kaynağı değiştir]
Cumhuriyet döneminin ilk romanları ulusçuluk akımını oluşturmuştur. Çoğunlukla Türk Kurtuluş Savaşı'nı konu edinen romanları bu ilk örnekleri ise, ulusal modernleşme hareketinin etkisiyle, "köy romanı" takip etmiştir. 1960 sonrasında sol eğilimlerin artmasıyla toplumcu romanlar yazılmaya başlanmıştır. Gerçekçi akımın etkisi 12 Eylül Darbesine kadar devam etmiştir. 1980 sonrası entelektüel durulmanın etkisi uzun bir süre devam etmiş, ancak 1990'larda daha özgün romanlar yeniden belirmeye başlamıştır.
Cezmi (1880) – Namık Kemal
Cezmi, ilk defa 1880 yılında yayımlanan Türk edebiyatının ilk tarihî romanı sayılır.
Romanda II. Selim Dönemi’nde İranlılarla yapılan savaşta yer alan vatansever bir askerin, Cezmi’nin, başından geçenler anlatılır.
Tarihî roman özelliği taşımakla birlikte sürükleyici bir aşk ve tutku romanıdır.
Cezmi Romanın Özeti
Yedinci yüzyılda yaşamış şair ve atlı spor ustası Cezmi, İranlılarla yapılan bir savaşa katılır. Orada bir zaman sonra Kırım şehzadesi Adil Giray’la tanışıp arkadaş olur. Adil Giray bir baskında yakalanır. Şahın karısı Şehriyar, Adil Giray’a âşık olur. Adil Giray ise şahın kız kardeşi Perihan’a âşık olmuştur.
Şehriyar ve Perihan aynı kişiye aşık olduklarını anlayınca artık aralarında bir kıskançlık yarışı başlar. Ayrıca Adil Giray’ın da Perihan’ı sevdiğini anlayan Şehriyar, her ikisini de öldürmek için planlar yapar.
Adil Giray esir düştükten sonra Cezmi bu haberi alır ve Adil’in yardımına koşar. Cezmi, bir şekilde Adil’in bulunduğu odaya girmeyi başarır. Bundan sonra kaçış ve İran’daki yönetimi yıkıp yerine kendilerini getirmek için planlar yapmaya başlarlar. Cezmi bu planları uygulamak için bir İran askeri olan Abbas’ı kullanır. Ancak Şehriyar’ın yaptığı bütün planlar suya düşer ve bu planın sonuçları kendisinin ölümüne sebep olur.
Şehriyar’ın askerleri Perihan ve Adil Giray’ı da öldürürler fakat aşklarını yok edemezler. Her ikisi de Cezmi tarafından aynı mezara defnedilir. Cezmi kılık değiştirerek vatanına geri döner.
Olay döngüsü 16. yüzyılda geçmektedir. Roman karakterlerinden Cezmi, yiğit bir Osmanlı sipahisi olarak anlatılmaktadır. Cezmi aynı zamanda şair ve bilgili bir insandır. Cezmi cirit oynamada usta bir askerdir. Roman ilk olarak İstanbul'da başlar, Azerbaycan ve İran'da devam edip Tebriz Sarayı'nda sona erer. İran ile Osmanlı İmparatorluğu arasında savaş başlamıştır. Cezmi ise bu savaşa gönüllü asker olarak katılmıştır. Cezmi ile Adil Giray bu savaş vesilesiyle tanışmışlardır. Savaşta Osmanlı orduları üstün gelmektedir fakat Adil Giray ve kardeşi Gazi Giray esir düşmüştür, bu noktadan sonra romanın büyük ve önemli bir kısmı Tebriz Sarayı'nda, Adil Giray, Perihan ve Şehriyar arasında geçmektedir. Daha sonra bu iki kadın Adil Giray'a âşık olmuştur. Perihan, Adil Girayla sevişmiştir ve Osmanlı'nın da desteği ile İran saltanatında söz sahibi olmak istemektedir. Şehriyar ise bunu haber alır. Taraflar arasında ciddi mücadeleler yaşandıktan sonra Perihan, Şehriyar ve Adil Giray ölür; Cezmi ise ağır yaralanır. Daha sonra ağır yaralanan Cezmi, derviş kılığına girerek ülkesine geri döner.[3]