hemoglobin eser nedir / Kan bileşenleri

Hemoglobin Eser Nedir

hemoglobin eser nedir

HGB (Hemoglobin) nedir? HGB düşüklüğü ve yüksekliği ne anlama gelir?

Hemoglobin kırmızı kan hücrelerinde demir açısından zengin bir proteindir. Akciğerlere giren oksijen, kandaki hemoglobine yapışır, bu da onu vücuttaki dokulara taşır. Şimdi, HGB yani hemoglobin ile ilgili merak ettiğiniz tüm detayları haberimizde bulabilirsiniz HGB (Hemoglobin) nedir? HGB düşüklüğü ve yüksekliği ne anlama gelir?

seafoodplus.info

Yayınlanma: - 03 Ekim Güncellenme:

HGB (Hemoglobin) nedir? HGB düşüklüğü ve yüksekliği ne anlama gelir?

Vücudun sağlıklı işleyişi açısından çok büyük bir önemi olan HGB ya da bilinen adıyla hemoglobin nedir? HGB düşüklüğü ve yüksekliği ne anlama gelir? İşte cevapları…

HGB (HEMOGLOBİN) NEDİR?

HGB, yani hemogoblin, kanda demir molekülü içeren kırmızı kan hücrelerinde bulunan kompleks bir proteindir. Her bir hemoglobin proteini, vücut boyunca kırmızı kan hücreleriyle dört oksijen molekülü taşıyabilir. Vücudun milyarlarca hücresinin her birinin kendini tamir etmek ve korumak için oksijene ihtiyacı vardır. Hemoglobin ayrıca kırmızı kan hücrelerinin disk şeklindeki şeklini almasında ve korunmasına yardımcı olur ve bu da onların kan damarları yoluyla kolayca hareket etmesine yardımcı olur. Hemoglobin düzeyinizin normalden düşük olduğunu durumlarda, anemiye işaret eder. Anemi, vitamin eksikliği, kanama ve kronik hastalıklar gibi birçok farklı nedene sahip olabilir.

Hemoglobin için normal aralık:

Erkekler için, desilitrede 13,5 ila 17,5 gram
Kadınlar için, desilitrede ila gram

Çocuklar için normal aralıklar yaş ve cinsiyete göre değişir. Normal bir hemoglobin seviyesi aralığı, bir tıbbi uygulamadan diğerine farklılık gösterebilir.

hemogram-nedir

HGB DÜŞÜKLÜĞÜ NE ANLAMA GELİR?

HGB, hemoglobin düşüklüğü, kişinin hemoglobin seviyesi ölçülürken, yaş ve cinsiyete göre kabul edilen sınırların altında kalmasıdır. Düşük hemoglobin düzeyleri genellikle bir kişinin anemiye sahip olduğunu gösterir. Birkaç çeşit anemi vardır:

Demir eksikliği anemisi

En sık görülen tiptir. Bu tür anemi, bir kişinin vücudunda yeterli miktarda demir bulunmadığında ve ihtiyaç duyduğu hemoglobini yapamadığı zaman ortaya çıkar. Anemi genellikle kan kaybından kaynaklanır, ancak aynı zamanda demirin yetersiz emilimi nedeniyle de olabilir. Örneğin, mide baypas ameliyatı geçirdiğinde olabilir.

Gebelikle ilişkili anemi

Gebelik ve doğum önemli miktarda demir gerektirdiği için ortaya çıkan bir demir eksikliği anemisidir.

Vitamin eksikliği anemisi

Beslenmede B12 vitamini veya folik asit (folat olarak da adlandırılır) gibi düşük seviyelerde besin maddeleri olduğunda ortaya çıkar. Bu anemiler kırmızı kan hücrelerinin şeklini değiştirir, bu da onları daha az etkili kılar.

Aplastik anemi

Kemik iliğindeki kan oluşturan kök hücrelerin bağışıklık sistemi tarafından saldırıya uğradığı ve daha az kırmızı kan hücresi ile sonuçlanan bir bozukluktur.

Hemolitik anemi

Başka bir durumun sonucu olabilir veya kalıtsal olabilir. Alyuvarların (kırmızı kan hücrelerinin) normal ömürlerini tamamlamadan yıkıma uğrayarak kan dolaşımından uzaklaşması durumudur.

Orak hücreli anemi

Hemoglobin proteininin anormal olduğu kalıtsal bir durumdur. Bu, kırmızı kan hücrelerinin, orak şeklinde ve sert olup, bunların küçük kan damarlarından akmasını engeller.

Kansızlık (anemi) nedir? Kansızlığın belirtileri ve tedavisiİlginizi ÇekebilirKansızlık (anemi) nedir? Kansızlığın belirtileri ve tedavisi
ANEMİNİN NEDENLERİ

Aneminin en bilinen diğer nedenlerinden bazıları da şunlardır:

– Böbrek hastalığı
– Karaciğer hastalığı
– Hipotiroidi
– Talasemi (düşük seviyelerde hemoglobin ve kırmızı kan hücrelerine neden olan genetik bir bozukluk)

Daha önce anemi teşhisi konulduysa, normalden daha düşük bir hemoglobin seviyesi, tedavi planınızı değiştirmeye ihtiyaç duyabileceğini gösterebilir.

HGB YÜKSEKLİĞİ NE ANLAMA GELİR?

HGB yüksekliği, kan tahlilinde kanda ölçülen hemoglobin düzeylerinin kişinin yaş ve cinsiyetine göre kabul edilen sınırların üzerinde olması durumudur. Yüksek hemoglobin seviyeleri nadir görülen kan hastalığı, polisitemi belirtisi olabilir. Vücudun çok fazla alyuvar yapmasına ve kanın normalden daha kalın olmasına neden olur. Bu pıhtılara, kalp krizlerine ve felçlere yol açabilir. Tedavi edilmezse yaşam boyu sürebilen ve ölümcül olabilen ciddi durumdur.

Normal sonuçlardan daha yüksek Hemoglobin seviyeniz normalden daha yüksekse, bunun nedeni aşağıdakilerden biri veya birkaçı olabilir:

– Polisitemi vera (kemik iliğinizin çok fazla kırmızı kan hücresi oluşturduğu bir kan bozukluğu)
– Akciğer hastalığı
– Dehidrasyon
– Yüksek irtifada yaşamak
– Sigara ve tütün kullanımı
– Ateş
– Aşırı kusma
– Aşırı fiziksel egzersiz

Eğer daha önce polisitemi vera teşhisi konulduysa, artmış bir hemoglobin seviyesi tedavi planınızı değiştirmeye ihtiyaç duyduğunu gösterebilir.

Hemoglobin seviyeniz normalin altında veya üstünde ise, doktorunuz hemoglobin test sonuçlarını diğer testlerin sonuçlarıyla birlikte değerlendirmek isteyebilir veya sonraki adımları belirlemek için ek testler gerekebilir.

Hemogram testi (Tam Kan Sayımı) nedir? Hemogram değerleri nelerdir?İlginizi ÇekebilirHemogram testi (Tam Kan Sayımı) nedir? Hemogram değerleri nelerdir?

alyuvarEgzersizgebelikgenetiknasıl yapılırSağlıksigara

Kan bileşenleri

yazar:  Maria Yiallouros, Erstellt am /08/26, türk tercüman:  Dr. med. Ebru Saribeyoglu, Last modification: /10/11 seafoodplus.info

Kanın yaklaşık %60’ı, beyaz-sarı renkli, öncelikli olarak su, çeşitli proteinler, tuzlar, eser elementler ve vitaminler‎den oluaşan kan plazması‎ndan meydana gelir. Kanın %40’ı ise kan hücre‎leri diye adlandırılan hücrelerden oluşur. Kanda değişik oranlarda bulunan ve değişik görevlere sahip üç çeşit hücre bulunmaktadır:

  • Kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar, eritrositler)
  • Beyaz kan hücreleri (akyuvarlar, lökositler)
  • Kan pulcukları (trombositler)

Kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar, eritrositler)

Kırmızı kan hücreleri – alyuvar veya eritrosit olarak da adlandırılırlar – kanda en fazla sayıda bulunan hücrelerdir. Tüm kan hücrelerinin %99’unu oluştururlar. Bir mikrolitre (bir litrenin binde biri) kanda milyon eritrosit bulunur. Alyuvarların en önemli görevi, akciğerlerden aldıkları hayati önemi olan oksijeni kan damarları aracılığıyla vücudun doku ve organlarına taşınaktır. Bu görevi içlerinde bulunan ve kana kırmızı rengini veren hemoglobin denen madde ile yaparlar.

Eğer alyuvarlar yeterli sayıda değilse veya hemoglobin‎ eksikliği nedeniyle görevlerini yerine getiremiyorlarsa kansızlık (anemi) söz konusudur. Kansız insanlar’genellikle solgun cilt renkleri ile dikkat çekerler. Ayrıca vücuda yeterli oranda oksijen taşınamadığı için, kansız kişilerde sıklıkla yorgunluk, halsizlik, solunum sıkıntısı, performas düşüklüğü, sırt ve baş ağrıları yakınmaları olur.

Alyuvarların işlevini ölçmede kanda bulunan alyuvar sayısından daha çok, toplam hacimleri (yani hematokrit‎ değeri – kısaltma Hk değeri) ve hemoglobin miktarı (kısaltma hb değeri) önemlidir. Süt çocukluğu dönemi dışında çocuklarda normal hb değeri g/dl ve Hk değeri % arasındadır (bakınız tabela). Eğer lösemi hastalığında olduğu gibi veya kemoterapi‎ sonrası, bu değerler belirgin olarak düşükse ve anemi‎ bulguları da varsa, hastanın durumunu stabilize etmek için eritroist (EK) transfüzyonu (kan nakli) gerekli olabilir.

Yaş
Hemoglobin (Hb) g/dl
Hematokrit (Hk) %
1 yaş
-
33 - 40
2 – 6 yaş
- 14,3
34 - 41
7 – 12 Jyaş
-
37 - 43
13 – 17 yaş, kız cinsiyet
- 16,0
36 - 44
13 – 17 yaş, erkek cinsiyet
-
39 - 47

Çocuklarda normal kan değerleri

(kaynak: laboratuar sözlüğü)
Kullanılan kaynağa göre normal hemoglobin ve hematokrit değerleri ufak değişiklikler gösterebilir.

Beyaz kan hücreleri (akyuvarlar, lökositler)

Sağlıklı bireylerde lökosit [lökositler‎] veya akyuvar diye de adlandırılan beyaz kan hücreleri, trombositler‎ (kan pulcukları) ile birlikte tüm kan hücrelerinin %1’ini oluşturur. Normalde 1 mikrolitre kanın içinde lökosit vardır. Beyaz kan hücrerleri vücudun kendi savunma sisteminden [savunma meknizması‎] sorumludurlar. Bakteri, virüs‎ veya mantar gibi hastalık etkenlerinin tanıyıp, etkisiz hale getirirler. Bir enfeksiyon‎ durumunda beyaz kan hücrelerinin sayısı çok kısa süre içinde çok hızlı bir şekilde artabilir. Böylece hastalık etkenlerine karşı hızlı bir savaş mümkün olur.

Lökositler, görünüşlerine, yapım yerlerine ve işlevlerine göre çeşitli gruplara ayrılırlar: tüm lökositlerin %’ini granulositler‎, %’unu lenfositler‎ ve %’sını monositler‎ (yiyici hücreler) oluşturur. Bu üç hücre tipi hastalık etkenleri ile farklı şekilde savaşırlar ve birbirlerini karşılıklı olarak tamamlarlar. Hepsinin birlikte çalışması halinde vücudun ideal savunma mekanizması oluşur. Lösemide olduğu gibi beyaz kan hücrelerinin sayısı yetersizse veya işlevlerini yerinegetirmiyorlarsa, bakteri, virüs veya mantar gibi hastalık etmenleri ile etkin bir şekilde savaşmak mümkün olmaz. Bu durumda vücut infeksiyonlara karşı çok yatkın hale gelir.

Kan sayımı ile kandaki lökositlerin sayısı ölçülür. Detaylı kan tetkik ile lökoistlerin yüzdesel dağılımı ve görünüşleri tayin edilebilir.

Granülositler

Hücre sıvısında bulunan tanecikler (granüller) nedeni ile granülosit adı verilen bu hücreler, öncelikle bakteriler‎e karşı, ama virüs‎, mantar ve parasitlere (örneğin bağırsak kurtları) de karşı savaşta rol oynarlar. Infeksiyon bölgesine çok miktarda ve hızla ulaşarak vücuda saldıran hastalık etkenlerine karşı ilk savunma mekanizmasını oluştururlar. Granülositler yiyici hücrelerdir. Hastalık etkenlerinin etrafını sararak, onları sindirirler (fagositoz). Ölmüş vücut hücreleri de benzer şekilde ortamdan uzaklaştırılırlar. Granülositler ayrıca allerjik ve iltahabi olaylarda, örneğin iltihap (irin) oluşumunda görev alırlar.

Önemli bilgi: Akut ve kronik myeloid lösemilerde (AML, KML) granülositlerin veya onların öncül hücrelerinin habis bir dönüşümü söz konusudur. Artmış sayıdaki kötü huylu hücre nedeni ile işlev gören granülositlerin ve diğer kan hücrelerinin sayısı azalır.

Kanser tedavisi sırasındaki kandaki granülositlerin sayısı önemli bir rol oynar. Sayıları tedavi sırasında mikrolitrede ’nin altına indiğinde, sağlıklı bireyler tehlikeli olmayan hastalık etkenleri önemli bir infeksiyon kaynağı haline gelirler.

Lenfositler

Yaklaşık %70’i lenfosit dokuda bulunan küçük beyaz kan hücreleridir. Lenf bezleri [lenf düğümleri‎], dalak, bademcikler ve timus dokusu [timus bezi‎] lenfatik sisteme ait dokulardır.

Lenf bezleri çene açısı etrafında, koltuk altında, ense bölgesinde, kasıklarda ve alt karın bölgesi etrafında yoğunlaşırlar. Dalak kaburga kemikleri altında sol üst batında, timus iman tahtası (sternum) arkasında küçük bir dokudur. Lenfositler ayrıca lenf sıvısı içinde de bulunurlar. Lenf, renksiz bir sıvıdır, aynı kan dolaşım sistemi benzeri çok gelişmiş bir ağ olark lenf dolaşım sistemi içinde bulunur.

Lenfositler, hedefe yönelik olarak hastalık etkenlerini tanıyıp yok ettiklerinden, bağışıklık sistemi için çok büyük önem arz ederler. Özllikle virüslere karşı savaşta çok büyük rol oynarlar. Lenfositler, granulositler‎in devreye girmesini orgnaşze ederler ve antikor‎lar üretirler. Antikorlar, hastalık etkenlerine yapışan ve onlarnı granülositler (yiyici hücreler) tarafından düşman olarak algılanmasını sağlayan küçük proteinlerdir.

Lenfositler, virüserce tutulmuş vücut hücrelerini ve tümör hücrelerini tanıyıp, yok ederler; vücudun daha önce karşılaşmış olduğu hastalık etkenlerini tekrar hatırlamalarını sağlarlar. Bazı laboratuar tetkikleri ile (immünolojik‎ tetkikler) lenfositlerin T-lenfosit veya B-lenfosit [T-lenfositler‎, B-lenfositler‎] denilen alt grupları belirlenebilir.

Önemli bilgi: Akut ve kronik lenfositik lösemilerde (ALL, KLL) lenfositlerin veya lenfositlerin öncül hücrelerinin kötü huylu değişimi söz konusudur. Değişime uğrayan hücrenin cinsine göre (T veya B lenfosit) akut ve kronik lösemiler de alt gruplara ayrılırlar.

Monositler

Monositler [monositler‎], doku içinde ilerleyebilen ve burada büyük yiyici hücre (makrofaj) olarak hastalık etkenlerini, yabancı cisimleri ve ölmüş vücut hücrelerini bertaraf ederler. Sindirdikleri organizmaların bazı parçalarını yüzeylerinde tutarak lenfositler‎i immun cevap oluşturmak için uyarırlar.

Kan pulcukları (trombositler)

Trombosit [trombositler‎] de denilen kan pulcukları, kanama durdurulmasından sorumludurlar. Bir yaralanma durumunda, kan damarı duvarlarının çok kısa sürede büzüşmesibi sağlayarak kanamanın durudurulmasını mümkün kılarlar. Lösemide olduğu gibi, trombositlerin sayısı yetersiz olduğunda, burun kanaması veya dişeti kanaması veya deride küçük kanama odakları meydana gelebilir. Çok basit çarpmalarda bile morluk oluşabilir, hatta iç organ kanamaları ortaya çıkabilir.

Kemoterapiye bağlı olarak trombosit sayısında azalma ortaya çıkabilir. Çoğu kez trombosit konsantrasyonu (TK) nakli (transfüzyon‎‎u) ile yeterli trombosit değerine ulaşmak mümkün olur.

Bahçeci Sağlık Grubu

HGB (Hemoglobin) Nedir?

HGB, kemik iliği tarafından üretilen ve kırmızı kan hücrelerinde depolanan bir proteindir. Kırmızı kan hücrelerinin, oksijeni akciğerlerden vücut doku ve organlarına, atardamar yoluyla taşınmasına yardımcı olur. HGB ayrıca vücuttaki karbondioksitli kanı toplardamarlar içinde akciğerlere geri götürür. &#;HGB ne demek?&#; sorusunun cevabı, hemoglobin kelimesinin kısaltılmasıdır şeklinde yanıtlanabilir. Hemoglobin, kırmızı kan hücrelerinin kırmızı olarak görünmesini sağlayan yapıdır. &#;HGB nedir?&#;, &#;HGB kaç olmalı?&#;, &#;Kan tahlilinde HGB nedir?&#;, &#;HGB kan değeri nedir?&#; gibi sorulara ilişkin ayrıntılı bilgileri yazının devamında bulabilirsiniz.

HGB (Hemoglobin) Nedir?

HGB nedir sorusunun cevabı kısaca; kana kırmızı rengini veren, demir açısından zengin bir proteindir şeklinde verilebilir. Hemoglobinin en önemli görevi akciğerden dokulara oksijen taşımaktır. Hemoglobin yapısı, birbirine bağlanan ve globulin adı verilen dört protein molekülünden oluşur. Normal yetişkin hemoglobin, iki alfa-globulin ve iki beta-globulin zinciri içerir. Anne karnındaki fetüste ve küçük bebeklerde beta zincir yoktur. Bunlarda hemoglobin molekülü, iki alfa ve iki gamma globulin zincirinden oluşur. Bebek büyüdükçe, gama zincirleri yavaş yavaş yetişkinlikteki HGB yapısını oluşturan beta zincirlerine dönüşür.

HGB Testi Nedir?

&#;HGB testi nedir?&#; ya da &#;Kanda HGB nedir?&#; soruları hastalar tarafından sıklıkla sorulur. Hemoglobin testi ya da kanda HGB, kanı oluşturan kırmızı kan hücrelerinin içerdiği hemoglobin miktarını ölçen testtir. İdrarda hemoglobin varlığı ise idrarın koyu renkli görünmesine neden olabilen anormal bir bulgudur ve hemoglobinüri olarak adlandırılır. Hemoglobinüri, en sık olarak idrar yolu enfeksiyonlarında ortaya çıkar. Fakat orak hücre anemisi, sıtma, böbrek kanseri gibi daha ciddi bir durumun sonucu da olabilir.

Peki, kan testinde HGB nedir? HGB kan tahlili sonucuna göre kişinin hemoglobin değerleri normalden düşük olarak bulunursa bu kişideki düşük kırmızı kan hücresi sayısına işaret eder. Kırmızı kan hücreleri sayısının normalden düşük çıkması, hastanın anemi yani kansızlık durumuna olduğu anlamına gelir. Aneminin vitamin ya da mineral eksiklikleri, kanama ve kronik hastalıklar gibi birçok farklı nedeni olabilir. Hemoglobin testi normal seviyeden daha yüksek çıkmışsa bu durumun birkaç olası neden bulunur. Bu nedenlerden en sık karşılaşılanlar polisitemia vera adı verilen kan bozukluğu, yüksek irtifalarda yaşama, sigara içme ve dehidrasyon şekilde sıralanabilir.

HGB (Hemoglobin) Normal Değeri Kaç Olmalı?

Hemoglobin normal değeri kadın, erkek ve çocuklarda farklılık gösterir. Yaşla birlikte de hemoglobin için normal referans değerler değişiklik gösterir. Peki, normal HGB değeri kaç olmalı? Hemoglobin normal değerleri yaş ve cinsiyete göre şu şekilde sıralanabilir:

  • Yenidoğan bebek: gr / dl
  • 1 haftalık bebek: gr / dl
  • 1 aylık bebek: gr / dl
  • Çocuklar: gr / dl
  • Yetişkin erkekler: gr / dl
  • Yetişkin kadınlar: gr / dl
  • Orta yaştan sonra erkekler: gr / dl
  • Orta yaştan sonra kadınlar: gr / dl

HGB (Hemoglobin) Nasıl Ölçülür?

Hemoglobin genellikle bir kan örneği ile rutin tam kan sayımı (CBC) testinin bir parçası olarak ölçülür. Hemoglobini ölçmek için birçok yöntem mevcuttur. Bunların çoğu şu anda kan üzerinde farklı testler yapmak için tasarlanmış otomatik makinelerle yapılır. Makinede kırmızı kan hücreleri, hemoglobini bir çözelti haline getirmek için parçalanır. Daha sonra elde edilen serbest hemoglobin, siyanomethemoglobin oluşturmak için hemoglobin molekülü ile sıkı bir şekilde bağlanan bir kimyasal olan siyanüre maruz bırakılır. Çözelti içinden ışık geçirilir ve özellikle nanometre dalga boyunda ne kadar ışık emdiği ölçülür. Böylece kişinin gr / dl cinsinden HGB değeri nedir belirlenebilir.

HGB (Hemoglobin) Yüksekliği veya Düşüklüğü Nedir?

HGB düşüklüğü test sonuçlarında yaygın rastlanan bir durumdur. Birçok durumda, hemoglobin normalden sadece biraz daha düşüktür ve herhangi bir belirtiye neden olmaz. Fakat düşüklük şiddetli hale gelirse kansızlık ile ilgili belirtilere yol açar. Düşük bir hemoglobin sayısı genel olarak cinsiyet ve yaşa göre referans aralıklarının alt sınırına göre belirlenir. HGB normal değerleri ölçüm sonuçları bir laboratuvardan diğerine farklılık gösterebilir. Peki, HGB düşüklüğü nedir? Kişinin kan testi HGB değerinin normal değerin altına düşmesidir. Hemoglobin seviyesi normalin altına düşerse, kansızlık ortaya çıkar ve bunlar farklı nedenlerle birçok anemi türünden kaynaklanabilir. En sık görülen HGB düşüklüğü nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Demir eksikliği
  • B12 vitamini eksikliği
  • Folat eksikliği
  • Kanama
  • Lösemi gibi kemik iliğini etkileyen kanserler
  • Kronik böbrek hastalığı
  • Kronik karaciğer hastalığı
  • Hipotiroidi
  • Talasemi: Düşük hemoglobin ve kırmızı kan hücresi düzeylerine neden olan genetik bir hastalık

&#;Hemoglobin yüksekliği nedir?&#; ya da &#;HGB yüksekliği nedir?&#; sorularının cevabı da sıklıkla merak edilir. Hemoglobin yüksekliği, vücudun yüksek oksijen taşıma kapasitesine ihtiyaç duyması nedeniyle ortaya çıkan bir durumdur. Bu durumda kan hemoglobin seviyesi normalin üstünde ölçülür. HGB yüksekliğinin en sık rastlanan iki nedeni aşırı sigara kullanımı ve yüksek irtifalarda yaşıyor olmak olarak sayılabilir. Bu iki durumda kırmızı kan hücre üretimi, düşük oksijen miktarını telafi etmek için doğal olarak artar. HGB yüksekliğine daha az sıklıkta sebep olan durumlar ise şunları içerebilir:

1. KOAH (kronik obstrüktif akciğer hastalığı) gibi akciğer ile ilişkili hastalıklar
2. Çeşitli kalp problemleri
3. Kemik iliği ile ilgili sorunlar: Örneğin polisitemia vera denilen kemik iliği hastalığı
4. Kırmızı kan hücresi üretimini uyaran ilaç veya hormon kullanımı: Sorumlu ajan en sık olarak eritropoetindir (EPO). Kişiye böbrek hastalığı nedeniyle verilen EPO&#;ya bağlı hemoglobin sayısında artış olası değildir. Ancak doping amaçlı yani atletik performansı arttırmak için EPO enjeksiyon yaptırmak yüksek hemoglobin sayımına neden olabilir.
5. Dehidratasyon: Vücudun aşırı susuz kalması
6. Böbrek kanseri
7. Karaciğer kanseri

Kırmızı kan hücresi üretimi, zayıf kalp veya akciğer fonksiyonuna bağlı olarak kronik olarak düşük olan kan oksijen seviyelerini telafi etmek için artar. Kişiye daha önce polisitemia vera teşhisi konduysa ve buna yönelik tedavi alıyorsa tespit edilen yüksek hemoglobin seviyeleri tedavi planını değiştirme gereğini gösterebilir. Hemoglobin seviyeleri normalin altında veya üstünde ise, doktor hemoglobin test sonuçlarını diğer testlerle birlikte değerlendirmek isteyebilir veya sonraki adımları belirlemek için ek testler gerekebilir. Hemoglobin test sonuçlarının ne anlama geldiğiyle ilgili ayrıntılı bilgi için doktorla konuşmak doğru bir yaklaşım olacaktır.

HGB Düşüklüğü Nasıl Tedavi Edilir?

Kansızlıkta ortaya çıkan belirtiler HGB düşüklüğü derecesi ile paralellik gösterir. Bu aşamada &#;Hemoglobin düşüklüğü nasıl giderilir?&#; sorusu önem kazanır. Bunun için öncelikle HGB düşüklüğü yapan, altta yatan hastalık tespit edilip tedavi edilmelidir. Kansızlık tedavisi ihmal edilmemelidir, çünkü bu durum kişinin organlarına zarar verebilir ya da kanser gibi ciddi bir hastalığın sonucu olabilir. Bununla birlikte hemoglobin düşüklüğünün en sık rastlanan nedeni demir eksikliğidir. Sadece demir eksikliği olan durumlarda demir ilaçları önerilir. Bu durumda hızlı sonuç almak için demir açısından zengin gıdaların tüketimini artırmak faydalı olacaktır. B12 ya da folik asit eksikliğine bağlı anemide bu vitaminlerin yerine konması esastır. Altta yatan lösemi, talasemi gibi hastalıklar varsa öncelikle bunlar tedavi edilir.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir