nar tansiyon cikarirmi / Narın faydaları ve zararları nelerdir?

Nar Tansiyon Cikarirmi

nar tansiyon cikarirmi

Sarımsak tansiyonu düşürür mü, yükseltir mi? Sarımsak tansiyonu nasıl etkiler?

Geçmiş çağlardan günümüze kadar şifa olarak kullanılan sarımsağın, pek çok faydası bulunmaktadır. Kanser, kalp, tansiyon gibi hastalıklara iyi geldiği bilinen bir gerçektir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken noktalardan bir tanesi de sarımsağın kullanış biçimidir. Bu kültür bitkisi yemek içerisinde toz olarak tercih edildiğinde içerisinde bulundurduğu vitaminleri kayboluyor ve tam etki sağlanamıyor. Ancak gün içerisinde tüm olarak çiğ bir şekilde yendiğinde (veya yemek içerisinde tüm olarak kullanıldığında) içerisinde bulunduğu vitamin ve mineral bakımından oldukça yararlı oluyor. Peki, sarımsağın tansiyonu düşürme etkisi bulunuyor mu? Sarımsak tansiyonu düşürür mü, yükseltir mi? seafoodplus.info olarak bu soruların yanıtlarına haberimizin içerisinde yer verdik…

YÜKSEK TANSİYONU NE DÜŞÜRÜR?

  1. Başınızı soğuk su ile yıkayabilirsiniz ( aşırı soğuk olmamalıdır )
  2. Kekik tansiyonu düşürmekte faydalı bir besindir
  3. Yoğurt ve ayran tüketimi
  4. Limon
  5. Sarımsak
  6. Pancar suyu
  7. Nar suyu
  8. Muz
  9. Tuz tüketimini azaltmak
  10. Kuşburnu ve vişne yaprağı çayı
  11. Zerdeçal

Tansiyonu ne düşürür diye merak etiğimizde genellikle birkaç besin aklımıza gelmektedir. Fakat araştırmalar bu bulguları tamamen doğrulamamaktadır.

Tansiyonu ne düşürür tedavisi için mutlaka belirtiler oluştuktan sonra bir uzmana başvurup tedaviye başlamak gerekmektedir.

SARIMSAK TANSİYONU DÜŞÜRÜR MÜ, NASIL ETKİLER?

Kanser, kalp ve tansiyon gibi hastalıklara iyi geldiği bilinen sarımsak içerisinde, yüzde 84 oranında su, yüzde oranında organik madde, yüzde oranında inorganik madde bulunmaktadır. 33 çeşit kükürt bileşiği, 17 çeşit aminoasit, germanyum, çinko, A, B1 ve C vitaminleri bulunmaktadır.

Güçlü bir antibiyotik olan sarımsak kalp rahatsızlığına, kalp krizi ve felç geçirmeye neden olabilecek damar tıkanıklıklarının önüne geçer. Yine sarımsak, vücutta kanseri hücre oluşumunu önler. Peki, sarımsak tansiyonu düşürür mü, nasıl etkiler?

SARIMSAK TANSİYONU DÜŞÜRÜR MÜ?

Geçtiğimiz yıllarda yapılan araştırmalar doğrultusunda sarımsağın içerisinde bulunan allicin maddesinin vücuttaki kan basıncını etkilediği ve düşürücü etkisi olduğu ortaya çıkmıştır. Uzmanlar bu noktada sarımsağı günde en az 2 diş en fazla 4 iş olmak üzere kullanılması gerektiğini şiddetle belirtiyor.

PEKİ, SARIMSAK SICAK MI SOĞUK MU YENMELİ?

Bu noktada bazı uzmanlar sarımsağın içerisindeki allicin maddesinin kendisini ortaya çıkarması için sarımsağın ısıtılarak tüketilmesi gerektiğini savunuyor.

Diğer tarafta bazı uzmanlar ise soğuk ve çiğ olarak doğrudan yenilmesi gerektiğini belirtiyor.

TOZ SARIMSAK TANSİYONU DÜŞÜRÜR MÜ?

Bu noktada uzmanların yaptığı araştırmalara göre, sarımsağın toz bir şekilde yemek içlerinde kullanılması durumunda, içerisinde bulunan allicin maddesi azalıyor ve bu sebepten dolayı, yemeklere aroma katma dışında herhangi bir etkisinin olmadığını belirtiyorlar. Sarımsağın faydalarından en etkili bir şekilde yararlanabilmek için sarımsağı bir bütün halinde yemeklerde kullanmak gerekiyor.

Peki, sarımsağın faydaları nelerdir?

SARIMSAĞIN FAYDALARI NELERDİR?

  • Kansere yakalanma riskini azaltması ile bilinir.
  • İdris söktürücü özelliği bulunmaktadır.
  • Ateş ve tansiyon düşürücü etkisi bulunmaktadır.
  • İştah açar
  • Tansiyona iyi gelir
  • Kan basıncını dengelemede etkilidir
  • Kalp krizi riskini azaltır
  • Akciğer, karaciğer, safra kesesi ve kalp gibi önemli organları güçlendirir.
  • Sindirimi kolaylaştırır. Kabızlığı önler
  • Kandaki kolesterol düzeyini dengede tutmaya yarar.
  • İştah açar

PEKİ, SARIMSAĞIN ZARARLARI NELERDİR?

Her şeyden önce bilinmesi gereken noktalardan bir tanesi de her şeyin fazlasının zarar olduğudur. Sarımsakta tabi ki bu kadar faydası olmasına rağmen aşırı tüketime kaçıldığında vücuda zarar verebilecek etkenleri doğurabilir. Bu noktada bilinen en büyük zararları ise şunlardır;

  • Aşırı tüketim sonucunda halsizlik ve baş ağrısı gibi sorunlar ortaya çıkar.
  • Kan inceltici özelliğinden dolayı, kan inceltici ilaç kullanan hastalar kesinlikle doktorlarına danışmadan kullanmamalıdırlar.
  • Bazı uzmanlar doğum kontrol haplarının etkisini azalttığını ileri sürmektedirler.

SARIMSAK YEDİKTEN SORNA HALSİZLİK OLUR MU?

Sarımsak vücut için oldukça yararlı bir besin olmasının yanı sıra güçlü bir antibiyotik olmasından dolayı bazen yan etkisi ile karşı karşıya kalınabilir. Böyle durumlarda vatandaşlar 'sarımsak yedikten sonra halsizlik olur mu?' sorusunun yanıtını araştırıyor. Özellikle aşırı tüketimlerde bu rahatsızlıkla karşılaşıldığı görülmüş, bazı durumlarda da; baş ağrısı, yorgunluk, baş dönmesi, alerjik cilt reaksiyonları görülmüştür.

Sarımsak Faydaları – Sarımsağın Faydaları Nelerdir, Ne İşe Yarar ve Hangi Hastalıklara İyi Gelir?

Narın faydaları ve zararları nelerdir?

Narın bizi hastalıklardan korumanın yanı sıra sağlığımızın iyileştirilmesinde de önemli bir etkisi vardır. Kış aylarında soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklara çok iyi gelir. Nar suyu meyve olarak tüketilmesinin yanı sıra önemli bir yere sahiptir. Narın faydaları genel olarak şu şekildedir:

Antioksidan içeriği bakımından zengindir. Özellikle diğer meyvelerle karşılaştırıldığında antioksidanlar açısından ilk sırada yer almaktadır. Bu sayede vücutta dolaşan serbest radikaller tutularak dışarı atılır ve vücuttaki toksik atıklar uzaklaştırılır.

Nar aynı zamanda doğal bir kalp ilacı olarak da bilinir. Narın kalp damar sağlığı üzerinde büyük etkisi vardır. Burada meydana gelen hastalıklara karşı kalkan vazifesi görür ve kalp damar sağlığı korunur.

Vücutta çeşitli şekillerde meydana gelen enfeksiyonların önlenmesinde yardımcı gıda olarak kullanılması tavsiye edilir. Ayrıca hafızayı güçlendirir.

Nar, sindirim sistemindeki olayları düzenlediği için de bilinir. Nardan elde edilen küspe çok önemli maddeler içermektedir. Bu maddeler sayesinde şişkinlik, hazımsızlık, kabızlık gibi birçok rahatsızlığın giderilmesi mümkündür.

Nar ekşisinin de faydaları vardır. Ekşi nar, normal nara göre daha fazla idrar söktürücü ve bağırsak faydalarına sahiptir. Aynı zamanda damar sertliği gibi önemli olayları da önler.

Nar kabuğunun faydaları genel olarak bilinmemektedir. Nar kabuğunun mucizevi özellikleri vardır. Kabuğunu soyup içtikten sonra kabuğu kaynatıp içtiğinizde meme kanseri başta olmak üzere birçok hastalıktan kurtulacaksınız. Ateşiniz yükselirse nar kabuğu bu ısıyı emerek vücudunuza enerji verir ve yorgunluk hissini giderir. Bunların yanı sıra nar kabuğu vücudu, kalbi, mideyi, bağırsakları ve diş etlerini güçlendirir. Nar kabuğu mide iltihabını gidermek için de kullanılabilir.

Hamilelik çok sancılı ve önemli bir süreçtir. Hamile anneler yediklerine çok önem vermelidir. Sanılanın aksine hamilelikte nar yemek kötü bir fikir değildir. Hamilelik sırasında günde 1 nar tüketilebilir. Nar pek çok vitamin içerdiği için sıkıntı olmayacaktır. Aksine bebek gelişimi olumlu etkilenir.

NARIN BESİN DEĞERLERİ NELERDİR?

Nar, yüzlerce tohumdan oluşan küçük kırmızı veya pembe meyvelerden oluşur. Genelde ekşi bir tada sahip olan bu meyvenin tatlı aromalı çeşitleri de bulunmaktadır. Kendine özgü bir şekle sahip olan nar, sapı çiçek şeklinde olan bir elmayı andırıyor. Kalın ve yenmeyen bir kabuğa sahip olan narın içindeki yüzlerce yenilebilir tohum parçacığına aril denir.

Besin değeri noktasında gram nar; hemen hemen 83 kaloriye sahiptir. Protein noktasında 1,7 gram, karbonhidrat noktasında 19 gram ve 4 gram da lif bulunmaktadır. Ayrıca nar, sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, C vitamini, K vitamini ve folik asit açısından zengin biyoaktif içeriklerin iyi bir kaynağıdır. Bunlara ek olarak narın içinde punikalajin ve punikik asit adı verilen, güçlü tıbbi özelliklere sahip iki önemli bileşeni vardır. Punicalagin, hem meyvenin kendisinde hem de kabuğunda bulunan çok güçlü bir antioksidandır, punicic asit ise nar tohumlarında bulunan ana yağ asididir. Bu iki önemli bileşen sağlıkta önemli bir rol oynar.

NAR NASIL VE NE KADAR TÜKETİLMELİDİR?

Narın dışında oldukça sert bir kabuğu var. İçerisindeki nar tohumlarına ulaşmak için önce soymanız gerekir. Bıçak yardımı ile kafadan oval bir kesi yaptıktan sonra el ile ikiye kesebilir veya birbirine paralel çizikler yaparak ayırabilirsiniz.

Meyve suyu alternatiflerinde sıklıkla nar suyunu kullanabilirsiniz. Nar suyu yemekler, ara öğünler veya kahvaltının yanında tüketilebilir.

Nardan, nar pekmezi de elde edilmektedir. Alternatif olarak kullanmakta fayda var. Vitamin kayıplarını en aza indirmek için hazırlandıktan hemen sonra tüketilmelidir.

Eylül ve Ekim aylarında olgunlaşan nar meyvesi bu aylarda hasat edilir. Nar, eylül sonu ile ocak başı arasında marketlerde ve market raflarında yerini alır. Latince çekirdekli elma anlamına gelen "pomum granatum" kelimesinden gelen nar, bilinen en eski meyvelerdendir. Asya, Akdeniz, Orta Doğu ve Kaliforniya dahil olmak üzere tüm dünyada yetişen 14 çeşit nar vardır. Kışın doğal olarak yenmesine rağmen nar, tarım sektörünün gelişmesiyle birlikte dört mevsim de tüketilebilmektedir. Ancak uzmanlar tarafından mevsiminde tüketilmesi tavsiye edilmektedir.

Olgun narlar ağır, iri ve gergin bir yapıya sahiptir. Depolandığında küçülme ve kuruma eğilimi gösteren veya daha hafif ve küçülen meyveleri seçmemeye dikkat etmelisiniz. Bu meyveler daha az su içerdiğinden tatlarını kaybedebilirler. Olgun narlar doğal olarak elle kolayca bölünebilir. Nar toplandıktan sonra olgunlaşmayı bıraktığı için satın aldığınız narın iyice kontrol etmelisiniz.

Nar seçerken kırmızı ve parlak rengine dikkat etmelisiniz. Meyveleri lekeli ve siyah lekeli satın almaktan kaçınmalısınız. Ayrıca çatlamış, kırılmış veya kesilmiş narlar enfeksiyona duyarlı olabilir. Mümkün olduğunca pürüzsüz ve cilde zarar vermeyen narları seçmeye özen göstermelisiniz. Büyüklüğü ile orantılı olan iri ve ağır meyveler daha lezzetli kabul edilir. Nara parmağınızla vurduğunuzda dolgun bir ses çıkarır ve hafifçe sıkıldığında ne çok sert ne de çok yumuşaktır, bu da meyvenin olgunlaştığını gösterir.

Nar, tıpkı kahvaltılık gevrek gibi tahıllara ayrılıp bir kâseye doldurulup kaşıkla yenilebileceği gibi, tahıllarla tatlandırılmış süt veya yoğurt kahvaltılarında da kullanılabilir. Ayrıca kahvaltıda içilen portakal veya elma suyuna nar taneleri de ilave edilebilir. Çorba tariflerinde bile ilginç bir aroma katmak için kullanılan nar taneleri çoğunlukla salatalarda kullanılır. Mevsimsel salataların yanı sıra meyve salatalarına da eklenebilen bu meyve, alkollü veya alkolsüz kokteyllerde de kullanılmaktadır. Son olarak, sütlü tatlıları süslemek veya hafif atıştırmak için yoğurda nar taneleri eklenir.

NAR NEYE İYİ GELİR?

Narın hem hastalıkları önlemede hem de sağlığın iyileştirilmesinde birçok olumlu etkisi vardır. Meyve olarak uzun yıllardır alternatif tıpta kullanılmasının yanı sıra günlük beslenme planlarında sevilmekte ve tüketilmektedir. Kış aylarında soğuktan korunmada çok etkilidir. Taze sıkılmış nar suyu meyve olarak tüketilmesinin yanı sıra yüksek konsantrasyonlarda fitokimyasal içerir. Narın sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin çoğundan bu fitokimyasal bileşenler sorumludur. Düzenli nar tüketimi tüm bu faydalı unsurlardan yararlanmanızı sağlar. İşte narın insan sağlığına en çok bilinen olumlu etkileri şunlardır:

Nar, antioksidan içeriği en yüksek meyve türleri arasındadır. C vitamini çok hassas bir vitamindir ve yemek ile pişirme, pastörize etme ve metal teması gibi durumlarda tamamen yok edilebilir. Bu nedenle narın metal bıçak, blender gibi aletlerle temas etmeden taze tüketilmesi faydalıdır. Nar aynı zamanda güçlü antioksidan özellikleriyle bilinen kırmızı şarap ve yeşil çay gibi diğer yiyeceklere göre 3 kat daha fazla antioksidan bileşen içerir. Nar çekirdeği canlı ve parlak kırmızı rengini içerdiği polifenollerden alır.

Tansiyon dengeleme özelliği sayesinde yüksek tansiyon değerlerine sahip kişilerde kan basıncının düşürülmesine, kansızlık nedeniyle düşük tansiyon şikâyeti olan kişilerde tansiyonun gerekli değer aralığına getirilmesine yardımcı olur. Ancak bu noktada dikkat edilmesi gereken nokta, kullanılan ilaçlarla etkileşime girmemesine dikkat edilmesi gerektiğidir. Ayrıca Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklarda özellikle erken evrelerde nar tüketiminin özen gösterilmesi hastalığın ilerlemesini yavaşlatması açısından oldukça faydalıdır.

Pek çok tohum içeren farklı bir meyve türü olan nar, oldukça önemli bir posa içeriğine sahiptir. Sindirim sisteminin düzgün çalışması için yetişkinlerde günlük gram lif alımına dikkat edilmelidir. Bir bardak nar ortalama olarak 7 gram küspe (lif) içerir. Bu miktar günlük ihtiyacın yaklaşık üçte birini karşılamaktadır. Ayrıca lif içeriği yüksek bir diyete sahip olmak tokluk hissinin uzamasına yardımcı olur. Bu nedenle zayıflama diyeti uygulayan veya formunu korumak isteyen kişiler de nar meyvesini tercih edebilir.

NARIN FAYDALARI NELERDİR?

Narın meyve olarak tüm faydalarını sağlamanın yanı sıra, nar suyu çok daha yüksek konsantrasyonlarda antioksidan bileşenler ve fitokimyasallar içerir. Bu nedenle 1 bardak nar suyu tüketilerek birkaç narda bulunan malzemelerden yararlanmak mümkündür. Burada dikkat edilmesi gereken nokta nar suyunun sıkılarak posa içeriğinin yok olmasıdır. Sindirim sistemini düzenleyebilmek için nar tüketen kişilerin nar suyu yerine narın kendisini tüketmesi gerekmektedir. Ayrıca tüm meyve sularında olduğu gibi nar suyunun da meyvesine göre yüksek glisemik indeksi vardır, bu nedenle şeker hastalarının narı bir bütün olarak tüketmesi faydalıdır.

Narın faydalı kısmı sadece taneleri ve suyu değildir. Nar kabuğu aynı zamanda sağlık açısından pek çok fayda sağlayan bileşenler içerir. Beş dakika kaynamaya yakın suda bekletilen nar kabukları ile hazırlanan çay, haftada birkaç gün tüketilebilir. Tarçın, karanfil ve benzeri tatlandırıcılar ve faydalı maddeler de bu çaya eklenebilir. Nar kabuğunun bu şekilde tüketilmesiyle grip ve soğuğa karşı korunmak, sindirimi düzenlemek ve kolesterolü dengelemek mümkündür. Ancak herhangi bir sağlık sorunu olan kişilerin nar kabuğu çayı tüketmeye başlamadan önce hekimlerine danışmaları gerektiği unutulmamalıdır.

Nar sadece meyvesi ile değil çiçekleriyle de insan sağlığına fayda sağlayan bir bitkidir. Nar çiçeğinden üretilen ve ekşi çay olarak da adlandırılan ebegümeci çayı, idrar yolu enfeksiyonları başta olmak üzere birçok bulaşıcı hastalığın tedavisinde kullanılabilmektedir.

Vitamin ve mineraller ve diyet lifleri açısından zengin olan nar, birçok hastalığın önlenmesinde de etkilidir. Sindirim sistemi hastalıkları ve soğuk algınlığına karşı korumanın yanı sıra bağışıklık sistemini güçlendirici bir etki sağlar. Cinsel güçlendirme etkisi nedeniyle cinsel sorunlarda destekçi olarak kullanılabilir. Ayrıca kansere karşı korunmada ve kan şekerinin dengelenmesinde oldukça etkilidir.

Narın yukarıda bahsedilen önemli etkilerinin tadını çıkarmaya başlamak istiyorsanız diyetinize nar ekleyebilirsiniz. Nar düzenli olarak tüketilerek birçok hastalık türünden korunabilir; Hibiskus çayı, nar kabuğu çayı ve nar ekşisi gibi nardan elde edilen doğal ürünler kullanarak bu etkileri çok daha güçlendirebilirsiniz.

NARIN ZARARLARI NELERDİR?

Narın şu ana değin bilinen ve deneysel raporlar ile kanıtlanan bir zararı olmamakla birlikte her şeyde olduğu gibi fazla tüketimin zarara yol açabileceğini unutmamak gereklidir.


Y&#;ksek tansiyon hastalarına resmen ila&#; gibi!

1. Zeytin yaprağı çayı 
Zeytin ağacı, arterioskleroz riskini önlemek için herkesin tüketmesi gereken sağlıklı yağlar bakımından zengindir. Yaprakları ise yüksek tansiyonu tedavi etmeye yardımcı olabilir.

 Zeytin yaprağı çayını nasıl yapacağınızı aşağıda öğrenebilirsiniz:

Malzemeler

1 çay kaşığı zeytin yaprağı (5 gr)

2 bardak su ( ml)

Hazırlanışı

Suyu kaynatın ve içerisine zeytin yapraklarını ilave edin.
Ardından karışımı ocaktan alın ve on dakika boyunca bekletin. Hazır olduğunda çay bal rengini alacaktır.
Karışımı süzün. Sabah aç karna ve gece yatmadan önce için.
Ayrıca yaprak özünü de bulabilirsiniz.

2. Papatya ve at kuyruğu otu çayı 
 Bu papatya ve at kuyruğu otu çayı, yüksek tansiyon için idealdir. Papatya rahatlatıcı özellikleriyle bilinir. Aynı şekilde, at kuyruğu otunun ise diüretik özellikleri vardır ve kan basıncını kontrol etmeye yardımcı olur.

Malzemeler

1 yemek kaşığı kurutulmuş papatya (15 gr)
1 yemek kaşığı at kuyruğu otu (15 gr)
2 bardak su ( ml)

Hazırlanışı

Suyu ısıtın ve kaynama noktasına geldiğinde içerisine otları koyun.
3 dakika demlenmeye bırakın ardından süzün ve için.
Sabah uyandığınızda veya gece yatarken tüketebilirsiniz.

3. Biberiye ve sarımsak 
Biberiye diüretik özelliklere sahiptir ve yüksek tansiyonu düşürür. Ayrıca, kan dolaşımını hızlandıran ve damar sertliği riskini azaltan flavonoidler bakımından zengindir. Bu muhteşem özellikleri sarımsakla bir araya getirdiğinizde, yüksek tansiyon için mükemmel bir tedavi elde etmiş olursunuz.

Malzemeler

4 bardak su (1 litre)
1 yemek kaşığı kurutulmuş biberiye yaprağı (15 gr)
5 diş sarımsak
Hazırlanışı
Suyu kaynayana kadar ısıtın. İçerisine biberiye yapraklarını ve sarımsağı da ilave edin ve 5 dakika daha kaynatın.
Ocaktan alın ve süzmeden önce 15 dakika demlenmeye bırakın.
Gün içerisinde için.
Sarımsak ve biberiyeyi ayrıca yemeklerinizde de kullanabilirsiniz.

5. Defne Yaprağı Çayı 
Defne yaprağı sadece Akdeniz mutfağına özgü bir çeşni değildir. Damar sertliği ve yüksek tansiyon tedavisinde gerekli olan iki temel mineral olan potasyum ve magnezyum bakımından da oldukça zengin olan defne yaprağını çay olarak tüketebilirsiniz.

Malzemeler

2 adet defne yaprağı
1 bardak su ( ml)

Hazırlanışı

Defne yapraklarını kaynayan suyun içerisine koyun ve on dakika demleyin. Ardından süzün.
Bu çayı günde dört kez içebilirsiniz.

4. Nar 
Taneli bir meyve olan narın suyu, antioksidanlar ve potasyum bakımından zengindir. Bu sayede yüksek tansiyonla, arteriosklerozla ve kötü kolesterolle (LDL) mücadele etmeye yardımcı olur. Nar ile bir smoothie yaparak faydasını görebilirsiniz.

Malzemeler

1 yemek kaşığı nar (15 gr)
1 bardak su ( ml)
Hazırlanışı
Narları ve suyu blenderdan geçirin ve için. Süzmenize gerek yoktur.
Bir diğer seçenek ise nar suyudur.

Nar suyu tip-2 şeker ve yüksek tansiyonda kontrol sağlıyor

Şeker hastalarında (tip-2) yüksek tansiyon ve dislipidemi (kanda kolesterol, total gliserit veya LDL miktarının artması veya HDL miktarının azalması) gibi kalp ve damar hastalıkları gelişmesi riski şeker hastası olmayan bireylere göre defa daha fazla. Yürütülen araştırmalar antioksidanların bu gibi durumlarda koruyucu rol oynayabildiğini ortaya koyuyor. Antioksidanlar arasında nar meyve suyu zengin antosiyaninler ve tanen tipi bileşenler içeriği ile ön plana çıkıyor. Yeni yayımlanan bir klinik çalışmada tip-2 şeker hastalarında nar suyu uygulamasının yüksek tansiyon ve kan lipit değerleri üzerindeki etkisi araştırılmış.

Çalışmaya yaşlarında ve açlık kan şekeri mg/dL üzerinde olan 62 gönüllü şeker hastası katılmış. Gönüllüler başka bir kronik hastalığı olmayan, son üç ay içerisinde sigara içmeyen, insülin, hormon ve besin desteği kullanmayan vb. bireyler arasından seçilmiş. Deney grubu hastalara 6 hafta boyunca günde bir büyük bardak nar meyve suyu ( mililitre)[nar suyu miligram toplam polifenol ve 11,8 gram glikoz taşıyan standart içerik olacak şekilde ayarlanmış] verilmiş. Kontrol grubu hastalara ise herhangi bir uygulama yapılmamış. Gönüllülerin uygulama süresince alışageldikleri şekilde beslenmeleri ve fiziksel aktivitelerine devam etmeleri istenmiş. Kan basıncı ölçümleri 3’er günlük sürelerle, kan şekeri ve lipid seviyeleri ise ilk gün ve deney sonunda yapılmış. 

Uygulama sonunda nar meyve suyunun şeker hastalarında kan basıncı değerlerinde belirgin bir düşme sağladığı bildiriliyor [sistolik kan basıncı ortalama 13,5’den 12,3’e; diastolik kan basıncı ise ortalama 7,7’den 7,2’ye düşmüş]. Nar suyunun bu etkisinin kan damarlarında daralmaya yol açarak kan basıncını yükselten anjiotensin dönüştürücü enzimini (ACE) baskılayarak gösterdiği düşünülüyor. Diğer taraftan, nar meyve suyunun kan lipit değerlerinde (total kolesterol ve LDL-kolesterol) sağladığı düşüş pek belirgin seviyede olamamış. Bu değerin belirgin olmamasına rağmen nar meyve suyunun içerisinde bulunan punikalagin, elajik asit gibi polifenollerin kuvvetli antioksidan etkisi ile kolesterolün daha tehlikeli şekli olan oksitlenmiş kolesterol gibi formlara dönüşümünü önleyebileceğini düşünüyorum. Ayrıca bu polifenollerin mikroorganizmaların çoğalmasını engellediği ve bu suretle üst solunum yolu enfeksiyonlarından koruyuculuk sağladığı biliniyor. Şimdi tam nar zamanı ve günde bir bardak taze sıkılmış nar suyu sağlığımızın korunmasında yararlı olabilir.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir