İnsan kanında iki çeşit kan hücresi bulunur. Bunlardan biri kanımıza da kırmızı rengini veren kırmızı kan hücreleridir. Diğeri ise beyaz kan hücreleridir. Kırmızı kan hücreleri sayıca beyaz kan hücrelerinden daha fazladır. Kırmızı kan hücrelerinin asli görevi vücudumuza oksijen taşımaktır.
İnsan bedeninde her civarındaki kırmızı kan hücresine karşılık bir tane beyaz kan hücresi bulunur. Beyaz kan hücrelerinin görevi sağlığımızı hastalıklara karşı savunmaktır. Bağışıklık sistemimizin yapıtaşlarından biri olan beyaz kan hücreleri vücudumuzda görülen bakteri, virüs ya da antijenlere karşı mücadele verirler, alerjik reaksiyonlarımızı düzenlerler. Bağışıklık sisteminizin zayıflaması, vücudunuzdaki beyaz kan hücrelerinin azalmış olması anlamına gelir. Beyaz kan hücrelerimizin 10’da arasındaki kısmı ise LYM yani lenfositlerden oluşur.
İnsan vücudunda bulunması gereken normal lenfosit sayısı yaşa göre değişkenlik gösterir. Yapılan testlerde ölçüm birimi mikrolitre olarak kullanılır. Yetişkin bir insanda mikrolitre başına arasında beyaz kan hücresi vardır. Yetişkinler için normal beyaz kan hücresi aralığı toplam kan hacminin yüzde 1’i kadar olmalıdır. mikrolitre alt sınırı belirlerken beyaz kan hücreleri için üst seviye mikrolitrenin üstüdür.
Şimdi gelelim kandaki LYM değeri ne olmalıdır sorusunun yanıtına… Lenfosit değerlerinde bazı değişkenler bulunur. Irk, cinsiyet, alışkanlıklar bu değer üzerinde etkilidir. Yetişkin ve sağlıklı bir insanda her bir mikrolitre kanda mikrolitre arası LYM yani lenfosit değeri hücresi olmalıdır. Sağlıklı çocuklarda ise bir mikrolitre kandabu değer – gibi biraz daha yüksek olabilir. arasında lenfosit bulunmalıdır.
Yetişkinlerde lenfosit düşüklüğünden bahsedebilmek mikrolitrenin altında bir değer ölçülmelidir. Çocuklarda ’in altındaki değer lenfosit düşüklüğü olarak adlandırılır.
Yetişkin bir bireyde ölçüm sonucunun mikrolitreden fazla lenfosit ölçümü lenfosit yüksekliği anlamına gelir. Çocuklarda ise mikrolitre üzerindeki bir değer yüksek lenfosit miktarına işaret eder. Hem yetişkinlerde hem de çocuklarda bahsettiğimiz bu değerlerin daha yüksek ya da daha düşük olması bir sağlık sorununa işaret eder.
Yüksek lenfosit ölçüm sonucu bazı rahatsızlıklardan kaynaklanabilir. Olası rahatsızlıkları şöyle sıralayabiliriz:
Lenfositopeni Lenfopeni adı verilen düşük lenfosit ölçümüne neden olan olası rahatsızlıklar ise şöyle sıralanabilir:
Kan değerlerinizin ölçülmesinin ardından ortaya çıkan yüksek ya da düşük lenfosit değerlerinize rağmen hiçbir yakınmanız olmayabilir. Bu durum ağırlıklı olarak sorununuzun bir enfeksiyondan ya da olağandışı bir etkilenmeden kaynaklandığını ortaya koyar ve kısa bir süre sonra da değeşrleriniz normale döner.
Lenfosit miktarınızın uzun süreler boyunca çok yüksek ya da çok düşük seviyelerde kalırsa bu durum ağırlıklı olarak altta yatan bir sağlık durumuna işaret edebilir.
Vücudumuzda lenfositlerin oluştuğu yer kemiklerimizde yer alan iliklerimizdir. B hücreleri, T hücreleri ve katil hücreler olarak adlandırılan üç tür lenfosit bulunur. B hücrelerinin görevi antikor üretmektir. Bu antikorlar vücudumuza giren virüs, bakteri ve benzeri antijenlere karşı mücadele verirler, bir hastalık geçirdikten sonra ona bağışıklık kazanmamızı B hücreleri sağlar. .
T hücreleri ise ilikte üretilen B hücrelerinin, göğüs boşluğunda bulunan timüs adlı organa lenf bezine giderek burada gelişmeleri olgunlaşmaları ile oluşurlar. T hücrelerinin görevi, vücudumuzdaki patojenlere karşı bağışıklık sistemimizde yer alan hücreleri durumdan haberdar etmektir.
Son lenfosit türü olan katil hücreler virüsler ya da tümörler tarafından etkilenmiş olan hastalıklı hücreyi hedef alırlar. Hastalıklı hücreleri öldürürken sağlıklı hücrelere zarar vermezler. Vücudumuzdaki lenfositlerin yüzde 80’ini T hücreleri, yüzde 10’unu B hücreleri ve kalan yüzde 10’unu ise katil hücreler oluşturur.
Bu arada bazı etkenler de lenfosit değerlerinizin bir rahatsızlığa bağlı olmadan gereğinden yüksek ve düşük çıkmasına neden olabilir. Kan testinizin değerlerini etkileyecek durumları şöyle sıralayabiliriz:
Bu durumlardan birini yaşıyorsanız kan testi öncesinde doktorunuzu bilgilendirmelisiniz.
Kandaki lenfosit miktarını ölçmek için farklı kan testleri tercih edilebilir:
Tam kan sayımı testi ile kandaki kırmızı hücreler, beyaz hücreler, hemoglobin, trombositler (kanı pıhtılaştıran hücreler) ve hemotokrit (kırmızı hücrelerin plazmaya oranı) ölçülür. Tam kan sayımına gitmeden önce aç olmanız gerekmez.
Kandaki lenfosit miktarını ölçmekte kullanılan bir diğer yöntem olan akış sitometrisi daha detaylı bir testtir. Bu testte kandaki lenfositlerin çeşitleri, ortak bir kökten gelip gelmediği (kan kanserleri gibi) ve birbirinden farklı lenfositlerin miktarı miktarları ölçülebilir.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Kemik iliği tarafından sürekli üretilen lenfosit hücrelerinden bazıları kan dolaşımına girerken, çoğu lenfatik sistemden geçer. Lenfatik sistemi, vücudu enfeksiyonlardan koruyan dalak, bademcikler ve lenf düğümleri gibi doku ve organlar oluşturur. Yeni üretilen lenfositlerin yaklaşık dörtte biri kemik iliğinde kalır ve B hücrelerine dönüşür. Kalan dörtte üçlük grup ise timusa giderek T hücreleri olur.
B ve T hücrelerinin asli görevi enfeksiyonla savaşmaktır ve farklı türleri bulunur. Bu türler şu şekildedir:
Lenfositler, türlerine göre çeşitli görevler üstlenirler. Lenfositlerin türleri ve işlevleri şu şekildedir:
Bellek B hücreleri denilen hücreler, vücutta yabancı bir madde ile karşılaştıklarında hızlı bir antikor yanıtı oluşturmak üzere görev üstlenirler. Yıllarca vücutta kalıp daha önce bulunan antijenleri hatırlayarak ve bağışıklık sisteminin gelecekteki saldırılara daha çabuk yanıt vermesine yardımcı olarak hafıza hücreleri görevi üstlenirler.
Düzenleyici B hücreleri veya Bregler denilen hücreler ise, sağlıklı bir insanda bütün B hücrelerinin yaklaşık yüzde 0,5'i kadar bulunur. Sayıları az olmasına rağmen oynayacakları hayati rolleri bulunur.
Düzenleyici B hücreleri vücutta koruyucu anti-inflamatuar etkiler gösterir ve iltihaplanmayı durdurmaya yardımcı olur. Ayrıca diğer bağışıklık hücreleriyle etkileşime girerek düzenleyici T hücrelerinin üretimini sağlar.
Katil veya sitotoksik T hücreleri, vücutta enfeksiyon varlığını veya hücrelerin kanserli olduğunu tespit edebilir ve bunun için vücut hücrelerinin yüzeyini tarar. Tehlikeli bir durum gördüklerinde bu hücreleri yok ederler.
Yardımcı olarak görev alan T hücreleri, isminden anlaşılacağı üzere, bağışıklık sistemindeki diğer hücrelerin, vücuda giren her türlü yabancıya karşı bağışıklık tepkisini başlatmasını sağlar. Yardımcı T hücrelerinin farklı türleri bulunur ve bazıları farklı mikrop türlerine karşı diğerlerinden daha etkili davranır.
Örnek vermek gerekirse, bir Th1 hücresi, hücre içinde enfeksiyona sebebiyet veren mikroplara karşı daha büyük etki gösterirken, bir Th2 hücresi ise belirli bakteri ve parazitler gibi hücre dışında enfeksiyona karşı daha etkin bir savaş verir.
Düzenleyici T hücreleri, bağışıklık sistemindeki diğer hücreleri kontrol eder ve bunlar üzerinde baskınlık kurar. Hem yararlı hem de zararlı etkileri olduğu bilinir. Mikroplara karşı etkinlikleri sürerken otoimmün hastalıkları önlerler ve inflamatuar hastalıklara karşı korurlar. Ancak bağışıklık sisteminin bazı antijenlere ve tümörlere karşı etkinlik göstermelerinde engel oluşturabilirler.
Hafıza T hücreleri, vücudu, daha önceden tanışmış olduğu antijenlere karşı korur. Bir enfeksiyon bittikten sonra uzun süre yaşamaya devam ederek bağışıklık sisteminin önceki enfeksiyonları hatırlamasına yol açarlar. Aynı yabancı madde vücuda ikinci kez girerse, bellek T hücreleri onu hatırlar ve hızla üreyerek vücudun onunla daha hızlı savaşabilmesi için yardımcı olur.
Doğal öldürücü T hücreleri, hem T hücrelerinin hem de doğal öldürücü hücrelerin özelliklerini taşıyan kompleks bir hücre grubudur. Diğer bağışıklık hücrelerini etkileyerek vücutta bir bağışıklık yanıtı oluşturulurken bunu kontrol de edebilir.
Normal aralığın altındaki lenfosit sayıları lym düşüklüğü olarak adlandırılır ve geçici olabilir. Soğuk algınlığı yaşadıysanız veya başka herhangi bir enfeksiyon atlattıysanız bu durum ortaya çıkabilir. Bunun yanında yoğun tempoda egzersiz, fazla stres veya yetersiz beslenme de sebep olarak sayılabilir.
Düşük lym seviyesi, lenfositopeni veya lenfopeni olarak bilinen bir durumun işaretçisi olabilir. İlaçların veya diğer tıbbi tedavilerin bir yan etkisi de olabilir. Bunun yanında lenfositopeni kalıtsal olabildiği gibi aşağıdakiler dahil olmak üzere belirli hastalıkların yanında kendini gösterebilir:
Lenfositopeni sinyali veren lenfosit sayıları, yetişkinler ve çocuklar arasında değişiklik gösterir. Genellikle yetişkinler için 1 µL kanda 'den az lenfosit, çocuklarda ise için 1 µL kanda 'den az lenfosit şeklindedir.
Normal aralığın üzerindeki lenfosit sayıları lym yüksekliği olarak adlandırılır. Vücudun bir enfeksiyona veya inflamatuar duruma normal tepkisi nedeniyle genellikle zararsız ve geçici bir durum olur. Ancak bazen yüksek seviyedeki lenfositler, daha ciddi bir durum olan lenfositozu işaret edebilirler.
Lenfositoz çoğunlukla kronik enfeksiyonlarla, bazı kan kanserleriyle ve inflamatuar bağırsak hastalıklarıyla bağlantılıdır.
Yetişkinlerde, lenfositoz genellikle 1 µL kanda lenfositten daha yüksek bir lenfosit sayısıdır. Çocuklarda ise lenfositoz 1 µL kanda yaklaşık lenfosit sayısına karşılıktır. Ancak bu değer yaşla birlikte değişim gösterebilir.
Düşük lenfosit sayısı soğuk algınlığı olarak anlamlandırılabilir. B ve T hücre taraması yapılarak kandaki T ve B hücrelerinin miktarı hakkında bilgi edinilir ve bu sonuçlar, normal hücre sayısını veya anormal hücre sayısını anlatır. Varsa ikinci olası bir hastalığın varlığına dikkat çeker. Bu durumda, doktorunuz muhtemelen tanıyı kesinleştirebilmek için ek testler de talep eder.
Normal seviyenin üzerindeki T hücreleri aşağıdaki durumların habercisi olabilir:
Normal aralığın üzerindeki B hücre sayıları aşağıdaki durumları işaret edebilir:
Normal aralığın altındaki T hücre sayıları aşağıdaki durumları işaret edebilir:
Normal aralığın altındaki B hücre sayıları aşağıdaki durumları işaret edebilir:
Olağandışı yüksek veya düşük lym sayıları hiçbir belirti göstermeyebilir veya kendi başına ciddi sorunlara yol açmayabilir. Vücudun sadece bir enfeksiyona, inflamatuar duruma veya diğer olağandışı durumlara verdiği sıradan bir yanıt da olabilir. Hatta bunun ardından normal seviyelere dönebilir.
Lenfosit sayıları belirli bir süre normalinden yüksek veya düşük seviyede kalırsa, bunlar bir hastalığın işaretçisi olabilir ve lenfositopeni veya lenfositoz teşhisi konulabilir. Anormal lenfosit seviyelerinin sebep olduğu hastalıkların tedavisi, bu seviyelerin oluşmasındaki nedene ve durumun ciddiyetine bağlıdır. Bazen hafif seyreden anormal seviyeler için tedavi bile gerekmeyebilir.
Kronik olan, çok düşük lenfosit sayısı sizi enfeksiyonlara karşı savunmasız hale getirdiğinden, bulaşıcı hastalıklara yakalanmaya açık hale gelirsiniz. Bağışıklığını güçlendirmek için öncelikle el hijyenine dikkat etmelisiniz ve ellerinizi her zaman düzenli ve iyice yıkamalısınız. Ayrıca soğuk algınlığı veya başka bir bulaşıcı hastalığı olanlardan uzak durmanız gerekir. Uzun süren, çok yüksek lenfosit sayısı durumu ise çoğu zaman, birkaç hafta içinde düzelir. Lenfositoz devam ederse özel kan testleri durumu aydınlatmaya yardımcı olur. Nedeni belirgin değilse, doktorunuz sizi kan hastalıkları konusunda uzmanlaşmış bir doktora (hematolog) sevk eder. Bağışıklık sisteminizin güçlü savaşçıları lenfositlerinizin normal seviyelerde olması önemlidir. Anormal değerlerdeki lenfosit sayılarınız için doktorunuzla görüşün.
İmmünoloji / Bağışıklık sistemi | |
---|---|
Sistemler | Edinilmiş bağışıklık sistemi • Doğuştan gelen bağışıklık sistemi • Humoral bağışıklık • Hücresel bağışıklık • Kompleman sistemi (Anafilatoksinler) |
Antikorlar ve antijenler | Antikor (Monoklonal antikorlar, Poliklonal antikorlar, Otoantikorlar) • Allotip • İzotip• İdiotip • Antijen (Süperantijen) • Antijen sunumu |
Bağışıklık hücreleri | Akyuvar (T hücresi, B hücresi, Doğal öldürücü hücre, Mast hücresi, Bazofil, Eozinofil) • Fagositler (Nötrofil, Makrofaj, Dendritik hücre) Antijen-sunumu hücresi • Tek çekirdekli fagositik sistem |
Bağışıklık / Tolerans | Bağışıklık • özbağışıklık • Alerji • Tolerans (Merkezi tolerans) • Bağışıklık yetmezliği |
İmmünogenetik | Somatik hipermutasyon • V(D)J rekombinasyonu • İmmünoglobülin sınıf anahtarlama • MHC / HLA |
İnorganik maddeler | Sitokinler • Opsonin • Sitolizin |
Diğer | Enflamasyon • Bulaşıcı hastalık |