Kıbrıs Tüp Bebek Merkezi ile tedaviye karar verdikten sonra anne baba adaylarının akıllarında bu mucizevi yöntemle ilgili birçok soru oluşması oldukça normal bir durumdur.
Tüp bebek tedavisi çeşitli nedenlerle başarısızlıkla sonuçlandığında anne baba adayı istediği sürece istenilen sayıda tekrarlanabilir. Yani bu üremeye yardımcı tedavi yönteminin tekrarlanması için bir üst sınır bulunmamaktadır. Tedavi sayısı ile tedavinin başarı oranı arasında herhangi bir ilişki yoktur. İlk tedavi uygulandığında hamilelik elde edilebileceği gibi 6. denemede hamilelik elde edenler de vardır.
Üremeye yardımcı bir tedavi yöntemi olan tüp bebek tedavisinin herkes için geçerli olan net bir süresi yoktur. Çiftlerin sağlık durumuna ve uygulanacak tedavinin sürecine bağlı olarak değişen bir süresi vardır. Çiftlerin yaşı, kilosu, üreme hücrelerinin durumu ve kalitesi tüp bebek tedavisinin süresi konusunda belirleyici unsurlardır. Tedavinin büyük kısmı yaşadığınız yerde uygulanabilmekte ve Kıbrısta kalış süresi, tedavi tipine göre veya günü geçmemektedir.
Çocuk sahibi olmayı planlayan çiftlerin en az bir yıl boyunca korunmasız olarak cinsel ilişkiye girmelerine rağmen gebelik elde edemediği durumlarda çiftlere üremeye yardımcı bir tedavi yöntemi olarak uygulanmaktadır.
Bunun yanında 35 yaş üstü kadınlarda evlilik süresine bakılmadan 6 ay korunmasız olarak cinsel ilişkiye rağmen hamile kalınamaması durumunda, Kıbrıs tüp bebek merkezi olarak önerdiğimiz bir tedavidir.
Tüp bebek tedavisi uygulanan çiftlerde gebelik elde etme oranını etkileyen birçok değişken bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi de yaş faktörüdür. Anne baba adayının yaşları ilerledikçe üreme hücrelerinin hem kalitesi hem sayısı düşecektir. Ancak kliniğimizde uyguladığımız prp, sitoplazma transferi, yumurta donasyonu, sperm donasyonu, embriyo donasyonu yöntemleri yaş faktörünü önemsiz hale getirmekte ve ileri yaş grubu ebeveyn adaylarındada sağlıklı gebelikler elde edilmektedir. Ayrıca transfer öncesi embriyodan alınan 5.gün biopsileri Pgd, Ngs yöntemleriyle genetic laboratuvarımızda analiz edilmekte ve genetik açıdan sağlıklı olduğuna emin olduğumuz embriyoların transferi yapılmaktadır.
Günümüz tıp teknolojisinin ve tedavi yöntemlerinin gelişmesi ile birlikte tüp bebek tedavisi oldukça ağrısın bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Tedavinin belli aşamalarında uygulanan iğneler de ağrısız sancısız bir şekilde uygulanmaktadır. Bunun dışında yumurtaların toplanma aşamasında çok hafif bir sancı olacağından bu işlem de anestezi altında gerçekleştirilmektedir. Rahime embriyo transferi sırasında herhangi bir anestezi işlemi uygulanmamaktadır çünkü ağrısız bir işlemdir.
Kıbrıs Tüp Bebek Merkezi olarak; Tüp bebek tedavisi sürecinde kullanılması gereken bazı ilaçlar bulunmaktadır. Tedavi esnasında doktor tarafından verilecek ve kullanılması gereken ilaçların aslında çok ciddi yan etkileri yoktur. Fakat tedavi sırasında ilaç kullanımına bağlı baş dönmesi ve bazı mide problemleri yaşanması da oldukça normal kabul edilir. Bunun yanında yumurtalıkların büyümesine bağlı kasıklarda rahatsızlık ve sancı hissedilebilir. Belirtmekte fayda var, tüp bebek tedavisi sırasında kullanılan hiçbir ilaç bebeğe bir zarar vermez. Bunun yanında olağan dışı bir durum fark edildiğinde hemen doktorunuza başvurmalısınız.
Tüp bebek tedavisinde tek embriyo transfer edildiğinde gebelik elde etme oranı % %70 dolaylarındadır. İki embriyo transfer edildiğinde ise bu oran % %90’ lere kadar çıkmaktadır.
Kıbrıs tüp bebek merkezimiz ile tüp bebek tedavisi sonucu elde edilen gebeliklerde normal yollardan kalınan hamileliklerden daha fazla düşük riski yoktur. Tüp bebekle edilen gebeliklerin doğal yoldan elde edilen gebeliklerden bir farkı yoktur. Hatta tüp bebek öncesi yapılan genetic analizler ve rahim içi boşluğun detaylı bir şekilde değerlendirilmesi daha sağlıklı gebelikler elde edilmesini sağlamakta ve düşük riskiniz azaltmaktadır. Tüp bebek tedavisi sonrası elde edilen gebeliklerde verilecek ilaçlar seafoodplus.info Erman Sever ve ekibi tarafından düzenlenmektedir. Bu tıbbi takipte sağlıklı doğum oranlarını artırmaktadır.
Doğal yollardan hamile kalındığında da tüp bebek tedavisi sürecinde de vajinal kanama normal kabul edilmeyen bir durumdur. Böyle bir durumla karşılaşıldığında hızlıca doktora başvurulmalıdır. Bunun yanında tüp bebek tedavisinin başlarında vajinal kanama ve lekeli akıntılar görülebilmektedir. Tedbir olarak bu durumla ilgili hemen doktor bilgilendirilmelidir. Yalnız hemen belirtilmelidir ki bu durum tüp bebek tedavisinin başarısını olumsuz yönde etkileyen bir şey değildir.
Kıbrıs tüp bebek tedavisi yöntemi sağlıklı çocuk doğurma kriter alındığında başarısı yüksek bir üremeye yardımcı tedavi yöntemidir. Ama her ne olursa olsun % ’ lük bir başarı oranından bahsetmek mümkün değildir. Çünkü tüp bebek tedavisinin başarısını etkileyen birçok değişken bulunmaktadır. Rahim duvarının durumu, tüplerin değerlendirimesi, oluşturulan embriyo kalitesi tedavi başarısını etkileyen önemli kriterlerdir. Bu kriterler istenilen düzeyde olduğunda tedavinin başarı oranı kliniğimizde %80 in üzerindedir.
– Tekrarlayan düşüklerde
– Daha önce dünyaya gelen anomalili bir çocuk öyküsü varsa
– Gebelik elde edilemeyen tüp bebek tedavileri sonrası
– Sperm kalitesi düşük olduğunda
Hamilelik her aşamasında kontrol gerektiren bir süreçtir. İster tüp bebek tedavisi ile olsun ister doğal yollardan olsun hamile kalındığında ilk andan itibaren dikkatle ve yakın takip gereklidir. Tüp bebek tedavisi sonrası elde edilen gebeliklerde transfer sonrası özellikle ilk 8 hafta kullanılan ilaçlarda farklılıklar olacaktır ve bu tedavi protokolü ivf hekiminiz tarafından reçete edilecektir. Bilhassa çoğul gebelik gibi bir durum varsa doktor kontrolü ihmal edilmemesi gereken bir durumdur. Gebelik takibi titizlikle yapıldığında düşük ihtimali ya da erken doğum riski en aza indirilebilir. Tüp bebek tedavisi ile hamile kalındığında gebelik kontrol sıklığında ve ultrasonografi takibinde bir farklılık yoktur.
Kıbrıs tüp bebek tedavisi maliyeti tedavi uygulanan merkezden merkeze değişebileceği gibi aynı merkezde tedavi gören çiftler arasında da farklılık gösterebilmektedir. Bunun nedeni uygulamadaki farklılıklardır. Tüp bebek merkezlerinin sunduğu imkânlar birbirinden farklı olduğu için maliyet de farklı olabilir. Aynı tedavi merkezinde oluşan farklılıklar ise çiftlere uygulanan tedavinin kişisel olmasından kaynaklanmaktadır. Anne baba adaylarının sağlık durumlarına göre planlanan tedavi maliyeti belirleyen esas unsurdur.
Tüp bebek tedavisi sonrası oluşan hamilelik sürecinde anne adayında eğer herhangi bir farklı sağlık sorunu yoksa anne adayının haftaya kadar seyahat etmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Bunun yanında tedavinin transfer aşaması sonrasında 15 dakikalık istirahat yeterlidir ve sonrasında seyahat edilebilir. Tüp bebek tedavisi sırasında ve sonrasında riskli durumların neler olduğu, nasıl tedbirler alınması gerektiği doktorunuz tarafından size mutlaka bildirilecektir. İzlenecek yol doktorunuz tarafından belirlenecek süreç ile ilgili bilgiyi doktorunuzdan edinmeniz en doğrusu olacaktır.
Jin. Op. Dr. Şevket Alptürk
Hastane Kurucusu ve Klinik Direktörü
Hastanemizin kurucusu Jin. Op. Dr. Şevket Alptürk yılında Lefkoşa'da dünyaya gelmiştir. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde lisansını tamamladıktan sonra yılında yine aynı Üniversitenin Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'ndan başarıyla Uzman Doktor Ünvanını almıştır. Dr. Şevket Alptürk 30 yılı aşkın tecrübesiyle teknolojik ve tıbbi yenilikleri her zaman takip etmeyi kendine prensip ederek hastalarına en yüksek başarıyı sunmayı kendine görev bilmiştir. Halen Doğuş Hastanesi bünyesinde Kadın Hastalıkları ve Doğum, Kısırlık ve Tüp Bebek (Yumurta Donasyonu, Sperm Donasyonu, Embriyo Donasyonu , Pre-natal Genetik Taramavb) Alanlarında çalışmalarını devam ettirmektedir.