Kulak tüpü, Mercimek tanesi büyüklüğünde, silindir biçiminde ve ortası delik olan ve KBB (Kulak Burun Boğaz) uzmanlarınca kulak zarına yerleştirilen materyaldir. Bu tüpler metal, plastik veya teflon gibi farklı malzemelerden yapılabilir. Mikrocerrahi ile kulak zarında açılan küçük bir deliğe kulak tüpü yerleştirilmesi işlemine kulak tüpü ameliyatı denir.
İç kulaktan önce ve kulak zarından sonra gelen bölüme orta kulak denir. Bu alan vücudun denge ve işitme fonksiyonlarının sağlanmasında önemli bir role sahiptir. Orta kulak boşluğu denen bölge ise hava ile dolu bir alandır. Bu hava dengeli bir oranda bulunur. Ancak orta kulak boşluğundaki hava basıncının azalması ile bu bölgeye sıvı dolmaya başlar. Alanda biriken bu sıvı ise işitme kemikçiklerinin hareketini engelleyerek işitme kaybına neden olabilir.
İşte kulak tüpü ameliyatı, bu işitme kayıplarını engellemek ve orta kulak boşluğundaki hava basıncını düzenleyerek orta kulak işlevlerini olağan haline getirmek amacıyla yapılır.
Kulak tüpü ameliyatı çocuk hastalarda genel anestezi ile yetişkinlerde ise lokal anestezi ile gerçekleştirilebilir.
Daha sonra mikroskop ile dış kulak yolu kanalından girilerek kulak zarı çizilir. Çizik yapılan kulak zarının alt bölümünden orta kulakta bulunan sıvı çekilir. Daha sonra bu alana havalandırma tüpü konulur. Bu alanda biriken sıvının alınması, kulak zarı ve işitme kemikçiklerinin hareket kabiliyetini tekrar kazanmasını sağlar. Bir ucu orta kulakta diğer ucu ise dış kulakta olarak takılan bu tüp 2mm genişliğindedir. Ayrıca çocuk hastalarda aynı cerrahi işlemde bu probleme neden olabilen geniz eti de alınabilir. Uygulama sonrasında kişinin kulağında dışardan görülen bir farklılık olmaz.
Kulak içine tüp takılması operasyonu ile hassas bir organ olan kulağın sağlıklı olması amaçlanır. Ameliyatın faydaları ise şu şekilde sırlanabilir:
Kulağa tüp takılması ameliyatı ile kişiye takılan tüpün kulakta ne kadar kalacağı, hastanın özelliklerine ve tüpün türüne göre farklılık gösterir.
İlk defa kulağına tüp takılacak bir hasta için kullanılan tüpler kısa sürelidir. Genellikle ay kalır ve sonra vücudun kendisi tarafından dışarı atılır. Eğer çocuk hastalarda tüp 1 yıldan fazla bir süre kendini dışarı atmamışsa, çocuğa hafif anestezi gazı koklatılması ile tüp alınır.
Devamlı tekrar eden kulak tüpü işlemlerinde ise uzun zamanlı tüpler (T-tüp) takılır. Bu tüpler 1 yıl ve üzeri bir zaman için kulakta kalabilir. Vücut tarafından atılamayan bu tüpler hekim tarafından çıkarılır.
Kulak tüpü ameliyatı sonrası kulak mutlaka sudan korunmalıdır. Bu yüzden banyo yapma, denize ve havuza girme durumlarında kulak özel tıkaçlarla kapatılmalıdır. Bu tedbirlere rağmen kulakta iltihaplanma veya bir akıntı olurda hemen hekime başvurulması gerekir.
Dilerseniz konu ile ilgili videomuzu seyredebilirsiniz.
Kulakta Sıvı Birikmesi(kulağa tüp takılması) Nedir?
Kulak zarı arkasında orta kulak boşluğunda iltihapsız sıvı toplanmasına denir. Effüzyonlu otitis media(EOM) ya da Seröz Otitis Media (SOM) diye adlandırılır. İnfesiyon belirtileri yoktur. Kulak ağrısı, akıntısı, ateş, gibi yakınmalar yoktur. Çocuğun az duyması ile ya da yüksek sesli televizyon izlemesi ile dikkat çeker. Erişkinlerde tek taraflı sıvı birikimi genellikle geniz kanserlerine bağlıdır ve geniz kanserinin ilk belirtisi olabilir. Kulakta sıvı birikimi; hiçbir zaman birincil hastalık olmayıp başka hastalıklar sonucu ikincil olarak ortaya çıkmaktadır bu nedenle sebep araştırılması önemlidir.
Kulakta sıvı birikmesi nedenleri;
Kulakta Sıvı Birikmesinin Tanısı;
Kulakta Sıvı Birikmesinin Tedavisi;
Kulak tüpü lokal ve genel anestezi altında tam donanımlı hastane şartlarında takılır. Genellikle tüp takılma esnasında geniz eti (adenoektomi)ameliyatı da yapılır. Aynı gün belirli aralıklarla kontrollere gelmek üzere taburcu edilir. Ventilasyon tüpleri; orta kulak boşluğu havalanmaya başlayınca ve zar çöküklüğü düzelince, üç ay ile bir sene süre zarfında kendiliğinden dış kulak yoluna düşerler. Ventilasyon tüpleri kaldığı süre boyunca kulağa su kaçırılmamalıdır.(deniz ve havuza girilmemelidir) Unutulmamalıdır ki kulağa tüp takmak orta kulak boşluğunda biriken sıvıyı boşaltır, kulakta sıvı birikimine sebep olan hastalıkları tedavi etmez. Bu nedenle esas sebebiyet veren hastalıklar tedavi edilmelidir ki hastalık tekrarlamasın.
Sayfa İçeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
Kulak tüpleri KBB cerrahlarının kulak zarını delerek taktıkları ince plastik tüplerdir. Amaç orta kulakta enfeksiyonlar veya östaki borusu fonksiyon bozuklukları ile orta kulakta biriken fazla sıvının dışarı akıtılmasını sağlamaktır. Normalde orta kulakta her gün bizler hiç fark etmeden çok az az bir sıvı oluşur ama bu sıvı östaki borusu ile burun arkasına (genize) akıtılır.
Östaki borusu nedir? Ne işe yarar? Östaki borusu burnumuzu sıkıp kuvvetli nefes verdiğimiz zaman kulakta "cık cık" sesi çıkmasını sağlayan bir kanaldır. Normalde orta kulaktan geniz arasında sıvı ve hava alış verişini sağlar. Bu kanalın işlev bozuklukları veya geniz eti büyümesine bağlı tıkanması durumunda ota kulaktaki şu azıcık azıcık biriken sıvı orta kulakta yoğunlaşır, içten kulak zarına yapışır, kulak zarının işlevini bozarak işitme azalmasına neden olur. İşte kulak tüpü burada devreye girer.
Orta kulak boşluğunda aslında sadece hava vardır ve ses dalgaları bu sayede kulak zarının titreşmesini sağlar. Oysa herhangi bir nedenle orta kulakta sıvı birikirse kulak zarı titreşimi azalıp işitmede kayıp söz konusu olabilir. Bazen kulakta enfeksiyon olmadan da veya enfeksiyon iyileştikten sonra da orta kulakta sıvı kalabilir. Mesela orta kulak enfeksiyonları sonrası çocukların %30’unda orta kulakta 1 ay boyunca sıvı kalabilir. Orta kulak iltihabı sırasında çocuk ne kadar küçük yaşta ise sıvı kalma olasılığı o kadar fazladır. Orta kulakta uzun süre sıvı kalmasının önemi, çocuğun işitme azalmasına bağlı konuşma ve zeka gelişimine olumsuz katkısından dolayıdır.
Tüp takılmasına rağmen çok az sayıda da olsa bazı çocuklarda işitme azlığı ve ağrı devam edebilmektedir. (Ama zaten bu vakalarda orta kulak iltihapları tüp takılmazsa orta kulak sıvısı drene edilemediği için daha ağır geçirecektir). Bazı vakalarda tüp düştükten sonra kulak zarındaki delikte iyileşme olmayıp delik kalabilmektedir. Normalde 1 yılda kendiliğinden düşmesi gereken tüpler eğer 2 yılda düşmezse ikinci bir operasyonla çıkarılmalıdır.
Tüp genellikle en fazla ,5 yıl içinde kendiliğinden düşer. Ancak bazen tüp gereğinden erken düşer ve yenisini takmak gerekebilir. Nadiren tüp orta kulak boşluğuna da düşebilir ama bu kez cerrahi girişim gerekir.
Sık sık kulak enfeksiyonu geçiren, kulaklardaki sıvı ve enfeksiyonlarla ilgili işitme sorunları yaşayan kişilere kulak burun boğaz uzmanları kulak tüpleri önerebilir. "Kulak Tüpü Kimlere Takılır?" , "Kulak Tüpü Neden Takılır?" gibi soruların cevabı ve daha fazlası için yazımısı okuyabilirsiniz.
Orta kulakta sıvı ve iltihap birikmesi çeşitli hastalıklar sonucu oluşan komplikasyonlardır. Bu hastalıklar her yaştan kişide görülebildiği gibi özellikle çocukları etkiler. Cerrahi olmayan yollarla tedavi edilebilen bu hastalıklar çok sık tekrarladığında ya da tedaviye yanıt alınamadığında bir kulak burun boğaz doktoru tarafından kulak tüpü ameliyatı önerilebilir. Kısa sürede gerçekleştirilen ve tedaviyi kolaylaştıran bu ameliyat mutlaka uzman bir cerrah tarafından gerçekleştirilmelidir.
Orta kulak iltihabı her yaştan kişide görülebilen bir rahatsızlıktır. Fakat çoğunlukla bebekler ve çocuklarda yaşanır. Enfeksiyon sırasında orta kulak boşluğunda sıvı birikir. Bu sıvı östaki borusu yardımıyla akar. Fakat bazı durumlarda bu sıvı östaki borusundan gidemez. Biriken sıvı işitme kaybına ve enfeksiyonun ilerlemesine neden olur. Bu durumun tedavisi için sıvıyı ortadan kaldırmak amaçlanır ve sıvı oluşmaması için enfeksiyonu tedavi edecek ilaçlar verilir. Fakat bazı kişilerde özellikle de yapıların tam olarak gelişmediği yaşlarda yani çocuklarda tedaviye yanıt alınamaz. Tedaviden verim alınamayan ya da iltihabın geri geldiği kişilerde orta kulağın hava alması gerekir. Özellikle çocuk ve bebeklerde kulak tüpü ameliyatı henüz gelişimini tamamlamayan kulak yapıları için önemlidir. Kulak tüpleri havayı sağlayarak biriken sıvının vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar.
Kulak tüpü orta kulak içerisindeki maddeleri boşaltmak için kullanılan ve kulağa yerleştirilen cerrahi silindirdir. Metal ya da plastikten yapılan bu tüplerin amacı orta kulakta sıvı birikmesine engel olmak ve hava akışını sağlamaktır. Çeşitli nedenlerden kulak zarının arkasında sıvı birikebilir. Bu biriken sıvı zaman içerisinde duyma bozukluklarına neden olabilir. Bu durumun ortadan kaldırılması için kulak tüpü yardımıyla sıvı boşaltılır. Kulak tüpleri kulak burun boğaz uzmanı tarafından cerrahi olarak takılır. Kulak tüpü aşağıdaki rahatsızlıklara sahip olan kişilere takılabilir:
Kulak tüpü kullanılması orta kulakta enfeksiyonun giderilmesi ve sıvının boşaltılması için gereklidir. Bu tüpler orta kulak iltihabında ilk seçenek değildir. Öncelikle antibiyotikler kullanılabilir ve bir süre tedaviye cevap beklenebilir. Aynı zamanda birden fazla defa bu enfeksiyonlar tekrarlayabilir. Fakat tekrarlama ciddi seviyelerde ise ve tedaviye yanıt alınamıyorsa ilerlememesi için kulak tüpü seçeneğine başvurulur. Oluşan iltihap kişide kulak çınlaması, ağrı, ciddi akıntı gibi sorunlara neden olabilir. Kulak tüpü çınlama ve ağrı gibi bu semptomların giderilmesine yardımcı olur. Ayrıca orta kulak enfeksiyonu yaşayan kişilerde kulak tüpü faydaları aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Tüpün amacı orta kulakta biriken enfeksiyon ve sıvıların önlenmesi ya da dışarı atılmasıdır. Her yaştan insanda kullanılabilse de en çok çocuklarda bu ameliyat gerçekleştirilir. Kulak tüpü özellikle sık sık kulak enfeksiyonu geçiren çocuklar için tercih edilir. Kulak tüpü takılmasına neden olabilecek durumlar şunlardır:
Kulak tüpü ameliyatı 15 dakika kadar süren bir işlemdir.
Kulak tüpü takıldıktan sonra bir süre akıntı ve ağrı hissedilmesi normaldir. Doktor tarafından bu süreçte kullanılması için antibiyotik kulak damlaları reçete edebilir. Aynı zamanda ağrısı fazla olan kişilere ağrı kesici yazılması da gerekebilir. İyileşme sürecinde doktorun reçete ettiği ilaçların gerekli şekilde kullanılması çok önemlidir. Fakat eğer ateş, kanama ya da kötü kokulu akıntı gerçekleşirse en kısa sürede bir sağlık kurumuna başvurmak gerekir. Bunun dışında doktor kulağın su ile teması hakkında da bilgi verebilir. Özellikle ilk haftalarda kulağa su kaçmasının önlenmesi önemlidir. Bu süreçte suya dalmak gibi basınç değiştiren aktiviteler yapılmamalı, duş sırasında ya da yüzerken kulakları koruyacak ürünler kullanılmalı ve düzenli aralıklarla kulak tüpü doktora kontrol ettirilmelidir.
Kulak tüpü birden fazla çeşitte bulunabilir. Bu tüplerin çeşitleri kişinin yaşına ve kullanılması gereken süreye göre değişiklik gösterir. Kulak tüpü boyutu da kullanılacağı kişiye göre değişiklik gösterebilir. Kısa süreli kulak tüpleri 15 ay kadar kalacak şekilde üretilirken uzun süreli tüpler 18 ay kadar kalacak şekilde üretilir. Uzun süre kalması gereken tüplerin tasarımı T şeklindedir ve yetişkinlerde de bu tüp şekli kullanılır. Kulak tüpü ortalama ay kadar kulakta kalarak işlevini yerine getirir ve zaman içerisinde kendiliğinden düşerek delik kapanabilir. Fakat bazı durumlarda tüplerin cerrahi olarak alınarak deliğin kapatılması gerekebilir.
Kulak tüpünün tasarımı kalması gereken süreye göre yapıldığı için bu süre içerisinde tüpün kendiliğinden çıkması beklenir. Fakat bazı kişilerde beklenen süreden çok erken tüp kendiliğinden düşebilirken bazı kişilerde olması gerekenden uzun süreler çıkmaz. Tüpün belirli süreyi aşmasına rağmen çıkmaması durumunda cerrahi olarak müdahale edilmesi gerekebilir. Özellikle kulak kiri birikmesi gibi durumlar tüpün kulakta sıkışmasına neden olur. Tüp cerrahi olarak çıkarıldığında delik kapatılır. Fakat olması gerektiği gibi kendi düşerse deliğin kapanması için cerrahi işleme gerek yoktur. Kulak zarı kendiliğinden deliği kapatır.
Kulak tüpü zaman içerisinde zar kapanmasıyla düşmeye başlar. Kulak tüpü düşmesi çok erken gerçekleşmediği sürece olması gereken bir durumdur. Düşen tüp kulak kanalına gelir ve kulaktan dışarı atılır. Fakat olması gereken sürede düştüğü farkedilmeyen tüp bulunuyorsa ya da aşağıdaki sorunlar oluşuyorsa acilen doktor ile iletişime geçilmelidir.