öğretmene yıpranma payı / Erken emeklilikte son dakika, yıpranma payı ile erken emeklilik - TGRT Haber

Öğretmene Yıpranma Payı

öğretmene yıpranma payı

Çalışanlara yenilik ve avantajlar öngören düzenlemeleri değerli okuyucularımızla paylaşmaya devam ediyoruz. Bu yazımızda öğretmenlere yıpranma hakkı verilmesi ile birlikte erken emekli olmalarını sağlayacak TBMM’de yer alan kanun teklifini değerlendireceğiz.

Bu konuda hükûmetle aynı ittifakta yer alan parti milletvekillerince verilen Sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi TBMM komisyonlarında görüşülmektedir.

 

Yıpranma kapsamındaki mesleklerde çalışanların avantajları

Yapılan iş ve mesleğin riskleri ve yıpratıcılığı sebebiyle bazı işlerde çalışanlar için emeklilik bakımından yıpranma (fiilî hizmet süresi zammı) hakkı uygulanmaktadır.

SGK uygulamasında da yıpratıcı işlerde çalışanların hem primleri artırılarak hem de yaş düşürülerek emeklilikte avantajlı olmakta ve diğer çalışanlara göre daha erken emeklilik söz konusu olmaktadır.

En son olarak 03/08/ tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan kanunla sağlık çalışanlarına verilen yıpranma hakkı ile birlikte yıpranma kapsamında olan iş yerleri/işler 20’yi aşmış oldu.

 

Öğretmenlere  90 gün yıpranma hakkı var

İktidar partisiyle aynı ittifakta yer alan parti milletvekilleri tarafından verilen kanun teklifinde; SGK ( S.) kanununda düzenlenen "Fiilî Hizmet Süresi Zammı” ile zahmetli, ağır, yıpratıcı ve riskli işlerde çalışanların korunmasının amaçlandığı, bu hüküm kapsamında çalışan sigortalıların prim ödeme gün sayılarına, bu iş yerlerinde ve işlerde geçen çalışma sürelerinin her günü için karşılarında gösterilen gün sayıları, fiilî hizmet süresi zammı olarak eklenmekte olduğu böylelikle zahmetli, ağır ve yıpratıcı işlerde çalışan sigortalılara, kanunda öngörülmüş olan ek sigortalılık süresi ve ek prim ödeme gün sayısı ilave edilmek suretiyle diğer sigortalılara nazaran avantaj sağlanarak erken emeklilik imkânı sağlandığı tespitine yer verilmiştir.

Bu bağlamda Millî Eğitim Bakanlığında Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı kapsamına dâhil öğretmen unvanında fiilen görev yapanlara, çalışma sürelerinin her günü için 90 gün fiilî hizmet süresi zammından yararlanma imkânı getirilerek ortadaki eşitsizliğin kaldırılması ve mağduriyetlerin giderilmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.

 

4 yıl çalışan öğretmen 5 yıl çalışmış sayılacak

Bahse konu kanun teklifi yasalaşırsa her gün çalışan öğretmen 90 gün fiilî hizmet süresi zammından yararlanma hakkı elde edecektir. Bu durum ise 4 yıl çalışan bir öğretmenin 1 yıl yıpranma hakkı kazanması anlamına gelmektedir.

Özetle her 4 yıllık çalışma karşılığı öğretmenin primleri 5 yıl sayılabilecek ve yıpranma kapsamındaki hizmet süresine göre 3 yıla kadar daha erken emekli olma avantajı elde edebilecektir.

Umarız bu kanun teklifi yasalaşır ve her şeyin en iyisine layık olan öğretmenlerimiz bir nebze de olsa rahat bir nefes alır…

 

BAŞIN DÜŞERSE DARA İSA KARAKAŞ’I ARA

Turgut ÇELEBİ Bey, vergi affı ya da yapılandırılması için henüz herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.

Çalıştığım iş yerinden 6 haftalık bildirim süresi kullandırılarak işten çıkarıldım. Bu süre kıdemden sayılır mı? Kenan FİDAN

Kenan Bey, iş sözleşmesi ihbar süresine ait ücret peşin ödenmişse ihbar süreleri kıdemden sayılmaz. Ancak ihbar sürelerinde çalışılmışsa bu süreler kıdemden sayılmaktadır.

 

Annelerin SGK yardımlarından faydalanması

İsa Bey, 4 yıldan beri muhasebe ofisinde çalışmaktayım. 5 aylık hamileyim hangi SGK yardımlarından faydalanabilirim? Gülhan KURT

Gülhan KURT Hanım, SGK, (4/1-a’lı) çalışan sigortalılar için, doğumdan önceki 1 yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta kolları primi bildirilmiş olan annelere doğum nedeniyle raporlu olarak çalışamadığı günler için ödenek vermektedir.

Emzirme ödeneği için ise 1 yıl içinde en az  gün kısa vadeli sigorta kolları primi bildirilmiş olması şartı aranmaktadır. Burada çalışanın kısmi-tam süreli çalışması, belirli-belirsiz süreli çalışması arasında bir ayrım bulunmamaktadır.

“Eğitim demek, vücutta ve ruhtaki güzelliği ve mükemmelliği son mertebesine kadar geliştirmek demektir.” 

PLATON 

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

Öğretmenlere yıpranma payı geliyor

Komisyon görüşmelerinde rotasyonun kaldırılması, öğretmenlere yıpranma payı getirilmesi, yüksek lisans ve doktora yapan öğretmenlerin ek ders ücretinin artırılması, nöbetin ücretlendirilmesi ve mülakat uygulamasının kaldırılması gibi kararlara imza atıldı.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB), Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde dört ana başlık altında gerçekleştirilen 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nda, 'Öğretmen Niteliğinin Artırılması' konu başlığı altındaki grup çalışmaları tamamlandı. Bu grupta Eğitim İş Sendikası adına görev alan Genel Başkan Veli Demir, üç gün boyunca gerçekleştirilen görüşmeler neticesinde alınan kararlara ilişkin bilgi verdi. Şurada alınan kararların illaki uygulanacağına dair bir koşul olmadığına dikkat çeken Veli Demir, "Alınan kararlar tavsiye niteliğinde. Umarım burada öğretmenlere, eğitim çalışanlarına, eğitimin niteliğini artırıcı bu önerilere uyulur. Eğitimimize katkı sunar. Temennimiz, önerimiz siyasal iktidardan, Milli Eğitim Bakanı'ndan 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nda başta Eğitim İş olmak üzere sendikaların önerisiyle geçen bu maddelere sahip çıkılması ve yaşama geçirilmesi" dedi.

ROTASYON KALDIRILSIN

Kamuoyunda çok tartışılan Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulanan rotasyon kavramının ele alındığını belirten Veli Demir, rotasyonun öğretmenlere, eğitim çalışanlarına, eğitim sistemine bir katkısı olmayacağının düşünüldüğü ve uygulanmaması kararı alındığını söyledi.

EK GÖSTERGE SORUNU

Çalışan öğretmenle, emekli öğretmen arasında ciddi ücret farklılıkları olduğuna değinen Veli Demir, "Ek gösterge sorunu vardı. Ek göstergenin 3 bin TL'ye çıkartılması önerildi. Buna MEB ve Maliye Bakanlığı'nın kulak vereceğini, vermesi gerektiği, dolayısıyla gereğini yapması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

4 YILA 1 YIL YIPRANMA PAYI

Daha önce bazı iş kollarında basın da dahil 4 yıla 1 yıl yıpranma payı verildiğini hatırlatan Veli Demir, "Bu öğretmenlere de uygulansın denildi. Dolayısıyla 4 yıl çalışan öğretmen 5 yıl çalışmış kabul edilecek. 4 yıla 1 yıl yıpranma payı verilecek" dedi.

YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA YAPANLARA ÜCRET ARTIŞI

Siyasal iktidarın yüksek lisans, doktoradan ve teşvik edilmesinden bahsederken, geldiği gün yüksek lisans ve doktora yapan öğretmenlerin ek ders ücretlerini kırptığını kaydeden Veli Demir, "AKP gelmeden önce yüksek lisans yapan öğretmenlerin ek dersi yüzde 25, doktora yapan öğretmenlerin ek dersi de yüzde 40 daha fazlaydı. Bu kaldırılmıştı. 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nda bizler, yani sendikalar başka olmak üzere eğitim bilimcilerinin katkısıyla tekrar eskiye dönüldü. Yüksek lisans yapan öğretmenler ek derslerini yüzde 25, doktora yapan öğretmenler de yüzde 40 daha fazla alacak" dedi.

NÖBETE ÜCRET GELİYOR

Nöbete ilişkin gelişmeyi de paylaşan Demir, "Nöbetin angarya olduğunu düşünüyorduk. Evet nöbet eğitseldir, gereklidir, öğretmenlerin çocukları tanımak, gözlemlemek bakımından nöbet görevini yapsınlar ama nöbet norm kadroyla ilişkilendirilsin ve ücrete sayılsın demiştik. Ücretlendirilmesi kararı çıktı ve yani bundan sonra öğretmen nöbet tutacak ama nöbet ücreti alacak, eğer bu öneri MEB tarafından da kabul edilirse" dedi.

MÜLAKAT KALDIRILDI

Ülkemizde mülakatın torpil, yandaş ve kıyım anlamını taşıdığını aktaran Veli Demir, "Neden bunu söylüyoruz. En son müdür atamalarında bunu yaşadık. Müdür yardımcıları, hakim, savcı atamalarında bunları yaşadık. Türkiye'de mülakat objektif kriterleri olmayan, yandaş seçimi demektir. Dolayısıyla 19'uncu Milli Eğitim Şurası'nın ikinci komisyonu olan öğretmen niteliğinin artırılması komisyonunda mülakatların da kaldırılması önerisi oybirliğiyle kabul edildi" dedi.


Öğretmenlere yıpranma payı imkanı

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) düzenlenen Milli Eğitim Şurası'nda oluşturulan Öğretmen Niteliğinin Arttırılması komisyonunda, öğretmenlere her dört yılda bir yıpranma payı verilmesi önerisi benimsendi.

Komisyonda, dört gün boyunca sunulan ve üzerinde tartışılan öneriler, oylamaya sunuldu ve bunun sonunda kabul edilen 40 madde, Genel Kurul'a iletilmek üzere karara bağlandı.

Buna göre, öğretmen aday adaylarının niteliklerinin arttırılmasının ön koşullarından birinin istekli, başarılı ve mesleğin bilişsel olduğu kadar duyuşsal ve psiko-motor yeterliklerini de taşıyan öğrencilerin mesleğe kazandırılması olduğu yönündeki görüş oy birliğiyle kabul edildi.

Bu kapsamda YGS ve LYS sıralamasında başarılı olan ve öğretmenlik mesleğini ilk üçte tercih eden öğrencilerin teşvik edilmesi, lisans öğrenimleri sürecinde akademik başarılarını sürdürmeleri kaydıyla burs ve barınma desteği sağlanması komisyonda oylama sonucu benimsendi.

-"Mülakat" ifadesinden vazgeçildi

Eğitim fakültelerinin programlarına öğrenci yerleştirmede kullanılan YGS ve LYS puan türlerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiği görüşünün öne çıktığı komisyonda, "öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarına öğrenci seçim sürecinde, öğretmen yeterlikleri doğrultusunda öğretmen ilgi ve yeteneklerini temel alan çoklu değerlendirme ilkeleri hayata geçirilmelidir" önerisi kabul gördü.

Komisyon üyeleri eğitim fakültelerine mülakatla öğrenci alımı konusunda uzun tartışmalar yaptı ancak alınan kararda "mülakat" ifadesine yer verilmesinden vazgeçilerek, bunun yerine "çoklu değerlendirme ilkeleri" ifadesi benimsendi.

-Yatay ve dikey geçiş imkanı

"Öğretmen Eğitiminde Hizmet Öncesi Eğitimin Niteliği" temasıyla ele alınan öneriler de komisyonun 4 gün süren çalışmalarında sık sık tartışma konusu oldu.

Bu kapsamda özellikle hizmet öncesi lisans eğitim ve öğretim süreçlerinin öğretmen yeterlikleri temelinde iyileştirilmesi için kritik önem taşıyan bazı konular da komisyonda görüşüldü.

Öğretmenlik mesleğine akademik, sosyal, psikolojik açıdan uygun olmayan öğrencilere diğer fakülte ve bölümlere yatay ve dikey geçiş imkanları sunulması yönündeki görüş, tartışmalardan sonra komisyonda kabul edilerek Genel Kurul'a sunulacak öneriler arasındaki yerini aldı.

-Eğitim fakültesi dışındaki mezunlara iki yıl uygulama eğitimi

Komisyonda, eğitim fakültesi dışında, öğretmenlik atamasına kaynaklık teşkil eden lisans programlarından mezun olanların öğretmen olarak yetiştirilmesi konusundaki görüşler de tartışıldı.

Bu tür programların, uygulamalı ağırlıklı en az iki yıllık olacak şekilde yeniden düzenlenmesi şeklindeki görüş oylanarak kabul edildi.

Diğer yandan eğitim fakültesi dışında öğretmenlik atamasına kaynaklık teşkil eden lisans programlarında öğrenimlerine devam eden öğrencilere MEB'in ihtiyaçları ve YÖK'ün belirleyeceği ölçütler doğrultusunda eğitim fakültelerince 'öğretmenlik meslek bilgisi' dersleri sunulmasını içeren görüş de benimsendi.

-Eğitim fakültesi kontenjanları azaltılacak

Komisyonda, eğitim fakültelerindeki öğrenci kontenjanlarına ilişkin karar da dikkati çekti. Bu konuda komisyon üyelerinin MEB'in öğretmen ihtiyacına karşılık çok sayıda eğitim fakültesi mezunu ve atama bekleyen öğretmen olduğu yönündeki görüşler uzun süre tartışıldı. Bu tartışmalar sonunda, "Eğitim fakültelerinde öğrenci kontenjanları azaltılarak öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayıları dünya ölçütleri göz önüne alınarak yeniden düzenlenmelidir" görüşü oylanarak kabul edildi.

Komisyonda bu maddenin yanı sıra başta eğitim fakülteleri olmak üzere öğretmen yetiştiren diğer yükseköğretim kurumlarında öğrenimlerine devam eden öğrenci sayıları ve bu kurumların kapasitesi ile ihtiyaç duyulan öğretmen sayısına dikkat çekilerek, yeni eğitim fakültesi ve var olan eğitim fakültelerinde yeni programlar ihtiyaç hasıl olmadığı takdirde açılmaması gerektiği yönündeki karar benimsendi. İhtiyaç halinde yeni eğitim fakültelerinin ve öğretmen yetiştirme programlarının açılması için ulusal ve uluslararası standartların belirlenmesi ve yeni programlarda bu standartları temel alınması kararına varıldı.

Öğretmen yetiştiren kurumların akademik ve örgütsel teşkilatlanması ve programlarının 12 yıllık zorunlu eğitim sistemi doğrultusunda ve ulusal veya uluslararası akreditasyon modellerine dayalı olarak yeniden yapılandırılması gerektiği yönündeki öneri de benimsendi.

-Üniversiteler başarılı öğretmenlerle işbirliği yapabilecek

Ayrıca alanında deneyimli ve başarılı öğretmenlerden yükseköğretim kurumlarının öğretmen yetiştiren kurumlarında özellikle uygulama gerektiren ders ve konularda yararlanılması ve işbirliği yapılması da benimsenen kararlar arasında yer aldı.

Eğitim fakültelerinde uygulanmakta olan öğretim programlarının, MEB ile birlikte geliştirilen öğretmen yeterlikleri doğrultusunda, YÖK, Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubu'nun koordinasyonunda yeniden yapılandırılması gerektiği de oylanarak karara bağlandı.

Başta eğitim fakülteleri olmak üzere tüm öğretim kademelerine yönelik öğretmen yetiştiren yükseköğretim programlarında, mesleki yeterliğe ilişkin dersler dışında, müfredat dışı etkinlikler olarak tanımlanabilecek sanat, spor, müzik ve kültür temalı, etkinlik merkezli seçmeli genel kültür dersleri konulması ve eğitsel kol ve kulüp faaliyetlerinin işlevsel hale getirilmesi, böylece öğretmen adaylarının okullara ve öğrencilerine taşıyabilecekleri entelektüel birikimlerinin arttırılması yönünde getirilen öneri de benimsendi.

MEB'in Fatih Projesi ile okullarda kurduğu ve kuracağı teknolojilerin öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarında da kurulması gerektiği ve öğretmen aday adaylarına bu teknolojilere ilişkin temel bilgi ve becerilerin kazandırılması da komisyonda kabul edildi.

-Öğretmen aday adaylarının mesleğe seçimi

Öğretmen aday adaylarının mesleğe seçiminde KPSS ve ÖABT testlerinde öğretmen yeterliklerini dikkate alan, öğretmenlik mesleğinin bilişsel boyutunun yanında duyuşsal ve psiko-motor özelliklerini de temel alan çoklu değerlendirme sistemlerini içeren bir modelin oluşturulması yönündeki görüş de kabul edildi.

Öğretmenlerin mesleğe seçimini takiben öğretmen adaylarının kurum ve sistem içinde yetiştirilmesi sürecinde bu konuda gerekli eğitim ve deneyime sahip 'danışman' (mentör) öğretmenlerce, yapılandırılmış uygulama temelli modellere gereksinme duyulduğuna ilişkin bir başka görüş de oylanarak karara bağlandı.

Öğretmenlik mesleğinin niteliğinin artırılmasında, öğretmen yeterlikleri temelinde, sistemdeki öğretmenlerin büyüklüğünü, ülke üzerindeki dağılımını ve yaşam boyu öğrenme ilkelerini de temel alan bir mesleki-kişisel gelişim modeline gereksinim duyulduğu, ayrıca bu modelin öğretmenlik mesleğinin hak ettiği bir kariyer sistemine bağlanmasının stratejik bir öncelik alanı olduğunu değerlendiren bir öneri de oylanarak kabul edildi.

-Yüksek lisans ve doktoralı öğretmenlere ek ücret

Milli Eğitim Bakanlığının kurumsal ve bireysel gereksinmeler doğrultusunda öğretmenlerin kendi alanlarında veya eğitim bilimleri alanında yüksek lisans ve doktora programlarına katılımının teşvik edilmesi, bu eğitimlerini tamamlayan öğretmenlerin ek ders ücretlerinin arttırılması da öne çıkan görüşler arasında yerini aldı.

Kariyer basamaklarını, kişisel ve mesleki gelişimin bütüncül bir parçası olarak değerlendirerek ve Anayasa Mahkemesinin ilgili kararları da dikkate alınarak Milli Eğitim Temel Kanunu'nun değişik maddesinin yeniden düzenlenmesi de komisyonun kabul ettiği görüşler arasında yer buldu.

-Yıpranma payı

Komisyon, öğretmenlere her 4 yılda bir yıpranma payı ve ek gösterge verilmesi, ek ders ve nöbet ücretlerinin arttırılmasını da oy birliğiyle kabul etti.

Öğretmenlerin mesleki yeterlikler doğrultusunda kariyer basamaklarında yükseltilmesinin, sınav dışında, lisansüstü eğitim, yer aldığı bilimsel, sosyal, ulusal ve uluslararası projeler, katıldığı mesleki gelişim programları, öz ve akran değerlendirmesi, öğrenci-veli geri bildirimlerini içeren çoklu değerlendirme sistemi ile değerlendirilmesi de benimsendi.

Komisyonda, özellikle rotasyonla ilgili konular tartışmaya açılırken, bu konuda net bir karar alınmadı. Ancak öğretmenlerin aynı okul veya kurumda görev yapma sürelerinin sınırlandırılması ve öğretmenlerin ihtiyaç duyulan il ve bölgelerde görev yapmalarına yönelik bir teşvik sisteminin geliştirilmesi kabul edildi.

-Meslek standartları getirilecek

Her mesleğin olduğu gibi öğretmenlik mesleğinin de toplumsal itibarının arttırılmasında stratejik önem taşıyan öğretmenlik mesleğinin etik kodları ve meslek standartlarının ivedilikle oluşturması ve ilgili taraflarla paylaşılması gerektiği benimsendi.

Öğretmenlik mesleğine ilişkin farklı mevzuatları birleştiren ve öğretmenlik mesleğinin uzmanlık statüsünü geliştirecek bir Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarılması da alınan kararlar arasında yer aldı.

Komisyonda ayrıca, öğretmen yetiştirmeye yönelik öğretim programlarında uygulama derslerinin oranının yüzde 50'ye yaklaştırılması da kabul edildi.

Bu Habere Tepkiniz

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir