Kıdem ve ihbar tazminatının ne zaman ödenmesi gerekir? İşveren senet veya çekle vadeli olarak ödeyebilir mi? Ödenirse ne yapılmalı? Şükran Yürür
İş sözleşmesinin feshedilmesi halinde işçinin iş görme ve işverenin de ücret ödeme yükümlülüğü sona ermektedir. İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve kanundan doğan para ve parayla ölçülmesi mümkün menfaatlerin, iş sözleşmesinin sona ermesi halinde, tam olarak ödenmesi zorunludur.
Kıdem tazminatı, hizmet sözleşmesinin İş Kanunu'nda belirtilen nedenlerden birine istinaden sona ermesi halinde ödenebilmektedir. İşçinin, istifaen iş akdini feshetmesi halinde kıdem tazminatına hak kazanması söz konusu değildir. Kıdem tazminatının ödenmesi gereken süre fesih nedenine bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
Ancak, kıdem tazminatı bazı nedenlerden dolayı ödenmesi gereken zamanda ödenmemekte veya ödenememektedir. sayılı İş Kanunu'nda, kıdem tazminatının ödenmesinin gecikilmesi halinde faiz özel olarak belirlenmiştir. Kıdem tazminatının süresinde ödenmemesi halinde ise mahkemece faize hükmedilmektedir. Mahkemece, ihbar ve diğer işçilik hakları için temerrüt tarihinden veya (temerrüdün ispat edilememesi halinde) davanın açıldığı tarihten itibaren kanuni faize hükmedilmektedir. Ancak bu faiz oranı kıdem tazminatı için akdin feshinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz olarak belirlenmektedir.
İşçi ve işverenin uzlaşmaları durumunda, kıdem ve ihbar tazminatının çek veya senetle taksitler halinde ödenmesi olanaklı bulunmaktadır. Kıdem tazminatının taksitlendirilerek ödenmesi halinde, gecikme faizleri ödeme tarihleri dikkate alınarak hesaplanır. Yargıtay'a göre, işçi taksitler halinde ödenen kıdem tazminatı için geçmiş günler faizi isteyebilir. Ancak, bu istemde bulunabilmek için ödemelerin ihtirazi (çekince) kayıt konularak alınmış olması gerekir. Yargıtay bir kararında (Yargıtay 9. H.D. E/,K. /,T) kıdem tazminatının taksitle ödenmesi halinde ihtirazi kayıtla alınan kısımlar için iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren faiz istenebileceğini hükme bağlamıştır.
Yargıtay, kıdem tazminatının geç ödenmesi nedeniyle faiz talebine ilişkin davalarda, Borçlar Kanunu'nun maddesi uyarınca asıl borç ödeme ile sona ermiş olduğunda, önceden işleyen faizleri talep hakkı saklı tutulmamış ise bu faizlerin istenemeyeceğini kabul etmiştir. Yargıtay'ın bir kararında (Yargıtay 9. HD. E/, K/, T. ) ibranamede vadeli de olsa çek ile ödemeyi kabul ederek faiz talebinden vazgeçmesinin geçerli olduğu, üç ay sonra faiz talep hakkından vazgeçme iradesini geri almasının BK. /2. maddesi uyarınca faiz istenme hakkını saklı tutma olarak nitelendirilemeyeceği, kıdem tazminatı hakkı doğduktan, yani fesihten sonra verilen ibranamenin geçerli sayılacağı, belirtilmiştir.
İşçiye zam yapılması zorunlu mu?
İşyeri işçiye zam yapma mecburiyetinde mi? Yapmazsa işçinin hakları var mıdır? İşçi çıkarsa tazminat isteyebilir mi? Ramazan Gündoğdu
Bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanan ücret; işçinin yaşamını sürdürebilmesi, ihtiyaçlarını karşılayabilmesi, fiziki, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını sağlayan tek geliridir. Bu anlamda ücret gelirlerinin düşük veya yüksek olması, işçilerin refah seviyelerini göstermede önemli bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır. Her yıl işçi ve işveren arasında işçinin ücretine yapılacak zam konusunda anlaşmazlıklar çıktığı görülmektedir. İşçi ücretlerine yapılacak zam oranı iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmelerinde belirlenmesi gerekmektedir. Ancak, bir çok iş ilişkisinde yazılı veya sözlü iş sözleşmesi yapılmadığı görülmektedir. İş sözleşmesinde yapılacak zam oranının ve süresinin belirlenmemesi halinde işveren zam yapmaya zorlanamayacaktır. İşçiye yapılacak zammın iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmelerinde belirtilmesi halinde, sözleşmede belirtilen oranda veya hiç zam yapılmaması işçiye haklı nedenle fesih hakkı verir ve iş sözleşmesini haklı olarak fesheden işçiye kıdem tazminatı ödenir. Hemen belirtmek gerekir ki, sözleşmede yer almaması halinde işçiye zam yapılmaması veya düşük zam yapılmış olması işçiye sözleşmeyi haklı nedenle fesih hakkı vermez.
(Kaynak: Dünya Gazetesi
İstanbul iş hukuku avukatı kadromuz kıdem tazminatı ödenmesi şartları konusunda müvekkillerimizi bilgilendirmekte ve kıdem tazminatı davaları ile ilgili her türlü konuda çıkan uyuşmazlıkların çözümlenmesinde avukatlık, arabuluculuk ve danışmanlık yapmaktadır.
İş hukukuna ilişkin düzenlemeler asıl olarak sayılı İş Kanunu’nda bulunmaktadır. Dolayısıyla bir hukuki uyuşmazlığın olması durumunda ilk olarak bu kanuna bakılması gerekmektedir.
Bunun dışında; sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda, sayılı Deniz İş Kanununda, sayılı Basın İş Kanununda, sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gibi kanunlarda iş hukukuna ilişkin düzenlemeler bulunmaktadır.
Kıdem tazminatı, belirli bir süre çalışıp iş sözleşmesi sona eren işçiye yasada sayılan durumlarda ve hizmet süresi ile ücretine göre değişen miktarda, işverence ödenmesi gereken parayı ifade eder. İşçinin işyerinde çalıştığı sürede yıpranması ve işverenine sadakatinin bir sonucu olarak işçiye verilen bir tazminattır.
Kıdem tazminatı ödenmesi için öncelikle, bir iş sözleşmesinin varlığı gerekmektedir. Burada bahsi geçen iş sözleşmesi İş Kanunu’ndan doğabileceği gibi Deniz İş Kanunu, Basın İş Kanunu ve benzerleri kapsamında da yer alabilir.
Diğer bir şart olarak işçi en az 1 yıl çalışmış olmalıdır. Bu süreye tatil ve benzeri süreler dâhilken grev veya lokavt nedeniyle sözleşmenin askıda olduğu süreler dâhil değildir. Ayrıca işçinin iş ilişkisinde 2 aya kadar deneme süresi mevcutsa bu deneme süresi de dikkate alınmalıdır.
Kıdeme esas süre hesaplanırken aynı işverenin değişik işyerlerinde çalışan işçinin kıdemi birlikte hesaplanır. Fakat ilk iş sözleşmesi feshedildikten sonra işçi kıdem tazminatı almışsa, ikinci dönem için süre sıfırdan başlatılır.
Eğer işçiler, aynı anda birden fazla işverene hizmet ediyorlarsa ve bu işverenler arasında organik bağ tespit edilirse bu durumda da süre birlikte hesaplanır.
Mevsimlik işçilerin kıdemi için, çalıştıkları süre toplanır. Kanun koyucu mevsimlik işçiler için bu düzenlemeyi getirerek süre bakımından mağduriyetlerini engellemeyi hedeflemiştir. Kısmi süreli çalışan işçinin kıdemi ise tam süreli çalışan işçi gibi hesaplanır; işe başlama ve işten ayrılma arasında geçen süre dikkate alınır.
İşyeri devredilmişse yeni işveren, işçinin eski işverenin yanında çalıştığı süre için eski işverene rücu edebilir.
Kıdem tazminatına hak kazanılması için iş sözleşmesinin belirli nedenlerle sona ermiş olması gerekmektedir.
Kıdem tazminatının tutarı, işçinin çalıştığı her yıl için 30 günlük ücrettir. Burada esas alınacak ücret işçinin son giydirilmiş ücretidir yani prim, ikramiye dâhildir. 1 yıldan sonra artan süreler için orantılı ücret ödenir. Kıdem tazminatının miktarı toplu iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesiyle artırılabilir.
İşverenler son ücret üzerinden kıdem tazminatı yükümlülüğünden kurtulmak için kötü niyetli olarak iş sözleşmesini feshederek işçiyi yeniden işe başlatma yoluna başvurmayı deneyebilirler. Yargıtay, burada sözleşme hiç feshedilmemiş gibi son ücret üzerinden tazminat hesaplamaktadır.
İstanbulda faaliyet gösteren Akkaş Hukuk ve Arabuluculuk Bürosuİstanbul iş hukuku avukatı kadrosu iş hukuku ile ilgili her türlü konuda işçi ve işveren arasında çıkan uyuşmazlıkların çözümlenmesi için avukatlık, arabuluculuk ve danışmanlık yapmaktadır.
yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden hukuk ve arabuluculuk büromuza ve kıdem tazminatı ödenmesi şartları konusunda bilgi almak için avukat kadromuza İletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
# İş Davaları
sayılı Türk Borçlar Kanununun ncı maddesinde de “Aksine âdet olmadıkça, işçiye ücreti her ayın sonunda ödenir. Ancak, hizmet sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesiyle daha kısa ödeme süreleri belirlenebilir.” hükmü yer almaktadır.
Ayrıca, işçinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakının (alacağının) özel olarak açılan banka hesaplarına yatırılmak suretiyle ödenmesi zorunludur. Ücret, Prim, İkramiye ve Bu Nitelikteki Her Türlü İstihkakın Bankalar Aracılığıyla Ödenmesine Dair Yönetmelik uyarınca bu zorunluluk 5 ve üzeri işçi çalıştıran tüm işyerlerini kapsamaktadır.
Kıdem tazminatıyla ilgili olarak durum biraz daha farklıdır. Normalde kıdem tazminatının ödenme zamanı, iş sözleşmesinin (hizmet akdinin) sona erdiği tarihtir. Ancak, kıdem tazminatının bir kısmının veya tamamının, işçinin de kabul etmesi halinde işveren tarafından taksitle veya çekle / senetle ödenebileceği yönünde görüşler mevcuttur. Aynı durum ihbar tazminatı için de geçerlidir. Bu ayrım ücretin kıdem tazminatına göre farklılık arz etmesinden kaynaklanmaktadır. Çünkü işçinin geçimi aylık ücretini düzenli olarak almasına bağlı olduğundan, ücretin zamanında ödenmesi büyük önem arz etmektedir. (seafoodplus.info)