Kınayla Ilgili Hadisler
Kınamak ile ilgili ayetler (12 kayıt)
Mâide / Ayet
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مَنْ يَرْتَدَّ مِنْكُمْ عَنْ د۪ينِه۪ فَسَوْفَ يَأْتِي اللّٰهُ بِقَوْمٍ يُحِبُّهُمْ وَيُحِبُّونَهُٓ اَذِلَّةٍ عَلَى الْمُؤْمِن۪ينَ اَعِزَّةٍ عَلَى الْكَافِر۪ينَۘ يُجَاهِدُونَ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ وَلَا يَخَافُونَ لَوْمَةَ لَٓائِمٍۜ ذٰلِكَ فَضْلُ اللّٰهِ يُؤْت۪يهِ مَنْ يَشَٓاءُۜ وَاللّٰهُ وَاسِعٌ عَل۪يمٌ
Ey iman edenler! Sizden kim dîninden dönerse, Allah onların yerine yakında öyle bir nesil getirecek ki Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler. Mü’minlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı güçlü ve onurludurlar. Allah yolunda cihâd ederler ve kendilerine dil uzatan hiçbir kimsenin kınamasından korkmazlar. İşte bu Allah’ın öyle bir lutfudur ki, onu dilediğine verir. Allah, lutfu ve rahmeti pek geniş olan, her şeyi hakkiyle bilendir.
Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri
Yusuf / Ayet
قَالَتْ فَذٰلِكُنَّ الَّذ۪ي لُمْتُنَّن۪ي ف۪يهِۜ وَلَقَدْ رَاوَدْتُهُ عَنْ نَفْسِه۪ فَاسْتَعْصَمَۜ وَلَئِنْ لَمْ يَفْعَلْ مَٓا اٰمُرُهُ لَيُسْجَنَنَّ وَلَيَكُونًا مِنَ الصَّاغِر۪ينَ
Bu anı bekleyen Aziz’in hanımı şunları söyledi: “Kendisine gönlümü kaptırdım diye beni kınadığınız genç işte bu! Gerçekten de ben onun nefsinden murat almak istedim, fakat o namuskârlık gösterip reddetti. Eğer kendisine emrettiğim şeyi yine yapmazsa, başka yolu yok, kesinlikle zindana atılacak; elbette zelil ve perişan olacaktır!”
Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri
İbrahim / Ayet
وَقَالَ الشَّيْطَانُ لَمَّا قُضِيَ الْاَمْرُ اِنَّ اللّٰهَ وَعَدَكُمْ وَعْدَ الْحَقِّ وَوَعَدْتُكُمْ فَاَخْلَفْتُكُمْۜ وَمَا كَانَ لِيَ عَلَيْكُمْ مِنْ سُلْطَانٍ اِلَّٓا اَنْ دَعَوْتُكُمْ فَاسْتَجَبْتُمْ ل۪يۚ فَلَا تَلُومُون۪ي وَلُومُٓوا اَنْفُسَكُمْۜ مَٓا اَنَا۬ بِمُصْرِخِكُمْ وَمَٓا اَنْتُمْ بِمُصْرِخِيَّۜ اِنّ۪ي كَفَرْتُ بِمَٓا اَشْرَكْتُمُونِ مِنْ قَبْلُۜ اِنَّ الظَّالِم۪ينَ لَهُمْ عَذَابٌ اَل۪يمٌ
Hesaplar görülüp iş bitirilince şeytan şöyle der: “Allah size gerçekleşmesi kesin olan bir va‘atte bulundu; ben de size öylesine va‘atte bulundum fakat sözümde durmadım. Aslında benim size istediğimi yaptıracak bir gücüm de yoktu. Sadece ben sizi inkâra çağırdım, siz de bana uydunuz. Öyleyse beni kınamayın da kendinizi kınayın. Bugün, ne ben sizin feryadınıza yetişebilirim, ne de siz benim feryadıma yetişebilirsiniz. Dünyada iken beni Allah’a ortak tanımış olmanızı da reddediyorum. Elbette zâlimlere can yakıcı bir azap vardır.”
Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri
İsrâ / Ayet
وَلَا تَجْعَلْ يَدَكَ مَغْلُولَةً اِلٰى عُنُقِكَ وَلَا تَبْسُطْهَا كُلَّ الْبَسْطِ فَتَقْعُدَ مَلُومًا مَحْسُورًا
Harcamalarında ve başkalarına yardımda eli sıkı olma, ancak varını yoğunu da saçıp savurma! Sonra herkes tarafından kınanır, kaybettiklerine hasret çeker durursun.
Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri
İsrâ / Ayet
ذٰلِكَ مِمَّٓا اَوْحٰٓى اِلَيْكَ رَبُّكَ مِنَ الْحِكْمَةِۜ وَلَا تَجْعَلْ مَعَ اللّٰهِ اِلٰهًا اٰخَرَ فَتُلْقٰى ف۪ي جَهَنَّمَ مَلُومًا مَدْحُورًا
İşte bunlar, Rabbinin sana vahyettiği hikmetlerdendir. Sakın Allah ile beraber başka bir ilâh edinme; yoksa kınanmış ve Allah’ın rahmetinden kovulmuş olarak cehenneme atılırsın!
Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri
Mü'minûn / 6. Ayet
اِلَّا عَلٰٓى اَزْوَاجِهِمْ اَوْ مَا مَلَكَتْ اَيْمَانُهُمْ فَاِنَّهُمْ غَيْرُ مَلُوم۪ينَۚ
Sadece kendi eşleri ve sahip oldukları câriyelerle yetinirler. Çünkü bunlarla olan münâsebetlerinden dolayı kınanmazlar.
Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri
Dilek ile İlgili Ayetler
Dilek kelimesi sözlükte, “olması istenen şey, istek, arzu, talep, ricâ, temenni” anlamlarına gelir. Kur’an-ı Kerim’de istek, dilemek, temenni vs. hak
Felak Suresi Okunuşu ve Anlamı
Felâk suresi, Medine döneminde nüzul olmuştur. Felâk suresi, 5 âyettir. Felâk, “sabah aydınlığı” demektir. FELAK SURESİ ARAPÇA Felak Suresi Arapça
Felak Suresinin Fazileti
Felak sûresi Mekke’de inmiştir. 5 âyettir. İsmini birinci âyetin sonundaki “yarmak, aydınlık, sabah” mânalarına gelen اَلْفَلَقُ (felak) kelimesinden
Devlet Yönetimi ile İlgili Ayetler
Devlet kelimesi sözlükte, “belli bir toprakta veya toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun olu
İhlas Suresinin Fazileti
İhlâs sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 4 âyettir. İsmini, İslâm dininin esasını teşkil eden tevhîd akîdesinin veciz bir ifadesi olan “İhlâs” sözünde al
Copyright © Kuran ve Meali. Hiçbir ticari kaygısı yoktur.
seafoodplus.info altında yayınlanan içeriklerin tüm hakları mahfuzdur. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi içeriklerin tamamı izinsiz kullanılamaz.
Hem bedene hem ruha şifa: Kına yakmanın faydaları
seafoodplus.info
Kına, hem İslam dininde hem de Türk kültüründe kendine yer bulan ve manevi anlam yüklenen boyayıcı bir maddedir.
Kına ağaçlarının yapraklarının kurutulmasıyla elde edilen kına, tarih boyunca hem makyaj, hem süslenme hem de tedavi amacıyla kullanılmıştır.
Tarihçiler, Mısır kraliçesi efsanevi Kleopatra'nın Roma'lı sevgilisi Antonius ile buluşmaya giderken kına yağından elde ettiği kokuyu kullandığını ve geminin güvertesine bu losyondan bolca döktürdüğünden bahseder.
Anavatanı Hindistan olan kına ağacı Arabistan’da ve Akdeniz iklimine sahip olan yerlerde de yetişir. Arap ülkelerinde ve Hint yarımadasında, eski dönemlerde, kınanın nazarı bozduğuna ve kötü güçleri uzak tuttuğuna inanılır.
Kına, bayram, mevlit, zafer, doğum, sünnet töreni gibi önemli günlerde geçmişten günümüze sık sık tercih edilir.
İSLAMİYETTE KINA
Eski zamanlarda süs amacıyla yaptırılan kına kurutucu ve yapışkanlık sağladığı için Peygamber Efendimiz (SAV) zamanında tıbbî olarak uygulanmış ve önerilmiştir.
Efendimiz başı ağrıdığı zaman mübarek başını kınaya boyatırmış ve kınanın baş ağrısı için olumlu etkisinin olduğunu şu hadis-i şerifinde buyurmaktadır:
“Kına, Allah’ın izni ile baş ağrısına faydalıdır.” [İbni Mace, Tıb, No: ] Tirmizi’nin naklettiği bir hadiste: “Her ne zaman Peygamberimiz (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) yaralanır veya vücuduna diken batsa, yaranın üzerine veya dikenin battığı yere, mutlaka kına koyarlardı.” [Tirmizi, Tıb, No: ]
Sahih hadis kaynaklarında geçen rivayetlere göre baş ağrısı çekenler için aynı zamanda hacamatın, ayak hastalıkları için de kına yakmanın iyi geldiği bilinmektedir.
KINA YAKMANIN FAYDALARI
Kınanın sağlık açısından faydaları yenilerek tüketilmediğinden dolayı sınırlıdır. Daha çok cilt, saç ve tırnak sağlığı için kullanılmaktadır. Kınanın faydalarını şöyle sıralayabiliriz:
Kınanın cilde faydaları: Kısmen cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan kına, içerdiği besinler yardımıyla cildin kalınlaşmasını sağlar. İnce ciltlerde meydana gelen dökülmelerin önlenmesinde kına faydalıdır. Bunun yanında kına cilt hücrelerinin sağlığının korunmasında dolaylı olarak katkıda bulunur.
Kınanın saçlara faydaları: Saçlar için kınanın en önemli faydası dökülen saçlara doğal bir şifa kaynağı olmasıdır. Düzenli olarak kınanın saçlara uygulanması, saçlarda meydana gelen kırılmaları önleyebilir. Kına saçların erken dökülmesini engellediği gibi saç derisinde Ph değerinin sağlıklı düzeylerde olmasına yardımcı olur.
Kepeğe karşı etkili ve doğal tedavi olan kına, saçın ayrıca yumuşamasını sağlayarak ipeksi görünüş kazandırır. Kına saç çıkmasını teşvik eder, saç köklerinin sağlamlaşmasını sağlar.
Ağrı kesici özelliği: Kınanın ağrı kesici özelliği vardır, herhangi bir nedenden dolayı meydana gelen ağrılara karşı etkili olabilir. Etkilenen kısma kına uygulandığında ağrının önlenmesini sağlar. Kına yanık yaralarına faydalıdır, ağrıyı azalttığı gibi yanık yarasının hızlı iyileşmesine yardımcı olabilir.
Yara onarıcı etkisi: Kınanın açık yaralara da faydalı olduğu düşünülmektedir. Yaranın verdiği acıyı hafifletir, bu özelliğinden dolayı kırılma, çıkma, burkulma gibi vakalardan kaynaklanan ağrılara karşı da kullanılır.
Tırnaklara faydaları: Tırnak tedavisinde kına yaygın olarak kullanılmaktadır. Özellikle çatlama eğilimi olan tırnakları tedavi edici özelliği vardır. Kına lapa halinde tırnaklara uygulandığında kırılma eğilimi olan tırnak yapısının ortadan kalkmasını sağlayabilir. Hakiki yağ ve kına tozu karışımı kullanıldığında maksimum verim alınabilir.
Uyuz tedavisi: Genelde hayvanlarla çok fazla temas olduğunda ortaya çıkan bir cilt hastalığı olan uyuz hastalığına karşı kına faydalıdır. Uyuz hastalığından etkilenen bölüme lapa halinde uygulanması sorunun ortadan kalkmasını sağlayabilir.
Karaciğere faydaları: Sağlık açısından son derece sağlıklı bir bitki olan kına bitkisinin kabuğu karaciğer için faydalıdır. Kına bitkisi kabuğu aynı zamanda sarılık hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.
Psikolojiye etkisi: Kınanın kendine has kokusu merkezi sinir sistemi için faydalıdır. Kına kokusu sinirler üzerinde olumlu etkiler yaparak sinirlerin gevşemesini ve rahatlamasını sağlar.
Baş ağrısı: Baş ağrısına daha çok kırmızı ve pembe renklerdeki kına çiçekleri iyi gelmektedir. Kına çiçekleri sirke ile karıştırılarak uygulandığında baş ağrısını kısa sürede ortadan kaldırabilir. Bunun dışında baş ağrısını kesmek için kınanın macun şeklinde uygulanması mümkündür.
Sivilce ve akne: Kına yaygın olarak sivilce ve akne tedavisinde kullanılmaktadır. Bunun dışında cildin veya derinin farklı bölgelerinde meydana gelen deri hastalıklarına karşı kına tedavi amaçlı olarak kullanılır.
İltihap: Yanıklar için etkili bir şifa kaynağı olan kına aynı zamanda gargara yapıldığında dilde yada ağız boşluğunda oluşan iltihap hastalıklarına iyi gelir. Pamukçuk hastalığını giderdiği düşünülür.
KINA NASIL YAKILIR?
kişilik bir organizasyon için gram zeytinyağı, demli çay ve gram kına yeterlidir. Kına mutlaka tahta kaşıkla karıştırılmalıdır.
Önce kınayı, üzerine yağı ekleyin bu süreçte karıştırırken kurumaması için azar azar demli çayı da ilave edin. Koyu muhallebi kıvamını tutturduğunuzda kınanız yakılmaya hazır demektir.
Kına yakılacak yerin soğuk su ile yıkandıktan sonra 2 saatten fazla olmamak koşuluyla bekletilir. Kınanın kalıcılığı, bekleme sürenize bağlıdır. Bu sebeple çok koyu renkte kına istemiyorsanız daha erken yıkamalısınız.
KINA YAKMAK
Saç, sakal, el veya ayakları kına yahut başka bir şeyle boyamak. Kınayı sulandırıp eline sürmek. İslâm`ın çıkışından önce yahudi ve hristiyanlar güzel görünme ve süslenmenin ibadetle bağdaşmadığını düşünerek, saçı boyayarak rengini değiştirmekten kaçınırlardı. Hz. Peygamber (s.a.s) müslümanları başka milletleri aynen taklitleri sakındırmak ve onlara bağımsız bir kişilik kazandırmak için emir ve tavsiyelerde bulunurdu. Saçı ve sakalı kına veya başka boya maddesi ile boyamak da bunlar arasındadır.
Ebû Hureyre`den nakledilen bir hadiste şöyle buyurulur: "Yahudi ve hristiyanlar (saçlarını) boyamazlar. Siz onların aksini yapınız. Yani saçlarınızı boyayınız" (Buhârî, Enbiyâ, 50, Libâs, 67; Müslim, Libâs, 80; Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Nesaî, Zîne, 14; İbn Mâce, Libas, 32; Ahmed Hanbel, Müsned, II, , , , ). Buradaki emir bağlayıcı olmayıp, nedb (sevimli amel) ifade eder. Nitekim uygulamada ashab-ı kiramdan Hz. Ebû Bekir ve Ömer, Hz. Ali ve Ka`b ve Enes (seafoodplus.infoüm) gibi bazıları da boyamamıştır.
Kullanılan renge ve boya malzemesine gelince, genellikle saç boyası yaşlı erkeklerin beyazlaşan saçları için söz konusu olunca, siyah renk, yaşlı kimseyi, olduğundan çok genç gösterir. Bu durum kınalama veya boyamayı amacından uzaklaştırabilir. Nitekim, Mekke`nin fethi günü, Hz. Ebû Bekr`in yaşlı babası Ebû Kuhâfe`nin saçlarının ağaç çiçekleri gibi beyazlaştığını gören Allah elçisi şöyle buyurmuştur: "Bu beyaz saçı değiştiriniz ve siyahtan sakınınız" (bk. Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Nesaî, Zîne, 15; Ahmed b. Hanbel, l, , , II, , , III, , ). Ancak saçı beyazlaşan kimse genç olursa, siyaha boyamasında da bir sakınca görülmemiştir. Nitekim Sa`d b. Ebî Vakkas, Ukbe b. Âmir, Hasan, Hüseyin ve Cerîr gibi sahabelerin bunu uyguladıkları nakledilir (Yusuf el-Kardâvî, el-Halâl ve`l Harami; `l-İslâm, Terceme, Mustafa Varlı, Ankara , s, ).
Boya malzemesi olarak kına kullanımını Allah Rasulü`nün teşvik ettiği bilinmektedir. Bir hadiste şöyle buyurulur: "Saçın beyazlığını değiştirmek için kullandığınız şeylerin en iyisi, kına ve keten bitkisidir" (Ebû Dâvud, Tereccül, 18; Tirmizî, Libâs, 20; Nesaî, Zîne, 16; İbn Mâce, Libas, 32; Ahmed b. Hanbel, V, , , , , ). Diğer yandan Hz. Peygamber`in bir yerinde sivilce veya cerahatlenmiş bir çıban çıksa, bunun üzerine kına sürdüğü nakledilir (bk. İbn Mace Tıbb, 29). Bu duruma göre, Rasûlüllah (s.a.s)`ın kınayı cildin tedavisi için kullandığı anlaşılmaktadır. Enes b. Mâlik, Hz. Ebû Bekr`in saçını kına ve ketenle, Hz. Ömer`in de yalnız saf kına ile boyadığını nakletmiştir (Yusuf el-Kardâvî, a.g.e., ).
Erkeklerin süs için el ve ayaklarını kınalaması mekruhtur. Kadınların el ve ayaklarını kınalaması ise caizdir. Erkek veya kadının beyaz saçı sarı veya kızıl renge boyaması müstehap görülmüş, siyaha boyamaları ise sağlam görüşe göre, caiz görülmemiştir. Boya malzemesi olarak kına ve vesîme denilen, boya sanayiinde kullanılan bir bitkinin tercih edilmesi tavsiye edilmiştir (İbn Âbidîn, Reddü`lMuhtâr, Terceme, Ahmed Davudoğlu, İstanbul , XV, , XVII, ).
El, ayak veya başa sürülen kınanın katı olan malzemesi temizlendikten sonra deri veya saçlarda bıraktığı renk suyun nüfûzuna engel değildir. Bu yüzden abdest veya gusle mani olmaz (İbn Âbidîn, a.g.e., l, ).