nazim hikmet kimdir kisaca / Nazım Hikmet Ran | Edebiyat Öğretmeni

Nazim Hikmet Kimdir Kisaca

nazim hikmet kimdir kisaca

Nazım Hikmet Ran

15 Ocak &#;de Selanik&#;te doğmuş, Heybeliada Bahriye Mektebi&#;nden mezun olmuş, Hamidiye Kruvazörü&#;ne güverte subayı olarak atanmıştır. Daha önce yakalandığı zatülcenp hastalığı tekrar edince sağlık kurulu raporuyla ordudan çıkarılmıştır. Askerlikten çıkarıldıktan sonra Milli Mücadele&#;ye katılmak için Anadolu&#;ya geçmiştir. Ancak Bolu&#;da öğretmen olarak kaldığı yıllarda güvenlik sorunu nedeniyle Moskova&#;ya gitmiştir. Moskova&#;da Doğu Üniversitesi&#;nde ekonomi ve toplumbilim okumuştur. İlk serbest şiirlerini de Moskova&#;da yazmıştır. Yurda tekrar döndüğünde çeşitli dergiler çıkarmış ve dergilerde şiirler yayınlamıştır. Bundan sonra da yaşamı tutuklamalar ve sürgünlerle geçmiştir. Akşam, Son Posta, Tan gazetelerinde Orhan Selim takma adıyla fıkra yazarlığı ve başyazarlık da yapan Nazım Hikmet, Türkiye&#;deki cezaevi yıllarından sonra hasta olması ve düzenli bir gelir edinmemesinden dolayı çok zor durumda kalmıştır. Öldürülmekten de korkan şair Romanya bandıralı bir gemiyle tekrar Rusya&#;ya gitmiştir. Nazım Hikmet, 3 Haziran yılında Moskova&#;da ölmüştür.

Edebi Kişiliği:

  • İlk şiirlerini Cumhuriyet öncesi yıllarda yayımlamıştır. Başlangıçta ölçülü uyaklı şiirler yazmış, sonra serbest ölçüye geçmiştir.
  • Gerek biçim gerekse tema bakımından şiirimize büyük bir genişlik getiren şair, şiir diline de kendisinden sonra gelenleri etkileyecek ölçüde yenilik getirmiştir.
  • Şiirde kullanılan, kullanılmayan sözcükler diye bir ayrım yapmayan Nazım Hikmet, dizeleri kullanmaya getirdiği özgünlükle de özgür koşuk biçiminin gelişmesinde büyük bir rol oynamıştır.
  • Hitabete dayalı propaganda şiirleri yazmıştır. (Yirmi dört Saat Marks / Yirmi dört Saat Lenin)
  • Komünizmin propagandasını yapan şairin etkili bir üslubu vardır.
  • Fütürizm akımından etkilenmiştir. Makine hâkimiyetinin özlemini çeker, hatta makine olmak ister. Özellikle Rus şair Mayakovski&#;nin etkisinde kalmıştır.
  • Uzun şiirlerindeki senaryo havası diğer şiirlerinde de vardır.
  • Edebiyatımızda serbest ve toplumcu gerçekçi şiirin öncüsüdür.

Kısaca özetleyecek olursak;

  • Yazdığı ilk şiirleri ölçülü ve uyaklı olmasına rağmen sonraları serbest şiire yönelmiş ve serbest şiirin tanınmasını ve yerleşmesini sağlamıştır.
  • Divan ve Halk şiiri özelliklerini çağdaş bir anlayış içinde kaynaştırmış, eserlerinde son derece başarılı ve canlı bir dil kullanmıştır.
  • Rus şair Mayakovsky&#;nin etkisinde kalarak Fütürizm akımından etkilenerek şiirler yazmıştır.
  • Yazdığı eserlerde genellikle toplumsal konuları dile getiren sanatçı &#;toplumcu gerçekçi&#; şiirin öncülerinden olmuştur.
  • Şiir dışında oyun, mektup, öykü türlerinde de eserler vermiş; özellikle &#; Satır, Memleketimden İnsan Manzaraları&#; adlı şiir kitapları ile tanınmıştır.
  • Şiirlerinde az sayıda uyak kullanmış, uzun dizelerle birlikte son derece kısa dizeler de meydana getirmiş, ilk dize dışındaki diğer dizeleri hep küçük harfle başlatmıştır.

Eserleri:

  • Şiir: Satır, Jakond ile Si-Ya-U, Varan 3, 1+1= Bir, Sesini Kaybeden Şehir, Gece Gelen Telgraf, Portreler, Taranta Babu&#;ya Mektuplar, Simavne Kadısının Oğlu, Şeyh Bedrettin Destanı, Kurtuluş Savaşı Destanı, Dört Hapishaneden Rubailer, Benerci Kendini Niçin Öldürdü, Kuvâyi Milliye, Yatar Bursa Kalesinde, Memleketimden İnsan Manzaraları, Yeni Şiirler, Son Şiirleri, İlk Şiirler, La Fontaine&#;den Masallar
  • Oyun:Kafatası, Ferhad ile Şirin, Yusuf ile Menofis, Demokles&#;in Kılıcı, Kadınların İsyanı
  • Roman:Kan Konuşmaz, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim, Yeşil Elmalar
  • Öykü-Masal: Hikâyeler, Çeviri Hikâyeler, Masallar
  • Yazılar: Sanat, Edebiyat, Kültür, Dil, Yazılar, Konuşmalar
  • Mektup: Piraye&#;ye Mektuplar, Cezaevinden Mehmet Fuat&#;a Mektuplar, Kemal Tahir&#;e Mahpushaneden Mektuplar

Nazım Hikmet KimdirNazım Hikmet RanNazım Hikmet Ran Edebi KişiliğiNazım Hikmet Ran EserleriNazım Hikmet Ran Sanat AnlayışıNazım Hikmet Ran Şiirleri

Nâzım Hikmet 20 Kasım 'de Selanik'te doğdu (aile çevresinde 40 gün için bir yaş büyük görünmesin diye bu tarih 15 Ocak olarak anılmış, kendisi de bunu benimsemiştir), 3 Haziran 'te Moskova'da öldü.

Baba tarafından dedesi Nâzım Paşa valiliklerde bulunmuş, özgürlükçü, şairliğe yatkın bir kişiydi. Mevlevi tarikatındandı. Anayasacı Mithat Paşanın yakın arkadaşıydı.

Babası Hikmet Bey ise Mekteb-i Sultani (sonradan Galatasaray Lisesi) mezunu, önce ticaret yaşamını denemiş, başaramayınca Kalem-i Ecnebiye'ye (dışişleri) bağlanmış bir memurdu.

Nâzım Hikmet 'de girdiği Heybeliada Bahriye Mektebi'ni 'da bitirip Hamidiye kruvazörüne stajyer güverte subayı olarak atandı. O yılın kışında son sınıftayken geçirdiği zatülcenp hastalığı tekrarladı.

Aile dostu olan Deniz Hastanesi Başhekimi Hakkı Şinasi Paşa'nın gözetiminde iki ay süren bir tedavi döneminden sonra, kendisine iki ay da evde dinlenme izni verildi.

Bu süre sonunda da toparlanamadığı, deniz subayı olarak görev yapabilecek sağlığa kavuşamadığı görülünce, 17 Mayıs 'de, Sağlık Kurulu raporuyla, askerlikten çürüğe çıkarıldı.

Kurtuluş Savaşında

1 Ocak 'de Mustafa Kemal'e silah ve cephane kaçıran gizli bir örgütün yardımıyla dört şair, Faruk Nafiz, Yusuf Ziya, Nâzım Hikmet, Vâlâ Nureddin, Sirkeci'den kalkan Yeni Dünya vapuruna gizlice bindiler. İnebolu'ya varınca, Ankara'ya geçebilmek için beş altı gün, izin ve yol parası beklemeleri gerekti. Ama Ankara'dan yalnız Nâzım Hikmet ile Vâlâ Nureddin'e izin çıktı.

En büyük aşkı Piraye

Nazım, 'da tanışıp 'de evlenmeye karar verdiği halde kovuşturmalar, tutuklamalar yüzünden buna olanak bulamadığı Piraye Altınoğlu ile 31 Ocak 'te evlendi.

Nâzım daha önce de Sovyetler Birliği'nde iki kez evlenmişti : Birincisi orada görevli bir Türk ailesinin kızı olan Nüzhet Hanım ile kısa bir evlilikti, ikincisi ise bir Rus kızı olan Dr. Lena ile memleket hasreti yüzünden sona eren bir evlilik

Piraye Altınoğlu'nun ise ilk kocasından iki çocuğu vardı. Bu evlilikle Nâzım Hikmet dört kişilik bir ailenin sorumluluğunu yüklenmiş oluyordu.

Harp Okulu Olayı

17 Ocak gecesi akrabası olan Celâleddin Ezine'nin evinde otururlarken gelen polislerce tutuklanıp kısa bir süre İstanbul Tevkifhanesi'nde bekletildikten sonra, Nâzım Hikmet Ankara'ya Harp Okulu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderildi. Kesinlikle beraat edeceğini umduğu bu dava, 29 Mart 'de "askeri kişileri üstlerine karşı isyana teşvik" suçuyla 15 yıl ağır hapse mahkûm edilmesiyle sonuçlandı.

28 Mayıs 'de temyiz bu cezayı onayladıktan sonra, Ankara Cezaevi'nden alınarak İstanbul'da Sultanahmet Cezaevi'ne getirildi, bir ay geçmeden, haziran sonlarına doğru, Donanma Komutanlığı'ndan gelen görevliler onu alıp kelepçeli olarak Köprü Kadıköy iskelesinden bir motorla Adalar açığında bekleyen Erkin gemisine götürdüler. Önce bir ayakyoluna, sonra sintine ambarına kapatıldı.

Bu kez de Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde yargılanacaktı. 10 Ağustos günü başlayan davada, on dokuz gün sonra, 29 Ağustos 'de, "askeri isyana teşvik"ten, 20 yıl ağır hapse mahkûm oldu. İki cezası birleştirilince 35 yıl tutuyordu. Mahkeme bunu çeşitli gerekçelerle 28 yıl 4 aya indirerek karara bağladı.

29 Aralık 'de, Askeri Yargıtay'dan gelen onay, son umutları da boşa çıkardı. 1 Eylül 'de İstanbul Tevkifhanesi'ne, şubat 'ta Çankırı Cezaevi'ne, aynı yıl aralık ayında da Bursa Cezaevi'ne gönderildi.

Nazım'a Özgürlük

ortalarına doğru Ahmet Emin Yalman'ın "Vatan" gazetesinde yazdığı bir dizi yazı ve gazetenin, avukatı Mehmet Ali Sebük'e yaptırdığı on yazıdan oluşan bir inceleme sonucunda, kamuoyunda Nâzım Hikmet'in bir "adli hata" yüzünden cezaevinde olduğu görüşü ağırlık kazandı. Ankara'da avukatlar, İstanbul'da aydınlar topluca imzaladıkları dilekçelerle cumhurbaşkanına başvurdular.

Yurt dışında da sanatçıların, hukukçuların öncülüğü ile benzer girişimler yapıldı. Bu arada Birleşmiş Milletler Örgütü'nün danışma organlarından olan Uluslararası Hukukçular Derneği 9 Şubat 'de Nâzım Hikmet'in serbest bırakılması dileğiyle Büyük Millet Meclisi başkanına, milli savunma ve adalet bakanlarına birer mektup gönderdi.

Açlık grevi özgürlük

Bütün bu girişimlerden bir sonuç alınamadığını gören Nâzım Hikmet 8 Nisan 'de açlık grevine başladı.

14 Nisan seçimlerini kazanan Demokrat Parti'nin çıkardığı af yasası, Büyük Millet Meclisi'nde tartışılırken, Nâzım Hikmet'in bağışlanmaması için, çok tatsız, çok üzücü konuşmalar yapıldı.

Sonuçta gergin bir ortamda çıkarılan yasa onu doğrudan bağışlamıyor, yalnızca cezasının üçte ikisi indirilenler kapsamına alıyordu. 12 yıl 7 ay yatmıştı. 28 yıl 4 aylık cezasının geri kalanı bağışlanıyordu.

15 Temmuz 'de, Cerrahpaşa Hastanesi'nde, artık serbest olduğu kendisine avukatlarınca bildirildi.

Nâzım Hikmet cezaevindeki son iki yılına girerken görüşmeci gelen dayı kızı Münevver Berk'e âşık olmuştu.

Cezaevinden çıkınca karısı Piraye'den ayrıldı.

Kadıköy'de, önce annesinin Cevizlik'teki evinde, sonra bir apartman katında Münevver Hanımla yaşamaya başladı. Gene İpek Film Stüdyosu'nda çalışıyordu.

26 Mart 'de, bir oğulları oldu. Adını Mehmet koydular.

Yurt dışına kaçışı

17 Haziran sabahı, askerlik işini düzeltmek amacıyla Ankara'ya gideceğini söyleyerek evden ayrılan Nâzım Hikmet'in 20 Haziran 'de Romanya'ya vardığı Bükreş Radyosu'ndan öğrenildi.

Sonradan yazılanlara göre, akrabası olan Refik Erduran'ın kullandığı bir sürat motoruyla İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e açılmış, Bulgaristan sahillerine çıkmayı amaçlarken, yolda rastladığı bir Rumen şilebiyle Romanya'ya gitmişti.

Oradan Moskova'ya geçmesi üzerine, Nâzım Hikmet, 25 Temmuz 'de, Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkarıldı.

Sürgündeyken birçok uluslararası kongreye katılan, çeşitli ülkelere yolculuklar yapan Nâzım Hikmet büyük bir ün kazandı. Yapıtları çeşitli dillere çevrildi. Pek çok kitabı yayımlandı.

yılı sonlarına doğru, Soyuz Multifilm Enstitüsü'nden Arnavut giysileri konusunda bilgi almak üzere Nâzım Hikmet'i görmeye gelen Valentina Brumberg'in yanında, Vera Tulyakova adında genç bir kadın yardımcı vardı.

Bursa'da sonunda yaşanan olay bir çırpıda tekrarlanıverdi. Şair gene yaşamında "ilk defa" âşık oluyordu. Ama bu kez gönül verdiği genç kadının evli olduğunu, bir de kızı bulunduğunu bir yıl sonra öğrenecekti.

Son günleri

Ocak 'de Kruşçev'in aracılığıyla Nâzım Hikmet'e Sovyetler Birliği pasaportu verildi. Şubatta, Vera'yla birlikte, Asya ve Afrika Yazarlar Birliği Kongresi'ne katılmak üzere Mısır'a gittiler.

Sovyetler'le gerginlik içinde olan Çin delegasyonunun Türkiye Cumhuriyeti pasaportu taşımadığı için, Türk delegesi sayılamayacağını söyleyerek Nâzım Hikmet'e itiraz etmesi, şairin diliyle, varlığıyla nasıl Türkiye'ye bağlı olduğunu anlatan bir konuşma yapmasına neden oldu.

Ayakta alkışlanan bu konuşma onun kongreye başkan seçilmesini sağladı.

Nâzım Hikmet sağlığının gittikçe bozulmasına karşın, 'de Prag, Berlin, Leipzig, Bükreş'te yapılan toplantılara katılmaktan geri durmadı.

Kasım 'de Vera'yla birlikte gezmek, dinlenmek için İtalya'ya gittiler; Milano, Floransa, Roma. Oradan, yeni yılı Dino'larla birlikte karşılamaya, Paris'e geçtiler.

Türkler, Türk yemekleri, Türk dili en büyük dinlenme, arınmaydı şair için. Karısını ise tüketim toplumlarının göz kamaştırıcı alışveriş olanaklarıyla mutlu etti.

4 Ocak 'te gene Moskova'ydılar.

3 Haziran

Şubat 'de Nâzım Hikmet Asya ve Afrika yazarlarının Tanganika'daki toplantısına katıldı.

Martta, nisanda Berlin'deydi.

Nisan sonunda Moskova'ya dönünce "Cenaze Merasimim" adlı şiirini yazdı.

Mayısta, oturdukları apartman dairesi temizlenip boyanırken, Staraya Ruza'daki bir daçada kaldılar.

Staraya Ruza'dan döndükten kısa bir süre sonra ise, 3 Haziran sabahı, Nâzım Hikmet bir kalp krizi sonucu Moskova'daki evinde öldü.

Yazarlar Birliği'nin düzenlediği bir törenle Novodeviçiy Mezarlığı'na gömüldü. (NA)

Nâzım Hikmet Ran ya da kısaca Nazım Hikmet (15 Ocak – 3 Haziran ), Türk şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı. "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" olarak tanımlanır.
Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır.

Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullanmıştır. İt Ürür Kervan Yürür kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nazım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı. yılında Türk vatandaşlığından çıkarıldı; ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem iptal edildi. Nâzım Hikmet geçirdiği bir kalp krizi neticesinde 61 yaşında hayata gözlerini yumdu. Mezarı Moskova'da bulunmaktadır.

İlk şiirlerini hece ölçüsü ile yazmaya başladı ancak içerik bakımından diğer hececilerden farklıydı. Şiirsel gelişimi arttıkça hece ölçüsü ile yetinmemeye ve şiiri için yeni formlar aramaya başladı. Sovyetler Birliği'nde yaşadığı ilk yıllar olan ile arasında bu arayış doruğa çıktı. Hem içerik hem de biçim bakımından dönemindeki şairlerden farklıydı. Hece ölçüsünden ayrılarak Türkçenin vokal özellikleri ile ahenk oluşturan serbest ölçüyü benimsedi. Mayakovski ve fütürizm taraftarı genç Sovyet şairlerinden esinlendi.

« "Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
Yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim" » (Nazım Hikmet)

 

Nazım Hikmet Eserleri
Şiir Kitapları: Jokond ile Sİ-YA-U (); Satır (),Varan 3 (), 1+1 =1 (Nail V.Çakırhan ileI), Sesini Kaybeden Şehir (), Benerci Kendini Niçin Öldürdü (), Gece Gelen Telgraf (), Taranm Babu'ya Mektuplar (), Portreler (), Simavna Kadısı Oğlu Bedrettin Destanı (). Kurtuluş Savaşı Destanı (), Memleketimden İnsan Manzaraları (), Saat Şiirleri (), Dört Hapishane'den (), Rubailer ().

Oyunları: Kafatası (), Bir Ölü Evi Yahut Merhumun Hanesi (), Unutulan Adam (), Ferhat İle Şirin () En_yi (), İnek (), Sabahat (), Ocak Başında Yolcu (), Yusuf ile Menofis (), Demokles'in Kılıcı ().

Roman: Kan Konuşmaz (), Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim ().

Fıkra: İt Ürür Kervan Yürür(), Milli Gurur (),
Mektuplar: Kemal Tahir' e Hapishaneden Mektuplar (),
Oğlum Canım Evladım Memedim (), Va-nulara Mektuplar (), Nazım ile Piraye () Tüm yazarlar için tıklayınız
Ünlü Yazarlar Kısaca / Bilim İnsanları Hayatı Kısaca / Bilim Kadınları / Aforizmalar / Bilim İnsanları Capsleri / Bilim İnsanı Sözleri

Bilim İnsanları / Ünlü Yazarlar / Ünlü Ressamlar / Ünlü Müzisyenler / Türk Büyükleri / Türk Bilim İnsanları / Ünlü Matematikçiler / Ünlü Fizikçiler

 

Nazım Hikmet Kimdir? Nazım Hikmet Şiirleri, En Önemli Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

Giriş Tarihi: Son Güncelleme:

Nâzım Hikmet kimdir, Türkiye'den gittikten sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki ile de bilinen şair 14 Ocak yılında Selanik'te doğmuştur. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birden fazla ödül sahibi olmuştur. Türkiye'de serbest nazımı ilk yayan ve çağdaş Türk şiirinin en popüler eserlerindendir. Uluslararası bir popülarite kazanmış ve dünyada yüzyılın en ünlü sanatçıları aralarında yer almaktadır. Nazım Hikmet eserleri ve kitapları çok daha fazlası aşağıdaki bilgilerde yer almaktadır.

Nazım Hikmet Kimdir? Nazım Hikmet Şiirleri, En Önemli Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

Nazım Hikmet kimdir; 15 Ocak yılında Selanik'te doğmuş, öğrenimini Göztepe Taşmektep, Galatasaray Lisesi'nde okumuş, Nişantaşı Nümune Mektebi'nde, en son ortaöğretimini ise yılında Bahriye Mektebi'nde bitirmiştir. Sağlıksal sebeplerden dolayı ayrılması gerekmiştir. Milli Mücadeleye dahil olma nedeniyle ocak 'de Anadolu'ya geçmiştir. NazımHikmet hangi edebi akım, hangi topluluk ve dönem insanıdır tüm detaylar aşağıda anlatılmaktadır.

Nazım Hikmet Kimdir?

Dünya sanatçısı, oyun yazarı, hikayeci ve anı yazarı olan Nâzım Hikmet Ran 15 Ocak yılında Selanik'te dünyaya gelmiştir. 3 Haziran 'te ise Moskova'da vefat etmiştir. Nâzım Hikmet Ran, "Romantik komünist" ve "romantik devrimci" gibi çeşitli adlarla bilinmiştir. Siyasi fikirleri sebebiyle sık sık tutuklanmış ve yetişkin hayatının çoğunluğunu hapiste veya sürgünde geçirmiştir. Şiirleri kırktan çok dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Yasaklı olduğu senelerde Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er isimlerini de kullanmıştır. İt Ürür Kervan Yürür eseri Orhan Selim imzasıyla kaleme alınmıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en mühim isimlerindendir.

Nazım Hikmet Ran, Uluslararası bir popülariteye kavuşmuş ve dünyada yüzyılın en önemli şairleri arasında yer almaktadır. Şiirleri yasaklanan ve hayatı boyunca kaleme aldıkları eserler nedeniyle 11 farklı davadan yargılanan Nazım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yıl kadar süre içeride yatmıştır. senesinde Türk vatandaşlığından ayrılan Ran; vefatından 46 sene sonra, 5 Ocak tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem reddedilmiştir. Mezarı ise Moskova'da yer almaktadır.

Nazım Hikmet Şiirleri, Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

Nazım Hikmet hayatı ve edebi kişiliği şu şekilde sıralanmaktadır;

  • İlk yazdığı şiirlerini Cumhuriyet öncesi senelerde kaleme alınmıştır. İlk zamanlarda ölçülü uyaklı şiirler yazmış, daha sonra ise serbest ölçüye geçiş yapmıştır.
  • Hem biçim olarak hem de tema olarak şiire büyük bir ferahlık sağlayan şair, şiir diline de kendisinden sonra gelen şairleri etki altında bırakacak kadar yenilik sağlamıştır.
  • Şiirde kullanılan ve kullanılmayan kelimeler şeklinde ikiye ayırmayan Nazım Hikmet Ran, dizeleri kullanmaya başladığı zamanlarda özgür koşuk ölçülerini tercih etmiştir.
  • Hitabete dayalı propaganda kaynaklı şiirler kaleme almıştır. (Yirmi dört Saat Marks / Yirmi dört Saat Lenin)
  • Komünizmin propagandasını gerçekleştiren şairin etkili bir dili bulunmaktadır.
  • Eserlerini yazarken Fütürizm akımından örnek almıştır. Özellikle Rus şair Mayakovski'nin etkisi altında kalmıştır.
  • Edebiyatımızda serbest ve toplumcu gerçekçi şiirlerin öncüsü olarak kabul edilmektedir. Böylelikle Nazım Hikmet hangi edebi akım insanı olduğu anlaşılmıştır.
  • Nazım Hikmet Ran, hangi topluluk ve dönem şairidir; Cumhuriyet/ Moskova dönemi.

Nazım Hikmet eserleri ve kitapları, Nazım Hikmet şiirleri ise şunlardır;

  • Şiir: Satır, Jakond ile Si-Ya-U, Varan 3, 1+1= Bir, Sesini Kaybeden Şehir, Gece Gelen Telgraf, Portreler, Taranta Babu'ya Mektuplar, Simavne Kadısının Oğlu, Şeyh Bedrettin Destanı, Kurtuluş Savaşı Destanı, Dört Hapishaneden Rubailer, Benerci Kendini Niçin Öldürdü, Kuvâyi Milliye, Yatar Bursa Kalesinde, Memleketimden İnsan Manzaraları, Yeni Şiirler, Son Şiirleri, İlk Şiirler, La Fontaine'den Masallar
  • Oyun: Kafatası, Ferhad ile Şirin, Yusuf ile Menofis, Demokles'in Kılıcı, Kadınların İsyanı
  • Roman: Kan Konuşmaz, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim, Yeşil Elmalar
  • Öykü-Masal: Hikâyeler, Çeviri Hikâyeler, Masallar
  • Yazılar: Sanat, Edebiyat, Kültür, Dil, Yazılar, Konuşmalar
  • Mektup: Piraye'ye Mektuplar, Cezaevinden Mehmet Fuat'a Mektuplar, Kemal Tahir'e Mahpushaneden Mektuplar

ARKADAŞINA GÖNDER

Nazım Hikmet Kimdir? Nazım Hikmet Şiirleri, En Önemli Eserleri, Sözleri ve Edebi Kişiliği

SON DAKİKA

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir