nikon d5100 ikinci el / Nikon D Shutter Delay Problemi

Nikon D5100 Ikinci El

nikon d5100 ikinci el

Nikon fotoğraf makineleri için shutter sayısı nasıl öğrenilir? Nikon fotoğraf makinelerinde shutter sayısı öğrenme nasıl yapılır? Özellikle ikinci el Nikon fotoğraf makinesi satın alırken dikkat edilmesi gereken konuların başında gelen shutter sayısı öğrenme hakkında bilgileri bu yazıda bulabilirsiniz.

Öncelikle shutter nedir ile başlayalım, shutter yani (perde) deklanşöre basıldığında çekilen fotoğraf, buna bağlı olarak da deklanşör sayısı veya perdenin hareket sayısıdır. Özetle, fotoğraf makineleri açısından en hassas ve de belirli yıpranma ömrü olan mekanik kısım ifadesini kullanabiliriz.

Perdeömrü için, fotoğraf makinası üretici firmalarının  verdiği rakamlar (Ortalama. gibi) kullanım şekline bağlı olarak eksilebilir ya da özenli kullanırsak sayılarını bile görebilir. Çoğu makine üreticisi, bu kritik sayıyı makinanın deklanşöre basılma sayısını sayarak, bilgi halinde fotoğraf dosyalarına işler. Bu bilgi fotoğraf içinde EXIF verileri olarak saklanır. Biz de basit yazılımlar sayesinde bu verileri okuyarak shutter sayısı hakkında  bilgi sahibi oluruz. Peki Nikon fotoğraf makinelerinde shutter sayısı öğrenme nasıl yapılır?

Nikon fotoğraf makinelerinde shutter sayısı öğrenme nasıl yapılır?

Nikon shutter sayısı öğrenme detaylarına geçmeden perde ömrü ve shutter sayısı ne kadar önemli biraz buna değinelim.

Çoğu makine üreticisi, fotoğraf makinelerinde deklanşöre basılma sayısını sayarak, bilgi halinde fotoğraf dosyasındaki EXIF verileri içinde saklanır. Çeşitli yazılımlarla bu verileri okuyarak shutter sayısı hakkında bilgi sahibi olabiliriz. Peki shutter sayısı gerçekten önemli mi?

Açıkçası günümüz teknolojisinde kullanıcı tarafındaki ürün sirkülasyonu, fotoğraf makinesi shutter sayısını dert edecek kadar uzun süre elde kalmıyor. Yine de shutter sayısı ilk etapta sorgulanması gereken ama satın alınmak istenilen fotoğraf makinesinin ilk veya ikinci elde kullanıldığı süre, nerelerde kullanıldığı, darbe alıp almadığı gibi etkenlerin birleşimi sonucu fiyatına etkisi olması gerekiyor.

Ayrıca fotoğraf makinelerinin perde mekanizmaları kolay kolay bozulmadığı gibi bozulsa da değiştirilmesi çokta maliyetli olmamaktadır. Yine de seafoodplus.info bir nikon fotoğraf makinesi alacaksınız ve shutter sayısını öğrenmek istiyorsunuz. Oldukça basit olan bu işlemin detaylarına bakalım.

Nikon shutter sayısı öğrenme

Nikon fotoğraf makineleri için shutter sayısı öğrenme işlemi için son çektiğiniz bir fotoğrafı ExifTool programına yükleyebilirsiniz. Ücretsiz olan bu programı bilgisayara kurduktan kullanabiliyorsunuz. Bunun yanısıra hiçbir program yüklemeden sadece internet sitesine girerek shutter sayısını öğrenebileceğiniz araçlar mevcut. Bunun için CameraShutterCount sitesi üzerinde basitçe “dosya seç” butonuna basarak son çekmiş olduğunuz fotoğrafı “upload file” butonuna basıp yükleyerek öğrenebilirsiniz. Fotoğrafı yükledikten sonra “Shutter Count” alanında merak ettiğiniz Nikon shutter sayısı bilgisini görebilirsiniz.

Shutter Sayısı Öğrenebileceğiniz Nikon Modelleri :

– Üst Segment

Nikon D1 – Nikon D1X – Nikon D1H – Nikon D2X – Nikon D2H – Nikon D2Hs – Nikon D2Xs – Nikon D3 – Nikon D – Nikon D3X – Nikon D3S – Nikon D – Nikon DE – Nikon D – Nikon D – Nikon D4 – Nikon D – Nikon D – Nikon D5 – Nikon D6

– Orta Seviye
Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D80 – Nikon D90 (Dünya’nın ilk video çekebilen DSLR’ı p) – Nikon DS – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D

– Giriş Seviyesi
Nikon D70 – Nikon D70s – Nikon D50 – Nikon D40 – Nikon D40X – Nikon D60 – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D

– Nikon FX Full Frame Sensörlü Makineler
Nikon D3 – Nikon D3S – Nikon D3X – Nikon D4 – Nikon D – Nikon D – Nikon DE – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D – Nikon D5 – Nikon D4S – Nikon DA – Nikon D FX – Nikon D

Nikon fotoğraf makineleri için shutter sayısı öğrenmek için takıldığınız noktaları yorum ekleyerek ya da Facebook Fotoğraf Kulübü’ne üye olarak sorabilirsiniz.

La Venerabile Serva di Dio Luisa Guidotti nacque a Parma (Italia) il 17 maggio Dopo la morte della madre, avvenuta nel , insieme alla famiglia, andò a vivere a Modena, dove fu accolta dalla zia materna Maria Mistrali, che in seguito l’adottò e di cui assunse giuridicamente il cognome. Nel fu nominata Presidente della Gioventù Femminile dell’Azione Cattolica della parrocchia di San Domenico a Modena. Il 29 febbraio conseguì la laurea in Medicina e Chirurgia e, nel marzo successivo, l’abilitazione all’esercizio della professione di Medico-Chirurgo. Il 19 maggio fece la richiesta d’ingresso nell’Associazione Femminile Medico Missionaria (oggi Associazione Sanitaria Internazionale), fondata da Adele Pignatelli nel , con lo scopo di offrire a medici e paramedici l’opportunità di servire Dio e i poveri, vivendo da laici nella comunità cristiana e mettendo in comune ogni cosa. Dopo aver ottenuto la specializzazione in Radiologia e Terapia fisica, nel , ricevette il “crocifisso missionario” dalle mani dell’Arcivescovo di Modena, Mons. Giuseppe Amici, e partì per Chirundu, in Rhodesia (attuale Zimbabwe), dove l’Associazione gestiva l’Ospedale “Paolo VI”, annesso alla missione. Nel febbraio si trasferì a Salisbury, nell’ospedale governativo per acquisire una migliore preparazione a livello professionale. Nello stesso anno ritornò in Europa e il 12 settembre emise la professione temporanea a Metten, in Germania.

Nei primi mesi del fu mandata nell’Ospedale di “Regina Coeli Mission” a Njanga District, nei pressi del confine con il Mozambico, per completare la sua preparazione professionale. Nel dicembre di tale anno fu trasferita a Mutoko, dove cominciò a lavorare nell’Ospedale della missione di “All Souls”. Le fu anche affidato il servizio al vicino lebbrosario di Mtemwa e al pronto soccorso di Chikwizo, sempre vicino al confine con il Mozambico.

Nel partì di nuovo per l’Europa e, il 14 settembre , emise la professione perpetua a Rimini. Nel febbraio del rientrò in Rhodesia, dove già dal infuriava la guerra civile, provocata dalla rivolta dei guerrieri locali contro il governo razzista di Ian Smith. Il 28 giugno dello stesso anno fu arrestata con l’accusa di aver curato un ragazzo, presunto guerrigliero, senza averlo segnalato alle autorità governative. Fu liberata alla fine di agosto, dopo le forti pressioni esercitate dalla Santa Sede e dal Governo italiano a livello internazionale. Sebbene le fu concesso di tornare nel suo Ospedale, svolse la sua attività medica in un clima di ostilità da parte delle autorità governative.

Nonostante la situazione politica si aggravasse sempre di più, non volle abbandonare la missione per non privare di assistenza i numerosi malati e bisognosi del luogo. Fu uccisa da una pattuglia di soldati governativi a Mtoko (Rhodesia, attuale Zimbabwe), il 6 luglio , mentre tornava da sola in ambulanza dall’ospedale di Nyadiri, dove aveva accompagnato una partoriente in condizioni gravi.

La Venerabile Serva di Dio, sin dagli anni giovanili, credette in maniera ferma nelle verità rivelate da Gesù Cristo ed insegnate dalla Chiesa, trovando in esse un insostituibile punto di riferimento e coltivando con impegno la propria vita spirituale. La sua fede emergeva anche dal modo di rapportarsi con i malati, curandoli con il proprio impegno e affidandoli con fiducia al Signore.

In riferimento all’esercizio eroico della speranza, volle permanere nell’Associazione femminile Medico-Missionaria, affrontando con grande serenità le numerose prove inerenti la vita di missione. La speranza in Dio e nella vita eterna, si rendeva visibile ogni volta che battezzava i bambini morenti e nel modo di pregare per i malati terminali.

Faceva tutto per amore di Dio, perché vedeva Dio in ogni persona. Nel venire incontro alle esigenze del prossimo, non faceva alcuna distinzione né di razza, né di religione, né di idee politiche.

Servì il Signore in terra africana, dedicandosi con tutta se stessa ai bisognosi ed esponendosi a gravi rischi, culminati poi con la morte.

Nikon D İncelemesi

 

Nikon D Genel Özellikler

Model adı: Nikon D

Algılayıcı: x mm CMOS APS-C (x çarpanı)

Çözünürlük: MP

Görüntü boyutu: x

Kit Lens: Nikon mm VR

Titreşim engelleme: Lensten

ISO: (′e genişletilebilir)

AF Sistemi: 11 nokta 1 çapraz tip

AF micro ayarı: yok

Perde hızı: /

Bakaç: Penta ayna %95 görüş alanı (x büyütme)

LCD: ” dönebilir ekran nokta

Video Kayıt: × (30, 25, 24 kare/sn) MOV (H)

Dosya formatı: JPEG, NEF (14 -bit RAW)

Bellek: SD, SDHC, SDXC

Bağlantı: USB , HDMI, AV

Batarya: Şarj Edilebilir Li-iyon Pil EN-EL14

Ağırlık: gr

Boyutlar: x 97 x 79 mm

Önce Nikon D ile D arasındaki farkları söyleyelim.

D′ün hareketli ekranı, yana açılabiliyor. D Aşağı doğru açılıyordu.
Ekran hareketinin değişmesi, arka kısmın tasarımını tamamen değiştirmiş.
D daha küçük.
P video desteği geldi. D′de P vardı.
ISO aralığı genişledi. Mümkün. D, genişleme ile ISO sunuyordu.
LCD k yerine artık k.
Canlı modda otomatik odaklama

nikon-d

D her ne kadar D üzerine rakamsal olarak ufak bir güncelleme gibi görünse de, aslında farklar oldukça önemli. İki makineyi kardeş yerine yabancı yaptığını dahi söyleyebiliriz bu farkların. Zira D′ün iyileştirmeleri, başlı başına satın alma kararı olabilecek özellikler.

Yeni bir gövde almak, size yeni bir algılayıcı sağlıyorsa, ISO başarımı artar. D hem ISO seçenekleri ile hem de yeni algılayıcısı sayesinde bu konuda kafadan üstün. Hatta D ile kardeş olduklarından, fotoğraf kaliteleri aynı diyebiliriz. Bu en temel elektronik fark eski modelle. Diğer önemli fark ekranın yönü. Nikon kullanıcılarını dinlemiş olacak ki, yana açılan ekrana geçmiş. Bu ekran yönü değişimi, bir menteşe değişiminden fazla. Radikal bir karar denebilir zira LCD’nin yana açılması demek, gövdenin arkasının tamamen değişmesi demek. Değişen düğme yerleri, yeni bir devre kartı ve kablolama gibi temel değişikliklere sebep olduğu gibi, yana açılan tasarımın, sağlamlık açısından testleri geçmesi gerekiyor. Kimse DSLR’ının ekranının altı ay sonra gevşemesini ya da görüntü vermede sorun yaşatmasını istemez.

Nikon D′de bu yeni ekran tarzına geçerek, rakiplerinin gerisinde kalmamayı başarmış. Bununla birlikte bizce D′de önemli bir eksik olan düşük çözünürlüklü ekran gitmiş, yerine k ekran gelmiş. Çektiğiniz fotoğrafları izlemede çok ciddi fark yaratıyor yeni ekran.

Artık standart özellik diyebileceğimiz p video çekim de özellikler listesinde. Harici mikrofon desteği de unutulmamış. Video çekim esnasında D, otomatik odaklama yapabiliyor. Ama henüz hiçbir DSLR bu işi Sony kadar iyi yapamıyor. O yüzden elle odaklamaya devam edeceğiz eğer anı videosu çekmiyorsak.

Bence en önemli değişikliklerden biri, gövdenin ufalması. Ama buna karşın tutuşu oldukça iyi. Sony de makinelerini küçültüyor ama ergonomide Nikon’un yanına yaklaşamıyor.

Açık söylemek gerekirse ben bu kadar küçük gövdede bu kadar iyi tutuş olacağını tahmin etmiyordum.

Gövdenin küçük olması, kullanım esnasında tuşların dağılımını sıklaştırmış. Bunun anlamı, bazı durumlarda tuşlara basmak için, fotoğraf çekim pozisyonunuzu bozmanız gerekeceği.

Ekranın sola doğru açılması, gövdenin sol tarafında düğme yerleşimini olanaksız hale getirdiğinden, tüm kontroller sağ tarafa kaydırılmış. Yön tuşları biraz ufak ama bir sorun yaratmıyor. info tuşunu tepeye almışlar. Eksik olan tuş ise ISO. Lensin yanında kısayol tuşu bulunuyor. Ben ISO’yu buraya atadım ama bence ISO hiçbir gövdede dışarıda kalmaması gereken bir özellik. Kadranın yanındaki info tuşu ISO olabilirdi.

Video çekim düğmesi yanlışlıkla basılamayacak bir yere konmuş. Mod kadranının yanında canlı izleme kolu var. Düğme yerine bu yöntemi tercih etmişler. Ben çok beğendim. Hem yanlışlıkla basılamıyor hem de pratik. Canon 60D makinemde mod kadranını video’ya getirmem gerekiyor bunun için. D′de ise mod kadranı ile video çekim modunu seçiyorsunuz, A ya da M gibi.

Fn tuşuna ISO’yu atamanızı tavsiye ederim.

Makinenin mikrofon girişi de bulunuyor. Video çekim için olmazsa olmazlarımızdan bu özellik.

Gövde küçük demiştim. Karşılaştırma için Canon’un giriş seviyesindeki yeni modeli D’ye bakalım.

Soldaki D de küçük ama D ondan da küçük ve tutuşu daha iyi. Sınıf olarak denk değiller tabii. D üst model. Ama burada ergonomiye bakıyoruz.

Bu da üstten karşılaştırma.

D’nin grip kısmı da biraz daha geniş.

Bu da D ile karşılaştırması. Rakibi diyebiliriz. D gövde olarak daha büyük.

D’yi bile büyük bulanların ilacı Nikon D

Bu kadar karşılaştırma yeter. D′ün kit lensine bakalım.

Kit lens olarak, VR lens veriliyor.

Bildiğiniz üzere Nikon’larda lensler ikiye ayrılıyor, motoru olanlar ve olmayanlar. Motorsuz lensleri otomatik odaklamak istediğinizde, Nikon gövdesinde AF motoru olması gerekiyor. Örneğin D90′da AF motoru varken, D′de motor yok. O yüzden mototrsuz lensleri sadece elle odaklayabiliyorsunuz. Bu aslında büyük bir sorun değil zira Nikon’un ve diğer lens üreticilerinin motorlu lensleri her ihtiyacınızı karşılar. Ancak kritik bir lenste bu sorun oluyordu. Lens seçerken, lens üreticisnin açıklamalarını okuyun, yanlış bir seçim yapmayın.

İlk DSLR makinesi alanların kit lensi genelde f/ olduğundan, diyafram konusunda dezavantajları bulunuyor. Açık diyafram hem daha fazla ışık demek hem de arkaplanı kolayca öldürmek demek. Bu yüzden alınan ilk lens genelde her markanın en ucuz lensi olan 50 mm f/ lens olmakta. Nikon’da bu lens motorsuz olduğundan, D gibi ekonomik modelleri tercih edenler faydalanamıyordu ve alternatif lens de yoktu.

Ancak Nikon bu sorunu f/ lensin motorlusunu çıkararak çözdü. Türkiye’de henüz görmedim Amazon linkini vereyim. Bu lens eski modelden daha pahalı ama hala ekonomik katagorisinde. Bizce Nikon eski lensi komple kaldırıp bunu da onun fiyatına satmalı. Belki stoklar bitince yaparlar. Ama şu haliyle de bence ilk alınacak lenslerden olmalı. Tabii eğer f/ civarı bir lens alma hedefiniz yoksa.

slider

About murat karaca

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir