İnflamatuar Bağırsak Hastalıkları (İBH) tüm gastrointestinal sistemi tutabilen, etiyolojisi ve patofizyolojisi net bilinmeyen, remisyon ve alevlenmelerle seyreden, barsak dışı bulgulara yol açabilen kronik sistemik inflamatuar hastalıklardır. İBH’yi tetikleyen durum tam olarak bilinememektedir ancak başlıca üç mekanizmanın hastalığı tetiklediği düşünülmektedir. Bunlar, genetik yatkınlık, immün sistem regülasyonunun bozulması ve çevresel antijen maruziyetidir.
Crohn hastalığının en sık semptomları özellikle sağ alt kadranda belirgin olan karın ağrısı, ishal, halsizlik, yorgunluk ve hematokezyadır (kanlı dışkı). Şiddetli hastalıkta ateş ve kilo kaybı da eşlik edebilir. Bazı hastalarda karın distansiyonu (şişkinlik), kabızlık ve bulantı, kusma gibi obstrüksiyon semptomları da görülebilir. Perianal tutulum varlığında görülen semptomlar ağrı ve akıntıdır. Apse varlığında ateş eşlik edebilir.
Ülseratif kolit hastalığında en sık görülen semptomlar ise hematokezya, diare, tenesmus, acil dışkılama isteği ve karın ağrısıdır. Ciddi ve şiddetli kolonik tutulum varlığında hastalarda kilo kaybı ve ateş de görülebilir.
İnflamatuvar Barsak Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Filiz Akyüz, “İBH hastalıkları yüzde oranda genç yaşta (erken başlangıçlı) başlamaktadır. Ancak İBH, pediatrik ve geriatrik tüm yaş gruplarında ve her iki cinsiyette eşit görülebilmektedir. İBH’nin insidans ve prevalansı tüm dünyada yıllar içerisinde artış göstermektedir.
Hastalığın tanısı hikâye, fizik muayene, laboratuvar tetkikleri, invaziv ve non-invaziv görüntüleme yöntemleri ve endoskopik biyopsi materyalinin patolojik incelemesi ile konulmaktadır diye belirten Prof. Dr. Filiz Akyüz, “Tanı için birinci basamakta, dahiliye uzmanları, genel cerrahlar ön tanı ile hastaları gastroenterologlara sevk eder. Nihai tanı gastroenterolog tarafından konulur. Hastalığın genetik geçişi nedeni ile aile hikayesi sorgulanması önemlidir. Genetik faktörlerin etkisinin Crohn hastalığında, ülseratif kolite göre daha baskın olduğu düşünülmektedir” dedi.
Hastalık iyilik döneminde uykudadır, alevlenme döneminde semptomatiktir vurgusu yapan Prof. Dr. Akyüz, sözlerine şunları ekledi: “İBH sistemik bir hastalık olarak kabul edilir. İBH temel olarak sindirim sistemini etkilese de farklı mekanizmalarla diğer organ ve sistemleri de etkileyebilir. İBH’de kas-iskelet sistemi tutulumu en sık bağırsak dışı tutulum olarak bildirilmiştir. Çoğu barsak dışı belirti hastalık aktivitesiyle paralellik gösterir. Karaciğer, safra yolu ve dalak patolojileri; hastalığın bağırsak dışı tutulumu olabileceği gibi tedavilerin etkisine veya eşlik eden hastalıklara da bağlı olabilir.”
Her alanda olduğu gibi yapay zekânın, özellikle endoskopik aktivite değerlendirme ve kanser tarama amaçlı kullanıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Akyüz, ayrıca genetik ve mikrobiyota çalışmaları ile biyolojik tedavilere cevabın ve hastalık nükslerini ön görme ile ilişkili çalışmaların tüm dünyada yürütüldüğünü dile getirdi.
Prof. Dr. Akyüz, inflamatuvar barsak hastalığı ile ilgili tüm merak edilenlerin İBH Kontrolümde mobil uygulamasında bulunduğunu söyledi ve ekledi: “Mobil uygulama hastalara, hastalık ile ilgili bilgileri kolay edinebilme şansı vermektedir. Hastaların hastalık aktivitelerini değerlendirmelerini ve hekimlerine sağlıklı bilgi ulaştırmalarını sağlayabilmektedir. “İBH Kontrolümde” ayrıca yenilikçi bir çözüm olarak en yakın hastane ve tuvaleti bulma özelliği ile yurt dışındaki örneklerinden ayrışan, inflamatuvar barsak hastaları için hazırlanan ilk Türkçe uygulama oldu. Hasta ve hasta yakınları iOS ve Android işletim sistemlerinde çalışan “İBH Kontrolümde” uygulaması AppStore ve Google PlayStore'dan kolaylıkla ücretsiz indirilebilir.”
Prof. Dr. Filiz Akyüz: “İBH hastaları, hastalık uykudayken yaşlarına uygun her sporu yapabilirler. Aktif dönemde ise ağır egzersiz ve spor önermiyoruz. Yaşam tarzı değişimi olarak düzenli uyku, sigara, alkol, paketli gıda ve karbonhidrat tüketilmemesini öneririz. Destek ihtiyacı varsa da hastalar psikiyatrist desteği almaktan çekinmemeliler. Huzursuz iş ortamından uzaklaşmalı ve negatif enerji aldıkları ortamda bulunmamalılar. Özellikle aktif dönemde sık tuvalet ihtiyacı olabilir. İyilik halinde ise düzenli kontroller ve ilaç alımı için hastaneye gelmek zorunda olabilirler. Bu nedenle iş yerlerinin bu konuda yardımcı olmaları iş verimliliğini azaltmak yerine artıracaktır” dedi.
Hekime ulaşmada hızlı ve kolay bir ülkede yaşasak da hastaların bazen belirtilerini dışkıda kan görmediği sürece ciddiye almadıkları uyarısında bulunan Prof. Dr. Akyüz, “Bu nedenle belki başka hastalıklarda olduğu gibi kamu spotları hazırlanarak hastalık bilgilendirme yapılabilir. Hekimler için Sağlık Bakanlığı ile ortak hazırlanan tanı tedavi rehberleri kapsamına İBH de konulabilir” dedi.
Yaşanan büyük deprem felaketi bölgesinde İBH’ye sahip hastalarda sıkıntı ve stresin hastalığı tetiklediğine, bölgede ilaç ve özellikle de biyolojik ilaçlara erişimde yaşanabilecek zorluk nedeniyle de hastalığın yeniden alevlenebileceğine, aynı zamanda tuvalet bulma ve kullanımındaki zorluklara dikkat çeken Prof. Dr. Akyüz, hastalara şartların iyi olduğu yerlere geçici süre ile taşınmalarını önerdi.
İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalıklarının karakteristik belirtileri şunlardır:
Gastrointestinal infeksiyon (veya ‘mide infeksiyonu’) ve irritabl barsak sendromu (İBS) da bu belirtilerden bazılarına neden olabilir.
Bu bir mide infeksiyonu mu?
Sıradan bir gastrointestinal infeksiyon ve İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalığı arasındaki fark zaman faktörüdür. İnfeksiyonda, neredeyse her zaman, bir veya en fazla iki haftada belirtiler kaybolur İnflamatuvar Barsak Hastalıklarında ise, belirtilerin yok olması daha uzun sürer ve belirtiler geri geldiğinde başka ataklar veya alevlenmeler olacaktır.
Hastalığım İrritabl Barsak Sendromu mu, İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalığı mı?
İrritabl barsak sendromunun belirtileri, karın ağrısı, ishal ve kabızlıkla sınırlı olma eğilimini gösterir. Ayrıca dışkınızda kan, ateşiniz veya kilo kaybınızın olması da İrritabl Barsak Sendromunda pek muhtemel değildir. Hastalığınızdan endişeleniyorsanız veya emin değilseniz mutlaka doktorunuzla görüşün.
İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalıklarının uyarı niteliğindeki belirtileri
Bir kişi İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalığına yakalandığında ne olur?
İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalığı olan birçok insanın belirtilerin kötüye gittiği, alevlenme, aktif evre, nüksetme veya ‘atak’ olarak bilinen dönemleriyle birlikte hastalığın durgun olduğu ve birkaç belirtinin olduğu veya hiçbir belirtinin mevcut olmadığı, remisyon olarak bilinen dönemleri olur.
Alevlenmelerin sayısı, türü ve uzunluğu değişkendir ve İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalıkları farklı kişileri farklı şekillerde etkiler.
Alevlenmelerin uzunluğuna ve sıklığına bağlı olarak İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalıkları farklı türlere ayrılabilir:
Çoğu kişide Kronik Aralıklı İnflamatuvar Barsak (Bağırsak) Hastalığı olarak bilinen, arada remisyon dönemleri olan daha uzun süren alevlenmeler mevcuttur.
Karın ağrısı, iştahta azalma, ishal, kilo kaybı, yorgunluk ve ateş gibi tekrar eden şikayetleriniz varsa bunlar İnflamatuvar bağırsak hastalığı belirtisi olabilir. Peki, nedir bu hastalık?
İnflamatuvar bağırsak hastalığı, sindirim sisteminizin kronik iltihabını içeren bozuklukları tanımlamak adına kullanılan bir terimdir. Bu hastalığı yaşayan kişilerde günlük hayatı olumsuz etkileyen aralık ya da uzun süreli semptomlar görülebilir ve en yaygın görülen formları crohn hastalığı, ülseratif kolittir.
Ülseratif kolit: Kalın bağırsağın ve rektumun astarında iltihaplanma ve yaraları ifade eder.
Crohn hastalığı: Bu tip hastalık, sindirim sisteminizin astarının iltihaplanması ile karakterizedir ve bu da genellikle sindirim sisteminin daha derin katmanlarını içerebilir. Hem crohn hastalığı hem de ülseratif kolit kilo verme, ishal, yorgunluk, rektal kanama ve karın ağrısı ile karakterizedir.
İnflamatuvar bağırsak hastalığı semptomları, durumun ciddiyetine göre değişir. İnflamatuvar Bağırsak hastalığı belirtileri şöyledir:
İnflamatuvar bağırsak hastalıklarını nedeni tam bilinmemekle birlikte genetik faktörler, beslenme, stres, çevresel faktörler ve kişinin immün sistemi durumu tetikleyebilir. Bu sebeple kişinin yaşam biçimi ve beslenme şeklinde yapılacak ufak değişiklikler tedavi sürecinde etkili olur. Aşırı kafein tüketimi, alkol, süt ve süt ürünleri, baharatlı ve yağlı besinler durumun belirtilerini kötüleştirebilir. Bu nedenle sindirimi kolay besinleri tüketmek hastalığın seyri için büyük önem taşır. Ayrıca tedavi sürecinde kişinin aldığı ilaçların takip edilmesi, alınan ilaçların tüketilen besinlerle listelenmesi ilaç ve besinlerin etkileşimini gözlemlemek adına faydalıdır.
“İnflamatuvar Bağırsak hastalığı nasıl teşhis edilir?” diye merak ediyorsanız durumun teşhisinde ilk olarak kişinin aile öyküsü ve yaşadığı şikayetlerin dinlendiğini bilmelisiniz. Doktor ayrıca kişinin bağırsak hareketleri hakkında da detaylı sorular sorar. Fiziksel muayenenin ardından kişiye tanı ve testler de uygulanır. İnflamatuvar bağırsak hastalığı tanısı ve testler:
Kan testi ve dışkı örneği, enfeksiyonları tespit etmek adına önemlidir. Kan testleri ülseratif kolit ve crohn hastalığının ayrımını yapmada da kullanılır.
Bu prosedürle, doktor kolon ve rektumdaki anormallikleri gözlemler.
İnce bağırsağı incelemek adına kullanılan bu yöntemde hasta kameralı bir kapsül yutar. Kapsülde bulunan kamera çeşitli fotoğraflar çeker. Böylelikle durumun seyri takip edilebilir.
Daha çok bağırsak yırtılması şüphesinde ve acil durumlarda kullanılır.
Bilgisayarlı X ışınları olan BT taramaları, standart sistem röntgenden daha ayrıntılı sonuçlar verir ve ince bağırsağı incelemeyi ve komplikasyonları görmeyi sağlar. MR taramaları da manyetik olarak görüntüleme sağlar.
Crohn ve ülseratif kolit, diğer pek çok hastalıkla karıştırılabilen belirtiler sebebiyle yıllarca gizli kalabilir. Bu nedenle doğru bir tanının konulması tedavi adına önem taşır. Tedavi süreci hastaya özel planlanır ve bir gastroenteroloji uzmanı tarafından takip edilir. Uzman gerekli gördüğü durumlarda tedavinin seyrine göre ilaçları değiştirebilir. Tedavi sürecinde cerrahi işlem gerekli görülürse, işlemin ne zaman yapılacağı da inflamatuar bağırsak hastalıkları konusunda uzmanlaşmış cerrah ve gastroenterolog tarafından birlikte değerlendirilir ve kararlaştırılır. Başlıca tedavi süreçleri şöyledir:
Crohn ve ülseratif kolit hastalığını içeren inflamatuar hastalıklarda ilk olarak ilaçlı tedavi sürecine başlanır. İnflamatuar bağırsak hastalığı ilaçları uzun süre kullanılmamasına özen gösterilerek tedavi süreci buna göre planlanır. İlaçla yapılan tedavi sürecinde olumlu bir gelişme elde edilmediğinde cerrahi işleme karar kılınır.
Cerrahi işlem kararını, hastayı takip eden ve bu alanda deneyimli olan cerrah ve gastroenteroloji uzmanı birlikte verir. Kişide ülseratif kolit hastalığı varsa, kalın bağırsağın tamamı ya da büyük bir kısmı ameliyatla çıkarılır. Crohn hastalığında ise anüs çevresinde bulunan fistül ve apse gibi rahatsızlıklarda bölgeye lokal işlem uygulanır. Ancak bazı hastalarda bu bölüm çıkarılır ve açıkta kalan bağırsak uçları birleştirilir.
İnflamatuvar bağırsak hastalıklarını önlemek adına yapılabilecek pek bir şey yoktur ancak beslenme ve yaşam tarzında bazı değişiklikler yapılarak şikayetler azaltılabilir. Yapılabilecekler şöyledir:
Crohn hastalığı, bir tür inflamatuar bağırsak hastalığıdır. Crohn hastalığı sindirim sisteminizde iltihaplanmaya neden olarak karın ağrısı, şiddetli ishal, yorgunluk, kilo kaybı ve yetersiz beslenmeye yol açabilir.
Crohn hastalığının neden olduğu iltihap, farklı insanlarda sindirim sisteminin farklı alanlarında oluşabilir. Bu iltihaplanma genellikle bağırsağın daha derin katmanlarına yayılır.
Crohn hastalığı hem ağrılı hem de zayıflatıcı olabilir ve bazen yaşamı tehdit eden komplikasyonlara yol açabilir.
Crohn hastalığının bilinen bir tedavisi olmasa da, tedaviler belirtileri büyük ölçüde azaltabilir ve hatta uzun süreli remisyon ve inflamasyonun iyileşmesini sağlayabilir. Tedavi sonrası Crohn hastalığı olan birçok kişi problemsiz bir şekilde hayatına devam edebilir.
Crohn hastalığının kesin nedeni bilinmemektedir. Daha önce diyet ve stresin hastalığa neden olabileceği düşünülüyordu ancak şimdi doktorlar bu faktörlerin Crohn hastalığını şiddetlendirebileceğini ancak neden olmadığını biliyorlar. Kalıtımsal problemleri ve güçsüz bir bağışıklık sistemi gibi çeşitli faktörlerin hastalığın oluşumunda rol oynadığı düşünülmektedir.
Crohn hastalığı için risk faktörleri şunları içerebilir:
Crohn hastalığında, ince veya kalın bağırsağınızın herhangi bir kısmı tutulabilir. Bazı kişilerde hastalık, kalın bağırsağın bir parçası olan kolon ile sınırlıdır.
Crohn hastalığının belirti ve semptomları hafiften şiddetliye kadar değişebilir. Genellikle kademeli olarak gelişirler, ancak bazen aniden, uyarı vermeden ortaya çıkarlar. Ayrıca hiçbir belirti veya semptomun olmadığı dönemler (remisyon) de yaşanabilir.
Hastalık aktif olduğunda, görülen belirti ve semptomlar şunları içerebilir:
Diğer belirti ve semptomlar
Şiddetli Crohn hastalığı olan kişiler aşağıdaki semptomları da yaşayabilir:
Crohn hastalığı, tedavi edilmediğinde aşağıdaki komplikasyonlardan bir veya daha fazlasına yol açabilir:
Doktorunuz muhtemelen Crohn hastalığını ancak belirti ve semptomlarınız için diğer olası nedenleri ekarte ettikten sonra teşhis edecektir. Crohn hastalığını teşhis etmek için kullanılabilecek tek bir test yoktur.
Doktorunuz, Crohn hastalığının teşhisini doğrulamaya yardımcı olmak için muhtemelen aşağıdakileri içeren bir test kombinasyonu kullanacaktır:
Şu anda Crohn hastalığının tedavisi yoktur ve herkes için işe yarayan tek bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Gerçekleştirilen tedavinin asıl amacı, belirti ve semptomlarınızı tetikleyen iltihabı azaltmaktır. Diğer bir amaç, komplikasyonları sınırlandırarak uzun vadeli prognozu iyileştirmektir. En iyi durumlarda, bu sadece semptomların giderilmesine değil, aynı zamanda uzun vadeli remisyona da yol açabilir.
Anti-enflamatuar ilaçlar, genellikle enflamatuar bağırsak hastalığının tedavisinde ilk adımdır.
Bu ilaçlar ayrıca iltihabı azaltır, ancak iltihaplanmaya neden olan maddeleri üreten bağışıklık sisteminizi hedef alırlar. Bazı insanlar için, bu ilaçların bir kombinasyonu tek başına bir ilaçtan daha iyi sonuç verir.
Bağışıklık sistemi baskılayıcıları şunları içerir:
Antibiyotikler fistül ve apselerden drenaj miktarını azaltabilir ve bazen Crohn hastalığı olan kişilerde bunları iyileştirebilir. Bazı araştırmacılar ayrıca antibiyotiklerin bağırsak bağışıklık sistemini harekete geçirerek iltihaplanmaya yol açabilecek zararlı bağırsak bakterilerini azaltmaya yardımcı olduğunu düşünüyor. Sıklıkla reçete edilen antibiyotikler arasında siprofloksasin (Cipro) ve metronidazol (Flagyl) bulunur.
Enflamasyonu kontrol etmenin yanı sıra, bazı ilaçlar belirti ve semptomlarınızı hafifletmeye yardımcı olabilir, ancak reçetesiz satılan herhangi bir ilaç almadan önce daima doktorunuzla konuşun. Crohn hastalığınızın ciddiyetine bağlı olarak, doktorunuz aşağıdakilerden birini veya birkaçını önerebilir:
Doktorunuz Crohn hastalığını tedavi etmek için ağızdan veya beslenme tüpünden (enteral beslenme) veya damara aşılanmış besinlerden (parenteral beslenme) verilen özel bir diyet önerebilir. Bu, genel beslenmenizi iyileştirebilir ve bağırsağın dinlenmesini sağlayabilir. Bağırsak istirahati, kısa vadede iltihabı azaltabilir.
Doktorunuz beslenme tedavisini kısa süreli kullanabilir ve bunu bağışıklık sistemi baskılayıcılar gibi ilaçlarla birleştirebilir. Enteral ve parenteral beslenme tipik olarak insanları ameliyattan önce daha sağlıklı hale getirmek için veya diğer ilaçlar semptomları kontrol edemediğinde kullanılır.
Doktorunuz ayrıca bağırsaklarınızda daralma (darlık) varsa bağırsak tıkanması riskini azaltmak için düşük kalıntı veya düşük lifli diyet önerebilir. Dışkılarınızın boyutunu ve sayısını azaltmak için düşük kalıntılı bir diyet tasarlanmıştır.
Diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri, ilaç tedavisi veya diğer tedaviler belirti ve semptomlarınızı hafifletmezse, doktorunuz ameliyat önerebilir. Crohn hastalığı olanların yaklaşık yarısı hayatları süresince bu hastalık ile ilgili en az bir ameliyat geçirmektedir. Bununla birlikte, ameliyat Crohn hastalığını iyileştirmez.
Ameliyat sırasında, cerrahınız sindirim sisteminizin hasarlı bir bölümünü çıkarır ve ardından sağlıklı bölümleri yeniden birleştirir. Cerrahi, fistülleri kapatmak ve apseleri boşaltmak için de kullanılabilir.
Crohn hastalığı için ameliyatın faydaları genellikle geçicidir. Hastalık sıklıkla yeniden bağlanan dokunun yakınında tekrar eder. En iyi yaklaşım, nüks riskini en aza indirmek için ameliyatı ilaçla takip etmektir.
Bağırsak alışkanlıklarınızda kalıcı değişiklikler varsa veya Crohn hastalığının aşağıdaki gibi belirti ve semptomlarından herhangi birine sahipseniz doktorunuza görünün: