malatya gelincik tepe / BÜYÜKŞEHİR’DEN GELİNCİK TEPESİNE MİLYONLUK YATIRIM DAHA - Malatya Kültür AŞ

Malatya Gelincik Tepe

malatya gelincik tepe

kaynağı değiştir]

Mimari olarak mevcut kayalardan yararlanılarak taş temel üzerine ahşap ağırlıklı malzemeyle yapılmış binalar saptanmıştır. Kerpiç tuğla yerine üzerlerinde dal izleri olan çamur sıva parçaları bulunmaktadır. Yapıların dörtgen planlı olabileceği belirtilmektedir. Özetle mimari buluntular sıva parçaları, tabanlar, ocak yerleri ve çukurlardır. Kayalar içine açılmış çukurların depo çukuru olduğu düşünülmektedir.[1]

Alt tabakada kahverengi, siyah, koyu gri, koyu kırmızı ve alacalı yüzey renkli, çok iyi açkılanmış, koyu yüzlü açkılı maldan parçalar bulunmuştur. Biçim olarak büyük konik biçimli kaseler ağırlıklıdır. Erken Tunç Çağı yerleşiminde ise siyah ve kırmızı yüzey renkli, düzgün ve özenli açkılı Karaz malına ait kaplar ele geçmiştir. Hem Karaz malında, hem de diğer mallarda görülen yiv, çizi ve nokta sokma bezemeli örnekler, İç Anadolu Bölgesi'nin Geç Kalkolitik Çağ – Erken Tunç Çağı I. evresi örneklerine benzerlik göstermektedir. En çok görülen bezeme motifleri üçgenler, içi beyaz boya ile doldurulmuş nokta bezemeli eşkenar dörtgenlerdir. Bu bezemelere sahip parçalar kazı başkanınca Büyük Güllücek Höyük ve Alişar buluntularına benzetilmektedir. Yerleşmede ele geçen kayda değer üçüncü mal grubu boyalı mallardır. Bu mal grubu Malatya – Elazığ yöresinin hemen hemen her Erken Tunç Çağı yerleşmesinde görülen bir mal grubudur. Zengin bezeme örnekleri arasında birbirinin içine girmiş kafes motifi, merdiven motifi, üçgenler, birbirine paralel uzanan çizgi motifleri görülmektedir. Bu bezemelerle bu boyalı malın sadece Gelinciktepe'ye özgü olduğu belirtilmektedir.[1]

Ele geçen çanak çömlek buluntuları arasında çanak yapımı parçalar da vardır. Amik Ovası H evresine özgü çark yapımı ince basit mallar burada da görülmektedir. Bu buluntu grubu, Doğu Anadolu Bölgesi ile Suriye – Filistin bölgeleri arasındaki ilişkileri göz önüne sermektedir.[1]

Yerleşmenin Amik Ovası'yla ilişkilerini gösteren diğer bir buluntu grubu da Kenan tipi dilgi olarak tanımlanan uzun dilgilerdir. Bu endüstri, çakmak taşından yapılmış diğer tip dilgiler, yuvarlak kazıyıcılar ve yan kazıyıcılarla tamamlanmaktadır. Sürtmetaş buluntular ise yassı baltalar, sap delikli balta çekiçler, dögeç, değirmen taşları ve ezgi taşlarıdır.[1]

Yerleşmede bulunan hayvan kemikleri içinde ağırlık evcil keçi kemiklerindedir. Bunun yanı sıra evcil büyük baş hayvan kemikleri de bulunur. Yaban hayvanı kemikleri buluntuları içinde maral ve gazal gibi geyik türlerine aittir. Az sayıda tilki ve ayı kemiği de görülmektedir.[1]

Dış bağlantılar[değiştir

“Gelincik Tepesi balonu ellerinde patladı”

Bazı Evlere Karakış Erken Geldi

ŞÜKRAN MALKOÇ

Gelincik Tepesi 3. Etap E-1 Blok sakinleri kış ayının gelmesiyle birlikte kara kara düşünmeye başladılar. Konutlarını teslim aldıktan sonra doğalgazları olmayan vatandaşlar, tek tek siyasilerin kapısını çalsa da yine bir çare bulamadılar. Mağduriyetin hat safhada olduğunu ileri süren Etap E-1 Blok sakinlerinden Şevket Başıbüyük, Gelincik Tepe Konutları’nın siyasi bir rantta dönüştüğünü ileri sürerek, “Gelincik Tepe’nin balonu ellerinde patladı. Ne sorumlu şirketten ne de siyasetçilerden bir cevap alabiliyoruz” dedi.

Orduzu Mahallesi’nde bulunan Gelincik Tepesi’ne TOKİ tarafından depremzede aileler için yapılan konutlar, kura çekildikten sonra hak sahiplerine teslim edildi. İnşa edilen deprem konutlarına yerleşen hak sahipleri evlerine yerleştiler ama beklenmedik bir sorunla da karşı karşıya kaldılar. Evlerinde doğalgazı olmayan vatandaşlar, elektrikli soba ile ısınmaya çalışırken mağduriyetlerini BUSABAH gazetesine anlattılar. Konut sahiplerinden Şevket Başıbüyük isimli vatandaş, yetkilileri bir an önce göreve çağırdı.

Başıbüyük, 24 Ocak depreminden önce Orduzu Mahallesi Kaldırım Caddesi’nde oturduğunu hatırlatarak şikayetlerini anlatmaya başladı.

“BİZİ DAYAK YEMEKTEN BETER ETTİLER”

24 Ocak depreminde evinin ağır hasar aldığını ifade eden Başıbüyük, şunları kaydetti:

“Evimiz ağır hasar aldıktan sonra bizi evden çıkardılar ve bir yıl boyunca kirada kaldık. Devlet kira parasını bize verdi. Bir yıl dolduktan sonra kirayı vermemeye başladılar ve açıkça ‘başınızın çaresine bakın’ dediler. Durum böyle olunca Gelincik Tepesi’ndeki konutlar kısa sürede teslim edilecekse kısa süreli kira ödemeyelim diye Ordu’ya oğlumun yanına gittim. Sonra siyasetçi arkadaşların yardımıyla evimizi teslim ettiler. Burada daire, 17 blok var, 17 bloktan bir bloğu teslim ettiler ve bu blokta 9 aile oturuyor. Hiçbirimizin petekleri yanmıyor. Elektrik sobalarıyla idare etmeye çalışıyoruz. Bu sorunumuzu defaten söylememize rağmen bir çözüm getirilemedi. Geçenlerde Milletvekilimiz Hakan Kahtalı’yı aradım, kendisi ilgileneceğini söyledi. Sonra aradan bir ay geçti. Yine aradım, vali beyle görüştüğünü sorunun halledileceğini söylemesine rağmen sorunumuz halledilmedi. Gerçekten çok mağduruz. Hani diyorlardı, ‘depremzedeleri mağdur etmeyeceğiz’ ama bizi gerçekten mağdur ettiler, dayak yemekten daha beter ettiler. Keşke bu daireleri vermeselerdi. Yarın çocuklarımız hasta olursa ne olacak? Burada yaşılar, çocuklar var. Yalnız kendim için değil tüm blok sakinleri için konuşuyorum.”

“KÜÇÜK ÇOCUĞU OLANLAR EVLERİNİ TERK ETTİ”

Havaların soğumasıyla beraber bazı ailelerin evlerinden çıktığını belirten Başıbüyük, “Biz sorunumuzu şirket görevlilerine söylüyoruz, onlarda ‘yönetim oluşmazsa sizin gazınızı bırakamayız’ diyorlar. Sıcak suyumuz var ama petekler için doğalgazımız yok. Peteklerimiz yanmadığı için blokta çocuğu küçük olanlar evlerini terk etti. Kendi anne babalarının yanına gittiler, orada idare etmeye çalışıyorlar. Ama biz şunu anladık ki Suriyeliler kadar değerimiz, kıymetimiz yokmuş. Biz bu vatanın öz evlatları olarak parya muamelesi görüyoruz. Bu evleri bize bir iyilik olarak teslim etmediler. Doğalgazı vermemekle bizi soğukla baş başa bırakarak, bir nevi işkenceye tabi tuttular” diye konuştu.

“ÇIRPINIP DURUYORUZ SÖYLEMEDİĞİMİZ KİMSE KALMADI”

Siyasilerden yardım talep ettiklerini ancak hiçbir sonuç alamadıklarını ifade eden bina sakini Şevket Başıbüyük, “Oturduğumuz bloğun şirketten alınıp, devredilmesi gerekiyor. Yani bu evler hala şirketten sorumluymuş, TOKİ veya İl Afet’e devredilmesi gerekiyor. Bu 2 kurum almadan bize teslim edildiği için doğalgaz alamıyormuşuz. Şu an Gelincik Tepe 3. Etap bildiğiniz kamp gibi. Bize bir blok verdiler, ondan sonra doğalgazı vermemekle işkenceye tabi tuttular. Ne kadar elektrikli soba yaksak da çok soğuk, battaniyeye yorgana sarılarak ısınmaya çalışıyoruz ve ben şu an üşütmeye bağlı hastayım. Çırpınıp duruyoruz, söylemediğimiz kimse kalmadı. Battalgazi İlçe Başkanı Basri Kahveci, Milletvekili Öznur Çalık’a da söyledik ama bir netice alamadık.” ifadelerini kullandı.

“FİLLER TEPİŞİYOR, ÇİMLER EZİLİYOR”

Gelincik Tepe Konutları’nın siyasi bir rant olarak kullanıldığını ileri süren Başıbüyük, “Gelincik Tepe’nin balonu ellerinde patladı. Deprem konutlarını siyasi rant olarak kullanmaya çalıştılar. Bununla vatandaşa hizmet ediyoruz diye 1. ve 2. Etapları teslim ettiler. Ama Gelincik Tepe 3. Etap bir bilmeceye dönüştü. Mağduriyet hat safhada bir nevi bizi buraya attılar, bununla sanki iyilik yaptılar ama bizimle ilgilenmiyorlar. Ne sorumlu şirketten ne de siyasetçilerden bir cevap alabiliyoruz. Filler tepişiyor, çimler eziliyor” dedi.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir