Nuri Ok (10 Kasım , Tarsus[1], Mersin, Türkiye - 5 Ağustos , Ankara), Türk hukukçu.
yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Ankara Hakim Adayı olarak mesleğe başladı, sırasıyla Tomarza Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı, Karataş Cumhuriyet Savcılığı, Gaziantep Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Yardımcılığı görevlerinde bulundu.
15 Ağustos 'de Yargıtay Üyeliğine seçildi, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 24 Ocak tarihinde Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesi Başkanlığına seçildi. Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesi Başkanı iken, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca gösterilen adaylar arasından 29 Nisan tarihinde Cumhurbaşkanınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına seçildi ve 21 Mayıs tarihinde görevine başladı.
Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Kamu Yönetim Uzmanlık programını tamamlamış olup, Ceza Mahkemelerinin Görevine Giren Vergi Kaçakcılık Suçları adlı ortak bir eseri ve Adalet Bakanlığı'nın Noterler Üzerindeki Denetimi adlı inceleme yazısı bulunmaktadır. Evli ve bir çocuk babasıdır.
Geçirdiği beyin kanaması sonucu 5 Ağustos tarihinde öldü.[2] Cenazesi Gölbaşı Mezarlığı'nda defnedildi.[3]
YARSAV'ın bir numaralı kurucusuydu.[4] Laik ve Cumhuriyetçi görüşleri ile bilinmekteydi.[5][6][7]
Kaynakça[değiştir
Nuri Ok (10 Kasım , Tarsus[1], Mersin, Türkiye - 5 Ağustos , Ankara), Türk hukukçu.
yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Ankara Hakim Adayı olarak mesleğe başladı, sırasıyla Tomarza Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı, Karataş Cumhuriyet Savcılığı, Gaziantep Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Yardımcılığı görevlerinde bulundu.
15 Ağustos 'de Yargıtay Üyeliğine seçildi, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 24 Ocak tarihinde Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesi Başkanlığına seçildi. Yargıtay Onbirinci Ceza Dairesi Başkanı iken, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca gösterilen adaylar arasından 29 Nisan tarihinde Cumhurbaşkanınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına seçildi ve 21 Mayıs tarihinde görevine başladı.
Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Kamu Yönetim Uzmanlık programını tamamlamış olup, Ceza Mahkemelerinin Görevine Giren Vergi Kaçakcılık Suçları adlı ortak bir eseri ve Adalet Bakanlığı'nın Noterler Üzerindeki Denetimi adlı inceleme yazısı bulunmaktadır. Evli ve bir çocuk babasıdır.
Geçirdiği beyin kanaması sonucu 5 Ağustos tarihinde öldü.[2] Cenazesi Gölbaşı Mezarlığı'nda defnedildi.[3]
YARSAV'ın bir numaralı kurucusuydu.[4] Laik ve Cumhuriyetçi görüşleri ile bilinmekteydi.[5][6][7]
Nuri Ok'tan h&#;k&#;mete 'sert' eleştiri
Görevinden üç gün sonra ayrılacak olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Onur Günü nedeniyle düzenlenen törende konuşan Ok, hem hükümeti eleştirdi hem de "Demokrasiye kurumlardan çok halk sahip çıkmalı" dedi.
Nuri Ok, "Demokrasiyi korumak adına yapılan girişimler, sistemin son bulması ile sonuçlanabilir " uyarısını yaptı ve demokrasinin korunması için hukuki yolların artırılması gerektiğini söyledi.
"Demokrasiyi halk sahiplenmeli"
"Demokrasiyi kurumlardan çok halk sahiplenmeli" diyen Ok, "Demokrasi insan için yegane haktır. Sayısal çoğunluğun milli irade olarak görülmesi gerginlik yaratıyor. Halkın sahiplenmediği sistemi uzun süre yaşatmak mümkün değildir. Kadınların ön plana çıkarak bir dizi demokratik etkinliklerin ortaya koyulduğunu görmek ülkemiz için çok önemli bir aşamadır" dedi.
Nuri Ok, "Demokrasiyi güçlendirmek için hukukun hakim kılınması gerekmektedir. Özellikle halkın örgütlü refleksinin yetersizliği laik sistemi tehlikeye düşüren en önemli olumsuzluktur. Laik sistemi korumada hukukun zaafa düşürülmesi en önemli tehlikedir. Dinsel ideolojinin başarı şansı olmadığı görülmüştür. Ancak bu faaliyetler gerilim ve kutuplaşmaya yol açmaktadır" diye konuştu.
Ok, konuşmasında yarım sayfayı atladı
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı sekiz sayfalık konuşmasında yarım sayfalık bölümü ise 'dinleyenlerin sıkılacağı' gerekçesi ile atladı. Ok'un okumadığı bölümde hükümetin gündeme getirdiği Anayasa değişikliği paketine sert eleştiriler vardı:
"Ortaya çıkan her bunalımın Anayasa'yı değiştirerek aşılması yolunun tercihi siyasette ve toplumda gerginliklere yol açar. Cumhurbaşkanının frenleme ve dengeleme rolünün bertaraf edilmesi düşüncesine olumlu yaklaşılması imkansızdır. Tarafsız cumhurbaşkanı, her siyasi iktidar için güvencedir"
Nuri Ok, sorular üzerine atladığı bu bölümün de geçerli olduğunu söyledi.
"Yargı bağımsızlığı sorunu çözülmedi"
Ok, "Geriye dönüp baktığımızda yargı bağımsızlığı, hukuk devleti, parti içi demokrasi, yolsuzluk ve dokunulmazlık gibi temiz toplum için çok gerekli temel sorunların çözülmediği görülmektedir. Hiç dokunulmayan sorunların başında dokunulmazlık ve yargı bağımsızlığı gelmektedir. Hukukun herkes için eşit uygulanmasındaki temel koşul yargı sisteminin bağımsızlık esasına göre yapılandırılmasıdır" dedi.
Nuri Ok, "Hukuk devleti konusunda sorunlarımız var. Hukuk devletinin temel sorunları ele dahi alınmamıştır. Demokratik özgürlükler için çok sayıda değişiklik yapılmasına karşın yargı için birşey yapılmamıştır. Yargı alanında esaslı hiçbir değişiklik yapılmamıştıseafoodplus.infoı bağımsızlığını zedeleyen yasa maddelerini herkes biliyor. Son olarak yargıya üye belirlemedeki sorunu herkes görmüştür. Yargı reformu mutlaka ve en kısa zamanda yapılmalıdır. Siyasi iradenin yargı üzerindeki vesayetinden vazgeçmeyeceği belli oldu" şeklinde konuştu.
"YARSAV'ın kapatılması Anayasa'ya aykırıdır"
Hakim ve savcıların reform çalışmalarına davet edilmemesine anlam veremediğini söyleyen Ok, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV)'nin kapatılmasına ilişkin olarak, "Yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını amaçlayan YARSAV'ın kapatılması Anayasa'ya aykırıdır. Bu bağışlanacak bir davranış değildir. Hakim ve savcıların derneğine müdahale demokrasiye müdahaledir. Hakim ve savcıların derneğine tahammülsüzlük ile demokrasiye tahammülsüzlük arasında bağ kurmak yanlış olmayacaktır" dedi.
Ok, "TÜSİAD'ın Aralık 'da yayımladığı kitapta yer alan 'Doğru olan hakim ve savcıların dernek kurmalarını engelleyecek davranışların içine girmemek gerekir ve sendika haklarını kullanılmalıdır' sözleri bunlara ders olacak şekildedir" diye konuştu.