Göğüste yanma hissi oluştuğunda, etkilenen çoğu kişi kalp krizi gibi ciddi bir sorundan kaynaklandığını düşünerek endişeye kapılır. Teorik olarak bu durumla karşılaşılabilir ancak göğüs yanması çoğunlukla kas gerginliği, kaburga hasarları, sinir tahrişi veya mide ekşimesi gibi diğer nedenler sonucu da ortaya çıkabilir
Göğüs yanmalarının çoğu basit nedenlerden kaynaklanmaktadır. Uzmanlar, acil servislere bu tür şikayetlerle gelen kişilerin sadece %inde akut kalp sorunu olduğunu belirtmektedir. Fakat göğüs yanmasıyla birlikte sol tarafta kalıcı ağrı, nefes darlığı, göğüste sıkışma, soğuk terleme ve mide bulantısı gibi şikayetlerle karşılaşılması durumunda her zaman acil tıbbi yardım alınmalıdır.
Makaleye Genel Bakış
Göğüs yanması sadece bir hastalığa özgü belirti değildir. Bu, söz konusu şikayetin çok sayıda hastalığı gösterebileceğini ancak bir hastalığın açık kanıtı olmadığı anlamına gelir. Göğüs, çeşitli iç organların yanı sıra kaburga, omurga ve kas gibi tüm yapılara ev sahipliği yapar. Buna bağlı olarak, bölgedeki yanma birçok hastalık ya da durumu işaret ediyor olabilir.
Göğüs bölgesindeki ağrılı yanmanın en yaygın nedenlerinden biri mide ekşimesi veya asit reflüdür. Bu his, hafif bir rahatsızlıktan şiddetli ağrıya kadar değişkenlik gösterebilir. Mideden gelen asidin yemek borusuna tekrar gittiğinde ortaya çıkan mide ekşimesi, hamilelerde, mide fıtığı olanlarda ve gastroözofageal reflü hastalığı olanlarda daha yaygındır.
Sigara ve alkol kullanımının yanı sıra domates gibi asitli yiyecekler veya içecekler de mide ekşimesi riskini artırabilir. Günümüzde birçok kişiyi etkileyen bu rahatsızlığın diğer bazı belirtileri şunlardır:
Göğüsteki yanma ve ağrının altında yatan neden, çeşitli gastrointestinal problemler olabilir. Hatta bunların bazıları, mide ekşimesi ile benzerlik gösteren belirtilerle ortaya çıkabilir. Basit bir örnek vermek gerekirse, karaciğer sorunları olanlar veya safra kesesinde taş bulunanlar da mide ekşimesi ile karşılaşabilir.
Rahatsızlık hissedilmesi durumunda mide ekşimesi ilacı veya bir anti asit alınmasına rağmen ağrı geçmezse, sorun pankreatit, karaciğer hastalığı ya da safra taşına bağlı olabilir.
Ciddi gastrointestinal sorunların bazı belirtileri şunlardır:
Özellikle ağır nesneleri kaldırmak sonucu ortaya çıkan kas hasarları, göğüste yoğun bir yanmaya neden olabilir. Aynı zamanda kıkırdak ve kemik hasarları da göğüste ağrılı bir yanmaya yol açabilir. Bu durumların herhangi birinden kaynaklanan rahatsızlıklar, aşağıda sıralanan belirtileri gösterebilir. Ayrıca bakınız: Sol kaburga altında ağrı nedenleri
Kişide panik atak görülmesi durumunda, sinir sistemi kendini tehlikede hissederek vücutta bazı ani değişiklikler ortaya çıkar. Panik atak, özellikle kalp atışını hızlanmasına, göğüste yanma ve ağrı gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Panik atak kalp krizine yol açmaz ancak ikisi de benzer şekilde hissedilebilir. Belirtiler panik atak öyküsü bulunan bir kişide ortaya çıktığında, panik atak olasılığı kalp krizinden daha fazladır. Ancak şüphe duyulması durumunda, mutlaka acil servise başvurulmalıdır.
Emziren anneler, ilerleyen süreçte göğüs genişledikçe ve kasıldıkça yanma gibi alışagelmedik hislerle karşılaşılabilir. Bazı kadınlarda süt salgılamanın bir parçası olarak derin, keskin, yanan veya ateşli ağrılar ortaya çıkabilir. Ayrıca göğüs dokusunda ve ciltte yanmaya yol açan mastitis adlı bir enfeksiyon gelişebilir.
Emzirmenin hemen ardından meme uçlarında bulunan kan damarlarında kısa bir spazm da yaşanabilir. Spazm sonrası şiddetli ve keskin bir ağrı hissedilir. Ancak bu ağrı çoğunlukla sadece birkaç dakika içerisinde ortadan kaybolur.
Yanma dahil olmak üzere birçok göğüs ağrısı, kalpteki bir sorunu işaret ediyor olabilir. Ancak bu, etkilenenin kişinin her zaman kalp krizi geçirdiği anlamı taşımaz. Kalbe yeterince oksijen sağlanmadığı durumlar anjina olarak adlandırılır. Bu koroner kalp hastalığının altında yatan en önemli neden, kalbe kan taşıyan damarlarda plak oluşmasıyla kan akışının engellenmesidir.
Anjin ağrısının kalp krizinden ayrılması son derece zor olabilir. Doktorlar, sadece ortaya çıkan semptomları baz alarak farkı anlayamayabilir.
Anjina belirtilerinden bazıları şunlardır:
Göğüs kafesinin altında, kalbin yanı sıra akciğerler de bulunur. Bu iki hayati organa kan taşımakla sorumlu damarlarda ortaya çıkabilecek bazı sorunlar, göğüste yanma ve ağrı hissedilmesine yol açabilir. Örnek vermek gerekirse; önemli bir göreve sahip kan damarı olan aortta oluşan bir yırtılma, aort diseksiyonuna neden olur. Bu durum, acilen tedavi edilmediği taktirde ölümle sonuçlanabilir.
Diğer bir durum ise pulmoner embolidir. Kan damarlarındaki bir pıhtının gevşeyerek akciğere gitmesiyle birlikte meydana gelir. Akciğerlerde ve kalpte ciddi hasara neden olabilen bu damar sorunu, etkilenen kişide hayati tehlike arz edebilir.
Yukarıda belirtilen damar hastalıklarının bazı önemli belirtileri:
Akciğerlerde ortaya çıkan bazı sorunlar, göğsün sol veya sağ kısmında yanmaya yol açabilir. Zatürre veya akciğer enfeksiyonları, özellikle hareket ederken ya da nefes alırken göğüste yanma hissine neden olabilir. Akciğer hastalıklarında karşılaşılan belirtilerin kalp krizinden ayırt edilmesi zordur. Nefes almayı güçleştiren yanma veya ağrı ile karşılaşanlar, vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.
Evde herkesin uygulayabileceği bazı yöntemler, hafif göğüs yanmalarını yatıştırmaya yardımcı olabilir. Ayrıca bu yöntemler, kişinin acil tedaviye ihtiyaç duyup duymadığı konusunda ipuçları verebilir. Yanma ve ağrı geçmiyorsa, kalp krizini işaret eden diğer belirtiler gözlemleniyorsa ya da şiddetliyse, mutlaka en kısa sürede tıbbi yardım alınmalıdır.
Basit nedenlerden kaynaklanan göğüs yanmasına ne iyi gelir?
Önemli Not: Bu makale yalnızca genel bilgiler içerir. Kendi kendine teşhis veya tedavi amacıyla kullanılmamalıdır. Sürecin teşhisi ve tedavisi için bir doktora danışılmalıdır.
Emzirirken Göğüslerde YanmaGöğüs Yanması NedirGöğüs Yanması Neyin Belirtisidir
GndemGğs yanması ihmale gelmez
MERT İNAN
Kalp hastalıklarının en belirgin belirtisi, göğüste hissedilen ağrılar olarak biliniyor. Ancak bu bölgede ortaya çıkan her ağrının kaynağı kalp olmayabiliyor. Mide, yemek borusu veya safra kesesi hastalıkları hatta aşırı stres bile göğüs ağrılarına yol açabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Uzmanları, göğüs ağrısı ve kalp hastalıkları ilişkisi hakkında bilgi verdi.
Kalp krizi, “koroner arter” adı verilen, kalbin kan ihtiyacını karşılayan damarlardan birisinin tıkanması sonucu oluşmaktadır. Göğüs ağrısı, kalp krizlerinde öncü belirti olabilmektedir. Kalp krizinde yaşanan göğüs ağrıları, 20 dakikadan uzun sürmektedir ve kesik kesik hissedilen ağrılar değildir. Kalp krizi genellikle göğsün ortasında geniş bir alanda baskı, yanma ve sızlama ile karışık bir ağrı ile kendini belli etmektedir. Bazen ağrı hissi, boynun ön kısmına, sırta ve kollara da yayılabilmektedir. Ağrının şiddeti, yaşanan rahatsızlık için belirleyici değildir. Çok hafif hissedilen ağrıların altında ciddi rahatsızlıklar yatabileceği gibi, şiddetli ağrılar daha basit rahatsızlıkların habercisi olabilmektedir. Kalp krizi ağrılarının hareketle değişmediği ve bıçak tarzında batıp çıkan ağrılar olmadığı unutulmamalıdır.
Günlük yapılan işe göre kalbin oksijen oranı değişmektedir. Efor harcarken kalbin artan oksijen ihtiyacı, damarlarda tıkanıklık bulunduğu durumlarda tam olarak karşılanamamaktadır. Spor yaparken, merdiven çıkarken ya da yük taşırken ortaya çıkan ağrılar kalp damarlarındaki daralmaların işareti olabilmektedir. Göğsün arka tarafında, sol kolda ve çenede kısa süreli hissedilebilen ağrılar dinlenmekle tamamen geçmektedir. Damarlardaki daralmanın ilerlediği durumlarda, daha küçük zorlamalar da ağrıyı tetikleyebilmektedir.
Göğüs bölgesinde yaşanan ağrıların pek çok nedeni bulunmaktadır. Akla ilk gelen kalp sorunlu ağrılar olsa da; mide, yemek borusu ya da safra kesesindeki sorunlar da göğüs bölgesinde ağrılara neden olmaktadır. Kalp krizi ile karıştırılan ağrıların başında mideden kaynaklanan sorunlar gelmektedir. Mide asidinin geri kaçmasıyla oluşan reflü göğüste yanma, basınç hissi ve ağrıya neden olmaktadır. Özellikle yemekten sonra uzanınca ortaya çıkmaktadır. Mide ülserindeki ağrı ise saatler süren ağrılar şeklinde gelişmektedir. Safra kesesi rahatsızlıklarının neden olduğu, karnın sağ üst tarafında, kaburga altında oluşan sonrasında ise yukarıya göğse ve sırta doğru yayılan şiddetli ağrı da kalp ağrılarıyla karıştırılabilmektedir.
Spor yaparken ya da çarpma, öksürme veya ağırlık kaldırma sonucu göğüs kasları zorlanabilmektedir. Göğüs duvarı ve kol hareketleriyle, sağa sola dönmekle ve nefes hareketleriyle artan bu ağrılar genellikle keskin ve bir noktada sabit olarak hissedilmektedir. Kas kaynaklı ağrılar genellikle yavaş yavaş başlarken, daha çok alışmamış hareketlerin ardından ortaya çıkmaktadır. Göğüsteki adale, eklem veya kemiklerin hastalıklarında da görülebilmektedir.
Gün içinde aşırı stres altında bulunan kişiler göğüs ağrısı yaşayabilmektedir. Stres altındaki kişilerin vücudun salgıladığı hormonlar kalp atış ve nefes alma hızının artmasına, duyuların keskinleşmesine neden olabilmektedir. Depresyon ya da panik atağı olan kişilerde daha sık görülen ağrılar genellikle göğüste başlayıp sırt ve kola yayılabilmektedir. Ağrıyla birlikte el ayak ve yüzde uyuşma görülebilmektedir. Strese bağlı göğüs ağrılarına el titremeleri, ağız kuruluğu ve baş dönmeleri de eşlik edebilmektedir. Bu ağrılar genellikle, sınav gibi dış faktörlere bağlı stresin arttığı durumlarda ortaya çıkabilmektedir.
Göğüs ağrısı hissedildiğinde mutlaka doktora başvurulmalıdır. Yaşanılan göğüs ağrısının kalp krizi zannedilerek kan sulandırıcı ilaç ya da dilaltı haplar kullanılması var olan sindirim sistemi rahatsızlarını arttırabilmekte ve ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Ev ortamında göğüs ağrısının teşhisini koymak mümkün olmayacağından eve doktor çağırmak yerine, bir sağlık kuruluşuna gitmek daha doğru bir hareket olacaktır. Göğüsteki ağrı;
Mide Yanması ve Göğüs Ağrısı
Yanma ya da göğüste yanma, reflüde en sık karşılaşılan yakınmalardan biridir. Göğüs kafesinin bitiminde, daha yukarıda ve hatta boğazda hissedilebilir.
Bazı hastalar bu şikayeti 'kulağıma kadar yanma' şeklinde tanımlarlar. Tedaviden önce kardiyolojik ve/veya akciğerlerle ilgili herhangi bir sorun olmadığı mutlaka ortaya konmalıdır.
Reflüde oluşan yanma ve ağrının kaynağı, mide içeriğiyle temas eden yemek borusu hücrelerinde oluşan hasardır. Reflü, ne kadar uzun süreli ve ne kadar yukarı çıkıyorsa, yanma hissi de o oranda fazla algılanmaktadıseafoodplus.infoı hastalarda ise yanma yalnızca boğazda duyumsanmakta göğüste yakınma oluşmamaktadır. Daha önceki reflü atakları, hücreyi daha duyarlı hale getirmekte (sensitizasyon) ve hem asit hem de alkali reflüsünde ağrı ve yanma algısının daha çok duyumsanmasına neden olmaktadır. Süreğen (Kronik) reflüde oluşan ve hücreler arasındaki sıkı bağların (tight junction) açılmasına neden olan yıkım, normalde hücrelerin altında olan algılayıcıların doğrudan asit ve alkali sıvıyla temas etmesine neden olmakta ve yanma/ağrı hissi oluşmaktadır. Yalnızca gaz çıkışının (geğirme) olduğu durumlarda asit buharına bağlı yanma algılanabilir.
Reflü sağıltımından (tedavi) sonra, patolojik reflüsü olmayan hastalarda zaman zaman algılanan yanmanın uzun süreli hastalık nedeniyle oluşan aşırı duyarlılıktan (santral hipersensitivite) kaynaklandığı ve böyle bir durumda algının kaybolmasının uzun zaman aldığı bilinmektedir.