İshal, tıpta 'diyare' adıyla bilinen bir bağırsak sorunudur. İshalin fazla uzun sürmesi ve tedavi edilmemesi insan vücudunda ciddi sorunlar meydana getirebilir.
İshal, bakteriyel enfeksiyonlara ve bağırsak sorunlarına bağlı olarak gelişir. Hava sıcaklıkların artmasıyla bakteri üretiminin hızlanması, tüketilen besinlerin kısa sürede bozulmasına ve bakteriler için uygun ortamlar haline gelmesine neden olur.
Bu besinlerin tüketilmesi vücutta ishal sorununun oluşmasına yol açabilir.
Soğuk algınlığı, mide sorunları ve bağırsak rahatsızlıkları da ishale yol açan diğer etmenler arasında yer alır.
İSHAL BELİRTİLERİ
- Aniden ortaya çıkan veya sürekli devam eden mide bulantısı
- Çoğu zaman mide bulantısına eşlik eden karın ağrısı
- Bağırsak hareketlerinin anormal ve olması gerekenden hızlı olmasından kaynaklanan kramplar
- Dışkılamadan sonra dahi devam eden şişkinlik hissi
- Dehidrasyon (vücudun susuz kalması)
- Bazı ishal türlerine eşlik edebilen ateş
- İhtiyaç olmasa bile sürekli tuvalete çıkma ve bağırsakları boşaltma hissi
- Normal günlerden farklı olarak çok fazla dışkılamak
İSHALİN NEDENLERİ
- Gıda alerjileri ve besin zehirlenmeleri
- Bakteriyel bağırsak enfeksiyonları, virüsler ve parazitler
- Huzursuz bağırsak sendromu
- Antibiyotik başta olmak üzere çeşitli etken maddelere sahip olan ilaçların kullanımı
- Sindirim bozuklukları
- Laktoz intoleransı
- Solunum yolu enfeksiyonları
- Doğumdan gelen metabolik rahatsızlıklar
- Diyabet (şeker hastalığı)
- Alkol bağımlılığı ya da aşırı alkol tüketimi
- Bazı kanser hastalıkları
İSHALE NE İYİ GELİR?
İshal, genellikle gün içinde etkisini kaybeden bir rahatsızlıktır. İshalin 1 haftadan fazla sürmesi vücuttaki sıvı kaybını arttıracağından vücut için çok tehlikeli bir boyut kazanabilir. Bu gibi durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurmak gereklidir.
İshal tedavisi için:
Damardan serum tedavisi uygulamak ishali geçirmek için uygulanan bir yöntemdir.
Antibiyotikler ishal tedavisinde etkilidir.
Bağırsak düzenleyici ilaç kullanımı ishalin geçmesini sağlar.
Doktorunuzun önerdiği ilaçları kullanabilirsiniz.
Mineral takviyelerinin alımı vücut bağışıklığını arttıracağından ishalin kısa sürede geçmesinde etkili olur.
Dışkılama alışkanlıklarının normalin dışına çıkması herkesi fazlasıyla rahatsız eden durumdur. Bu tip durumların en kısa sürede tedavisi için başvurulması gereken ilk yöntemler doğal tedavi yöntemleridir. Doğal tedavi yöntemlerinin işe yaramadığı ve rahatsızlıkların birkaç gün içinde geçmediği durumlarda ise mutlaka bir uzmana başvurarak tedavi olmak gereklidir.
İSHAL İÇİN DOĞAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Bol sıvı tüketimi, ishalin yol açtığı sıvı kaybının olumsuz etkilerinden korunmak için oldukça önemlidir.
Meyve suları potasyum bakımından zengin olduklarından ishal sürecinde vücuda faydalı olurlar.
Muz ishal kesmede en etkili meyvelerdendir.
Kraker ve kızarmış ekmek gibi besinler ishal tedavisinde önemli bir yer kaplar.
Yoğurt ve nişasta bakımından zengin probiyotiklerin tüketimi ishalin etkisini kısa sürede kaybetmesine neden olur.
Medikal çaylar ve Türk kahvesi ishal tedavisinde önemli bir rol oynar. Aynı zamanda gazoz ve şekerli çay tüketimi hem vücudun sıvı alımına katkı sağlar hem de ishalin kısa sürede geçmesinde etkili olur.
Sarı leblebi de ishal tedavisinde tüketilebilir.
Hamilelikte İshal Neden Olur, Nasıl Geçer?
Günde iki kereden fazla yumuşak kıvamlı ya da sulu dışkılama halinde ishalin varlığından söz edilebilir. Hamilelerde hormonal değişiklikler nedeniyle ishal şikayetine sık rastlanır.
Bazen ishale karın ağrısı, mide bulantısı, ateş ve kusma da eşlik edebilir. Böyle durumlarda besin zehirlenmesi ihtimali de akla gelir. Doktor muayenesi ve gaita tahlili ile ishalin gerçek sebebi öğrenilebilir. Tek başına ishal hamilelik döneminde normal kabul edilebilir ancak yanı sıra başka şikayetlerin varlığı halinde tıbbi yardım alınması önerilir.
Virüs, bakteriler, mide üşütmesi bağırsak parazitleri parazitleri de ishalin sebebi olabilir. Her sebep için öncelikle doktor tarafından doğru teşhis konulmalı ve uygun tedavi uygulanmalıdır. İki ya da üç günden fazla süren ishallerde doktora görünmek gerektiği söylenebilir. Bazen ishalin sebebi hamilelik döneminde kullanılan vitamin ve diğer takviyeler olabilir. Böyle durumlarda doktorun ilaç alımı konusunda yapacağı bir düzenleme ile şikayetler son bulur.
Hamilelikte anne ve bebeğin sağlığı , bebeğin normal gelişimi için beslenme düzeni çok önemlidir. Doğal, sağlıklı ve dengeli beslenme konusunda titiz davranılmalıdır. Doğru beslenme ile bağırsak düzensizliklerinin önüne geçilebilir. İshal şikayeti olduğu zamanlarda haşlanmış patates, pirinç lapası, muz ve havuç gibi yiyecekler tüketilebilir.
Ayrıca vücut su kaybettiği ishal dönemlerinde su ve sağlıklı sıvı gıdalar tüketilmelidir. Böylece kaybedilen su yerine konarak anne ve bebek sağlığına fayda sağlanır.
Özellikle gebeliğin ilk ve son aylarında sık görülen ishal şikayetleri bebeğin sağlığı açısından endişe uyandırır. Ancak ishal tek başına bebeğe zarar verecek bir problem değildir.
Gebelikte Karın Ağrısı Normal mi?
Gebelik döneminde karın, kasık, bel gibi bölgelerde ağrı yaşanabilir. Rahim bölgesinin büyüyüp diğer organlara baskı yapması, ağrıya neden olabilir. Dolayısıyla gebelik dönemindeki karın ağrıları nedeniyle paniğe kapılmamak gerekir. Sadece dinlenmeye özen gösterilmesi gerekebilir.
Diğer taraftan karın ağrıları bazen düşük, erken doğum ya da benzeri problemlerin habercisi de olabilir. Özellikle karın ağrısıyla beraber kanama ya da koyu renkli akıntı olması, ateş, kusma, el ve ayaklarda ani ödem gibi problemler varsa doktora görünmekte fayda olacaktır. Panik yapılmadan doktor muayenesi ile sebebin öğrenilmesi gerekir.
Hamilelikte İshal Şikayetleri İçin Ne Yapılmalı?
Hamilelik dönemindeki ishal şikayetleri çoğunlukla endişelendirmeyi gerektirmeyecek kadar normaldir. İshale iyi gelecek gıdaların olduğu diyetler uygulamakla yetinilebilir. Zaten çoğunlukla bir-iki gün içinde ishal geçer. Beslenme düzenine dikkat etmek, kızartma gibi ağır yiyeceklerden uzak durmak, lifli gıdaları bir süre tüketmemek de ishale çözüm olabilir.
Antibiyotik kullanma konusunda temkinli olunmalıdır. İshal yanında başka şikayetler varsa ve tahlillerde önemli bir enfeksiyon olduğu ortaya çıkmışsa doktor tavsiyesine uygun şekilde ilaç kullanılmalıdır.
Papatya çayının ishale iyi geldiği bilinir. Bu nedenle papatya çayı da içilebilir. Diğer yandan hamilelik döneminde bitki çaylarının kullanımı konusunda doktora danışmak gerektiği unutulmamalıdır. Çünkü bitki çaylarının faydaları yanında özellikle hamilelik dönemi için olumsuz yan etkileri de olabilir.
Vücuttaki sıvı kaybı tansiyonu düşürebilir. Bu nedenle mutlaka bol bol sıvı alınmalıdır. Bebeğin gelişimi için de yeterli sıvı alınması önemlidir.
Mide ağrısı, karnın üst bölgesinde meydana gelen rahatsızlık hissini tanımlar. Herkes en az bir kere olmakla birlikte yaşamının bir bölümünde bu şikayetten yakınır. Mide ağrısının çoğu nedeni endişe uyandıracak durumlar olmasa da bu şikayet ciddi hastalıkların seyri sırasında da oluşabileceği için dikkatli olunmalıdır.
Mide ağrısı, karnın üst kısmında kaburgaların hemen altında hissedilir. Mide ağrısına şişkinlik, bulantı, kramp gibi problemler eşlik edebilir. Mide ağrısı bazen yemekten önce daha şiddetli olurken bazen de yemekten sonra şiddetlenir. Ağrının süresi, şekli, özellikleri gibi durumlar ağrıya neden olan rahatsızlığa göre değişir.
Midenin de bulunduğu üst karın bölgesinde safra kesesi, karaciğer, pankreas ve üst bağırsak segmentleri de yer alır. Dolayısıyla bu organlarda oluşacak herhangi bir problem mide bölgesinde ağrı hissine yol açabilir. Mide ağrısı farklı nedenlerle de ortaya çıkabilir. Gaz, viral enfeksiyon gibi nedenlerde genellikle tıbbi tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Ancak mide ağrısının tedavi gerektiren ciddi sebepleri de olabilir.
Mide ağrısının pek çok farklı sebebi olabilir. En sık görülen mide ağrısı nedenleri:
Sindirim sisteminde gaz bulunması normal bir durumdur. Gaz biriktikçe şişkinlik, aşırı tokluk hissedilmesine neden olur. İshal, kabızlık gibi durumlar gaz sancısının şiddetlenmesine yol açabilir. Karın ağrısı zaman zaman hafifleyip zaman zaman artıyorsa, ağrı karında şişkinlikle birlikte görülüyorsa, midede bir şeyler hareket ediyormuş gibi hissediliyorsa; ağrının gaz nedeniyle olma ihtimali yüksektir.
Gaz ağrısı genellikle ciddi bir sağlık problemi oluşturmaz. Gaz sancısı sorunu yaşamak istemeyenlerin yemek yerken yavaş olması ve çok fazla hava yutmaması, aşırı gaz üretimine neden olabilecek besinlerden uzak durması faydalı olur.
Hazımsızlık midede yanma hissine sebep olabilir. Bazen bu yanma hissi yemek borusunda, boğazda ve ağızda da hissedilebilir. Hazımsızlık midede fazla asit olması veya asitli besinlerin tüketilmesi ile bağlantılı olabilir. Nadir de olsa mide ülseri, reflü, mide kanseri gibi rahatsızlıklar da sindirim güçlüğüne yol açabilir. Sık sık hazımsızlık sorunu yaşayan, istemsizce kilo kaybeden kişilerin doktora başvurması yararlı olur.
Gastrit, midenin iç yüzeyini kaplayan tabakanın şiştiği ve ağrılı hale geldiği bir rahatsızlıktır. Akut gastrit, genellikle H. pylori adı verilen bakterinin neden olduğu enfeksiyona bağlı gelişir. Kronik gastrit ise:
Sindirim sisteminin enfeksiyonu gastroenterit olarak adlandırılır. Gastroenterit sıklıkla virüs enfeksiyonu sonucu oluşur. Gastroenterit geçiren kişilerde mide ağrısı, ishal, bulantı, kusma gibi semptomlar görülür. Yine bu kişilerde baş ağrısı, yorgunluk, kas ağrısı gibi belirtiler de ortaya çıkar.
Gastroenterit genellikle birkaç gün sürer. Hastalara bu süreçte mideyi yormayacak hafif besinler tüketmesi önerilir. Kusma, ishal gibi nedenlerle vücutta su kaybı oluşabilir. Bunun önüne geçmek için hastaların bol bol sıvı alması gerekir.
Karnın üst bölgesinde pek çok kas bulunur. Bu kaslarda meydana gelen yaralanma, spazm gibi durumlar mide ağrısı yapabilir. Ağrı genellikle masaj, dinlenme, sıcak kompres gibi uygulamalarla azalır.
Bağırsaklarda apendiks olarak adlandırılan yapının enfekte olması apandisit olabilir. Apandisit zamanında müdahale edilmediğinde ölümcül olabilecek bir rahatsızlıktır. Apandisit ilk başlarda göbek deliği çevresinde ağrıya neden olur. Bu ağrı karnın üstüne yayılarak mide ağrısı şeklinde hissedilebilir. Enfeksiyon ilerledikçe ağrı karnın sağ alt bölgesine kayar.
Safra kesesinde kolesterol, bilirubin gibi maddeler birikerek taş halini alabilir. Bu taşlar her zaman problem yaratmasa da bazen safra kanalını tıkayarak sorun oluşturur. Safra taşı tıkanıklığa neden olduğunda kişide karnın üst sağ tarafında ağrı, kusma, bitkinlik gibi belirtiler görülür. Tedavi edilmeyen safra taşları karaciğer ve pankreas fonksiyonlarını bozarak sarılık yapabilir.
Karaciğer, safra kesesi ve pankreas sindirim sistemine yardım eden organlardır. Bu organlar karnın üst bölgesinde yer alır. Hepatit gibi karaciğer rahatsızlıkları, pankreatit gibi pankreasla ilgili hastalıklar karın ağrısı yapabilir. Karaciğer ve pankreas bozukluklarında giderek kötüleşen karın ağrısının yanı sıra ciltte sararma, koyu renkli idrar, gaitanın (dışkının) çok açık renkli olması, mide bulantısı ve kusma gibi belirtiler görülebilir.
Bağırsaklarda tıkanma, bağırsak içerisindeki içeriklerin ileri gitmesine engel olur. Bu durumda şiddetli karın ağrısı, kabızlık, hazımsızlık sorunlarına yol açar. Bağırsak tıkanıklığı olan hastalarda ağrıya ek olarak safralı kusma, karında şişlik, gaz çıkaramama, karın krampı gibi semptomlar görülür.
Divertikül, bağırsaktan dışarı doğru çıkan küçük çıkıntılardır. Normalde bağırsakta divertikül olmaması gerekir. Ancak bazı kişilerde divertikül bulunur ve bu yapıların iltihaplanması divertikülit olarak adlandırılır. Divertikülit genellikle karnın alt bölgesinde yer alan bağırsaklarda görülse de bazen üst tarafta bulunan bağırsaklarda da oluşabilir. Üst bölgede yer alan divertikülit mide ağrısı yapabilir.
Mide ağrısı şikayeti ile doktora başvuran hastadan önce hikaye alınır. Hikayede hastaya ağrının ne zamandır olduğu, ağrıyı artırıp azaltan durumlar olup olmadığı gibi sorular yönelitlerek ağrının sebebi hakkında fikir edilmeye çalışılır. Sonra hasta muayene edilir. Muayenede ağrının tam yeri tespit edilir ve ağrıya eşlik eden bulgular belirlenir.
Mide ağrısı tanısı için kan tahlili yapılabilir. Kan tahlili ile enfeksiyon gibi durumların teşhisi konulabilir. Midedeki ağrının nedenini bulmada kullanılan en etkili yöntemlerden biri endoskopidir. Endoskopi işleminde hastanın ağzından midesine doğru ucunda kamera olan ince bir tüp ilerletilir. Böylece hastanın midesine kadar olan kısımda yara, tümör, kanama gibi herhangi bir problem olup olmadığı görülür.
Mide ağrısına sebep olan rahatsızlıkların tespit edilmesinde ultrason, BT, MR gibi görüntüleme tekniklerinden yardım alınabilir.
Mide ağrısına yol açan hastalıklar ağrının yanında farklı belirtilere de neden olabilir.
Çoğu durumda mide ağrısı tedaviye gerek kalmadan kendiliğinden geçer. Ancak hastalar:
Mide ağrısının geçmesi için altta yatan rahatsızlığın tedavi edilmesi gerekir. Ancak gaz, viral gastroenterit gibi durumlarda genellikle tedaviye ihtiyaç duyulmaz.
Akut gastrit tedavisinde H. pylori enfeksiyonu için antibiyotik tedavisine başlanabilir. Kronik gastritte ise mideyi tahriş eden durum ortadan kaldırılmalıdır. Apandisit, safra taşı gibi hastalıkların tedavisinde ise genellikle cerrahiye başvurulur. Hepatit gibi karaciğer enfeksiyonlarında antiviral ilaçlar, pankreatit için ise antiinflamatuar ilaçlar kullanılabilir.
Divertikülit ve bağırsak tıkanıklığı için de genellikle hastanın ameliyata alınması gerekir.
Peki mide ağrısını en çabuk ne keser? Mideyi rahatlatmak için ne yapılmalı? Mide ağrısının hafiflemesini sağlayacak bazı uygulamalar vardır. Bunlar:
‘Şiddetli mide ağrısı nasıl geçer?’ sıklıkla sorulan sorulardan biridir. Ancak şiddetli karın ağrısı şikayeti olan kişiler sorunu kendileri çözmeye çalışmak yerine en yakın sağlık merkezine başvurması önerilir. Şiddetli mide ağrısının ciddi bir sağlık sorununa işaret edebileceği unutulmamalıdır.
KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “seafoodplus.info” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, seafoodplus.info web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.