kaynağı değiştir]
Zihinsel imge, dış dünyanın kişinin zihnindeki temsilidir[1]. Çoğu durumda, bazı cisim, olay veya manzarayı algılarken yaşadığımız deneyime ciddi anlamda benzer ancak bahsi geçen ilgili cisim, olay veya manzara gerçekte duyularımızda var olmadığı zaman gerçekleşir[2][3][4][5]. Bazı zamanlarda, özellikle uykuya dalmak (hipnagojik imgeleme) ve uyanma (hipnopompik) zamanında, zihinsel imgeleme, hızlı, hayali görünüşlere ait olan istemsiz karakteriyle, algıya meydan okur ve sürekli değişen bir alan sunar. Bu alanda herhangi bağımsız bir cisim seçilemez[6].
Bu deneyimlerin doğası, nasıl gerçekleşebildikleri, ve fonksiyonları(eğer varsa) uzun zamandır felsefe, psikoloji, bilişşel bilim ve son zamanlarda sinirbilim alanındaki araştırma ve tartışmaların konusu olmuştur. Günümüzde araştırmacıların kullandığı ifadeyle, zihinsel imgeler veya imgeleme duyusal girdilerin herhangi bir kaynağındaki bilgiyi içermektedir; kişi işitsel imgeleri[7], kokusal imgeleri[8]. ve benzerlerini deneyimleyebilir. Ancak, konuyla ilgili felsefi ve bilimsel araştırmaların çoğu görsel zihinsel imgeleme üzerinde odaklanmıştır. Kimi zaman, bazı hayvan türlerinin insanlar gibi zihinsel imgeleri deneyimleyebildikleri varsayılmıştır [9]. Olgunun özünden gelen içebakışçı doğasından dolayı, bu görüşün lehinde veya aleyhinde neredeyse hiçbir kanıt yoktur.
George Berkeley ve David Hume gibi filozoflar, Wilhelm Wundt ve William James gibi erken dönem deneysel psikologlar ideaları genel zihinsel imgeler olarak yorumladı. Günümüzde, zihinsel temsiller (veya zihinsel modeller) gibi bu oranda imgelem fonsiyonlarının hafıza ve düşüncede önemli rol oynadıklarına inanılmaktadır [10][11][12][13]. William Brant (,p.12) ‘zihinsel imgeler’ ifadesinin bilimsel olarak kullanımının kaynağını John Tyndall’ın tarihli ‘Hayalgücünün Bilimsel Kullanımı' (Scientific Use of the Imagination) adlı konuşmasında buldu. Bazıları imgelerin en iyi şekilde, tanım gereği, içsel, zihinsel veya sinirsel temsil formu olarak anlaşılabileceğini önerecek kadar ileri gittiler [14],[15], hipnagojik ve hipnopompik imgeleme durumlarında, hiçbir biçimde temsili değildir. Başkaları ise, imge deneyiminin zihindeki veya beyindeki herhangi bir temsil ile aynı olduğu ( veya doğrudan ondan kaynaklandığı) görüşünü reddettiler.[16][17][18][19][20][21], ancak imgelemin kavramsal olmayan yani soyut formlarını hesaba katmadılar.
yılında, IBM insan yüzlerinin zihinsel imgelerini insan beyninden seçip çıkarmaya yarayan bir yöntem için patent başvurusunda bulundu. Bu yöntem, beyinde bulunan ve yüzü tanıma derecesiyle orantılı olarak etkinleşen Fusiform yüz bölümündeki beyin ölçümlerini temel alan Geribildirim döngüsünü kullanıyordu[22]. Bu patent yılında çıkarıldı[23].