kaynağı değiştir]
Mükemmel bir şekilde tekrar eden desenlere sahip olan kristtaller en ideal kristallerdir. Ancak bazı kristallerde kristalin deseninin kesildiği çeşitli yerler bulunur. Bu yerleri kristalografik kusurlar olarak adlandırırız. Kristalografik kusurların, türleri ve yapılarını ele aldığımızda malzemelerin özellikleri üzerinde önemli biri etkisi vardır.[10]
Boşluk kusurları (bir atomun uyması gereken boş bir alan), geçiş boşlukları (uymadığı yerde sıkışan ekstra bir atom) ve çıkıklar kristalografik kusurlara örnek olarak verilebilir.
Özellikle çıkıklar, malzemelerin mekanik mukavemetini belirlemeye yardımcı olduklarından malzeme bilimi için büyük önem taşırlar.
Yaygın kristalografik kusur tiplerinden bir diğeri ise safsızlıktır. Safsızlık, bir kristalde bulunan yanlış atom türüdür. Örneğin, kusursuz bir elmas kristali yalnızca karbon atomları içerir.
Ancak bazı kristallerde birkaç bor atomunun içerdiği gözlenmiştir. Elmasın renginin maviye dönmesine bu bor safsızlıkları neden olur.
Yarı iletkenlerde kristalin elektriksel özelliklerini büyük ölçüde değiştiren depant adı verilen özel bir safsızlık tipi mevcuttur.
Transistörler gibi yarı iletken cihazlar yarı iletken maddeleri farklı yerlere, belli modellerde koyarlar.
Başka bir kusur çeşidi ise eşleştirmedir. Eşleştirme, kristalografik bir kusur ile bir tane sınırı arasında olur. İkiz bir sınırın iki tarafında farklı kristal yönelimleri bulunur. Bunların bir tane sınırından farkı ise yönelimler rastgele değil, bir ayna görüntüsü biçimindedir.
Kristal düzlem yönelimlerinin yayılımına mozaiklik denir. Mozaik bir kristalin daha küçük bir kristalin birbirlerine göre yanlış hizalanmış birimlerinden oluştuğu varsayılmaktadır.
Birleşmiş Milletler Temmuz 'de, 'ün Uluslararası Kristalografi yılı olacağını ilan ederek kristalografi biliminin önemini kabul etmiştir.[14] "Kristalografi" kelimesi Yunanca "soğuk damla, dondurulmuş damla" kelimelerinden türetilmiştir. " Kristalografi'' bir kristalin atomik düzenlemesini yani kristalin yapısını ölçen bilim dalıdır. Bilinen kristal yapılar çok sayıda kristalografik veri tabanlarında saklanır.
Yaygın olarak kullanılan kristalografi tekniklerinden biri X ışını kırınımıdır. X ışını kırınım kristalografisi geliştirilmeden önce kristaller üzerinde yapılan çalışmalar, bir gonyometre kullanarak geometrilerinin fiziksel ölçümlerinin yapılmasına dayanıyordu.[15]
Dünya'da kar, deniz buzu ve buzullar şeklindeki yaygın kristaller polikristal yapıdadır.[5] Tek bir kar tanesi tek bir kristal veya kristallerin bir koleksiyonudur.[6] Buz küpü bir polikristaldir.[7]