82 dk
Müzikal, Dram
Maruxa
Bilinmiyor
Olvido Hall is one of the well-equipped conference halls in Sinop and its name derives from the poetry of Ahmet Muhip DIRANAS “Olvido”. Our conference hall is ready to host seminars, congresses, meetings and conferences with its person capacity. Amenities of Olvido; foyer, cloakroom, sound system equipment, VRF air conditioning and ventilating system, Wireless Internet, Wireless Barcovision and screen and computer. Besides all these, there is a backstage for artistic activities.
OLVİDO
Hoyrattır bu akşamüstüler daima.
Gün saltanatıyla gitti mi bir defa
Yalnızlığımızla doldurup her yeri
Bir renk çığlığı içinde bahçemizden,
Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan
Lavanta çiçeği kokan kederleri;
Hoyrattır bu akşamüstüler daima.
Dalga dalga hücum edip pişmanlıklar
Unutuşun o tunç kapısını zorlar
Ve ruh, atılan oklarla delik deşik;
İşte, doğduğun eski evdesin birden
Yolunu gözlüyor lamba ve merdiven,
Susmuş ninnilerle gıcırdıyor beşik
Ve cümle yitikler, mağlûplar, mahzunlar
Söylenmemiş aşkın güzelliğiyledir
Kâğıtlarda yarım bırakılmış şiir;
İnsan, yağmur kokan bir sabaha karşı
Hatırlar bir gün bir camı açtığını,
Duran bir bulutu, bir kuş uçtuğunu,
Çöküp peynir ekmek yediği bir taşı
Bütün bunlar aşkın güzelliğiyledir.
Aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla
Halay çeken kızlar misali kolkola.
Ya sizler! Ey geçmiş zaman etekleri,
İhtiyaç ağaçlı, kuytu bahçelerden
Ayışığı gibi sürüklenip giden;
Geceye bırakıp yorgun erkekleri
Salınan etekler fısıltıyla, nazla.
Ebedi âşığın dönüşünü bekler
Yalan yeminlerin tanığı çiçekler
Artık olmayacak baharlar içinde.
Ey, ömrün en güzel türküsü aldanış!
Aldan, geçmiş olsa bile ümitsiz kış;
Her garipsi ayak izi kar içinde
Dönmeyen âşığın serptiği çiçekler.
Ya sen! Ey sen! Esen dallar arasından
Bir parıltı gibi görünüp kaybolan
Ne istersin benden akşam saatinde?
Bir gülüşü olsun görülmemiş kadın,
Nasıl ölümsüzsün aynasında aşkın;
Hatıraların bu uyanma vaktinde
Sensin hep, sen, esen dallar arasından.
Ey unutuş! Kapat artık pencereni,
Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
Çıkmaz artık sular altından o dünya.
Bir duman yükselir gibidir kederden
Macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
Amansız gecenle yayıl dört yanıma
Ey unutuş! Kurtar bu gamlardan beni.
DUVAR - ‘iirimizde mutlu bir raslant’ demi Turgut Uyar A. Muhip Dranas için… Attila lhan’a göre de hece ölçüsünde en iyi yazan iki airden biridir. 'Lisede keyifle okunabilen 5 airden biri’ olarak bahsedilen airi, yeeni Aydn Aksu ile 21 Haziran ölüm yl dönümü için birlikte andk.
'Olvido', 'Ar', 'Köpük', 'Serenad', 'Kar' gibi pek çok esiz bayapt olmasna ramen, 'Fahriye Abla' iirinin airini gölgede brakt bir adam Ahmet Muhip Dranas…
smi konusunda kimi Dranas, kimi Dranas diye yazyorken, Cemal Süreyya ‘Günler’ kitabnda Muhip Bey’in kendisinden ‘Dranas’ diye bahsettiini söyleyerek son noktay koymu. 30 yla yakndr Bozcaada’da yaayan yeeni Aydn Aksu ile, daysnn soyisminin nereden geldiinden, büyük bir akla sevdii kars Münire’ye, evlerini adeta bir air dergahna döndüren ünlü dostlarndan, darbeyle hapse giriine, duygusallkla beslenen karakterinden, kitapsz bir air olarak ünlü oluuna kadar tüm detaylar konutuk.
Öncelikle Dranas soyismi nereden geliyor?
Dedem, yani daymn babas Sinoplu. Sinop’un Ayanck beldesinin Sal köyünden… Muhteem bir yer. Bunlarn asl soyad Öküzoullar imi. Meerse Ouz Türklerinin o tarafa giden kolu Öküzoullar boyu; bayraklarnda da öküz kafas var. Sonra gel zaman git zaman, dedem bakm artk biraz tuhaf duruyor, ‘Öküzolu Ahmet Öküz’ denince… Lakap olarak da kullanlyormu o zamanlar hatta. Neyse, soyad salnrken, orada Dranas Dalar vardr ya, o dalardan esinlenmi ve soyad Dranas olarak deitirmi.
Genelde Muhip Bey derlermi kendisine. Ona Muhip ismini kim vermi?
Muhip, bal demek. Belki bu yüzden ailesine o kadar bal biriydi daym, isminin anlamn tarm. Kimin koyduunu bilmiyorum ama mesela ngiliz Muhipleri Cemiyeti vard bir zamanlar, dolaysyla sk kullanlan bir isimmi.
Kendiniz de iir yazyorsunuz, iiri size sevdiren daynz myd?
E, onun çok büyük bir etkisi var tabii. En az babam kadar severdim daym. Ama onu sevdiim için deil, gerçekten olaanüstü bir air olduu için sevdim ben iiri. anslydm da, çünkü evimize onun bir sürü air arkada gelirdi.
O zamanlar okul talebesiydim. Dedem, daym, bizler Ankara’da yayorduk. Babam Ankara’da subayd fakat stanbul a bir adamd. Emekli olduktan sonra stanbul’a tandk ama hayatmzn büyük bir ksm Ankara’da geçmitir.
Ailesi air olmasna bir tepki göstermemi mi?
Yo, hayr. Liseden sonra aslnda hukuk okumu daym ama sonra hukukun ona göre olmadn anlaynca, edebiyat fakültesinde felsefe okumu. Çok duygusal bir adamd. Hukuk gerçekten ona uygun deildi.
Daynzla eviniz yakn myd?
Çok yaknd. Dolaysyla o air arkadalar geldiinde, ben de genelde orada olurdum. Ev dolar taard. Toplantlar yaparlard, ben de onlar dinlerdim.
EV, ARLERDEN OLUAN BR DERGAH ADETA…
Kimler gelirdi size?
Orhan Veli gelirdi mesela, smail Safalar hep oradayd; Rauf Mutluay, Mehmet Çnarl, Edip Cansever, çok yakn olduu Cahit Stk (Taranc) yani o zamann airlerinden aklnza kim geliyorsa hepsi daymn evindeydi. Zaten Faruk Nafiz (Çamlbel) ve Ahmet Hamdi (Tanpnar) onun öretmenleriydi. Arkadalklar hep devam etmiti. Hasan Ali Yücel çok sk dostuydu mesela. Birbirlerini çok severlerdi. Onu çok net hatrlyorum. Ben bir köeye oturur, ilgiyle onlar ve tartmalarn dinlerdim. O ortamda bulunmak bile büyüleyici bir eydi.
Ne yaparlard bir araya gelince, iir mi okurlard?
iir de okurlard ama kavga da ederlerdi. Birbirlerinin iirlerini eletirirlerdi. O onunkini beenmez, öteki onun iirine müdahale eder falan; aralarnda öyle tatl bir çekime olurdu. Kelimeler üzerinde, msralar üzerinde oynarlar, birbirlerini yazdklar iirler üzerinden tenkit ederlerdi. Raklar gelirdi, rak içerlerdi hep beraber ama güzel içerlerdi. Sohbet daha da koyular, daha da tatllard.
Rak içmeye nereye giderlerdi?
stanbul’da Cumhuriyet Meyhanesi vard –hala var sanyorum-, orann üst katnda buluulurdu genelde. Bir de bir Rum’un meyhanesine gidilirdi. Gerçekten de güzel içerdi. Kadehleri evin her yerine dalmt. Bakarsn piyanonun üzerinde, koltuun yannda, kendisi yoksa bile kadehleri evi gezerdi.
En yakn arkadalar genelde garip akmndan olmasna ramen, kendisi o akma hiç dahil olmam.
Evet, olmad gerçekten de. Ayn akmdan olmadklar için birbirleriyle tartrlard zaten. Ülkenin ilk hececilerindendi. Sese çok önem verirdi.
Genelde airler bohem bir hayat yaarlarm o devirlerde, öyle fazla bir maddi gelirleri yokmu ama Muhip Bey aileden biraz varlklym sanrm; yurtd gezileri, seyahatler falan…
Fena deildi ailesinin durumu. Ama baya da çalt daym. Direkt genel müdür olarak balamad.
Daynzn ünlü olduunu biliyor muydunuz siz küçükken?
Biliyordum tabii. Evde konuulurdu. Hatta bizim ortaokulda, lisede onun iirlerini okuturlard. Edebiyat hocalarmz onlar imgeletirlerdi. Genelde edebiyat hocalarmz yeeni olduumu bilirdi. Ama öyle yüksek notlarm yoktu. Daym beni edebiyat çaltrmad hiç.
Peki, ailede bu kadar ünlü biri olunca, ona daha m özenli davranlrd?
E, tabii. Biraz daha ayrcalkl davranlrd. Çok sayg duyulurdu. Daym gelecei zaman evde kyamet kopard, onu doru düzgün arlayabilmek için annem elinden geleni yapard. Babamla rak içerlerdi beraber. Sonra yandan yandan ben de katldm onlara.
Daynz düününce aklnza ilk neler geliyor? Nasl bir day idi?
Çok sert bir adamd ama görüntüsü öyleydi. nsanlar ondan çekinirdi ama en çok ben çekinirdim. Keskin hatlar vard. Bakt zaman da titretirdi yani. Ben çocuktum ama daymn yannda bir hata yapacam diye çok korkardm. Biraz ürkerdim ondan çocukken. Beni çok severdi ama. O sert görüntüsünün altnda çok iyi bir kalp vard. Herkese elinden gelen yardm yapmaya çalrd.
htiyac olanlara kaps açkt daima. Annesine, kz kardeine çok balyd, her stanbul’a geliinde mutlaka onlar ziyaret ederdi. Çocuklar da çok severdi.
KTAPSIZ AR VE ZARF ADAM
Onun çocukluuyla ilgili neler biliyorsunuz?
Pek bir ey bilmiyorum ama Cebeci’deki iki katl evle ilgili devaml anlatt bir hikaye vard. Bunlarn daym daha ufakken çok enteresan bir kurt köpei varm; ismini hatrlamyorum. Yukar sobaya odun tarm. Hadi olum git odun getir deyince, köpek o iki kat iner, aznda odunla gelirmi. Annemle, daymn o köpekle fotoraflar vardr.
Size çok mu kzar myd?
Öyle barp çarmazd ama dediim gibi bir bak, kalarn çatmas yeterdi. Bize dükündü. Hiç evlad yoktu, çocuklar olmad.
stemedikleri için mi?
Duyduum kadaryla çocuk istiyorlard; özellikle daym çok istiyormu ama o zamanlar böyle tedavi imkanlar yokmu.
Belki de bu yüzden Çocuk Esirgeme Kurumu’nda bakanlk yapt?
Belki de. Yllarca da brakmad o görevini. Fahri olarak da çalt, ücret almadan.
Birkaç yere baktm, kitaplarn bulamadm…
Haklsnz, çok da zor bulunuyor, ancak sahaflarda bulabiliyoruz kitaplarn. Artk baslmyor maalesef. Hiç kitab yoktu daymn ilk yllarda, hatta ona ‘kitapsz air’ derlerdi. Defterlerine yazard iirlerini. Edebiyat mecmualarnda, gazetelerde paylard. Radyoda söyleiler yapard.
Kitapsz olmasna ramen ün yapt daym. Sonra ‘iirler’ diye bir kitap çkard. lk Bankas Yaynlar’ndan çkmt, sonra Yap Kredi Yaynlar bast kitaplarn. E, iire fazla ilgi de kalmad zaten.
Çok zarif bir adamd deniyor. Zarafeti nereden geliyordu?
Aynen öyle, gerçekten de çok zarif bir adamd. Çok zarif ve çok yakklyd. Saçlar hiç dökülmedi, bembeyaz ve gür saçlar vard. Ben özellikle çok yakkl bulurdum. Yemesini içmesini, oturmasn kalkmasn, konumasn, görgüyü çok iyi bilirdi. Çok k giyinirdi. Hatta bana da bu anlamda yol gösterdii olmutur. ngiltere’ye, talya’ya gittiklerinde kendi seçtii kyafetlerden getirirdi bana da.
airler için çok çapkn derler ya hani, kadnlar pelerinden ayrlmazlarm, bir msraya ak ederlermi onlar falan; daynzda da böyle bir durum var myd?
Olmaz m! Vard tabii ve hakikaten hanmlar dayma çok ilgi gösterirlerdi, yengemle de hep bu yüzden tartrlard.
Nasl tanmlar yengenizle?
O zamanlar daym genç, Çocuk Esirgeme Kurumu’nun bakan yardmcln falan yapyor. Sonra uzun yllar bakanlk da yapt. Oraya yengem bir i için gelmi ve ilk kez orada birbirlerini görmüler.
Daynzn ilgisini çektiine göre güzel bir kadnm demek ki
Yengem gerçekten de çok güzel bir kadnd. Büyük ihtimalle ilk görüte akt onlarnki!
Nasl bir ak hikayeleri vard?
Bir dargn, bir bark! Çou zaman kavga kyamet kopard. Benim bir kaçna ahit olmuluum vardr. stanbul’dan Ankara’ya geldiimde onlarda kalrdm, odama geçerdim ama onlar bir kaprlard, odadan duyardm.
Sebep dier kadnlar myd?
Bilemiyorum, büyük ihtimalle öyle olmal! Baka sebepler de vardr mutlaka.
'ÇER GRP ÇIKINCA, YAKIN DOSTLARI SELAM VERMEMEYE BALADI'
air kiiliine ramen devletin bir çok kademesinde bulunmu daynz…
Son yllarda Bankas’nn yönetim kurulundayd, bu vesileyle çok sk görüürdük çünkü Bankas’nn toplantlar hep stanbul’da olurdu. stiklal Caddesi’nde bankann genel merkezi vard. Bir ara partili oldu, önce CHP’de idi, sonra Demokrat Parti’ye geçti oradan milletvekili aday oldu ama seçilemedi, sonra CHP’ye geri döndü.
Sizin siyasi görülerinizi etkiledi mi? Yani sizinle siyaset konuur muydu mesela?
Büyüdüüm zaman konuuyorduk tabii ama siyaset hakim bir konu deildi. Bir defasnda, ben Haydarpaa Lisesi’nde son snf okurken ihtilalinden hemen evvel-, çok kymetli bir biyoloji hocamz bir yurtd gezisi organize etmiti. Döviz ktl var o zaman, ülkede döviz bulmak büyük mesele…
Gitmek için hazrm ama bir türlü dövizi toparlayamyoruz, dolaysyla atladm, Ankara’ya dayma gittim. Anlattm durumu, çözerse o çözecek çünkü… O zaman ‘dur bakalm, ortalk biraz kark ama halletmeye çalrm’ dedi. Mays’n sonunda gidecektik, derken 27 Mays patlad. E, daym da içeri aldlar tabii.
Ne kadar kald?
Çok kalmad, braktlar ama baya skntl günler geçirdiini hatrlyorum. Çok yalnz brakld. Eski dostlar falan selam vermemeye balad. Ama bu durum böyledir biliyorsunuz, içeri girdi çkt ya, etrafta kimse kalmaz. O da yalnz kald. Duygusal bir adamd, çok kahroldu. O zamanlar bize daha sk gidip gelmiti. O hayal krkln atlatt sonra ama baya yara ald.
KONTUN OLU CÜZDANINI ÇALMAYA KALKMI…
Nasl bir karakteri vard?
Ünlüydü ama burnu büyük deildi, yine de herkesle görümezdi. Nevi ahsna münhasr bir adamd. Herkesle hemen samimi olamazd. Kolay güvenemezdi. Mutlu olduunda ise inanlmaz keyifli birine dönüürdü. Espriler, hikayeler grla giderdi. Girdii ortamda dikkat çekerdi. Dile kar korkunç bir yetenei vard. Bu bir kabiliyettir biliyorsunuz, daym da ngilizce ve Franszcay kendi kendine örenmi.
Gerçekten mi? 3 dil mi biliyordu?
Aslnda 4 dil biliyordu. talya’y çok severdi, bu yüzden yengemle devaml giderlerdi. Gide gele talyancaya merak sard ve onu da kendi kendine örendi. Hatta Milano’da sanrm, bir tramvayda bana bir i geliyor, cüzdann çalyorlar. Daha dorusu bir genç cüzdann çalmaya teebbüs ederken, daym hemen onu bileinden tak diye yakalyor. Mahkemeye çklyor ama daym avukat tutmuyor; kendi derdini kendi anlatmak istiyor.
talyanca'sn test etmek için mi?
Aynen öyle. Ama hikaye bundan sonra güzelleiyor. Meer cüzdann çalmaya kalkan bir kontun oluymu, kleptomanm, sonra o aileyle çok samimi oldular. Yllarca birbirlerine giderek hep görümeye devam ettiler.
En sevdiiniz iiri neydi?
Olvido. Onu çok severim. Bana çok hitap eden bir iir, her okuduumda etkilenirim. Çok houma gider o iir. Bir de askerliini Dou Beyazt’ta yedek subay olarak yapmt. Çok sevdiim Ar iiri de, Kar iiri de oradan gelir zaten.
iir yazarken hiç gördünüz mü kendisini?
Ben hiç görmedim, hatta onu yazarken bir tek yengemin gördüünü düünüyorum. Bir odas vard, odasna kimse girmezdi, mümkün deildi. Zaten oturacak yer bulamazdnz. Her taraf kitaplarla doluydu. Kütüphanesi, masasnn üstü hep dolu ve dankt. Kimse dokunamazd onlara, sonra neyi nereye koyduunu bulamazd. Bir tek arkadalarn alrd odasna.
Sizin ses tonunuz baya tok ve güçlü, daynzn sesi nasld?
Daymn da öyleydi. iir onun sesine yakrd ve çok güzel iir okurdu. Her air iir okuyamaz ama daym bu konuda özeldi gerçekten de. Radyo programlarnda da iirlerini okurdu. iir okusun diye pek çok insan onun azna bakard. Bende birkaç ses kayd var hala.
Dans eder miydi, ya da ark söyler miydi?
Dans ettiini hiç görmedim ama mrldanrd. ark söylemezdi ama kendi kendine mrldanrd.
Neyi sevmezdi mesela?
Mesela gidilir, bir toplant yaplr, oturulur konuulur; ‘Muhip Bey bir iir okusana’ dediklerinde çok sinirlenirdi. Ancak içinden gelirse okurdu, bazen istekleri kramazd ama istek olmasn ya da okumaya zorlamalarn sevmezdi. Kzard çok.
'YAHU KARDEM, BENM FAHRYE ABLA’DAN BAKA RM YOK MU?'
Fahriye Abla iirinin hikayesini biliyor musunuz?
Toplantlarda hep o iiri isterlerdi zaten, daym da ‘Yahu kardeim, benim baka iirim yok mu?’ diye kzard çok. Tüm iirlerini Fahriye Abla’nn gölgelediini söylerdi.
Neyse Ankara Cebeci’de, -dedem de bir çok cephede savam bir askerdi, tüfekçi ustasym- ahap bir ev yapmlar, daym da o evde domu. O evi biliyorum, gerçi ykld gitti ama.
O mahallede –tabii ismi Fahriye deilmi ama- bir kadn çok beenirmi. O iiri yazdnda da hayli gençmi. Daha fazla detay bilmiyorum çünkü daym bu tip konular hiç konumazd. Ketum bir adamd. Bunlar hep annemden, anneannemden duyduklarm…
Filmi çekildiinde bile çok ilgi gördü. Müjde Ar’ o role çok yaktrmtm.
Evet, çok oturmutu gerçekten.
Çok sigara içermi!
Günde paket sigara içerdi ama sonra brakt. Nargile içmeyi çok severdi, ben de nargileye götürürdüm daym; yklan tiyatro vard ya, Tepeba Tiyatrosu, oraya nargile içmeye giderdik. Tepeba’nn oradan inerken, köede airlerin, yazarlarn takld bir kahvehane vard. O zaman herkes nargile içerdi. Orada arkadalaryla olduu için çok mutlu ederdi bu onu.
Ama eskiden çok fazla sigara içtii için solunum yetmezliinden çok çekti. Bostanc’daki evimiz 3’ün kattayd –asansör yoktu o zaman-, geldiinde nefes nefese ‘yeen be, ihtiyarlk rezillik’ derdi. Sonra masaya oturur, ‘ver bi sigara’ derdi. ‘Ya day, imdi nefes nefese geldin’ deyince, ‘olum, sigara içmeyen adam bacas tütmeyen eve benzer’ derdi…
Kaç ya vard aranzda?
30 ya gibi.
Siz de iir yazyorsunuz. airlik genetik olabilir mi?
Asl benim küçük kzm Neslihan bu konuda gerçekten yetenekli; e benden geçmediine göre, bu büyük ihtimalle daysndan geliyor.