namaz kılarken sesli okumak / Cemâatle Namazda Sesli veya Sessiz Okumanın Hikmeti

Namaz Kılarken Sesli Okumak

namaz kılarken sesli okumak


Cemâatle Namazda Sesli veya Sessiz Okumanın Hikmeti
Esselâmu Aleyküm Hocam,
Nasılsınız, inşaallah iyisinizdir. Bizler elhamdulillah iyiyiz ve sizlere duacıyız.
Hocam bizler üniversitede arkadaşlarla arasıra sohbetler düzenleyince, bazı sorular otomatikman konu oluyor ve bizi aşınca cevap bulamıyoruz. Sizlere sormayı daha uygun bulduk. Arkadaşların ve bizim ögrenmek istediğimiz; cemâatle kılınan farz namazlarda bazıları içten ve bazıları aşikâr okunuyor, fakat bunun nedenleri bir türlü teferrûâtlı anlatılmıyor. Arkadaşlar ricâ ettiler, hocamız bizi aydınlatır mı diye. Bende size yazayım dedim. Şimdiden yardımlarınız icin teşekkürler ve Allah sizi başımızdan eksik etmesin!
Duâ ve Selâmlarımızla.
Duisburg Üniversitesi Gençleri

Cevap:
Sevgili gençler, sizinle, üniversitenizin konferans salonunda yaptığımız sohbeti unutmuyorum, sizleri hatırladıkça, oralardaki insanımızın manevî hayatı bakımından ümitlerim güçleniyor, gayretlerinizle güzel gelecekler bekliyorum.
Namaz, bugün bildiğimiz şekli, vakitleri ve miktarı ile müslümanlara mahsus bir ibâdet, Allah Teâlâ'nın onlara bahşettiği bir lutûf, bir arınma, bağışlanma, O'na yaklaşma, rûhen ve mânen yücelme aracıdır. Namazın bu etkileri ve sonuçları âyetlerde ve hadîslerde açıklanmış, ümmet tarafından da tecrübe edilmiş, yaşanmış ve fiilen onaylanmıştır.
Namaz bir ibâdet olduğu ve ibâdetler akılla değil, vahiy ile sabit olacağı, belirleneceği ve bildirileceği için namazda yaptığımız her şeyi, "Peygamberimiz (s.a.v.) öyle yaptığı, öyle yapmamızı bildirdiği için yapıyoruz". Bu yapılanların hikmetine, niçin öyle olduğuna gelince, bunların çoğunu bilmiyoruz, bizi şu ilgilendiriyor: Allah namaz ibâdetini böyle yapmamızı buyurmuştur, biz bunu O'nun istediği gibi yaptıkça şu sonuçları elde ediyoruz...
Asıl cevap yukarıda yazılanlardır. Kimseyi bağlayıcı olmamak kaydıyla ben, farz namazlarda okumanın belli vakitlerde sesli, diğerlerinde sessiz olmasının şöyle bir hikmete bağlı bulunabileceğini düşünüyorum: Namazda huzur ve huşû (şuurun Allah ile meşgûl olması ve kalbin O'na saygı, sevgi, teslimiyet duygusu ve namaz ibâdetinin doğurduğu heyecan ile dolu bulunması) çok önemlidir. İnsanın biyolojik durumu ve ihtiyaçları huzur ve huşû'u etkilemektedir; bu sebeple meselâ kişinin abdesti sıkışık iken namaz kılması mekruhtur. İnsanlar genellikle gündüz çalışmakta, ayakta kalmakta, gece ise yorgun vücutlarını dinlendirmek üzere uyumaktadırlar. Güneş battıktan sonra hem gündüzün yorgunluğu hem de kendini hisettiren uyku ihtiyacı, namaza konsantire olmayı olumsuz etkileyebilir; bu durumda sesli okumak yararlı olabilir. Sabah namazı için uyanıldığı zaman da henüz uykunun etkisinden kurtulamayanlara sesli okuma -huzur ve huşû bakımından- faydalı olabilir. Cuma namazı gündüz kılındığı halde sesli okuma belki büyük bir cemâatle kılınması sebebiyledir.
Bu vesîle ile şunu da hatırlatmakta fayda vardır: Sessiz okumak, "kendisi de duymayacak kadar sessiz okumak" demek değildir. Namaz kılan sessiz okuduğunda yanındaki insan rahatsız olmayacak, fakat kendisi okuduğunu işitecektir. Kalbinden, zihninden okumak yeterli değildir.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

Namazda sesli ve açıktan okumak...

İmamın, sabahın iki rekât farzında, akşamla yatsının ilk iki rekâtında, Fatiha ile zamm-ı sureyi açıktan okuması vacibdir.

 

 

Muhammed Hayyât hazretleri Kırâat ve Hanbelî fıkıh âlimidir. 401 (m. 1011) yılında İran’da, Şîrâz’da doğdu. 499 (m. 1105) yılında Bağdad’da vefât etti. Buyurdu ki:

Namazda Kur’an-ı kerim okumaya kıraat denir. Kendi işitecek kadar sesli okumaya, hafî yani gizli okumak denir. Yanında olan kimselerin de işitecekleri kadar sesli okumaya, cehrî yani açıktan okumak denir. İmamın, sabahın iki rekat farzında, akşamla yatsının ilk iki rekatında, Fatiha ile zamm-ı sureyi açıktan okuması vacibdir. Unutarak gizli okursa secde-i sehv gerekir. Tek başına kılan kimse ise, açıktan okunan bu namazlarda muhayyerdir. Yani dilerse açıktan okur, dilerse gizli okur. Açıktan okumak evladır, daha iyidir. Kazaya kalan sabah, akşam ve yatsı namazlarının farzlarını gece veya gündüz kaza ederken, açıktan okumakta mahzur yoktur. Hatta açıktan okumak daha evladır.

Kazaya kalan, aynı günün sabah, akşam ve yatsı namazları cemaatle kılınıyorsa, imam, vaktinde kılınan gibi açıktan okur. Vitir namazı da, vaktinde kılınsın veya kaza edilsin, Fatiha ve zamm-ı sure açıktan okunabilir. Kunut duaları açıktan okunmaz. Tek başına gece Evvabin, Teheccüd gibi nâfile namaz kılan serbesttir, gizli veya açıktan okur, fakat öğle ikindi gibi gündüz kılınan namazlarla, kuşluk gibi nâfile namazlarda gizli okumak vacibdir.

Bir kimse, yalnız başına akşam, yatsı veya sabah namazını kılarken, Fatiha’nın bir kısmını okuduktan sonra, bir başka şahıs gelip, o kimseye uyarsa, imam Fatiha’yı açıktan ve tekrar yeni baştan okur. Bir kimseye Fatiha’nın tamamını veya birazını gizli okuduktan sonra imam olursa, Fatiha’yı açıktan tekrarlar, çünkü cemaat olunca geri kalan kısmını sesli okumak vacib olur. Bir rekatta kıraatin yarısını açıktan, yarısını gizli okuması çirkin olur. Açıktan okunarak tekrarlanması bundandır, yani o kimse sureyi bitirirken imam olsa, hem Fatiha’yı hem sureyi açıktan tekrarlar.

Akşam ve yatsının sünnetlerini kılarken kazaya da niyet eden, açıktan okuyabilir. Gece kılınan Evvabin veya Teheccüd gibi nafile namazları kılarken, kazaya da niyet eden, açıktan okuyabilir. Açıktan okumak erkekler içindir.

Kadın, hiçbir namazda, yanında kimse olmasa da, sesli okuyamaz.

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir