Kefir; koyun, keçi ve inek sütünden elde edilen, tadı ayran ile süte benzeyen ama daha ekşi olan fermente bir içecektir. Son yıllarda ülkemizde tüketimi yaygınlaşan kefir, tarihi 5 bin yıl öncesine dayanır. Orta Asya ve Kafkaslarda birçok hastalığın tedavisinde kullanılmıştır. İçerisinde B1, B12, K2 vitaminleri ile birlikte biotin, folik asit, magnezyum, kalsiyum, fosfor ve amino asitler bulunur.
Kefirin içindeki vitaminler yapılış aşamasında kullanılan süte göre de değişir. Tavsiye edilen kefirin doğal maya ve doğal sütle yapılmasıdır. Bu sayede daha zengin içerikli ve besleyici olabilir.
Kefir, süt ürünleri arasında yer aldığı için yapılışının ardından kısa bir süre içerisinde tüketilmesi gerekmektedir. Yapmış olduğunuz kefiri veya dışarıdan hazır aldığınız bir kefiri buzdolabında muhafaza ettikten sonra en fazla gün içerisinde tüketmeniz gerekir. Peki ya evde doğal bir kefir nasıl yapılır?
Kefirin yapmak için 1 litre süt ve 1 yemek yakışı kefir mayası gerekir. Öncelikle elinizde bulunan süt bir tencerede kaynatılır. Ardından süt soğumaya bırakılır. Süt, 5 ile 20 derece arasında sıcaklığına geldiğinde cam bir kavanoza alınır. Üzerine kefir mayası plastik ya da tahta bir kaşıkla eklenir. Ardından kapağı kapatılan kavanoz, oda sıcaklığında 1 gün bekletilir. Sürenin sonunda kefiri süzerek içebilirsiniz.
Kefirin içince bolca vitamin ve mineral bulunur. Bu yararlı bileşenlerin elbette vücuda birçok yararı var. Gelin, kefirin yararlarına birlikte göz atalım.
İşte kefirin faydaları:
Kefir, kalsiyum bakımından zengin bir içecektir. Kalsiyum denince akla kemikle gelir. Kefirdeki kalsiyum kemik sağlığını destekler ve kemiklerin güçlü kalmasına yardımcı olur. Özellikle de çocuklar ve menopoza giren kadınlarda kalsiyum çok önemlidir. Sağlıklı ve doğal bir kefir, kemik gelişimini destekler ve kemik erimesini önler.
Kefirde biyotin içeren nadir besinlerden biridir. Biyotin, saç ve cilt bakım ürünlerinde sıklıkla kullanılan bir bileşendir. Bunun nedeni biyotinin doku oluşturucu ve yenileyici etkisidir. Saç, tırnak ve cilt için gereken keratin üretiminde büyük rol oynar. Bol bol kefir tüketerek güzel görünmek mümkün.
B vitaminlerini içinde barındıran kefir, kan hücrelerinin oluşmasına da destek olur. B12 ve B1 vitamini ile alyuvarların üretimini destekler ve kansızlığı önler. Artış gösteren kırmızı kan hücreleriyle anemi riski azalır. Anemiye sahip kişilere B vitamini tüketmeleri ve kefir içmeleri önerilir.
Birçok fermente gıdada olduğu gibi kefirde de bolca probiyotik bulunur. Probiyotikler sindirim sisteminin olmazsa olmazıdır. Bağırsak florasını düzene sokan bu yararlı bileşenler, sağlıklı bir bağırsak işlevi sağlar. Bağırsakların düzgün çalışması tüm vücuda olumlu yansır. Kefir, bağırsak ve sindirim sorunları için üretilmesi gereken besinlerin başında gelir.
Ayran ve yoğurt gibi kefirin de büyük bir rahatlatıcı özelliği bulunur. Tüketildikten sonra sinirler yatışır ve vücut gevşer. İçeriğindeki magnezyum, triptofan ve kalsiyum sayesinde depresyonu azaltıcı etki de gösterir.
Kefirdeki iyi bakteriler bağırsaklara etki ederek vücuda alınan fazla kolesterolün emilimini azaltıyor. Aynı zamanda içeriğindeki farklı bileşenlerle kolesterol üreten enzimleri engeller, kötü kolesterol oranının düşmesine yardımcı olur. Kolesterol dengeleyerek kalp ve damar hastalıkları risklerini azaltır.
Vücut pek çok sebepten ötürü iltihap geliştirebilir. Anti inflamatuvar özellikli kefir içerisinde yer alan kefiran adlı çok sağlıklı bir bileşikle vücutta oluşan iltihaplanmayı giderir. Bağışıklığı güçlendirerek özellikle de kış aylarında yakalanılabilecek birçok hastalığa karşı vücudu korur.
Midede ülsere neden olan bazı bakteriler oluşabilir. Bunların öldürülmesi için kefir güçlü bir silahtır. Mideyi temizleyen kefir, zararlı bakterilerle savaşır. Böylece pek çok mide rahatsızlığı gibi ülser oluşumunun da önüne geçilir.
Kefir, özellikle insülin direnci bulunan kişilerce rahatça tüketilebilir. Çünkü glisemik indeksi düşüktür ve midede uzun süre kalır. Kan şekerini yükseltmez, aksine dengeler. Tokluk hissi yaratarak kan şekerinin yavaş ve dengeli toparlanmasına yardımcı olur.
Kefir, bağırsak ve mide hareketlerini düzenlediği için metabolizmayı da hızlandırır. Özellikle kilo vermek isteyenler kefir tüketerek kilo veriş hızını artırabilir. Tokluk hissi yaratan kefir kişinin fazla yemek yemesinin de önüne geçer. Diyet programlarında genelde kahvaltıdan önce kefir tüketilmesi önerilir. Güne kefirle başlamak gün içinde az yemek yemeye ve yenilen şeylerin hızlı sindirilmesine yardımcı olur.
Kefir nelere iyi gelir?
Kefir mide, bağırsak, kemik, sindirim, stres, kalp, damar, saç, cilt ve tırnaklara iyi gelmektedir. Kefir bu etkisini içerisinde yer alan vitamin ve minerallere borçludur. Aynı zamanda yararlı bakteriler içerek kefir, vücut sağlığı için çok değerli bir besindir. Her gün kefir tüketerek birçok hastalıktan korunmak mümkündür.
Bir günde ne kadar kefir içilmeli?
Bir günde 2 bardaktan fazla kefir tüketilmemelidir. Her gün kefir tüketmek faydalı olabilir ancak abartıldığında faydalar zarara dönüşebilir. Sindirim sistemi aşırı hızlanabilir, ishal gibi sorunlar ortaya çıkabilir, mide rahatsızlıkları görülebilir. Bunun için 2 bardak kefiri geçmemek önemlidir.
Kefir aç mı, tok mu içilir?
Birçok kişi "Kefir ne zaman içilir, aç karna içilir mi?" gibi sorular sormaktadır. Kefir diyet programlarında aç karna içilmesi önerilen bir içecektir. Bununla birlikte tokluk süresini uzatmak için ara öğünlerde de kefir tüketilebilir. Kefirin ara öğünlerde tüketilmesi yağ yakımını hızlandırır ve kilo verme sürecini kolaylaştırır.
Kefir kanı temizler mi?
Kefir kan temizleme görevini kötü kolesterolü düşürerek yapar. Kolesterole neden olan enzimleri önler ve bağırsakta kolesterol emilimini azaltır. Bu sayede kandaki kolesterol oranı düşer. Yüksek tansiyon gibi sorunların yaşanma riski de azalır.
Kefir gaz yapar mı?
Kefir gaz yapmayan bir içecektir. Sindirimi kolaylaştırır ve bağırsak florasını düzenler. Bununla birlikte hazımsızlığı giderir. Bu sayede gaz oluşumunu da azaltabilir. Gaz yapma özelliği bulunmayan kefiri günün her saati içebilir ve faydalarından yararlanabilirsiniz.
Kefir karın şişliğine iyi gelir mi?
Kefir mide ve bağırsaktan kaynaklı şişkinliklere iyi gelir. Kefirin şişkinliği yüzde 71 oranında azalttığı belirlenmiştir. Bunun sebebi kefirin düşük laktoz içermesidir. Birçok kişide laktoz hassasiyeti sebebiyle şişkinlik yaşanabilir. Kefir, diğer süt ürünlerinin aksine düşük laktoz içerir ve şişkinliği önler.
Kefirin faydaları nelerdir?Bu sağlıklı içecek, uzun yıllardır biliniyor ve faydaları saymakla bitmiyor. Probiyotiklerin öneminin giderek daha çok dikkat çekmesiyle birlikte kefir ve kefirin faydaları hakkında da daha fazlasını öğreniyoruz. Kefir için yoğurttan sonra en sık tüketilen süt ürünü diyebiliriz. İnek, koyun, keçi sütünden yapılan ve zengin bir besin kaynağı olan bu ayran benzeri içecek, içerisinde pek çok faydalı mikroorganizma barındırıyor. Probiyotik özelliği ile beslenmemiz için özel bir yere sahip. Başta sindirim sistemi olmak üzere kalp sağlığı ve bağışıklık sisteminin desteklenmesi gibi pek çok faydası var. Kefir tek başına bir içecek olarak da çeşitli besinlerin içine süt yerine ilave edilerek de tüketilebiliyor. Kefirin faydaları nelerdir öğrenmek için yazımızı okumaya devam edin.
Not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.
Kefir inek, koyun veya keçi sütünden özel bir maya mantarıyla yapılan, tadı ayrana benzeyen bir içecek. Aslen kuzey Kafkasya kökenlidir ve Rusçada keyif veren anlamına gelir. İçerisinde yüksek derecede probiyotik, B12 vitamini, kalsiyum, potasyum, K2 vitamini, biotin ve çeşitli enzimler bulundurur. Uzun yıllar boyunca çeşitli hastalıkların tedavisi için kullanılmış ve yıllar içinde tüm dünyada popüler bir içerek haline gelmiş. Günümüzde neredeyse tüm Avrupa ülkelerinde ve Amerikada üretimi yapılmakta. Ülkemizde ise ilk olarak 80li yıllarda ambalajlı olarak üretilmiş. Kefirin kendisi maya ve bakterilerden oluşan beyazımsı renkli, jölemsi kürelerden oluşan küçük bir karnabahara benzer.
Ev yapımı kefirin içerisinde 77 adet farklı türde probiyotik (dost bakteri) olduğu biliniyor. Bu mucizevi içeceği alerjik durumunuz yoksa yayla çorbası, cacık yapımında kullanabilir veya direkt olarak tüketebilirsiniz.
Kefir faydaları dendiğinde ilk olarak zengin bir besin kaynağı olması akla geliyor. Bu fermente içecek, süte kefir taneleri eklenmesiyle yapılır. Yaklaşık 24 saat içinde kefir tanelerindeki mikroorganizmalar sütteki şekeri çoğaltır ve fermente ederek kefire dönüştürür. Kefir taneleri, daha sonra sıvıdan çıkarılarak tekrar kullanılabilir. Yani kefir bir içecektir ancak kefir taneleri, içeceği üretmek için kullanılan başlangıç kültürüdür. ml az yağlı kefir porsiyonunun içerisinde şu önemli besin ögeleri bulunur:
Ayrıca kullanılan sütün türüne bağlı olarak yaklaşık kalori, gram karbonhidrat ve gram yağ içerir.
Bazı mikroorganizmalar, vücuda alındığında sağlık üzerinde faydalı etkilere sahip. Probiyotik olarak bilinen bu mikroorganizmalar, sağlığı çeşitli bakımlardan etkileyerek sindirime, kilo kontrolüne ve zihinsel sağlığa yardımcı olabilir(1). Yoğurt, Batı diyetinde bilinen en iyi probiyotik besin ancak kefir aslında ondan çok daha güçlü bir kaynak.
Kefir taneleri, çok sayıda bakteri ve maya içerir, bu da onları çok zengin ve çeşitli bir probiyotik kaynağı haline getirir. Diğer fermente süt ürünleri çok daha az türde probiyotik içerir ve hiç maya içermez.
Kefirin içerisinde bulunan bazı probiyotiklerin enfeksiyonlara karşı koruma sağladığı düşünülüyor. Kefire özgü bir probiyotik olan Lactobacillus, bunlardan en önemlisi. Araştırmalar, bu probiyotiğin Salmonella, Helicobacter pylori ve E. coli dahil olmak üzere çeşitli zararlı bakterilerin büyümesini engelleyebileceğini göstermekte(2).
Ayrıca kefirde bulunan bir tür karbonhidrat olan kefiran da önemli antibakteriyel özelliklere sahip(3).
Kanser, günümüzde dünyadaki en yaygın ölüm nedenlerinden biri. Ve vücudunuzdaki anormal hücreler, bir tümör gibi kontrolsüz bir şekilde büyüdüğünde ortaya çıkıyor. Fermente süt ürünlerindeki probiyotiklerin bağışıklık sisteminizi uyararak tümör büyümesini azaltabileceği düşünülüyor. Bu nedenle kefirin kansere karşı koruyucu bir etki göstermesi mümkün(4).
Normal süt ürünleri, laktoz adı verilen doğal bir şeker içerir. Çoğu insan, özellikle yetişkinler, laktozu düzgün şekilde parçalayamaz ve sindiremez. Bu duruma laktoz intoleransı denir. Kefir ve yoğurt gibi fermente süt ürünlerindeki laktik asit bakterileri, laktozu laktik aside çevirir, bu nedenle bu yiyecekler laktoz seviyesi bakımından sütten daha düşüktür. Ayrıca laktozu parçalamaya yardımcı olabilecek enzimler de içerirler.
Kefir, normal süte kıyasla, laktoz intoleransı olan kişiler tarafından genellikle iyi tolere edilir. Hindistan cevizi suyu, meyve suyu veya süt ürünü olmayan başka bir içecek kullanarak da % laktoz içermeyen kefir yapmanın mümkün olduğunu unutmayın.
Kefir faydaları dendiğinde akla gelenlerden bir tanesi de kemik sağlığını desteklemesi ve osteoporoz (kemik erimesi) riskini azaltabilmesi. Osteoporoz, kemik dokusunun bozulmasına yol açan önemli bir sağlık problemi. Özellikle yaşlılık döneminde ortaya çıkıyor ve kırık riskini ciddi ölçüde artırıyor. Yeterli kalsiyum alımının sağlanması, kemik sağlığını iyileştirmenin ve osteoporozun ilerlemesini yavaşlatmanın en etkili yollarından biri.
Tam yağlı kefir ise sadece büyük bir kalsiyum kaynağı değil, aynı zamanda kalsiyum metabolizmasında merkezi bir rol oynayan K2 vitamini içerir.
Kefir gibi probiyotik zengini besinler, bağırsaklarınızdaki dost bakterilerin dengesini sağlamaya yardımcı olabilir. Bu nedenle ishalin birçok çeşidinin tedavisinde oldukça etkili oldukları bilinir. Dahası, bol miktarda kanıt, probiyotiklerin ve probiyotik gıdaların birçok sindirim problemini hafifletebileceğini göstermekte. Hatta bunlar arasında irritabl bağırsak sendromu (IBS), H. pylori enfeksiyonunun neden olduğu ülserler gibi daha ciddi sindirim sistemi rahatsızlıkları da mevcut. Eğer sindirim sorunları yaşıyorsanız beslenmenize kefir eklemeniz faydalı olabilir.
Alerjik reaksiyonların nedeni, belirli yiyeceklere veya maddelere karşı vücudun enflamatuar tepki vermesidir. Aşırı hassas bağışıklık sistemine sahip kişiler, astım gibi durumları tetikleyebilecek alerjilere daha yatkındır. Çeşitli araştırmalar kefirin alerjilere bağlı tepkileri bastırdığını ve astımla mücadeleye yardımcı olduğunu göstermekte(5).
Kefiri marketlerden satın alabileceğiniz gibi evde de rahatlıkla yapabilirsiniz. Kefir, taze meyvelerle birlikte sağlıklı ve şahane bir tatlı olur. Peki, kefir nasıl yapılır?
Evde kefir yapımı için sırasıyla şu adımları izleyin:
Görüldüğü üzere evde kefir yapmak son derece kolay.
Kefir sağlıklı, fermente bir içecek. Bu ürün geleneksel olarak sütten yapılır, ancak süt ürünü olmayan seçenekleri de bulunur. Araştırmalar, kefirin zengin içeriği sayesinde bağışıklık sisteminizi güçlendirdiğini, sindirim sorunlarına yardımcı olduğunu, kemik sağlığını iyileştirdiğini ve hatta kanserle savaşabileceğini göstermektedir.
Birçok kişi kefirin faydaları ile birlikte kefir zararları hakkında da bilgi sahibi olmak ister. Öncelikle kefirin bilinen bir zararı olmadığını belirtelim. Ancak süt ve süt ürünlerine karşı hassasiyetiniz varsa kefiri tüketmeden önce doktorunuza danışmanız gerektiğini unutmayın.
Kefir ne zaman içilmeli veya kabızlık için kefir nasıl tüketilmeli merak ediyorsanız, bu sağlıklı içeceği yemeklerle birlikte veya tek başına tüketebileceğinizi belirtelim. Yani kefir içmek, yemeğin yanında sağlıksız içecekler tüketmekten çok daha anlamlı ve faydalı bir seçenek.
Not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.
Kaynak: bbcgoodfood, healthline, medicalnewstoday
İlginizi çekebilir: Doğal bir içecek: Evde kefir yapımı