Görüntülenme
Kahramanmaraş’ta nereye gidilir? diye düşünüyorsanız sizi buraya alalım! Zira Akdeniz bölgesinin bu güzide şehri birbirinden değerli tarihi ve turistik yerlere ev sahipliği yapmaktadır. Kahramanmaraş gezilecek yerler diye başlandı mı nihâyete erdirmek öyle kolay olmayacaktır. Ülkemizin en kalabalık şehirleri arasında Sıraya yerleşen Kahramanmaraş’ın kültürel zenginliği say say bitmez denecek cinstendir. Pek çok medeniyet ev sahipliği yapmış olan bu nâdide şehir toplumda genellikle sadece Maraş diye anılır. Geçmişi Paleolitik Çağ’a uzanan bu muazzam şehir; doğal güzellikleriyle, tarihsel yapılarıyla ve sayısız lezzeti barındıran mutfağıyla şehir değil, sanki apayrı bir dünyadır.
Kahramanmaraş seyahatine karar verdiyseniz kendinizi çok yoğun bir gezi programına hazırlamanız gerekir. Çünkü Taş Han, Taş Köprü, geleneksel Maraş konakları, Maraş Kalesi, Ulu Camii, Döngel Mağaraları ve daha pek çok yer sizi beklemektedir. Kahramanmaraş’ı birkaç günde gezip bitirebilirsiniz fakat ondan ayrılmanız biraz zor olabilir.
İşte sözünü ettiğimiz o Kahramanmaraş gezilecek yerler:
Kale, türbe ve cami gibi yapılarıyla ön plana çıkan Afşin, Maraş il merkezinden kilometre uzaklıktadır. Eskiden Efsus olarak bilinen ilçenin Afşin adını alması yılında olmuştur. İlçe statüsüne de yine bu yılda kavuşan Afşin, Afşin Elbistan Termik Santrali’yle ünlüdür. Bölgede yer alan linyit kömür yataklarının Maraş ekonomisindeki rolü büyüktür. En meşhur ozanlardan biri olarak kabul edilen Aşık Mahsuni Şerif’in de burada dünyaya gelmesi ilçeye ayrı bir değer kazandırmaktadır.
İlçe merkezi ile arasında 8 km uzaklık bulunan Eshab-ı Kehf Külliyesi Kahramanmaraş gezilecek yerler listesinin en önemli öğelerinden biridir. Gerçi İzmir Efes Antik Kenti civarında ve Mersin-Tarsus’ta da Eshab-ı Kehf Mağaraları vardır. Hatta dünyanın farklı yerlerinde Eshab-ı Kehf mağarası olduğu söylenen, 30’u aşkın mağara daha bulunmaktadır.
Afşin’deki Eshab-ı Kehf Külliyesi ise yüksek bir tepe üstünde konumlanmıştır. Selçuklular döneminde inşa edilen yapının tarihi Yüzyıla dayanmaktadır. Ribat, kervansaray, cami ve planının ne olduğu henüz belirlenememiş olan pek çok yapının oluşturduğu bu külliye restorasyon çalışmalarının da etkisiyle sağlamlığını korumaktadır.
Külliyenin olduğu yerde bir mağara mevcut olup buraya Eshab-ı Kehf Mağarası denilmektedir. Mağara 3 bölümden meydana gelmektedir ve ilçenin en önemli manevi değerlerinden biridir. Mağarada kullanıma uygun bir su kaynağı vardır, önünde ise külliyeden hariç olarak bir kilise mevcuttur. Gerçi bu kilise sonradan camiye tahvil edilmiştir.
Kahramanmaraş gezilecek yerler içindeki bu tarihi yapı İlçeye bağlı Morabız Köyü’ndedir. Bulunduğu stratejik konum sebebiyle tarih boyunca önemli bir mevkide yer almıştır. Kalenin tam yan tarafından Hurman Çayı aktığı için görünümü kartal yuvasına benzemektedir.
metre yüksekliğe ulaşan burçlarıyla görkemli bir yapı olan Hurman Kalesi’nin Bizanslılar tarafından inşa edildiği düşünülmektedir.
Kalede kilise, askeri barınaklar, su ve yiyecek depoları vardır. Kervansaray olarak da kullanılan bu kale orijinalliğini tam olarak koruyamasa da büyük bir bölümü ayaktadır.
11 ilçesi bulunan Kahramanmaraş gezilecek yerler bakımından Andırın ilçesinde de güzel yerler ihtiva etmektedir. Yemyeşil tabiatıyla sizi huzura doyuracak olan bu ilçenin manzaraları gözünüzü kamaştıracaktır. Kalelerinin de bir hayli popüler olduğu bu ilçenin gezilecek yerleri nelerdir? Gelin ona bakalım.
Kahramanmaraş gezilecek yerler tarihi yapılardan ibaret sanmak büyük bir hatadır. Doğal güzelliklerden yana fazlası olup da eksiği olmayan Kahramanmaraş; Andırın ilçesinde pek çok yaylaya ev sahipliği yapmaktadır. Altınboğa Yaylası, Beşbucak Yaylası, Halbur Yaylası, Çokak Yaylası, Meryemçil Yaylası, Kümbetir Yaylası, Kırksu Yaylası, Mazgaç Yaylası, Kuyucak Yaylası ve Akifiye Yaylası onlardandır. Serin ve temiz havasıyla insanın içini açan, bol bol oksijen depolayıp doğayla baş başa kalabileceğiniz bu yaylaları mutlaka ziyaret etmeniz önerilir.
Cevizleriyle ünlü bu ilçede her yıl Ceviz ve Kültür Festivali düzenlenmektedir. Takalak, yarpız dövmesi, tarhana dürümü ve kabak sarması da ilçeye has lezzetlerdendir. Ama bunları bir kenara bırakalım; çünkü konumuz Kahramanmaraş gezilecek yerler olduğundan bizim bu ilçede nereleri ziyaret edebileceğimizi öğrenmemiz gerekmektedir:
Meyilli bir arazi üzerine kurulu olan cami ilçeye hâkim bir tepededir. Kitâbesi yoktur, bu nedenle yapım tarihi belli değildir. Kezbah Hatun’un talimatıyla inşa edildiği bilinen caminin eski adı Pınarbaşı camisi’dir. Yeni ismini yakın zamanda almış olan caminin tabanında bir küp altın olduğu rivayet edilir. Tabii ki bunu caminin yapımı için bir küp altın sarf edildiği şeklinde yorumlamak daha isabetlidir.
Kahramanmaraş’ın en kalabalık ilçelerinden biri olan Dulkadiroğlu birçok tarihi yapıyı bünyesinde barındırmaktadır. Gezilecek yerleri ise şöyle tasnif edilebilir:
Giriş kısmındaki mutfakta unutulmaya yüz tutan yemekler hakkında bilgi verilmekte, ziyaretçilere bunların tarifleri aktarılmaktadır. Bazen konağın önünde yer alan fıskiyeli havuzun orada ücretsiz olarak yemek ikramı yapılmaktadır. Bunların yanı sıra zahire odası, gelin odası, misafir odası ve diğer bölümler de tamamen aslına uygun biçimde dizayn edilmiştir.
Konağın en üst katı camlı çatı katı (cihannüma) olarak bilinmektedir. Buraya ahşap merdivenlerden çıkılmakta ve Kahramanmaraş’ın manzarası kuş bakışı seyredilebilmektedir.
Kahramanmaraş’ta gezilecek yerler şimdi bir doğal güzellik ile devam ediyor… Bu mesire alanının etrafı çam ormanları ile kaplı olup bölgede kınalı keklik üretme istasyonu, botanik bahçesi, piknik ve kamp alanları, göletler bulunmaktadır. Çok özel dakikalar yaşayacağınız bu alana muhakkak uğramalısınız.
Eski ismi Cela olan Ekinözü; yeni adını yılında almıştır. ’de ilca statüsü kazanan Ekinözü içmeleriyle ünlüdür. Her yıl Turizm Haftası düzenlenen ilçede tarihi kalıntı bulunmamaktadır.
Yol üzerindeki çeşmelerden sodalı sular akmaktadır. Bunlar şişelenerek yakın yerlerde satılmaktadır. Zira 1 gün geçtikten sonra suyun içerisindeki mineraller dibe çökmektedir ve bu yüzden uzak mesafelere götürülmesi mümkün olmamaktadır. Kavak ve çınar ağaçlarının bulunduğu bölgenin yemyeşil bir doğası vardır. Kaynak sularının romatizmal hastalıklara, kronik bel ağrısına, stres bozukluğuna iyi geldiği, spor yaralanmaları durumunda tamamlayıcı olarak kullanıldığı bilinmektedir. İçme kürü olarak uygulandığında ise üriner sistem taşlarının taşlarına, mide-bağırsak rahatsızlıklarına ve osteoporoz hastalığına şifâlı olan bu sulardan faydalanmanız önerilir. Ancak banyo yapmak amacıyla kullanılabilecek modern tesislerin olmaması büyük bir eksikliktir. Orta içme bölümünde yer alan çamur banyosunun da cilt hastalıklarına yararlı olduğu söylenmektedir. Mantar, sedef, egzama gibi çeşitli hastalıkların tedavisinde etkili olduğu iddia edilen çamur banyosu da oldukça rağbet görmektedir. Bölgede tesis yapım çalışmaları devam etmekte ve sosyal alanların, konaklama odalarının, lokanta, uygulama odası, çamur odası, buhar odası, sauna ve Türk hamanının bulunduğu bir tesis inşa edilmesi planlanmaktadır.
Yukarı içmeler bölümünde yer alan tarihi küvet Romalılar zamanından kalmıştır. Küveti Roma imparatorlarından Maximianus’un yaptırdığı ve pek çok kralın da bunu kullanmış olduğu tahmin edilmektedir. Tarihteki ilk küvet olarak bilinmesi de bir başka detaydır.
Ülkemizin en büyük ilçeleri arasına giren Elbistan ekonomisi son derece gelişmiş bir ilçedir. Elbistan tavasıyla meşhur bu ilçe Kahramanmaraş’ta gezilecek yerler açısından şu seçenekleri sunmaktadır:
Kahramanmaraş’ın gezilecek yerleri arasında tarihi yapılar çoğunluk teşkil etmektedir. İlçe merkezinde yer alan bu cami ve türbe söylentilere göre yaklaşık 7 asır önce yapılmıştır. Önce türbe inşa edilmiş ve daha sonra cami bölümü ilave edilmiştir. Himmet Baba Selçuklular zamanında Elbistan’ın askeri valisi olarak görev yapan bir zâttır. Öyle güzel ve adaletlidir ki herkes onu sevip saymış ve döneminin ileri gelenlerinden biri olmuştur. Elbistan yöresine bir saldırı yapılmış ve çıkan çatışmada Himmet Baba’nın başı kopmuştur. Fakat rivayet bu ya; Himmet Baba kopan başını kolunun altına almış ve düşmanla çarpışmaya devam etmiştir. Bunu gören insanlar hayrete düşerek ‘şu yiğide bakın hele!’ diye bağırmaya başlayınca Himmet Baba yere düşmüş ve bir daha yerden kalkamamıştır. Bunun üzerine halk tarafından düştüğü yere defnedilen Himmet Baba; sonraki yıllarda bölgeye yapılan cami ve türbe sayesinde devamlı ziyaret edilmeye başlanmış ve hiç unutulmamıştır.
Kahramanmaraş’ta gezilecek yerler listemize yine bir camiyle devam ediyoruz. Cami-i Atik olarak bilinen bu caminin Danışmentliler döneminde yapıldığı düşünülmektedir. Tahminen 16’ncı yüzyıla dayandırılan cami ’da tamir görmüş olup caminin bitişiğindeki minare orijinal hâlini muhafaza etmiştir. Balkon biçiminde bir şerefesi olan bu camiyi de yakından görmeniz tavsiye edilir.
Yemyeşil tabiatı, soğuk havası ve kendine özel bir aksan geliştirmiş olan samimi insanlarıyla Göksun Kahramanmaraş’ın en sevimli ilçelerinden biridir. Yol ayrımında bulunan ilçenin ne yazık ki bu fırsatı kullanamadığı, Osmaniye kadar olamadığı bir gerçektir fakat yine de güzelliğini inkâr etmek mümkün değildir.
İlçe merkezinde yer alan bu höyük, şu an su deposu olarak değerlendirilmektedir. Höyüğün yüksekliği 12 metre, boyutu ise x metredir. Höyükte gerçekleştirilen araştırmalar sonucunda çanak-çömlek parçalarına rastlanmıştır. ‘Göksun Yazıtı’ denen bir kalıntı da yöreden çıkarılan buluntular arasındadır. ‘İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne nakledilen bu kalıntının yanı sıra, höyüğün üzerinde ‘Kalepark’ adlı bir yer olduğundan da bahsetmek gerekir. Çayınızı yudumlarken Göksun’un panaromik manzarasına bakarak huzur bulabileceğiniz bu yere uğramadan dönmemelisiniz.
Göksun merkeze 16 kilometre uzaklıktadır. Büyük Kızılcık köyü’nün yakınlarında bulunan bu kaplıcanın suyu böbreklere ve idrar yollarına iyi gelmektedir. Bu suyla yıkanmak ise cilt problemlerine fayda sağlamaktadır. Konaklama tesisi mevcut değildir fakat günübirlik ziyaretler için uygundur.
İlçe merkezine bağlı, Varsak ve Yağbasan köylerinin olduğu yerdeki Hançer deresi kanyonunda yer almaktadır. Antik Çağ’da pek çok medeniyetin kullanmış olduğu bu kale üzerinde demir madeni taşımaktadır. Muhtelif çanak-çömlek parçalarıyla karşılaşılan bu tarihi yapıyı da ziyaret etmeniz iyi olacaktır.
Küçükçamurlu ve Büyükkutlu köyleri arasındaki bölgede yer alan bir şehir kalıntısı olup antik döneme aittir. Geniş bir alana yayılmış olan bu şehir kalıntısında, eskiden 10 binden fazla kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir.
Sulak bir alana yerleştirilen bu antik şehrin arka tarafında ise yüksekçe bir tepe vardır. Kemer, kaya mezarı, anfi tiyatro, sur ve hamam kalıntılarının olduğu bu bölge tarih meraklılarının ilgisini çekecektir.
İlçe merkezine yaklaşık 5 km uzaklıkta bulunan Temurağa köyünün olduğu bölgededir. Buranın milattan sonraki 4. Ve 5. Yüzyıllarda bir yerleşim yeri olduğu tespit edilmiştir. Burada 5 satır, 3 x 6 metre boyutlarında bir yazıt mevcuttur. Geometrik ve bitkisel motiflerle süslü bu yazıtı görmeden ilçeyi terk etmemelisiniz.
Göksun yöresinde pek çok yayla bulunmaktadır. Onların en gözdesi bu yayladır. Meşhur ozan Karacaoğlu da ezgileriyle bu yaylanın güzelliğini anlatmıştır. Geben beldesine takriben 10 km uzaklıkta yer alan Meryemçil Yaylası Tarihi ipek yolu üzerindeki stratejik öneme sahip bölgelerden biridir. Yaylanın en büyük hususiyetlerinden biri; boğaz istikametinde hava akımının gerçekleşmesi ve havada rutubet olmamasıdır. Çukurova sakinleri kavurucu yaz sıcaklarından kaçmak için burayı tercih etmekte olup siz de yaylanın temiz havasını solumak ve güzel manzarasını seyretmek için buraya gidebilirsiniz.
İlçe merkezine bağlı Ericek kasabasında yer alan bu mağarada traverten oluşumlarına, havuz içinde adacıklara rastlanmaktadır. Berit kızı kayası’nı da unutmamak gerekir.
Elbistan’a 40 km uzaklıkta yer alan bu ilçe Nurhak dağlarının yamaçlarına kuruludur. Ancak ilçede tarihi yapılara ve kalıntılara rastlamak pek mümkün değildir.
Nurhak Dağı geceleyin parladığı için Nurhak isminin verildiği söylenir. Denizden metre yükseklikte bulunan ve Tatlar Kasabası’yla öne çıkan ilçe; Kahramanmaraş gezilecek yerler listesi içerisinde kendine yalnızca onunla yer bulmaktadır:
İl merkezine ortalama 15 km uzaklıkta olup Romalılar ve Bizanslılar tarafından yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Tarihi kalıntıların ve kaya mezarlarının bulunduğu bu kasabanın ortasından kaynak çay geçmektedir. Kasabayı ikiye bölen bu çay ın suyu soğuktur ve içinde mercan alabalıkları yaşamaktadır. Etrafı mesire alanı olan bu çay ilçenin en önemli doğal güzelliklerindendir. Derenin iki yanında dizilmiş evlerle şirin mi şirin bir yer olan Tatlar Kasabası’na giderek doğayla vakit geçirmenin zevkini tatmanız gerekir. Kasabadaki yaylaları da unutmamalı, tertemiz havasıyla hem bedeninizi hem de ruhunuzu dinlendirecek olan bu yaylaları kesinlikle ziyaret etmelisiniz.
Kahramanmaraş gezilecek yerler listesi devam ederken sıra Onikişubat’a gelmiştir. Kahramanmaraş ’de büyük şehir olunca Onikişubat da ilçe ünvanı kazanmıştır. Şehrin merkez ilçesi olan Onikişubat’ın gezilecek yerleri şu şekildedir:
Toprakhisar, Kahramanmaraş’ın en popüler kanyonudur. Kanyonun içerisinde 20 metre yüksekten akan bir şelale bulunmaktadır. Galgamaç Şelalesi olarak bilinen bu şelale doğal bir havuz oluşturmaktadır. Saklı kalmış yapısı ile esrarengiz bir atmosfere bürünen şelale doğa severler tarafından rağbet görmektedir. 8 km uzunluğa sahip kanyonda harikalara imza atan şelaleye şehir merkezinden özel araçla 1,5 saat içinde ulaşılabilir.
Şehir merkezine 50 kilometre uzaklıkta yer alan Çokran Köyü’ndeki bu şelale bölgenin en fazla ilgi gören destinasyonlarındandır. Ulaşımı son derece kolaydır ve suları 15 metre yüksekten dökülmektedir. Doğal bir havuz meydana getiren şelale özellikle dağcıların uğrak noktasıdır. Gözlerinize ziyafet çektirmek ve muhteşem doğa fotoğrafları çekmek istiyorsanız yönünüzü buraya çevirmelisiniz.
Berit Dağı eteklerinde bulunan Ilıca Mahallesi’ndeki Zeytun Kaplıcası, merkezden 72 km kuzeydedir. Kaplıca suyunun yağ karışımı ve kükürt petrol artığından oluştuğu bilinmektedir. 45 derece sıcaklıktaki bu su kadın hastalıklarına, kırık-çıkık seksellerine ve romatizmal hastalıklara iyi gelmektedir. Kaplıcanın şifâlı suyundan siz de faydalanmak istiyorsanız buraya mutlaka uğramalısınız. Ayrıca sauna hamam ve kür merkezi gibi hizmetlerden de faydalanabilirsiniz. Öte yandan burada konaklama için tesisler de bulunmaktadır.
Yörük Selim Mahallesi’nde, Kuşçu Caddesi’nde yer alan Mahmut Arif Paşa Konağı, yılında Maraş mutasarrıfı Mahmut Arif-i Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda valilik binasıyken Maraş Kültür Evi ve Etnografya Müzesi’ne dönüştürülmüş ve restore edilmiştir. ’de restorasyonu tamamlanan müze o günden beri Maraş Kültür Evi ve Etnografya Müzesi’dir. Bir geç dönem Osmanlı konut mimarisi olup 2 katlıdır. Zemini taştandır ve ikinci katı ise bağdadi tekniği kullanılarak batı ve güney yönüne cumbalı olarak yapılmıştır.
Zemin katta depo, ahır, mutfak ve kiler olarak kullanılan 4 oda bulunurken daha sonra hamam ve mutfak kısmı eklenmiştir. Sofadabulunan tek lüleli çeşme ile beraber yörenin sahip olduğu nâdide kültür miraslarındandır.
Odaların elips biçimindeki tekne tavanları da Kahramanmaraş konut mimarisinin güzel örnekleri arasında yer almaktadır. Ağaçların altındaki avlunun zemin döşemesi tamamıyla daire formunda olan fıskiyeli havuzuyla oldukça dikkat çekicidir.
Göksun karayolu üzerindeki bu mesire yeri Fırnız Köyü’nde bulunmaktadır. Çam ormanlarının çevrelediği bu mesire yeri Maraş’ın doğasını hakkıyla yansıtmaktadır. Akarsuyun kenarında dinlenirken manzaranın tadını çıkarabilir, güzel bir doğa veya piknik yürüyüşü yapabilirsiniz.
Bulutoğlu Köyünün Ahrazlar Mezrası üzerindedir. Eski Kahramanmaraş-Elbistan yolundaki bu kaya Ceyhan Vadisi’nde konumlanmıştır. Menzelet Barajının ve çevrelediği bölgenin mükemmel manzarasını net bir şekilde gözler önüne sermekte olup ulaşımı biraz zordur. Fakat buraya varınca, ‘iyi ki gelmişim’ diyeceğiniz kesindir. Nitekim bunu bir avantaj olarak görmek mümkündür çünkü bölge temiz ve bakir kalmasını da ulaşımının zorluğuna borçludur. Zeminden metre yükseklikte dik bir kaya bulunmaktadır ve bu kayanın üstünde Hazret-i Ali’nin atına ait bir ayak izi olduğuna inanılmaktadır. Kayanın ismi de buradan gelmektedir. Kaya gerçekten çok diktir ve bu yüzden tam dağcılara göredir. Dilerseniz ailenizle, arkadaşlarınızla, dilerseniz dağcılık kulübüyle beraber burayı ziyaret edebilir, kayaya çıkarak Kahramanmaraş gezinize renk katabilirsiniz. Bu arada Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Menzelet Baraj Gölü’nde tekne turları düzenlemektedir. O turlara katılım sağlayarak da buraya rahatlıkla ulaşmanız mümkündür.
Rivayet edilir ki Hazret-i Ali cihada giderken bu kayada mola vermiştir. Kayanın üzerine geldiğinde görür ki burası Güredi Kalesi’yle birleşmiş ve
Güredi suyu tıkanarak bir göl meydana getirmiştir. Bunu önlemek için Zülfikâr’ı (kılıcını) çıkararak kayaya vurmuştur. O anda kaya dümdüz olmuştur ve Güredi suyu akmaya başlayarak Ceyhan Nehri’ne karışmıştır. Kılıcın darbesiyle Güredi Kalesi de kuzeye doğru savrulmuştur.
Hazret-i Ali bu sırada kaleyi kâfirlerin aldığını görmüş Ve Düldül’ü (atını) şaha kaldırmıştır. Ali Kayası’ndan işte bu Güredi Kalesi’ne atlayarak kaleyi almak için savaşmaya başlamış ve kaleyi kısa zamanda küffârın elinden kurtarmıştır. Kale kumandanı Keşiş’in kafasını da kılıcına takarak kayaya doğru fırlatmıştır. Kumandanın başı kayaya isabet etmiş ve değer değmez kaya parçasında bir oyuk oluşmuştur. İşte bu rivayete göre Keşiş’in Oyuğu diye bilinen bu beyazlık onun kafatasına ve saçlarına ait parçalardır.
Yıkma bir tepe üzerindeki bu kaleyi Hititliler zamanında dönemin komutanı olan Tarhon’ın yaptırdığı düşünülmektedir. Kale dikdörtgen yapıda inşa edilmiştir ve iç burcu moloz taştan, dış burcu ise kesme taştan yapılmıştır. Güney kısmında çift kanatlı bir kapısı olan kale Romalılar döneminde onarılmış ve Osmanlı zamanında da birçok kez tamir görmüştür. Kale surlarının içi bugün park olarak kullanılmakta ve bölgede çocuk oyun alanları, piknik alanları ve çay bahçeleri yer almaktadır. Kale girişinin solunda Atatürk şekli bulunmaktadır ve geceleyin ışıklandırıldığında bütün şehirden görülebilebilmektedir. Şehrin manzarasını Kahramanmaraş kalesinden izlemek sizin için unutulmaz bir deneyim olacaktır.
Abdülhamid Han Mahallesindeki Mercimektepe caddesinde konumlanan cami Cumhuriyet döneminin camileri arasında en büyük 3. Camidir. Osmanlı padişahlarının ’üncüsü olan Abdülhamid Han adına yapılan caminin tarihi fazla eski olmayıp yılına dayanmaktadır. 20 bin kişiyi alacak genişlikte bir cami olup şehrin en büyük camisi burasıdır. Mercimek Tepeki camiyi Kahramanmaraş’ın her tarafından görmek mümkündür.
İlçe merkezinin 10 km uzağındaki eski Kahramanmaraş-Göksun karayolu üzerindedir. Yüzyılda yapıldığı tahmin edilen köprünün uzunluğu metredir. 6 sivri gövdesi olan köprü asıl hâlini korumayı başararak günümüze ulaşabilmiştir.
İlçe merkezindeki Kapalı Çarşı, Yüzyılın sonuna tarihlenmektedir. İçinde takriben dükkânın yer aldığı Kapalı Çarşı’nın özellikle dua kubbesi bir hayli ilgi çekicidir. Tarihi değeri büyük olan Kapalı Çarşı bugün de aktif olarak kullanılmaktadır.
Kapalı Çarşı’nın yakınında bulunan Taşhan Çarşısı Dulkadiroğlu zamanında yapılmıştır. senesinde restorasyondan geçirilen bu yapı 2 katlıdır ve ortasında bir avlusu vardır. Bugün bir depo ve imalat yeri olarak kullanılsa da yine gidip görülebilir.
İlçe merkeziyle arasında 50 km uzaklık bulunan Döngel Köyündedir. Birbiriyle bağlantılı 3 mağaradan meydana gelen Döngel Mağarası; tek kelimeyle muhteşem bir doğal güzelliktir. Tekir Bölgesinden gelerek mağaralardan çağlayan olarak çıkan büyük bir su kütlesi heybetli bir görünüm oluşturmaktadır. Mağaranın etrafı cınar ve ceviz ağaçlarıyla kaplıdır. Piknik alanı olarak kullanılan bu alanda Gençlik Spor İl Müdürlüğü tarafından işletilen kişi kapasiteli tesisleriyle izcilik kampı mevcuttur.
Mağaralara giderken çok dikkatli olmanız ve kaygan ayakkabıyla gelmemeniz önerilir. Ayrıca yanınızda birilerinin olması tavsiye edilir. Öte yandan su baskınlarına karşı temkinli olmalısınız. Ocak-Mayıs arasında mağaraların içine su kaynakları akmaktadır ve bu dönemlerde mağaraya giriş yapılmamalıdır. Unutmadan söyleyelim; mağaranın içerisinde telefonlar çekmemektedir.
Yaklaşık dk’lık bir tırmanışın ardından mağaralara ulaşılmakta ve güvercin yuvaları, dev galeriler, Döngel Köyü’nün muhteşem manzarası ile karşılaşılmaktadır. Mağaradaki şelaleleri meydana getiren çay da apayrı bir güzelliktir. Yaz mevsiminde mağaranın içine inerek derinlerde bulunan küçük gölcüklerde yüzebilir ve böylece serinleyebilirsiniz. Yöre halkı bunları Keşiş’n Gölü, Köpüklüce, Nur Gölü diye anmaktadır. Mağaradaki göllere ilâveten mesire alanındaki vadi istikametinde ilerleyerek de başka göletlere ulaşmanız mümkündür. Bölgede bulunan kamp ve izcilik
Alanında ücretsiz çadır kurulabilir. Burada bisiklete binmek ve doğa yürüyüşü yapmak da tercih edebileceğiniz diğer alternatiflerdendir.
Onikişubat sınırlarındaki bu yayla Kahramanmaraş- Andırın kara yolunun Kilometresinde bulunmaktadır. İlçenin popüler yaylalarından biri olan Başkonuş Yaylasında mavi ile yeşil âdeta birbiriyle dans etmektedir. Oksijen deposu olan bu yaylanın müthiş manzarası ve tertemiz havası size çok iyi gelecektir.
İlçe merkezine ortalama 36 km uzaklıktadır ve Türkiye’nin Tabiat parkıdır. 65 bitki türünün bulunduğu yayla doğal su kaynakları bakımından da epey zengindir. Kendinizi doğanın kollarına bırakmak istiyorsanız buraya gelmeniz çok isabetli bir tercih olacaktır.
Onikişubat ilçe sınırlarında bulunan yayla Döngel- Menzelet Barajı yolu üzerindedir. Bölgedeki Yeşilgöz Göleti; dağın altından kaynayan, 45 metre derinlikten çıkan doğal suyuyla yeşil gözü andırdığı için Yeşilgöz ismini almıştır. Söğüt ve çınar ağaçlarıyla kaplı bu yayla piknik alanı olarak kullanılmaktadır. Piknik keyfi yapmak istiyorsanız rotanızı buraya çevirmeniz yeterlidir.
Bu ilçe turistik bakımdan geri kalmıştır. Yalnız tarhanasıyla ünlüdür. Denizden metre yükseklikte yer alan ilçe Aksu çayının güneyindedir. malkıtalı köfte de bu ilçeye has lezzetlerdendir. Bir çeşit nohut yemeği olarak tanımlanan makkaşel de bu yöreye özgüdür.
Şallıuşağı köyü yakınlarında bulunan kalenin ne zaman ve kim tarafından yapıldığı bilinmemekle beraber Abbasiler veya Romalılar döneminde yapıldığı sanılmaktadır. Başka bir deyişle en az 10 asırlık bir geçmişi vardır. Sınır kalesi veya gözetleme kalesi olarak kullanıldığı tahmin edilen bu tarihi yapının şu an iç açıcı bir halde olduğu söylenemez. Üstelik buraya ulaşmak da son derece meşakkatlidir. Kaleye erişmek için Şallıuşağı köyünden ilerleyip tepenin yamacını geçtikten sonra yürüyerek devam etmeniz gerekmektedir. Definecilerin her tarafını delik-deşik etmiş olduğu bu kale her şeye rağmen görülmeye değerdir. Zira kalenin üzerinden Aksu çayının vadisini izlemek çok keyiflidir. Biraz zahmet çekecek olsanız da göreceğiniz manzara buna değecektir.
Yukarı Pazarcık bölgesindeki bu mağaralar kayalara oyulmuştur. Eskiden yerleşim merkezi olarak kullanıldığı bilinen bu mağaraların sayısı çok fazla olduğu için ‘Kırk Mağaralar’ denilmiştir. Mağaralarda bilhassa milattan önce arasında yaşam sürüldüğü zannedilmektedir.
yılından beri faal olan bu baraj Aksu çayının üzerindedir. Gaziantep’in su ihtiyacını gideren bu baraj da Pazarcık ilçesinin sahip olduğu önemli bir yapıdır.
Bu mağarayı bilen kişi sayısı azdır. Onun için saklı kalmış bir mağaradır. Gelişimini tamamlayan bu fosil mağara metre genişliğe sahiptir. Dikitleri, sütunları ve sarkıtları görülmeye değerdir.
İl merkezine 22 km uzaklıkta bulunan ilçe eskiden Eloğlu diye bilinirken yılında Türkoğlu ismini almıştır. Akdeniz bölgesinde yer alan ilçe denizden yaklaşık metre yüksekliktedir. Batısında yaylalık alanlar ve dağlar yaygın olup Kuzeybatı bölümünde Kemalim dağları,, Güneybatı kısmındaysa Toros dağlarının uzantısı olarak kabul edilen Nurdağı yer alır. Aksu nehri, Türkoğlu ilçesinin en önemli akarsuyudur.
‘Sağlık Ovası’ diye de bilinen bu yere Adana yolundan devam edilip Türkoğlu Minehöyük mahallesi yönüne doğru sapılarak ulaşılmaktadır. Ova 30 km uzunluğunda ve kmgenişliğindedir. Deniz seviyesinden yüksekliği metredir. Tabanı hayvan ve bitki fosilleriyle dolu olan bu ovada açılan büyük kanallar göl suyunun Ceyhan ve Aksu nehrine bağlanmasını sağlamıştır. Pek çok kuş türü göç ederken bu gölde konaklar. Türkiye’deki kuş türünden ’unun konakladığı bu gölün bataklığında antik fil iskeletlerine rastlanmıştır. Milattan önce ’lü yıllardan kaldığı düşünülen bu iskeletler Kahramanmaraş Arkeoloji Müzesi’ndedir.
İlçe merkezine bağlı olan Kıllılı Köyündedir. Ne zaman yapıldığı belli değildir. Gavur Gölü kurumadan önce buradan balık tutulduğu bilinmektedir.
Doluca Köyündeki bu kalenin de yapım tarihi ve kimler tarafından inşa edildiği bilinmemektedir. Kalenin yakınlarında madeni paralar bulunmuştur ve bunların Roma ile Hitit dönemlerine ait olmasından yola çıkılarak bu kalenin de o dönemlere ait olduğu sonucuna varılmıştır. Bugün kalenin büyük bölümü harap olduğu halde duvarları asıl hâlinden bir şey kaybetmemiştir.
Kahramanmaraş gezi rehberi listesine dâhil etmek istediğimiz başka yerler de vardır. İsterseniz sözü uzatmadan onlar hakkında bilgi vermeye başlasak iyi olacaktır:
Kuzulu veya enikli kapısıyla, geniş avlusuyla, süslü çeşmeleriyle, yüksek duvarları ve duvar örgüleriyle, kısaca Maraş’ı yansıtan karakteristik özellikleriyle Geleneksel Maraş Konakları, en güzel sivil mimari örnekleri içerisinde yer almaktadır. Türk-sivil mimarisinde özel bir konuma sahip olan bu Tarihi Maraş Konakları, görkemli görünümüyle hayran bırakmaktadır. İşçiliğin, zarafetin ve estetiğin somut hâli olan konaklara bakmaya doyamayacaksınızdır. Kocabaşlar Konağı, Dedeoğlu Konağı, Mahmut Arif-i Paşa Konağı, Deli Gönül Konağı bunlardandır. Maraş konakları genelde 2 katlıdır fakat 3 katlı olanları da mevcuttur.
Yapı malzemesi olarak ağaç ve toprağın kullanıldığı konaklar ihtiyaçlara göre tasarlanmıştır ve haremlik-selamlık bölümleri mevcuttur. Önlerinde avlu bulunan konakların dış giriş kapılarını ise iç içe iki kapı oluşturmaktadır. Büyük kapının içerisindeki küçük kapı ‘enikli kapı’ yahut ‘kuzulu kapı’ olarak adlandırılır. Büyük kapı da büyükbaş hayvanların ve binek hayvanlarının giriş-çıkışına tahsis edilmiştir. Her evin avlusu muhakkak bir havuz, şadırvan, kuyu veya çeşme barındırır. Bir de nar, incir veya asma ağacı da avluların olmazsa olmazlarındandır.
Evin alt katı depo, samanlık ve ahırlık olarak kullanılmaktadır. Birçoğunda gizli bir bölme yer alır ve bunlar kış mevsiminde çeşitli yiyeceklerin korunması amacıyla veya savaşta saklanmak maksadıyla yapılmıştır. Evlerin mutfağından gizli bölmelere bir kapı açılmaktadır. Merdiven ile 2. Kata çıkıldığında ise kapısız bir sofa ile karşılaşılır. Buradan öteki odalara geçiş yapılır. Geleneksel Maraş Konakları’ndaki abdesthaneler evin dışındadır. Neredeyse tamamı küçük ocaklık ve büyük ocaklık olarak iki ocak ihtiva eder. Büyük ocaklıklar ekmek yapımı, kömbe pişirme ve çamaşır yıkama gibi işler için kullanılırken; küçük ocaklıklar ise ısınmak ve yemek yapmak için tercih edilir.
Burası Kahramanmaraş’ın merkezinde, Mercimektepe Mahallesi’ndedir. Bilhassa akşamleyin Maraş’ın güzel manzarasını seyretmek isteyenler buraya akın etmektedir. Şehrin izlenebileceği en güzel noktalardan biri olan Mercimek Tepesi konutların arasındadır ve bu yüzden oldukça aktif, canlı bir bölgedir. Yani sessiz-sakin olduğunu idida etmek yanlış olacaktır. Gün batımını seyredebileceğiniz ve birbirinden güzel kareler yakalayabileceğiniz Mercimek Tepesi’ni Maraş gezi listenize not almalısınız.
Ülkemizde müzeciliğin izleri ilk defa bu şehirde Selçuklular dönemi itibariyle görülmeye başlanmıştır. Dulkadiroğulları Beyliği zamanında ise Kahramanmaraş Kalesi’nde Genç Hitit Dönemi’nden kalma eserlere rastlanmıştır. Bunlar Kahramanmaraş’ı tarihi bakımdan önemli bir konuma yükseltmiştir. Öte yandan bu olayların dünya müzecilik tarihinde de mühim bir yer teşkil ettiği söylenebilir.
Kahramanmaraş’ın ilk müzesi ’de Taş Medrese’de kurulmuştur. yılında da Kahramanmaraş Kalesi’ne naklolunmuştur. ’de Azerbaycan Bulvarı’nda’ki binaya taşınarak orada faaliyet göstermeye başlamış olup bugün de varlığını o binada sürdürmektedir.
Müze 7 teşhir salonu, bahçe teşhir ve çevre düzeni, eğitim ve çok amaçlı toplantı salonu gibi bölümlerden oluşmaktadır. 30 bin eserin bulunduğu müzeyi meydana getiren salonlar Direkli Mağarası Kazı ve Canlandırma Salonu, Antik Fil Sergi Salonu, Hitit ve Geç Hitit Eserleri Sergi Salonu, Domuztepe Höyük Canlandırma ve Kazı Sergi Salonu, Taş Eserler Sergi Salonu, Mozaik Sergi Salonu, Kronolojik Arkeolojik Eser Sergi Salonu’dur.
Burası Kahramanmaraş Kalesi’nin içinde bulunmaktadır ve Kurtuluş Müzesi diye de bilinmektedir. I. Dünya Savaşı’nın ardından başlayan işgale karşı topyekün mücadele ederek kahramanlık sergileyen halkın başarısını yansıtmaktadır. arasında gerçekleşen 18 önemli olay bu müzede minyatürlerle anlatılmaktadır. Özellikle Maraş bize mezar olmadıkça düşmana gülzar olmayacaktır. Şeklindeki söz dikkatleri üzerine toplamaktadır.
Bu müzede İngilizlerin Maraş’a gelişleri, Fransızların burada yaptıkları, Maraş’ın işgali ve kurtuluşu, Sütçü İmam’ın ilk kurşunu atışı ve daha pek çok olay canlandırmalar eşliğinde sergilenmektedir. Belediyenin kurup işlettiği bu müzeyi rehber eşliğinde gezmeniz daha faydalı olacaktır.
Burası Ulu Cami’nin güneyindedir ve 3 katlı bir yapıdır. Osmanlı döneminde eklemelerle genişletilen yapının üst katı hanve konut; zemin katı ise sabun üretim yeri olarak kullanılmıştır. Konut olarak kullanılırken Cumhuriyet, Katip Han ve Müftü Hanı gibi isimlerle anılan yapı yılından bu yana Dondurma Müzesi olarak faaliyettedir.
Bilindiği gibi Maraş dondurmasının şöhreti dünyaya yaılmıştır. Peki bu dondurmayı böylesine lezzetli kılan şey nedir? İşte Maraş dondurmasının bütün püf noktaları, Dondurma Müzesi’nde açıklığa kavuşmaktadır. Dondurma yapımında hangi malzemelerin ve aletlerin kullanıldığından nasıl yapıldığına kadar çeşitli konularda tafsilatlı bilgilendirme sağlanan müze; farklı dönemlerin dondurma satış usullerini yansıtan sergilere ve Maraş dondurmasının tarihiyle ilgili değerli bilgilere de ev sahipliği yapmaktadır. Öte yandan tahnit sanatıyla doldurulmuş keçilerin, kafetaryanın, çocuklara özel tasarlanmış dondurma temalı dokunmatik oyunların da burada olduğunu belirtmeden geçmeyelim. Öyleyse şimdiden tatlı bir müze ziyareti dileriz!
Kayseri yolu üzerindeki Tekir Mahallesi’ninyaklaşık 3 km kuzeydoğusundadır. Sıklıkla ziyaret edilen bir mesire yeri olup şehirden uzakta, dağ eteğindedir. Mavi ile yeşilin göz kamaştıran uyumuna tanıklık edeceğiniz bu yerde suyun içindeki alabalıkları izlemek de size ayrı bir keyif verecektir. Kamp ve piknik yapabileceğiniz Tekir Yeşilgöz Mesire Yeri’nde küçük bir restoran hizmet vermektedir. Burada yüzme imkânı da mevcut olup doğanın tadını doyasıya çıkarmanız mümkündür.
Hacınınoğlu Köyü ile Karamanlı Köyü arasındaki bu mağara Paleosen Dönemi’nde oluşmuştur. Sarıkız veya Savran isimleri ile de anılan bu mağaraya Kısık Kanyonu’ndan kolaylıkla ulaşım sağlanabilir. İçinde damlataşları, dışında ise piknik alanları ve şelalesiyle bu mağara sizi en iyi şekilde ağırlayacaktır. Bu arada mağaranın sarkıt, dikit ve oyuklarla dolu olduğunu da hatırlatmak gerekir.
Görüldüğü üzere Kahramanmaraş gezilecek yerler açısından bir hayli geniş bir yelpazeye sahiptir. Camileri, türbeleri mesire yerleri, mağaraları çok daha fazlasıyla Kahramanmaraş gezilecek yerler sizi beklemektedir.
O halde yapmanız gereken Kahramanmaraş gezilecek yerler listesi okumakla kalmayıp bunu pratiğe dökmektir. Umarız hazırlamış olduğumuz bu Kahramanmaraş gezi rehberi size kılavuzluk eder.
Hepinize iyi eğlenceler!
KAHRAMANMARA'n Andrn ilçesinde doa tutkunlarnn urak noktas Toprakhisar Kanyonu'ndaki Galgamaç elalesi, doal güzelliiyle adeta büyülüyor.
Andrn'da bulunan 7 kilometre uzunluunda Toprakhisar Kanyonu'nda çalayanlar, doal havuzlar ve irili ufakl elaleler ziyaretçileri büyülüyor. Kanyonun en gözde yeri ise doa harikas Galgamaç elalesi. Adana Profesyonel Doa ve Su Sporlar Kulübü (PRODOSS) üyeleri de, derin ve sarp geçitlerin bulunduu vadide doa yürüyüü yapt. Kanyon içerisinde zorlu bir yürüyüün ardndan bölgeye ulaan doa tutkunlar ip emniyeti yardmyla elaleye indi.
Berke Baraj'na dökülen Toprakhisar Çay üzerinde bulunan Galgamaç elalesi'nin souk sularna giren, doal havuzunda yüzen kulüp üyeleri unutulmayacak bir gün yaad. elalenin serin sularnda yorgunluk gideren doa sevenler bu arada bol bol an fotoraflar çekildi.
Bölgeyi, kulüp olarak ilk defa kendilerinin kefettiini söyleyen PRODOSS Kulüp Bakan Mehmet Yakut, "Bakir, harika doal yerleri kefedip, doa yürüyüü rotalarmza yeni parkurlar ekliyoruz. Bu rotalar doa yürüyüçüleri ile paylamak, birlikte yürümek bize çok keyif veriyor. Bu muhteem doa yürüyüüne katlan emei geçen herkese teekkür ederim" dedi.
Yazıyı Paylaş: