makroadenomu olanlar / Hipofiz Kliniği | Sık Sorulan Sorular | Yeditepe Üniversitesi Hastanesi

Makroadenomu Olanlar

makroadenomu olanlar

Hipofiz Merkezi

Hipofiz hastalıkları karmaşık tanı ve tedavi protokolleri olan, multidisipliner yaklaşım gerektiren hastalıklardır. Bu alanda uzmanlaşmış ekiplerce ele alındığında tedavinin başarı oranının daha yüksek, risklerinin ise daha düşük olduğu bilinen bir gerçektir.

Güncel tanı ve tedaviler uygulanır

Liv Hospital Hipofiz Merkezi’nde hastaların tanı ve tedavileri en yeni teknikler ve güncel protokollerle gerçekleştirilir, yaşam kaliteleri sorgulanarak iyileştirilir. Ayrıca hastaları ve toplumu bilgilendirme amaçlı eğitim toplantıları düzenlenir. Yine hipofiz tümörleri ve hastalıkları konusunda bilimsel araştırmalar ve akademik çalışmalar yürütülerek bilimsel katkı sağlanır. Çok çeşitli yakınmalar ve klinik belirtilerle pediatrik yaş gurubundan geriatrik yaş grubuna kadar ortaya çıkabilecek hipofiz hastalıkları en iyi şekilde konusunda uzmanlaşmış bir ekiple takip ve tedavi edilebilir.  


 

Merkezin Takip ve Tedavi Ettiği Hipofiz Hastalıkları:

  • Başka nedenle çekilen beyin MR’ında hipofiz bezinde kitle saptanan hastalar 
  • Hipofiz adenomları (iyi huylu ön hipofiz tümörleri)
    • Hormon salgılamayan adenomlar
    • Akromegali
    • Cushing Hastalığı
    • Prolaktinoma
    • Tirotropinoma
    • Gonadotropinom

Bu tümörler genç erişkin ve ileri yaşlarda görülür.

  • Rathke kesesi kistleri: Doğumsal kalıntı kistlerdir. Genellikle sessizdirler.
  • Kraniofaringiomalar: Özellikle pediyatrik yaş grubunda ve 50 yaş üzerinde görülür.
  • Doğumsal kalıntılardan büyüyen iyi huylu tümörlerdir. Ancak bulundukları beyin bölgesi nedeniyle cerrahileri yüksek riskli olup beyin cerrahları için en zorlu ameliyatlar arasında sayılırlar. 
  • Nadir görülen başka kist ve tümörler
  • Hipofizit: Nadir rastlanır. Çoğu otoimmün hastalıktır.
  • Hipofiz hormon yetersizlikleri (doğumsal veya edinsel)

Tedavi ekip tarafından düzenlenir

Hipofiz tümörleri yavaş büyüyen ve kronik seyirli hastalıklardır. Bazıları ömür boyu takip gerektirir. Özellikle akromegali ve Cushing hastalığı gibi hormon salgılayan adenomlarda metabolik etkiler çok yoğun ve karmaşık olabilir. Akromegalilerin bir kısmı ailevi olabilir. Bu hastalıkların tanısı, ayırıcı tanısı ve tedavisi bir ekip anlayışıyla düzenlenmelidir. Ekibin olmazsa olmaz unsurları hipofiz konusunda deneyimli endokrinoloji uzmanı ve yine hipofiz cerrahisinde deneyimli beyin ve sinir cerrahisi uzmanıdır.
 

Pediatrikten geriatriye her yaşta görülebilir

Bu hastalıklar yaşa göre değişken oranlarda görülür. Ancak pediatrik yaş grubundan geriatrik yaş grubuna kadar her yaşta karşılaşılabilir. Bu nedenle pediatrik grup için pediyatrik endokrinoloji uzmanına ihtiyaç vardır.
Hastaların en iyi hizmeti alabilmeleri güçlü bir ekiple mümkündür. Ekibin diğer uzmanları nöroradyolog, girişimsel nöroradyolog, nörooftalmolog, nöroanestezist ve yoğun bakım uzmanı, nöropatolog, KBB uzmanı, psikiyatri uzmanı, psikolog ve hipofiz hemşiresidir.
 

Erken belirti vermeyebilir

Hipofiz hastalıkları, tanısına göre, birbirinden çok farklı protokollerle tedavi edilir ve izlenir. Hipofiz kitleleri iki grup belirtiyle karşımıza çıkarlar: Hormon salgılıyorsa salgılanan hormonun adıyla anılan özel klinik tablolar görülür. Hormon salgılamıyorsa genellikle daha geç belirti verir ve çevre dokulara yaptığı basıya bağlı belirtiler görülür. 
 

Kitlelerinin neden olabileceği bası belirtileri   

  • Baş ağrısı, 
  • Halsizlik, 
  • Görme netliğinin azalması, 
  • Görme alanında kayıplar, 
  • Göz kapağının tek taraflı düşmesi, 
  • Yüzün bir yarısında atipik ağrı, uyuşma, 
  • İçe veya dışa şaşılık 
Salgıladıkları hormonların fazlalığına bağlı belirtiler: Hangi hormonun fazlalığı söz konusuysa ona bağlı bir klinik tablo karşımıza çıkar. Bunları ayrıca ele almak gerekir.
 

Prolaktinomanın belirtileri:

Kadınlarda:
  • Adet düzensizlikleri / adet görememe
  • Memelerden süt gelmesi
  • Memelerde gerginlik / ağrı
  • Hamile kalamama
  • Cinsel isteksizlik
Erkeklerde:
  • Cinsel isteksizlik ve güçsüzlük
  • Memelerin büyümesi
  • İnfertilite

Akromegalinin belirtileri

Ergenlikten önce:  
Yaşına ve cinsine göre boyun çok uzun olması (devlik)

Ergenlikten sonra:
  • Yüz hatlarında kabalaşma, 
  • Burnun ve çenenin ileri doğru büyümesi / uzaması, 
  • Burun tıkanıklığı, rahat nefes alamama (konka hipertrofisi)
  • Dişlerin aralanması, 
  • Çenenin normal kapanamaması, 
  • Dilde büyüme,
  • Horlama, 
  • Uyku apnesi,
  • Ellerde büyüme (yüzüklerin dar gelmesi)
  • Ayaklarda büyüme (ayakkabı numarasının büyümesi), 
  • Tuzak nöropatileri (sinir sıkışmaları), 
  • Omurgada kireçlenmeler,
  • Hipertansiyon, 
  • Diabet, 
  • Kalp hastalığı, 
  • Kolon / tiroid / meme kanseri gibi ikincil malinite

Cushing hastalığının belirtileri

  • Gövdeden kilo alma, kilo verememe
  • Yüzde şişlik, yuvarlaklaşma, kızarıklık
  • Ciltte yağlanma, sivilcelenme
  • Ciltte kolay çürüme
  • Kıllanma artışı
  • Ensede, boynun yanlarında   ciltaltı şişlikleri
  • Mor renkli çatlaklar
  • Saçlarda incelme, dökülme
  • Kas güçsüzlüğü, 
  • Kas ağrıları
  • Osteoporoz
  • Depresyon
  • Hipertansiyon
  • Diabet
  • Kalp hastalığı

Tirotropinomanın belirtileri (Hipertiroidi belirtileri) 

  • Terleme, 
  • Sıcağa dayanamama, 
  • Çarpıntı, 
  • Ellerde titreme
  • Kilo kaybı.

Gonadotropinomanın belirtileri:

Özel bir belirtisi yoktur. Bası belirtileri görülebilir. Hormon salgılamayan adenomların belirtileri: Bası belirtileri görülebilir.
 

Tedavi hipofiz konseyinde tartışılır

Bu belirtilerle hipofiz tümörü olabileceği düşünülen hastalar endokrinoloji uzmanına başvurmalıdırlar. Endokrinoloji uzmanı hastalığın tanısını koymak için bir dizi kan ve idrar testi yapar, radyolojik tetkikler ister. Tanıyı kesinleştirmek bazen zaman alabilir. Tanı konulduktan sonra hipofiz konseyinde tartışılarak tedavi planı yapılır. Prolaktinomaların tedavisine ilaç tedavisiyle başlanır. %95 hastada ilaç hastalığı tedavi etmek için yeterlidir. 
Bazı hastalarda ilaca intolerans veya direnç görülebilir. Akromegali ve Cushing hastalıklarının başlıca tedavisi cerrahidir. Nadir görülen TSH salgılayan tümörlerin de başlıca tedavisi cerrahidir. Hormon salgılamayan 1 seafoodplus.info küçük tümörler (mikroadenom) izlenebilir. Makroadenomlarda ise bası belirtileri ve hastanın yaşı, ek hastalıkları, cerrahi riskleri gözönüne alınarak karar verilir. 
 

Tedavisi nasıl yapılır?

  • Rastlantısal hipofiz kitlelerinin 1 santimden küçük olanları endokrin açıdan hormon salgılamıyorsa belirli aralıklarla izlenir. 1 santimden büyük ise genellikle cerrahi tedavi adayıdır. Hormon salgılayan hipofiz tümörlerinden sadece prolaktinomalar öncelikle ilaç tedavisi başlanarak takibe alınır. Diğer bütün hormon salgılayan kitleler boyutu ne olursa olsun cerrahi tedavi adayıdır.
  • Rathke kesesi kistleri belirti vermedikleri sürece sadece izlenir.
  • Kraniofaringiomalarda tedavi hipofiz cerrahisidir.
  • Hipofizitlerde tanı klinik olarak kesinse medikal tedavi ile takibe alınır. Tanı için gerekiyorsa transsfenoidal cerrahi ile biyopsi alınabilir.
  • Özellikle geç nüksler olabileceği için cerrahi sonrasında Cushing ve akromegali hastaları ömür boyu yıllık poliklinik kontrolüne çağrılır.
  • Cerrahi ile remisyon (iyilik hali / hormonların istenilen seviyeye inmesi) sağlanamamış akromegali ve cushing hastaları medikal tedaviyle takibe alınır. Remisyona girmeyenlerde ikinci kez hipofiz cerrahisi ve radyoterapi 3. basamak tedavi olarak gündeme gelebilir.

Transsfenoidal cerrahi nedir? 

Hipofiz bezi beynin altında, kafa kaidesindeki bir kemik yuva içinde yerleşmiştir. Başımızın sağdan sola, yukarıdan aşağı ve önden arkaya yaklaşık tam ortasında bulunur. Buraya ulaşarak tümörü çıkarabilmek için birçok yöntem vardır ancak en çok tercih edilen yöntem kafa kaidesinden ulaşılan “transsfenoidal”  yöntemdir. Yüzyılı aşkın süredir bilinen ve uygulanan transsfenoidal cerrahi, kafatası açılmayacağı ve beyine dokunulmayacağı için daha emniyetli, riski daha düşük bir cerrahidir. Ayrıca hastada herhangi bir cerrahi kesi izi olmaz. 
 

Büyük tümörlerde mikroskopik cerrahi

Son yıllarda endoskopik yöntemle transsfenoidal hipofiz cerrahisi ön plana çıkmıştır. Burun deliklerinden endoskop ve cerrahi aletlerle çalışılan bu yöntemde kafa tabanı daha geniş ölçüde görülebilmekte, tümör boşaltıldıktan sonra endoskop tümörün içine kadar ilerletilerek çevresinde kalıntı olup olmadığı incelenebilmektedir. Özellikle büyük tümörlerin tedavisinde daha yüksek oranda başarı sağlandığı için mikroskopik cerrahiye tercih edilir.
 

Transsfenoidal cerrahi öncesi gereken hazırlıklar nelerdir?

Üst solunum yolunda enfeksiyon olmamalıdır. Kan sulandırıcı ilaçlar en az 1 hafta öncesinden kesilmelidir (Ancak ilaç doktor kontrolünde kesilmeli, gerekiyorsa yerine başka ilaçlar verilmelidir). Anestezi muayenesi birkaç gün öncesinden yapılmalıdır.
 

Hipofiz cerrahisi ile hastalığın tedavisinde başarı şansı ne kadardır?  

Tümörün özelliklerine, hastanenin teknik donanımına ve cerrahın deneyimine göre değişmekle birlikte başarı şansı % arasındadır.
 

Hipofiz cerrahisinin riskleri nelerdir? 

Bu cerrahinin çok yapıldığı merkezlerde riski düşüktür. En sık rastlanan risk aşırı su içme ve aşırı idrar yapmadır (diabet insipid). Genellikle birkaç gün içinde düzelen, geçici bir komplikasyondur. İlaçla kontrol altına alınması kolaydır. Hipofiz hormonlarında yeni yetersizlik ortaya çıkması ikinci olası komplikasyondur. Büyük damar yaralanması, nöral doku yaralanması, beyin-omurilik suyu (BOS) kaçağı olması, menenjit gibi komplikasyonlara nadiren rastlanabilir. Cerrahiye bağlı ölüm riski %0,1 civarındadır. Cerrahi sonrasında hastanede genellikle gün yatış yeterlidir. 4 santimden büyük tümörlere dev adenom denir. Bu tümörlerin tedavisi çok daha zordur. Komplikasyon oranı daha yüksektir. Daha uzun hastane yatışı ve transkranyal ikinci cerrahi gerekebilir.

Tuğba Özerk sarhoş sahneye çıktığı iddialarına açıklık getirdi: Hipofiz bezi makroadenomu hastalığıyla mücadele ediyorum

Özerk paylaşımında "Bir süredir mücadele ettiğim, herkesle paylaşamadığım hatta kendimin bile zaman zaman kabullenmekte zorlandığım Hipofiz Bezi Makroadenomu tanısı konulan bir hastalıkla mücadele etmekteyim. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, aynı zamanda Jinekolojik Onkoloji Cerrahi Uzmanı Prof Dr. Eralp Başer'in gözetimi altında ilaç tedavim sürmektedir. Bu tümör nedeniyle görme alanı bozuklukları, bilişsel bozukluk (bilinç kaybı, senkop) riski altında bir hayatım var" diye yazdı.

"YARGISIZ İNFAZDAN VAZGEÇİLMELİ"

Tuğba Özerk "En yakınlarımın dışında kimsenin bilmediği bu durumu herkesle paylaşma sebebim ise; herkesin yayılan görüntüler karşısında kafalarındaki soru işaretlerini gidermek içindir. Artık hiçbir şeyin göründüğü gibi olamayacağı gerçekliği herkes tarafından kabul edilmesi gerekirken yargısız infaz yaparak, yaraya tuz basma zevkinden vazgeçilmesi gerekiyor" dedi.

"TEDAVİM BİTENE KADAR DİNLENECEĞİM"

Özerk sözlerini "Ben bu mesleğe yıllarını vermiş, yorumculuğun dışında söz-beste üreten, bu ülkenin tanınan bir sanatçısıyım. İçinde bulunduğum bu özel, mahrem durumla başa çıkmaya çalışırken, bir taraftan da aşık olduğum mesleğimi yapmaya çalışıyorum. Verdiğim rahatsızlıktan dolayı bu konuya kafa yoran, düşünen, buna enerji harcayan herkesten özür diliyorum. Tedavim bitene kadar bir süre dinlenmek için köşeme çekiliyorum ve üretmeye de devam edeceğim. Yeni yılda en büyük dileğim, herkes için sağlıklı bol müzikli günler. Sevgiyle kalın" diye bitirdi.

Hipofiz Bezi Makroadenomu nedir?

Hipofiz bezinin dokusunu oluşturan hücrelerin çeşitli nedenlerle kontrolsüz bölünmesi ve çoğalması sonucu kitle oluşturmasına hipofiz adenomu adı verilir. Hipofiz adenomları; fonksiyonları ve yapıları itibariyle iyi huylu tümörler olsa da; ulaşabildikleri boyutlar ve fonksiyon göstermelerine bağlı olarak çeşitli klinik belirtilere neden olarak sağlığı olumsuz etkileyebilir. Oldukça nadiren, hipofiz tümörleri kanserleşebilir. Yine klinikte izlenen hipofiz adenomları genellikle ön hipofizden kaynaklanır.

1 santimden büyük olanlara makroadenom denir

Hipofiz adenomlarının klinik belirtileri temelde kaynaklandıkları hipofiz hücresine bağlı olarak hormon üretip üretmediğine ve ulaştıkları tümör boyutuna göre değişkenlik gösterir. Buna göre çapı 1 cm’den küçük olan adenomlara mikroadenom adı verilirken; 1 cm’den büyük adenomlara makroadenom adı verilir. Mikroadenomlar sıklıkla çevre dokulara belirgin bir sorun yaratmasa da; makroadenomlar hipofizin komşuluğunda bulunan anatomik yapılarda ve hipofiz bezinin kendisinde bası yoluyla sorunlar meydana getirebilir.

Her 5 kişiden birinde görülebilir

Yaklaşık 5 kişiden birinde görülen hipofiz bezi tümörleri (hipofiz adenomları), iyi huylu tümörler arasında yer alıyor. Yani yaşam boyu belirti ve zarar vermeden kalıyor. Ancak hipofiz bezinin işlevi çok önemli olduğundan, tümörün büyümesi ve vücudun ihtiyacı olmayan hormonları salgılaması sonucu ciddi sağlık sorunları oluşturabiliyor.

Tuğba Özerk sarhoş sahneye ç&#x;kt&#x;ğ&#x; iddialar&#x;na aç&#x;kl&#x;k getirdi: Hipofiz bezi makroadenomu hastal&#x;ğ&#x;yla mücadele ediyorum - 3

Hipofiz bezi tümörleri kafaiçi tümörlerin yüzde 15’ini oluşturur ve çok nadir olarak habistir. Tedavisi ameliyat, ilaç ve radyocerrahi yani Gamma Knife tedavisidir. Daha çok yaşları arasın da kadın ve erkekte görülür ancak daha erken ve daha geç yaşlarda da görülebilir.

TUĞBA ÖZERK KİMDİR?

Tuğba Özerk, 4 Haziran 'de İzmir'de doğdu. Melih Özakat İlkokulu'na, Özel Çakabey Lisesi'nde ortaokula ve konservatuvarda liseye gitti. 7 yaşında okul hayatına başlamasıyla TRT ve İzmir Devlet Konservatuvarı'nın çocuk korolarında müzik eğitimine başlaması aynı zamana denk gelir.

12 YAŞINDA SEZEN AKSU İLE VOKAL

İlk geri vokal deneyimini 12 yaşında Sezen Aksu'yla beraber yılında gerçekleştirdi. Sezen Aksu'nun yanında solo ve vokal çalışmaları devam ederken okul hayatı İzmir'de devam etmekteydi.

İLK SOLA ALBÜMÜ DÜN GİBİ

İlk TV programına yine Sezen Aksu'yla yılında TRT'de çıktı. Geri vokal çalışmalarının yanı sıra bu programda solo bir şarkı da seslendirmesi kamuoyunda büyük ilgi gördü. Büyük yetenek olarak lanse edilen Tuğba Özerk'in sahne ve müzik hayatı tam anlamıyla böyle başladı denilebilir. Okul hayatı bittikten sonra İstanbul'a taşınan sanatçı aralarında Ege, Deniz Seki gibi isimler bulunan sanatçılara geri vokal yaptı. Daha sonra solo sahne çalışmalarına başlayan Özerk, yılının Aralık ayında Dün Gibi adlı ilk solo albümünü çıkardı.

DİZİDE OYNADI

Aşk yarası adlı şarkısıyla uzun süre radyolarda liste başlarında yer aldı. Albümle beraber oyunculuk yönünü gösterebilme fırsatı yakalayan sanatçı, Böyle mi olacaktı dizisinde bir sene kadar rol aldı.

Tuğba Özerk sarhoş sahneye ç&#x;kt&#x;ğ&#x; iddialar&#x;na aç&#x;kl&#x;k getirdi: Hipofiz bezi makroadenomu hastal&#x;ğ&#x;yla mücadele ediyorum - 4Tuğba Özerk, geçen y&#x;l Gökmen Tanaçar ile evlendi

İlk albümünde bir tane bestesi olan Özerk üç senelik boşlukta birçok besteye de imza attı.6 Temmuz tarihinde Lo Lo Lo adlı ikinci solo albümünü çıkardı.'Lo Lo Lo' adlı şarkısıyla uzun süre radyolarda liste başı oldu. İkinci albümünde bir tane bestesi olan iki senelik boşlukta birçok besteye de imza attı.

TUĞBA ÖZERK ALBÜMLERİ

Tuğba'dan Akustikler, Vo. 1 –
Hergele –
Ahirim Sensin –
Fikret Şeneş Şarkıları –
Hergele (Akustik) –
Aynı Semtin Çocukları –
Süslü Günah –
Çocuk Diskosu –
Derin Darbe –
Kolay Değil –
Aklımda Sen Varsın –
Aşkın Her Hali –
Yıkıldı Duvarlarım –
Tuğba Özerk –

TUĞBA ÖZERK ŞARKILARI

Aşk Yarası ()
Lo Lo Lo ()
El Gibi ()
Yastık ()
Aşkın Tam Vakti ()
Acı Hatıralar ()
Zar ()
Alışmak Sevmekten Zor ()
Eros ()
Bitter Çikolata ()
Makas ()
Gidesim Geldi ()
İlan ()
Aklımda Sen Varsın ()
Şeytanın Ortağı ()
Kolay Değil ()
Derin Darbe ()
Bu Gece ()
Aynı Semtin Çocukları ()
Başkasını Seviyorum ()
Gitme ()
Süslü Günah ()
Patron ()
Ahirim Sensin ()
Hergele ()

Trabzon’da Eren Bülbül filmine yoğun ilgi

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir