Aşağıdaki yazımızda geçen ülkeler Schengen Vizesi ile gidilen tüm ülkelerdir. Eğer bir ülke burada yer almıyorsa Schengen Vizesi ile gidilemiyor demektir. O ülke için vize gerekip gerekmediğini öğrenmek için Vize İstemeyen Ülkeler listemize bakabilirsiniz.
Öncelikle yaygın birkaç yanlış anlaşılmayı düzelterek başlayalım:
1. Schengen Ülkeleri ≠ Avrupa Birliğindeki Ülkeler. Bunların ikisi farklı birlikler. Bazıları ülkeler Avrupa Birliğindeler ama Schengen Birliğinde değiller, bazıları da Schengen Birliğinde ama AB üyesi değil. Mesela; Norveç, İsviçre ve İzlanda da Avrupa Birliği üyesi olmasalar da birer Schengen ülkesidir.
2. Evet, Schengen Ülkeleri Avrupada yer alıyor ancak her Avrupa ülkesine Schengen Vizesi ile girilemiyor. Örneğin, İngiltere Schengen vizesi ile almıyor, illa ki İngiltere Vizesine sahip olmanız gerekiyor.
3. Schengen Vizesi ile gidilebilen tüm ülkelerin Schengen Vizesi veremiyor. Örneğin; Schengen Vizeniz varsa Romanyaya gidebilirsiniz, ancak Romanya henüz Schengen Birliğine tam kabul edilmediğinden Schengen Vizesi basma yetkisi yoktur.
4. Schengen Vizesi Nedir? Kaç tip vize vardır? Hangi tip vize ile kaç ülke gezilebilir? Öğrenmek için Schengen Vizesi Nedir yazımızı okuyabilirsiniz.
* Schengen Vizesi vermeyen, ancak Schengen Vizesi olanın girebileceği ülkeleri ifade eder.
[interactive_map id=15]
Burada listelenmiş ülkelerden birisine gitmek için Schengen Vizesi almanız gerekir. Schengen Vizesine başvurcaksanız mutlaka bu yazılarımızı okumanızı öneririz:
Schengen Vizesi Nasıl Alınır & Başvuru İşlemleri
Schengen Vizesi İçin Gerekli Evraklar & Başvuru Formu
Schengen Vizesi Ücretleri
Her ne kadar tarihinde Berlin duvarı, Hitler ve Yahudi Soykırımı gibi kara lekeler de olsa Almanya, Lutherden Marxa Einsteindan Beethovena Goetheden Kanta bilim, teknoloji, spor, edebiyat, felsefe, politika ve sanatta hiç kuşkusuz dünya tarihine mihenk taşları bırakan ülkelerden. Adeta dünyanın merkezi misali kozmopolit ve cool başkent Berlin, Orta Almanyanın içinden nehirlerin geçtiği Grimm Kardeşlerin hikayelerinden fırlama, romantik Ortaçağ şehirleri, Kuzey Denizine açılan kapıları Hamburg ve Bremen, Alplerin yeşil vadileri ve karlı dağları, Münihten Nürnberge Bavyeranın şirin köyleri ve tabi ki bira kültürüAlmanya her bir eyaletiyle insana bambaşka, unutulmaz deneyimler vaad ediyor. Turistik değil alternatif Berlini merak edenleri Berlinde Ne Yapılır yazımıza bekleriz.
Habsburglar gibi yüzyıllarca dünyaya hükmetmiş güçlü hanedanların, incelikli Barok mimarisinin, Zweigdan Freuda edebiyat ve bilimin, Mozarttan Straussa, Mahlerden Schuberte klasik müziğin, Klimtten Schieleye modern sanatın ve kayak turizminin kalbinin attığı ülke Avusturya. Asaletin, yüksek kültürün, tarihi cafelerin ve schnitzelin şehri başkent Viyana, Mozartın evi, tuz şehri Salzburg, dünyanın en önemli eğitim merkezlerinden Graz ve UNESCO Dünya Kültür Miras Listesindeki Hallstat, otoritelerce de onaylanmış Alplerin en iyi kayak pistleriBu ülke dört köşe, dört mevsim ayrı bir zevke hitap ediyor. Başkent Viyanaya gideceklerin Viyana Rehberi ve Viyana Cafeleri, Hallstatta yolu düşecek olanların da Hallstatta Gezilecek Yerler yazılarımıza göz atmalarını öneririz.
Flemenk, Fransız ve Alman kültürünün birleşimi Belçika için Avrupa Birliğinin bel kemiği ülke desek yalan olmaz. Çünkü NATO, AB Komisyonu ve Konseyi gibi Avrupa Birliğinin temel organlarının çoğu yerleşkesi başkent Brükselde bulunuyor. Tabi Belçikanın alamet-i farikası sadece siyasi önemiyle sınırlı kalmıyor. Burası waffleın, patates kızartması ve marine midye ikilisinin, geleneksel manastır birasının ve artizan çikolatanın da başkenti. Dünyanın dördüncü Avrupanın ise ikinci büyük limanının bulunduğu Anvers, 2. Dünya Savaşından 0 hasarla çıkan bu nedenle Orta Çağ mimarisini olduğu gibi korumayı başaran çikolata kokulu şehir Brugge, Avrupanın en önemli üniversite şehirlerinden biri olan Ghent de Belçiknın görülmesi gereken diğer önemli şehirleri.
Komşumuz Bulgaristan her ne kadar bir Avrupa Birliği ülkesi olsa da bir Schengen ülkesi değil. Yine de bordo pasaport sahiplerinin Türkiyeden Bulgaristana giriş yapabilmesi için Schengen Vizesine ihtiyacı var. Özellikle kışın Bansko gibi Doğu Avrupada kış turizmini canlandıran kayak merkeziyle Türkiyeden olduğu kadar Avrupanın diğer şehirlerinden de turist akınına uğrayan Bulgaristan, baharda ise hikingcilerin rüyası dağlık ve yemyeşil doğasıyla, hem Hristiyanlık hem de Müslümanlık tarihinin iç içe geçtiği, iki dinden de önemli dini eserlere ev sahipliği yapan başkent Sofya ile, Karadeniz sahillerinin bulunduğu, Bulgaristanın en turistik şehri Varna ile ve Osmanlı mimarisi ile ünlü Filibe ile öne çıkıyor.
Çek Cumhuriyeti, eski ismiyle Çekoslovakya için, Avrupada Komünizmin çöküşünün nimetlerinden belki de en fazla nasiplenen ülke desek yalan olmaz. Komünizm sonrası ülke, turizmde öyle bir patlama yaşadı ki tek başına başkent Prag bile o patlamayı kafanızda canlandırmaya yetecektir. Bir zamanların en güçlü imparatorluğu Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun kalbi sayılan bölgeye, o dönemden miras kalan harika şatolar, kaleler, Gotik mimari ürünü yapılar ve Barok detaylı iç mekanlar var. Bahse gireriz köprüler şehri başkent Pragın dünyanın en masalsı ve romantik şehirlerinden biri olduğunu söylesek aksini iddia eden bulamayız. Tüm dünyada en çok bira tüketen ve Pilsener birayı keşfedenlerin ülkesinde, dünyanın en iyi bira üreticilerinden bazılarının bulunduğunu da söylemeden geçmemek gerek. Çekler hayatın tadını nasıl çıkaracaklarını iyi biliyorlar.
Bundan bin yıl önce barbar olarak adlandırılıp tüm Avrupaya kök söktüren ataları Vikingler ile tam bir tezat oluşturacak şekilde dünyada yaşam kalitesi ve medeniyet seviyesi endekslerinin hep en başında gelen Danimarka, siyasi yönetimde, şehir planlamacılığında, ekosistem ve çevre bilincinde, hayatın her alanında sürdürülebilirlikte çağının hep bir tık ötesinde olan ütopya gibi bir ülke. Limanı, renkli evleri, köklü tarihi, Michelin yıldızlı restoranlarıyla gastronominin, rahatlık, sadelik ve her şeyden önce fonksiyonelliği ön planda tutan iç mimarinin ve tasarımın kalbinin attığı, pedalşör başkent Kopenhag, nordik ışıklarının en iyi gözlemlenebildiği yerlerden biri olan Grönland ve diğer küçük ama yaşanılası şehirleriyle Danimarka dünya üzerindeki cennet gibi.
Finlandiya ve Rusya arasında kalan Baltık devletlerinden biri olan Estonya, yoğun ormanlarla kaplı coğrafyasıyla Avrupanın diğer ülkelerindeki keşmekeş ve kalabalıktan kaçan kırsal yaşam sevdalılarının vazgeçilmezi. Eski Komünistlerden olan Estonya, her ne kadar artık komünist bir devlet olmasa da halen Küba ile yarışır düzeyde bir okuma yazma düzeyine sahip. İnternet özgürlüğünde dünya birincisi ve suç oranının Avrupada en düşük olduğu ülkelerden. Ortaçağdan kalma sur içi eski şehir yapıları ile UNESCO koruması altındaki başkent Tallinn, son zamanlarda Avrupanın diğer ünlü şehirlerine kafa tutacak şekilde popüler.
İşte biz ılıman iklim kuşağı sakinlerininwinter is coming dediği yer. Allahtan buzlar diyarı Finlandiyada ısınmak için yapabileceğiniz birbirinden çekici aktiviteler var. Mayıstan itibaren başlayan kayak, vahşi doğa yürüyüşleri, kuzey ışıkları gözlemi, köpekli kızak, buz balıkçılığı, igloo tarzı çadırlarda veya buz otellerinde konaklama, baharda pitoresk göllerinde kano, ormanlarında doğal ortamında ayı ve ren geyiği gözlemiŞehir hayatı tarafına bakacak olursak başkent Helsinki stil sahibi restoranlar, modern mimari, müzik festivalleri ile dünyanın önde gelen dizayn şehirlerinden biri. Yazın Mayıs-Temmuz ayları arasında güneşin 19 saat batmadığı beyaz geceleri kaçırmayın deriz.
Kabul edelim Fransızların mutfağı da, dilleri de, mimarileri de müzikleri de sinemaları da dünyadaki akımlara yön verecek derecede zengin ve güçlü. Fransa kadar göze, kulağa, damağa kısacası beş duyuya hitap eden başka bir ülke daha yok. Sokakları avare takılmalık, bistroları birer yorgunluk kahvesi içmelik, bahçeleri ve Seine Nehri kıyıları şarap-peynir kapıp yayılmalık, başkent Paris zaten bırakın Fransanın tüm dünyanın merkezi olabilecek kıymette. Yazın dünya jet sosyetesinin akın ettiği Nice, Cannes, Saint-Tropez, Marsilya ile öne çıkan Fransız Rivierası, kışın kayak tatili için Alpler, bağbozumu zamanında şarapları ve bağlarıyla ünlü Bordeaux, yazın hasat zamanında uçsuz buçaksız lavanta tarlalarıyla kaplı Provence köyleri, UNESCO koruması altında Orta Çağ ve Rönesans mimarisi şehir dokusuyla Strasbourg, Colmar ve daha birçok güzel şehirle dolu Fransa tam anlamıyla bir hazlar ülkesi.
Yel değirmenlerinin, rengarenk lalelerin, bisikletlerin, Rembrandtdan Vermeere, Van Goghtan Mondriana Fleman sanatı ve mimarisinin, limanların, Gouda peynirinin ve en önemlisi Amsterdam gibi cool bir başkentin ülkesi Hollandadan bahsediyoruz. Burayı asıl çekim merkezi yapan bir takım legal unsurlar olduğunu hepimiz adımız gibi bilsek de kanalları ve evleriyle kendine has şehir dokusuyla, pedalşör yaşam tarzıyla, yemyeşil parklarıyla, dillere destan gece hayatıyla Amsterdamın güzelliğinin hakkını da vermek gerek. Bir yandan Avrupanın en önemli ve en büyük limanı Rotterdam, bir yandan tarihten mumyalanmış olarak günümüze gelen Delft, Hollanda Krallığının ve hükümetinin bulunduğu yönetim şehri Lahey (Den Haag), ülkenin eğitim merkezi Utrecht gibi daha birçok görülesi şehri var. Yakın zamanda Amsterdama gideceklere Amsterdamda Gezilecek Yerler yazımıza göz atmalarını şiddetle öneririz.
Hem Avrupada olayım hem de Akdeniz keyfi yaşayayım derseniz Balkanların en güzel konumuna sahip Hırvatistanda hiç ummadığınız güzellikte destinasyonlar sizi bekliyor. Yanında da lezziz deniz mahsülleri, tarihi şehir merkezleri, nefes kesen doğal güzellikler ve tabi ki Adriyatik Denizinin yüzmek için ideal berrak sahilleri de cabası. Özellikle Dalmaçya Kıyılarının incisi Dubrovnik, Avrupanın en yeşil başkentlerinden olan Zagreb, UNESCO Dünya Kültür Miras Listesindeki tarihi şehir Split Hırvatistanda görülecek şehirler listesinin başında geliyor.
Yavru vatan Kuzey Kıbrısın Rum ucu Güney Kıbrısı, çoğunuzun henüz keşfetmediğine bahse gireriz. En az Kuzey Kıbrıs kadar güzel olan Rum kesimi, ikiz kardeşi gibi berrak sahillere, dağ eteklerine kurulu tatlı köylere, arkeolojik alanlara, Bizanstan kalma kilise ve kalelere, Romadan kalma mozaiklere sahip. Her nasıl KKTCye Türkiyeden giriş ne kadar kolyasa ne yazık ki Türkiyeden buraya gelmek bir o kadar meşakatli. Güney Kıbrısa sadece Yunanistan üzerinden aktarmalı olarak ulaşılabiliyor ve eğer pasaportunuzda daha önce Kuzey Kıbrısa giriş yaptı damgası varsa malum diplomatik durum nedeniyle Güney Kıbrısa girmenize izin verilmiyor. Bu nedenle eğer bir gün Güney Kıbrısı görmek istiyorsanız Kuzey Kıbrısa mutlaka ve mutlaka sadece kimliğinizle giriş yapmaya dikkat edin.
Nordik ülkeler arasında en güzel doğal güzelliklere ve çok çeşitli outdoor aktivite olanaklarına sahip ülke İzlanda. Bir yanda topraktan gayzerlerin dumanlar çıkardığı nefes kesen düzlükler, bir yanda buzlarla kaplı uçsuz bucaksız sahiller, bir yanda sinematik manzaralı dağlar, bir yanda jeotermal havuzlar ve tabi ki kuzey ışıkları İzlandanın bol oksijenli havası ile birleşince insanı resmen sarhoş ediyor. Doğa fotoğrafçıları için ideal destinasyonlardan olan İzlandada, trekking, hiking, kamping ve kuzey ışıkları gözlemi olmazsa olmazlardan. Kısacası buradaki unutulmaz deneyimler şehir hayatından çok doğal alanlarda ve kırsal kesimde yoğunlaşıyor.
Avrupanın çizmesi olan ülkede koşuşturmaca, bir yere yetişmece, bir şeyleri aceleye getirmece yok. Aşkın şehri başkent Roma, en güney ucu sinematik Sicilya, romantik kanallar şehri Venedik, kuzeyin şişman, bilge ve kızıl şehri Bologna, Kristof Kolombun şehri Cenova, Rönesans mimarisinin başkenti Toskanalı Floransa, İtalyan Rivierasının güzelleri Portofino ve Cinque Terre, pizzacı Napoli, modacı MilanoTüm derdi tasayı geride bıraktırıcı etkisi olan İtalya, moda ve tasarım dünyasına yön vericiliğiyle, gastronomi trendlerini şekillendiren mutfağıyla, özellikle Rönesansın doğduğu yer olarak mimarisi ve güzel sanatlardaki öncülüğüyle, Roma İmparatorluğundan kendisine miras kalan tarih ve rekor sayıda UNESCO Dünya Kültür Mirasına ev sahipliği yapan zengin kültürüyle, sürprizli şehirleri ve karakteristik kasabalarıyla, gerçekten de yaşamaktan keyif alanların ülkesi.
Burası tutku ile yaşama konusunda İtalyanın en büyük rakibi, Real Madrid ve Barcelona gibi dünya devleriyle futbolun, domates savaşı Tomatinadan boğa güreşlerine dünyanın en prestijli elektronik müzik festivali Sonardan insan kuleleriyle ünlü Concurs de Castellse renkli festivallerin, paella, churros ve lezzetli tapasların, müziğin ve flamenkonun, Picasso, Dali ve Mironun, Endülüs etkisindeki şehirler Sevilla, Granada, Malaga, Cordoba ile Mağribî mimarisinin, Barcelona ile Gaudinin mirası modern mimarinin ve inanılmaz şehir planlamacılığının, İbiza ile partilemecenin, Bilbao ile modern sanatın, 24 saat yaşayan Avrupanın en büyük başkentlerinden Madridin ülkesi İspanya! İspanyaya gitmek için önünüzde o kadar fazla neden var ki hangi birini saysak bilemedik biz de ortaya karışık tadımlık verelim dedik.
Vikinglere dayanan köklü tarihi, buzdan coğrafyası, ren geyiklerinin özgürce dolaştığı bakir doğası, özenle tasarlanmış kamusal alanları, yeme-içme sektöründe dünyanın önde gelen restoranları ve ilham verici cafeleri, pratikliğe, sadeliğe ve düzene adanmış tasarımın başkenti Stockholm, en alasından hiking, kamp, bisiklet, kayak, balıkçılık aktiviteleri, o meşhur dağ kızılcığı reçeli ve onunla yapılan turtalar, ringa balığı ve tabi ki ülkemizce de çok sevilen köttbullar yani İsveç köfte gibi özellikleri İsveçi mutlaka görülmesi gereken ülkeler listemizin üst sıralarına taşımaya yetiyor. İsveçi sadece IKEA ile özdeşleştirmiş olanlara duyrulur!
Hangimiz Heidinin çocukluğunun geçtiği, Milka ineğinin otladığı dağları izleyerek büyümedik ki! İşte bu gözün alabildiğine yeşil, ufukta karlı manzaraların olduğu, çayırlarında ineklerin otladığı bol oksijenli pitoresk dağlar bu dağlar. Zermatt başta olmak üzere Alpinizm ekolü için biçilmiş kaftan pistleriyle gelişmiş kayak merkezleri, ister karadan hiking yapa yapa ister göllerden geçe geçe gezebileceğiniz birbirinden görülesi şirin mi şirin folklorik köyleri, Genevreden Zürihe şık ve klas şehirleri, Art Basel gibi dünyaca ünlü sanat etkinliklerine ev sahipliği yapan Baseli, peynir fondüleri ve en önemli gastronomik değeri çikolatası ile lüks İsviçrenin göbek adı.
Litvanya, komşuları Letonya ve Polonya gibi Avrupanın gizli kalmış cevherlerinden biri. Günden güne turizimde gözle görülür bir artış yaşayan bu minicik ülke, Baltık mimarisinin en güzel örneklerine ev sahipliği yapıyor. Özellikle de başkent Vilnus, Arnavut kaldırımlı sokakları, Barok kiliseleri, nostaljik avlulu yapıları ile kesinlikle Avrupanın görülmeye değer şehirlerinden.
Evet, Avrupada Lihtenştayn diye bir ülke mi varmış dediğinizi duyar dibiyiz. Lihtenştayn, Prenslik sistemiyle yönetilen, kilometrekarelik yüzölçümüyle dünyanın en küçük ülkelerinden biri. Denize kıyısı yok ve dağlık bir araziye sahip. Bu nedenle de adeta bir Alpinizm ülkesi. Ülkede her 3 kişiden 2si mutlaka bu milli sporla uzaktan yakından alakalı. Türkiyeden kalkıp da Lihtenştaynı görmeye gidin demiyoruz ama eğer İsviçre veya Avusturya civarındaysanız başkent Vaduza günübirlik geçmek olmadı kayak merkezinde kayak yapmaya gitmek güzel bir fikir olabilir.
Komşuları Estonya ve Litvanya gibi Rusyadan kopan 3 Baltık devletinden biri olan Letonya, Baltık ülkeleri arasında modern ve gelenekseli en fazla harmanlayan ülke. Bir yanda modern çağın müdendistlik harikası köprüler diğer yanda Ortaçağdan kalma, Rönesanstan çıkma UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesindeki yapılar. Özellikle başkent Riga, belki de tüm Baltık ülkeleri başkentlerinden bir nebze daha gelişmiş olanı. Nedeni ise şehrin çevre ülkeler arasında ekonomik merkez konumunda olması.
Hayat Lüksemburglulara güzel arkadaş! Bu ülke, hem Avrupanın en küçük ülkelerinden biri hem de kişi başına düşen milli gelir ve şarap tüketiminde dünyanın ilk üç ülkesi arasında. Lüksemburg da Lihtenştayn gibi Fransa, Belçika veya Almanya gibi çevre ülkelerden trenle günübirlik geçiş yapabileceğiniz kompaktlıkta ve yakınlıkta. İki kere Avrupa Kültür Başkenti olan tek şehir olan başkent Lüksemburg, bozulmadan bugünlere gelen kaleleriyle bütünüyle UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesinde ve koruma altında.
Kalelerden köprülere Barok ve neo-klasik tarzdaki etkileyici devasa yapıları, ülkenin milli yemeği gulaş başta olmak üzere bol et ağırlıklı mutfağı, başkent Budapeştenin ruin barlarıyla renkli gece hayatı, Osmanlı etkisinde hamam geleneği ile Macaristan, Orta Avrupanın en popüler turist destinasyonlarından. Tuna Nehrinin Buda ve Peşte olarak ortadan ikiye ayırdığı güzel şehir Budapeşteyi ölmeden önce görülecek yerler listenizde olsun. Özellikle de Ağustos ayında Sziget Festivalini yakalarsanız şehirden alacağınız keyfi ikiye katlarsınız. Budapeşteye yolu düşecek olanlar için çok kapsamlı bir MACARİSTAN GEZİ REHBERİmiz var. Göz atmadan yola çıkmayın 😉
İtalyanın Sicilya Adasını güneye doğru biraz daha geçtiniz mi Avrupanın ve Akdenizin irili ufaklı 5 takımadadan oluşan güzel mi güzel ada ülkesi Maltaya varacaksınız. Game of Thronestan, Oscarlı Gladyatör ve Truvanın setlerine ev sahipliği yapmış olan o güzelim kıyıları, biraz Akdenizli biraz Ortadoğulu ama kesinlikle deniz mahsüllerine doyacağınız mutfağı, prehistorik çağa uzanan tarihi kalıntıları, Gozo ve Comino gibi diğer cennet adaları ve renkli turistik kasabaları ile Malta, biz adacı Türkler için Yunan adalarının en güçlü alternatifi.
Vatikandan sonra dünyanın en küçük ikinci ülkesi olan Monako deyince aklınıza prensler, prensesler, lüks yatlar, son model arabalar ve tabi ki Monte Carlonun casinoları geliyorsa kafanızda tamı tamına gerçek bir Monako imajı var demektir. Fakat bu minik ama hedonizmin kalesi ülkeyi asıl meşhur eden Formula 1 Grand Prixnin dan beri her yıl Mayıs ayında Monako sokaklarında geçiyor oluşu. Her ne kadar Fransız Rivierasında olsa da bu meşhur kıyı hattı boyunca Antibes, Nice, Cannes gibi ondan çok daha güzel şehirler olduğu gerçeği yadsınamaz. Tüm şehri boğarcasına dört bir taraftan yükselen oteller ve apartmanlar burayı Fransadan veya İtalyadan günübirlik, müze gibi gezilecek bir destinasyon yapıyor.
Macera dolu aktiviteler sunan bir doğa ve vahşi yaşam, nefes kesen manzaralar vaad eden fiyortlar, ekonomik refah, düşük suç oranı, başkent Oslonun Michelin yıldızlı restoranları, sofistike mimarisi ve gündelik yaşamda İskandinav sadeliği, Norveç somonu başta olmak üzere patatesli garnitürlerle tamamlanan deniz ürünlerince zengin Norveç mutfağı, Kuzey ışıklarının sunduğu görsel şölen ve festivalleriyle Norveç kesinlikle dünyanın en yaşanılası yerlerinden. Tabi eğer Norveç vatandaşıysanız 🙂 Çünkü bu ülke Avrupanın ne pahalı ülkesi. Ama turistik olarak gitmeye değer mi kesinlikle değer!
Sinemada Roman Polanski, Krzysztof Kieślowski gibi önemli yönetmenler, klasik müzikte Fredric Chopin gibi önemli besteciler yetiştiren Polonya, Krakow ve Gdańsk gibi Ortaçağ ruhunun, başkent Varşova gibi büyük şehrin kozmopolit ruhunun hissedildiği şehirleriyle, Karpat Dağlarının oksijeni, eğlenmeyi bile ve sıkı içen insanları, Rus, Yahudi, Macar ve Alman mutfağının füzyonu olan mutfağı, bütçe dostu eğitim yaşam şartları ile tam da Erasmus yapılacak ülke bizden söylemesi.
Sokaklarında yürürken fadoların arka fon yaptığı, José Mourinho ve Cristiano Ronaldo gibi futbolda dünyaca ünlü yıldızların memleketi, Ortaçağdan kalma kalelerin, Arnavut kaldırımlı kasabaların, kaliteli şarap ve lezzetli yemeklerin ülkesi, Avrupanın en batı ucu PortekizNostaljik tramvaylı caddeleri ve İstanbulu andıran renkliliği ile başkent Lizbon, ülkenin yüz akı Porto şaraplarının merkezi ve ülkenin ikinci büyük şehri Porto, Roma döneminden kalma tarihi yapılarıyla Sintra, Portekizin liste başı destinasyonları.
Burası Kazıklı Voyvodanın veya dünya genelinde bilinen adıyla Kont Drakulanın evi Transilvanya. Gittik Romanyayı karış karış turladık ve fark ettik ki burası turizm bakımından hakkı tam anlamıyla verilememiş bir yer. Bir ülke ancak bu kadar bütçe dostu olurken aynı zamanda da bu kadar enteresan ve güzel olabilir. Masalsı mimarisi, insanlarının sıcaklığı, Osmanlı izleri görülen yemekleri, küçük, şirin kasabaları, yemyeşil doğası ve otantikliğini korumuş kırsal yaşamıyla akılda kalıcı deneyimler sunan Romanyada ne yapılır, nerede kalınır, ne yenir gibi soruların cevaplarını ve daha fazlasını ROMANYA GEZİ REHBERİmizde bulabilirsiniz.
Çek Cumhuriyetinden yakın tarihte ayrılıp kendi başına bir ülke haline gelen Slovakya Macaristan, Avusturya gibi çevre ülkelerden günübirlik gelinecek türdeki yerlerden. Özellikle başkent Bratislava ülkedeki en popüler turist destinasyonu. Termal suları ve bu suların oluşturduğu mağara, dikit, sarkıt gibi karstik oluşumlarla ünlü ülkenin kırsal kesimi, doğa turizimini tercih edenler için bire bir.
Slovenya sonbaharın en çok yakıştığı ülkelerden. Bol yeşillikli kırsalı, bol göllü ve nehirli manzaraları ile buradaki folyaj dönemininin büyüleyiciliğini gözünüzde canlandırın. Hele ki göllerinde kano, nehirlerinde rafting, kıyılarında bisiklet, dağlarında kayak, ormanlarında ve kanyonlarında tırmanış, trekking, binicilik ve doğa yürüyüşü yapmanın nasıl tatmin edici deneyimler sunabileceğini hayal edin. Ucundan da olsa Adriatik Denizini yakalayan kıyıları, folklorünü korumayı başarmış mutfağı, geleneksel mimarisi ve misafirperver insanları, kültür sanatla haşır neşir olanlar için başkent Ljubljananın modern sanat, galericilik ve müzecilik alanında öncülüğü görülmeye değer.
Geldik Vatikan ve Monakodan sonra Avrupanın en küçük üçüncü, dünyanın ise beşinci ülkesine. Sadece 61 kilometrekarelik bir alan kaplayan ülkenin tek komşusu İtalya. Zaten burası da Vatikan gibi ülke içinde ülke olan yerlerden. Hem denize kıyısı yok hem de havayolu ulaşımı yok. Üstüne üstlük demiryolu dahi yok. Bu nedenle ülkeye tek ulaşım karayolundan sağlanıyor. Küçücük ülke bir de 9 eyalete bölünmüş. Ortaçağdan kalma 3 kalesi göz alıcı güzellikte. Zaten bu kaleler de ülkenin sembolleri. İtalyadan günübirlik bir kale turu kulağa oldukça ilginç geliyor ki zaten bankacılık ve turizm ülkenin temel gelir kaynağı. Bu kompaktlık, nüfus ve sağlam ekonomi ile San Marinodaki kişi başına düşen milli geliri varın siz düşünün.
Son yıllarda, yerli turistin en popüler yaz tatili kaçış rotası Yunanistan. Hem nasıl olmasın ki? Ege kıyılarından tek bir feribotla günübirlik Kos, Midilli, Sakız gidi cennet adalarına gidip, kendinize uzo eşliğinde deniz mahsüllerine doyacağınız Yunan mezeleriyle mis gibi sofralar kurup, şezlong parası bile vermeden en alasından deniz, kum, güneş keyfi yapıp akşam da tek bir feribotla dönebilme lüksü başka nerede var. Yok benim gözüm bütçe dostu tatilde değil bana konfor, lüks ve gece hayatının alasını verin diyorsanız hiç problem değil sizi Santorini ve Mikanosa alalım. Yunanistanın nimetleri adalarla da sınırlı kalmıyor. Arabayla İpsala sınır kapısından çıkıp, Halkidikiye, Dedeağaça, Kavalaya, Thassosa gitmek çok kolay. Ayrıca başkent Atina ve Atatürkün şehri Selanik de gezmek için yazı beklemenizi gerektirmiyor. Bu konuda ÖZEL ARAÇLA YURT DIŞINA ÇIKMA REHBERİmiz size yardımcı olmak için var 😉
Her ne kadar İtalyanın başkenti Roma sınırları içinde yer alsa da burası kendi başına bir ülke. Yani anlayacağınız ülke içinde ülke. Hatta ve hatta dünyanın yüzölçüm olarak en küçük ülkesi. Aziz Peter Bazilikası kubbesi altında Papalığın yani Hristiyanlık dinin Katolik mezhebinin merkezi, tanrı ve İsanın birbirine parmaklarıyla uzandığı ünlü sahnenin de aralarında bulunduğu tavan resimleri Rönesansın ünlü İtalyan ressamı Michelangelo tarafından yapılmış belki de dünyanın en özel kilisesi Sistine Şapelinin de bulunduğu Vatikana yolunuz düşerse ziyaretinizi Papanın dönem dönem gerçekleştirdiği balkon konuşmasına denk getirip coşkulu kalabalığa karışın deriz.
schengen vizesi, schengen ülkelerine girebilmek için edinilmesi gereken vize türüdür. bu vize ile avrupa birliğindeki schnegen ülkeleri (almanya, avusturya, belçika, çek cumhuriyeti, danimarka, estonya, finlandiya, fransa, hrvatistan, hollanda, ispanya, isveç, italya, macaristan, letonya, litvanya, lüksemburg, malta, polonya, portekiz, slovakya, slovenya, yunanistan) ve avrupa birliğine üye olmadğ halde schengen bölgesinde bulunan (isviçre, izlanda, norveç ve lichtenstein ) ülkelere ayrca schengen blgesine dahil olmasa bile avrupa birliğine dahil olan (bulgaristan, romanya) ülkelere giriş için bu vizeyi kullanabilirsiniz.
kurallar gereği schengen vizesini hangi ülkeden aldysanz schengen bölgesine ilk olarak o ülkeden giriş yapmalsnz; aksi taktirde ülkeye girişinize (hatta uçağa binmenize) izin verilmeyebilir ve bir sonraki vize başvurunuzda problem yaşayabilirsiniz.
schengen vizesi için başvuruyu direkt olarak ülke temsilciliklerine yapamazsnz; bunun için yetkilendirilmiş arac kuruluşlar vardr. italya ve almanya için idata, yunanistan ve ispanya için kosmos ve diğer ülkeler için vfs global araclğ ile başvurabilirsiniz. bu firmalarn, vize değerlendirme süreçlerine hiçbir etkisi yoktur. yalnzca konsolosluk veya elçilik adna sizden evraklar eksiksiz teslim almak ve diğer bilgilerinizi sisteme işlemekle ve bunlarn kurumlar arasnda transferi ile ilgili sorumluklar vardr. baz ülkeler hariç siz dosyanz alp açana adar vize verilip verilmediği ile ilgili herhangi bir bilgiye de sahip değillerdir. (bildiğim kadaryla fransa ret verdiyse sizi vfs'ye çağrp dosyanz elden teslim ediyor ama vizeniz olumlu sonuçlandysa size ups kargo ile gönderiyor.) bu işlem karşlğnda sizden yaklaşk olarak 30 € bir ücret alyorlar.
vize başvurunuzu acente veya bireysel yapmanz arasnda konsolosluk değerlendirmesi açsndan hiçbir fark yoktur. her başvuru bireysel değerlendirilir ve sonuç buna göre çkar acenteler size yalnzca randevu almak ve evraklarn doğru bir şekilde hazrlanmas konusunda yardmc olabilirler. zaten evraklarnz eksikse kurum çalşan tamamlamanz söyler size. eksik evrakla başvurunuz kabul edilmez.
ilk iş olarak gideceğiniz ülke için vize randevusu almanz gerekir. bu baz ülkelerde ülkenin kendi resmi sitesi araclğyla form doldurularak yaplrken, baz ülkelerde vfs global internet sitesi araclğyla yaplr. randevunuzu aldktan sonra yapmanz gereken şey evraklarnz toparlamak. başvuru formunda sizin kişisel bilgileriniz ve seyahat plannza dair bilgileriniz seafoodplus.info pasaport ve doğum seafoodplus.infot tarihiniz, talep ettiğiniz vize türü (bu arada her vize türü için farkl randevular vardr. turistik, business, öğrenci, çalşma, aile birleşimi gibi ve yalnzca aldğnz randevu türüne uygun vize başvurusu yapabilirsiniz. aile birleşimi randevusu alp turistik vize başvurusu yapamazsnz. seyahatiniz nasl karşlayacağnz, schengen bölgesine başvurduğunuz ülke mi yoksa başka bi ülkeden mi giriş yapacağnz, talep ettiğiniz vize süresi, giriş çkş hakk, varsa daha önceki vize bilgilerinizi girmeniz gerekmektedir. (vize başvurusu yapabilmeniz için dönüş tarihinizden itibaren en az 3 ay geçerli bir pasaportunuzun olmas gerekir, schengen vizesi en fazla pasaport bitiş sürenizi 90 gün öncesine kadar seafoodplus.info kartnz dahi olsa schengen ülkesine bitimine 90 günden az kalmş pasaportla giremezsiniz. dolaysyla amerika vizesi gibi eski pasaporttaki vizeniz ile yeni pasaportunuzla ülkeye giriş yapamazsnz zaten böyle bir şey teknik olarak da mümkün değildir.)
ikinci ksm otel ve bilet ksmseafoodplus.info alp alamayacağnz kesin olmadğ için bunlar satn almak yerine ücretsiz iptal veya rezervasyon seçeneklerini kullanmanz sizin menfaatinize olacaktr. bileti satn almanz veya ücretsiz rez yaptrmanzn değerlendirme açsndan hiçbir önemi yoktur. seafoodplus.info üzerinden ücretsiz iptal seçeneği olan bir otel ve thy çağr merkezinden () ücretsiz rezervasyon yapabilirsiniz. burada dikkat etmeniz gereken konu şu. otel tarihleri uçuş tarihleri ve başvuru formuna yazdğnz seyahat tarihlerinin birebir ayn olmas ve makul bir süre olmasdr. bunu da hallettikten sonra banka hesap dökümleriniz seafoodplus.info olarak kullandğnz bankadan (içinde bin euro olmas iyidir) imzal kaşeli 3 aylk hesap dökümünüzü almanz seafoodplus.info sonraki aşama şirketten izin yazs vs. bunlar da şirketinizin antetli kağdna ilgili yetkilinizin imzas ile hazrlatp dosyanza koymalsnz.e devletten alcağnz 4a hizmet dökümü ve işe giriş bildirgesi de doyada bulunmaldr. chatgpt araclğyla güzel bir niyet mektubu da yazabilirsiniz. fotoğraf için de 6 ay geçmemiş bir biyometrik fotoğraf yeterli olacaktr. (fotoğrafn boyutu ülkeden ülkeye değişiklik gösteriyor, fotoğrafçya gideceğiniz ülkeyi söyleyiniz.)
bütün bunlar bir dosyaya koyup randevu saatinizden 15 dk öncesinde arac kurumun önünde olmalsnz. randevu saatinize göre içeri alnacak ve içerde pasaportunuzu gösterip bir sra numaras alacaksnz (vfs özelinde yazyorum). her ülkenin başvurusunu kabul eden banko ayrdr, ekranlardan sra numaranz takip seafoodplus.info etmeniz gereken bi husus da yannda götüreceğiniz para cinsidir. her ülkenin başvuru ücreti ve kabul ettiği para birimi farkldr bunu önceden öğrenip buna göre döviz ve tl götürmelisiniz zira gişede tl karşlk veya kredi kart ile ödeme gibi seçenekler yok. evraklarnz teslim ettikten sonra görevli personel kontrol edip size bilgi verir eğer bi eksik varsa tamamlamanz ister yoksa da evraklarnz ve pasaportunuz alp size bir fiş verir. bu fişle gidip vezneye ödeme yaparsnz ondan sonra da parmak izi veya biyometrik fotoğraf çekilirsiniz ve işleminiz bitmiş olur.
tüm bu süreç sonucunda dosyanz vfs personeli tarafndan iligili konsolosluğa götürülür ve başvurunuz burada değerlendirmeye alnr. daha önce de yazdğm gibi vfs veya diğer arac kurum personelinin başvuru sonucuna hiçbir etkisi yetkisi yoktur, hatta çoğu zaman sonuçlardan da habersizdir ve bu nedenle ret oranlarna dair bir istatistik paylaşacak bilgi veri tabanalar da yoktur.
dosyanz konsolosluğa ulaştktan sonra sizi telefonla arayp sorular sorabilirler ya da konsolosluğa davet edip yüz yüze mülakat yapabilirler buralarda vereceğiniz cevaplar ve başvuru dosyanzdaki evraklar tamamen uyumlu ve tutarl olmaldr. ama bu da ret veya olumlu olduğu sonucunu size vermez. tüm bu süreçler sounda vize memuru şahsi kanaati ve o ülkenin politikalar doğrultusunda size vize veya ret verir. dediğim gibi vize başvuru sonucunda her şeyi % doğru yapsanz bile vize alabileceğinizin % garantisi yoktur. tamamen vize memurunun kanaatine bağldr. ama genel olarak hep ayn ülkeye vize başvuru yapmanz vize alma ve vize süresini uzunluğu açsndan daha olumlu sonuçlar verebilir.