mide asidini arttırmak / Mide Asidite Dereceniz Size Neyi İşaret Ediyor? | Uzman Diyetisyen Emre Uzun

Mide Asidini Arttırmak

mide asidini arttırmak

Mide asidine ne iyi gelir? Mide asidi neden olur ve nasıl ge&#;er?

Mide Yanması Neden Olur?

Mide yanması sorunu yaşayan birçok kişi bulunuyor. Oldukça sık meydana gelen bu durumun birçok nedeni olabiliyor:

Gastrit: Midenin iç yüzeyini kaplayan dokuda meydana gelen iltihaplanmadır. Gastrit varlığında mide yanmasının yanında şişkinlik ve bulantı olmaktadır.

Reflü: Midede bulunan asidin yemek borusuna kaçmasıdır. Midede yanma ile ekşime, kuru öksürük, yutma güçlüğü, göğüs yanması meydana gelir.

Helicobacter Pylori: Midede yaşayabilen bir bakteri türü olan seafoodplus.info midede yanmaya yol açmaktadır.

Gıda hassasiyetleri: Gluten hassasiyeti, laktoz alerjisi gibi bazı gıdalara karşı hassasiyet varlığında gıdaların tüketimi ile birlikte midede yanma meydana gelebilir.

İlaç: Bazı ilaçlar midede yanma hissine neden olabilmektedirler.

Mide Yanması Teşhisi Nasıl Olur?

Midede yanma hissi bir belirtidir. İlk olarak midede yanma hissine neden olan hastalığın belirlenmesi gerekmektedir. Bu durumda başvurulan doktor tarafından yapılan muayeneler, endoskopi ile mide incelemesi gibi çeşitli tetkikler yapılır. Bu tetkikler sayesinde midede yanma hissini meydana getiren hastalığın teşhisi konulur.

Mide Yanması Tedavisi Nasıl Yapılır?

Mide yanmasının tedavi edilebilmesi için mide yanmasının nedeni olan hastalık tedavi edilmelidir. Birbirinden farklı hastalıklar mide yanmasına sebep olabileceği için mide yanması tedavisi farklılıklar gösterebilmektedir.

Helicobacter Pylori gibi bir bakterinin enfeksiyonu bulunuyorsa antibiyotik tedavisi alarak mide yanması da tedavi edilebileceği gibi gastrit gibi bazı hastalıklarda ise hem ilaç tedavisi yapılırken hem de diyet ile tedavi desteklenir.

Mide Yanması Nasıl Önlenir?

Alkol ve sigara kullanımına son vermek veya tüketimi azaltmak mide yanmasının önlenmesi için uygulanması gereken bir adımdır.

Birden bire fazla miktarlarda tüketilen yemek mide yanmasına neden olabilir. Bu nedenle mide yanmasını önleyebilmek için az miktarda fakat sık aralıklarla beslenmek önemlidir.

Mide için zararlı olan bazı gıdalar bulunur. Sarımsak, soğan, kafein çikolata gibi gıdalar midede hassasiyeti arttırırlar. Bu gıdaların tüketiminin azaltılması veya tamamen sıfırlanması mide yanmasının önüne geçebilecek bir adımı oluşturur.

Bazı ağrıkesiciler, antibiyotikler gibi çeşitli ilaçlar midenin duvarına zarar verebilmektedirler. Mide duvarına verilen zarar kişinin mide yanması hissetmesine yol açmaktadır. Bu nedenle bu sorunu oluşturan ilaçlar tüketilmemeli veya doktorun önerdiği bir mide koruyucu ile kullanılmalıdır.

Mide çevresini sıkan giysiler midede bulunan asit ve yiyeceklerin yemek borusuna kaçmasını sağlayarak mide yanmasına neden olabilir. Bu nedenle mide etrafını sıkan giysiler giyilmemelidir.

Mide Yanmasına Ne İyi Gelmektedir?

Mide yanması için karbonatlı su, zencefil meyan kökü, sakız ve elma sirkesi gibi çeşitli doğal ürünler iyi gelmektedir. Fakat doğal yöntemler herhangi mide ülseri, gastrit gibi hastalıklar varlığında kullanılmamalıdır.

False

Mide asidi yetersizliğinin 9 belirtisi

Mide asidi yetersizliğinin 9 belirtisi

Özel İçerik

Mide ekşimesini genellikle mide asidi seviyesinin artmasına bağlarız. Ancak, birçok sindirim şikayeti düşük mide asidinin nedeniyle ortaya çıkar ve çoğu insan bunun farkında bile olmaz.

Mide asidinin, sindirim ve genel sağlık üzerinde birçok rolü ve etkisi vardır. Bu sindirim sıvısı (hidroklorik asit olarak da bilinir), mideniz tarafından salgılanan ana solüsyonlardan biridir ve şunlara etki eder:

- Proteinleri sindirilebilir amino asitlere ayırır (proteoliz olarak bilinen bir süreç)

- Midenizdeki birincil enzim olan 'pepsin'i etkinleştirir

- Yiyecekleri parçalayan enzimleri serbest bırakmak için pankreası uyarır

- Bağırsaklarımıza ulaşmadan önce potansiyel olarak zararlı bakterileri öldürür

- Yiyeceklerin yemek borusuna geri gelmesini önler

Sağlıklı mide asidi seviyelerine sahip olmak önemlidir, böylece tüm bu önemli işlemler sorunsuz bir şekilde ilerlemeye devam edebilir. Eğer müde asidi yetersizliği yaşarsanız, sindiriminiz zarar görür ve muhtemelen bir takım rahatsız edici semptomlara ve hatta kronik rahatsızlıklara yol açar.

Mide asidi yetersizliğinin 9 belirtisi

MİDE ASİDİ YETERSİZLİĞİNİN BELİRTİLERİ

Mide asidi seviyeleriniz çok düştüğünde (hipoklorhidri), çeşitli semptomlar fark edebilirsiniz. Aşağıdakiler, düşük mide asidinin en yaygın belirtilerinden bazılarıdır:

- Şişkinlik

- İshal

- Asit reflü veya mide ekşimesi

- Gaz

- Dışkıda sindirilmemiş yiyecekler

- Besin takviyesi alırken bulantı

- Besin eksiklikleri

- Besin eksikliğine işaret edebilen saç dökülmesi

- Kırılgan tırnaklar

Düşük mide asidi, bir dizi nedene kadar izlenebilir. Mide asidi yetersizliğinin en önemli nedenlerinden biri stresdir. Mide asidi yetersizliğinin kolayca teşhis edilememesinin en önemli nedeni de budur, çoğu doktor stres seviyelerini göz ardı eder. Stresli olduğunuzda, vücudunuz o anda hayatta kalmak için kritik olmayan sindirim gibi süreçleri arka sıralara kaydırır. Yapılan araştırmalara göre kronik olarak stres altındaysanız, mide asidi sekresyonunun engellenmesi de dahil olmak üzere normal sindiriminiz sürekli olarak kesintiye uğrar.

Diğer bazı yaygın nedenler arasında yaş, ülser ve asit reflü tedavisinde kullanılan bazı ilaçların çok uzun süre kullanımı ve H. pylori enfeksiyonları (mide ülserlerinin yaygın bir nedeni) bulunur.

Düşük mide asidinin en göze çarpan etkilerinden biri, besinleri, özellikle de proteini sindirme yeteneğinizi bozmasıdır. Yeterli mide asidi olmadan, vücudunuz proteinleri sindirilebilir amino asitlere bölemez. Bu, protein eksikliği yaratabilir ve daha sonra B12 vitamini, magnezyum ve demir eksikliğine yol açar. Bu besinlerden yeterince almadığınızda, hem hafif hem de şiddetli sağlık sorunları ortaya çıkabilir.

Örneğin B12 vitamini, onu taşıyan proteinden ayrılması için mide asidi yardımına ihtiyaç duyar. Taşıyıcı proteinden yrılmazsa, onu bağırsak duvarınızdan kan dolaşımınıza taşıyan diğer maddelerle bağlanamaz.

Vücudunuzun sağlıklı kırmızı kan hücreleri için hem B12'ye hem de demire ihtiyacı vardır ve bu besinler bakımından aşırı derecede eksiklik çekiyorsanız, yeterince sağlıklı kırmızı kan hücresi olmadığında ortaya çıkan bir durum olan anemi geliştirebilirsiniz. Zayıf ve yorgun hissedebilir, kabızlık yaşayabilir ve daha ciddi durumlarda ellerde ve ayaklarda uyuşma ve karıncalanma hissedebilirsiniz.

Düşük mide asidinin bir başka yaygın sonucu mide ekşimesidir. Göğsünüzde hissettiğiniz bu yavaş, ağrılı yanma durumu, mide asidinizin yemek borunuza geri akması ile meydana gelir. Popüler inanışın aksine, mide ekşimesi genellikle asidik bir mideden kaynaklanmaz. Bbu yanma hissi, muhtemelen düşük mide asidinin neden olduğu sindirim sorunlarına bağlı olarak gerçekleşir.

Sağlıklı seviyelerde, mide asidinin dezenfekte edici özellikleri vardır ve zararlı bakterilerin sindirim yolunuzun geri kalanını istila etmesini önlemeye yardımcı olur. Bir incelemeye göre mide asit seviyeleriniz düştükçe, sindirim sistemi enfeksiyonları riskinizin (örn. E. coli, salmonella, H. pylori) artar.

Mide asidi yetersizliği tedavi edilmezse alerji, astım, otoimmün bozukluklar ve akne ve sedef hastalığı gibi cilt problemleri gibi durumlara bile yol açabilir. Hidroklorik asit seviyeleri engellendiğinde, bağırsak yolunun iç yüzeyinde küçük deliklerin oluştuğu bir durum olan sızdıran bağırsağa yol açma da dahil olmak üzere sindirim sisteminde dengesizliklere neden olur. Bu sindirim sistemi sorunları, bağışıklık sisteminizi de bozabilir ve hastalıklara karşı daha duyarlı hale getirebilir.

Mide asidi yetersizliğinin 9 belirtisi

MİDE ASİDİ YETERSİZLİĞİ TEDAVİSİ

Mide asidi yetersizliği belirtilerinden herhangi birini fark ederseniz, mide asidinin işe yarayıp yaramadığını ölçmek için evde karbonat ile kolay bir test deneyebilirsiniz.

Çeyrek çay kaşığı normal karbonatı 1 çay bardağı kadar suyla karıştırın ve aç karnına (sabah ilk iş gibi) için. Karbonatlı suyu içtiğiniz anda bir zamanlayıcı başlatın. Yeterli düzeyde mide asidiniz varsa, karbondioksit gazına dönüşecek ve bu da içtikten yaklaşık üç dakika sonra geğirmeye neden olacaktır. Beş dakika içinde geğirmediyseniz, zamanlayıcıyı durdurun. Mide asidiniz düşük olabilir.

Mide asidinizin düşük olduğunu düşünüyorsanız, bir doktordan randevu alın. Doktorlar, sağlığınızın ve semptomlarınızın derinlemesine bir incelemesini yapar ve teşhisi doğrulamak için mide pH'ınızı (veya asitliği) test edebilir. Diğer sindirim sorunlarını veya besin eksikliklerini aramak için başka gelişmiş testler de önerebilirler.

Mide asidinizi sağlıklı seviyelere geri getirmek için çeşitli yaklaşımlar vardır. Her plan, sağlık hedeflerini ve tercihlerinin bir kombinasyonu olarak kişiseldir ancak Diyetisyen Serkan Sıtkı Şahin, mide asidini iyileştirmek için genel olarak uygulanan ipuçlarını şu şekilde sıraladı:

Acı yeşillikler yiyin

Düşük mide asidini tedavi etmek için ilk adım, acı yiyecekler kullanmaktır. Acı tatlar sindirim sistemini harekete geçirir ve vücudu karmaşık bir yiyeceğin yenildiği konusunda uyarır. Sindirim sistemini bir çalar saat gibi düşünün. Bu "çalar saat" çaldığında, vücuda mide asidi, sindirim enzimleri ve safra salgılaması için sinyal verir.

Diyetinize daha fazla yeşil bitki (ıspanak, lahana, roka, karahindiba) dahil etmeye çalışın, çünkü bunların çoğu zengin ve acı bir tada sahiptir.

Biraz asit ekleyin

Asidik özelliklere sahip bir gıda olan elma sirkesi tüketmek, pH'ı düşürerek midede asit seviyelerini iyileştirebilir ve daha iyi sindirime zemin hazırlar. Az miktarda elma sirkesini suyla seyreltmeyi ve yemeklerden en az beş dakika önce içmeyi deneyin. Asla seyreltilmemiş elma sirkesi içmeyin, çünkü dişlerinize zarar verebilir.

İşlenmiş gıdaları azaltın

Diyetinizi iyileştirmek, mide asidinizi iyileştirmenin bir başka harika yoludur. İşlenmiş yiyecekleri (pizza, cips ve paketlenmiş gıdalar gibi) ve şekerleri sınırlandırın, çünkü bunlar midenizde iltihaplanmaya ve daha düşük aside neden olabilir ve hatta asit reflüyü tetikleyebilir. Meyve ve sebzeler açısından zengin bir diyet, iltihabı azaltabilir ve mide asidini artırabilir.

Yavaşça çiğneyin

Sindirim, ağzınızdaki tükürük enzimleriyle başlar ve bir ısırık aldığınız anda çalışmaya başlarlar. İyice çiğnemek, bu enzimlerin yemeğinizi parçalamaya başlaması için yeterli temas süresi sağlar. Ayrıca, vücudunuzun önümüzdeki yemek için yeterli mide asidi üretmesine yardımcı olur.

Sakin olun

Sindirim işlevi ve zihinsel sağlık birbiriyle yakından bağlantılıdır. Bu nedenle, stres yönetimi stratejilerini uygulamak, bağırsak sağlığınızı iyileştirmede çok önemli bir rol oynayabilir. Sakinleştirici alışkanlıkları yaşam tarzınıza dahil etmeye çalışın.

Stresreflühastalıkciltşişkinlik

Google News ile Takip Et

Midesi ekşiyenler ne yapsın?

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Midenin normalden fazla salgıladığı asit, mide yanmalarına yol açıyor. Bu rahatsızlığın giderilmesi için ilk olarak yediklerimize ve içtiklerimize dikkat etmemiz gerekir.

Haberin Devamı

“Midem ekşiyor!” yakınması sık karşılaştığımız bir sorun. Çoğunlukla da aşırı mide asidi üretimi nedeniyle oluşuyor. Ne var ki, belirli bir miktar mide asidi üretimi zorunlu. 

Midesi ekşiyenler ne yapsın

Midede gıdaların parçalanıp ön sindirime hazırlanması için asitli bir ortam lazım. Midenin ürettiği asit normalde kendisine zarar vermiyor. İç yüzeyi “aside dirençli” yapılarla korunmuş.
Ne var ki, normalden çok fazla mide asidi üretildiği zaman bu sizi rahatsız edebiliyor, reflünüz varsa asit yemek borunuza kaçabiliyor. Yemek borusunun iç yüzeyi midenin tersine aside dayanıklı değil, asitle karşılaşınca tahriş oluyor.
Sonuç mide ağrıları, yanmaları, göğüs altında ağrılar, ekşimeler, ağızda garip bir tat, ses kısıklığı, boğaz yanması ve daha pek çok şey
Peki, ne yapacaksınız? Çoğunu biliyorsunuz ama tekrarda fayda var. Baharatlı yiyeceklerden, özellikle acılardan uzak duracaksınız. Ağır yağlı yemeklere, kızartmalara bir süre ara vereceksiniz.
Mide asidini arttırabilen asitli meyve sularından, özellikle portakal ve greyfurt suyundan da bir süre uzak kalmanızda fayda var. Yemekten sonra içtiğiniz kahvelere ve çaylara da ara verin. Ve yine yemekten hemen sonra ağır fiziksel aktiviteler yapmayın ama aynı zamanda sırt üstü de yatmayın.
Sigara kullanıyorsanız kesin. Prensip olarak hangi yiyeceklerin midenizde ağrı ya da ekşimeye yol açtığını anlamaya çalışın ve o yiyecek içeceklerden de uzak durun.
Kolalı, gazlı içeceklere de veda edin. Cips ve kraker gibi atıştırmalıklar ve kepek eklenmiş besinler de ekşime yapabilir, dikkat edin.
Prensip olarak çok fazla yemeyin, öğünlerinizi hafif tutmaya çalışın. Yemeklerden hemen önce suyu kesin ve yemekten dakika sonrasına kadar su içmeyin. Diğer zamanlarda sık sık küçük miktarlarda su yudumlamanızda fayda var.

Haberin Devamı


BİR SORU
Postacı gibi mi yürüyelim? Pilates veya yoga mı?
Hızlı yaşayan, hızlı tüketen, kilo verirken de form tutarken de hızlı sonuç almak isteyen bir toplum haline gelince yenilen yemeğin içeriği ve miktarı kadar yapılan egzersizin de çeşidi ve süresi değişti.
Son zamanlarda her üç kişiden birinden duyduğunuz pilates ve yoganın aslında her an yapabileceğimiz yürüyüşle etkileri aynı mı yoksa kolları sallayarak hız kazandığınız namı diğer ‘postacı yürüyüşü’ mü en geçerlisi!
En basit ve ucuz bir yöntem olan tempolu bir yürüyüş, öncelikle önerilse de sabah erken çıkma zorunluluğu, akşamları iş stresi üzerine yaşanan trafik yoğunluğu, havanın soğuması, yağmurun yağması gibi nedenler, bu basit egzersizin yapılmasını zorlaştırıyor.
Bunun sonucu olarak da pilates ve yoga gibi ter attırmayan, ancak kasları çalıştıran egzersizlerin popülaritesi arttı. Bu popülarite, sadece zaman veya çeşitlilik aramaktansa pilates ve/veya yoganın kişilere fizyolojik ve psikolojik beden değişimlerini de beraberinde getirdi.
Pilates, derin ve uzun nefeslerin tekrarlanarak güçlendirici ve esnetici bir dizi hareket topluluğu. Bedenin esnekliğini kazandırması ile son yapılan çalışmalar pilatesin bedendeki değişimlerinin sadece postür itibari ile değil içeride de iyi şeyler yapabildiğini göstermekte. Örneğin ’te yapılan bir çalışma menopoz öncesi bayanlarda sekiz haftalık düzenli pilates çalışmasının kolesterol azalttığını aynı zamanda da kemik dansititesini etkileyerek osteoporozu engellediğini ve sırt kaslarını güçlendirerek yaşla birlikte deforme olan omurgayı iyileştirdiğini saptamış.
Yogaya da dönüp bakıldığında, çeşitleri farklı olsa da temel yoga hareketleri ile uyarılan kasların kilo kontrolünde olumlu etkileri olabilir.
Çok yeni bir çalışma özellikle obez genç erkeklerde yoganın LDL kolesterol, trigliserit, açlık glikoz, açlık insülin gibi metabolik sendrom parametrelerinin olumlu etkilendiğini vurgulamış.

Haberin Devamı


BİR BİLGİ 
Gaz sorununuz mu var
Normalde herkesin sindirim sistemi bir miktar gaz üretir. Ne var ki üretilen miktar abartılı olduğunda sizi zor duruma da sokabilir, rahatsız edici hale gelir. Peki, bağırsaklar neden ve nasıl gaz üretir? Buyurun
Gaz ya hava yutmaktan ya da yiyeceklerin sindirimi sırasında enzim ya da bakterilerle parçalanmasından oluşur. Bazı yiyecekler var ki kiminde aşırı gaz şikâyetine sebep olurken diğerine hiç dokunmaz. Şu ayrıntıda mühim: Sindirim sistemindeki gazın çok azı bağırsaklarda üretilir, çoğu hava yutmaktan kaynaklanır. Yemek yerken de, bir şeyler yiyip içerken de doğal olarak hava yutuyoruz. Sakız çiğnediğimiz, bir içeceği kamışla içtiğimiz, sıcak bir içeceği hüpleterek tükettiğimizde yuttuğumuz hava miktarı artıyor.
İyi oturmamış takma dişler, kronik ağrılı haller, geniz akıntısı ve kaygı durumları da “yutulan” havanın miktarı artıyor. Çok hızlı yemek yediğimizde de bol bol hava yutarız.
Bağırsaktaki biyolojik dengenin (ahengin) bozulması da gaz üretimini arttırabilen bir şey. Sinirsel kolitlilerde de gaz üretimi ve sancıları artıyor.
Gaz ve şişkinlikten yakınanların önce bu gibi gözden kaçabilen şeylere dikkat etmesi lazım. Yiyeceklerin bağırsakta parçalanması da gaz oluşumuna neden olur ve özellikle gaz üreten bazı yiyecekler söz konusu. Mesela bakliyat grubu, kuru fasulye, nohut, mercimek, karnabahar, lahana
Sütteki laktozu parçalayan enzimin noksanlığı da gaz üretimini arttırır. Çölyak hastalarında, antibiyotik kullananlarda, yapay tatlandırıcılardan istifade edenlerde ve düzensiz beslenenlerde de gaz sorunu daha sıktır.

Haberin Devamı


BİR BİLGİ
Gaz sancısı nasıl giderilir?
* Sırt üstü uzanıp dizlerinizi göğsünüze doğru çekmeyi deneyin. Bu hareket gaz çıkarmanızı kolaylaştırabilir. Hemen işe yaramazsa birkaç defa deneyin.
* Nane, papatya, zencefil ve/veya rezene çaylarından istifade etmeyi de deneyebilirsiniz.
* Bol sıvı almayı deneyin.
* Stres gazı da sancıyı da arttırır. Sakinleşmek ve gazdan kurtulmak için “7/11 nefes tekniği”ni deneyin: Nefes alırken içinizden yediye kadar sayın ve nefes verirken de on bire kadar sayarak verin. İşlemi sakinleşene ve ağrı dinene kadar tekrarlayın.
* Karnınıza sıcak termoform uygulayabilirsiniz.
* Antispazmatik ilaçlardan veya probiyotik desteklerden faydalanabilirsiniz.

Haberin Devamı


OKUR SORUSU
Argininin faydası nedir?
Arginin, son yıllarda sık kullanılan desteklerden biri oldu. Kas kütlesini arttırabileceği söylenince gençlerin, cinselliği destekleyebileceği belirtilince de yetişkinlerin favori besin desteği haline geldi.
Aslında sağlıklı beslenen biriyseniz yeterince arginin kazanıyorsunuz. Süt ürünlerinde ve kırmızı ette –ve daha pek çok besinde- arginin doğal haliyle bol miktarda bulunuyor. Peki, takviye olarak alınmasında fayda var mı?
Özel bazı durumlarda fayda var tabii ki. Ama bunların neler olduğuna sizin değil doktorunuzun karar vermesi gerekir. Argininin dozunu da o ayarlamalı. İsterseniz arginin bakımından zengin yiyecekleri de hatırlayalım: Süt ve süt ürünleri, kırmızı et, çekirdekler, balıklar, fasulyegiller, yumurta ve ıspanak.

Haberin Devamı

OKUR SORUSU 
Spirulina nedir?
Spirulina, mikroskobik bir su yosunudur. Son yıllarda yıldızı özellikle parlatılmaya çalışılan, “denizden gelen mucize” veya “süper besin” gibi övgülerle pazarlanmaya çalışılan spirulina, içerikli ürünlerin ne kadar işe yaradığı konusu ise net ve açık değil.


BAHAR DİYETİ SÜRÜYOR
İKİNCİ HAFTA

1.GÜN
Kahvaltı: Maydanozlu yumurta
Ara Öğün: Canlandırıcı çay
Öğle Yemeği: 8 çorba kaşığı zeytinyağlı barbunya pilaki, kırmızıbiber ve salatalık ile çoban salata
Ara Öğün:1 adet küçük boy armut, 8 adet badem, tarçın-karanfil çayı
Akşam Yemeği: 1 porsiyon ızgara balık, 1 yemek kaşığı zeytinyağı ve limon ile roka salatası

BİR TARİF : Maydanozlu yumurta 
1 adet haşlanmış yumurtayı küçük dilimlere ayırın, maydanozu ince kıyarak üzerine ekleyin. Biraz nane ve 1 tatlı kaşığı kadar zeytinyağı ekleyin. Yanında kırmızıbiber veya cherry domatesle tüketebilirsiniz.

BİR TARİF : Canladırıcı çay 
Sabah saatlerinde kaynamış suya ekleyeceğiniz 1 dilim taze zencefil, 1 dilim limon ve 1 tutam biberiye ile hazırlayacağınız canlandırıcı bahar çayınızı içebilirsiniz

BİR TARİF : Tarçın karanfil çayı
1 bardak suda 1 adet çubuk tarçın, yarım adet elmanın kabuğunu ve adet tane karanfili 5 dk. kaynatarak hazırlayabilirsiniz.

#Osman M&#;ft&#;oğlu#Kelebek#Yazar

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir