kaynağı değiştir]
İslampeygamberiMuhammed'in hadislerde ve Kur'an'da yer alan isimleri ile Müslümanların ona verdiği çeşitli farklı isimler bulunmaktadır. Hadislerde ve Kur'an'da; Muhammed'i adlandırmak için 80'den farklı isim kullanılmıştır.
"Bismillahirrahmanirrahim";
ﷲَحَ َحي
Esselatü vesselamü aleyke ya Resulallah, Esselatü vesselamü aleyke ya Habibullah.
Peygamberlerin sfatlar deyince onlarda bulunmas câiz olan sfatlarla gerekli (vâcip) ve zorunlu olan sfatlar anlaşlr. Kur'ân- Kerîm'in pek çok yerinde vurgulandğ gibi peygamberler de insandr. Onlar da diğer insanlar gibi oturup kalkar, yiyip içerler, gezerler, evlenip çoluk çocuk sahibi olurlar, hastalanr ve ölürler; bu gibi özelliklere, peygamberler hakknda düşünülmesi câiz özellikler denir. lâhî emir ve yasaklarla yükümlülük konusunda peygamberler de diğer insanlar gibidirler. Fakat onlar her hareketleriyle Allah'n insanlar için seçtiği kullar ve elçileri, insanlarn kendilerine bakarak davranşlarna çekidüzen verdikleri birer örnek olduklarnn bilinci içindedirler. Bu sebeple fakirken, skntdayken bile Allah'a şükrederler. Haset etmek, içi dşna uymamak gibi kötü huylardan hiçbiri onlarda bulunmaz.
Her peygamberde insan olmann da ötesinde birtakm sfatlarn bulunmas gerekli ve zorunludur. Bunlara vâcip sfatlar denir. Bu sfatlar şunlardr:
1. Sdk. "Doğru olmak" demektir. Her peygamber doğru sözlü ve dürüst bir insandr. Onlar asla yalan söylemezler. Eğer söyleyecek olsalard kendilerine inanan halkn güven duygusunu kaybederlerdi. O zaman da peygamber göndermekteki gaye ve hikmet gerçekleşmemiş olurdu. Sdkn zdd olan yalan söylemek (kizb), peygamberler hakknda düşünülemez. Bütün peygamberler peygamberlikten önce de sonra da yalan söylememişlerdir.
2. Emanet. "Güvenilir olmak" demektir. Peygamberlerin hepsi emin ve güvenilir kişilerdir. Emanete asla hainlik etmezler. Bu konuda bir âyette şöyle buyurulur: "Bir peygamber için emanete hyanet yaraşmaz" (Âl-i mrân 3/). Emanet sfatnn zdd olan hyanet, onlar hakknda düşünülmesi imkânsz olan bir sfattr.
3. smet. "Günah işlememek, günahtan korunmuş olmak" demektir. Peygamberler hayatlarnn hiçbir döneminde şirk ve küfür saylan bir günah işlemedikleri gibi özellikle peygamberlikten sonra kasten günah işlememişlerdir. nsan olmalar sebebiyle günah derecesinde olmayan birtakm ufak tefek hatalar bulunabilir. Ancak onlarn bu hatas yüce Allah'n kendilerini uyarmasyla derhal düzeltilir. Peygamberlerin bu tip küçük hatalarna "zelle"
denilir. smetin karşt olan mâsiyetten (günah işlemek) Allah onlar korumuştur. Peygamberler örnek ve önder kişiler olduklar için, konumlarn zedeleyecek davranşlardan da uzaktrlar.
1. Fetânet. "Peygamberlerin akll, zeki ve uyank olmalar" demektir. Bunun zdd olan ahmaklk peygamberlikle bağdaşmaz. Peygamberler zeki ve akll olmasalard hitap ettikleri kişileri ikna edemezler, toplumsal dönüşümü sağlayamazlard.
2. Tebliğ. "Peygamberlerin Allah'tan aldklar buyruklar ve yasaklar ümmetlerine eksiksiz iletmeleri" demektir. Tebliğin karşt olan gizlemek (kitmân) peygamberler hakknda düşünülemez. "Ey peygamber, Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer yapmazsan Allah'n elçiliğini tebliğ etmemiş olursun" (el-Mâide 5/67) meâlindeki âyet, bu sfattan söz etmektedir.
seafoodplus.infoED EFENDMZN SIFATLARI
Bilindiği gibi, tüm peygamberlerde olan 5 sfat vardseafoodplus.info bizim peygamberimizin diğer peygamberlerden ayr beş vasf daha vardr.
Peygamber Efendimiz'in Diğer Peygamberlerden Ayr Sfatlar
1-Bütün peygamberlerden efdaldir.(Üstündür)
2-Bütün insanlara ve cinlere gönderilmiştir.
3-Peygamberler silsilesinin son halkas (Hatemü'l- embiya) yani son peygamberdir.
Ondan sonra peygamber gelmeyecektir.
Şureyh İbnu Hâni, (radıyallahu anh) babasından naklediyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm), kavmimin beni Ebu'l-Hakem diye künyelediklerini işitmişti.
Beni çağırtarak: "Hakem olan Allah'tır, hüküm de O'nadır, öyle ise, sen nasıl Ebu'l-Hakem künyesini taşırsın?" dedi.
Ben açıkladım:"Kavmim bir meselede anlaşmazlığa düşünce bana gelirler, ben hükme bağlarım. Her iki taraf da verdiğim hükme râzı olurlar."Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm): "Bu ne güzel şey?" buyurdu ve "Çocuklarından neler var?" diye sordu.
Ben:"Şüreyh, Müslim, Abdullah var" dedim.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm): "En büyüğü hangisi?" dedi. "Şüreyh" dedim. "Öyleyse, buyurdu, sen Ebu Şüreyh'sin"