kaf suresinin fazileti ve sırları / Kaf Suresi’nin Fazilet ve Sırları

Kaf Suresinin Fazileti Ve Sırları

kaf suresinin fazileti ve sırları

Son Güncellenme:

Sure Mekke döneminde inmiştir. 38. ayetin Medine’ de indiğine dair rivayetler bulunmaktadır. Kaf suresi mushaftaki sıralamada ellinci, iniş sırasına göre otuz dördüncü suredir. Sure adını, surenin “kaf” harfiyle başlamasından dolayı almıştır. Kaf suresi, Hucurat suresinden sonra, Zariyat suresinden önce yer almaktadır. Surede yeşil zümrütten olan ve dünyayı çevreleyen dağın adının kaf olduğu belirtilir. Sureye başlarken Allah dağın ismine ve Kur’an-ı Kerim üzerine yemin etmektedir.

Haberin Devamı


Öneri:
Ayetel Kürsi

Surede İslam inancının temel konularından bahsedilir. Allah’ın birliği, varlığı, kudreti ve bunlar için delillerden söz edilir. Peygamberlik konusu da surede geçmektedir. İnsanların öldükten sonra yeniden Allah tarafından diriltileceği ve hesap gününün olacağına dikkat çekilmiştir. Dirilişler ile bitkilerin topraktan canlanma şeklindeki benzerlik anlatılmıştır. Allah tarafından Müslümanlara farz kılınan günlük namazlarda sure de yer alır. Geçmiş ümmetler ve toplulukların başına gelenler ve peygamberleri bulunmaktadır. İnkarcı olan milletlerin azapları verilmiştir. Kıyametten ibret alınması gereken tasvirler verilmiştir.

Kaf Suresi Türkçe Okunuşu

1.Kaf vel kur'anil mecid
2.Bel acibu en caehum munzirum minhum fe kalel kafirune haza şey'un acib
3.E iza mitna ve kunna turaba zalike rac'um beıyd
4.Kad alimna ma tenkusul erdu minhum ve ındena kitabun hafıyz
5.Bel kezzebu bil hakkı lemma caehum fe hum fi emrim meric
6.E fe lem yenzuru iles semai fevkahum keyfe beneynaha ve zeyyennaha ve ma leha min furuc
7.Vel erda medednaha ve elkayna fiha ravasiye ve embetna fiha min kulli zevcim behic
8.Tebsıratev ve zikra li kulli abdim munib
9.Ve nezzelna mines semai maem mubaraken fe embetna bihi cennativ ve habbel hasıyd
10.Ven nahle basikatil leha tal'un nedıyd
11.Rizkal lil ıbadi ve ahyeyna bihi beldetem meyta kezalikel huruc
12.Kezzebet kablehum kavmu nuhıv ve ashabur rassi ve semud
13.Ve aduv ve fir'avnu ve ıhvanu lut
14.Ve ashahub eyketi ve kavmu tubba kulun kezzeber rusule fe hakka veıyd
15.E fe ayına bil halkıl evvel bel hum fi lebsim min halkın cedid
16.Ve le kad halaknel insane ve na'lemu ma tuvesvisu bihi nefsuh ve nahnu akrabu ileyhi min hablil verid
17.İz yetelekkal mutelekkıyani anil yemini ve aniş şimali kaıyd
18.Ma yelfizu min kavlin illa ledeyhi rakıybun atid
19.Ve caet sekratul mevti bil hakk zalike ma kunte minhu tehıyd
20.Ve nufiha fis sur zalike yevmul veıyd
21.Ve caet kullu nefsim meaha saikuv ve şehid
22.Le kad kunte fi ğafletim min haza fe keşefna anke ğıtaeke fe besarukel yevme hadid
23.Ve kale karinuhu haza ma ledeyye atid
24.Elkıya gı cehenneme kulle keffarin anid
25.Mennaıl lil hayri mu'teim murib
26.Ellezi ceale meallahi ilahen ahar fe elkiyahu fil azabiş şedid
27.Kale karinuhu rabbena ma atğaytuhu ve lakin kane fi dalalim beıyd
28.Kale la tahtesımu ledeyye ve kad kaddemtu ileykum bil veıyd
29.Ma yubeddelul kavlu ledeyye ve ma enen bi zallamil lil abid
30.Yevme nekulu li cehenneme helimtele'ti ve tekulu hel mim mezid
31.Ve uzlifetil cennetu lil muttekıyne ğayra beıyd
32.Haza ma tuadune li kulli evvabin hafıyz
33.Men haşiyer rahmane bil ğaybi ve cae bi kalbim munib
34.Udhuluha bi selam zalike yevmul hulud
35.Lehum ma yeşaune fiha ve ledeyna mezid
36.Ve kem ehlekna kablehum min karnin hum eşeddu minhum batşen fe nekkabu fil bilad hel mim mehıys
37.İnne fi zalike le zikra li men kane lehu kalbun ev elkas sem'a ve huve şehid
38.Ve le kad halaknes semavati vel erda ve ma beynehuma fi sitteti eyyamiv ve ma messena mil luğub
39.Fasbr ala ma yekulune ve sebbıh bi hamdi rabbike kable tuluış şemsi ve kablel ğurub
40.Ve minel leyli fe sebbıhhu ve edbaras sucud
41.Vestemı'yevme yunadil munadi mim mekanin karib
42.Yevme yesmeunes sayhate bil hakk zalike yevmul huruc
43.İnna nahnu nuhyi ve numitu ve ileynel mesıyr
44.Yevme teşekkalul erdu anhum siraa zalike haşrun aleyna yesir
45.Nahnu a'lemu bi ma yekulune ve ma ente aleyhim bi cebbarin fe zekkir bil kur'ani mey yehafu veıyd

Haberin Devamı

Kaf Suresi Türkçe Anlamı

Haberin Devamı

1, 2.Kâf. Şerefli Kur'ân'a andolsun ki kâfirler, aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar ve şöyle dediler: "Bu tuhaf bir şeydir!"
3."Öldüğümüz ve toprak olduğumuz zaman mı (dirilecekmişiz)? Bu, akla uzak (imkansız) bir dönüştür!"
4.Şüphesiz biz, toprağın; onlardan neleri eksilttiğini bilmekteyiz. Yanımızda (o bilgileri) koruyan bir kitap vardır.
5.Hatta gerçek kendilerine gelince onu yalanladılar. Artık onlar kararsız bir haldedirler.
6.Üstlerindeki göğe bakmazlar mı? Onu nasıl bina ettik, nasıl donattık! Onda hiçbir düzensizlik ve eksiklik yoktur.
7.Yeryüzünü de yaydık ve orada sabit dağlar yerleştirdik. Orada her türden iç açıcı çift bitkiler bitirdik.
8.Bütün bunlar, içtenlikle Allah'a yönelen her kulun gönül gözünü açmak ve ona öğüt ve ibret vermek içindir.
9, 10, 11.Gökten de bereketli bir su indirip onunla kullar için rızık olarak bahçeler ve biçilecek taneler (ekinler), birbirine girmiş kat kat tomurcukları olan yüksek hurma ağaçları bitirdik ve böylece onunla ölü bir beldeye hayat verdik. İşte (dirilip kabirlerden) çıkış da böyledir.
12, 13, 14.Onlardan önce Nûh kavmi, Res halkı ve Semûd kavmi, Âd ve Firavun, Lût'un kardeşleri, Eykeliler, Tübba'ın2 kavmi de yalanlamıştı. Bütün bunlar (kendilerine gönderilen) peygamberleri yalanladılar, böylece kendilerini uyardığım şey gerçekleşti.
15.İlk yaratmada acizlik mi gösterdik ki (yeniden yaratamayalım)? Doğrusu onlar, yeniden yaratılış konusunda şüphe içindedirler.
16.Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona verdiği vesveseyi de biz biliriz. Çünkü biz ona şah damarından daha yakınız.
17.Üstelik, biri insanın sağ tarafında, biri sol tarafında oturmuş iki alıcı melek de (onun yaptıklarını) alıp kaydetmektedir.
18.İnsan hiçbir söz söylemez ki onun yanında (yaptıklarını) gözetleyen (ve kaydeden) hazır bir melek bulunmasın.
19.Ölüm sarhoşluğu bir hakikat olarak insana gelir de ona, "İşte bu, senin öteden beri kaçıp durduğun şeydir" denir.
20.(İnsanlar öldükten sonra tekrar dirilmeleri için) Sûr'a üfürülecek. İşte bu, tehdidin gerçekleşeceği gündür.
21.Herkes beraberinde bir sevk edici, bir de şahitlik edici (melek) ile gelir.
22.(Ona) "Andolsun ki sen bundan gaflette idin. Şimdi gaflet perdeni açtık; artık bugün gözün keskindir" (denir.)
23.Beraberindeki (melek) şöyle der: "İşte bu yanımdaki hazır."
24, 25.(Allah şöyle der:) "Atın cehenneme, (hakka karşı) inatçı, hayrı hep engelleyen, haddi aşan şüpheci her kâfiri!"
26."Allah ile beraber, başka bir ilah edinen o kimseyi atın şiddetli azabın içine!"
27.Arkadaşı (olan şeytan) der ki: "Ey Rabbimiz! Onu ben azdırmadım, fakat kendisi derin bir sapıklık içinde idi."
28.Allah şöyle der: "Benim huzurumda çekişmeyin. Çünkü ben bu (konudaki) uyarıyı size önceden yaptım."
29."Benim katımda söz değiştirilmez ve ben kullara zulmedici değilim."
30.O gün Cehenneme, "Doldun mu?" deriz. O da, "daha var mı?" der.
31.Cennet Allah'a karşı gelmekten sakınanlara uzak olmayacak şekilde yaklaştırılacak.
32, 33.Onlara şöyle denir:) "İşte bu, size (dünyada) vaad edilmekte olan şeydir. O, her tövbe eden, onun emrini gözeten için, görmediği halde sırf saygıdan dolayı Rahmân'dan korkan ve O'na yönelmiş bir kalp ile gelen kimseler içindir."
34."Oraya esenlikle girin. İşte bu, ebedilik günüdür."
35.Orada kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda daha fazlası da vardır.
36.Biz onlardan önce, kendilerinden daha zorlu nice nesilleri helak ettik de ülke ülke dolaşıp kaçacak delik aradılar. Kaçacak bir yer mi var?
37.Şüphesiz bunda, aklı olan yahut hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
38.Andolsun, gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde (altı evrede) yarattık. Bize bir yorgunluk da dokunmadı.
39.O halde onların söylediklerine sabret ve güneşin doğuşundan önce de, batışından önce de Rabbini hamd ederek tespih et.
40.Gecenin bir kısmında ve secdelerin ardından da onu tespih et.
41.(Ey Muhammed!) Çağırıcının yakın bir yerden sesleneceği gün, (o sese) kulak ver.
42.O gün insanlar hakka çağıran o korkunç sesi işiteceklerdir. İşte bu, (kabirlerden) çıkış günüdür.
43.Şüphesiz biz diriltir ve öldürürüz. Dönüş de ancak bizedir.
44.O gün yer, onların üzerinden süratle yarılıp açılır. Bu, (hesap için) bir toplamadır, bize göre kolaydır.
45.Biz onların ne dediklerini çok iyi biliyoruz. Sen, onlara karşı bir zorba değilsin. O halde sen, benim uyarımdan korkan kimselere Kur'an ile öğüt ver.

Haberin Devamı

Kaf Suresi Arapça Yazılışı

Haberin Devamı

Kaf Suresi Oku: Kaf Suresi Okunuşu, Türkçe Anlamı, Arapça Yazılışı, Fazileti ve Diyanet Meali

Kaf Suresi Oku: Kaf Suresi Okunuşu, Türkçe Anlamı, Arapça Yazılışı, Fazileti ve Diyanet Meali

Kaf Suresi Oku: Kaf Suresi Okunuşu, Türkçe Anlamı, Arapça Yazılışı, Fazileti ve Diyanet Meali

Kaf Suresi Konusu

Sûre Kur’ân-ı Kerîm’in önemine dikkat çektikten sonra, Mekke döneminde iman konularına ağırlık verildiği için öldükten sonra hesap vermek ve dünyada elde edilen sonuca göre muamele görmek üzere dirilme olayını açıklamakta, buna Allah’ın ilim ve kudretinin yeterli olduğuna dair kanıtlar getirmekte, geçmiş zamanlarda peygamberlerine inanmayan toplulukların acı sonlarına ait bilgiler vermekte, Hz. Peygamber’i ve ashabını sabır ve ibadete teşvik etmekte, baş kısmında olduğu gibi yine Kur’an’ın bilgilendirme ve uyarma işlevine dikkat çekerek son bulmaktadır.

Kaf Suresi Fazileti

Sahâbe döneminden beri Kur’an’ı düzenli ve devamlı okuyan müslümanlar, günlük okunacak bölümleri, sûrelerin uzunluklarını göz önüne alarak ayırmışlar, bu ayırmaya tahzîb, her bölüme de hizb demişlerdir. İlk bölüm üç sûredir: Bakara, Âl-i İmrân ve Nisâ. İkinci bölüm beş sûredir: Mâide, En‘âm, A‘râf, Enfâl, Tevbe (Berâe). Üçüncü bölüm yedi sûredir: Yûnus, Hûd, Yûsuf, Ra‘d, İbrâhim, Hicr, Nahl. Dördüncü bölüm dokuz sûredir: İsrâ, Kehf, Meryem, Tâhâ, Enbiyâ, Hac, Mü’minûn, Nûr, Furkån. Beşinci bölüm on bir sûredir: Şuarâ, Neml, Kasas, Ankebût, Rûm, Lokmân, Secde, Ahzâb, Sebe’, Fâtır, Yâsîn. Altıncı bölüm 13 sûredir: Sâffât, Sâd, Zümer, Mü’min (Gåfir), Fussılet, Şûrâ, Zuhruf, Duhân, Câsiye, Ahkåf, Muhammed, Fetih, Hucurât. Bundan sonraki bölümlerin genel adı “mufassal”dır; bunların uzun olanları Kåf, vasat (orta uzunlukta olanları) Abese, kısa (kısâr) olanları ise Duhâ sûreleri ile başlamaktadır. Mufassal genel bölümünün başında Hucurât mı yoksa Kåf mı bulunduğu konusunda görüş ayrılığı bulunmakla beraber çoğunluk Kåf sûresini mufassal bölümünün ilk sûresi olarak kabul etmişlerdir (İbn Kesîr, VII, 370-371; İbn Âşûr, XXVI, 214).

Kåf sûresini, Hz. Peygamber’in cuma hutbesinde, kurban ve ramazan bayramlarında, sabah namazının farzında sık sık okuduğuna dair sağlam rivayetler vardır (Müslim, “Salât”, 165-171).

Kaf Suresi Tefsir (Kur'an Yolu)

Hz. Peygamber’in Kur’an (vahiy) yoluyla alıp tebliğ ettiği inanç esasları içinde en önemlileri; bir tek Allah’a kulluk (tevhid) ve öldükten sonra yeniden dirilme, hesap verme, cennet veya cehenneme girmedir (âhiret). Müşriklerin yeniden dirilişi inkâr etmeleri üzerine onları ikna etmek maksadıyla Allah’ın ilmine, kudretine dikkat çekilmekte; insanlar ilk yaratılış ile çevrelerinde olup bitenlere, içinde yüzdükleri nimetlere bakarak yeniden yaratma ve diriltmenin mümkün olduğu konusunda düşünmeye teşvik edilmektedir. Müşriklerin hep tekrarladıkları bir şüpheleri vardır: “Çürüyüp dağılmış, başka maddelere dönüşmüş bedene can vermek nasıl mümkün olabilir?” Kur’an’ın bu şüpheye karşı ileri sürdüğü delilin iki önemli unsuru vardır: 1. Her şeyi yok iken var eden Allah yeniden var etmeye elbette kadirdir. 2. Ölen insanda neyin kaldığını, neyin eksildiğini, nelerin başka maddelere dönüştüğünü Allah eksiksiz olarak bilmektedir; bunların benzerini yaratmak ve ruhu bu bedene iade etmek O’nun için zor değildir.

774 yılında (1372) vefat eden tarihçi ve tefsirci İbn Kesîr 1. âyetin tefsirinde “Kâf”ı açıklarken, gelenekte ilim, tenkit ve aklın ne ölçülerde kullanıldığını gösteren şu önemli tesbit ve görüşleri ortaya koymuştur: “Eskilerden (selef) bazıları –Arap alfabesinden bir harf olan– Kâf’ın bir dağ olduğunu ve bütün dünyayı kuşattığını... ifade etmişlerdir. Sanırım bu da, Ehl-i kitap’tan bazı şeylerin alınıp nakledilebileceği görüşüne dayalı olarak İsrâiloğulları’ndan (İsrâiliyat’tan) alınmıştır. Bana göre bu gibi sözler, onların zındıkları tarafından, insanların din konusundaki bilgi ve inançlarını bozmak için uydurulmuştur. Bizim ümmetimizde bile bu kadar büyük din âlimleri, önderleri, hadis uzmanları bulunduğu ve aradan da fazla zaman geçmediği halde Peygamberimiz adına hadis uydurulduğuna göre –peygamberlerinden sonra bu kadar zamanın gelip geçtiği, âlimlerinin kitabı tahrif ettiği ve fâsıklığa saptığı bilinen– İsrâiloğulları’nda bu gibi hurafelerin uydurulup yayılması tabiidir. İsrâiloğulları’ndan bazı şeylerin nakledilebileceğini söyleyen rivayet, aklın câiz gördüğü haber ve bilgilerle sınırlıdır. Akıl yönünden imkânsız ve asılsız olduğu açık olan, yalan olduğu konusunda kuvvetli kanaat bulunan hurafeler bu cevaz (nakledilmesi câiz görülen haberler ve bilgiler) sınırı içine girmez” (VI, 395).

Kaf Suresi Kaçıncı Sayfada?

Kâf suresi 517. sayfadan başlar ve 519. sayfada biter, 26. cüzde yer almaktadır.

Felak Nas Suresi okunuşu: Felak Nas Suresi Arapça yazılışı, Türkçe anlamı, meali, tefsiri ve okunuşu

Nas Suresi Tefsiri (Kur’an Yolu)

Allah Teâlâ insanları yaratıp maddî ve manevi nimetleriyle hem bedenen hem de ruhen beslediği, yetiştirdiği, eğittiği için kendi zatını rab ismiyle anmıştır. Ragıb el-İsfahani, “malik ve hâkim” diye çevirdiğimiz 2. ayetteki melik kelimesini özetle şöyle açıklar: Melik, emir ve yasaklarla insan topluluğunu yöneten kişidir. Bu kelime özellikle akıllı varlıkları yöneten için kullanılır; meselâ “insanların meliki” denir, “eşyanın meliki” denmez (Müfredâtü’l-Kur’ân, “mlk” md.). Yönetilen bütün insanlar olunca kanunlarıyla, buyruk ve yasaklarıyla onların yöneticisi, malik ve hâkimi de Allah’tan başkası değildir. “Mabud” diye çevirdiğimiz ilâhtan maksat da sadece kendisi ibadete lâyık olan Allah’tır (ilâh hakkında bilgi için bk. Kur’an Yolu, Bakara 2/163). Allah Teâlâ bütün mahlûkatın rabbi olduğu halde burada üç ayette de, “insanlar”ın tekrarlanarak vurgulanması, onların mahlûkatın en üstünü ve en şereflisi olduğuna işarettir. Ayrıca dünyada insanları yöneten hükümdarlar, krallar ve bunları tanrı sayıp tapan kavimler geçmişte görülmüştür, bugün de farklı boyut ve tezahürlerde görülebilmektedir. Bu sebeple surede insanların rablerinin de, hükümdarlarının da, ilâhlarının da sadece Allah olduğuna ve yalnızca O’na sığınmak, O’na tapmak, O’nun hükümranlığını tanımak gerektiğine dikkat çekilmiştir.

“Şeytan” diye çevirdiğimiz vesvas kelimesi, vesveseden türemiş, aşırılık ifade eden bir sıfat olup “çokça vesvese veren” demektir. Vesvese “şüphe, tereddüt, kuruntu, gizli söz, kişinin içinden geçen düşünce” demektir; terim olarak, “zihinde irade dışı beliren ve kişiyi kötü ya da faydasız bir düşünce ve davranışa sürükleyen kaynağı belirsiz fikir, şüphe ve kuruntu” anlamına gelir. Bir kimseye böyle bir düşünceyi telkin etmeye de “vesvese vermek” denir. Vesvese genel olarak insanı kötü, din ve ahlâk dışı davranışlara yönelten bir iç itilme olarak hissedilir. Bu anlamdaki vesvesenin kaynağı şeytandır. Nitekim birçok ayette şeytanın insana vesvese verdiği ifade edilmiştir (meselâ bk. A‘râf 7/20; Tâhâ 20/120). Kötülük sembolü olan şeytan, gerçek bir varlığa sahip olmakla birlikte onun insan üzerindeki etkisini psikolojik yolla gerçekleştirdiği düşünülmektedir (geniş bilgi için bk. Hayati Hökelekli, “Vesvese”, İFAV Ans., IV, 458). Vesvesenin bir diğer kaynağı ise kişinin nefsidir; Kaf suresinin 16. ayeti de bunu ifade etmektedir.

Vesvas kelimesi hem insanlara vesvese veren görünmez şeytanı hem de insanları yoldan çıkarmak ve onlara kötülük yaptırmak için gizlice tuzak kuran insan şeytanlarını, şeytan karakterli insanları ifade eder. “Sinsi” diye tercüme ettiğimiz hannas kelimesi ise “gizli hareket eden ve geride kalmayı âdet haline getiren” anlamında bir sıfattır.

Surede cin ve insan şerrinden Allah’a sığınmayı isteyen buyruk, bizce belirsiz bir kaynaktan veya içimizden gelen arzu, duygu ve düşünceler karşısında uyanık olmayı, bunları akıl, vicdan ve dinî değerler süzgecinden geçirmeyi de içermektedir. 

Son ayet-i kerimeden de anlaşıldığı üzere insanları aldatmaya ve doğru yoldan saptırmaya çalışan iki tür şeytan vardır: Birincisi cin şeytanlarıdır ki bunlar insanların içine vesvese düşürerek onları yanlış yola sürüklemek isterler. Her insanın, kendisini kötülüklere sürüklemeye, kötü işleri onun gözünde güzel göstermeye çalışan bir şeytanı vardır. Nitekim Hz. Peygamber, her insanın kendine ait bir cini (şeytanı) bulunduğunu bildirmiştir (Dârimî, “Rikak”, 25; Müsned, I, 385). Başka bir hadiste de “Şeytan âdemoğlunun kan damarlarında dolaşır” buyurulur (bk. Buhârî, “Ahkâm”, 21). İnsanları doğru yoldan saptıran diğer şeytan ise insan şeytanlarıdır. Bunlar, gerçeklik ve değer ölçülerini kaybetmiş, kendilerini nefsânî haz ve arzuların akıntısına kaptırmış, bu manada şeytanın esiri olmuş, temiz fıtratını kirletmiş, görünmeyen şeytanlar gibi kötülük ve sapkınlık davetçisi olmuş insanlardır.

Ölüm acısını hafifleten Kaf suresinin sırları

Mekke döneminde nazil olan Kaf suresinde Allah'ın varlık delilleri yer almaktadır. İsyan eden kavimlerin ve hesap günün de anlatıldığı Kaf suresi 45 ayetten oluşuyor. Peki Kaf suresinin sırları nelerdir? İşte ölüm acısını hafifleten Kaf suresinin sırları...

Kur’anı kerim’in önemli ve yeni nazil oluyormuş gibi tazeliğini ve gençliğini gösteren delillerden biri de Kur’an’ın elinci suresi olan Kaf suresi ve onun ayetleridir. Kaf süresi fazileti ve sırları dair Hadisi şerefler’de bahsedilmektedir. Buna göre Kaf Süresinin faziletini araştırdığımız kadarıyla açıklamaya gayret edeceğiz inşaallah.

Yüce kitabımız kuran-ı kerim’i okumanın faydaları oldukça fazladır.Bu konu hakkında bildirilen hadisi şeriflerde ise içinizde en hayırlınız kuranı okuyan ve öğreteninizdir buyrulmuştur. Kuran-ı Kerimi okumanın faydalarının yanında kuranı anlayarak da okumak en güzelidir. Onun içindir ki Kaf süresinin ayetlerinin önemine dair öncelik görevimiz onu okumak ve tefsir veya mealine bakıp verilen öğüt veya nasihatı hayatımıza elimizden geldikçe geçirmektir.

Kur’ân-ı kerîmin ellinci sûresi.
Kâf sûresi, Mekke’de nâzil oldu (indi). Kırk beş âyet-i kerîmedir. Kâf harfi ile başladığı için Sûre-i Kâf denilmiştir. Sûrede; kâfirlerin inkârlarında inâd etmeleri, Allahü teâlânın varlık ve kudretinin delîlleri, geçmiş bâzı kavimlerin isyânları, i nsanın yaratılışı, Allahü teâlânın insanlara yakınlığı, ölüm ve ölümden sonraki hayat anlatılmaktadır.

KAF SURESİ NEDEN İNDİRİLMİŞTİR?

“Siz ikiniz atın cehenneme her inatçı kâfiri. Hayra bütün hızıyla engel olan azgın şüpheciyi. Ki o, Allah ‘tan başka bir ilâh edinmiştir. Haydi siz ikiniz onu en şiddetli azabın içine atın.” (Ayet 24-26)

mealindeki ayetlerin “Sizden her kim İslâm’a girecek olursa ben yaşadığım sürece ona hiçbir faydası dokunmayacak ” diyerek kardeşinin oğullarının Müslüman olmalarını engellediği için Velîd ibnu’l-Muğîra hakkında nazil olduğu söylenmiştir.(Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/619)

“And olsun ki, gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları altı günde yarattık ve Biz bir yorgunluk da duymadık. Söylediklerine sabret; Rabbini, güneşin doğmasından önce ve batışından önce överek tesbih et. “ (Ayet 38, 39 )

mealindeki ayetlerin, Yahudilerin Hz. Peygamber (asv)’e gelip göklerin ve yerin yaratılışıyla ilgili soruları ve -haşa- Allah’ın gökleri ve yeri yarattıktan sonra dinlendiği iftiraları üzerine nazil olduğu rivayet edilir. (bk. Suyuti, Lubab, 2/620 Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 13/532; Çetiner, Esbab, 2/832-833)

“Biz, onların dediklerini çok iyi biliriz. Sen, onların üstünde bir zorba değilsin. Tehdidinden korkacaklara sen Kur’ân’la öğüt ver.” (Ayet 45)

mealindeki ayet ise, bazı sahabilerin: “Ey Allah’ın elçisi, bizi biraz korkutsan ya ” demeleri üzerine nazil olmuştur. (Taberî, ilgili ayetin tefsiri; Suyûtf, Lubâb, 2/621; Abdulfettah El-Kâdi, Esbab-ı Nüzul, Fecr Yayınevi: 389)

KAF SÛRESİ’NİN FAZİLETİ VE SIRLARI

Kim Kâf sûresini okursa, Allahü teâlâ ona ölüm acılarını ve sarhoşluğunu hafifletir. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)

Cuma geceleri okuyan kimse, Ahiret saadetine nail olur.

Kim Kaf suresini yağmur suyuna okur ve içmeye devam ederse, Allah’u Teala onu karın ağrılarından kurtarır.

Hastanın başında hiç kimse ile konuşulmadan okunup ve buna 7 gün devam edilirse, hasta şifa bulur veya Allah’u Teala’nın rahmetine kavuşur.

Her kim sonbaharın ilk yağmur suyunun üzerine kaf suresinin 1-11. ayetlerini okur, çiçek açtıkları zaman ağaçların köküne dökerse, meyveleri bol olur.

KAF süresini her Cuma gecesi üç kere okuyan kimsenin gözü nurlanır, görme hassası asla azalmaz, daima gözü ayrın ve mesrur olur.

Hz. Peygamber (asv) bayram namazlarında Fâtiha’dan sonra Kâf ve Kamer sûrelerini okumuştur. (Müslim, Salâtü’l-îdeyn, 14, 15) Ayrıca bu sûre, Resûlullah (asv)’ın özellikle sabah namazlarının ilk rekatında sıkça okuduğu sûreler arasında yer alır. (Dârimî, Salât, 66; Müslim, “Şalât”, 168-169)

Diğer taraftan Hz. Peygamber (asv)’in cuma hutbelerinde de çoğunlukla Kâf sûresini okumuş olması sûrenin ihtiva ettiği konuların, özellikle âhiretle ilgili açıklamaların ve uyarıların önemine, bunların insanlara sıkça hatırlatılmasının gerekliliğine işaret etmektedir. Resûl-i Ekrem (asv)’in komşusu Ümmü Hişâm bint Harise, Kâf sûresini cuma hutbelerinde Resûlullah (asv)’dan dinleyerek ezberlediğini belirtmektedir. (Müslim, Cuma, 50-52)

Bazı tefsirlerde yer alan, “Kâf ve’1-Kur’âni’l-mecîd’i öğrenin.” (bk. Âlûsî, Kaf Suresi tefsiri) ve, “Kim Kâf sûresini okursa Allah onun ölüm sıkıntılarını hafifletir.” (Zemahşerî, Kaf Suresi tefsiri) şeklindeki hadislerin zayıf olduğu söylenmiştir. (İbn Arrâk, Tenzihü’ş-Şeria, I, 297; bk. TDV İslam Ansiklopedi, Kaf Suresi md.)

2013 - 2023
islamveihsan.com altında yayınlanan yazıların tüm hakları mahfuzdur. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi yazıların tamamı izinsiz kullanılamaz.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir