Arşiv Bağlantısı
Memeliler ile memeli olmayan canlıların çene karşılaştırması. Memelileri tanımlarken, dört köşeli ve eklemsel kemikler, orta kulağın bir parçalarında daha küçük ve şekillidirler. Çenelerde ise dişsel kemiklerin bulunduğunu da not etmek gerekir.
Günümüz memeli türleri, süt veren bezleri ve dişilerin biçimleriyle belirlenebilir. Diğer özellikler, meme bezeeri ve yumuşak doku fosillerde gözükene kadar sadece fosilleri sınıflandırmak için gereklidir.
Bu nedenle paleontologlar tüm yaşayan memeliler için (tek delikliler dahil) ayırt edici bir özellik kullandılar ama bu özellik Trias Dönemi terapsitlerinde yoktu – bütün memeliler duymak için iki işitme kemikçiği (Ossicles) kullanırlar ama diğer tüm amniyotlar bunu yemeklerini çiğnemek için kullanırlar. İlk amniyotlar birleşik bir çeneye (Os articulare) sahipti: Alt çenede arka kısımdaki küçük eklemsel kemik ve üst çenedeki küçük köşeli kemik. Memeli olmayan bütün amniyotlar – kertenkeleler, timsahlar, dinozorlar (ve onların torunları kuşlar)– ve terapsitler bu sistemi kullandılar. Ama memelilerin alt çenede dişleri taşıyan dişsel bir kemik ve küçük iskelet kemiği karesel kemikten oluşan farklı bir çene yapıları vardı. Eklemsel ve köşeli kemikler memelilerde orta kulakta örs ve çekiç kemiği olmuşlardır.
Ara fosillerdeki artan değişimlere göre söylenenler:
"Yeniden aynı soruyu sorabiliriz: Memeli nedir? Memelilerle sürüngenler arasındaki çizdiğimiz çizgi için hiçbir biyolojik belirti yok. Bu bir uygunluk durumu. Zaten iki tane seçim var: İkisi de çok hızlı bir evrim geçiriyor ama birisi bir mola verecek ve biz de bulacağız".