Yayınlanma: - 10 Kasım Güncellenme:
10 Kasım şiirleri. Atatürk’ün aramızdan ayrılışının yılı ama acısı ilk günkü kadar derin, Türk halkı hâlâ O’nu arıyor. 10 Kasım şiirleri, Atatürk için yazılmış şiirlerden bir kısmını haberimizde derledik. 10 Kasım günü Anıtkabir ziyaret edilmekte, başkent Ankara’da resmi tören yapılmaktadır. Türkiye’nin genelinde de yas tutulmaktadır. Her yıl 10 Kasım günü trafikteki arabalar durur ve 4 dakika korna çalarak anma etkinliklerine destek verirler. Ayrıca, tüm bayraklar 10 Kasım günü yarıya indirilir, okullarda 10 Kasım şiirleri ile Atatürk için yazılmış şiirler okunur.
Atatürk Haftası, 10 Kasım günü saat 9’u 5 geçe yaşamını yitiren Mustafa Kemal Atatürk’ün anısına düzenlenen; onun yurtseverliği, inkılap ve ilkelerinin anlatıldığı, radyo ve televizyonda Atatürk’ün konuşmalarının kendi sesinden dinletildiği, Atatürk’le ilgili filmlerin gösterildiği haftadır. Kasım tarihleri arasına karşılık gelir.
10 Kasım günü Anıtkabir ziyaret edilmekte, başkent Ankara’da resmi tören yapılmaktadır. Türkiye’nin genelinde de yas tutulmaktadır. Her yıl 10 Kasım günü trafikteki arabalar durur ve 4 dakika korna çalarak anma etkinliklerine destek verirler. Ayrıca, tüm bayraklar 10 Kasım günü yarıya indirilir.
Atatürk'ü anlamak kazandırdığı ilke ve inkılaplara uymakla olur. Ülkenin yönetimini ve seçme hakkını milletine vermesi, Atatürk'ün ne kadar vatanına ve milletine düşkün önder olduğunu gösterir. Kendini Türk milletinin özgürlüğü için feda etmiş, milletin menfaatlerini kendi menfaatinin önüne koymuş bir önderdir.
Her Türk vatandaşının görevi Atatürk'ü her 10 Kasım'da anmak ve anlamaktır ve sonra nesillere anlatmaktır. Ulu Önderimiz, Atamızın emek verdiği yolda, hiç durmadan yürümek, daimi hedefimiz ilkelerini korumak, devrimlerini sonsuza dek yaşatmak yegane görevimizdir.
Mustafa Kemal’i Düşünüyorum
Mustafa Kemal’i düşünüyorum;
Yeleleri alevden al bir ata binmiş
Aşıyor yüce dağları, engin denizleri.
Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,
Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri,
Mustafa Kemal’i düşünüyorum;
Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında
Destanlar yaratıyor cihanın görmediği,
Arkasından dağ dağ ordular geliyor
Her askeri Mustafa Kemal gibi.
Mustafa Kemal’i düşünüyorum;
Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel
Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere
Al bir ata binmiş yalın kılıç
Koşuyor zaferden zafere.
Mustafa Kemal’i düşünüyorum;
Ölmemiş bir kasım sabahı!
Yine bizimle beraber her yerde,
Yaşıyor dört köşesinde vatanın
Yaşıyor damar damar yüreklerde.
Mustafa Kemal’i düşünüyorum,
Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda,
Mavi gözleri ışıl ışıl, görüyorum
Uykularıma giriyor her gece.
Ellerinden öpüyorum.
Ümit Yaşar Oğuzcan
……………………………………………….
Ağlayalım Atatürk’e
Ağlayalım Atatürk’e
Bütün dünya kan ağladı
Süleyman olmuştu mülke
Geldi ecel, can ağladı
Doğu batı cenup şimal
Aman tanrı bu nasıl hal
Atatürk’e erdi zeval
Memur mebusan ağladı
Atatürk’ün eserleri
Söyleyecek bundan geri
Bütün dünyanın her yeri
Ah çekti, vatan ağladı
Fabrikalar icat etti
Atalığın ispat etti
Varlığın Türke terketti
Döndü çarh devran ağladı
Bu ne kuvvet, bu ne kudret
Var idi bunda bir hikmet
Bütün Türkler İnön’İsmet
Gözlerimiz kan ağladı
Tren hattı tayyareler
Tükler giydi hep kareler
Semerkantla Buharalar
İşitti her yan ağladı
Siz sağ olun Türk gençleri
Çalışanlar kalmaz geri
Mareşalin askerleri
Ordular tümen ağladı
Zannetme ağlayan gülmez
Aslan yatağı boş kalmaz
Yalnız gidenler gelmez
Her gelen insan ağladı
Uzatma Veysel bu sözü
Dayanmaz herkesin özü
Koruyalım yurdumuzu
Dost değil, düşman ağladı
Aşık Veysel
……………………………………………………..
10 Kasım Türküsü
Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler
Bozkır ovalarına, Erciyes’e, Ağrı’ya
Ulusun egemen olduğunu
Özgür olduğunu
Haykıracağım haykıracağım işte
Senin sustuğunca!
Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
Ana baba oğul kız
Dere tepe bucak köy
Yeryüzü yaşamalarımla değil
Oralarda, senin gittiğince!
Atatürk, taşıyacağım
Çanakkale’de, Sakarya’da, Çankaya’da, al al
Senin taşıdığını;
Yurdun gök ülküsü
Dalgalanırken
Senin bayrağını yücelteceğim.
Senin çıktığınca.
Fazıl Hüsnü Dağlarca
…………………………………………….
Mustafa Kemal’ler Tükenmez
Tükenir elbet gökte yıldız, denizde kum tükenir
Bu vatan bu topraklar cömert
Kutsal bir ateşim ki ben sönmez
İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Ben de etten kemiktendim elbet
Ben de bir gün geçecektim elbet
İki Mustafa Kemal var iyi bilin
Ben işte o ikincisi sonsuzlukta
Ruh gibi bir şey görünmez
İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda
Bilimin yapıcılığın aydınlığında
Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben
Evrensel yepyeni buluşlarda
Geriliği kovmuşum ben dönmez
İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Başın mı dertte beni hatırla
Duy beni en sıkıldığın an
Baştan sona herşeyiyle bu vatan
Sakın ağlamasın Kasım’larda Fatih’ler Kanunî’ler ölmez
İnanın Mustafa Kemal’ler tükenmez
Halim Yağcıoğlu
……………………………………………………
On Kasım’larda Yürümek
Atatürk’üm işte 10 Kasım yine
Dalgalanır ağaçlarla oğullar
Dalgalanır oğullarla nineler
Dalgalanır ninelerle genç kızlar
Özlemin ta yüreğime işlemiş
Seni bulmak, seni görmek için ben
Bütün toprakaltıyla barışacağım
Ereceğim sana usta, barışta, başarıda
Öyle
Güçlüsün ki
Güçleneceğim
Öyle yücesin ki, yüceleceğim
Düşüne düşüne seni kocaman kocaman
Dağlara, dağlara karışacağım
Ozan mıyım, ordu muyum, su muyum anlaşılmaz
Çağlar upuzun allığı yüreğimde ülkünün
Sanki bayrak bir kalemdir, sanki gökler bir kağıt
Sanki ellerim gece
Sanki ellerim gündüz
Yazacağım seni daha, bir daha
Ben senin ölümünle yarışacağım
Fazıl Hüsnü Dağlarca
…………………………………………………..
Atatürk’ü Duymak
Ulu rüzgâr esmedikçe
Yaşamak uyumak gibi.
Kişi ne zaman dinç;
Dalgalanırsa bayrak bayrak gibi.
Ne var şu dünyada ekmekten daha aziz?
Sürdüğün tarlalara sevginle serpildik.
Ekmek olmak için önce
Buğday olmak gibi.
Silinir sözcüklerden sen hatıra geldikçe
Cılız sözler: Uzanmak, yorulmak, durmak gibi.
Kuvvettir yaptıkların her yeni yetişene
Her ışık-kaynak gibi.
En yakınlar zamanla yüzyıllarca uzak gibi,
Bir sen varsın kalacak, bir sen ölümsüz,
Daha da yakınsın, daha da sıcak
Bıraktığın toprak gibi.
Kaç Türk var şu dünyada, bir o kadar susuz,
Hepsinin gönlünde sen, bir pınar bulmak gibi,
Ancak senin havanda sağlıklar esenlikler:
Olmaya devlet cihanda Atatürk’ü duymak gibi.
Behçet Necatigil
………………………………………….
MUSTAFA KEMAL’IN GÖK YAZILARI
Ben Mustafa Kemal, elimde tebeşir, Kocaman,
Mavicek bebelerin, ak kızların,
Taş ninelerin, çatal dedelerin gözleri, kocaman,
Bir 1O Kasım gecesi
Yazıyorum ateşten çağrımı karşınıza:
-Ey Türk gençliği…
Ben Mustafa Kemal, doyamadım haykırmaya,
Şimdi destan ellerimle yazıyorum,
Yeşiline suyun,
Kuşun,
Yelin,
Yaprağın:
“Ne Mutlu Türküm Diyene.”
Ben Mustafa Kemal, önümde kırk bin köy,
Kırk bin ovaya karşı bir tek dağ gibiyim
Bayraklarım değerken evren bayraklarına şimdi,
Elimde tebeşir
Yazıyorum kara gecenin üstüne
Yazıyorum armağanımı:
“Övün, Çalış, Güven.”
F. Hüsnü DAĞLARCA
…………………………………………
Atatürk
Türk’ü ölümden
O’dur kurtaran
O’dur yeniden
Türklüğü kuran
Bu memleketi
Cumhuriyeti
Atatürk etti
Bize armağan
Hasan Ali YÜCEL
…………………………………………..
Mustafa Kemal
– Dağ başını efkâr almış
Gümüş dere durmaz ağlar –
Gözyaşından kana kesmiş gözlerim;
Ben ağlarım. Çayır ağlar, çimen ağlar.
Ağlar-ağlar: Cihan ağlar
Mızıkalar iniler: Irlam-ırlam dövülür
Altmış üç ilimiz: Altmış üç yetim
Yıllar gelir-geçer: Kuşlar gelir-geçer
Her geçen seni bizden parça-parça götürür
Mustafa’m! Mustafa Kemal’im!
Diz dövdüm:
Gözlerimin şavkı gitti Sakarya’nın suyuna.
Sakarya’nın suları namım söyleşir.
Hemşehrim Sakarya! Öksüz Sakarya!
Ankara’dan uçan kuşlar
– “Kemal’im” der, günler-günü çağrışır.
Kahrolur. Bulutlara karışır.
Gök bulut, yaşmak bulut.
Uca dağlar, dev-boyunlu morca dağlar
Divan durmuş bekleşir
Mustafa’m! Mustafa Kemal’im!
Nasıl böyle varıp geldin? Hoş geldin!
Çıngı kaymış, yalazlanmış gözlerin
Şol yüzünde güneş-südü sıcaklık.
Ellerinden öperim Mustafa Kemal.
Senin dalın yağrağın, biz senin fidanların.
Biz, bunları yapmadık.
Sen elbette bilirsin, bilirsin Mustafa Kemal:
Elsiz-ayaksız bir yeşil yılan.
Yaptıklarını yıkıyorlar Mustafa Kemal!
Hani bir vakitler Kubilay’ı kestiler.
Çün buyurdun! Kesenleri astılar
Sen uyudun. Asılanlar dirildi.
Mustafa’m! Mustafa Kemal’im!
Karalar kuşanmış Karadeniz akmam diyor.
Dokunmayın! Ağlamaktan bıkmam diyor.
Bu gece kıyamet gecesi.
Bu vapur Bandırma vapuru.
Yattığı yer nur olsun Mustafa Kemal
Ben ölümden korkmam diyor
Korkmam diyen dilleri: Toz oldu-toprak oldu.
Değirmen döndü dolandı: On yıl oldu.
Bir kusur işledik, bağışlar mı kimbilir;
O bize öğretmedi kazan kaldırmasını.
Günahı-vebali öğretenin boynuna
Erdirip-olduran’a ana-avrat sövmesini.
Yüreğim kırıldı, kanım kurudu.
Var git Karadeniz! Var git başımdan.
Mızıka çalındı: Düğün mü sandın
Bir yol koyup gideni gelir mi sandın?
Mustafa’m! Mustafa Kemal’im!
Ankara’nın taşına bak!
Tut ki baktım: Uzar gider efkârım:
Çayır ağlar, çimen ağlar, ben ağlarım.
Gözlerimin yaşına bak!
Ankara Kalesi’nde, Rasat-Tepe’de
Bir akça-şahan, gezer dolanır:
Yaşın-yaşın mezarını aranır
Şu dünyanın işine bak!
– Mustafa’m! Mustafa Kemal’im!
Attila İLHAN
…………………………………………..
Mustafa Kemal’in Kağnısı
Yediyordu Elif kağnısını,
Kara geceden geceden.
Sankim elif elif uzuyordu, inceliyordu,
Uzak cephelerin acısıydı gıcırtılar,
İnliyordu dağın ardı, yasla,
Her bir heceden heceden.
Mustafa Kemal'in kağnısı derdi, kağnısına
Mermi taşırdı öteye, dağ taş aşardı.
Çabuk giderdi, çok götürürdü Elifçik,
Nam salmıştı asker içinde.
Bu kez yine herkesten evvel almıştı yükünü,
Doğrulmuştu yola önceden önceden.
Öküzleriyle kardeş gibiydi Elif,
Yemezdi, içmezdi, yemeden içmeden onlar,
Kocabaş, çok ihtiyardı, çok zayıftı,
Mahzundu bütün bütün Sarıkız, yanısıra,
Gecenin ulu ağırlığına karşı,
Hafiftiler, inceden inceden.
İriydi Elif, kuvvetliydi kağnı başında.
Elma elmaydı yanakları, üzüm üzümdü gözleri,
Kınalı ellerinden rüzgar geçerdi daim;
Toprak gülümserdi çarıklı ayaklarına.
Alını, yeşilini kapmıştı, geçirmişti,
Niceden, niceden.
Durdu birdenbire Kocabaş, ova bayır durdu,
Nazar mı değdi göklerden, ne?
Dah etti, yok. Dahha dedi gitmez,
Ta gerilerden başka kağnılar yetişti geçti gacur gucur
Nasıl dururdu Mustafa Kemal'in kağnısı
Kahroldu Elifçik, düşünceden düşünceden.
Aman Kocabaş, ayağını öpeyim Kocabaş,
Vur beni, öldür beni, koma yollarda beni.
Geçer götürür ana, çocuk, mermisini askerciğin,
Koma yollarda beni, kulun köpeğin olayım.
Bak hele üzerimden ses seda uzaklaşır,
Düşerim gerilere, iyceden iyceden.
Kocabaş yığıldı çamura,
Büyüdü gözleri, büyüdü yürek kadar,
Örtüldü gözleri örtüldü hep.
Kalır mı Mustafa Kemal'in kağnısı, bacım.
Kocabaşın yerine koştu kendini Elifçik,
Yürüdü düşman üstüne, yüceden yüceden.
Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
…………………………………………………..
ONSUZ
Ah işte duyuyorum mesut günler içinden
Sana “Sevimli yüzün asla solmasın” diyen
Bütün adınla dolu sevinç şarkıları…
– Sen öldüğün için mi şimdi bayraklar yarı!
Ah işte görüyorum seni gördüğüm günü
Altından, alkışlarla geçiyorsun bir tak’ın
O gün bana gelmiştin babamdan daha yakın.
Meğer duyacakmışım bir sabah öldüğünü…
Meğer görecekmişim bir sabah gidişini
İstanbul’un önünden son defa geçişini…
Bizler seninle nasıl, ah nasıl beraberdik
Bizler ki az sıkılsak “O başımızda” derdik
Nasıl yok bileceğiz, O güzel güneş yüzü
Ana, baba değil bu, bizler Ata öksüzü…
Tatmadık, bilmiyoruz bu bambaşka yarayı
Öğret bize yarabbi, ah O’nsuz yaşamayı…
Ziya Osman Saba
………………………………….
MUSTAFA KEMAL’E GİDEN YOL
Karşıda bir ışık, bir ümit yolu.
Kollarımı yarına güvenle açacağım.
Karşıda bir ışık, bir ümit yolu.
Bırakın Mustafa Kemal’e varacağım.
Ellerim uzatıyorum, daha ötede
Son durakta biraz daha ötede
Gücümün kuvvetimin kesildiği yerde
Karşıda Mustafa Kemal’i görüyorum.
Gün geçer, devir değişir,
En olmaz istekler biter,
Bir ses bırakmaz kişi yerinde,
Mustafa Kemal’in sesi “İler”! der.
Boyuna yeniliğe, ileriye,
Boyuna en yüce gerçeklere doğru,
Apaydınlık bir yoldasınız, bakın
Karşıda Mustafa Kemal, Mustafa Kemal yolu
Attığım her adımı biliyorum,
Yarın daha güzel, daha aydınlık.
Nasıl durabilir. Mustafa Kemal sesleniyor.
Uzattım ellerimi varıyorum.
Yürüyorum, durmadan yürüyorum,
-Karşıda bir ümit bir ışık yolu,
İşte ışıklar içinde büyüyen,
Mustafa Kemal’i görüyorum.
MUSTAFA CANPOLAT
……………………………………………
BİR RESİMDE ATATÜRK
İzmir’ e girişini Atatürk’ ün
Bir kahve duvarındaki resimde gördüm
Bir ılık güz öğlesinde
Şanlı haki urbası üzerinde
Koymuştu kılıcını içine kınının
Yürüyordu arasına sevgili halkının
Ayağında Anadolu’ dan getirdiği toz
Bir inanç gözlerinde tükenmez
Alabildiğine insan kalabalığı ardı
Bir aydınlık geleceğe bakıyordu
Işıktı sevinçti türküydü
Görseydiniz o resimde Atatürk’ ü
Sabahattin Kudret Aksal
…………………………………………
BİR TUTKUDUR MUSTAFA KEMAL
Bir tutkudur Mustafa Kemal;
Nice sevdalara değişilmeyen.
Yitirilmiş Kasımlarda açan umuttur,
Bir baştır, vazgeçilmeyen…
Bir türküdür Mustafa Kemal;
Suskun ağızlarda söyleşir, durur.
Çaltıburnu’nda gözetir denizi.
Köroğlu’nda bağdaş kurup oturur…
Bir inançtır Mustafa Kemal;
Yurdun dört yönünde, bir çağdır yaşayan.
Sarmış kollarıyla, çepçevre ulusu.
Sakarya boylarından Akdeniz’e taşıyan…
Bir anlamdır Mustafa Kemal;
Belkahve’den dürbünüyle seyrediyor İzmir’i.
Özgürlük diyor, al atının üstünde,
Kırıyor kılıcıyla, tutsak eden zinciri…
Bir bayraktır Mustafa Kemal;
Çekilmiş kalelere, rüzgârda dalgalanan.
Bozkırın bağrında yol alan kağnılara,
Işık tutan, güç veren, yol bulan…
seafoodplus.infoğan ERGENELİ
……………………………………………
ATATÜRK
Sen Atatürk’ü tanımazsın çocuğum
Ne insandı O, ne insandı.
İzmir’e gelişini görseydin.
Ne şanlıydı O, ne şanlıydı.
Benzerdi sana, bana
Bizim gibiydi eli, ayağı
Ama bir yol baksaydın yüzüne.
İçin sevgisiyle dolardı.
Vapura biniyorsak dilediğimizde,
Sokakta geziyorsak hür,
İyi bak dört yana,
Atatürk’ün aklı görünür.
Arı Türkçe konuşuyorsak,
Türkçe düşünüyorsak bugün,
Her işimizde O’nun gücü.
Büyük öğretmeni Türk’ün.
Halkımızın arasında, halktan,
Davul vurur dengi dengine.
Dünya rastlamış mıdır?
Atatürk’ün dengine.
N. Ulvi AKGÜN
10 KasımAğrıAltınAnkaraAşık VeyselaskerAtatürkbababuğdayÇanakkaleÇankayaÇocukdüğünistanbulizmirkahveMustafa KemalMustafa Kemal AtatürkNiceTürkiye
10 Kasım Atatürk'ü anma günü şiirleri, matem gününde öğrenciler tarafından paylaşılıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım tarihinde İstanbul Dolmabahçe Sarayı'nda hayata gözlerini yumdu. Her yıl olduğu gibi özellikle eğitim kurumlarında, bu 10 Kasım'da da Atatürk ile ilgili anlamlı şiirlerle anma etkinlikleri düzenlenecek.
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün yılında anma etkinlikleri düzenleniyor. İlkokul, ortaokul ve lise öğrencileri 10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü'ne özel en güzel şiirler ezberliyor. Kimi öğrenciler bu şiirleri okulunda okuyacak, kimileri ise video çekip öğretmenlerine gönderecek. İşte, en anlamlı, en güzel, uzun, kısa, 2, 3, 4, 5, 6 kıtalık 10 Kasım Atatürk şiirleri
KAHRAMANIMIZSIN ATATÜRK
Yurdumuzu kuran
Bir kahramansın sen
Vatanı için savaşan
Bir askersin sen
Vatanını çok sevdi
Adını göklere yazdırdı
Çanakkale savaşında
Kendini kanıtladı
Kahramanımız oldu
Yurdunu savundu
En büyük eseri
Cumhuriyet oldu
10 Kasım'da anıyoruz
Kalbimizde yaşatıyoruz
Seni hiç unutamıyoruz
Kahramanımızsın Atatürk..!
10 KASIM GÜNÜ
Ben de ağlamaklı olurum her 10 Kasım günü.
Ben de hüzünlenirim, özlerim Atatürk'ü.
Düşüncelerimde hep o, onun fikirleri,
Koruyacağız elbette ki kurduğu Cumhuriyeti.
Ona sunacağız bugün derdiğimiz çiçekleri.
Onun için okuyacağız en güzel şiirleri.
Onu anlatacağız bugün yazdığımız yazılarda,
Çok çalışıp ulaşacağız en güzel yarınlara.
* Birkan Soylu
KURTULUŞ ÖNCÜLERİ İÇİN
Yan yana iki çocuk görsem
İşte Atatürk diyorum
Özgürlüğün toprağı uyanıyor
İçin için seviniyorum.
Koşuşan iki öğrenci görsem
İçimin güneşi ısınıyor
Yürüyen bir bakış gibi
Mustafa Kemal geliyor.
Kol kola iki işçi görsem
Ekmeğim çoğalıyor birden
Bir ışık düşüyor ortalığa
İşte Atatürk diyorum.
İşte Atatürk diyorum
İlk kuruluş öncüleri
Bir gül çağrısında hepsi
Bize uzanmış elleri.
* Mehmet Kıyat
ATATÜRK'ÜN GENÇLERİYİZ
Düşmana savaş açan,
Vatan için çarpışan,
Ölümü hiçe sayan,
Atatürk'ün gençleriyiz.
Destana destan katan,
Yurdumuzu kurtaran,
Modern bir ülke kuran,
Atatürk'ün gençleriyiz.
Onsuz O'nu yaşayan,
İzinden ayrılmayan,
10 Kasım hüznü duyan,
Atatürk'ün gençleriyiz.
* Birkan Soylu
10 KASIM TÜRKÜSÜ
Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler,
Bozkır ovalarına, Erciyes'e Ağrı'ya,
Ulusun egemen olduğunu
Özgür olduğunu
Haykıracağım haykıracağım işte,
Senin sustuğunca!
Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
Ana baba oğul kız,
Dere tepe bucak köy,
Yeryüzü yaşamalarımla değil
Oralarda, Senin gittiğince!
Atatürk, taşıyacağım
Çanakkale'de, Sakarya'da, Çankaya'da, al al,
Senin taşıdığını;
Yurdun gök ülküsü
Dalgalanırken,
Senin bayrağını yücelteceğim.
Senin çıktığınca.
* Fazıl Hüsnü Dağlarca
10 KASIM GELİNCE
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Siyah bir bulut gelir,
Anıtkabir üstüne.
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Siyah çiçekler açar,
Çankaya tepelerinde.
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Siyah güvercinler uçar,
Ankara’nın üzerinde.
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Gökyüzü siyah olur,
Ülkenin her yerinde.
* Birkan Soylu
ATATÜRK'ÜN İMZASI VAR
Yurdumun kurtuluşunda,
Türkiye'min kuruluşunda,
Milletimin mutluluğunda,
Atatürk'ün imzası var.
Cumhuriyetin temelinde,
Yeniliklerin hepsinde,
Devletin yükselişinde,
Atatürk'ün imzası var.
İlkelerin tamamında,
Özgürlüğün yolunda,
Toplumsal kalkınmada,
Atatürk'ün imzası var.
* Birkan Soylu
ÖZLEDİM
Ona olan saygım,
Hiç değişmedi,
10 Kasım'da özledim,
O büyük önderi.
Ona olan sevgim,
Artarak derinleşti,
10 Kasım'da özledim,
O büyük lideri.
* Birkan Soylu
Güncelleme:
İlgili Haberler
10 Kasım resmi tatil mi, hangi güne denk geliyor? Bu yıl Atatürk'ün kaçıncı ölüm yılı?10 Kasım Mustafa Kemal Atatürk'ü anma mesajlarıAnıtkabir kaça kadar açık? İşte Anıtkabir ziyaret saatleriMustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyet ile ilgili sözleriMustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Türkiye Cumhuriyeti'ni kurma süreciGüncelleme Tarihi:
LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi
10 Kasım şiirleri, 10 Kasım ile ilgili şiirler, Atatürk şiirleri, 10 Kasım Atatürk şiirleri, 10 Kasım Atatürkü Anma Günü ile ilgili kısa, akrostiş şiir derlemelerini içerikte bulabilirsiniz.
10 Kasım Şiirleri 10 Kasım ile İlgili Şiirler
Atam sen ölmedin
Toprağa gömülmedin
Bil bakalım neredesin
Minicik kalbimdesin.
Aydınlattın milleti
Tarihe ışık tuttun
Azminle, emeğinle
Türk devletini kurdun
Ülkümüz senin ülkün
Rehberisin sen Türk’ün
Kurtaransın vatanı, kahraman Atatürk’üm.
Yazan: Hilal Kerman
Ben de ağlamaklı olurum her 10 Kasım günü.
Ben de hüzünlenirim, özlerim Atatürk’ü.
Düşüncelerimde hep o, onun fikirleri,
Koruyacağız elbette ki kurduğu Cumhuriyeti.
Ona sunacağız bugün derdiğimiz çiçekleri.
Onun için okuyacağız en güzel şiirleri.
Onu anlatacağız bugün yazdığımız yazılarda,
Çok çalışıp ulaşacağız en güzel yarınlara.
Ülkemize, milletimize,
Çağdaş cumhuriyetimize,
Öğrettiğin ilkelere,
Her zaman bağlıyız Atam.
Gösterdiğin hedefe,
Arzuladığın medeniyete,
Türk gençliği el ele,
Koşarak gidiyor Atam.
Yine günlerden 10 Kasım geldi
Sensiz bir yıl daha geçti.
İlkelerinin bizimle yaşayacak
İzninde hep bu ulus olacak.
Yıllar geçip gidecek
Fikirlerin hep sürecek
Elbet bir gün, gün gelecek
Bu ülke yükselecek gidecek.
Yazan: seafoodplus.info
Dağların arkasından yükseliyor güneş yavaş yavaş,
Düşmanlar çekildi memleketten, artık bitti bu savaş.
Atatürk işgalcilerden kurtardı bu umutlu yurdu,
Yunanlıları sınırların öbür tarafına kovdu.
10 Kasım sabahı Atatürk gözünü hayata yumdu,
Bu acı haber bütün memleketin gözünü doldurdu.
Büyük küçük yurttaki herkesin gözyaşları sel oldu,
Atatürkün bu haberi etkilemişti bütün yurdu.
Büyük önder şimdi Anıtkabirde huzurla uyuyor,
Çünkü arkasında bıraktığı millet onu seviyor.
Dünya Atatürkü 10 Kasımda öldü biliyor,
Ama Atatürk ölmedi, hala bizimle yaşıyor.
Yazan: Savaş nedeniyle ülkemize gelen Suriyeli İsmail’in geçtiğimiz yıl Balıkesir’de 1. seçilen şiiri.
Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler,
Bozkır ovalarına, Erciyese Ağrıya,
Ulusun egemen olduğunu
Özgür olduğunu
Haykıracağım haykıracağım işte,
Senin sustuğunca!
Yolunda yürüyeceğim Atatürk;
Ana baba oğul kız,
Dere tepe bucak köy,
Yeryüzü yaşamalarımla değil
Oralarda, Senin gittiğince!
Atatürk, taşıyacağım
Çanakkalede, Sakaryada, Çankayada, al al,
Senin taşıdığını;
Yurdun gök ülküsü
Dalgalanırken,
Senin bayrağını yücelteceğim.
Senin çıktığınca.
Yazan: Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
Hürriyetim, özgürlüğüm her şeyim,
Senin üstün fikrinledir Atatürk.
Bundan yoksun etmek isteyenlerin,
Ellerini kırmak borcum Atatürk.
Gösterdiğin yolda gençlik yürüyor.
Devrimlerin değerini biliyor.
Kazandığı kazanımı koruyor.
Yol göstermek ona borcum Atatürk.
Yolun bize uygarlığın yoludur.
Hedeflerin insanlığın varıdır.
Türkiye’nin sevgilisi yarıdır.
Sarmaş dolaş olmak borcum Atatürk.
Yazan: Mürsel Adıgüzel
Bu sabah güneş her sabahki gibi doğmadı
Bu sabah kuşlar bir ağızdan sevinçle mırıldanmadı
Bu sabah çocuklar mutlulukla okula koşmadı
Bu sabah Türkiye her zamanki gibi uyanmadı Atam.
Bu sabah hüzün var yüzümüzde
Bu sabah özlem var kalbimizde
Bu sabah gözyaşı var gözlerimizde
Bu sabah sen varsın dillerimizde Atam.
Her 10 Kasımda seni daha iyi anlıyoruz.
Her 10 Kasımda seni özlemle anıyoruz.
Her 10 Kasımda adını kalplerimize yazıyoruz
Her 10 Kasımda sen oluyoruz Atam.
Yazan: Şevval Naz AKKALAY 7- B İstanbul Akad Koleji
10 Kasım geldi yine,
Yine sensizlik çöktü.
Her gün geçen insanlar,
Bugün geçmez oldu.
Her gün cıvıldayan kuşlar,
Sadece bugün sustu.
Çünkü 10 Kasım’dı,
Çünkü Atatürk ölmüştü…
Bugün sessiziz yine,
Sadece rüzgarın uğultusu…
Çünkü 10 Kasım’dı,
Çünkü Atatürk ölmüştü.
Yazan: Sümeyye ULUTAŞ 7/B
Yürekten söylüyoruz,
Çok özlüyoruz seni,
Şiirler az geliyor,
Anlatmaya hasretini.
Yediden yetmişe,
Anmaya geldik seni,
Bayraklarla donattık,
Anıtkabir’in her yerini.
Rahat uyu Atatürk,
Yolunda yürüyoruz,
Kurduğun Cumhuriyeti,
Gönülden seviyoruz.
Büyük Önder Atatürk,
Özgürce yaşıyoruz,
Kurduğun cumhuriyeti,
Gönülden seviyoruz.
Büyük Önder Atatürk,
Yolundan gidiyoruz,
Gösterdiğin hedefe,
Yılmadan yürüyoruz.
Büyük Önder Atatürk,
Seninle büyüyoruz,
Her 10 Kasım gelince,
Seni çok özlüyoruz.
Tükenir elbet gökte yıldız, denizde kum tükenir,
Bu vatan bu topraklar cömert,
Kutsal bir ateşim ki ben sönmez,
İnanın Mustafa Kemaller tükenmez.
Ben de etten kemiktendim elbet,
Ben de bir gün geçecektim elbet,
İki Mustafa Kemal var iyi bilin!
Ben işte o ikincisi sonsuzlukta.
Ruh gibi bir şey görünmez,
İnanın Mustafa Kemaller tükenmez.
Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda,
Bilimin yapıcılığın aydınlığında,
Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben,
Evrensel yepyeni buluşlarda!
Geriliği kovmuşum ben dönmez,
İnanın Mustafa Kemaller tükenmez.
Başın mı dertte beni hatırla.
Duy beni en sıkıldığın an.
Baştan sona her şeyiyle bu vatan,
Sakın ağlamasın Kasımlarda Fatihler Kanunîler ölmez.
İnanın Mustafa Kemaller tükenmez.
Yazan: Halim YAGCIOGLU
Buruk bir hava hissediyorum,
Kalbim ilk defa bu kadar yalnız.
Yaşım on ve aklım anlamsız.
Tek bir şey anlarım Atam,
Bu toprak sana gamsız.
Yine bir sonbahar, yine 10 Kasım geldi.
Yağmurların altında gönlüm hep seni dinledi.
Deniz derya gözlerin bana hep ileri derdi.
Buğdayın kokusuna hasretim artık Atam.
Keşke hiç gelmeseydi güz.
Keşke hiç olmasaydı 10 Kasım.
Keşke saat hiç dokuzu beş geçmeseydi.
Olmazdı 9’a sitem, belki olmazdı sana özlem.
Karanlık gecelerin mehtabında okudum izlerini,
Sana sustum, sana konuştum gizlerimi,
Hep bir sahil kıyısında ağlarım ya sana Atam.
Unutma unutama bu gençler sana hayran,
Hep gördük sözlerini; hissettik, duyduk Atam.
Senin bize hediyen en büyük namus vatan!
Yazan: Hiranur ALUÇLU 8/A
Ona olan saygımız,
Hiç değişmedi.
10 Kasımda özledim,
O büyük önderi.
Ona olan sevgimiz,
Artarak derinleşti.
10 Kasım’da özledim,
O büyük lideri.
Ona olan özlemimiz,
Artarak derinleşti.
10 Kasım’da özledim,
O büyük lideri.
O gelince aklıma,
Hüzünlenir ağlarım.
10 Kasım’da özledim,
O büyük lideri.
Yazanlar: İrem Duygu AYHAN ve Beyzanur KAYA 7/A
Canla başla savaştın,
Düşmanı yurttan attın.
Bu cennet vatanı bize bıraktın,
Kabrinde rahat uyu Ata’m.
Az zamanda çok çalıştın,
Her alanda inkılap yaptın.
Yeni bir ufuk açtın,
Kabrinde rahat uyu Ata’m.
Bize gelecek vaat ettin,
Bu vatan senin emanetin.
Büyük Türkiye’m senin eserin,
Kabrinde rahat uyu Ata’m.
Sen bizi görüyorsun,
Kalbimizde yaşıyorsun.
Karanlığımızı aydınlatıyorsun,
Kabrinde rahat uyu Ata’m.
Yazan: 5/A sınıfı öğrencisi Şaziye Nur İNAN
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Siyah bir bulut gelir,
Anıtkabir üstüne.
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Siyah çiçekler açar,
Çankaya tepelerinde.
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Siyah güvercinler uçar,
Ankara’nın üzerinde.
Bilir misiniz çocuklar?
Her 10 Kasım gelince,
Gökyüzü siyah olur,
Ülkenin her yerinde…
Yazan: Birkan Soylu
Binerken rıhtımdan, Bandırma vapuruna,
Tek düşüncendi senin; “Vatan, Millet, Sakarya”.
Çakmak gibi gözlerin, dalarken ufuklara,
İlaç olacaktın milletin, kanayan yarasına.
Yarın çok geç olurdu, durma nedir bilmedin,
Erzurum’dan Sivas’a, yıldırım gibi geçtin.
Bağımsızlık ateşini, sen yaktın bu vatanda,
Kongrelerle başlayan, Kurtuluş Savaşı’nda…
Bizler Cumhuriyetini, taşıyacağız sonsuza,
Atam sen rahat uyu, aziz vatan toprağında.
Yazan: Birkan SOYLU
Bir bulut inmiş, beyaz,
Karlı dağlar başına.
Her 10 Kasım sabahı,
Bir ateş düşer, döşüme.
Neredesin, ey Ata’m nerede?
Sensiz millet, öksüz burada.
Sanat, ilim, fen seninle.
Sevinen, gülen seninle.
Olmak isterdik inan,
Ebediyen seninle.
Dağların, ak başı kar mıdır?
Kuşlar, Ata’mdan haber, var mıdır?
Yarım bıraktığın işler,
Bugün, sanki seni bekler.
Zengin millet hayalin,
Acep, neden emekler?
Sen gelmiyorsan, bir haber gönder.
Kim içimizdeki, Atatürk gibi önder?
Yazan: Hüseyin CELEP
Kasım’ın matem günü bugün.
Sonbahar sessizliği içinde kaybolmuş sanki,
Arkada tiz, ürpertici bir siren sesi
Ben gözlerimden taşmaya utanan,
Çığlığımı sığdırdığım gözyaşlarımla,
Mavi gözlerini arıyorum, göklerin en derininde.
Göğsüme iğnelediğim resmin,
Yüreğime dokunuyor inceden inceye.
Kuşların dilinde hafif bir tını,
İçin için ağlıyor Türk halkı.
Ben Korkma! diye başlarken marşıma,
Boş durmuyor gözlerim,
Akıyor toprağını sularcasına.
Dilim varmıyor bugün konuşmaya,
Kelimelerin ehemmiyeti kalmadı artık gönlümde,
Maziden birkaç parça resim var avuçlarımın içinde.
Özlemle bakıyorum,
Daima gülen gözlerine.
Ay, yıldız,
Havaya sinen gri pusunun ardında,
Milleti ayakta tutarmışçasına,
Atam’dan bir iz taşıyormuş gibi dalgalanıyor.
Bir kuş misali umudum,
Yüreğime bir çift kanat olmuş,
Gökyüzüne ulaşmaya çalışıyor.
Bir umut, belki sana sarılabilirim diye.
Belki seni görebilirim diye,
Belki yıllar süren hasretimi,
Gözlerinle dindirebilirim diye
Ve son kez haykırıyorum senin uğruna,
Ruhun ebediyen yaşayacak. diye.
Yazan: Zeynep Berfin GÜNGÖR İstanbul Beylikdüzü Koç Ortaokulu ( yılı İL BİRİNCİSİ)
Edirne’den Ardahan’a kadar
Bir toprak uzanır
Boz kanatlı üveyikler üstünde uçar
Ardahan’dan Edirne’ye
Edirne’den Ardahan’a kadar
Kopdağı’nda akar bir çeşme var
Serçe parmak kalınlığında suyu
Haram etmiş gece gündüz uykuyu
Akar da akar
Samsun’un evleri denize bakar
Sokakları yosun içinde
Çaparlar, takalar, manavlar
Bilyalar gibi suyun yüzünde
Bir iner bir kalkar
İstanbul’da bir yâr sevdim
İnsanı günaha sokar
Savaştepe köprüsünden geçen tirenler
Sel olur İzmir’e akar
İzmir’in denizi kız, kızı deniz
Sokakları hem kız hem deniz kokar
Güneyde mis kokulu bir ağaç
Yuvarlak yaprakları ince
Yaz gelip de güneş vurunca
Dallarından bal akar
Bu toprak bizim yurdumuzdur
Deli gönül yücesine çıkar
Bir üveyik olur uçar gider
Ardahan’da Edirne’ye
Edirne’den Ardahan’a kadar
Şair: Cahit KÜLEBİ
Yıllar
Üst üste katlandıkça
Acımasız uzadıkça
Çelik mavisi gözlerinde
Her geçen gün
Işığını çoğalttıkça
Güzel vatanımızı
Kurtardığın anıldıkça
Seni yitirmedik ki
Dün olduğu gibi
Bugün de aramızdasın her an
Buna inan Ata’m
Yüzyıllar da geçse aradan
Sen her zaman anılan
Kutsal bir kahramansın.
Şair: Süleyman APAYDIN
Gidiyor, rast gelemez bir daha tarih eşine
Gidiyor, on yedi milyon kişi takmış peşine
Gidiyor, sonsuz olan kudreti sığmaz akla
Gidiyor, göğsünü çepeçevre saran bayrakla
Gidiyor, izleri üstün birikmiş yaşlar
Gidiyor, yerde kılıçlarla eğilmiş başlar
Gidiyor, harbin o en korkulu aslan yelesi
Gidiyor, sulhun ufuklarda yanan meşalesi
Yine bir devir açacakmış gibi en başta O var
Hıçkıran seste O var, sessiz akan yaşta O var
Siliyor ruhunun ulviliği fani etini
Çiziyor ufka batan bir güneşin heybetini
Büyüyor, gökten inip toprağa yaklaştıkça
Büyüyor gitgide gözlerden uzaklaştıkça
Şair: Orhan Seyfi ORHON
Atatürk’üm işte 10 Kasım yine
Dalgalanır ağaçlarla oğullar
Dalgalanır oğullarla nineler
Dalgalanır ninelerle genç kızlar
Özlemin ta yüreğime işlemiş
Seni bulmak, seni görmek için ben
Bütün toprakaltıyla barışacağım
Ereceğim sana usta, barışta, başarıda
Öyle
Güçlüsün ki
Güçleneceğim
Öyle yücesin ki, yüceleceğim
Düşüne düşüne seni kocaman kocaman
Dağlara, dağlara karışacağım
Ozan mıyım, ordu muyum, su muyum anlaşılmaz
Çağlar upuzun allığı yüreğimde ülkünün
Sanki bayrak bir kalemdir, sanki gökler bir kağıt
Sanki ellerim gece
Sanki ellerim gündüz
Yazacağım seni daha, bir daha
Ben senin ölümünle yarışacağım
Şair: Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
Bu gün yatağımdan hür kalkıyorsam
Ekmeğim ak suyum berraksa,
Ağaçlar çiçek açıyor
Topraklar ısınabiliyorsa,
Sesim gür çıkıyor
Özgür özgür bakabiliyorsam,
Sen varsın gözbebeklerimde
Sen varsın Atatürk’üm sen varsın.
Yazabiliyorsam gönlümce
Okuyabiliyorsam…
Kazabiliyorsam toprağımı
Gün ışığında çapa kürek elde,
Çalışabiliyorsam gece gündüz
Ekip biçebiliyorsam dileğimce,
Sen varsın yüreğimde
Sen varsın Atatürk’üm sen varsın.
Atatürk ölmedi, her zaman içimizde,
Türkiye üzerinde gölgedir bizlere.
Atatürk ölmedi, her daim bizimle,
“Türk; övün, çalış, güven, gözüm üzerinizde.”
Ülkemiz emanettir Ata’dan bizlere,
Rize’den Kars’a, dağlardan denizlere…
Korkmam Ata’mın yolundan yürüdükçe,
Ölmek gam değil, bu vatanda bizlere.
Lafla, sözle değil bu vatana sevdası,
Meydanlarda kurtarmış bu aziz vatanı.
“Er geç öleceğim ben demiş” ve eklemiş;
Düşüncelerimi anlayın, yaşatın vatanı demiş.
İlelebet yaşayacak yüce Atatürk belirtmiş.
Yazan: Gül Melek GÖRGÜLÜ – Atatürk İlkokulu 8- G
On Kasım geldi çattı yine,
Nerede Atam, söyleyin nerede?
Kalp dayanmaz bu gidişe;
Atatürk ölmedi, o hep benimle!
Sanki hep aramızdasın Atam,
Irmaklar gibi düşüncemizde çağlayan;
Merak etme kimse unutturamaz seni Atam!
Yazan: On Kasım başlıklı bu şiir seafoodplus.info için özel olarak kaleme alınmış olup; kaynak gösterilmeksizin kullanılmaz. Telif hakkına tabidir.
İlgili İçerikler:
10 Kasım Atatürkü Anma Günü ile İlgili Bilgi10 Kasım ile İlgili Kompozisyon10 Kasım ile İlgili Sözler*** 10 Kasım şiirleri hakkında söylemek istediklerinizi aşağıdaki yorum alanına yazabilirsiniz.