban, atan senden, &#;ehit olup yatan senden, Hay&#;r görsün, vatan senden, Büyü yavrum, büyü yavrum! Mekteplerden geri kalma! Lâkin kötü fikir alma! Diplomal&#; cahil olma! Büyü yavrum, büyü yavrum! Dinle beni can çiçe&#;i, Oku, ö&#;ren her gerçe&#;i, Sensin yurdun gelece&#;i, Büyü yavrum, büyü yavrum! Mektepleri oku bitir, O yerlere geç sen otur! Beni al da yurda götür, Büyü yavrum, büyü yavrum! Arif der ki, duam sana, &#;Vatan&#; adl&#; yuvam sana, Emanettir davam sana, Büyü yavrum, büyü yavrum! (Ninni)
Mehmet Alp, Almanya&#;da dilini bilmedi&#;i, kültürüne yabanc&#; oldu&#;u insanlar aras&#;nda zor günler geçirir. Sevdi&#;i insanlardan; ad&#;n&#; ald&#;&#;&#; Mehmet dedesinden, Fatma ninesinden, halalar&#;ndan, amcalar&#;ndan uzak on bir y&#;l, onu derinden etkiler.
Ozan Arif&#;i geçmi&#;i and&#;&#;&#;nda duyguland&#;ran, üzen olaylardan biri de o&#;lunun hayat&#;n&#; zorla&#;t&#;rmas&#;yla, onu vatandan ayr&#; b&#;rakmas&#;yla ilgilidir:
Bazen kendi çocuklu&#;umu dü&#;ünürüm, bazen de o&#;lumun çocuklu&#;unu Do&#;rusu ac&#;yorum ona. O benim gibi yal&#;n ayak, ayaklar&#;n&#; ta&#;lar keserek s&#;&#;&#;r gütmedi. Dizleri topra&#;a de&#;medi. Tezekleri eline al&#;p (hayvanlar yemesin diye) armut fidelerini s&#;vamad&#;. Ne harman sürdü, ne bir ba&#; ba&#;lad&#;; ne kem ba&#;lad&#;. Bu çocuk onlar&#; yapamad&#;. Onlar&#; yapamayan bir insan, köy hayat&#;n&#; nas&#;l alg&#;lar?
Mehmet Alp, dedesinin &#;Gavur memleketi&#; olarak nitelendirdi&#;i Almanya&#;da çocuklu&#;unu çan sesleri içinde geçirir. Ailece ya&#;ad&#;klar&#; sürgün hayat&#; bitti&#;inde o art&#;k on sekiz ya&#;&#;nda bir delikanl&#;d&#;r. Türkiye&#;den uzakta olmas&#;na ra&#;men, mensup oldu&#;u milletin bütün de&#;erlerine sahip bir delikanl&#; O, Türkiye&#;ye döndükleri y&#;llarda gazetecilere &#;unlar&#; söyler:
Almanya&#;da ya&#;ad&#;&#;&#;m süre içinde, o topluma kendimi kabul ettirmeye çal&#;&#;t&#;m. Ama bir &#;artla oldu bu. Kendi de&#;erlerimden ve &#;ahsiyetimden taviz vermeden Annem ve babam beni tam bir Türk olarak yeti&#;tirdi. Bütün sohbetlerimizde mutlaka bir &#;Türkiye&#; sözü geçerdi. Ben ö&#;rendi&#;im Türkçülü&#;ün do&#;ru oldu&#;una inan&#;yorum ve bunun için mücadele edece&#;im. Hedefim belli: Türkiye&#;ye hizmet etmek. Almanya&#;da büyüsem de, orada e&#;itim görsem de bu durum Türkiye&#;ye hizmet etmemi engellemez. Türkiye için çal&#;&#;aca&#;&#;m. Dünyan&#;n neresinde olursam olay&#;m Türkiye&#;yi, Türk milletini en iyi &#;ekilde temsil edece&#;im1
Vatan&#;ndan uzakta olmas&#;na ve s&#;k&#;nt&#; içinde büyümesine ra&#;men iyi bir e&#;itim ö&#;retim gören Mehmet Alp, yüksek ö&#;renimini &#;Kamu Yönetimi&#; bilim dal&#;nda tamamlar.
Ozan Arif&#;in, bugün en yak&#;n dostu, arkada&#;&#;, s&#;rda&#;&#; olan Mehmet Alp, hâlen Almanya&#;da özel bir bankada yönetici olarak çal&#;&#;maktad&#;r.
