hulusi akar işkence / Binbaşı Asım Şanöz: Hulusi Akar ve Ümit Dündar’ın bilgisi dahilinde 26 saat işkence ettiler - Tr

Hulusi Akar Işkence

hulusi akar işkence

İşkence gördüğün iddia edilen sekiz kişiden Abdurrezzak Kastal isimli kişinin hayatını kaybettiğini söyleyen Gergerlioğlu, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen uluslararası hukuka uygun bir sürecin izlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

Gergerlioğlu’nun, işkence iddialarına ilişkin Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın yanıtlaması talebiyle yönelttiği sorular şu şekilde:​

► Tarafıma iletilen iddialar doğru mudur? Bu iddia doğruysa konuyla ilgili açılmış bir soruşturma var mıdır?

► Türkiye’ye girmek isteyen 8 Suriyeliyi alıkoyan askerlerin saatlerce bu kişileri ağır işkenceye tâbi tuttuğu iddiası doğru mudur? Bu iddia doğruysa konuyla ilgili açılmış bir soruşturma var mıdır? Bu iddia doğruysa bu işkenceyi yapan askerlere kim ya da kimler bu talimatı vermiştir?

► İşkence gören 8 kişiden biri hayatını kaybetti ve tekrar Suriye’ye itildikten sonra tamamı Bab el-Hava hastanesine kaldırıldı iddiası doğru mudur? Bu iddia doğruysa Suriye’de Türkiye kontrolündeki bölgelerde böyle suçların kolayca işlendiği iddiası doğru mudur?

► Suriyeliler, duvarı aştıktan sonra 10 kişilik bir asker ekibinin kendilerini döve döve arabaya bindirdiğini ve götürdükleri yerde sopa, cop ve elektrik kablolarıyla işkence ettikleri iddiaları doğru mudur?

► İşkence dolayısıyla bayılanların defalarca soğuk suya maruz bırakılarak yeniden ayıltıldığını ve işkence faslının böylece devam ettiğini belirten mağdurlar, bir arkadaşlarının da işkence esnasında hayatını kaybettiğini belirttiler iddiası doğru mudur?

► İşkenceye maruz kaldıklarını ifade edenlerden biri, üzerine mazot döküldüğünü ve mazot içmeye zorlandığını anlatırken, bir diğeri çıplak şekilde soyulduktan sonra askerlerin sıra sıra yoruluncaya kadar kendilerini demir sopalarla dövdüklerini aktardı iddiası doğru mudur?

► Belirtilen iddialar doğruysa söz konusu devlet görevlileri halen görevlerine devam etmekte midir? Bu kişiler halen görevlerine devam edebiliyorlarsa bu durum diğer görevlileri de işkence yapmak konusunda cesaretlendirmez mi?

► İşkence iddiaları doğruysa bu işkenceler Suriye Hükümeti’nin bilgisi dahilinde mi gerçekleşmektedir?

► Son 10 yılda sınırda işkenceye maruz kaldığını belirten Suriyeli sayısı kaçtır?

Darbe girişiminde Hulusi Akar'ı u&#;uran pilot savunma yaptı

Darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 'si asker, 3'ü sivil sanığın yargılandığı davanın ilk duruşmasında, 15 Temmuz gecesi rehin alınan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ı, kurtarıldıktan sonra eski tümgeneral Mehmet Dişli ile Akıncı Üssü'nden Çankaya Köşkü'ne götüren sanık eski pilot albay Uğur Kapan savunma yaptı.

Ankara Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumlarındaki salonda görülen duruşmada sanıklar, savunmalarını yapmaya başladı. Duruşmada ilk olarak, 15 Temmuz gecesi rehin alınan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar'ı, kurtarıldıktan sonra eski tümgeneral Dişli ile Akıncı Üssü'nden Çankaya Köşkü'ne götüren sanık eski pilot albay Kapan savunma yaptı.

Eski Kara Havacılık Okul Komutanlığı Öğretim Başkanlığı Döner Kanat Kurul Başkanı Kapan, soruşturma sırasında cumhuriyet savcılığı ve emniyetteki ifadelerini baskı ve işkence altında verdiğini öne sürerek, kabul etmedi. Sanık Kapan'ın işkence gördüğü iddiasında bulunması üzerine bazı müşteki ve mağdur yakınları, sanığın yalan söylediğini belirterek, tepki gösterdi.

15 Temmuz'da Kara Havacılık Okul Komutanı olan Tuğgeneral Ünsal Coşkun'un emriyle helikopterle Akıncı Üssü'ne intikal ettiğini, kalkış ve inişini kulenin talimatıyla yaptığını, Akıncı Üssü'nde hiçbir faaliyete katılmadan sabaha kadar beklediğini öne süren Kapan, FETÖ'nün "Hava Kuvvetleri imamı" olduğu belirlenen firari sanık Adil Öksüz'ü Akıncı Üssü'nde gördüğü yönünde daha önce verdiği ifadeyi de reddetti. Kapan, "Adil Öksüz olarak basında gördüğüm kişiyle benim filo gazinosunda gördüğüm kişinin aynı kişi olmadığını anladım. Filo gazinosunda gördüğüm kişinin sivil giyimli amiral ya da general olduğunu düşündüm" dedi.

Akıncı Üssü'nde beklediği sırada Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar'ı aracından inerken gördüğünü, yanına giderek kendisiyle görüştüğünü ve Akar'ın kendisini Çankaya Köşkü'ne götürmesi emrini verdiğini öne süren Kapan, şöyle devam etti:

"Uçuş yasağı nedeniyle helikopteri kaldırması halinde F16'larca vurulabileceğimizi komutana bildirdim. Orgeneral Akar, helikoptere ateş edilmemesi için telefon görüşmesi yaptı, bunun akabinde kalkmaya hazırlandık. Bu sırada eski Tümgeneral Mehmet Dişli'nin helikoptere gelerek binmek için müsaade istediğini ben teknisyenimden öğrendim. Teknisyenim, Orgeneral Akar'ın Dişli'ye izin vererek, helikoptere aldığını ve yan yana oturduklarını bana söyledi. Havada bulunduğumuz sürede F16'ları uyarmak istedimse de başarılı olamadım, radarla da görüşemedim, risk alarak kalkış kararını verdim. Tehlikeli ortamdan Genelkurmay Başkanımızı emniyetli ortama götürmek için her şeyi yaptım. Çankaya Köşkü'ne inince teknisyenim aracılığıyla Genelkurmay Başkanımızdan ne yapacağımız konusunda emir istedim. Teknisyen, Genelkurmay Başkanımızın tekrar Akıncı Üssü'ne dönmemiz emirini verdiğini söyledi. Akıncı Üssü'ne dönmek için hareket ettim, havada Akıncı'nın güvenli olmadığını, Etimesgut'a inmemiz talimatı verilince de Etimesgut'a iniş yaptım. Etimesgut'ta dinlenmeye çekildikten sonra Merkez Komutanlığına götürüldüm. Buradaki işlemlerin ardından da terörle mücadele ekiplerine teslim edildim."

'Helikopterden gül mü atıyordunuz o gece?'

Emniyette tutuldukları süre boyunca ağır işkencelere maruz kaldığını ileri süren Kapan, "Yıllarca iç güvenlikte, terör örgütüne karşı çalıştım. Eğer Kuzey Irak'ta düşseydim, PKK'lılar bana böyle davranmazdı" dedi. Sanık Kapan'ın bu sözleri üzerine müşteki ve mağdur yakınları sert tepki gösterdi. Bir müştekinin, "Sizin yaptığınızı PKK yapmadı, hain köpek. Helikopterden gül mü atıyordunuz o gece?" sözleri, diğer müştekilerce alkışlandı. Duruşma salonunda yaşanan gerginlik üzerine Mahkeme Başkanı Oğuz Dik, bazı müştekileri salondan çıkarttı ve sanık Kapan'ı da "Sana mı kaldı PKK'yı düşünmek? Sen kendi savunmanı yap." diyerek uyardı.

Askerlik hayatı boyunca FETÖ dahil hiçbir terör örgütünün yapılanmasında bulunmadığını, mesleki kariyerini hep çalışarak edindiğini, kendi döneminde Kuleli Askeri Lisesine giren kişiden 'inin irtica faaliyetleri kapsamında soruşturma geçirirken kendisinin soruşturma dahi görmediğini iddia eden Kapan, "FETÖ'ye mensup asker ve sivil kişilerce planlanan, Fetullah Gülen tarafından onaylanan darbeye katıldığım, Akıncı'daki helikopterlerin komutanı olduğum, helikopter pilotlarına talimat verdiğim iddialarını kabul etmiyorum. Suçlamalar mantık dışı" diye konuştu.

Akıncı Üssü'ne inişte telsizden "Yurtta Sulh" ifadesini kullanmasının da kule ile arasında geçen konuşmalarda kulenin talimatlarını tekrarlamaktan başka bir şey olmadığını savunan Kapan, "Havacılıkta kulenin verdiği talimatları tekrar etme zorunluluğu vardır. Kule talimatı içinde 'yurtta sulh' ifadesi varsa ben bunu mecburen tekrar etmek durumundayım. Bu ifadeyi tekrar etmem de darbenin içinde olduğum anlamına gelmez" ifadelerini kullandı.

Darbe teşebbüsü sırasında Akıncı'daki helikopter pilotlarıyla "Atakanlar" isimli WhatsApp grubundan haberleştikleri iddiasının da doğru olmadığını öne süren Kapan, sıkıyönetim direktiflerini görmediğini, sıkıyönetim görevlendirme listesinde de isminin yer almadığını savundu.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir