Şeker hastalarında (tip-2) yüksek tansiyon ve dislipidemi (kanda kolesterol, total gliserit veya LDL miktarının artması veya HDL miktarının azalması) gibi kalp ve damar hastalıkları gelişmesi riski şeker hastası olmayan bireylere göre defa daha fazla. Yürütülen araştırmalar antioksidanların bu gibi durumlarda koruyucu rol oynayabildiğini ortaya koyuyor. Antioksidanlar arasında nar meyve suyu zengin antosiyaninler ve tanen tipi bileşenler içeriği ile ön plana çıkıyor. Yeni yayımlanan bir klinik çalışmada tip-2 şeker hastalarında nar suyu uygulamasının yüksek tansiyon ve kan lipit değerleri üzerindeki etkisi araştırılmış.
Çalışmaya yaşlarında ve açlık kan şekeri mg/dL üzerinde olan 62 gönüllü şeker hastası katılmış. Gönüllüler başka bir kronik hastalığı olmayan, son üç ay içerisinde sigara içmeyen, insülin, hormon ve besin desteği kullanmayan vb. bireyler arasından seçilmiş. Deney grubu hastalara 6 hafta boyunca günde bir büyük bardak nar meyve suyu ( mililitre)[nar suyu miligram toplam polifenol ve 11,8 gram glikoz taşıyan standart içerik olacak şekilde ayarlanmış] verilmiş. Kontrol grubu hastalara ise herhangi bir uygulama yapılmamış. Gönüllülerin uygulama süresince alışageldikleri şekilde beslenmeleri ve fiziksel aktivitelerine devam etmeleri istenmiş. Kan basıncı ölçümleri 3’er günlük sürelerle, kan şekeri ve lipid seviyeleri ise ilk gün ve deney sonunda yapılmış.
Uygulama sonunda nar meyve suyunun şeker hastalarında kan basıncı değerlerinde belirgin bir düşme sağladığı bildiriliyor [sistolik kan basıncı ortalama 13,5’den 12,3’e; diastolik kan basıncı ise ortalama 7,7’den 7,2’ye düşmüş]. Nar suyunun bu etkisinin kan damarlarında daralmaya yol açarak kan basıncını yükselten anjiotensin dönüştürücü enzimini (ACE) baskılayarak gösterdiği düşünülüyor. Diğer taraftan, nar meyve suyunun kan lipit değerlerinde (total kolesterol ve LDL-kolesterol) sağladığı düşüş pek belirgin seviyede olamamış. Bu değerin belirgin olmamasına rağmen nar meyve suyunun içerisinde bulunan punikalagin, elajik asit gibi polifenollerin kuvvetli antioksidan etkisi ile kolesterolün daha tehlikeli şekli olan oksitlenmiş kolesterol gibi formlara dönüşümünü önleyebileceğini düşünüyorum. Ayrıca bu polifenollerin mikroorganizmaların çoğalmasını engellediği ve bu suretle üst solunum yolu enfeksiyonlarından koruyuculuk sağladığı biliniyor. Şimdi tam nar zamanı ve günde bir bardak taze sıkılmış nar suyu sağlığımızın korunmasında yararlı olabilir.
Narın çiçeğinde, yaprağında, meyvesinde, çekirdeğinde ve kabuğunda yüksek miktarda;
Narın içeriğindeki bu maddelerin insan sağlığı üzerine olumlu etkilerinin ortaya konulması ve fonksiyonel gıdalar grubuna alınmasından sonra narın önemi giderek artmıştır.
Narın bileşimi;
Narın tüketilen kısmı;
Nar özlerinin muazzam bir;
Farklı nar özlerinden, kabuğu, kökü, suyunu içeren ve özellikle kurutulmuş kabuklarından üretilen ilaçların birçok hastalığın tedavisinde kullanıldığını bilinmektedir.
Nar:
Nar suyu;
Zengin bir antioksidan kaynağıdır. C ve E vitamini, Koenzim Q10 içermektedir.
Nar; içeriğindeki flavanoid ve antosiyanin miktarına bağlı olarak yeşil çayın üç katı oranında antioksidana sahiptir. Ayrıca yabanmersini ve portakaldan daha yüksek oranda antioksidan içermektedir.
Narın çok sayıda hastalık üzerinde tedavi edici etkisi araştırılmaktadır. Bu hastalıklar şöyle sıralanabilir:
Nar suyu tüketiminin, LDL (kötü kolesterol) alımını azalttığı ve HDL (iyi kolesterol) aktivitesini artırdığı belirlenmiştir. Yapılan araştırmalarda nar suyunun kolesterol birikiminin ve damarlarda plak oluşturucu köpük hücre oluşumunun azalmasına yardımcı olduğu belirtilmiştir. Nar suyunun damar sertliğini önlediği şeklindeki görüşler de güçlenmektedir.
Bazı araştırmalarda narın, antinflamatuvar (iltihap önleyici) olarak kullanılabileceği belirtilmiştir. Ayrıca nar kabuğunun iltihap ve alerjilerin yayılmasını önlediğine dair çalışmalar bulunmaktadır. Nar, içerdiği polifenoller sebebiyle ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak kullanılmaktadır.
Diyabetik bireylerde kan şekerinin uzun süre yüksek kalması ateroskleroz (damar setliği) oluşumuna neden olmaktadır. Nar meyvesinin diyabete etkisi üzerine çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Hastaların nar suyu tüketimiyle serum glukoz, kolesterol ve trigliserit seviyeleri etkilenmemiştir. Serum lipid peroksit seviyelerinde önemli azalma görülmüştür.
Nar özellikle tip 2 diyabeti etkileyen anahtar mekanizmalardan hücre fonksiyon kaybı ile hücre ölümüne neden olan zincirleme reaksiyon sürecini azaltmaktır. Ayrıca narın içinde bulunan kıymetli bileşenler vücutta insülin üretimini artırarak, kan şekerinin düzenlenmesinde yardımcı olur.
Narı mevsiminde tüketmek, vücutta yer alan ve güneş yanıklarına neden olan serbest radikallerin durdurulmasında oldukça önemlidir. Bunun yanı sıra narda bulunan antioksidanlar cilt tümörlerini engeller.
Nar ve nar suyu çok faydalı olsa da dikkat edilmesi gereken bazı durumlar vardır.
Narın zararları şunlardır:
Tüm besin maddelerinde olduğu gibi nar veya nar suyunun da tek başına hastalıkların tedavisini sağlamayacağı unutulmamalıdır.
Son zamanlarda sıkça sorulan sorulardan biri olan nar suyu tansiyona iyi gelir mi ile ilgili olarak detaylı bilgiler sunacağımız bu yazımızda, nar suyunun faydalarıyla yüksek tansiyona etkisini sizlerle paylaşacağız.
İçindekiler
Nar suyu tansiyon ilişkisine bakıldığında, günümüz sağlık uzmanları her gün 1 bardak taze ve sıkılmış nar suyu tüketilmesini öneriyor. Ancak düşük tansiyonlu hastalar kesinlikle bu içecekten yararlanmamalıdır. Kalp hastaları için de ideal bir içecek olan nar suyunun kısaca faydalarına bakacak olursak;
Yapılan bir araştırmada 62 ile 77 yaş arasındaki yüksek tansiyon hastalarına 15 gün boyunca günde 1 çay bardağı olacak şekilde nar suyu verilmiştir. Süre bittikten sonra yüksek tansiyon üzerinde %5 azalma olduğu tespit edilmiştir.
Son zamanlarda merak edilen bir diğer soru ise nar ekşisi tansiyona iyi gelir mi sorusudur. Ayrıca nar ekşisi tansiyonu düşürür mü sorusuna da yanıtlar buluyor olacağız. Nar ekşisinin faydalarına bakacak olursak;
Nar suyu tansiyon ilişkisine bakacak olursak bu maddeler sıralanabilir. Nar suyunun özellikle hormonlara bağlı olmayan farklı kanser hücrelerinde, seçici olarak hücreleri yok ettiği de saptanmıştır. Bu anlamda her açıdan sağlıklı bir besin kaynağı olduğunu söylemek mümkündür.
Ülkemizde sıklıkla görülen sorunlardan biri olan yüksek tansiyon, birçok ciddi hastalığın sebepleri arasındadır. İnme, kalp krizi ya da böbrek sorunlarını tetikleyen hipertansiyonu düşürmek için doğal yöntemlerden faydalanmanızı tavsiye ediyoruz. Elbette doktorunuzun tavsiye ettiği ilaçları kullanmanız daha doğru olacaktır fakat doğal yöntemlerin de vücuda olan katkısı yadsınamaz bir gerçektir. Belirli aralıklarla yüksek tansiyon sorunu yaşıyorsanız tuz tüketimini azaltmalı ve daha çok nar suyu içeren besinleri tercih etmelisiniz.
Hipertansiyon şikâyetinde bulunan 10 kişi üzerinde, İskoçya’da bir araştırma yapılmıştır. Bu araştırmada hastalara 1 hafta boyunca ML nar suyu verilmiştir. Yapılan analizler sonucunda sistolik kan basıncını ciddi oranda düşürdüğü tespit edilen nar suyu, bu şekilde önem kazanmaya başlamıştır. ’lu yıllarda ise sağlık konusunda yayın yapan bir televizyon kanalında, nar suyunun içeriğinde bulunan ‘polifenoller’ maddesinin tansiyonu düşürdüğünün ve kalp hastalıkları riskini azalttığı belirtilmiştir.
Potasyum bakımından oldukça zengin olan nar suyu, ciddi anlamda yüksek tansiyona etki etmektedir. Potasyumun görevi, tansiyonun yükselmesine neden olan sodyumun etkisini azaltmaktır. Bu açıdan daha sağlıklı bir şekilde yaşamak için nar suyu tüketmenizi öneriyoruz.
Nar suyunun kullanımı konusunda uzmanların tamamının kabul ettiği sayıda bir araştırma henüz bulunmamasına rağmen, yüksek tansiyonu düşürdüğünü söylemek mümkündür. Fakat tüm hastalıklarda olduğu gibi hastaların ilk önce doktoruna başvurması, ilaç tedavisiyle hareket etmesi ve yine doktorun tavsiyesiyle doğal yöntemlerden faydalanması gerekmektedir. Nar tansiyon ilişkisi bu şekildedir ve doğal halde tüketilmelidir.
Antioksidan kaynağı olan nar, binlerce yıldır şifa kaynağı olarak tüketilmektedir. Özellikle hamile kadınların bol bol yemeleri tavsiye edilen nar ve nar suyu içerdiği içerdiği demir, kalsiyum, magnezyum gibi mineraller sayesinde kadınların daha sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmesini sağlamaktadır. Vücudun toksinlerden arınmasına yardımcı olmakla birlikte bağışıklık sisteminin güçlenerek hastalıklara karşı direncini arttırdığı bilinmektedir. En eski ilaçlardan olan nar, çağlar boyu tedavi amaçlı içilerek şifa kaynağı olarak kabul edilmektedir. Kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere kanser, yüksek tansiyon ve solunum yolu hastalıkları gibi birçok hastalığın iyileşmesinde etkisi görülmektedir. Yaz aylarında çiçek veren ve sonbahara doğru hasat edilen nar, ülkemizde Marmara, Ege ve Akdeniz ikliminde bolca yetiştirilerek üretimi yapılmaktadır.
Yoğurdun bağırsaklara faydaları nelerdir? Günde ne kadar yoğurt tüketilmeli?
Nar Suyunun Faydaları Nelerdir?
Geleneksel tedavi yöntemlerinde en çok kullanılan ve şifası nedeniyle de tarih boyunca birçok medeniyet tarafından kutsal görülen nar, soğuk algınlığından kansere kadar birçok hastalığa şifa olmaktadır. Düzenli olarak nar yemek ve nar suyu içmek vücudu toksinlerden arındırarak kansere karşı savaşmaktadır. Nar, tüm vücudu yenileyerek saçların daha sağlıklı uzamasına ve cildin yenilenmesine de yardımcı olduğu gözlemlenmektedir. Nar suyunun sağlığa olan faydaları şöyledir:
Antioksidan kaynağı olan nar suyu, vücudun toksinlerden arınmasını ve yenilenmesini sağlamaktadır. En zengin antioksidan kaynağı olan nar, kanser gibi riskli hastalıklara karşı vücut direncini yükseltmektedir.
Sabahları boş mideye nar suyu içmek pozitif duyguları ferahlık hissini ve odaklanmayı arttırır. Ayrıca anksiyete ve stresi azaltır. Dahası, uykusuzluk ya da kronik halsizlik durumlarında aşırı stresi atmak için de içilebilir.
Yüksek kolesterolü normal seviyesine düşmesini sağlayan nar suyu, damarlardaki kan dolaşımını hızlandırarak damar sağlığını korumaktadır.
Anne adaylarının hamilelik süreci boyunca yaşayabilecekleri vitamin ve mineral eksikliğine karşı, kalsiyum, demir, sodyum ve potasyum kaynağı narı düzenli olarak tüketmeleri tavsiye edilmektedir.
Hamilelikte çok sık rastlanan demir ve kan eksikliğine karşı çok etkilidir. Anne adaylarının doktorlarına danışarak günde yarım bardak kadar nar suyu içmeleri önerilebilir.
Narın faydaları neler? Şifa deposu nar suyu ve kabuğu hangi hastalıklara iyi gelir?
Nar suyu, anne sağlığını korurken anne karnındaki bebeğin de kemik gelişimine katkı sağlamaktadır.
Kalp ve damar sağlığını koruyan nar, kan dolaşımını hızlandırarak kalp krizi riskini azalttığı bilinmektedir.
Sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olan nar suyu, özellikle kabızlık sıkıntısı çekenler tarafından bol bol tüketilmesi tavsiye edilmektedir.
Birçok hastalığa şifa olan nar, soğuk algınlık ve enfeksiyondan kaynaklı olarak görülen solunum yolu hastalıklarına iyi gelmektedir.
Beyin gelişimine katkı sağlayarak beyin fonksiyonlarının daha iyi çalışmasına yardımcı olur.
Muzun faydaları nelerdir? Cilt bakımında muz kabuğu nasıl kullanılır?
Hücrelerin yenilenmesini sağlayarak kırışıklıkların tedavi edilmesine yardımcı olur. Sivilce ve siyah nokta gibi sorunlu ciltlerin daha temiz ve parlak kalmasını sağlamaktadır.
Nar suyunun en etkili olduğu hastalıklardan biri de diş ve diş eti rahatsızlıklarıdır. Antioksidan kaynağı olan nar suyu, ağı gargarası olarak kullanıldığında diş eti iltihaplanmasını temizler ve ağız kokusuna iyi gelir.
Ödem atıcı etkisi olmasıyla vücudun şişkinliğini alır.
Stres ve yorgunluğu azaltarak daha rahat uyumaya yardımcı olmaktadır.
Menopoz sürecine giren kadınlarda görülen ani terleme, ateş basması, uykusuzluk, huzursuzluk ve yorgunluk gibi semptomları azalttığı aktarılmaktadır.
Nar suyunun faydalarının yanında aşırı tüketilmesi ters tepki vererek zararlı olabilir. Özellikle hamilelerin doktorlarına danışarak nar suyunu içmeye başlamaları önerilir. Kalp ve tansiyon hastaları da nar suyunu tüketirken ölçülü ve dikkatli olması gerekir.
1 Bardak Nar Suyunun ( ml) Besin Değerleri?
Karbonhidrat (g)
Protein (g) 0
Yağ (g)
Lif (g) 0
Kolesterol (mg) 0
Sodyum (mg) 0
Potasyum (mg)
Kalsiyum (mg) 28
Vitamin A (iu) 14
Vitamin C (mg)
Demir