ispanyolca aşk aldatmacası / İspanyol Aşk Aldatmacası: Yeni Bir Ciltsiz kitap | Ubuy Türkiye

Ispanyolca Aşk Aldatmacası

ispanyolca aşk aldatmacası

Bir düğün. İspanya’ya bir seyahat. Dünyanın en sinir bozucu adamı..
Ve üç gün boyunca oynanacak bir sevgililik oyunu. Yani kesinlikle işlemeyecek bir plan.

Catalina Martín’in acilen ablasının düğününe birlikte gideceği birine ihtiyacı vardı. Kalbini paramparça eden eski sevgilisinin nişan haberini aldıktan sonra İspanya’ya yalnız dönemezdi. Amerikalı bir erkek arkadaşı olduğuna dair söylediği küçük yalan da kontrolden çıkmaya başlamıştı.

Onunla Atlantik Okyanusu’nu aşıp aldatmacasına ortak olacak birini bulmak için tam dört haftası vardı. Kalabalık, gürültücü ailesini kandırmak ise hiç kolay iş değildi. Ancak insanların ona acıyan bakışlarından kurtulacağı anlamına geliyorsa her şeyi yapardı.

Yani, neredeyse her şeyi… Uzun boylu, yakışıklı, herkese tepeden bakan iş arkadaşı Aaron Blackford’un yardım teklifini kabul etmesi imkânsızdı. Sonuçta Catalina hayatında hiç bu kadar sinir bozucu, küstah ve katlanılmaz bir adamla karşılaşmamıştı.

Ama ailesinin heyecanı onu köşeye sıkıştırmıştı ve Aaron en iyi değilse bile tek seçeneğiydi. Seyahatleri ilişkilerini yeni bir boyuta taşırken, aralarındaki yanlış anlaşılmalar ortaya dökülecek ve Catalina adamın belki de sandığı kadar korkunç biri olmadığını fark edecekti.

NEW YORK TIMES, USA TODAY, SUNDAY TIMES, GLOBE&MAIL VE IRISH TIMES ÇOK SATANI
İLK ROMAN DALINDA GOODREADS OKUR ÖDÜLLERİ KAZANANI

“Romantik bir hikâyeden isteyebileceğiniz her şey bu kitapta.” —Helen Hoang, New York Times çoksatan yazarı

The Spanish Love Deception

June 2,
“Kalbini istiyorum, Catalina.” Ellerini iki yandan omuzlarıma koydu ve ardından boynumdan yukarı çıkarıp yüzümü elleri arasına aldı. “Sadece kendime istiyorum, tıpkı benimkini sana verdiğim gibi.”

Arkadaşlar çıldırıyorum😍😍 çooook güzeldi! Hatta bu kez çoook daha güzeldi!❤️
İkinci kez okuyor olsam da ilk kez okuyormuş gibi heyecanlı ve kıpır kıpırdım😍 yoğun bir zamanıma denk gelmese bitirmeden elimden bırakmazdım asla hatta. Okumaya ara verdiğimde de aklım fikrim kitaptaydı. İlk okuduğumda da daha ilk sayfadan kalbimi çalmıştı, yine öyle oldu. O kadar güzeldi ki her şey😍 Catalina ve Aaron bebeklerim aklımı başımdan aldılar resmen😍😍

“Sana dünyayı vereceğim,” dedi ağzıma doğru. “Ay’ı. Lanet olası yıldızları. Ne istersen senindir. Ben seninim.”

Enemies to lovers denildiğinde akan sular duruyor bende. Okumaktan en keyif aldığım romantik tür sanırım.❤️
İspanyol Aşk Aldatmacası da bu türünün en iyilerinden biri bence.❤️

“Benden gelen herhangi bir şeyi büyük mücadeleler vermeden kabul edecek misin hiç?”
“Bu” dedim ama cümlenin devamını getiremedim çünkü ne söyleyeceğimi bilmiyordum. “Bu cevaplanması kolay bir soru değil, Blackford.”
Başını yana yatırdı. “Anlıyorum.”
Ardından vücudunu çevirip aramızdaki mesafeyi biraz daha kapatıverdi. Böyle bir şey yapmasını beklemediğim için nefesim şaşkınlıkla boğazıma takıldı. Bana ne kadar yakın durduğunun fazlaca bilincinde olarak kekelemeye başladım. Ne söyleyeceğimi ya da bir şey söylemem gerekip gerekmediğini bile kestiremiyordum.
Aaron elini uzattı ve parmaklarının ucunu şakağımdan hafifçe geçirdi. Tüm vücudum karıncalanırken dudaklarım hafifçe aralandı.
Bu sefer sesini alçaltan o olmuştu. “Daima benimle bir savaş hâlindesin.”
Onun yakışıklı ve ifadesiz suratına bakarken mavi gözleri her bir tepkimi ölçüp biçiyordu.
“Bana direnmeye çalışıyorsun.”
Kalbim olduğu yerde birkaç takla attı ve dört beş kilometrelik bir koşu yapmışım gibi hissetmeme neden oldu.
Başını yana eğdi ve şimdi ağzı birkaç saniye önce parmaklarının dokunduğu yere çok yakındı. Neredeyse dans ettiğimiz akşam olduğu gibi. “Sanki benim yalvarmamı istiyor gibisin. Öyle bir şeyden zevk alır mıydın? Benim yalvarmamdan?” Sesi çok samimi geliyordu. Özel bir şey söylüyormuş gibi. Ama düşüncelerimi altüst eden şey birazdan söyleyecekleriydi. “Mesele bu mu? Beni dizlerimin üzerine çökmüş hâlde mi görmek istiyorsun?”


Büyük bir kalp kırıklığı ve ardından çok zor günler yaşadığı İspanya’dan ayrılıp New York’a yerleşen Catalina uzun süre sonra ablasının düğünü için İspanya’ya dönmek zorunda kalıyor. Fakat artık asıl mesele İspanya’ya dönmek değil, İspanya’ya yalnız dönmek! Çünkü yaşadıklarını geride bıraktığını kanıtlamak için ailesine düğüne erkek arkadaşıyla geleceğini söylüyor. Fakat bilin bakalım ortada ne yok?😂
İş yerinde en yakın arkadaşı Rosie’yle durumu tartışır ve onunla İspanya’ya gelebilecek birini bulmaya çalışırlarken, neredeyse iki yıldır birlikte çalıştıkları ve şirkete geldiği günden beri Lina’ya hiçbir yakınlık göstermeyip sürekli atıştığı bu nedenle de Lina’nın kara listesine aldığı Aaron’ın önerisi ortaya bomba gibi düşüyor adeta. Lina tabii ki düşmanından gelen bu öneriyi yok sayıyor fakat Aaron da o kadar kolay pes etmiyor. Biz de bundan sonra neler yaşadıklarını büyük bir keyifle okuyoruz.
İlk okuyuşumda biraz uzun mu acaba diye düşünmüştüm ama şu an asla doyamadım kitaba🙊 keşke çook daha uzun olsaydı. Daha fazla Aaron ve Catalina’ya asla hayır demezdim.🤤

“Catalina.” İşte yine aynı şey. Lina dememişti. Catalina. “Seni öpmediğim için mutluyum.”
Göğsümde bir şey sıkışır gibi oldu.
“Neden?” dedim, titrek bir fısıltıyla.
“Çünkü en sonhnda o dudaklara dokunduğumda, rol yapmaktan fazlasını yapıyor olacağım. Sana, benim olsaydın neler olacağını gösteriyor olmayacağım. Sana bunun nasıl bir şey olduğunu göstereceğim. Ve bahse varım ki, sana ait olduğumda ne kadar iyi hissettirebileceğimi gösteriyor olmayacağım sana. Sen zaten bunun nasıl bir şey olduğunu biliyor olacaksın.”
Duraksadığında kendisini kontrol altında tutmaya çalıştığını görebiliyordum. Sanki kendini, üzerime atlayıp beni az önceki yerimize, gardırop kapısının sert yüzeyine yaslamaktan alıkoyuyormuş gibiydi.
“En sonunda seni öptüğümde, kafanda bunun gerçek olup olmadığına dair hiçbir şüphe kalmayacak.”


Lina’yı da çok sevdim aslında. Ama bazen fazla tutarsız oluyordu ve Aaron’a karşı uzun bir süre çok katı, ön yargılıydı, sevemediğim tek şey Aaron’a karşı bu tavrıydı. Ama yaşadıklarını düşününce korkularına hak vermemek de elde değildi bence. Ve onca şeye rağmen güçlü duruşuna, ağzından ne çıkacağını asla kestiremediğimiz çılgın hallerine bayıldım.😍

“Maytap,” diye söyleyiverdi birden. “Bizim Lina maytaba benzer.”
Pekâlâ. O kadar da kötü bir şey dememişti. İ
“O yüzden ele avuca sığmaz olur. Sıklıkla.”
Ah, öyle. Elim hâlâ Aaron’ınkinin içinde sandalyeme hafifçe gömüldüm.
“Her zaman sanki söylenecek çok şey varmış da zaman yetmeyecekmiş gibi konuşur durur. Ya da dünyanın yarısını uykusundan uyandırmaktan çekinmeyen kahkahalar atar. Bazen de küstah olur, inatçılığı tutar. Ama hepsi ateştendir. Tutkudan. Bizim Lina’mız böyledir işte. Bizim küçük terramotomuz.” Bizim küçük depremimiz.


Aaron’ı ise gerçekten çok sevdim. Lina’yla tanıştıkları zamandaki tavrını saçma bulsam ve bu yüzden kaybettikleri zamana çok üzülsem de duygularından kaçamayacağını anladıktan sonra dönüştüğü o aşık adama bayıldım😍😍 Her ortaya çıkışını bayılarak okudum diyebilirim. Her Catalina deyişinde ve Lina için elinden geleni yapmaya başlamasıyla erime modumdaydım resmen.🤤

“Lanet aklımı başımdan alıyorsun, kurallarımı, bütün dünyamı altüst ediyorsun,” dedi bir nefeste, o mavi gözler daha önce hiç olmadığı kadar yoğun bir şekilde benimkilerle buluşurken. “Hiç beklemediğim bir anda seni, kendi yolunu büyük bir patlamayla açıp kalbime girmeye hazır buluyorum. Sanki bunu çoktan yapmamışsın gibi.” Bileğimi tutan parmaklarını sıkmıştı, beni kendisine doğru çekiyordu ve ağzından verdiği yumuşacık nefesinin dudaklarıma değdiğini hissedebiliyordum. “Sanki beni çoktan paramparça edip başka birine dönüştürmemişsin gibi. Sanki insafına kalmamışım gibi.”
Umut, sıcacık ve yumuşacık bir umut omuzlarımın yatışmasını sağladı. “Bunların hepsini yaptım mı?”
“Yaptın, Lina.”


Catalina’ya karşı her zaman o kadar düşünceli, o kadar nazik, o kadar aşıktı ki😍 Catalina’nın aklında yer edinebilmek için her an her yerde ortaya çıkışı, Catalina için yanında taşıdığı tatlılar, ağzından çıkan her kelimeye dikkat edişi, ona olan inancı her şeyiyle o kadar güzeldi ki😍 bir erkek karakter nasıl olmalının cevabıydı adeta.🤤
İspanya’daki kısımları da çok sevdim. Bunda Aaron’ın etkisi çok büyük tabii.🙃 Başlarda aralarındaki gerilimi, atışmayı okumak da çok güzeldi ama İspanya’da her şeyini ortaya koyan Aaron’ı okumak paha biçilemezdi bence❤️

“Tek başına kalacağını düşünmedik hiç, Lina. Aka yalnız kalmandan korktuk.” Yumuşayan bakışlarını Aaron’a çevirdi. “Ve öyle olmadığını, sırtını yaslayabileceğin, birlikte evine dönebileceğin, belki bir gün yuvan diyebileceğin birini bulduğunu görmek geceleri daha rahat uyumamı sağlayacak artık.”
Yanımda oturab adam hiç tereddüt etmeden cevap verdi. “Size bunun sözünü verebilirim.” Söyledikleri kulaklarımı resmen okşamıştı. Kalbim göğüs kafesimde yeniden atsın diye uğraşırken her ne kadar söyleyeceği şeyleri duymak istemesem de kulak kesildim. “Ben her zaman yanında olacağım.” Başparmağıyla elimin üzerini okşadı. “Henüz farkında değil ama başına kaldım.”


İlk okuyuşumda yazarın anlatımı beni biraz zorlamıştı, şu an çeviriyi okumak çok daha keyifli oldu benim için o yüzden😍 kesinlikle türünün en iyilerinden biriydi. ❤️

“Ama babanın söyledikleri - içinde o ateşi taşıman, rahat ve hayat dolu olman ve bir süreliğine bunun sönmesi” Duraksadı, yutkunduğuna yemin edebilirdim. “Bu sadece” Dankü söyleyeceklerinden korkuyormuş gibi sustu. Ki Aaron aklına gelenleri paylaşmaktan hiçbir zaman korkmayacak bir insandı. O asla korkmazdı. “Sen osun, Catalina. Sen ışıksın. Ve tutkusun. Sadece bir gülüşün bile keyfimi yerine getirebilir, birkaç saniyede günümün güzelleşmesini sağlayabilir. O gülümseme bana olmasa dahi. Sen gittiğin her yeri aydınlatabilirsin, Catalina. Böyle bir gücün var. Ve bu, senin sen olmanı sağlayan bir sürü şeyden kaynaklanıyor. Her biri, hatta beni hayal edemeyeceğin kadar çıldırtanlar bile. Bunu asla unutmamalısın.”

Yazarın yeni kitabı The American Roommate Experiment için aşşşırı sabırsızlanıyorum. Yeni kurguyu çok merak ediyorum tabii ama Catalina& Aaron için gelecek ek sahneler beni daha da heyecanlandırıyor.💃🏻 Umarım çıktığı gibi bizde de çevrilir.❤️

İspanyol Aşk Aldatmacası

Bir düğün. İspanya’ya bir seyahat. Dünyanın en sinir bozucu adamı..

Ve üç gün boyunca oynanacak bir sevgililik oyunu. Yani kesinlikle işlemeyecek bir plan.

Catalina Martín’in acilen ablasının düğününe birlikte gideceği birine ihtiyacı vardı. Kalbini paramparça eden eski sevgilisinin nişan haberini aldıktan sonra İspanya’ya yalnız dönemezdi. Amerikalı bir erkek arkadaşı olduğuna dair söylediği küçük yalan da kontrolden çıkmaya başlamıştı.

Onunla Atlantik Okyanusu’nu aşıp aldatmacasına ortak olacak birini bulmak için tam dört haftası vardı. Kalabalık, gürültücü ailesini kandırmak ise hiç kolay iş değildi. Ancak insanların ona acıyan bakışlarından kurtulacağı anlamına geliyorsa her şeyi yapardı.

Yani, neredeyse her şeyi… Uzun boylu, yakışıklı, herkese tepeden bakan iş arkadaşı Aaron Blackford’un yardım teklifini kabul etmesi imkânsızdı. Sonuçta Catalina hayatında hiç bu kadar sinir bozucu, küstah ve katlanılmaz bir adamla karşılaşmamıştı.

Ama ailesinin heyecanı onu köşeye sıkıştırmıştı ve Aaron en iyi değilse bile tek seçeneğiydi. Seyahatleri ilişkilerini yeni bir boyuta taşırken, aralarındaki yanlış anlaşılmalar ortaya dökülecek ve Catalina adamın belki de sandığı kadar korkunç biri olmadığını fark edecekti.

NEW YORK TIMES, USA TODAY, SUNDAY TIMES, GLOBE&MAIL VE IRISH TIMES ÇOK SATANI

İLK ROMAN DALINDA GOODREADS OKUR ÖDÜLLERİ KAZANANI

“Romantik bir hikâyeden isteyebileceğiniz her şey bu kitapta.” —Helen Hoang, New York Times çoksatan yazarı

“Armas’ın ilk romanındaki kimya muazzam… Yavaş gelişen romantizm, esprili ve zeki karakterlerin en derin sırlarını açarak geçmişteki yanlış anlaşılmaların üstesinden gelmesiyle alev alıyor. İspanya ve Lina’nın ailesinin tuhaflıkları da eğlenceyi katlıyor. Romantik komedi severler bayılacak.” —Publishers Weekly

“Şahane bir tempo, inanılmaz karakterler ve müthiş bir kimya.” —Business Insider

“Son sayfayı okuduktan sonra bile aklınızdan çıkmayacak bir romantizm arıyorsanız, işte sizin kitabınız bu.” —Cosmopolitan

“İlk sayfadan sizi içine çekecek ve son sayfalarıyla yüreğinizi ısıtacak.” —Ella Maise

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir