Mahkemece, takdir edilen nafaka miktarının her yıl TEFE / TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesi isabetli bulunmamıştır. Ancak, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemektedir. Hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı, ortak çocuklar için ödenen şer TL iştirak nafakasının yeterli olmadığını ileri sürerek nafakanın er TL ye yükseltilmesine ve her yıl artış için oran belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakasının er TL ye yükseltilmesine, nafakaların her yıl TEFE/TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre, takdir edilen nafaka miktarının gelecek yıllarda artırılması konusunda oran olarak TÜİKin yayınladığı yıllık ÜFE oranı, artış tarihi olarak da kararın kesinleştiği tarih benimsenmektedir.
Mahkemece, takdir edilen nafaka miktarının her yıl TEFE / TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesi isabetli bulunmamıştır. Ancak, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemektedir.
Yukarıda 1. bentte yeralan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yeralan nedenlerle; hükmün 2. fıkrasında yer alan; bu miktarın her yıl TEFE-TÜFE oranında belirlenecek olan artış oranları nispetinde artırılmasına ifadelerinin çıkarılarak, yerine; sözkonusu nafaka miktarına kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda TÜİKin yayınladığı yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına ifadelerinin yazılması sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, sayılı HMKnun geçici madde 3 atfıyla sayılı HUMKnun maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Anlamal boanmada elerin, nafakaya bal bir talebinin olmas halinde bu nafaka miktaryla birlikte sözlemede belirtilmelidir. Eler nafaka hususunda anlamak durumundadr.
Anlamal boanmada nafaka talep etmeyen kii dosya sonrasnda nafaka talep edip etmeyecei uygulamada çok merak edilmektedir. Çünkü uygulamada, eler biran evvel boanmak adna birbirlerinin ya da dier ein taleplerini kabul eder ve sonrasnda kabul ettikleri maddeden piman olabilirler. Yoksulluk nafakas, boanma nedeniyle yoksullua düecek olan kiinin talep ettii nafakadr. Anlamal boanma sözlemesinde e, bu nafakann talebinde bulunmadna dair bir madde belirtiyorsa bu nafaka talebinden feragat etmi saylmaktadr. Bu nedenle anlamal boanma davasnda bu nafaka talebinden feragat eden e, anlamal boanma sonras yeniden dava açarak yeniden nafaka talebinde bulunamayacaktr. Bu gibi hukuksal sorunlar yaamamak adna uzman bir boanma avukat ile ilerlemek faydal olacaktr.
tirak nafakas, müterek çocuk adna ödenen nafakadr. Bu nafaka, çocuun eitim, salk, kyafet, beslenme gibi masraflarna karlk gelmektedir. Anlamal boanma davasnda, itirak nafakas talep etmeyen e, çocuk adna sonradan nafakann balanmas için açabilecektir. Sonuçta bu nafaka, çocuun menfaatine yönelik bir türüdür. tirak nafakas, anlamal boanma ile kabul edilir fakat ilerleyen süreçlerde nafaka miktar yeterli gelmezse itirak nafakasnn artrlmas ve daha fazla olmas adna dava açlabilir.
Çocuun bakm masraf, eitimi, salk durumu ve yana göre taraflar ekonomik ve sosyal durumlarna göre nafaka miktar belirlenmektedir. Eer eler, nafaka miktarnda anlaamam ise mahkemenin takdirine brakldn protokol maddesinde belirtebilirler.
Protokolde nafaka istenmemise sonradan nafaka istenebilir mi sorusuyla çok karlamaktayz. Yoksulluk nafakas istenmemi ise boanma davas sona erdikten sonra yeniden talep için dava açma hakk olmayacaktr. Anlamal boanmada istememesi, yoksulluk nafakasndan feragat ettii anlamna gelmektedir.
Protokol maddesinde nafakann ödenmesi yönünde talepte bulunulmas halinde dava açma tarihinden itibaren balamaktadr. Mahkeme protokol maddesinde belirtilen nafaka, aksi bir durum belirtilmedikçe davann açlma tarihinden itibaren nafaka ödenmesi yönünde karar verecektir.
Babasnn yetim ayln almak adna einden boanan kiiler hakknda Yargtayn yerlemi karar bulunmaktadr. Formalite olarak einden anlamal boanlmas halinde gerekli hukuki yaptrmlarla karlama ihtimali bulunmaktadr.
Bekar kz çocuklarnn anne ve babasndan ald yetim ayl adna elerinden formalite olarak anlamal boanma yoluna bavuranlar bulunmaktadr. Ancak anlamal boanma sonrasnda eiyle yaayan ve boanma ilemini formalite olarak yapan kiiler tespit edildii vakit yetim ayl kesilmektedir. Üstelik kadn ee ödenen maalar da faiziyle geri alnmaktadr.
Anlamal boanma davasnda itirak nafaka istenmemise karar kesinletikten sonra yeniden istenmemesi adna bir engel bulunmamaktadr. Çocuun menfaati her zaman üstün olduundan velayeti alan e, çocua nafaka ödenmesi adna talepte bulunabilecektir.
Elerin çocuun bakmna dair anlat konular spesifik olarak belirtmesi kaydyla protokol maddesinde düzenleyebilecektir. tirak nafakas haricinde çocuun eitim ald okulun ücreti, okul adna yaplan masraflar, özel kurs ücreti, servis ücreti ve özel salk güvencesi de dahil tutularak ödeme yaplacana dair protokol maddesinde belirtilebilir.
Eler, çocuun giderleri ve gidecei okul konusunda anlam ise protokol maddesinde de ayrca bu durumu belirtebilirler. Çocuun gidecei okulun ismini yazarak nafaka ödeyecek olan ebeveynin yllk okul ücretini de ödeyeceine dair bir anlama yapmalarnda bir hukuki engel bulunmamaktadr.
Taraflar nafaka artrm konusunda belli bir yüzdede anlam ise protokol maddesine de ayn ekilde yazmaldr. Ancak nafaka artrm konusunda mahkemenin takdirine braklm ise Yargtayn yerlemi kararlarnda belirlenen ÜFE art oranna göre hüküm konulacaktr.
Boanma davalarnda nafaka miktarna dair taban ve tavan fiyat olarak hukuki düzenleme yer almamaktadr. Nafaka ödeyecek olan kiinin ekonomik durumuna göre taraflarn anlamasna göre bir madde düzenlenebilecektir. Nafaka miktarna dair herhangi alt snr bulunmamaktadr.
Yoksulluk nafakasnn kaldrlmasnn istenilmesi için dier ein baka birisiyle evli gibi yaamas, evlenmesi veya bir ie girmesi gerekmektedir. Ancak bu artlar altnda yoksulluk nafakasnn kaldrlmas isteminde bulunulabilecektir. Aldatldn örenen e, nafakann kaldrlmas istemini bu arta balayamayacaktr.
Anlamal boanmada taraflar elerdir, protokol maddesine ilikin yalnzca evliliklerine ve reit olmayan çocuklarna dair hükümler konulabilmektedir. Bu nedenle reit olan çocuk adna yardm nafakasna dair protokolde madde konulamaz, çocuun ayr nafaka talepli dava açmas gerekmektedir.
Protokol maddesinde çocuun itirak nafakasna dair hüküm haricinde eitim ve salk giderleri de maddeye eklenmi ise icra takibi balatlabilecektir. E, protokol maddesinde yer alan eitim ve salk giderleri borcunu yerine getirmedii vakit ilaml icra takibi yoluna bavurulabilecektir.
Protokol maddesinde yer alan nafaka ödeme yükümlülüü dava açlma tarihinden itibaren balamaktadr. Mahkeme protokol hükümlerine dair gerekçeli karar düzenlerken dava açma tarihinden itibaren olmak üzere nafakann ödenmesi yönünde karar verecektir. Karar kesinlemeden nafaka ödenmelidir.
Süreli nafaka, itirak nafakas anlamna gelmektedir. Süresi, çocuun 18 yana girmesi ile sona erecek çocuk adna ödenen bir nafakadr. Süreli nafaka olarak protokol maddesinde itirak nafakas ödenmesi yönünde madde hükmü düzenlenebilir.
Her çocuun bakm ve eitim masraf ya, salk durumu, okula gidip gitmemesine göre deikenlik göstermektedir. Anlamal boanma davalarnda da protokol maddesinde birden fazla çocuk var ise itirak nafakas her çocuk adna ayr ayr düzenlenmelidir. Birden fazla çocuk adna aylk sabit toplu nafaka ödemesi yerine kime ne kadar nafaka miktar belirlendii özellikle belirtilmeli, aksi halde hakim tarafndan deitirilecektir.
Nafaka artrm davas, çocuun ihtiyaçlarnn artmas veya nafaka yükümlüsünün ekonomisinde olumlu yönde deiim olma nedenlerine dayal olarak açlabilecektir. Anlamal boanma davas sona erdikten sonra nafaka artrm davas açmak için koullar olumu ise artrm davas her daim açlabilecektir, herhangi bir engel bulunmamaktadr.
NAFAKA ARTIRIMI
Yoksulluk Nafakasının her yıl Üfe oranında artırılmasına hükmedilmiş olması daha sonraki yıllarda nafakanın artırılması davası açılmasına engel teşkil eder mi ?
- Herhangi bir engel teşkil etmez
bu husustaki Yargıtay Kararı aşağıda verilmiştir.
Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş ise de, bu husus yoksulluk nafakasının artırılması için yeni bir dava açılmasına engel değildir. Davacı artırım davası ile nafakanın yeniden belirlenmesi talep edebilir.
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. /
K. /
T.
Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili; tarafların Ankara 4. Aile Mahkemesi'nin 16/06/ tarih ve / E., / K. sayılı kararı ile boşandıklarını, davacı için aylık ,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için aylık ,00'er TL iştirak nafakası takdir edildiğini, bu nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin ve müşterek çocukların ihtiyaçlarının arttığını, müvekkilinin tek başına ihtiyaçları karşılamakta zorlandığını, çocukların eğitimlerinin devam ettiğini, bağlanan nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık TL'ye, iştirak nafakalarının ise, ayrı ayrı aylık 'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin çocukların bütün ihtiyaçlarını karşıladığını, istenilen nafaka miktarının çok fahiş olduğunu, davacının durumunun iyi olduğunu, davacının sigorta yaptırmaksızın çalıştığını, nafakaların gelecek yıllar için artışına karar verildiğini belirterek, yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; Ankara 4. Aile Mahkemesince verilen karara göre bağlanan nafakaların her yıl kendiliğinden artırılmasına karar verildiği, kararın kesinleşme tarihinden sonra, davalının ekonomik durumunda olağanüstü bir iyileşme olduğu hususu da ispat edilemediği gerekçesiyle, yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması davasının subut bulunmadığından reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)İştirak nafakalarının artırılması talebi yönünden;
Türk Medeni Kanunu'nun /2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür.
Yine aynı kanunun maddesinde; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır" düzenlemesine yer verilmiştir.
Türk Medeni Kanunu'nun /seafoodplus.infoinde; Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin ana ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın, maddesi hükmü gereğince; Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun /seafoodplus.infoi)
İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir.
Görüldüğü üzere; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının değişmesi ve hakkaniyetin gerektirdiği hallerde taraflarca her zaman nafaka artırım davası açılabilir (HGK gün ve E/ K) .
Somut olayda; davalı babanın elektrik elektronik mühendisi olduğu, aylık TL civarında gelirinin bulunduğu, Aralık 'te işten ayrıldığının bildirildiği, TL kirada oturduğu, üzerine kayıtlı bir aracının olduğu, yeniden evlendiği, bu evliliğinden bir kızı olduğu, davacı annenin ise; ev hanımı olduğu, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, annesine ait eve TL kira ve TL aidat ödediği anlaşılmaktadır.
Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Önceki davanın kesinleşme tarihi ile bu davanın açıldığı tarih arasında yaklaşık 3 yıl süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocukların yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır.
O halde, mahkemece yapılacak iş; müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, davacı anne ile nafaka yükümlüsü babanın ekonomik durumu gözetilerek, uygun bir nafaka artışına karar verilmesi gerekir. Yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde, davalının gelirinde olağanüstü değişiklik bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-)Yoksulluk nafakasının arttırılması talebi yönünden;
TMK. nun /4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.
Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ispat edilmemiştir.
Boşanma kararı ile birlikte hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş ise de, bu husus yoksulluk nafakasının artırılması için yeni bir dava açılmasına engel değildir. Davacı artırım davası ile nafakanın yeniden belirlenmesi talep edebilir.
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan sebeplerle hükmün seafoodplus.info maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, Sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla Sayılı HUMK'nun maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Nafaka Artış Üfe Oranı
ÖNEMLİ!
BU YAZI BİLGİLENDİRME AMAÇLI OLUP OFİSİMİZİN ÇALIŞMA ALANI DIŞIDIR.
LÜTFEN BU KONUDA OFİSİMİZİ ARAMAYINIZ.
Ocak Üfe(%) Tüfe(%)
Bir Önceki Aya Göre 10,45 11,10
Bir Önceki Yılın Aralık Ayına Göre 10,45 11,10
Bir Önceki Yıla Göre 93,53 48,69
Oniki Aylık Ortalamalara Göre 49,93 22,58
Nafaka mevzuatı yeniden düzenlenerek yasalaşması bekleniyor. Nafaka ödemekle mükellef on binlerce mağdur, süresiz nafakanın son bulması için umutla bekleyişini sürdürüyor. Nafaka ödeyenlerin konu ile alakalı Aile Bakanlığından gelecek haber bekleyişleri sürüyor. Boşanma sonrası erkeklerin ömür boyu eski eşine para ödemesini öngören süresiz nafakanın ne zaman kaldırılacak?
Nafaka hesaplamasında Türkiye İstatistik Kurumu Tüik Üfe oranları baz alınarak ödeneğin miktarı belirlenir. Tüik tarafından her yıl 12 aylık yayınlanan Üfe ortalaması oranında artış yapılarak hesaplanan nafaka hesaplamaları da kişinin gelir durumuna ve kusurlu olup olmadığına göre Aile hakimi tarafından verilen karara göre bağlanır.
Eğer boşanma kararında Nafakanın önümüzdeki yıllarda yeniden hükme gerek kalmaksızın TÜİK tarafından belirlenecek ÜFE artış oranında arttırılması kararı verildiyse bu durumda nafakanın bağlandığı ve başlatıldığı tarih esas alınarak her yıl aynı ayda olmak üzere TÜİK tarafından belirlenecek ÜFE artış oranında geçerli nafaka miktarının arttırılması gerekmektedir. Başka bir karar verilmediyse bu karara göre nafaka artırımı yapılmaktadır.
Nafaka artış oranları her yıl Tüik tarafından açıklanan Üfe oranlarının artışına göre yeniden hesaplanır. Ufe deki artış oranı nispetinde nafaka miktarı rakamları üzerine uygulanmaktadır. Eğer bağlanan nafaka aylık olarak düzenli bir şekilde ödenmiyorsa icra takibi başlatıldıysa bu durumda icra müdürlüğü gerekli hesaplamayı yapacaktır.
Örneğin; OCAK Ayına ait Üfe %20 açıklandıysa bu durumda hesaplama aynen şu şekilde olacaktır.
Bağlanan nafaka TL olsun.
Tüik açıklanan TüFE artış oranı da % 20 olduğunda;
X 20/ Artış Miktarı (40) bulunur.
Nafaka + Artış miktarı 40= TL Nafaka alacağı hesaplanmış olur.
Bu konu hakkında benzer makalelerimiz için tıklayın