Cümle; bir duyguyu, düşünceyi, olayı anlatan sözcük ya da sözcükler topluluğudur. Duygu, düşünce ya da olay anlatılırken cümlede her sözcük ya da sözcük grubu bir görev üstlenir, işte, sözcük ya da sözcük gruplarının birtakım görevler üstlenmesiyle cümle öğeleri ortaya çıkar. Bu öğeler şunlardır:
1) Yüklem
2) Özne
3) Nesne (Düz Tümleç)
4) Dolaylı Tümleç
5) Zarf Tümleci
6) Edat (İlgeç) Tümleci
7) Cümle Dışı Unsurlar
Örnek:
Turistler güneş doğarken bu tepeden manzarayı seyreder.
Görüldüğü gibi, cümlenin temel öğesi yüklemdir. Öyleyse önce, cümlede asıl yargıyı bildirip cümlenin kurulmasını sağlayan yüklem bulunmalıdır. Sonra, yukarıdaki cümlede olduğu gibi, yükleme çeşitli sorular sorularak, onu çeşitli yönlerden açıklayan öteki öğeler bulunur. Buna göre, öğeleri bulurken belli bir yol izlenmelidir.
Cümlenin öğeleri bulunurken şu kurallara dikkat edilmelidir:
Önce yüklem belirlenir, sonra yükleme çeşitli sorular sorularak öteki öğeler bulunur.
Cümledeki söz öbekleri (isim tamlamaları, sıfat tamlamaları, bileşik sözcükler, deyimler, ikilemeler, fiilimsi grupları, edat grupları) bölünmez; tek bir öğe olarak gösterilir.
Öğeleri buldurmaya yönelik sorular, cümle içinde, buldurduğu öğenin yerini tutar.
Cümle dışı unsurlar (ünlem ifadeleri, bağlaçlar, ara sözler, hitap sözcükleri) öğe olarak kabul edilmez.
YÜKLEM
Yüklem;kip ve kişi eki alıp iş, oluş, hareket bildirerek cümleyi bir yargıya bağlayan sözcük ya da sözcük öbeğidir. Yüklem, cümlenin temel öğesidir. Bir cümlenin varlığından söz edebilmek, yüklemin varlığına bağlıdır.
Yüklem kip ve kişi eklerini alır. Buna göre yüklem, çekimli bir eylemden oluşabilir:
Bu cümlelerde “alıyorum” ve “teşekkür ettik eylemleri kip ve kişi eki alarak cümleyi bir yargıya bağladığı için yüklemdir.
Yüklemler, farklı yapılarda oluşturulmuş eylemlerden oluşabilir:
Yüklem, ekeylem almış ad soylu bir sözcükten veya sözcük öbeğinden oluşabilir:
Aşağıdaki cümlelerde ad soylu sözcüklerden ya da sözcük öbeklerinden oluşan yüklemler koyu olarak yazılmış ve yüklemlerin türleri ayraç içinde belirtilmiştir.
ÖZNE
Özne, cümlede işi, oluşu, hareketi yapan veya olanı bildiren öğedir. Yükleme “kim? ne?” soruları sorularak bulunur.
Bu cümlelerin birincisinde, yükleme (alkışladılar) “kim” sorusu sorularak “işi yapan öğe” yani özne bulunuyor. İkinci cümlede de ad soylu bir sözcük olan yükleme (doluydu) “ne sorusu sorularak özne bulunuyor. Bu sorular yükleme doğrudan değil de “alkışlayan kim, dolu olan ne” biçiminde sorulursa özne doğru olarak bulunur.
Özne, ad soylu sözcük veya sözcük öbeğinden oluşabilir:
Aşağıdaki cümlelerde, özneler, koyu olarak yazılmış, öznelerin türleri ayraç içinde belirtilmiştir.
Dikkat!
Cümlede yazılmayan, yüklemdeki kişi ekinden anlaşılan öznelere gizli özne denir.
Dikkat!
Cümledeki hitap sözleri öğe olarak kabul edilmez.
Bu sözler cümle dışı unsurdur.
Bu cümlede Murat hitap sözü olduğundan özne değil, cümle dışı unsurdur. Cümlenin öznesi ise gizli özne “sen”dir.
NESNE (DÜZ TÜMLEÇ)
Nesne, öznenin yaptığı işten etkilenen öğedir. Yükleme sorulan neyi? kimi? sorularıyla belirtili nesne, ne? sorusuyla belirtisiz nesne bulunur. Nesne, yüklemi eylem olan cümlelerde aranmalıdır. Özneyle nesneyi karıştırmamak için önce özne, sonra nesne bulunur.
1) Belirtili Nesne (Neyi? Kimi?)
Bu cümlelerin birincisinde yükleme (beğendim) “neyi sorusu sorularak, İkincisinde yükleme (yazdırmış) “kimi” sorusu sorularak “yapılan işten etkilenen öğe yani nesne bulunuyor. Bu cümlelerde nesneler belirli bir varlığı karşılamaktadır. Aşağıdaki cümlelerde belirtili nesneler koyu yazılmıştır.
2) Belirtisiz Nesne (Ne?)
Bu cümlede yükleme (beğendim) “ne” sorusu sorularak “yapılan işten etkilenen öğe” yani nesne bulunuyor. Bu cümlede nesne herhangi bir varlığı karşılamaktadır. Aşağıdaki cümlelerde belirtisiz nesneler koyu olarak yazılmıştır.
Dikkat!
Bu cümlede özne de nesne de yükleme sorulan ne sorusunun cevabıdır. “Ne sorusunu yükleme doğrudan sormayıp “Söyleyen ne? biçiminde sorarsak özneyi doğru buluruz. Daha sonra “ne sorusunu özneyle birlikte “Kuşlar ne söylüyor? biçiminde sorarsak nesneyi doğru bulmuş oluruz.
DOLAYLI TÜMLEÇ
Dolaylı tümleç, yüklemi; yer, yön bakımından tamamlayan öğedir. Yükleme sorulan kime, kimde, kimden, nereye, nerede, nereden, neye, neyde, neyden sorularının cevabı olur. Bu sorulara göre, dolaylı tümleç olan öğe -e, -de, -den durum eklerinden birini alır.
Bu cümlede “arabaya” sözcüğü, yükleme sorulan “neye” sorusuna cevap verdiğinden dolaylı tümleçtir. Aşağıdaki cümlelerde dolaylı tümleçler koyu olarak yazılmıştır.
Uyarı!
Cümlede “-e, -de, -den eklerinden birini alan her öğe, dolaylı tümleç değildir. Bir öğenin, dolaylı tümleç olması için, bu ekleri almasının yanında yukarıda sıralanan sorulardan birinin cevabı olması gerekir.
Bu cümlelerin birincisinde “-den” ekini alan “fırtına’ sözcüğü; “neyden sorusunun cevabı olduğu için dolaylı tümleç, İkincisinde neden (niçin) sorusunun cevabı olduğu için zarf tümlecidir.
ZARF TÜMLECİ
Zarf Tümleçleri, yüklemi; durum, zaman, miktar, yer-yön ve sebep gibi yönlerden tamamlayan öğelerdir. Yükleme sorulan “nasıl, ne zaman, ne kadar, neden, niçin, niye sorularıyla bulunur.
Bu cümlelerin birincisinde “yürüyerek sözcüğü, yüklemi durum yönünden; İkincisinde “daha hava aydınlanmadan sözü yüklemi zaman yönünden tamamladığından zarf tümlecidir. Aşağıdaki cümlelerde zarf tümleçleri koyu yazılmıştır.
Bir cümlede birden fazla zarf tümleci bulunabilir.
Uyarı!
Yer-yön zarfları ek alırsa zarf tümleci olmaz. Aldığı eklere göre, öğe olarak değişik görevler üstlenir.
Bu cümlelerin birincisinde “dışarıya’’ sözcüğü, “nereye sorusunun cevabı olduğu için dolaylı tümleç; İkincisinde “dışarısı sözcüğü, “ne sorusunun cevabı olduğu için özne; üçüncüsünde “dışarıyı sözcüğü, “neyi sorusunun cevabı olduğu için nesne; dördüncüsünde “dışarı sözcüğü, yer-yön belirteci olduğu için zarf tümlecidir.
EDAT (İLGEÇ) TÜMLECİ
Edat (ilgeç) tümleçleri, yüklemi; amaç, araç, birliktelik, neden yönlerinden tamamlayan ile, için ilgeçleriyle oluşturulmuş öğelerdir. Yükleme sorulan ne ile? kiminle? ne için? kimin için? sorularıyla bulunur.
Bu cümlede “uçakla” sözcüğü “neyle” sorusuna cevap verdiğinden ve yüklemi araç yönünden tamamladığından ilgeç tümlecidir. Aşağıdaki cümlelerde ilgeç tümleçleri koyu renkle gösterilmiştir.
Ayrıca bakınız ⇒
CÜMLENİN ÖGELERİ
Ana madde: Adolf Hitler'in iktidara yükselişi
’te kendi isteği ile Avusturya vatandaşlığından çıkan Hitler hâlen Alman vatandaşı değildi ve seçimlere adaylığını bile koyamaması tehlikesi ile karşı karşıyaydı. Bu onun için büyük bir sorundu. 25 Şubat ’de Brunswick Devleti’nin nasyonal sosyalist olan İçişleri Bakanı, Hitler’i Berlin’deki Brunswick temsilciliğine Ataşe tayin ettiğini açıkladı. Bu komik manevra ile Hitler otomatik olarak bir Brunswick ve dolayısıyla Alman vatandaşı oldu ve Almanya Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymaya hak kazandı. Bu engeli kolaylıkla atlatan Hitler kendisini büyük bir enerjiyle seçim kampanyasına attı.[62] 13 Mart ’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine NSDAP’nin adayı olarak katılan Hitler’in rakipleri, ’ten beri Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan bağımsız aday Paul von Hindenburg, KPD’nin adayı Ernst Thälmann ve Stahlhelm/DNVP’nin adayı Theodor Duesterberg idi. Hitler seçimlerde oy aldı, bu sayı %’e tekabül etti. Karşısındaki en güçlü rakibi olan Hindenburg ise oy aldı. Hindenburg’un aldığı oylar %’ya tekabül etti, buna rağmen Cumhurbaşkanlığını çok ufak bir farkla (%) kaçırmış oldu ve seçim ikinci tura kaldı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu 10 Nisan ’de gerçekleştirildi. Hitler bu turda (%) oy aldı. Hindenburg ise oy aldı ve %53’lük bir oran elde ederek Cumhurbaşkanı seçildi.[63] Hitler, bu seçimlerden ikinci olarak ayrıldı.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden birkaç ay sonra, 31 Temmuz ’de, parti üçüncü kez genel seçime katıldı. Seçim sonuçlarından yine parlamentoda çoğunluğu sağlayabilen bir parti çıkmadı. Toplam oyların %37’sini alan Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi, parlamentoda çoğunluğu sağlayamamakla birlikte en çok sandalye sayısına sahip partiydi.
yılının Ocak ayında, komünistlerin bir genel grevle tüm ekonomiyi işlemez hâle getirerek bir “devrimci durum” yaratacakları ya da ülkede iç savaş çıkacağı konusundaki endişeler o derece derinleşmişti ki, Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg[64] Hitler’i, Katolik Merkez Partisi ile koalisyon kurarak istikrarlı bir hükûmet teşekkül ettireceği umuduyla şansölye atadı. Ancak Katolik Merkez Partisi ile bir anlaşma sağlanamadı. Buna karşın medya patronu Alfred Hugenberg’in liderlik ettiği Alman Ulusal Halk Partisinin (DNVP) desteğini alan Hitler, bu partiyle koalisyon kurdu.
13 Haziran Salı akşamı yayınlanan bölüm olan sezon finalinde ailenin kaderini kökten değiştiren olaylar oluyor!
Dönüş geçmişiyle kavuşmak için çok istekli olsa da beklediği kucak ona kolayca açılmaz. Ancak Dönüş kararlı davranır, tüm sonuçlarına rağmen çıktığı yoldan vazgeçmeyecektir. Diğer yandan yazdığı kitabın etkileri, tüm aileye sirayet eder.
Derya, Mustafa’ya haber vermeden kendi hayatına dair bir plan yapar. Bu yüzden Mustafa’yla araları daha da sert bir şekilde açılırken, Dönüş’e açıkladığı gerçekler yüzünden ailesiyle de kopma noktasına gelir. Derya tüm yaşadıklarından sonra gözünü karartıp, fevri kararlar verir.
Somer, Kiraz’ın velayetini Mine’den alır; fakat, Mine’nin de kızından vazgeçmeye niyeti yoktur.
Dönüş’ün yazdığı kitap, Türkan ve Somer’in aralarında sulh sağlamalarına vesile olur. Türkan’ın farkında olmadan yaptığı bir hareket, Kartal’ı içine düştüğü karanlıktan az da olsa çıkarmaya başlar.
Kalenderlerin evine gelecek olan zarfla, tüm ailenin kaderi yeniden yazılacaktır.
Üç Kız Kardeş yeni sezonda Kanal D'de devam edecek!