nazım hikmet memleket isterim şiiri / Cahit Sıtkı Tarancı - Memleket İsterim şiiri | seafoodplus.info

Nazım Hikmet Memleket Isterim Şiiri

nazım hikmet memleket isterim şiiri

Memleket isterim

Memleket isterim

]
Memleket isterim
Kansız,kavgasız huzur içinde
Memleket isterim
Yalansız,riyasız,takıyasız
Algısız dürüst
Huzur içinde

Memleket isterim
Haramı,hırsızı,arsızı,
Tecavüzcüsü olmayan
Komşusu aç iken,
Kendi tok yatmayan

Memleket isterim
Yöneticileri kin ,kibir
İftira atmayan
Öfke kusmayan

Etle tırnak olan halkı
Siyasi ikbali uğruna
Bölüp,parçalamayan

Memleket isterim
Hem dindar,hem kindar
Gençliği olmayan

Bir memleket isterim
İnsanının alnına
Düşük profilli insan
Yaftası
Asılmayan


Memleket isterim
İnsanı konuşan,
Adaleti adalet içinde
Tartan

Memleket isterim
Fakiri,fukarası,yetimi işsizi
Olmayan
Bebeleri açlıktan ölmeyen
İnsanı tok yaşayan

Memleket isterim
Yazarı,çizeri,basını,
Akademisyeni
Demir parmaklıklar arasında
Tutsak olmayan

Memleket isterim
Dini,diyaneti siyasallaşmayan
İnsanı,mümini
Allah ile kul arasında
İnancını
Huşu içinde yaşayan

Memleket isterim
Bireyi, aklını kiraya vermeyen
İnsanı,
Hür,vicdanı,hür,irfanı hür
Kula kulluk,kula biat etmeyen

Memleket isterim
Kadınına,kızına değer veren
Emelleri ,idealleri siyasi hedefleri
İçin
Kadını araç olarak kullanmayan

Taciz,tecavüz etmeyen
Töre adına,berdel adına
Başına poşet geçirip
Fıratın soğuk sularına
Acımasızca bırakılmayan

Boynuna yağlı urgan
Takılmayan
Küçük kardeşi tarafından
Namus davası diye
Kafasına sıkılmayan

Memleket isterim
İnsanı düşünen,
Düşündüklerini
Söyleyen

Üniversiteleri konuşan
Bağnazlıktan,gericilikten uzak
İlim, bilim fen ile yarışan

Körü körüne sürü misali
Bilinmezliklere yürümeyen
Ülkesini ,ateş çemberine
Düşürmeyen

Memleket isterim
Ekonomik krizi olmayan
Zamlara güncelleme
Özelleştirmelere
Çalışma izni deyip
Ülke gerçeklerini
Saklanmayan

Memleket isterim
Yalnız varoşlara
Şehidinin cenazesi gitmeyen

Memleket isterim
Zengin anası,
Çocuğu vatan görevini
Bedelli yaparken
Teskeresini evde alırken

Yaşanan acılara karşı
Vahla yetinirken
Ellerini ovuştururken


Memleket isterim
Varoş anasının ciğerlerine
Evlat acısı,
Yürek ateşi düşmeyen
Feryat ,figanı arşa yükselmeyen

_____Şair 67_____
Ali Cemal AĞIRMAN

Memleket İsterim metni cevapları ve soruları, MEB Yayınları (2) 6. sınıf Türkçe ders kitabı sayfa
(Duygular Teması)

Memleket İsterim Metni Cevapları (6. Sınıf MEB-2)

Memleket İsterim Metni Cevapları (6. Sınıf MEB-2)

Memleket İsterim Metni Cevapları Sayfa 20

HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

1. “Memleket” kelimesi sizde hangi duyguları uyandırıyor?

(örnek) Huzur, özlem, gurbette olma duygularını uyandırıyor.

2. Ezberlediğiniz “memleket” konulu şiiri arkadaşlarınıza okuyunuz.

CANIM MEMLEKETİM

Senin değerin, kalpte nakıştır,
Toprağına, taşına, candan bakıştır,
Bu öyle sevmek ki, içten yanıştır,
Yoluna kurban, canım memleketim.

Her şehrin kıymetlidir, değer biçemem,
Birinden vazgeç desen, ölsem vazgeçemem,
Hiçbir şeye değişmem bir karış toprağını,
Senin yoluna kurban, canım memleketim.

Necdet Elönü

Memleket İsterim Metni Cevapları Sayfa 21

1. ETKİNLİK

a) Aşağıdaki renklendirilmiş sözcük ve sözcük gruplarının anlamını cümleden hareketle tahmin ediniz. Tahminlerinizi kelimelerin sözlük anlamlarıyla karşılaştırınız.

Kuşların çiçeklerin diyarı olsun
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun
Kış günü herkesin evi barkı olsun
Olursa bir şikâyet ölümden olsun

Cevap:

diyar: Ülke

nihayet: Son

ev bark: Ev, mülk

şikâyet: Hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, yakınma

b) Yeni öğrendiğiniz kelime ve kelime gruplarından bir sözlük oluşturunuz.

2. ETKİNLİK

Aşağıdaki soruları okuduğunuz şiirden hareketle yanıtlayınız.

1. Şiirin ilk bölümünde şairin hayal ettiği memleketin özellikleri nelerdir?

Cevap:Göğü mavi, yeşilliklerle dolu, ekinlerle dolu tarlaları olan bir memlekettir.

2. Şair, şiirin hangi bölümünde “adalet” ve “eşitlik” kavramlarını vurgulamıştır?

Cevap:Üçüncü kıtada vurgulanmıştır.

3. Şiirin teması ve ana duygusu nedir?

Cevap:

Şiirin teması: Yaşanmak istenen ülke hakkında kurulan hayaller.

Şiirin ana duygusu: Hayal edilen ülkeye duyulan istek, hasret.

4. Şairin hayalini kurduğu memlekette insanlar hangi duygulara sahiptir?

Cevap:Sevgi ve huzur duygularına sahiptir.

5. “Memleket İsterim” adlı şiirde şairin kullandığı dili akıcı ve anlaşılır buluyor musunuz? Nedenleri ile açıklayınız.

Cevap:Evet şairin kullandığı dil akıcı ve anlaşılırdır. Şair şiiri günümüz Türkçesiyle yazmıştır, yabancı kelimelere yer vermemiştir. Böylece şiirin dili sade olmuştur. Şiirde uzun cümleler kullanılmamıştır. Bu da akıcı bir dil ortaya çıkarmıştır.

3. ETKİNLİK

a) Aşağıdaki şiiri okuyunuz.

Yine Memleketim Üstüne Söylenmiştir
Memleketim, memleketim, memleketim,
Ne kasketim kaldı senin ora işi
Ne yollarını taşımış ayakkabım,
Son mintanın da sırtımda paralandı çoktan,
Şile bezindendi.
(&#;)
Nazım Hikmet RAN

b) “Memleket İsterim“ adlı şiir ile “Yine Memleketim Üstüne Söylenmiştir“ şiirini tema açısından karşılaştırınız. Benzer ya da farklı yanlarını aşağıdaki boşluğa yazınız.

Cevap:Her iki şiirin de teması memlekettir. &#;Memleket İsterim&#; şiirinde şair hayalindeki memleketi anlatırken &#;Yine Memleketim Üstüne Söylenmiştir&#; şiirinde ise şair memleketine duyduğu hasretten bahsetmektedir.

Memleket İsterim Metni Cevapları Sayfa 22

4. ETKİNLİK

a) Aşağıdaki mısralarda geçen zıt anlamlı kelimenin altını çiziniz.

Cevap:

Otuz Beş Yaş
(&#;)
Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?
Ya gözler altındaki mor halkalar?
Neden böyle düşman görünürsünüz?
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar.
(&#;)
Cahit Sıtkı TARANCI

b) Şairin kullandığı zıt anlamlı kelime şiire nasıl bir anlam katmıştır? Açıklayınız.

Cevap: Zıt kavramlar bir arada kullanılarak tezatlık oluşturulmuştur.

c) Aşağıdaki cümlelerde tezat (karşıtlık) sanatını oluşturan kelimelerin altını çiziniz.

Cevap:

• Gülerizağlanacak hâlimize.

• Aydınlığa koştum karanlık çıktı.

• Sana çirkin dediler, düşmanı oldum güzelin.

5. ETKİNLİK

Aşağıdaki görselleri “Memleket İsterim“ şiirinin hangi bölümleri ile ilişkilendirebilirsiniz? Şiire atıf yaparak açıklayınız.

Cevap:

Memleket İsterim Metni Cevapları - Şiirle İlgili Görseller

Memleket İsterim Metni Cevapları &#; Şiirle İlgili Görseller

Memleket İsterim Metni Cevapları Sayfa 23

6. ETKİNLİK

Memleketinizden ayrılıp başka ülkede yaşamak zorunda kalsaydınız neler hissederdiniz? Duygu ve düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.

Cevap:

(örnek)

Memleketimden ayrılıp başka ülkede yaşamak zorunda kalsaydım çok üzülür, huzursuz olurdum. Memleket hasreti benim mutlu olmamı engellerdi. Memleketime kavuşacağım günün umuduyla yaşamaya çalışırdım.

7. ETKİNLİK

Aşağıdaki anahtar kelimelerden hareketle hayalinizdeki memleketi anlatan bir şiir yazınız.

kardeşlik özlem mutluluk adalet gurbet

Cevap:

(örnek)

MEMLEKETTİR HAYALİM

Herkesin dostça kardeşçe yaşadığı,
Her yerinde mutluluk fışkırdığı,
Eşitlik ve adaletin sağlandığı, seafoodplus.info
Bir memlekettir hayalim.

Herkes tek yumruk, bir olacak,
Saygı, sevgi, gönüllere dolacak,
Sağlıklı olup, karnımız doyacak,
Bir memlekettir hayalim.

Not: Bu şiir seafoodplus.info yazarları tarafından örnek göstermek amacıyla yazılmıştır.

GELECEK DERSE HAZIRLIK

Fobi kelimesinin anlamını ve fobi çeşitlerini araştırınız.

Cevap:

Fobinin kelime anlamı &#;Belirli nesneler veya durumlar karşısında duyulan olağan dışı güçlü korku, yılgı.&#;

Onlarca fobi çeşidi vardır. Bunlardan en yaygın olanları şunlardır:

  • Glossophobia &#; Topluluk önünde konuşma korkusu
  • Agorafobi &#; Alan korkusu
  • Sosyal Fobi
  • Klostrofobi &#; Kapalı alan korkusu
  • Aviophobia &#; Uçuş korkusu
  • Acrophobia &#; Yükseklik korkusu
  • Dentofobi &#; Diş Hekimi Korkusu
  • Hemofobi &#; Kan korkusu
  • Nyctophobia &#; Karanlık korkusu
  • Cynophobia &#; Köpek korkusu

*** Memleket İsterim metni cevapları hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilirsiniz.

Videolu Çözüm &#; Tıkla Abone Ol

Cahit Sıtkı Tarancı'nın birçok şiiri seslendirilmiş; pekçok şiirine de farklı bestekârlar tarafından besteler yapılmıştır. Bir edebiyatçı ve şair olarak toplumda hem bıraktığı etki hem de bulduğu karşılık Cahit Sıtkı'yı Türk edebiyatının kilometre taşlarından biri haline getirmiştir.

Cahit Sıtkı'nın bu şiirlerinden biri, şüphesiz Memleket İsterim şiiridir. Şiir, dinleyenlerin duygu dünyalarında mutlaka bir karşılık görür. Herkes bu şiirde hem kendinden bir şey bulur; hem de kendine bir yer. İnsanlar arasında, yaş, cinsiyet, etnik köken, sosyo-ekonomik veya siyasi görüşlerden kaynaklanan çatışma ve çekişmeler, bu şiirin duyulduğu bir yerde biraz olsun arka planda kalır, önemsizleşir.

Memleket isterim şiirinin bu gücünün nereden geldiğini sorabiliriz. Aslında, şiiri okuduğumuzda bu sorunun cevabı berrak bir su gibi kendini açığa vurur.

Memleket isterim şiiri

Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim
Ne zengin-fakir, ne sen-ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikâyet ölümden olsun.

Memleket isterim şarkısı, Cemo Doğan söylüyor

 Kim nasıl okursa okusun, bir an için şunu hayal eder misiniz? Memleketimizde her birimiz dura dura, sindire sindire Memleket İsterim şiirini okuyoruz, Kendi kendimize sesli okuyoruz. Yanımızda yöremizde kim varsa, bir dakika ayırmasını istiyoruz ve o kişiyle birlikte okuyoruz.

Şiiri okurken, şiirde geçen hayalleri, istekleri düşünüyoruz. Sonra dönüyoruz, içinde bulunduğumuz koşulları düşünüyoruz. Aslında bu hayallerin çok da imkânsız hayaller olmadığını görüyoruz. Öz eleştiri yapıyoruz. Neden böyle olmadığını sorguluyoruz. Kendimizin de başkalarının da daha kıymetli olduğu bir memleket gözümüzün önünde canlanıyor. Kendimize bir bakıma ayna tutuyoruz, halimizi ahvalimizi samimiyetle, dürüstçe düşünüyoruz, birbirimizle konuşuyoruz. Kısacası içimizdeki tozlanmaya yüz tutmuş insani yönü silkeliyor, gün yüzüne çıkarıp yeniliyoruz.

cahit-sitki-taranci-memleket-isterim-siirijpg

Cahit Sıtkı Tarancı'nın müzeye çevrilen evindeki bir odanın görünümü

Şimdi şu soruyu sorabiliriz galiba: Memleket İsterim şiirinde söylenenler, istenenler aslında neden olmasın, değil mi?

Bir an için, günlerin günleri kovaladağı koşturmaca içinde durabilirsek Bir an için, içinde sürüklendiğimiz nehrin akıntısından kendimizi kurtarabilirsek Bir an için, sosyal medyada vaktimizi, akıl ve ruh sağlığımızı yitirecek şekilde hareket ettiğimizin farkına varabilirsek Sosyal, siyasi, ekonomik açıdan kendi dışımızdakilerden kaynaklanan kavga gürültülerden kenara çekilebilirsek Belki de bu şiirde geçenleri yapmamakta bir an dahi tereddüt etmemek gerektiğini fark edeceğiz.

Cahit Sıtkı'nın yaşadığı evden bir görüntü karşmızda duruyor. Kim bilir her birimize neler anlatacaktır?

ok-isaretipngCahit Sıtkı Tarancı'nın En Sevilen Diğer Şiirleri de ilginizi çekebilir
Göz atmak için tıklayın

ok-isaretipngCahit Sıtkı Tarancı: Hayatı ve Eserleri de ilginizi çekebilir
Okumak için tıklayın

ok-isaretipngCemo Doğan'ın sanatçı sayfası da ilginizi çekebilir
Göz atmak için tıklayın

Bu sayfayı beğendiyseniz, lütfen yorum yapmayı ve bu sayfayı çevrenizle paylaşmayı unutmayın.

etiketler: Cahit Sıtkı Tarancı, Cahit Sıtkı Tarancı Memleket İsterim şiiri, Cahit Sıtkı Tarancı şiirleri, Cahit Sıtkı Tarancı şiirleri oku, En Sevilen Cahit Sıtkı Tarancı Şiirleri, Cahit Sıtkı Tarancı şiirleri dinle, Memleket isterim şiiri,Memleket isterim şiiri oku, Memleket isterim şarkısı dinle

ok-isaretipngOkuryazar'ı keşfedin!

Okuryazar'a üye olup, daha fazla özellikten tamamen ücretsiz olarak yararlanabilirsiniz. Dilerseniz, kendinize köşe açabilir, anlık ileti paylaşabilir, yazılar kısmında ilgilendiğiniz konularda içerikler yazabilirsiniz.

Beğen ve Yorum Yap

Sosyal Mecralarda da paylaşmayı sakın unutma :)

Nazım Hikmet&#;in kendi sesinden &#;Memleketim&#; şiiri

Büyük şair, &#;Toplumcu Gerçekçi&#; akımının öncüsü Nazım Hikmet’in ölüm yıl dönümü. Nazım Hikmet Ran 3 Haziran ’te Moskova&#;da geçirdiği kalp krizi nedeniyle vefat etmişti. Memleket hasretiyle hayata gözlerini yuman Nazım, antiemperyalist, yurtsever bir şair olarak tüm dünyanın tanıdığı bir şair olarak hafızlara kazındı. Nazım Hikmet&#;in aramızdan ayrılışının yılında büyük ustanın kendi seslendirdiği &#;Memleketim&#; şiiri sizlerle&#;

Dünyaya Türk şiirini tanıtan şair Nazım Hikmet, bundan 58 yıl önce vatanına olan hasretini gideremeden vefat etti. Türkçe’nin büyük şairi Nazım Hikmet’in şiirleri bugün dünyanın dört bir yanında yankılanıyor. İşte, Nazım Hikmet’in hayatı…

NAZIM HİKMET RAN KİMDİR?

Memleket hasreti ile Moskova’da yaşamını yitirmişti Nazım Hikmet. Şiirleri elliden fazla dile çevrildi. Dünyanın okuduğu bir isim oldu. Kuvay-i Milliye Destanı ile İstiklal Savaşı’nın en nadide eserini yazmıştı.

15 Ocak yılında Selanik’te dünyaya gelen Nazım Hikmet, ilk şiiri Feryad-ı Vatan’ı yılında kaleme almıştır. Mekteb-i Sultani’de öğrenim görmeye başlayan Nazım Hikmet, bir aile toplantısında yazdığı kahramanlık şiirini okuması ile Bahriye Nazırı Cemal Paşa tarafından keşfedildi. Bahriye Mehtebi’ne giderek öğrenimini başarı ile tamamladı. Mezuniyetinin ardından Hamidiye gemisinde stajyer subay olarak göreve başladı. Bir süre sonra bazı nedenlerden dolayı ordudan ayrıldı.

Bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra Moskova’da Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde Siyasi Bilimler ve İktisat bölümü okudu. İlk şiir kitabı 28 Kanunisani’i Moskova’da yayınladı. Ardından Türkiye’ye dönerek Aydınlık Dergisinde çalışmaya başladı. Dergide yazdıkları şiir ve yazılardan ötürü hakkında 15 yıl hapis istendi. O sırada Sovyet Rusya’ya gitti. Af Kanunu ile cezası kaldırıldı. Tekrak Türkiye’ye dönerek Resimli Ay dergisinde yazılar yazmaya başladı. yılında burada da yazdıklarından dolayı 12 yıl hapis cezası aldı.

yılında Bakanlar Kurulu tarafından Türk Vatandaşlığından çıkarılan Nazım Hikmet, büyük dedesinin memleketi olan Polonya vatandaşlığına geçti ve Borzecki soyadını aldı.

3 Haziran yılında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.

ŞAİR YAŞAMI

Nazım Hikmet ilk şiirlerini hece ölçüsü kuralları içinde yazdı. Yazdıkları le kısa zamanda diğer şairlere fark attı. Hece ölçüsü ile yetinmeyerek şiirleri için başka formlar bulma arayışına girdi. Sovyet Rusya’da kaldığı yıllar sırasında şiirlerinde bulmaya çalıştığı yeni ve farklı formlara ulaştı. Bu sebeple hem içerik hem de biçim yönünden dönemin şairlerinden farklı bir yol izledi. Şiirlerinde uzun yıllar benimsediği hece ölçüsünden vazgeçerek serbest ölçüde yazmaya başladı. Yine o dönem Sovyet şairlerinden esinlenerek şiirlerine farklı bir boyut kazandırdı. Yazdıkları Fikret Kızılok, Cem Karaca, Fuat Saka, Grup Yorum, Ezginin Günlüğü, Zülfü Livaneli gibi usta sanatçılar tarafından seslendirildi. Buna ek olarak birçok eseri de Yeni Türk’ün eski üyelerinden Selim Atakan tarafından bestelendi.

Yine Fuat Saka tarafından iki adet şiiri bestelenerek albüme dahil edildi. UNESCO tarafından Nazım Hikmet Yılı olarak kabul edilen yılında dönemin ünlü bestecisi Suat Özönder, “Şarkılarda Nazım Hikmet” isimli albüm oluşturdu.

DAVA VE SÜRGÜN YILLARI

– Ankara İstiklâl Mahkemesi Davası
– İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
– Rize Ağır Ceza Mahkemesi Davası
– Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Davası
– İstanbul İkinci Asliye Ceza Mahkemesi Davası
– İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
– İstanbul Üçüncü Asliye Ceza Mahkemesi Davası
– – Bursa Ağır Ceza Mahkemesi Davası
– – İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
– Harp Okulu Komutanlığı Askerî Mahkemesi Davası
– Donanma Komutanlığı Asker

 

NAZIM HİKMET&#;İN UNUTULMAZ ŞİİRLERİ

 

AĞLAMAK MESELESİ

“Nasıl etmeli de ağlayabilmeli
farkına bile varmadan?
Nasıl etmeli de ağlayabilmeli
ayıpsız,
aşikare,
yağmur misali?”

ANAYAMADILAR

“Biz ince bel, ela göz, sütun bacak için sevmedik güzelim
Gümbür gümbür bir yürek diledik kavgamızda
Ateşin yanında barut, barutun yanında ateş olasın diye!.. .
Rakı sofralarında söylenip, acı tütün çiğnercesine sevdik
ANLAYAMADILAR…”

 

 

AŞK MÖNÜSÜ

“Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin
Sen ülkemin yaz geceleri gibisin
Saadetten haber getiren atlı kapını çaldığında
Beni unutma
Ah! saklı gülüm
Sen hem zor hem güzelsin
Şiirlerimin ılıklığında açılmalısın
Sana burada veriyorum hayata ayrılan buseyi
Sen memleketim kadar güzelsin
Ve güzel kal”

BEN SENDEN ÖNCE ÖLMEK İSTERİM

“Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mi zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
iyisi mi,
beni yaktırırsın,
odanda ocağın
üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf,
beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin
Fedakârlığımı anlıyorsun :
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sende ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orada beraber yatarız
külümün içinde külün
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar…”

 

 

 

BİR ACAYİP DUYGU

“«Mürdüm eriği
çiçek açmıştır.
— ilkönce zerdali çiçek açar
mürdüm en sonra —

Sevgilim,
çimenin üzerine
diz üstü oturalım
karşı-be-karşı.
Hava lezzetli ve aydınlık
— fakat iyice ısınmadı daha —
çağlanın kabuğu
yemyeşil tüylüdür
henüz yumuşacık…
Bahtiyarız
yaşayabildiğimiz için.”

 

RUHUM

“Ruhum
gözlerini yumuşacık yum
kucağımdaymışsın gibi bırak kendini
ninni,
uykunda unutma beni
ninni…
Gözlerini yumuşacık yum
yeşil ela gözlerini
ninni ruhum ninni
Sen yukarda yemişli dalların içindesin,
yeşil gözlerin güneş dolu,
dudakların bala bulanmış
ben ağacın dibindeyim,
bir ayağım çukurda…
Ben senden çok önce gideceğim,
sen bensiz kalacaksın ihtiyarlığında…”

 

GÖZLERİNE BAKARKEN

“Gözlerine bakarken,
güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma.
bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde,
kayboluyorum…
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin:

sırrını her gün bir parça veren.
fakat hiç bir zaman;
büsbütün teslim olmayacak olan…”

HASRET

“Yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli,
belini sarmayalı,
gözünün içinde durmayalı,
aklının aydınlığına sorular sorular sormayalı,
dokunmayalı sıcaklığına karnının.
Yüz yıldır bekliyor beni
bir şehirde bir kadın.
Aynı, daldaydık, aynı daldaydık
Aynı daldan düştük ayrıldık.
Aramızda yüz yıllık zaman,
yol yüzyıllık.”

 

HERKES GİBİ

“Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi ta içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim
Kalbimde kalbine yok bile kinim
Bence artık sen de herkes gibisin.”

 

HOŞGELDİN KADINIM

“Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
ayağını bastın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi
güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde
ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler
gönlüm gibi zengin
hürriyet gibi aydınlık oldu odam..

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin.”

 

İKİMİZ

 

“İkimiz de biliyoruz, sevgilim
öğrettiler:
aç kalmayı, üşümeyi,
yorgunluğu ölesiye
ve birbirimizden ayrı düşmeyi.
Henüz öldürmek zorunda bırakılmadık
ve öldürülmek işi geçmedi başımızdan.

İkimiz de biliyoruz, sevgilim,
öğretebiliriz:
dövüşmeyi insanlarımız için
ve her gün biraz daha candan
biraz daha iyi
sevmeyi…”

 

SENİ DÜŞÜNMEK

“Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey
Dünyanın en güzel sesinden
En güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
Ben artık şarkı dinlemek değil
Şarkı söylemek istiyorum…”

 

SEVİYORUM SENİ

“Seviyorum seni
denizi uçakla ilk defa geçer gibi.
İstanbul’da yumuşacık kararırken ortalık
içimde kımıldanan bir şeyler gibi,
Seviyorum seni
‘Yaşıyoruz çok şükür!’ der gibi.”

 

KAR KESTİ YOLU

 

“Kar kesti yolu
sen yoktun
oturdum karşına dizüstü
seyrettim yüzünü
gözlerim kapalı

Gemiler geçmiyor
uçaklar uçmuyor
sen yoktun
karşında duvara dayanmıştım
konuştum, konuştum, konuştum
ağzımı açmadan

Sen yoktun
ellerimle dokundum sana,
ellerim yüzümdeydi”

 

KARIMA MEKTUP

“Bir tanem!
Son mektubunda:
“Başım sızlıyor
yüreğim sersem!”
diyorsun.

“Seni asarlarsa
seni kaybedersem;”
diyorsun;
“yaşayamam!”

Yaşarsın karıcığım,
kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgârda;
yaşarsın, kalbimin kızıl saçlı bacısı
en fazla bir yıl sürer
yirminci asırlarda
ölüm acısı.”

 

 

MAVİ GÖZLÜ DEV

 

 

“O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruli
hanımeli
açan bir ev.

Bir dev gibi seviyordu dev.
Ve elleri öyle büyük işler için
hazırlanmıştı ki devin,
yapamazdı yapısını,
çalamazdı kapısını
bahçesinde ebruli
hanımeli
açan evin”

 

MÜNEVVERİN DOĞUM GÜNÜ

 

“Yapraklara dallara, yeşillere, allara,
nice nice yıllara gülüm, nice nice yıllara.
Yaprak dala, al yeşile yaraşır,
gayrı bundan böyle vermem seni ellere..”

 

 

PİRAYE İÇİN YAZILMIŞ SAAT ŞİİRLERİ

 

“Ne güzel şey hatırlamak seni:
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının…
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek saadeti…”

 

 

PİRAYE İÇİN YAZILMIŞ SAAT ŞİİRLERİ

 

 

“O şimdi ne yapıyor,
şu anda, şimdi?
Belki dizinde bir kedi yavrusu var,
okşuyor.
Belki de yürüyordur, adımını atmak üzredir,
– her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren
sevgili, canımın içi ayaklar!… –
Ve ne düşünüyor
beni mi?
Yoksa
ne bileyim
fasulyanın neden bir türlü pişmediğini mi?
Yahut, insanların çoğunun
neden böyle bedbaht olduğunu mu?”

 

SEVGİLİM

 

“Sevgilim yalan söylersem sana
Kopsun ve mahrum kalsın dilim
Seni seviyorum demek bahtiyarlığından

Sevgilim yalan yazarsam sana
Kurusun ve mahrum kalsın elim
Okşayabilmek saadetinden seni

Sevgilim yalan söylerse sana gözlerim
iki nadim gözyaşı gibi avuçlarıma aksınlar
Ve göremesinler seni bir daha”

 

PİRAYE İÇİN YAZILMIŞ SAAT ŞİİRLERİ

 

“Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saçlarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
nemli, ağır kızıltılar…
Sevgilim, sevgilim,
mevsim
sonbahar.”

 

 

YAŞAMAYA DAİR

“Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.”

 

YİNE SANA DAİR

 

“Sende; ben, kutba giden bir geminin sergüzeştini,
Sende; ben, kumarbaz macerasını keşiflerin,
Sende uzaklığı,
Sende; ben, imkansızlığı seviyorum.

Güneşli bir ormana dalar gibi dalmak gözlerine
Ve kan ter içinde, aç ve öfkeli,
Ve bir avcı istihasıyla etini dişlemek senin.

Sende, ben, imkansızlığı seviyorum,
Fakat asla ümitsizliği değil…”

 

 

TAHİR İLE ZÜHRE MESELESİ

 

“Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.”

 

 

GÜZ

“Günler gitgide kısalıyor,
yağmurlar başlamak üzre.
Kapım ardına kadar açık bekledi seni!
Niye böyle geç kaldın?”

 

 

BÜYÜK USTA NAZIM HİKMET&#;İN AZ BİLİNEN ŞİİRLERİ

HENRİ MARTİN&#;İN SESİ

Sen buradasın Henri Martin

Türkülerle ve bayraklarla karşıladık seni

Arkamızda bütün Berlin

Türkülerimiz gençliğin türküsüydü

yaşamın türküsü

barışın türküsü

alnına çizgi, saçına ak düşmemişlerin türküsü.

Güvercinler havalandı bayraklarımızın gösterdiği yoldan gökyüzüne.

Sen önümüzdeydin, yakışıklı ve yürekli,

Deniz gibiydin, deniz misali güneşin ışıltısında

Bizse kıyıydık, dağlardık,

fırtınalı ve güçlü bir rüzgâr gibi haykıran

sesinle gürleyen bir ormandık.

Konuştun bizimle.

Biliriz sesini biz senin.

Yüzünü bildiğimiz gibi en yakın dostumuzun,

biliriz sesini Henri Martin.

 

Sesin dedi ki bize:

 

“Fırsat vermeyin kardeşlerimizi öldürmelerine,

Çekip çıkarın onları hapisane duvarlarından”

Biliriz sesini biz senin kardeşim,

O ses&#;

O ses öyle bir şeydi ki&#;

ölüm hakimlerinin yüzüne inen bir tokat gibiydi.

Ve hükümden sonra sevdalın senin

bir tüy gibi narin,

başladı ağlamaya.

Senin erkekçe sesin

okşadı onu şefkatli bir sitemle

süngülerin arasından,

demirden çember örmüş olan süngülerin&#;

Dedi ki sesin senin:

“Tut gözyaşlarını asker karısı

gösterme düşmana”

Biliriz sesini biz senin Henri Martin.

Biz ki doğruya kulak verenlerdeniz

biz ki hakkımız var sevdalanmaya, çocuklar doğurmaya, yaşlanmaya,

huzurlu bir ihtiyarlığa,

yanı başımızda oynayan torunlarla&#;

Biz ki, ne öldürmek ne öldürülmek isteriz

Biliriz sesini biz senin Henri Martin, avcumuzun içi gibi.

Sen buradaydın Henri Martin,

burada, Berlin’de, herkesin gözü önünde.

Ağustos’un beşinde bu bin dokuz yüz elli bir yılının.

Biz siyahı, sarısı, beyazı, yüz dört ülkeden delikanlı ve kız,

dinmeyen alkışlarla karşıladık seni

türküler ve yükselen bayraklarla,

sana çiçekler sunduk.

Ve iki kat daha fazla sevdik biz Fransa’yı

anaların nice bahadırlar doğurduğu

senin gibi&#;

 

 

BÜTÜN YOLCULUK BOYUNCA HASRET AYRILMADI BENDEN

 

Bütün yolculuk boyunca hasret ayrılmadı benden

gölgem gibi demiyorum

çünkü hasret yanımdaydı zifiri karanlıkta da

Ellerim ayaklarım gibi de değil

uykudayken yitirirsin elini ayağını

ben hasreti uykuda da yitirmiyordum

Bütün yolculuk boyunca hasret ayrılmadı benden

açlıktı, susuzluktu demiyorum

sıcakta soğuğu, soğukta sıcağı aramak gibi de değil

giderilmesi imkânsız bir şey

ne sevinç ne keder

şehirlerle bulutlarla türkülerle de ilgisiz

içimdeydi dışımdaydı

Bütün yolculuk boyunca hasret ayrılmadı benden

zaten elimde ne kaldı bu yolculuktan

hasretten gayrı

 

 

 

BİR UCU BİR KUYUDA KAYBOLAN RÜZGÂRLI BİR ŞOSEDE

 

Bir ucu bir kuyuda kaybolan rüzgârlı bir şosede

bana doğru yaklaşıyor kavuşma saatımız yalnayak

yüzü saçlarıyla örtülü kavuşma saatımızın

bir de ağır yürüyor ki deli olmak işten değil

Bana doğru yaklaşıyor kavuşma saatımız yalnayak

ben de telefon direğine bağlıyım kollarımdan

yüreğim de yorgun mu yorgun duracak nerdeyse

bir de alnıma bir su damlıyor aynı yere artsız arasız

Bana doğru yaklaşıyor kavuşma saatımız yalnayak

ben de seni düşünüyorum da seni düşünüyorum

ben de seni düşündükçe o da ağırlaştırıyor yürüyüşünü

bu böyle giderse yıkılabilirim direğin dibine

o yanıma varmadan.

TELE1 İzleyici Hattı

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir