malülen emeklilik özür oranları cetveli / Engellilerde Emeklilik Şartları - seafoodplus.info

Malülen Emeklilik Özür Oranları Cetveli

malülen emeklilik özür oranları cetveli

Malul ve engelli nasıl emekli olur?

Hastalanan, ameliyat olan ve rapor alıp işine devam edemeyenlerin aklındaki en önemli soru nasıl emekli olacaklarıdır. Bu durumda iki seçenek vardır; malulen emeklilik ya da engelli hakkıyla emeklilik. İkisi arasındaki farkı bugünkü yazımızda bulacaksınız.

Emekliliğe ilişkin çokça sorulan sorulardan biri, sağlığını yitirenlerin erken emekli olup olamayacağı konusunda. Hastalanan, ameliyat olan ve rapor alıp işine devam edemeyenlerin aklında nasıl emekli olacakları sorusu vardır. Sosyal güvenlik mevzuatımız kimlerin sağlık sorunları sebebiyle erken emekli olabileceklerini düzenlemiştir. Bu çerçevede, iki emeklilik kavramı öne çıkar. Bunlardan ilki ‘malulen emeklilik’, diğeri de ‘engelli hakkıyla emeklilik’ kavramıdır. Malulen emeklilik ile engelli emekliliği arasında bazı farklar vardır.

Her malul engellidir

Malulen emekli olabilmek için gerekli ilk ve en önemli şart, çalışma gücünde en az yüzde 60 kayıp olduğuna dair sağlık kurulu raporudur.

Bu raporun alınabilmesi için kişilerin ilk olarak bulundukları il veya ilçedeki SGK merkezlerine başvurmaları ve yetkili hastanelere sevk edilmeleri gerekir. Kişiler doğrudan hastaneye başvurarak rapor almak yerine SGK’ya başvurarak sevklerini gerçekleştirmelidirler.

Sevkin SGK üzerinden yapılmasının nedeni, yalnızca sağlık kurulu raporunun malullük aylığı almak için yeterli olmamasıdır. Kişi, çalışma gücünde en az yüzde 60 kayıp olduğunu belgelese bile en az gün prim ödemesi yoksa veya prim ödemesini borçlanma ile güne tamamlayamıyorsa malullük aylığı alamaz. Yani, malul sayılmak, malullük aylığı almaya yetmez.

Ancak kişinin çalışma gücünde en az yüzde 60 kaybın olması, bu kişinin engellilik oranının da en az yüzde 40 olacağını gösterir. Bu nedenle her malul engellidir. Ancak her engelli malul sayılmayabileceği gibi, her engelli de malullük aylığı alamaz. Çünkü yüzde 40 engelli olan bir kişinin çalışma gücünde en az yüzde 60 kayıp olmayabilir.

5 yıl prim ödenmiş olması şart

Malullük aylığı alabilmek açısından ikinci şart, kişinin malullük için gerekli sağlık kurulu raporunu almak üzere SGK’ya başvurduğu tarihte en az gün ödenmiş priminin olmasıdır.

Yani, malullük aylığı talep eden kişilerin SGK’ya başvurdukları tarihte en az 5 yıl prim ödemiş olmaları gerekmektedir. Aksi takdirde, sevk işlemleri yapılamaz ve bu kişiler malullük aylığı da alamazlar.

gün borçlanmayla tamamlanır

Malulen emekli olma talebinde bulunan kişinin başvuru tarihinde gün primi yok fakat borçlanabileceği bir süre varsa ve bu süreyi borçlanması halinde prim günü sayısı ’e ulaşıyorsa, bu durumda SGK sevk işlemini gerçekleştirmektedir.



10 yıl koşulu herkes için geçerli değil

SGK’dan aldığı sevk ile birlikte başvurduğu sağlık kurulu tarafından çalışma gücü kaybı belirlenen sigortalının raporunda ‘başka birisinin sürekli bakımına muhtaç’ ibaresi yer alıyorsa, bu durumda malullük aylığı bağlanması için en az 10 yıldır sigortalı olma koşulu aranmamaktadır.

Yani, malullük aylığı alınabilmesi için 10 yıldır sigortalı olma koşulu bütün maluller için gerekli değildir. Malul kişi eğer başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda ise 10 yıldır sigortalı olma koşuluna tabi olmaksızın malullük aylığı alabilir.

Ancak sağlık kurulu raporunda bu yönde bir ibare bulunmuyorsa, bu durumda sigortalının malul sayılabilmesi için hem 5 yıl ödenmiş priminin olması, hem de en az 10 yıldır sigortalı olması gerekir.

Örnek olarak ilk kez 30 Ağustos tarihinde sigortalı olmuş bir kişi, 30 Ağustos tarihine kadar gün prim ödemiş ve çalışma gücünü en az yüzde 60 oranında kaybetmişse malul sayılır ve malullük aylığı alabilir.

Bu nedenle, işverenlerin sigorta girişlerini yapması çok önemlidir. Çalışmaya başladığı halde sigorta girişi yapılmayan kişiler bir sağlık sorunu ile karşılaştıklarında sigortalılık süreleri tamamlanmadığı için malullük aylığı alamayabilirler.

Malullük aylığı alamayanlar

Malulen emekli olamayan bir kişi engelli hakkıyla emekli olabilir. Malulen emeklilikte sigortalılık süresi ve prim koşulunu yerine getiremeyen kişiler, engellilik tespiti yaptırarak engelli emekliliğinden yararlanabilirler.

Engelliler, engellilik oranı ve ilk kez sigortalı oldukları tarihe göre emeklilikte farklı koşullara tabidirler. İlk kez 1 Ekim ve sonrasında sigortalı olan engelliler, SGK’dan alacakları sevk ile yetkili hastanelerden aldıkları sağlık raporlarındaki çalışma gücündeki kayıp oranına göre emekli olurlar. Bu açıdan, sağlık kurulu raporuna göre çalışma gücü kaybı;

- Yüzde 50 ila yüzde 59 arasında olan sigortalılar 16 yıllık sigortalılık süresi ve en az gün,

- Yüzde 40 ila yüzde 49 arasında olanlar ise 18 yıllık sigortalılık süresi ve en az gün şartlarını yerine getirdiklerinde emekli olabilirler.

1 Ekim ila 1 Ocak arasında ilk kez sigortalı olan engelliler için kademeli geçiş ile belirlenen emeklilik koşulları tablodaki gibidir. İlk kez sigortalı olunan tarih ilerledikçe emeklilik için geçerli koşullar ağırlaşmaktadır.



1 Ekim öncesinde sigortalı olan engelli erken emekli olur

İlk kez 1 Ekim öncesinde sigortalı olmuş engelliler, engellilik nedeniyle vergi indiriminden yararlanmaya hak kazanmış olduklarını vergi daireleri veya defterdarlıklar tarafından sevk edildikleri ve Sağlık Bakanlığı’nca belirlenen yetkili sağlık kurumlarından aldıkları raporla tespit ettirmeliler. Engelliliği nedeniyle vergi indiriminden yararlanan sigortalılardan 6 Ağustos tarihi itibarıyla 12 yıl ve daha fazla sigortalılık süresi bulunanlara, engellilik derecelerine göre kademeli geçiş ile emeklilik hakkı sağlanmıştır. Ancak bu tarihten sonra ilk kez sigortalı olanlar için aşağıdaki koşullar geçerlidir:

- Engellilik oranı yüzde 80 ila yüzde arasında olanlar için 15 yıl ve gün.

- Engellilik oranı yüzde 60 ila yüzde 79 arasında olanlar için 18 yıl ve gün.

- Engellilik oranı yüzde 40 ila yüzde 59 arasında olanlar için 20 yıl ve gün.

6 Ağustos tarihinden önce sigortalı olanlar ise emeklilik için kademeli geçişe tabi tutulmuşlardır. 6 Ağustos tarihi itibarıyla 12 yıl ve daha fazla sigortalılık süresi olanlar eski hükümlere göre, yani 15 yıl ve gün prim koşulunu yerine getirerek emekli olabilirler. Ancak 6 Ağustos tarihi itibarıyla 12 yıldan az sigortalılık süresi bulunanlar için engellilik dereceleri göz önüne alınarak kademeli bir geçiş süreci öngörülmüştür.

YARIN: Prim borçlanması ve emeklilik



Bakanlık Bağlantıları

Soru 1: Erken emeklilik hakkından kimler yararlanabilir?

İster doğuştan engelli olup SSK’lı, Bağ-Kur’lu ya da memur olarak çalışmaya başlasın, ister işe girdikten sonra engelli olsun; %40 ve üzeri çalışma gücü kayıp oranına sahip tüm engelli çalışanlar erken emeklilik hakkına sahiptir.

Soru 1: Malulen emeklilik hakkından kimler yararlanabilir?

Malulen emekli olabilmek için gerekli ilk ve en önemli şart, çalışma gücünde en az %60 kayıp olduğuna dair sağlık  kurulu raporudur. Malullük aylığı alabilmek açısından ikinci şart, kişinin malullük için gerekli sağlık kurulu raporunu almak üzere SGK’ya başvurduğu tarihte en az gün ödenmiş priminin olmasıdır.

Soru 3: Engelli bireyler erken emekli veya malulen emekli olmak i&#;in nereye m&#;racaat etmelidir?

Engellilerin emeklilik işlemleri diğer çalışanlarda olduğu gibi SGK tarafından yapılmaktadır. Engelliler erken emeklilik ya da malulen emeklilik işlemlerini SGK’ya müracaat ederek başlatabilirler.

Soru 4: Engelli &#;ocuğu olan &#;alışan anneler i&#;in erken emeklilik hakkı var mıdır?

Engelli çocuğu olan çalışan engelli anneler belli koşullara bağlı olarak erken emeklilik hakkından yararlanabilmektedir. Sosya güvenlik reformu olarak bilinen sayılı kanunla, sosyal güvenlik sistemimize getirilen  yeni  bir  düzenleme  ile başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların, tarihinden sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenecek. Eklenen bu süreler emeklilik yaş hadlerinden de indirilecektir.

Engellilik ve İş Göremezlik Oranlarını Hastane Değil SGK Belirliyor

İş göremezlik / engellilik nedeniyle kendisine gelir / aylık bağlanması için SGK müdürlüklerine başvuran kişiler, SGK tarafından ilgili hastaneye sevk edilmekte, kişinin ilgili hastanedeki muayene ve kontrolü neticesinde hastane sağlık kurulu tarafından düzenlenen rapor SGK’ya gönderilmekte, SGK bu rapora istinaden kişinin gelir / aylık bağlanması talebini değerlendirerek kabul veya reddetmektedir.

Bu şekilde SGK tarafından herhangi bir hastaneye sağlık kurulu raporu almak için sevk edilen kişilerin çoğu, kendisiyle ilgili iş göremezlik veya engellilik oranının gittiği hastane sağlık kurulu tarafından belirlendiğini zannetmekte, hatta iş göremezlik veya engellilik oranı gelir / aylık bağlanması için yeterli olmadığı gerekçesiyle talebi reddedilen birçok kişi de SGK’nın sevk ettiği hastane sağlık kurulu tarafından verilen iş göremezlik veya engellilik oranının SGK tarafından düşürüldüğünü ileri sürerek tepki göstermektedir.

Ancak gerçekte durum böyle değildir. En son 28 Eylül tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile tek istisna hariç, iş göremezlik (çalışma gücü kaybı) ve engellilik oranlarını belirleme yetkisi tamamen SGK Kurum Sağlık Kurullarına verilmiştir. Hastane tarafından SGK’ya gönderilen sağlık kurulu raporunda engellilik oranına yer verilmiş olsa bile SGK yine kendi yönetmelikleri ekindeki cetvel ve tabloları esas alarak oranı kendisi belirlemektedir.

Çalışma Gücü Kaybı ve Engellilik Oranlarının SGK Kurum Sağlık Kurulu Tarafından Belirlendiği Durumlar

·İş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle kendisine sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için başvuran kişinin meslekte kazanma gücü kaybı oranı (sürekli iş göremezlik derecesi – SİD) (İş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanabilmesi için oranın en az 10 olması gerekir),

·Engelliliği nedeniyle kendisine malullük aylığı bağlanması için başvuran kişinin çalışma gücü kaybı oranı (Malullük aylığı bağlanabilmesi için oranın en az 60 olması gerekir),

·Engelliliği nedeniyle kendisine yaşlılık (emeklilik) aylığı bağlanması için başvuran kişinin çalışma gücü kayıp oranı ( sayılı Kanunun 28 inci maddesi uyarınca; çalışma gücü kaybı % 50 ilâ % 59 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar en az 16 yıldan beri sigortalı olmaları ve prim günü, % 40 ilâ % 49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar ise en az 18 yıldan beri sigortalı olmaları ve prim günü şartıyla emekli olabilmektedir.

15 ilde bulunan SGK Kurum Sağlık Kurulları tarafından belirlenmektedir.

SGK Kurum Sağlık Kurulları ise SGK müdürlükleri tarafından sevk edilen kişi hakkında ilgili hastane sağlık kurulu tarafından düzenlenmiş olan sağlık kurulu raporu ve eki belgeleri dikkatte alarak, yönetmelik eki cetvellerdeki / tablolardaki kıstaslara göre oran belirlemektedir. Dolayısıyla yukarıda belirtilen durumlarla ilgili olarak kişinin sevk edildiği hastane sağlık kurulu tarafından düzenlenmiş olan raporlarda herhangi bir orana yer verilmemekte, sadece kişinin tespit edilen hastalıklarına yer verilmektedir.

SGK Kurum Sağlık Kurulu Tarafından Belirlenen Orana İtiraz Edilebilir mi ?

Yukarıda belirtilen konularda SGK Kurum Sağlık Kurulu tarafından verilen orana bağlı olarak gelir veya aylık bağlanması talebi reddedilen kişi isterse, bu karara karşı Ankara’da bulunan Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kuruluna itirazda bulunabilir. Bu itiraza ait dilekçe başvurunun yapıldığı yani dosyanın bulunduğu SGK müdürlüğüne verilebilir. Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun kararına karşı ise İş Mahkemesinde dava açılabilir.

Engellilik Oranının Hastane Sağlık Kurulları Tarafından Belirlendiği İstisnai Durum

4/a (SSK) kapsamında çalışan ve engelliliği nedeniyle vergi indiriminden yararlanan kişiler için özel emeklilik şartları mevcut olup , SGK Kurum Sağlık Kurulları tarafından engellilik oranının belirlenmediği tek istisnai durum vergi indirimine esas engellilik oranıdır. Zaten vergi indiriminden yararlanmak için de SGK’ya değil Maliye’nin illerde bulunan birimlerine (duruma göre Vergi Daireleri veya Defterdarlıklara) başvurulması gerekmektedir.

&#;zg&#;n Law Firm

Malulen Emeklilik

Malulen emeklilik, ilk defa çalışmaya başladığı tarihten itibaren çalışma gücündeki kayıp oranını en az %60 oranında yitirenlerin diğer gerekli şartları sağlamaları halinde yararlanabildikleri bir emeklilik koludur.

sayılı sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası kanununun 4. bölümü Uzun Vadeli Sigorta Hükümlerini açıklamaktadır. Kanunun maddesi malul sayılmayı anlatmıştır.

Malul Sayılma

Sigortalının veya işverenin talebi üzerine kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbî belgelerin incelenmesi sonucu sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60’nı veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalı, malûl sayılır.

Malulen Emekli Olma Şartları

Malulen emekli olabilmek için iki şart aranmaktadır. Bunlar sigortalılık ve sağlık şartlarıdır.

Sigortalılık şartı olarak en az 10 yıllık sigortalılık süresi ve bu süre içinde en az gün prim ödenmiş olması aranmaktadır.

Sağlık şartı olarak da işe girmeden evvel en az % 60 oranından az hastalık veya rahatsızlığınız olup da sonrada bu oranın % 60 veya daha fazla oranda olması aranmaktadır.

Sayılı Kanunun Maddesine Göre Malulen Emekli Olmak İçin Gerekli Şartları Tek Teke Belirmiştir.  Buna Göre Gerekli Şartları:

Yıllık Sigortalılık Süresinin Olması Şartı

Buna göre 10 yıllık filli çalışmasının bulunması gerekmektedir. Sigorta başlangıcının 10 yıl önce başlaması yeterli olmayıp, 10 yıl boyunca sigortalı şekilde çalışmasının bunması aranmaktadır.

Gün Prim Ödenmiş Olması Şartı

En az gün prim ödenmiş olmalıdır. Ancak bildirdiği üzere eksik primler malulen emekli olmadan önce de toplu olarak ödenebilmektedir. Bu sebeple de bu şart sonradan tamamlanabilmektedir.

3-Başka Birinin Sürekli Bakımına Muhtaç Derecede Malul Olan Sigortalılar İçin İse, Sigortalılık Süresi Aramadan   Gün Malullük, Yaşlılık Ve Ölüm Sigortaları Primi Ödenmiş Olması Şartı

10 yıllık sigortalılık süresinin istisnası olarak bu şart getirilmiştir. Buna göre başkasının bakımına muhtaç derecede malul olan kişi gün prim, yaşlılık ve ölüm sigorta primi ödeyerek malulen emekli olabilecektir. Yukarıda da belirtmiş olduğumuz üzere bu primler sonradan toplu olarak da ödenebilmektedir.

Başkasının bakımına muhtaç derecede malulen olup olmadığı hususunda da Tam Teşekkülü Sağlık Kurulundan bu konuda rapor alınması gerekli kalınmıştır. Bu hastaneye sevkin de Sosyal Güvenlik Kurumu ilgili Müdürlüğü tarafından yapılması gerekmektedir.

4-Malullüğün Sigortalı İşe Girdikten Sonra Meydana Gelmiş Olması Şartı

Sigortalının malulen emekli olabilmesi için maluliyetin işe girdikten sonra meydana gelmiş olması gerekmektedir. Ancak başvuru yapabilmesi için işten ayrılmış olması şarttır.

5-Malulük Durumunu Gösterir Maluliyet Raporunun Alınması Şartı

Sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte maluliyetin tespiti tam teşekkülü Sağlık Kurulundan maluliyet raporunun alınması gerekmektedir.

Maluliyet Tespit Raporu

Sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte maluliyetin tespiti için yapılacak başvuruda dikkat edilmesi gereken hususlar bulunmaktadır.  

Yukarıda da açıklamış olduğumuz üzere sigortalı geçirdiği kaza veya hastalığı sonucu çalışma gücünün %60 ‘nı kaybetmiş gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş sigortalı maluliyetinin tespiti için bu konuda rapor alınması aranmaktadır.

Sigortalının bu konuda rapor alabilmesi için ikametgâhının bulunduğu Sosyal Güvenlik İl veya Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüklerine yazılı olarak başvurup yetkili sağlık kurumuna sevkini yaptırması gerekmektedir. Sevkinin yapıldığı sağlık kurulundan maluliyet raporu alabilmektedir. Aksi halde kendi iradesi ile bu şekilde başvuru yapmadan alınan raporlar geçerli sayılmamaktadır.

Yine yukarıda açıkladığımız üzere, prim gün sayısı eksik olanlar hizmet borçlanması yaparak prim gün sayısını sonradan tamamlayabilirler. Ancak hizmet borçlanma bedellerini ödemeden sevk edilen sigortalılar maluliyetlerinin tespitine ilişkin masraflarının kendileri ödemesi gerekmektedir.

Ayrıca sigortalının maluliyetinin tespitini isteyebilmesi için fiilen çalışıyor olması gerekmez. Çalışmayan ancak malullük aylığını hak etmek için sigortalılık süresini ve prim gün sayısını tamamlamış olan sigortalı da son çalıştığı yerin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik İl veya Merkez Müdürlüklerine yazılı olarak başvurup maluliyetinin tespitini isteye bilir.

Hizmet akdi devam etmekte iken maluliyetinin tespitini yaptıran sigortalıların malullük aylığının bağlanması için kuruma başvurmadan önce hizmet akitlerini sona erdirmeleri gereklidir. Çalışmaya devam eden kişinin, maluliyet bağlanması talebinde bulunması mümkün değildir.

Malulen Emekli Olmaz İçin Aranan 10 Yılık Hizmet Süresinin İstisnası

Malullük için alınacak sağlık kurulu raporunda hastanın “başka birinin sürekli bakımın muhtaç derecede malul” olduğuna dair ibare var ise bu durumdaki kişiler için en az 10 yıllık sigortalılık süresi şartı aranmaz. Bu durumda en az 5 yıl prim ödemiş olmak yeterli sayılmıştır. 

Maluliyet Raporu Bakımından Kanser Hastalarına Yapılan Ayrıcalıklar Ve Bu Kapsamda Uygulanan İstisnalar

tarihinde Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği bazı maddeleri yeniden değiştirilerek kanser hastalarının malullük aylığı süresi konusundaki mağduriyetleri giderilmiştir.

Değişiklik öncesi, kanser hastaları tanı tarihi haklarında düzenlenmiş tıbbi belgelerde(patoloji raporu, rapor, ekipriz vb.)itibari ile malul sayılıyorlardı. Fakat malullük aylığı ile ilgili bilgisi olmayan hastalar teşhis tarihinden hemen sonra değil ne zaman bilgiye ulaşırlar ise o zaman SGK’ya başvuru yapıyorlardır. Bu şekilde de 18 ay boyunca değil başvuru tarihinden itibaren malullük aylığı alabiliyorlardır.

18 ay boyunca bağlanan geçici maluliyet aylığı kanser türüne göre bazen 12 ay bazen de 24 ay olarak bağlanabilmektedir.

Yönetmelikte yapılan değişiklik sonrası kanser hastaları maluliyet talep tarihinden önceki bir yıl içinde tanı almak kaydı ile talebe istinaden düzenlenmiş sağlık kurulu raporu tarihinden itibaren 18 ay süresince malul kabul edilir denilerek kanser hastalarının bilgisizlik nedeni ile malullük aylığından daha kısa süre yararlanmalarının önüne geçilmiş olundu. Görüldüğü üzere, kanser hastası kanser hastası olduğunu gösteren rapor ile birlikte, kanser hastası olduğunu gösteren raporu aldığı tarihten başlayarak 1 yıl içerinde maluliyet aylığı almak için başvuruda bulunabilir.

Kanser hastalarının da 18 ay oyunca maluliyet aylığı alabilmeleri için yine 10 yıl sigortalılık ve gün prim şartı aranmaktadır. Ancak en az % 60 oranında malul olma şartı aranmamaktadır.

Kanser hastaları 18 aylık geçici  maluliyet süresinin sonunda yeniden kontrol muayenesine girerek hastalıkları neticesinde çalışma gücünü en az  % 60 oranında  kaybetmişler ise yukarıda aranan diğer şartlar yerine getirilerek sürekli bir şekilde maluliyet aylığı alabileceklerdir.

Malullük Aylığı Başvurusu İçin Gerekli Belgeler

Hizmet akdine tabi çalışan (4/a’lı) ve kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar ile köy ve mahalle muhtarları (4/b’li) sigortalılar için;

-Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt Belgesi

-Sigortalı İşten Ayrılış Bildirgesi  (İşten ayrıldıktan sonra ilk 10 gün içinde talepte bulunanlar için)

Kamu görevlisi olan (4/c’li) sigortalılar için;

- Malullük aylığı bağlanabilmesi için açıkta bulunanların şahsen/vekâleten veya görevde bulunanlar için Kurumları aracılığı ile yapılacak başvuru,

- Malulen emekliye sevke ilişkin emekliye sevk onayı,

- Maluliyetin tespiti için Sağlık Kurulu raporu

Malulen Emekli Olma Talebinin Reddi Halinde Açılabilecek Davalar

Sigortalı Sağlık Kurulu tarafından belirlenen malullük oranını yeterli bulmuyor ise, adli yargıda maluliyet oranının tespiti talepli dava açabilir.

“… sayılı Yasanın maddesinde, "Kurum hastanelerince düzenlenecek usulüne uygun sağlık kurulu raporları ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu çalışma gücünün en az 2/3'ünü yitirdiği Kurumca tespit edilen sigortalı malullük sigortası bakımından malul sayılırSigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte, malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık ve arızalarının bulunduğu önceden veya sonradan tespit edilen sigortalılar bu hastalık veya arızaları nedeni ile malullük sigortası yardımlarından yararlanamazlar." düzenlemesini içermektedir. Sigortalılık başlangıç tarihi olan davacının, askerliğe elverişli olmadığını gösteren tarihli Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Raporunda, hipotiroidi teşhisine bağlı olarak, askerliğe elverişli olmadığı sonucuna varılmıştır. SSK Zonguldak Hastanesince düzenlenen tarihli Sağlık Kurulu Raporunun teşhis kısmında ise, "Kr. Depresyon, Kr. Ank. Reak., Fort Miyop optik disk anomalisi," bulgularına yer verilmiştir. Yargılama sürecinde elde edilen Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunca düzenlenmiş olan, tarih, 99 sayılı raporda, Balthazard formülü uyarınca davacının halihazırda % 79,33 oranında çalışma gücü kaybı bulunduğu, "% 79,33 oranındaki meslekte kazanma güç kaybının hipotiroidi, zeka geriliği ve tek gözdeki görme kaybına bağlı olduğu, hipotiroidi ve zeka geriliğinin 6 yaşında tanısı konulan kretenizme bağlı olup, bu iki arıza için % 63,0 (altmışüçnoktasıfır) oranında maluliyeti bulunduğu, tarihinde tespit edilen tek gözdeki görme kaybının tespiti sonrası maluliyetinin % 79,33 oranına yükseldiği," belirtilmiştir. Davacının ilk defa çalışmaya başladığı tarihteki çalışma gücü kaybı oranının % 63 olduğu ve bu oranın 2/3 oranı karşılığını oluşturan % 66,66 oranının altında kaldığı gözetilerek; ilk defa çalışmaya başladığı tarihte malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık ve arızası bulunmayan, tarihli sağlık kurulu raporundaki görme kaybına ilişkin çalışma gücü kaybı oranı da eklendikten sonra, çalışma gücünün 2/3'ünü kaybetmiş konuma düşen davacının isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine, gününde oybirliğiyle karar verildi…”

Görüleceği üzere bu Yargıtay kararında davacının istemini kabul ederek maluliyet oranını Sağlık Kurulunun belirlediği orandan daha yüksek olduğunu tespit etmiştir.

Yine SGK’nın malulen emekli talebinin reddi halinde bu ret talebinin iptali ile ilgili de idare mahkemelerinde iptal davası açılması mümkündür.

  

Av. Gülden Mehmed Altın 

 

Kaynakça: 

1. Yargıtay Hukuk Dairesi’nin tarihli ve / E., / K. Sayılı İlamı,

2. Sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu,

3. Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği,

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir