kaynağı değiştir]
Tropik bölgelerin geniş, sürekli su altında kalan, bataklık bölgelerinde rastlanır. Florida'nın bataklık servisi ormanları bu ormanlara örnek olarak gösterilebilir.
Afrika, Güney Amerika ve İç Anadolu'nun yağmurca fakir, kurak mıntıkalarında nehirler boyunca, dar veya geniş şeritler halinde oldukça kuvvetli büyüyen ormanlar meydana gelir ki, bunlara galeri ormanları denir.
Kaynak: pixabay.com
Kaynak: pixabay.com
Orman; egemen yaşam biçimini ağaçların oluşturduğu karmaşık ekolojik sistemdir.
Ormanlar, en sıcak aylardaki sıcaklık ortalaması 10°C’nin üstüne çıkan ve yıllık yağışı 200 mm’den fazla olan her yerde gelişebilir. Bu gelişme çok değişik koşullar altında gerçekleşir ve sistemin toprak yapısı ile bitki ve hayvan türleri çevresel etkilere bağlı olarak değişiklik gösterir. Kutuplara yakın soğuk bölgedeki ormanlarda (tayga ormanları) çam, ladin, göknar ve melez gibi soğuğa dayanıklı iğneyapraklılar egemendir. Kışların çok uzun sürdüğü bu ormanlarda yıllık yağış miktarı 250 mm ile 500 mm arasında değişir. Kuzey Amerika’nın buna benzer iklim özellikleri gösteren bölgelerindeki iğneyapraklı ormanlar ise duglasgöknarı, sekoya, suga ve mazı gibi ağaçları barındırır. Yaprakdöken ağaçların oluşturduğu ormanlar ortalama sıcaklığın her yıl en az altı ay boyunca 10°C’nin üzerinde olduğu ve yıllık yağışın 400 mm’yi aştığı ılıman bölgelerde görülür; ortalama 100-200 günlük bir büyüme dönemine sahip olan bu ormanlara meşe, karaağaç, kavak, huşağacı, akçaağaç ve kestane gibi ağaçlar egemendir.
Karışık ormanlar, iğne yapraklı tayga ormanları ile yaprak döken ormanlar arasında bir geçiş oluşturur. Ekvator’a doğru gidildikçe don olayının azalması nedeniyle ormanın bileşimi tekrar değişir ve kışın dökülmeyen geniş yapraklı türlerden oluşan ılıman yağmur ormanları ortaya çıkar. Güney Yarı küre ormanları çamlara benzeyen Agathis, arokarya (Araucaria) ve Podocarpus gibi iğne yapraklıları da içerir. Ilıman yağmur ormanları tropik bölgelerdeki yağmur ormanlarına göre daha az ağaç türünü kapsar ve daha seyrek dokuludur. Tropik yağmur ormanlarında don olaylarının görülmemesi ve yağışın bol olmasından ötürü iğne yapraklıların yerini her dem yeşil geniş yapraklı ağaçlar almıştır.
Toprak, derinliğe, verimliliğe ve çok yıllık bitki köklerinin bulunmasına bağlı olarak ormanın gelişimini doğrudan etkiler. Ağaç köklerinin toprak altında yayılabilmesi ve böylece ağacın yararlanabileceği su ve besin miktarı toprağın derinliğine bağlıdır; ayrıca, ağaçların boylanabilmesi için gerekli desteğin sağlanması açısından da derinlik önemlidir. Orman örtüsü altında gelişen topraklar birkaç ana grupta toplanabilir. Tayga ormanlarının toprağı genellikle kumlu ve geçirgendir.
Yaprak döken ormanların kahverengi toprakları daha gözenekli ve besin maddesi açısından daha zengindir. Yağmur ormanları ve savan ağaçlıkları ise toprağa kırmızımsı ya da sarımsı görünüm veren demir ya da alüminyumca zengin derin bir toprak katmanına sahiptir. Ağacın büyümesinde önemli bir etken olan topraktaki kullanılabilir su miktarı yıllık yağış miktarına bağlıdır. Ormanın tepe çatısından buharlaşma ya da yapraklardan terleme yoluyla ortamdan su atılır. Bu süreçler ayrıca, orman havasının sıcaklığına etki ederek, ormanın soğuk aylarda çevreden daha sıcak, sıcak aylarda da daha soğuk olmasını sağlar. Kapalılık, ormanın katmanlarına ulaşan güneş ışığı ve yağmur miktarını etkiler. Tam kapalılığa sahip bir orman fotosentez yapmak üzere yapraklar yardımıyla ışığın yüzde 60-90’ını soğurur, geri kalanını yansıtır.
Yaprakdöken ormanlarda ise bu oran yazın yüzde 5, kışın yüzde 50-90 arasında değişir. Yaprak örtüsü ormana düşen yağmurun hareketinde de önemli ölçüde etkilidir. Yapraklar yağmurun hızını keser ve ağacın gövdesinden süzülerek ya da yapraklardan damlayarak suyun toprağa ulaşmasını sağlar. Ağacın kökleri tarafından emilemeyen fazla su kök kanalları boyunca akar ya da orman tabanındaki ölü örtü tarafından emilir. Bu nedenle yüzeysel akış ve toprağın yağmur damlalarının etkisiyle sıkışması azalacağından toprak aşınımı tehlikesi ortadan kalkar.
Dünyadaki en karmaşık ekosistemler arasında yer alan ormanlar geniş bir dikey katmanlaşma gösterir: Ağaç katı, çalı katı, ot katı ve toprak yüzeyini kaplayan likenler ile yosunlardan oluşan yosun katı. Görece basit bir yapıya sahip olan iğneyapraklı ormanlar yaklaşık 30 m’ye yükselen bir ağaç katına sahiptir. Yaprakdöken ağaçlardan oluşan ormanların daha karmaşık bir yapısı vardır. Hemen hemen kesintisiz bir biçimde uzanan ağaç örtüsünün boyu 10-30 m arasında değişir. Bu ormanların her ikisinde de ölü örtü, mineral toprağın üzerini kaplayan organik madde katmanından oluşur. Ilıman iklim bölgelerinde gelişen ormanlarda bu organik maddeler genellikle mor ya da mul tipi humuslar biçimindedir. Tropik bölgelerdeki humus katmanı yüksek derecedeki sıcaklık ve nemden etkilenir ve organik maddenin türü ne olursa olsun hızla ayrışır. Toprak yüzeyindeki mantarlar besin maddelerinin kullanılabilirliğinde ve dağılımında önemli bir rol oynar. Bazı mantar türleri ağaç kökleriyle ortaklaşa bir yaşam sürdürürken, birçoğu bitkilere asalak olan zararlılardır.
Kaynak: pixabay.com
Örneğin ışık azlığı nedeniyle birçok hayvanın işitme duyusu görme duyusundan çok daha güçlüdür. Orman kuşları iyi birer tırmanıcı olmalarına karşılık iyi uçamazlar. Ağaçkakan ve sincap gibi hayvanlar yoğun örtü katmanları içinde hareket etmelerini ya da ağaç kabuklarına tutunmalarını sağlayan keskin tırnaklı pençelere sahiptirler. Maymunların, oklukirpilerin ve birçok keselinin kavrayıcı ayakları ya da kuyrukları ağaçlara tırmanmalarını ve ağaç dallarına tutunmalarını kolaylaştırır.
Güney Amerika’nın uçan kurbağalarında olduğu gibi bazı hayvanlarda kısa mesafelere süzülerek gitmelerini sağlayan kanat benzeri deri uzantıları gelişmiştir. Birçok hayvan için yerde hızlı hareket etmenin olanaksız olduğu ormanlarda, fil ve domuz gibi iri memeliler ağaç dallarını ve öteki örtü katlarını parçalayarak ilerleyebilir; geyik ve antiloplar ise ormanın içinde kendilerine yol bulabilirler.
Birçok hayvan toprak yüzeyini kaplayan bitkiler dışında besin bulamadığı için ormanı daha çok sığınak olarak kullanır. Ilıman ormanlarda kuşlar bitki tohumlarının dağılmasına, böceklerse rüzgârla birlikte tozlaşmaya yardım eder.