Isimlerin Insan Kişiliği Ve Karakteri Üzerindeki Etkisi

Manası zor olan isimlerin insan kaderi için de zorlayıcı olduğunu gözlemledim. Örneğin: Savaş, Tunç, Mecnun, Ares, Sarp gibi isimler mana zorluğu verir

ERCAN AKGÜN

Bir insanın kaderi kendi ismine göre şekillenebilir mi? Numerolog, yazar ve spiritüel danışman Mercan Özgür'e göre bu mümkün. Uzun yıllar bu konu üzerine araştırmalar yapan Özgür, harflerin birbiri ardına yazılış şekline göre ve kişilere verilen isimlere göre kaderlerinin iyi ya da kötü etkileneceğini gördü. Her harfin ayrı bir enerjiye sahip olduğunu ancak bir isim veya soyisim içerisinde hangi harften kaç tane ve ismin neresinde olduğuna göre etki yaptığını öğrenen Mercan Özgür, bu bilgilerini "İsmin kaderini nasıl etkiliyor!" adlı kitapta topladı.

- Bu kitabı yazmaya nasıl karar verdin?

İsimlerin hayatımızı ne kadar derinden etkilediğini hep bilir ve fark ederdim. Baktım ki hepimizin bir veya birkaç adı var. Bu isimle bilinip tanınıyor insan ve ismin her zikredilişinde o enerji daha da güçlenerek derinleşiyor. Örneğin ismi Sarp olan birini düşünün, ne kadar uçurum ve zor bir kişilik tohumunun zamanla daha da derinleşeceğini anlayabilirsiniz. O kişiye Sarp diye diye o daha da sarplaşacak. Yazmaya başlamadan evvel kendi adımı yeniledim. Tamamen sezgisel olarak ismime Şi'ra ismini ekledim. Bir kızım olsa adını Şi'ra koyardım. Sonra içimdeki ses, "Bir kızın olmayacak, o isim senin" dedi. O ismin hayatıma girmesiyle birlikte kaderimde çok hızlı bir değişim ve dönüşüm süreci oldu.

- Bir insanın ismi o kişinin kaderini nasıl oluyor da etkiliyor? İsmin kaderle bağlantısı nedir?

Manaları ayrı etki eder; harf titreşimleri ayrı; rakam değerleri de ayrı tesir eder kaderimize. Bu üçünün toplamından ortaya çıkan şekilde kaderimizin gizemli kapısının anahtarıdır adeta. Kitapta 'e yakın örnek isim analiz edildi. Ama her isme yer vermek mümkün değildi doğal olarak. Güzel olan şu ki bilgim olan her şeyi geldiği gibi okuyucumla paylaştım. Herkes oradaki bilgileri kullanarak kendi adını analiz edebilecek. Harflerin enerjisini öğrenip hayatını ona göre şekillendirebilecek. İsmi "Kader" olan biri genelde olumsuz bir kader yaşar, tereddütlü ve med- cezirli bir hayatı olur. "Ka" hecesiyle kariyerinde başarı taşıma potansiyeline rağmen, manadaki ağırlık nedeniyle genelde melankolik ve acılı olabilir.

- Bir çocuğa isim verilirken genellikle hangi harfler dikkate alınmalı?

Bunun için genel geçerli bir kural yok. Ailenin özel durumunu bilmek gerekir yorum yapabilmek için. Aile soy ağacı ile ataları ve bugünkü ebeveynlerinin kader döngülerini görüp bunlar içerisinden dünyaya yeni gelecek bu canı en iyi kısmetle yaşatacak ismi seçmeye özen göstermeliyiz.

- Hangi harfler veya isimler sakıncalı?

Aslında hiçbir harfe iyi ya da kötü demek doğru değil. Çünkü hepsi enerji değerleri taşıyor. Bu enerjilerin yüzde 50'si pozitif ise yüzde 50'si de negatiftir. Yani tek başına hiçbir harf yeterince iyi ya da kötü tanımlamasını hak etmiyor. Ama bazı harflerin daha zor bir kader yaşattığını biliyoruz. Örneğin; Ü,Ö,Ğ biraz daha zor harflerdir. Ama bazı kişilerin hayat yolundan ders alıp güçlenerek yürüyebilmesi için de o enerjiye ihtiyacı vardır. Manası zor olan isimlerin insan kaderi için zor olduğunu gözlemledim bu süreçte. Örneğin: Savaş, Tunç, Mecnun, Ares gibi isimler mana zorluğu verir.

- Bir kişi doğduğunda kendisine verilen ismi sonradan değiştirse kaderi de değişir mi?

Evet değişir.

- Evlenen bayanların soyadlarının değişmesi kaderlerine de etki yapıyor mu?

Soyadı değişimi hayatlarımızı tahmin bile edebileceğimizden daha fazla etkiler. Sizin isim ve soyisminizin enerjisine göre yeni alacağınız soyismin harfleri ve titreşimi farklı etkiler verecektir. Yani bunun için bir genel geçer kanun yoktur. Konuyu bir örnekle açıklamaya çalışayım. Melda Özbüker adındaki bir danışanım evlendikten sonra Melda Karahan olmuştur. Kızlık soyadındaki Ö ve Ü harflerinin zorlayıcı enerjilerinden kurtulmuştur. Yeni aldığı soyadıyla da kariyer enerjisini arttıracak KA hecesi ve ona güç katan HAN hecesi iyi bir uyum sağlamıştır. Kader sayı değeri de 7'den 8'e yükselmiştir. Sonuç olarak bu soyadı danışanıma çok iyi geldi. Kariyerinde yükseldi, çok başarılı oldu. Oluşturduğu projelerle pek çok ödül kazandı. İçinde Ö, Ü, Ğ, harflerini içeren soyadları bir nebze daha zordur diyebiliriz, ama belki sizin adınızdaki eksiklikle bu harflere bile ihtiyaç duyuyor olabilirsiniz. O nedenle yeni alınacak soyadının sizin adınızdaki eksik enerjileri tamamlayıp tamamlamadığına, içinde zorlayıcı harfler olup olmadığına bakmak gerekir. Bazen iki soyadını birlikte kullanmak iyi çözüm olurken bazen de çok daha yorucu ve kısmetsiz bir enerji ortaya çıkarabiliyor.

Evlilikle beraber eşlerin rızkı yeniden yazılıyor. Bazı evlilikler bolluk ve bereketle sonuçlanırken bazıları da maddi kayıplar ve fakirlikle sonuçlanabiliyor.

- Kişilere isimlerini değiştirme konusunda yardımların oldu mu?

Çevremde pek çok yakınıma yeni isimler konusunda yardım etmeye çalıştım. Attığımız her adım inanılmazdı. Kader döngüleri değişmeye başladı. Enerji frekansları yenilendi.

- İsim değiştirmeyi açıklar mısın? Bu konuda sana ulaşmak isteyenler ne yapabilir?

Bir kişiye ismi ağır geldiği takdirde zaman içerisinde ikinci bir isim alabilir veya mevcut ismini tamamen değiştirip yeni bir ad konulabilir. Eski Türk devletlerinde, Hz. Muhammed döneminde, daha eski uygarlıklarda, günümüzde Anadolu'da bu çok bilinen ve uygulanan bir konudur. Bu konuda benimle irtibat kurmak isteyenler; [email protected] ve [email protected] mail adresleri ile seafoodplus.info ve seafoodplus.info sitelerinden yararlanabilirler.

İsimlerin başında ve sonundaki harflerin etkisi

-A: İlk harfi olanlar çığır açanlar, hareket öncüleri, rehberler, yol göstericiler ve meşale taşıyıcılardır.

Son harfi olanlar yürüttükleri bir işi veya projeyi hızla tamamlarlar.

-B: İlk harfi olanlar hayatta karşılaştıkları fırsatlara karşı temkinli yaklaşırlar. Ağır hareket eden bir enerjiyle, ince eleyip sık dokuyarak bir işe başlarlar.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi veya projeyi titizlikle ve ağır ağır bitirirler.

-C: İlk harfi olanlar bir iş veya projeye başlarken hevesli olurlar. Ama aynı anda pek çok şeye ilgi duymaları nedeniyle ilgileri kısa sürede dağılabilir.

Son harfi olanlar başladıkları projeyi sıkıldıkları için sonlandıramazlar. İşi yarım bırakma eğilimleri vardır.

-D: İlk harfi olanlar bir işe ilk adımı atarken faydalı ve pratik olup olmadığına önem verirler.

Son harfi olanlar başladıkları işi sorumlulukla ve başarıyla sonlandırırlar.

-E: İlk harfi olanlar güvenilmez ve zaman zaman zorlayıcı olabilirler. Bu kişiler bir fırsatla karşılaştıklarında hemen o fırsatı yakalamak isterler.

Son harfi olanlar herkesle harika iletişim kurmak, iletişim için çaba sarf etmek ve yazmak konusunda başarılıdır. Yazarlık, gazetecilik, şairlik ve iletişim onların işidir.

-F: İlk harfi olanlar doğal bakıcıdır. Çocuklara, hastalara ve yaşlılara bakar ve korurlar.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi yardımseverlik enerjileri nedeniyle başkaları içinse zamanında bitirirler.

-G: İlk harfi olanlar genelde hayalperest, yardımsever ve yaratıcı olurlar. Kendi yolunda ilerleyen, kimseyle bağdaşmayan bir yönü vardır.

Son harfi olanlar başladıkları işi mükemmel bir şekilde bitirirler. Rezil olmak ve küçük düşmekten korktukları için titiz ve zamanında sonuçlandırırlar.

-H: İlk harfi olanlar genelde iş hayatında başarılı, iş zekası yüksek ve sebatkar insanlardır.

Son harfi olanlar başladıkları işi azimle sonuçlandırırlar. Sorumluluk bilinci gelişmiştir.

-I-İ: İlk harfi olanlar genelde duygusal olurlar. Bir işe adım atarken duyguları ve sezgileri belirleyici olur.

Son harfi olanlar başladıkları işi bitirmeden yeni bir işe geçebilirler. Aynı anda pek çok işe ilgileri olabilir.

-J: İlk harfi olanlar kontrol etmeye severler ve genelde kendilerinden çok emindirler. Atılgan ve cesur izlenimleriyle her işte önde koşarlar.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi başarıyla tamamlarlar.

-K: İlk harfi olanlar işlerini dengeli ve uyumlu bir şekilde yürütmeye özen göstermelidirler. Yüksek arzuları olan ve etkili kişilerdir.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi başarı ve azimle sonlandırırlar.

-L: İlk harfi olanlar dost canlısı, hayırsever ve iyi niyetlidirler.

Son harfi olanlar yaratıcılık ve yeteneklerini iyi ifade edebilirlerse başladıkları bir işi kolaylıkla bitirirler.

-M: İlk harfi olanlar bir fırsatla karşılaştıklarında veya projeye başlarken kendinden emin ve zekice adım atarlar.

Son harfi olanlar başladıkları işi zekice ve sorumluluk bilinci ile tamamlarlar.

-N: İlk harfi olanlar sezgisel ve konuşkandırlar.

Son harfi olanlar aynı zamanda birçok işe ilgi duyarlar. Yeni bir işe başlayınca eski işinden sıkılıp onu yarım bırakabilirler.

-O-Ö: İlk harfi olanlar yeni bir girişim yapmak ve risk almak konusunda sabırlı, kendinden emin ve çok dikkatli adım atarlar.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi uzun bir süreçte ve sabırlı bir şekilde bitirirler. İnatçılıklarından dolayı başladıklarını tamamlama konusunda da inat ederler.

-P: İlk harfi olanlar hayatın gizemleri konusunda çok meraklıdırlar ve manevi konularda düşünürler.

Son harfi olanlar başladıkları işi titizlikle ve mükemmel bir şekilde tamamlamaya çalışırlar.

-R: İlk harfi olanlar iyi bir olay için zaman ve enerji harcamaya hazırdırlar.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi bazen kolay kolay bitiremezler. Tereddütlü halleri, duygusal ve zihinsel gelgitleri, işlerini veya ilişkilerini tamamlamakta da onları kararsız yapabilir.

-S-Ş: İlk harfi olanlar bir fırsatla karşılaştıklarında ve yeni bir işe adım atarken çok güçlü, istekli ve enerjiktirler. Para çekme özellikleri vardır.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi başarıyla sonuçlandırırlar. Azimlidirler.

-T: İlk harfi olanlar genellikle ruhsal sorunların cevaplarını arayan, huzursuz bir kişilik sergilerler.

Son harfi olanlar ele aldıkları bir işi geç de olsa tamamlarlar. Süreci uzatabilirler.

-U-Ü: İlk harfi olanlar bir işe başlarken ağır ve temkinli hareket edebilirler.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi geç de olsa bitirirler. İdealist yapılarıyla her şeyi kusursuz yapmak isterler ve bunun için çaba harcarlar.

-V: İlk harfi olanlar bir işe başlarken veya yeni bir fırsat karşılarına çıktığında eğer sıra dışı ve ilginç bir iş ise güvenle adım atar ve yapı kurmaya yönelirler.

Son harfi olanlar başladıkları bir işi kendilerine özgü bir tavırla ve tek başına bitirirler.

-Y: İlk harfi olanlar bir fırsatla karşılaştıklarında veya bir işe adım atarken heyecanlı, umutlu olurlar. Hızlı hareket ederler. Hayal dünyaları çok zengindir.

Son harfi olanlar bir işi tek başına çalışmaları halinde başarı ve titizlikle bitirirler.

-Z: İlk harfi olanlar güçlü ve zekidirler. Bir fırsata yaklaşımları veya bir projeye başlama enerjileri yüksektir.

Son harfi olanlar başladıkları bir iş eğer başkalarına verdikleri bir sözle ilgiliyse geç de olsa mutlaka tamamlarlar. Çünkü sorumluluk bilinçleri yüksektir.

Hangi isim neyi ifade ediyor

Ali: Çok özel ve zor bir isimdir. Üzerinde büyük bir güç barındırır. Keskin kılıcı ile ünlü Hz. Ali'nin ismidir ve ismi taşıyanlar muazzam bir güce sahiptir. Ancak herkes bu gücü tam taşıyamayabilir ve ne yapacağını bilemeyen, sağa sola saldıran Ali isimli pek çok kişi tanıyabilirsiniz.

Ayşe: Her işte öncü, atılgan ve cesurdur. Geçmişle sürekli bir hesaplaşma içindedir. Başına buyruk ve asi ruhludur.

Berna: Önsezileri kuvvetli ve değişimden hoşlanmayan bir dışsal enerjiye sahiptir. Duygusal ve hassas yapısı nedeniyle hayatının belli dönemlerinde utangaçlık yaşar.

Derya: Bir kaba sığamayacak kadar coşkulu hayatları olur. Bu ismin derinliği karşısında ezilenler sığ düşünüp kısıtlı yaşarlar. Halbuki özden çağırdıkları enerji uçsuz sucaksız okyanusların derinliğidir.

Engin: Toplumsal ve çevresel sorunlarla derinden ilgilidirler. Herkesin şifa bulacağı fikirleri vardır.

Fatma: Patron enerjili olan bu kişiler etraflarındaki herkesi yönetmeye çalışırlar. İdeallerine sıkı sıkıya bağlıdırlar. Toplum içinde en iyi konumda olmayı dilerler.

Filiz: Adeta sahnede parlayan bir yıldız gibi olup herkesin dikkatini çekmek isterler. Kendilerine ve zekalarına güvenleri tamdır.

Gökhan: Hayatın gizemleri konusunda meraklı ve güçlü bir kişilik enerjisi taşırlar. Titreşimi etrafı sarıp sarmalar ama uzun süre devam edemez.

Leyla: Nazlı ve sakin enerjileri vardır. Ruhsal dünyaları oldukça narindir.

Özlem: Hayat boyu hep ulaşamayacağı bir şeylerin özlemi ile dopdoludurlar. Noktalı harflerle başlayan diğer isimlerde olduğu gibi. Özlem de enerji kayıpları yaşayan, kendi içine dönük ve benmerkezcidir.

Pınar: Prestijli ve güçlü bir hayat sürdürmek arzusundadır. Toplum içindeki statülere ve çevrelerinin fikirlerine önem verirler.

Sezen: Derin sezgilere sahip, hayatın özenle olgunlaştırdığı kişiler olurlar. Karşılaştıkları zorluklar onları yıldırmaz aksine geliştirir.

Ufuk: Hayatları temkinli ve ağır bir tempo içinde ilerler. Gereksiz hareketler, hızlı edinimler onlara göre değildir.

Yasemin: Hayattan ne istediklerini çok iyi bilirler. Geçmişleriyle sürekli bir hesaplaşma halinde olup bugünü yaşamak noktasında da eski deneyimlerinden referans alırlar.

İsimlerin karakter üzerindeki etkisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatr Prof. Dr. Nevzat Tarhan, isim seçiminin önemine dikkat çekti, aileleri de uyardı.

İsimlerin kişilik gelişimi ve kişilik yapısında etkisi olduğunu fakat bunu herkes için söylemenin doğru olmadığını ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan ismin, kişide tanımlama yapmasına ve zihinsel kurgu oluşturmasına neden olduğunu söyledi. Zamanla kişinin ismiyle özdeşleşir davranışlarda bulunabileceğine dikkat çeken Tarhan, kişilerin ismine uygun davranmak konusunda kendini şartlandırabileceğine, kişiyi isminin ifade ettiği anlamı ya da kişiyi rol almaya ittiğine vurgu yaptı.

Anne ve babaların çocuklarını severken güzel sözlerle sevmesi gerektiğine de dikkat çeken Tarhan aksi halde zihinde yapılan kodlamalarla kişilerin o role büründüklerini belirtti.

Vural, Savaş, Volkan, Alev gibi isimlerin kişilerde anlamlarına ilişkin etki yaptığının da altını çizen Tarhan, aile ve çevredekilerin kişilere isimlerinin anlamına paralel davranışlarda bulunması halinde o kişilerde saldırganlık, agresiflik, heyecanlılık…vs. tepkiler gelişebileceğini söyledi.

İsim verilirken iyi düşünülmeli!

Güzel isimlerin kişilerde güzel rolleri getireceğini belirten Tarhan isim verilirken iyi düşünülmesi gerektiğini kaydetti. Tarhan isimlere ilişkin örnek de verdi.

“Heyecan isimli bir hastamız vardı. Bayılma ve krizler görülüyordu kendisinde. Çünkü ismini duyunca heyecan isminin kendisinde cinleri çağrıştırdığını söylüyordu. Bu çağrışımla bir korkuya kapılıyordu. Cinin toplumdaki anlamı nedeniyle tedirgin oluyordu. Daha sonra aile bu kişinin ismini değiştirdi.

Mesela Muhammed ismi Osmanlı zamanında, yakın dönemde çok kullanılmadı. Çünkü o isme uygun, yakışır davranamazsa kişi saygısızlık etmiş olur düşüncesiyle Mehmet ismini kullanmışlar hep. Çünkü kişi taşıdığı isme uygun davranamazsa o ismi karşı tepki de geliştirebiliyor.”

Aileler çocuklarına isim verirken karakter oluşumu üzerindeki etkisini göz önünde bulundurarak isim vermeleri gerektiğini vurgulayan Tarhan, çocuğun yıl sonra toplumda kendini nasıl hissedeceğini ailenin öngörmesi gerektiğini söyledi. Tarhan ailelerin çocuklarına toplumsal kabul görmüş isimlerin vermeleri gerektiğini, çocuğun kişilik bölünmesine sebep olacak isimlerden uzak durulması gerektiğini hatırlattı.

Bugün Almanya’da Hitler ismi kullanılmıyor

Bugün Almanya’da Hitler isminin çocuklara verilmediğinin de altını çizen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bulundukları zamanın kahramanı olarak görülen ancak bugün kuru bir kahramanlıktan öte gidemeyen, zulüm ve gözyaşına neden olmuş Cengiz gibi isimlerin de çocuklara verilmemesi gerektiğini de dile getirdi. Tarhan aileler çocuklarının acımasız, merhametsiz zulüm sever biri olmalarını istemiyorsa bu gibi isimlerden uzak durması gerektiğini söyledi.

Anne-babaların, bebekleri dünyaya gelmeden önce üzerinde sık sık konuştukları konuların başında "isim" belirleme geliyor. Kimileri bebeklerine baba veya ata ismini koymayı tercih ederken, kimileri de daha modern isim üzerinde mutabık kalıyor.

İsim, kişinin toplumda ve sosyal çevresinde tanınırlığını ayırt eden bir özellik gibi görülse de manası; insanın kişilik gelişimi ve aidiyet duygusu üzerinde büyük önem taşıyor. Bu nedenle isim koyarken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar bulunuyor.

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan ile uzun yıllardır isim analizi tekniği olan akrofonoloji üzerine çalışmalar yapan Kemal Haluk Cebe, ismin insanın kişilik gelişimindeki yeri ve önemini AA muhabirine değerlendirdi. 

"Saldırganlık çağrışımları yapan isimleri koymamak gerekir" 

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kişi adlarını inceleyen bilim dalına "antroponomi" adı verildiğini, bu bilim dalının isimlerin geldiği dil köklerine göre analiz ettiğini söyledi.

Tarihte "Cengiz Hülagu" gibi acımasız kişiler bulunduğunu, bu gibi şahısların isimlerini çocuğa vermenin sadece onu etiketlemek anlamı taşıyacağını belirten Tarhan, sözlerine şöyle devam etti:

"Çocuğu etiketlemeden dünyada her alanda kabul görmesini esas almamız lazım. Çocuk ileride önemli yerlere gittiği zaman isminin onun önünde engel olmaması gerekiyor. Ama 'Dini ve milli değerlerimizi de temsil ediyor mu?' diye sormak gerekiyor. Bu soruları kendimize sorarak isim koyarsak, çocuk değerlerinden kopmaz. Ama çocuk değerlerinden kopsa da sorun değil demek de anne babanın seçimidir. Ama bu seçimin çocuğun hayattaki rolüne etki edeceğini de düşünmesi lazım.

Güzel ve iyi çağrışımlar yapan isimleri koymak, acımasız, saldırganlık çağrışımları yapan, kültürel değerlere uygun olmayan isimleri koymamaya da özen göstermek gerekir. Bu, çocuğun ruh sağlığı açısından önemli. Çocuğa uygun isim koymalı, isim ona özel olmalı, onu hatırlatmalı ama onun hakkında her şeyi de göstermemeli. Yani isim çocuğu iyi temsil etmeli ama hakkındaki her şeyi de göstermemeli. Radikal, marjinal isimler çok da tercih edilmemeli."

"İsim, aidiyet duygusunun oluşmasında önemli bir etken"

Prof. Dr. Tarhan, çocuğun gelişimi ile isim seçimi arasında yapılan bazı araştırmalar ve gözlemlerde, bir nedensellik bağı olduğunun anlaşıldığını aktardı.

İsmin, çocuktaki aidiyet duygusunun, bireysel kimliğinin ve ilişkilerinin oluşmasında önemli bir etken olduğunu vurgulayan Tarhan, şu değerlendirmede bulundu:

"İsim, kişinin hangi kültüre, hangi inanç sistemine, hangi kökene mensup olduğunun sonucuyla ilgili bilgi verir. Bu nedenle isim, kimlik gelişiminde aidiyet duygusu açısından önemlidir. Özellikle ergenlik döneminde 'Ben kimim?', 'Neye yönelmeliyim?' sorularını sorarken isim de seçenek olarak önemlidir.

İsim, 'Ben buraya ait olmalıyım, ismim bu.' gibi kişinin kendi iç dünyasında da sosyal kabul yönünden de önemlidir. Bunun iki yönü var. Bir kişinin iç kabulü, sosyal kabulü için seçilen ismin önemi var. İkincisi ise bireysel kimlik oluşumunda iç algısı yönünden kişi o ismi taşıyacak. O kişinin taşıyacağı ismi koyarken anne, baba, aile büyükleri genellikle kendi hayallerindeki, arzu ettikleri isimleri koyuyorlar. Çocuk yaşarken bu isimlerin toplumdaki temsiliyeti nasıl olacak bunu düşünmek önemli. Bunu düşünürken çocukların yaşadıkları topluma ait olmasını istiyorsak, yaşadığımız toplumla barışıksak, kendi milli değerlerimizle barışıksak böyle durumlarda kendi milli değerlerimizi koruyan ve çağrıştıran isimler koyarız. Eğer kendi değerlerimizle barışık değilsek barışık olduğumuz değerlerin ismini koyarız."

"Kişi ismi güzel taşıyorsa, kişinin nasıl algılandığı tesir etmez ona"

Kişinin ismini hayatı boyunca taşıyacağının unutulmaması, bu nedenle "Göğsünü gere gere kullanabilecek mi?" diye düşünülmesi gerektiğini ifade eden Tarhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İsimde Savaş, Vural, Volkan, Alev gibi saldırgan ifadeler varsa o kişilerde isim bir etiket gibi oluyor. Burada kendini gerçekleştiren kehanet kuralı işliyor. İsraillilerin Darusselam Hebrew Üniversitesi'nde yaptıkları araştırma, bu kuralı doğrulamıştır. İnsanların sosyal algıları ile yüz ifadeleri karşılaştırılmış. Kişi, isme göre sosyo-ekonomik seviye belirlemeye çalışıyor. İnsan beyni hemen kategorize ediyor, otomatik düşünce oluşturuyor. İsme göre etiketleme yapılıyor.

Bu nedenle toplumdaki ilk izlenim de önemli. Tanıdıktan sonra insan alışır ama ilk izlenim için önem teşkil ediyor. İlk izlenimde kişinin ilk görünen algısı değil de kişilik algısı ortaya çıktığı zaman kişi ismi güzel taşıyorsa, kişinin nasıl algılandığı tesir etmez ona."

İnsanların değer yargılarının onların kararlarını oluşturduğuna dikkati çeken Tarhan, bu kararlar oluşurken de sosyal etiketlemelerde isimlerin çok önemli olduğunu dile getirdi.

"Aileler isim koyarken üç kategoriyi göz önüne almalı"

Bir çocuğun kendi kimliğini koruyarak modernleşmesi isteniyorsa, ona göre isim koymak gerektiğini anlatan Tarhan, "Ama kendi kimliğini terk ederek çocuğun modernleşmesini istiyorsak ona göre isim koyabiliriz. Çocuk modernleşmesin, gelenekçi kalsın diyorsak yine ona göre isim koyacağız. Anne baba açısından bu durum böyle değerlendirilir. Aileler isim koyarken bu üç kategoriyi de göz önüne almalı." önerisinde bulundu.

Tarhan, isimlerin anlamlarının çocuğun kişiliğinin gelişmesinde önemli olduğunu vurgulayarak, şu bilgileri verdi:

"Anadolu'da 'ismiyle müsemma' diye bir kavram vardır. Anne ve babanın, kendi değerlerimize uygun olan ve bizi temsil özelliği olan isimler koymaları gerekir. Biz aslında bu konuda kendi ara çözümümüzü üretmişiz. İki isim koymak yaygın bizde. İki isim koyarak çocuğa da seçme özgürlüğü veriyoruz aslında. Çocuğa, hangi ismi kullanacağı ile ilgili özgür alan bırakmış oluyoruz. Bir de nüfusta başka, ailede başka isim koyma da çok oluyor. Bu kişiler kişilik çatışması yaşayabiliyor. Bunun için çocuğun, koyulan iki ismi de onurla taşıyabilmesi önemli. Ama çocuklara da özgür alan bırakmak da düşünülebilecek bir çözüm yine de."

"Güzel anlamı olan isimler seçilmeli"

Akrofonoloji uzmanı Kemal Haluk Cebe de bebeğe isim koyarken güzel anlamları olan, güzel mesaj veren, harflere göre bakıldığında çok iyi titreşimleri olan isimlerin seçilmesi gerektiğini belirtti.

Cebe, çünkü isimlerin bir çoğunda o mesajın insanların üzerinde değişik bir frekansa sebebiyet verdiğini, anlam ve manası da farklı olduğunda da farklı bir frekansın ortaya çıktığını aktardı.

İsim üzerindeki çalışmayı kritere göre 12 kişilik bir ekiple 10 günde aile soyağacına göre yaptığını anlatan Cebe, "Bu çalışmayı yaptıramayan insanlara tavsiyem, isim ve soyadı arasındaki harf dengesine dikkat etmeleri. Örneğin A, B, C, D harfleri yüksek frekansı temsil eder. Anne-babalar negatif harflere dikkat etsinler. Negatif ve pozitif arasında bir denge oluştursunlar. E, Ü, İ harfleri negatiftir. Söyleyiş tarzındaki titreşime de bakarız." dedi.

İsmin anlamının, insanın kişiliğinin gelişmesinde büyük önemi olduğuna işaret eden Cebe, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kötü anlam taşıyan bir isimse, çocuğu inanılmaz derecede enerji olarak aşağı çeker. Bilinçaltındaki bazı şeyleri tetikleyerek, çocuğu farklı bir noktaya doğru taşıyor. Peygamber Efendimiz de şöyle söylemiş; 'Çocuklarınıza iyi anlam ifade eden isimler söyleyin.' Örneğin Peygamber Efendimizin de yasakladığı, Arapçada acı anlamına gelen 'Mürre' ismini kaymayın. 'Savaş' ismini koymayın. Bütün bunların yanı sıra çocuklarınıza yumuşak ve onları duygu yönünden yüksek tutacak isimler koyun. İsimlerin anlamlarının frekansı insanı etkiler. Frekansı yüksek olan isimler, kişiyi yüksek bir seviyeye taşır. Bu da kişinin başarısını arttırır, psikolojik olarak sıkıntılarını da ortadan kaldırır."

Cebe, son yıllarda isimlerin sonuna "Can" isminin de eklenmesine ilişkin, "O Can eki, pozitif bir isimdir. Hem etrafına hayat verir hem de kişinin hareketlerini dengeleştirir." diye konuştu.

İsim değiştirmekten insanların imtina ettiğini aktaran Cebe, "Peygamber Efendimiz, 18 isim kullanmış. Ayrıca Kur'an-ı Kerim'de yazan Peygamber Efendimizin ismi var. Mesela savaşa giderken Mahmut, ticaret hayatında Ahmet ismini kullanmış. Çoğunlukla 18 ismi kullanmış." bilgisini verdi.

Cebe, insanların Kur'an-ı Kerim'de geçen isimleri kullanmaya çalıştığını ancak bu isimlerin hepsinin ağırlığı olduğu için tercih ederken çok dikkatli olmak gerektiğini sözlerine ekledi.