öksürürken göğsüm çok ağrıyor / Sık sık öksürük var bronşit olabilir mi? Göğüslerim ağrıyor çok rahatsız oluyorum.

Öksürürken Göğsüm Çok Ağrıyor

öksürürken göğsüm çok ağrıyor

Öksürürken Göğüs Ağrısının Sebepleri ve Tedavisi

Geçmek bilmeyen kronik kuru öksürük kişilerde göğüs yanması, göğüs ağrısına neden olacaktır. Nezle, zatürre, KOAH hastaları ya da akciğer kanseri olan kişilerin öksürmesi durumunda akciğerlerinin tahriş olması sonucunda ağrı meydana gelir.

İçindekiler

Öksürürken Göğüs Ağrısı 

Kronik kuru öksürüğe sahip olan kişilerin akciğerlerinde meydana gelen tahriş ya da diğer akciğer hastalıkları sonucunda göğüste kasesinin yanma hissi olabileceği gibi, batıyor hissi, göğüste ağrı meydana gelmektedir. Akciğerde meydana gelen birçok sorun kişilerin yaşamakta olduğu şikayetleri arttırmaktadır. Bu şikayetler arasında hastaların öksürürken göğsüm ağrıyor ya da sırtım ağrıyor gibi belirtileri olmaktadır. Bu durum kişileri çok rahatsız etmekte olan bir durumdur. Sıklıkla nöbet şeklinde olan geçmek bilmeyen kuru öksürükte meydana geleceği gibi aynı zamanda da gece öksürüğünde de yaşanılan şikayetler arasında olmaktadır. 

Öksürürken kişilerde göğüs ağrısı oluşması hastalıkların belirtisidir. Sizlerde beslenme düzeninize akciğere faydalı olan gıdaları tüketmeniz sonucunda öksürükten kurtulabilirsiniz. Karabiber, limon, zerdeçal, zencefil, süt ve bal bu gıdalardan bazılarıdır.

Öksürürken Göğüs Ağrısına Neden Olan Hastalıklar

Plörezi

Akciğerlerin ve göğüs duvarını örtmekte olan plevra adındaki dokunun şişerek iltihaplanması sonucunda meydana gelmektedir. Bu doku göğüs duvarının iç kısmını akciğerleri kaplamaktadır. İki kat arasında küçük boşluklardan oluşur. Bu boşluklar sayesinde kişiler nefes alırken iki katmanın birbirine geçmesini sağlayan çok az miktarda sıvı barındırmaktadır. İltihaplanmaya başladığı zamanlarda kişilerde öksürük neticesinde ağrı meydana gelir. Bu hastalığın oluşmasına alt solunum sisteminde bulunan enfeksiyonlar bakteriler sebep olmaktadır. Çok nadirde olsa virüs yayılması sonucunda plevrana hastalığına çevirebilir. Plevrus belirtileri arasında kişilerin göğüs ağrısı ve nefes darlığı sıklıkla yaşanmaktadır. Göğüs kafesinin bıçak batar gibi bir his yaşanmasına neden olur. Bu ağrı gün geçtikçe daha da artacaktır. Sol ya da sağ tarafta bulunan akciğerlerde meydana gelir ve öksürme ya da hapşırma gibi ani hareket edilmesi durumunda daha da giderek kötüleşecektir.

Plörezi hastaları için İbrahim Saraçoğlu tarafından keçiboynuzu pekmezi tavsiye edilmektedir. Günde üç defa bir yemek kaşığı kadar aç karnına 15 gün boyunca tüketmeniz sonucunda bu hastalığın iyileşmesini ve oluşan öksürük sırasında göğüs ağrısının tedavisini doğal yollarla yapacaksınız. 

Zatürre

Bazı bakterilerin ya da virüsün neden olduğu zatürre hastalığı kişinin yaşamını son derece tehdit etmekte olan bir sorundur. Soğuk algınlığı ya da grip neticesinde zatürre geçirme riskiniz çok fazla olmaktadır. Hastalık nedeniyle kişilerin ciğerlerinde oluşan enfeksiyon zor zamanlar geçirmenize neden olacaktır. Kişilerde yüksek ateş görülmektedir. Nefes darlığı sebebi ile çok hızlı nefes alıp vereceklerdir. Öksürük kişilerin yaşamakta olduğu en büyük belirtiler arasındadır. Ciğerlerden gelen güçlü öksürük nedeniyle göğüs ağrısı ve sırt ağrısı meydana gelecektir. Daha çok öksürürken balgam gelir. Bu balgamın rengi paslı veya yeşil olacağı gibi bazı kişilerde balgamında kanda görülmektedir. Pnömoni yani zatürre yaşamakta olan ve belirtileri nedeniyle hastanın sıkıntılı zamanlar geçirmesi durumunda tedavi edilmesi gerekmektedir.

Doktor tarafından ağrınızı dindirmek amacıyla reçete edilecek ağrı kesiciler, antibiyotik ilaçlar son derece iyi gelir ve hastalığı yenmeniz konusunda sizlere yardımcı olur. 

  • 1 yemek kaşığı kurutulmuş kekik;
  • 1 su bardağı su.

Kürün yapımı için sizlerde kaynamakta olan klorsuz suyun içerisine 1 yemek kaşığı kuru kekik atarak 8 dakika boyunca demlenmesini sağlayın. Ardından süzülerek günde 3 defa yemeklerden yarım saat önce 21 gün boyunca uygulamalısınız.

Pnömotoraks

Kişilerin pnömotoraks yaşaması sönmüş akciğer olarak adlandırılmaktadır. Soluduğumuz havanın akciğer ve göğüs duvarı arasında bulunan boşluğa sızması sonucunda meydana gelir. Solumakta olduğumuz hava akciğeri dışa doğru itecektir. Bunun neticesinde akciğerde sönme meydana gelir. Göğüs yaralanması gibi durumlardan kaynaklanmaktadır. Kişilerde meydana gelen belirtileri arasında nefes darlığının yanı sıra aynı zamanda öksürme gibi ani bir hareket yapması durumunda meydana gelecek göğüs ve sırt ağrısı kişilerde bıçak batıyor gibi bir hissin oluşmasına neden olur.

  • 7 tane orta büyüklükte keçiboynuzu;
  • gram klorsuz su.

Yarım litre suyun içerisine 7 tane keçiboynuzu elinizle küçük parçalara bölerek atılır. 10 dakika boyunca kısık ateşte kaynatıldıktan sonra sabah ve akşam içilmesi akciğer sağlığı açısından önemlidir.

Astım

Astım, bronş tüplerinde meydana gelen iltihaplanma sonucunda tüplerin içerisinde yapışkan bir salgı üretimi sonucunda meydana gelir. Kişilerde sıklıkla öksürük krizleri özellikle de geceleri meydana gelmektedir. Bu durum nefes darlığı hırıltılı nefes alıp verme ya da öksürme sonrasında meydana gelen göğüs ağrısına neden olur.

  • 1 tane bıldırcın yumurtası;
  • 1 yemek kaşığı bal.

Bir kabın içerisine bıldırcın yumurtası kırıldıktan sonra, 1 yemek kaşığı bal konularak karıştırılır. 15 gün boyunca sabah ve akşam yemeklerden 2 saat sonra tüketilmelidir.

Grip

Özellikle soğuk havalarda yaşanılmakta olan solunum yollarında meydana gelen bulaşıcı bir hastalık olmaktadır. Üst ya da alt solunum yollarına bulaşan bir virüs neden olur. Yüzün üzerinde grip virüsü bilinmektedir. Her yıl yeni grip virüsleri gelişir. Kişilerin boğaz ağrısı ve soğuk algınlığında sıklıkla görülen hapşırma belirtileri arasındadır. Bunun yanında sıklıkla kişilerin ciğerlerinden gelen öksürük ve neticesinde göğüs rahatsızlıkları da meydana gelir. Göğüste sıklıkla ağrının oluşmasına ve yanma hissine neden olacaktır. 

  • 2 yemek kaşığı ada çayı;
  • 1 çay kaşığı bal;
  • su bardağı su.

Kaynamakta olan suyun içerisine 2 yemek kaşığı ada çayı ilave edilmelidir. 5 dakika boyunca kısık ateşte kaynatıldıktan sonra 10 dakika boyunca demlenmesi beklenir. Daha sonra süzülerek içerisine 1 çay kaşığı bal ilave edilir. Sabah ve akşam grip geçene kadar içilir.

KOAH

Hava yollarının görevi akciğerlerimize hava akışını sağlamaktadır. Eğer kişilerde hava yollarının şişmesi ya da üretilmekte olan mukus nedeniyle hava akışının engellenmesi durumunda kişilerde nefes almakta zorlanma görülür. Kişilerde geçmeyen öksürük görülür. Bu da hırıltılı nefes almaya sebep olacağı gibi kişi nefes almakta zorlanır. Öksürme neticesinde göğüs kafesinde ciddi ağrı meydana gelecek ve göğsünde sıkışma gibi belirtileri olacaktır.

Öksürük sırasında göğüs yanması, ağrıması nedenleri içerisinde eğer ki KOAH hastası olmanız sebebi ile bu belirtileri görüyorsanız sizlerde doğal antibiyotik olan sarımsak tüketebilirsiniz. Yemeklerinizden zencefil baharatını eksik etmemeli ve kişilerin göğüs enfeksiyonlarına çok faydalı olan bu bitkinin çayını demleyip içebilirsiniz.

Kaynaklar



1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız(1oy, ortalama: 1,00puan
Loading

Ateş, &#;ks&#;r&#;k, g&#;ğ&#;s ağrısı yaşıyorsanız dikkat: Zat&#;rre olabilirsiniz!

Zatürre, tıbbi adıyla pnömoni, akciğer dokusunun iltihaplanmasıdır. Bakteriler başta olmak üzere virüsler ve mantarlar gibi çeşitli mikroplara bağlı olarak gelişmektedir. Virüsler, 5 yaşından küçük çocuklarda pnömoninin en yaygın nedenidir. Viral kaynaklı Pnömoni genellikle hafiftir. Ancak bazı durumlarda çok ciddi hale gelebilir. Coronavirus (COVID), şiddetli hale gelebilen zatürreye neden olabilir.

Pnömoni sık görülen, hekime başvurmaya neden olan, en fazla ölüme yol açabilen hastalıklar arasındadır. Özellikle çocuklarda, 65 yaş üstü yaşlılarda, kronik bir hastalığa sahip olanlarda (böbrek, şeker, kalp veya akciğer hastalığı gibi), sigara kullananlarda, bağışıklık sistemini baskılayan bir hastalık veya ilaç kullanımı varlığında daha sık görülür. Toplumda gelişen pnömoniler tüm dünyada hastane başvurularının, tedavi giderlerinin, iş-okul günü kayıplarının ve ölümlerin önemli bir kısmından sorumludur.

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Göğüs Hastalıkları bölümünden Uz. Dr. Hijran Mamamdova Orucova, zatürre hakkında merak edilenleri cevapladı.

Belirtileri Nelerdir?

Ateş, öksürük, balgam çıkarma, göğüs ağrısı en sık rastlanan belirtilerdir. Nefes darlığı, bilinç kaybı, bulantı-kusma, sık nefes alıp verme, kas-eklem ağrıları, halsizlik gibi belirtiler de görülebilir. Ağır zatürre durumlarında bir hastada deri ve mukozanın mavi renk alması, ciddi nefes darlığı, tansiyon düşüklüğü ve bilinç bulanıklığı olabilir.
Tanısı Nasıl Konulur?

Zatürre belirtileriyle gelen hastalar muayene edildikten sonra çoğunlukla kan testleri ve akciğer grafileri çekilerek tanı konur. Ağır zatürre durumlarında ve hastaneye yatması gereken hastalarda ek kan testleri, bilgisayarlı tomografi ve balgam testleri gibi ileri incelemeler gerekebilir. Zatürreye neden olan mikrobun belirlenmesi için burundan veya boğazdan sürüntü alınması, balgam örneğinin incelenmesi gerekebilir. Ancak çoğu zaman değişik nedenlerle mikrobu belirlemek mümkün olmayabilir. 

Hastalığın Takibi Nasıl Yapılır?

Zatürre ani başlangıçlı ve genellikle tedaviyle hızla iyileşen bir hastalıktır. Tedavi başlangıcından sonra bir veya iki hafta sonra hekim, hastayı muayene eder ve gerekli testleri yapar. Bazen tedavi süresinin uzatılması veya ek incelemeler gerekebilir.

Eğer zatürre tanısı almış, tedaviniz başlamış ve tedavinizin başlanmasından sonra 72 saat geçmiş olmasına rağmen ateşiniz düşmediyse, hala öksürük, balgam çıkarmanızda azalma olmadıysa tekrar hekime görünmelisiniz.
Korunmak İçin Ne Yapılmalı?

Altta yatan kronik hastalıkların kontrol altına alınması, dengeli beslenme, hijyenik önlemler, sigara ve alkol alışkanlıklarının kontrolü, pnömokok ve yıllık influenza aşıları ile pnömonilerin sıklığı ve ölüm oranı azaltılabilir. Aktif veya pasif sigara içmek pnömonilerde bağımsız bir risk faktörüdür ve pnömoni tanısı alan olgulara sigarayı bırakma konusunda tıbbi destek verilmelidir. En sık zatürreye neden olan mikrop pnömokoklardır. Pnömokoklara karşı yapılan pnömokok aşısı (zatürre aşısı) aşağıdaki durumlarda önerilir.

Pnömokok aşısı (zatürre aşısı) yapılması öneriler kişiler:

•65 yaş ve üzeri
•Kronik hastalık (ileri evre KOAH, bronşektazi, kalp ve damar, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı olanlar)
•Kronik alkolizm
•Dalak disfonksiyonu veya dalağı alınmış olanlar
•Bağışıklık yetmezliği ve bağışıklık sistemini baskılayan tedavi kullanımı olanlar
•Beyin omurilik sıvısı kaçağı olanlar
•Pnömokok hastalığı veya komplikasyon riskinin artmış olduğu şartlarda yaşayanlar

Aşı, koldan kas içine yapılır. Oldukça güvenilirdir, ciddi yan etkilere pek rastlanmaz. Yaşam boyu bir veya iki kez yapılması çoğu kez yeterli olur. Grip (influenza) de zatürreye zemin hazırlaması açısından tehlikeli olabilir. Her yıl en fazla gribe neden olan mikropların belirlenmesi ile her yıl yeni aşı hazırlanır ve grip aşısının her yıl tekrarlanması gereklidir. Grip aşısı Eylül, Ekim, Kasım aylarında yapılabilir. Aşı yapılması gereken kişiler aşağıda belirtilmiştir.

Grip aşısı yapılması gereken kişiler:

•65 yaş ve üzeri
•Kronik akciğer hastalıkları (KOAH, bronşektazi, bronş astımı, kalp ve damar hastalığı)
•Şeker hastalığı, böbrek fonksiyon bozukluğu, çeşitli hemoglobinopatileri olan ve bağışık sistemi baskılanmış kişiler
•Yüksek riskli hastalarla karşılaşma olasılığı olan hekim, hemşire ve yardımcı sağlık personeli
•Grip yönünden riskli şahıslar ile birlikte yaşayanlar (Altı aydan küçük bebekle yakın ve sürekli teması olanlar)
•Güvenlik görevlileri, itfaiyeciler gibi toplum hizmeti veren kişiler
•Grip sezonunda gebelik

Aşı kas içine yapılır. Ağır yumurta alerjisi olanlara yapılması sakıncalı olabilir. Yapıldığı yerde ağrı, hassasiyet gibi basit yan etkiler olabilir.

Nasıl Tedavi Edilir?

Antibiyotikler, bol sıvı alımı, istirahat, ağrı kesiciler ve ateş düşürücüler gibi tedaviler genellikle kullanılır. Hastaneye yatması gereken hastalarda daha farklı tedaviler gerekebilir. Çok ağır zatürre durumlarında yoğun bakımda yatış, solunum desteği uygulanma zorunluluğu doğabilir. Zatürreye neden olan mikrobun belirlenmesi çoğu kez mümkün olmayabilir. Ancak zatürre tanısı konduktan sonra en kısa zamanda antibiyotik tedavinin başlanması gereklidir. Bu nedenle hastanın yaşı, kronik hastalıkları, zatürrenin şiddeti gibi durumlar dikkate alınarak antibiyotik tedavi başlanır. Balgamda herhangi bir mikrobun izlerinin saptanması ve bu mikrobun hangi antibiyotikle tedavi edilebileceğine dair veriler 72 saat içinde sonuçlanır. Sonuçlara göre antibiyotik tedavi yeniden düzenlenebilir. Hastanın yaşı, hastalıkları, zatürrenin şiddeti gibi durumlara göre ayaktan mı, yoksa hastaneye yatarak mı tedavi edileceğine karar verilir.

Tedavi süresi hastalığın başlangıçtaki şiddetine, sorumlu mikroba, eşlik eden bir hastalığın olup olmamasına ve hastanın bireysel yanıtına göre değişebilir. Genellikle ateşin düşmesini takiben gün daha antibiyotiğe devam edilmesi önerilmektedir. Ancak bazı mikrop türlerine bağlı zatürre durumlarında tedavi süresini güne bazen 21 güne kadar uzatmak gerekebilir.

İlgili içerik, yayın kurulu tarafından tarihinde yayınlanmış ve tarihinde güncellenmiştir.

LİSTEYE GERİ DÖN

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir