kimler yoga yapamaz / Yoga hakkında bilinen 5 yaygın yanlış - Sağlık Haberleri

Kimler Yoga Yapamaz

kimler yoga yapamaz

Yoga hakkında bilinen 5 yaygın yanlış

Güncelleme Tarihi:

Elif G&#;rsoy / FORMSANTE

Oluşturulma Tarihi: Aralık 14,

LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi

Yoga çok uzun zamandır hayatımızda… Her ne kadar yogayla çok yakından ilgili olsanız da yanlış anladığınız veya kafanızı karıştıran kısımlar olabilir. Her şeyin netlik ve berraklık kazanması adına yoga hakkında bilinen beş yanlışı, beş başlıkta açıkladık.

Haberin Devamı

Yüzyıllardır süregelen bir felsefe, varoluş ve aynı zamanda meditasyon şekli olan yoga ile tanışmamız biraz geç oldu evet. Ama aradan geçen zamanı telafi edecek kadar da popüler oldu ve yaygınlaşabildi. Fitness ile eş zamanlı olarak yapılmaya başlandı. Yoga stüdyoları açıldı, spor salonlarına yoga dersleri eklendi. Artık yoga pek çok kişiye ilham kaynağı oluyor ve farkındalık arttı. Ancak… Hala yanlış anlaşılan bir şeyler vardır diye düşünüyoruz. İşte yoga hakkında bilinen yanlışlar.

1- BUDİST OLMANIZA GEREK YOK

Yoga, Hinduizm ve Budizm’de meditatif uygulamalara verilen bir isim. Ancak bu durum sizin Budist ya da Hindu inanışlarına bağlandığınız anlamına gelmiyor. Çünkü yoga, yalnızca bir meditasyon şekli olarak bu dinlerde yer alıyor. Yoga yaptığınızda Budist olmuyorsunuz, bunu yalnızca bir rahatlama, kendi benliğinize inme ya da dinginleşme aracı olarak kullanıyorsunuz. Bir dininiz olsun ya da olmasın, bu hiçbir önem teşkil etmiyor. Sahip olmanız gereken tek inanış ve his, bunu hem ruhunuz için hem de bedeniniz için yapacak olmanız. Dikkat edilecek diğer bir nokta ise yaptığınız şeyin ne olduğunu bilmek… Yoga yapıyor olabilirsiniz ancak bunun tarihi, geçmişi ya da detayları hakkında ne kadar bilginiz var? Doğru şeye inanarak mı ilerliyorsunuz, yoksa sırf birileri yoga yapıyor ve çok meşhur bir trend diye mi yapıyorsunuz? Yoga yapmaya başlamadan önce az da olsa bir araştırma yaparak, yapacağınız şey hakkında bilgi sahibi olarak başlayın. Faydasını daha çok göreceğinizden eminiz…

Haberin Devamı

2- FİT OLMAK ŞART DEĞİL

Sporla ya da egzersizle bugüne kadar hiç alakanız olmamış olabilir. Ama başlamak bitirmenin yarısıdır diye düşünenlerdenseniz, doğru yerdesiniz. İşe yogayla başlamak istiyorsanız, tabii ki başlayabilirsiniz ve bunun için mükemmel bir vücudunuzun olması gerekmiyor. Yoga kendinizi iyi hissetmek için, kendinizi kabul etmek için ve anın farkında olmak için gidilen yollardan en güzeli. Sizi ruhen daha güçlü ve dingin biri yaparak aynı zamanda vücudunuzda da köklü değişikliklere neden oluyor. Fit değilseniz bunu sorun etmeyin. Aksine daha güzel bir vücuda kavuşmak için yoga yapabilirsiniz. Sosyal medyada sürekli karşılaştığınız kusursuz vücutlu yoga yapan kadınlar moralinizi bozmak yerine size ilham olsun. Böylece imrenerek baktığınız vücutlar sizin için bir hedef yerine geçebilir. Instagram’da takip ettiğiniz yogini’ler size ışık olsun…

Haberin Devamı
Yoga hakkında bilinen 5 yaygın yanlış

3- ESNEK OLMAK DA ŞART DEĞİL

“Hiç esnek değilim, kesinlikle yoga benlik bir şey değil…” dediğinizi duyar gibiyiz. Haydi şimdi bu düşünceyi kafanızdan atmaya bakın çünkü yoga esnek olmak, olduğunuzdan da esnek olabilmek için güzel bir fırsat. Düzenli olarak yapacağınız yoga egzersizleri günbegün sizi daha esnek hale getirerek sizi bile şaşırtacaktır. İlk başlarda biraz zorlanabileceğinizi unutmayın. Her şeyde olduğu gibi, başarıya giden yol da emek ve sabır istiyor. Sadece “Yapamıyorum, olmuyor” diyerek pes etmeyin ve devam edin. Esneklik kazanmak, zaman ve düzenli egzersiz isteyen bir iş…

Haberin Devamı

4- ODAKLANMA SORUNU YAŞIYOR OLABİLİRSİNİZ

Yoga yapanları mutlaka bir yerlerde izlemişsinizdir. Ne kadar konsantre ve zihinlerine yoğunlaşmış olduklarını da fark etmişsinizdir. Belki bu durum sizi yogaya başlatan etkenler arasındaydı. Ancak yogaya başladığınızda onlar gibi odaklanamadığınızı ve kafanızın içinde sürekli başka şeyler dönüp durduğunu fark ettiniz. Paniğe gerek yok, bu zamanla gelişebilecek bir durum… İlk dersinizde ya da deneyiminizde kimse sizden zihin olarak uçup gitmenizi beklemiyor. Yoga uzun bir süreç ve zihninizle beyniniz bir çalışıyor. Zaman zaman ruhunuzu dinleyerek hareket etmeniz gerekiyor. Pozları uygularken kafanızdan o anda geçmemesi gereken bir şeyler olabilir. “Olmuyor” deyip bırakmak yerine, bedeninizi rahatlatmaya çalışarak zihninizin temizlenmesine yardımcı olun. Vücudunuzu dinleyebildiğiniz anda bazı şeyler daha kolay olacak…

Haberin Devamı
Yoga hakkında bilinen 5 yaygın yanlış

5- SADECE POZ DEĞİL

Kabul ediyoruz, yoga çok da kolay bir egzersiz değil… Dışarıdan bakıldığında kolay gibi gözüküp, size “Ben bunu rahat yaparım” dedirtse de, hareketi denediğinizde işler öyle rahat yürümüyor. Yoga sadece pozlardan oluşan bir egzersiz değil. Ruhunuzu arındıran kendinizi dinlemeye ve bulmaya yarayan bir araç gibi düşünün. Günün sinir ve stresini, içinizdeki karamsarlığı, gelen kötü enerjiyi alıp götürmeye yarayan bir egzersiz. Yogayı sadece fiziksel olarak algılamayın. Yaparken zihninizde de değişiklikler olmasına izin verin.

ONLARDAN İLHAM ALIN

@ashleygalvinyoga

Ashley Galvin, takipçisine ulaşmanın yanı sıra online olarak da yoga hizmeti veriyor. Los Angeleslı Galvin, deniz kıyısında paylaştığı fotoğraflarla dört mevsim yazı yaşatıyor.

Haberin Devamı

@northcarolina_yogagirl

Ekim ’ten bu yana yoga yapan Megan Lawing, mutluluk ve huzur saçan pozlarıyla içinizi açacak. Onun yaptığı bu zor hareketleri siz de yapmak için can atacaksınız. Ama her şeyin bir karşılığı var. Onun gibi olmak için biraz çaba göstermeniz gerekecek değil mi?

@mikiashgalaxy

“Yaşamak istediğin hayatı yarat” mottosuyla takipçilerine seslenen Michiala Ashkenazy, yılından beri yoga eğitmenliği yapıyor. İlk yoga deneyiminde sıkılarak daha 10’uncu dakikada pes eden Michiala bu sıkıntısını düzenli pratik yaparak aşka dönüştürmeyi başarabilmiş. O şimdi çok başarılı bir yoga eğitmeni!

@gypsetgoddess

Caitlin Turner’ın amacı takipçilerine ilham perisi olabilmek, onların içindeki sevgiyi, huzuru ortaya çıkartmak… Hindistan’da bir kanalda yoga programı yapan Caitlin Turner’ın Gypset Goddess ismi gypsy + jet set’ten geliyor. takipçisine her gün farklı şekilde ilham veren Turner, gittiği her yerde yoga pozlarını vermeyi ihmal etmiyor.

@jessicaolie

Sekiz yaşından beri sağlıklı yaşam ve düzenli egzersiz felsefesini benimsemiş Jessica Olie, aktif hayatına yüzme ile başladığını belirtiyor. Hiç esnek değilken, etrafındakilerin tavsiyesiyle yogaya başlayan Olie, hem bedeninin hem de zihninin aynı aynda şekillendiğini farkettiğinde yogaya bağlandığını söylüyor.

@tarastiles

New York’taki Strala isimli yoga stüdyosunun sahibi olan Tara Stiles, Amerika’da önemli spor festivali, seminer ve workshop’larının en çok aranan yoga eğitmenlerinden. Yoga dışında beslenme ve sağlıklı yemek tariflerine de ilgili olmasıyla bilinen Tara Stiles, “Make Your Own Rules Cookbook” isimli, ’den fazla tarif içeren kitabıyla yemek dünyasına sağlam bir adım attı.

Yoga, asana mıdır: Yoganın temellerine bir bakış

Batı dünyasında yoga, sosyal medyanın da kişileri belirli bir görsel biçime alıştırmasıyla birlikte, daha çok asana (yoga pozu) üzerinden tanındı ve tanınıyor. Birçok ülkede yoga dersleri, yoga pozları ve akışlarından; asananın fizik beden uygulamalarından pek dışarı taşmıyor. 

Peki yoganın özü, felsefesi, niyeti pozla mı sınırlanmıştır?

Yoga nedir? Birileri neden yoga yapar, yoga dersine gider, yoga eğitmeni olur?

Binlerce yıldır doğuda azizler, çekilmiş kişiler ve arayanlar; derin meditasyon ve tefekkür yoluyla çeşitli idrakler kazandılar. Vedalar dediğimiz Vedik bilgiler (müjdeli haber), iç görüler ve Bhagavad Gita gibi varoluşun bilgisini içinde barındıran mitler yavaş yavaş toplumu, kolektif bilinci beslemeye başladı. MÖ yıllarında ise Patanjali, yoga üzerine alınan tüm bilgileri Yoga Sutralarında topladı.

Yoga, asana mıdır: Yoganın temellerine bir bakış

Yoga, kelime anlamıyla “Yuj” yani birlik anlamına gelen; gerek kişinin diğerleri ve dünya yaşamıyla birliğini, gerekse iç alanla, görünmeyenle, parçası olduğu sonsuz ve devinimdeki formsuz olanla birliğini hedefleyen bir sistemdir. 8 dev ayak üzerinde yükselen bir yaşam biçimi, bir tavır, bir perspektif ve anlayıştır. Yoga Sutralarında, bu 8 ayak binlerce senelik emeği ilk defa net bir şekilde bir araya getirdi.

Biraz inceleyelim&#;

1. Yamalar: Etik ve evrensel standartlar

Yoga, asana mıdır: Yoganın temellerine bir bakış

Nyamalar: Öz disiplin ve ruhsallık referans noktaları

3. Asana: Poz

Asana, yoga pozlarını anlatan kısımdır. Günümüzde, yoga en çok asana pratiği ile tanınır. Asanalar Hatha Yoga Pradipika’da anlatıldığı gibi; azizler ve yogiler tarafından gerek doğadan, gerek diğer canlıların hareketleri ya da özelliklerinden geri gelerek bulunan, hissedilen ve uygulanan hareketlerdir.

Asanaların dört bedende de etkisi vardır; fiziksel, duygusal, mental ve ruhsal.  

Fizik bedende kan akışını düzenlemekten kasları yumuşatmaya, omurların arasını açmak suretiyle omuriliği rahatlatmasından eklem hareket kapasitesini artırmaya, kilo kontrolünden ciğer kapasitesinin gelişmesine sayısız faydası vardır.

Duyguların ortaklaşa çalıştığı hormonel sistemle ilişkisi, sinir sistemi regülasyonu sağlama özelliğinden gelir. Düzenli nefes ve hareket akışı içinde vücut adrenalin ve kortizol seviyelerini düşürür ve yerine seratonin, oksitosin ve melatonin salgılarını artırır.

“Yoga chitta vritti nirodha” yani “ Yoga zihnin suları üzerindeki dalgalanmaları durultur”; sutralardan bize gelen ve zihin (mental) beden üzerindeki etkileri gösteren en anlamlı cümledir. Yoga dersi süresince ve özellikle dersin sonunda ve bitiminden sonraki anlarda, zihin muhteşem bir dinginlikte olur; böylece saatlerce derin dinlence yaşar.

Tüm bedenlerde şifayı, sağlığı, iyi hissi uyandıran yoga; çakralar , meridyenler, nadiler ve tüm enerji hatlarında blokajları temizler, akışı dengeler.

Günümüzde asana pratiği içinde kapitalist sistem ve sonsuz sevgi arayışının etkisiyle hem eğitmenler hem öğrenciler, çok insanca bir biçimde, poz için “gerekli” esnekliğe, güce, mobiliteye, dengeye ulaşmak için pratik yaparken bazen asananın bize asıl getirisini atlayabiliyoruz: zihin üzerinde hakimiyet & içeriyle daha derinden bir temas. Eğer estetik kaygısı, pozu yapmak ya da yapamamak üzerinde takılı kalırsak hem zihin katılaşıyor hem de pratik sıkıcı bir rutine dönüşüyor. Yine, zihin, savaşacak ve yenilecek, üstesinden gelinecek elle tutulabilir bir uygulama buluyor ve gözle görülmez kısmı ikincil önemde kalıp unutulmaya yüz tutuyor.

Sutralardan biliriz , “Sthira-sukham asanam” – yani asana sabır ve rahatlıktır. Bu bir pozun içinde &#; kendi bedensel sınırlarımız içinde ve kendi pratiğimiz seviyesinde bir varyasyonda bulunurken &#; hem içsel varlığımızın durumunu anlatır, hem de bedenin andaki deneyimini. Beden zihnin halinden hoşnut, zihin bedenin halinden hoşnutken, kendi en içsel alanımızda kök salmış sakinlikle oturuyor olmayı ifade eder. Bu biçimde beden temiz, net, açık, özgür bir zihni desteklemek için oradadır.

4. Pranayama: Enerji / nefes çalışmaları

Prana, Sanskritçe’de Çi’yi yani yaşam enerjisini anlatan sözcüktür. Yogilere göre, kuyruk sokumundan başlayıp iki burun deliğine varan iki büyük enerji kanalı vardır; Ida & Pingala. Ancak bu ikisi, sağ sol beyin yarım küreleri, dişi ve eril enerji ve diğer tüm açılımları ve karşılıkları dengedeyse enerji orta hatta aşağıdan yukarı Sushumna kanalı boyunca yükselir.

Pranayama ise nefes çalışmaları yoluyla enerjiyi bedene yoğun miktarlarda, farklı niyetler ve şekillerde alıp, temizlenmek, arınmak, yoğunlaşmaktır. Bunun için üç diyaframın kilitleri, belli beden biçimleri, belli hızlar ve belli teknikler uygulanmaktadır.

Yoga, asana mıdır: Yoganın temellerine bir bakış

5. Pratyahara: Çekilme

Algıların içeri dönmesi, dış etkenler ve dış dünyanın sunduklarından bir mesafe ile kendini inceleyebilmektir. “Pratyahara” kelime anlamıyla “ahara”nın (yemek / dış etkenler) kontrolü demektir, başka bir deyişe dışsal etkenler üzerinde hakimiyet kazanmak. Yogi, geçici ve sürekli değişen dış şartlardan, görünümlerden, zevkten kendini iç alana yönlendirerek yolundan şaşmayacağı bir güç kazanır; ardından tüm bu belirişler, onun var ise keyif aldığı yok ise / değiştiyse de acı ya da ızdırap yaşamadığı bir bahçeye dönüşür. Artık dışarıdan gelen veya gelmeyen, dışarıda olan ve olmayan onu bağlamaz.

Yogik düşünce sisteminde 3 seviye ahara vardır.

Birincisi fiziksel anlamda “yiyecekler”imizdir, bedenlerimizi beslemek için 5 elementi ulaştırır – toprak, su, ateş, hava ve ether. İkinci seviyede zihni beslemek için bizlerle olan “izlenimler” vardır – ses, dokunma, görüş, tat, koku algıları ve altlarında sübtil olarak bulunan ses / ether, dokunma / hava, görüş / ateş, tat / su, koku / toprak ile eşleşir. Aharanın üçüncü düzeyinde ise “bağlar” vardır, kalp seviyesinde yaşamımızda tuttuğumuz insanlar ruhu besler ve bizleri 3 temel guna ile etkiler – sattva (uyum), rajas (dikkat dağınıklığı), tamas (atalet)&#;

Pratyaharanın iki yüzü vardır; hem kötü ve uygunsuz yemeklerden, hem kötü ve uygunsuz izlenimlerden hem de bağlardan uzak durmak ve eş zamanlı olarak doğru yiyeceklere, doğru izlenimlere ve doğru bağlara yönelmektir. Zihinsel izlenimlerimizi doğru yiyeceklerle beslendiğimiz bir diyet ve doğru düzgün arkadaşlıklar ve bağlar olmadan sağlayamayız. Fakat pratyaharanın ilksel önemi duyusal izlenimlerden ve hazlardan çekilmek ya da bunlar üzerinde hakimiyet kurabilmekten gelir; bu da zihnin dışarıyı bırakıp içe dönebilmesini sağlar.

Negatif ve düşük titreşimli izlenimlerden uzak durdukça, pratyahara zihnin bağışıklık düzeyini artırır. Nasıl gerçekten sağlıklı bir beden tüm toksinlere ve patojenlere direnç gösterir ve sunulduğu anda dışarı geri atmak ister; sağlıklı bir zihin de aslında etrafındaki negatif düşünsel ve dışsal etkilere karşı güçlenir. Dolayısıyla eğer bir inşaat sesinden, çocuk ağlamasından, kornalardan gerildiğinizi hissediyorsanız, pratyahara doğru basamak olabilir.

Hakimiyet Yoluyla Ötesine Geçmek

Patanjali, Yoganın son 3 adımının birlikte değerlendirilmesini önerir, zira üçü birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. Dharana, Dyana ve Samadhi; sekiz basamağın “kontrol”ü vurgulayan ve “Nirvana”ya doğru uzayan yol haritası olan kısmıdır.

6. Dharana

Zihnin konsantrasyonunu anlatan dharana; zihnin tek bir objeye yönelik yoğun odaklanışı sayesinde objeyle birliğe ulaşmasıdır. Bu bir çiçek ya da mum gibi dışsal bir obje olabileceği gibi, bir çakra ya da organ gibi daha içsel bir şey de olabilir. Genellikle eğitmenlerin öğrencilere “nefese odaklanın, nefesin akışını izleyin” derken üzerinde durdukları basamak burasıdır.

7. Dyana

Tek bir objeye yönelik konsantrasyonun tüm varoluşa, algılanan tüm alana doğrultulmasıdır. Böylece konsantrasyon, sınırsız ve her şeyi kapsayan bir hal alır. Bu da, kişinin kendini üzerinden ifade edebileceği bir fiziksel alanın sınırlarını ortadan kaldırır. Gerçek benliğimizi, insan olmanın ötesini, kavrayabileceğimiz iç deneyimi bu basamakta yaşarız.

8. Samadhi

Varoluşla, yaratanla, her şeyi kapsayan ve olduranla tam bir bütünlük ve özdeşlik hali.

Özet olarak…

Yoganın üzerinde durduğu, hem sırayla ilerleyen hem de aynı anda hep birlikte kişiye açık olan değerli basamaklar bunlar. Derslerde tüm bunları, bunların arkasındaki cilt cilt kitapları ve düşünceleri, idrakleri ve sebepleri bir yandan birçok bedenin sınırlarını, hassasiyetlerini ve iyiliğini izlerken paylaşmak kolay olmasa da; yoga eğitmenleri olarak bir soru ya da düşünce üzerinden her derste aslında başka bir basamak üzerinden geçiyoruz.

Yoga yapan, yeni başlayan herkese önerim her gün kendinize sessizlikte zaman ayırın. Boşuna iki kulak bir ağzımız yok; dinleyin.

Sessiz kalın ve ötesindekini dinleyin.

Dilerseniz gelin, şekiller, fikirler, zikirler, hissedişler ile birlikte dinleyelim.

 

İlginizi çekebilir: Engellerin ötesinde, sevginin kalbinde: “Yogayla yeniden başla”

Annezen&#;in eğitmenlerinden Özlem Ataman, Gurmukh Kaur Khalsa&#;nın öğrencisi olarak Rishikesh &#; Hindistan&#;da  eğitmenlik diploması almış. Türkiye&#;deki Kundalini Research Institute (KRI) onaylı bir kaç eğitmenden biri olan Ataman&#;ın yöneticilik kariyerini bırakıp Kundalini Yoga’da huzur bulma hikayesi ise bakın nasıl başlamış.

ozlem-ataman

Yıllardır hayatımda her şey ters gidiyordu. Hiçbir şey istediğim gibi olmadığı halde, istemediğim ne kadar şey varsa hemen oluyordu. Yorgundum, mutsuzdum, sürekli şikayet ediyordum, korkularım ve kaygılarım vardı. Zihnim sürekli bunlarla meşguldü. Sürekli hasta oluyordum başım ve belim ağrıyordu. Çalıştığım iş çok stresliydi ve bir türlü çıkış yolu bulamıyordum. Her geçen gün öfkem ve stresim artıyordu.

Kendimi en kötü hissettiğim anda Kundalini Yoga ile tanıştım ve aşık oldum. Daha ilk derste kendimi müthiş iyi hissetmiştim. Dersler devam ettikçe enerjim yükseliyordu. Işığım, moralim, ruh halim, dış görünüşüm değişmeye başladı. Bilinçaltımda ne kadar negatif kodlama varsa serbest kalıyor ve yerlerine güzellikler, sağlık, bolluk-bereket doluyordu. Korkularımdan ve birikmiş öfkelerimden arınıyordum. Huzurlu, mutlu, sağlıklı ve sakin bir insan olmuştum. Tabi ki bu benim deneyimim. Herkes kendi deneyimini yaşar. Kundalini Yoga’nın gücü deneyimdedir.

SON DÖNEMDE YOGA YAPANLARIN SAYISINDA BİR ARTIŞ VAR. DAHA ÇOK İNSANIN YÖNELMESİNİ NEYE BAĞLIYORSUNUZ?

Yaşamımız doğallıktan ve doğadan uzaklaşıp modernleştikçe, teknoloji kullanımı arttıkça kendimizle ve doğa ile olan bağımız koptu. Bu kopuş nedeniyle de gerginlik, mutsuzluk ve tatminsizlik arttı. Daha çok gezerek, yiyerek, içerek ve para harcayarak boşluğu doldurmaya çalıştık. Bu daha çok para kazanma hırsını ve borçlanmayı arttırdı, hırs ve borç ödeme zorlukları gerginlikle sonuçlandı, bağışıklık sistemi çökmeye ve hastalıklar artmaya başladı. Kendimizle bile ilişki kuramamak, başkalarıyla sahici ilişkiler kurmayı neredeyse imkansızlaştırdı. Değerler ve öncelikler yer değiştirdi. Bunlar bizi daha gergin ve mutsuz yaptı. Yani tuhaf bir kısır bir döngüye girildi.

Bu döngünün minicik de olsa farkına varıp, kırmak isteyenler çareler aramaya başladı. Bu çarelerden biri de yoga oldu.

İSTEYEN HERKES YOGA YAPABİLİR Mİ? BAŞLAMAYI DÜŞÜNENLERE NE ÖNERİRSİNİZ?

Kesinlikle evet, isteyen herkes yoga yapabilir. Yaş, kilo ve sağlık durumu ne olursa olsun herkese uygun bir yoga çeşidi mutlaka vardır. İlk kez yoga yapacaklar bütün yoga çeşitlerini denesinler. Ve onlara en çok hitap eden, kendilerini en iyi hissettikleri yoga ekolünde devam etsinler. Eğer sağlıklarıyla ilgili özel bir durum varsa yoga terapi deneyebilirler. Bir de “esnek değilim yoga yapamam” diyenler var ki onlara şunu söylemek istiyorum: yogaya zaten esnemek, gevşemek ve rahatlamak için geliyorsunuz. Yani kaskastı bile olsanız başlayın yavaş yavaş gevşeyip esneyeceksiniz.

KİMLERE YOGA YAPMASINI ÖNERİRSİNİZ?

İsteyen herkes yoga yapabilir. Tabi ki herkesin farkındalık ve şifa yolu yogadan geçmiyor. Başka birçok şifa tekniği var. Bu yüzden “isteyen” herkese öneririm.

YOGADA FARKLI TÜRLER VAR. KENDİMİZE EN UYGUN OLANI NASIL SEÇERİZ?

Bütün yoga türlerini deneyip, kendinizi en iyi hissettiğiniz yoga türünde kalabilirsiniz. Bu çok sağlıklı bir seçim yöntemi olur.

YOGANIN VÜCUDA YARARLARI NELERDİR?

Genel olarak yoga, hem bedene hem ruha çok iyi gelir. Kundalini yoga açısından faydalarını şöyle sıralayabilirim:

YOGA ÇOCUKLARA UYGUN BİR SPOR MU?

Yogayı her yaştan herkes yapabilir. Tabi ki çocuklar için de gayet uygundur. Sadece çocuklar için “Çocuk Yogası Eğitmenleri” ile çalışılması iyi olur.

Annezen&#;in kurucusu Ayça Yılmaz&#;ın yoga macerası bakın nasıl başlamış.

ayca-yilmazYoga ile yılında çalıştığım şirketin aktivitesi olarak tanıştım. Hocamızın bedenimi hissetmeme aracı olduğu bu yöntem çok etkileyiciydi. Yoga hocası olmak için büyük bir istek duymaya o zaman başladım. yılında Zeynep Aksoy ile aldığım temel hocalık eğitimi üzerine yoganın çeşitli kollarında eğitimlerime devam ettim. Hamile ve anne-bebek yogası konularında uzmanlaştım. Profesyonel iş hayatıma son verip bu alanda çalışmaya başladım.

Annezen’i yılında mekanı ortak paylaştığım Aromaterapist Jo Harris ile birlikte kurduk. Yoğun olarak hamilelikleri döneminde annelere fiziksel ve zihinsel olarak destek olduğumuz, yoga, doğuma hazırlık eğitimleri verdiğimiz, doğumda doula desteği sunduğumuz, doğum sonrası annelerle ve bebeklerle yoga dersleri yaptığımız sıcak ve samimi olduğunu hissetiğimiz bir mekan.

HAMİLE YOGASINA İLGİNİN DE GÜNDEN GÜNE ARTTIĞINI GÖRÜYORUZ. BUNUN TEMEL SEBEBİ NEDİR?

Yoga insanın her döneminde kişiye dokunabilecek, farkındalığını artırıp kişisel ve bedensel gelişimine katkı sunabilecek bir yöntem. Hamileler için ise büyük bir hediye gibi. Yoganın fiziksel faydaları ayrı bir yazı konusu. Bunun dışında ise anneliğe hazırlanılan bu süreçte kadının öncelikle kendi kendine annelik edip henüz çocuksu yönleriyle buluşmasını nazikçe destekleyen, farkındalık kazandıran bir yanı var yoganın. Doğum için harika bir çalışma aynı zamanda: gevşemelerle, nefeslerle ve doğum pozisyonlarıyla.

HAMİLELER HANGİ DÖNEMDE YOGA YAPABİLİRLER?

Yoga hamileleri fiziksel ve zihinsel olarak destekleyen bir çalışmadır. Bu sebeple hamileliğin en başından en sonuna kadar güvenle hamile yogası yapılabilir. Dinlenmeye ihtiyaç duyulduğu dönemlerde ise dinlenmekte fayda vardır.

HAFTADA KAÇ KERE HAMİLE YOGASI YAPILMASINI ÖNERİRSİNİZ?

Haftada en az iki kez katılımı öneriyoruz.

İkinci bölüm için Kundalini yoga terapi nedir? yazımızı okumayı ihmal etmeyin!

Kimler yoga yapabilir?

Aslında herkes yoga yapabilir. Her yaş grubundan insan bu derslere katılabilir. Ama bedeninizin farkında olmanız ve size uygun sınıfları seçmeniz koşuluyla. Kronik rahatsızlıkları olanlar, kalp hastalığı, yüksek tansiyon riski taşıyanlar hekimlerine danışmalılar derse gelmeden önce. Sizi rahatsız eden sürekli ağrılarınız varsa eğitmeni bilgilendirin pratiğinize başlamadan. Yeni başlayanlar temel yoga derslerini tercih etsinler. Nefes, hiza, asanalar (yoga pozları) bu derslerde öğrenilir. Kendinizi akışa bırakmaya bu derslerde başlarsınız çünkü. Zamanla daha ileri sınıflara da katılabilirsiniz (Ya da hep temelde devam edersiniz ki bu da çok doğaldır). Her kişinin bedeni, ihtiyaçları, tutkuları farklıdır ne de olsa…

Daha ilk dersten farklı hissedeceğinizi hemen hemen herkes söyleyecektir size. Bir yoga sınıfına girdiğinizde birşeyler değişir. Nefes alışınız farklı gelir, kendinizi daha gevşemiş hissedersiniz, nedenini bilmediğiniz bir mutluluk gelir bir yerlerden bazen…Bunlar tabi ki herkes için geçerli değildir. Bazılarımıza hüzün çöker, bazen de uyuklarız matın üstünde. Hepsi pratiğe dahildir bu hislerin, tepkilerin…

Yoga yaptıkça değiştiğini de gözlemlersiniz zaten bu hallerin; gevşeklik dinginliğe, hüzün enerjiye evrilir zamanla…
Yeni başlayanlarda kas ve eklem ağrıları olur. Düzenli yoga yaptıkça bu ağrılar azalır, beden daha rahat hareket eder, hatta zamanla ağrılarınızdan kurtulursunuz. Yoga uygulaması içinizdeki gücün ortaya çıkmasını sağlar, bedenen bu etki çok belirgindir. Ama bu yine de çok zor asanaları hemen uygulayabileceğiniz anlamına gelmez. Denemek, zaman harcamak, kendini bırakmak gerekir. Bedenlerimiz birbirinden çok farklı, kimimiz daha çabuk sonuç alırken bazılarımız daha çok zaman ve çaba harcayacaklar. Ben buna da kötü demem…”Sonunda yaptım, evet oldu, başardım” hissi de bambaşkadır çünkü.

Düzenli yoga yapmaya başladınız, meditasyon yapıyorsunuz, nefes çalışmalarına zaman ayırıyorsunuz, asanaları uyguluyorsunuz. Bir tempo yakalamaya çalışın bütün bunları yaparken…Stüdyo da eğitmen eşliğinde çalışsanız da böyle, evde kendi uygulamanızı yapsanız da…Haftanın belirli günlerini, o günlerin belirli saatlerini yoga uygulamanıza adayın. Nice insan “bugün gideceğim, yarın başlayacağım” derken hayatın akışında, listedeki bir çok maddenin arasında unutup gidiyor sevdiği şeyleri. Sevdiğiniz bir yoga sınıfı da bunlardan biri olmasın…Haftada belki 2 gün ayırın ama, sadece kendiniz için ayırın o saatleri. Zamanla bedeninizin ve sizin ihtiyaçlarınız daha da ön plana çıkıyor zaten. Siz yoga derslerine girdikçe, akışlara alıştıkça, hareketler kolay gelmeye başladıkça kendinize güveniniz de artıyor. “Yapamıyorum” hissinin yarattığı engelleri de böyle aşabiliyoruz ancak…Sebatla, deneyerek, araştırarak…
Pratiğe devam ettikçe çabanın yerini rahatlık alacaktır, bundan emin olabilirsiniz.

Aslı Ünsalan Kanbur

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir