Aptallaşan seriler
Underworld, gün ışığında vücutları gösterişli bir mücevher gibi parlayan, komik bir yüzük takıp gün ışığında dolaşabilen vampirlerin ve sevimli normal kurt formlarına dönüşen kurt adamların olmadığı bir seridir. Hikâyede insanların varlık olarak önemsizliği şık bir tavırdır. Eski mistik ve gotik atmosferi terk etmemesi, karanlığın mavi kontrast hâkim rengi, serinin imzalarıdır. Ve her şeyden önemlisi Selene kadınların kahramanıdır. Ancak tüm bu olumlu yönlere rağmen hemen her serinin düştüğü tuzağa düşen bu film de gittikçe aptallaşmış.
Haddinden fazla uzayan serinin süresi kısalır. Bahsettiğim aptallaşmanın göstergelerinden biri filmin kısa süresi. dakika olarak başlayan serinin ilk filmi, bu son filmde zar zor 91 dakikayı buluyor. Serinin en kötü filmlerinden olan Awakening ise 88 dakika idi. Bu kısalıklar, hikâyede dövüş sahnelerinden başka çekebilecekleri bir şeylerin olmadığını gösteriyor. Savaş sanatları ve kılıç dövüşleri içeren aksiyon sahneleri ile garip Ortaçağ fantezisine dönüşen bu filmde vampir ısırığının olmaması da çok aptalca. Ne anladım ben bu vampir filminden o zaman!
Yeni lider
Filmde görsel efektlerin olduğu önemli yerler genelde karanlığa düşürülmüş. Elbette kurt formundaki bir kurt adam ortadan ikiye ayrılırsa nasıl gözükür bilemeyiz ama sanki filmin bu önemli sahnesi biraz ucuzdu ve ikiye ayrılan kurt adam plastik gibi gözüküyordu. Zaten tam göremedik, çünkü geniş açı ve uzak mesafeden çekilmişti. Filmin en önemli yeniliği, sürü psikolojisi ile dağınık bir şekilde hareket ettiğini bildiğimiz kurt adamların sistem değiştirmesi oldu. Filmin yeni karakterlerinden olan Lycanların yeni lideri Marius önderliğinde kurt adamlar ilk kez organize bir ordu gibi hareket ediyorlardı.
Bu filmi keyifle izleyecek olanlar en başta serinin fanları olacaktır. Seriyi henüz hiç izlememiş olan seyircinin filmden keyif alabileceğini sanmıyorum. Benim izlememdeki tek ve değişmez sebep kesinlikle Selene yani Kate Beckinsale’dir. Vücudunu saran deri kostümü, değişmez kalın topuk siyah botları ile sergilediği akrobatik hareketleri ve vurdum mu oturturum kıvamındaki karizmatik bakışları ile benim gönül bağım kadın kahramanımızadır. Üstelin bu filmde kadın yönetmen gözüyle Selene’nin çok daha havalı gözüktüğünü düşünüyorum. Yeni saçlarını beğendim. Filmin finalinden bir devam filminin geleceği anlaşılıyor. Bu filmde ağırlık Selene ve David arasında eşit bölüştürülmüştü. Benim tahminim 6. filmden itibaren Selene’nin yerine David’in filmin odak karakteri olacağı yönünde. Ancak Underworld’ün ayakta kalması isteniyorsa biraz hikâyeye ağırlık verilerek, David’den de daha ilgi çekici taze bir kan bulmaları gerekmekte. Belki Selene’nin kızı Eve bu görevi üstlenebilir.
Tüm Yazıları
FRAGMANI İZLE
İzlemek İstiyorum
Eleştiri yaz!
Cory Goodman’ın senaryosuna Jayson Rothwell ile imza attığı ve yönetmen koltuğuna ilk kez Anna Foerster oturduğu Underworld serisinin beşinci filminde Selene'i yine soluksuz bir aksiyon karşılar. Selene çifte saldırı altındadır; hem kendisine ihanet eden Lycan’lar hem de Vampirler bu savaşçı kadının peşindedir. David ve babası Thomas onun tarafında yer alsa da Bu amansız savaşı bitirmek için büyük bir fedakarlık yapmak zorunda kalacaktır
Kate Beckingsale, Selene rolüyle tekrar karşımıza çıkarken dördüncü filmde David karakterine hayat veren Theo James bu kez Kate Beckingsale ile başrolü paylaşıyor. Tobias Menzies yeni Lycan lideri Marius’u canlandırırken Clementine Nicholson ise Vidar’ın kızı Lena rolünde filmde yer alıyor. Filmin kadrosunda ayrıca Bradley James, James Faulkner ve Charles Dance de yer alıyor.
Çocukluğumdan bu yana fantastiğin –yazılı, çizili, çekili- her türüne düşkünümdür ama vampir ve kurt adam konuları fazlaca sömürüldüğü için olsa gerek Underworld filmlerinin büyük bir hayranı değilim. Fantastik bir Romeo Juliet hikayesi gibi başlayan Underworld serisi her filmde bir öncekine rahmet okutacak uyduruk senaryolarla karşımıza çıktı ama lateks kıyafetiyle iç gıcıklayan Kate Beckinsale’in hatırına izledik durduk bunca zamandır. 13 yaşındaki Underworld serisinin 5. filmi olan ve 4 yıllık bir aradan sonra karşımıza çıkan Underworld: Kan Savaşları’nın yapım hikayesi filmin kendisinden daha ilginç. Yapımcılar seriyi bir reboot çekerek yeniden başlatmayı düşünüyorlardı çünkü Kate Beckinsale artık vampir güzeli ölüm taciri Selene karakterini oynamaktan sıkılmıştı. Onlar da Theo James’in oynadığı David karakteri üzerinden yeni bir vampir kahraman yaratarak devam etmeyi düşündüler çünk
Eleştirinin tamamıÖneriler
tabiki seriyi bütün değerlendirmek gerekiyor ben bu filmle başladım belki ondan kaynaklanıyordur ama beni çok etkilemedi film bir blade değil yani vasat
Eğer yorumlarımı takip ediyorsanız, Underworld serisi hakkındaki düşüncelerimi biliyorsunuz. İlk film fena değildi, ikinci filmin senaryosu kötüydü ama aksiyonu sürükleyiciydi, üçüncü filmin ilginç fikirleri olsa da aşırı gereksizdi ve dördüncü filmse bu serinin kalbine bir hançer saplayarak klişe bir hikayeyle seriyi bitirdi. Bu yüzden Blood Wars'u sinemalarda izlemedim. Bu film hakkında diyebileceğim en iyi şey
Devamını oku
Ben bir önceki filme istinaden bu defa oldukça ümitliydim ve beklenti içerisinde izledim. Uyanış, hikayeyi apar topar bitirmiş ve özensiz bir görüntü çizmişti. Öte yandan iyi bir geçiş filmiydi ve sonrası için merak uyandırmıştı. Kan Savaşları ise hem aksiyon sahneleri hem de gerilim açısından ortalama bir değerde kalıyor ve geçmişi aratıyor. En nihayetinde Selene’i izlemeyi özlemişim bana iyi geldi ama kadın
Devamını oku
berbat bir film.. önceki serilerin çok çok çok altında kalmış.. hiç beğenmedim..
serinin en güzel filmi : Lycanların yükselişi
serinin en berbat filmi : kan savaşları
Ülke ABD
Dağıtımcı Warner Bros Turkey
Yapım yılı
Metrajuzun metrajlı film
İlginç Detaylar-
Bütçe-
Dil İngilizce
Görüntü formatı -
RenkRenkli
Ses formatı-
Yapım formatı-
Viza numarası-
Bu filmi sevdiyseniz, şunlar da ilginizi çekebilir: : Yılın en iyi filmleri , En iyi film: Aksiyon, {Genre} türündeki en iyi filmler :
Tüm Sinema Haberleri
En Popüler Fragmanlar
Vizyondaki En İyi Filmler
Anna Foerster'in yönetmenliğini üstlendiği, Kate Beckinsale'in Selene'e yeniden can vereceği Karanlklar Ülkesi: Kan Savaşlar, Lycan ve Vampir Savaş arasnda kalmş Selene'in hikâyesini anlatmaya devam ediyor.
Dünyaca ünlü Karanlklar Ülkesi (Underworld) serisinin yeni ve son filmi, Karanlklar Ülkesi: Kan Savaşlar'nda Selene, kendisine ihanet eden Lycan'lar ve de Vampirler'in büyük saldrs altndadr. Yannda yer alan David ve babas Thomas ile birlikte, Selene, bu en büyük fedakarlğ yapmasn gerektirse de Lycan'lar ve Vampirler arasndaki savaş mutlaka sona erdirmelidir.
daha fazla gösteryılında başlayan ‘Underworld’ serisi, beşinci halkası ‘Underworld: Blood Wars’ ile yoluna devam ediyor. Kate Beckinsale’i bir kere daha Selene rolünde izlediğimiz yapım, yeraltı dünyasının birbirine düşman yaratıklarını karşı karşıya getiriyor. Hem Lycan hem de Vampir klanları tarafından ihanete uğrayan Selene, iki klan arasındaki savaşı sonlandırmak ister. Yanına arkadaşı David ve babası Thomas’ı alan genç kadın, çok büyük bir fedakârlık yapmak zorunda kalacaktır.
Gotik mekânları mesken tutan ‘Underworld: Blood Wars’, hem korku hem de aksiyon severlerin beklentilerini karşılayacak gösterişli bir yapım. Süper güçlere sahip vampir Selene’in neredeyse tanrısal özellikler kazandığı serinin son filmi, ilk defa bir kadın yönetmene, daha önce yönettiği TV dizileriyle dikkat çeken Anna Foerster’a teslim edilmiş.
Yazan: Ali Deniz Şensöz
An email you’ll actually love
E-posta adresinizi girerek Kullanım Koşulları ve Gizlilik Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
🙌 Awesome, you're subscribed!
Thanks for subscribing! Look out for your first newsletter in your inbox soon!
Discover Time Out original video