oğuzman barlas medeni hukuk özet / (DOC) MEDENİ HUKUK DERS NOTU | İPEK ZEYN KAMİL - seafoodplus.info

Oğuzman Barlas Medeni Hukuk Özet

oğuzman barlas medeni hukuk özet

Medeni Hukuk Temel Kavramlar (Oğuzman & Barlas)

0 ratings0% found this document useful (0 votes)
0 views42 pages

Description:

Medeni Hukuk Temel Kavramlar - Oğuzman ve Barlas kitabının özetidir.

Copyright

Share this document

Share or Embed Document

Did you find this document useful?

0 ratings0% found this document useful (0 votes)
0 views42 pages

Bu ders notu Oğuzman ve


Barlas’tan Medeni Hukuk
Temel Kavramlar kitabına
ai�r ve sadece bir özet
niteliğindedir. Sınavdan önce
her şeyi düzgün bir şekilde
anlayabilmek için kitabı da
okumanızı önermekteyim.
Başarılar Dilerim.
BİRİNCİ BÖLÜM: GENEL BAKIŞ
I. HUKUK KAVRAMI
Hukuk, toplum halinde yaşayan kişilerin sosyal bakımdan önemli olan eylem ve davranışlarını
düzenleyen, ortak toplum hayatının huzur, barış ve güvenlik içinde akıp gidebilmesini sağlayan
emir ve yasaklardan oluşan sosyal davranış kurallarının tümüdür.
Müspet hukuk (pozitif – yürürlükte olan – de lege lata): Belirli bir zamanda belirli bir
toplumdaki ilişkileri düzenleyen hukuk kuralları bütünü. Somut bir hukuk probleminin bu
hukuk kuralları ile çözülmesi zorunludur.
Mevzu hukuk: Belirli bir zamanda yürürlükte olan belirli bir makam tarafından konulmuş
sadece yazılı hukuk kurallarının tümü.
Tabii hukuk (ideal – de lege ferenda): Olması gereken hukuk.
Tarihi hukuk: Yürürlükten kalkmış hukuk.

II. KAMU HUKUKU – ÖZEL HUKUK AYRIMI


Kamu Hukuku, kamu gücüne ve otoritesine sahip kuruluşların bu gücü kullanarak, bu otoriteye
tabi kişilerle veya birbirleri ile olan ilişkilerini düzenleyen kurallar bütünüdür.
Özel Hukuk, kişilerin eşit şart ve yetkilere tabi kimseler olarak kendi aralarındaki ilişkilerini
düzenleyen kurallar bütünüdür.

KAMU HUKUKU ÖZEL HUKUK


Devlet, hukuka uygun davrandığı sürece Herkes eşittir. İrade serbestisi vardır.
üstündür.
Hukuk ilişkisi tek taraflıdır. Hukuk ilişkisi iki taraflıdır.
Devlet için hukuka uygunluk karinesi vardır. Herkes kendi iddiasını ispatlamak
zorundadır.
Devlet, istediğini empoze eder. Kimse bir şey empoze edemez.
Devlet, zor kullanma yetkisine sahiptir. Kimse zor kullanma yetkisine sahip değildir.

KARMA YAPILI OLANLAR


• Anayasa Hukuku • Medeni Hukuk
• İdare Hukuku • İş Hukuku • Ticaret Hukuku
• Ceza Hukuku • Medeni Usul Hukuku • Milletlerarası
• Ceza Usul Hukuku • İcra İflas Hukuku Özel Hukuk
• Mali Hukuk • Toprak Hukuku • Deniz Hukuku
• Devletler Hukuku • Rekabet Hukuku
III. MEDENİ HUKUKUN ANLAMI
Medeni Hukuk, bir ülkedeki vatandaşların kişisel durumlarını, ailevi ilişkilerini, mallar
üzerindeki hak ve yetkilerini, diğer kişilerle olan borç ilişkilerini, ölümlerinden sonra
malvarlığında yer alan hak ve borçların akıbetini düzenleyen kuralların oluşturduğu hukuk
dalıdır.

IV. MEDENİ HUKUKUN KONUSU


Medeni Hukuk, kendi içinde alt dallara ayrılır.
• Kişiler Hukuku: Kişilerin durumları ile ilgilenir.
• Aile Hukuku: Ailenin oluşumu ve kişilerin aile çevresi içindeki ilişkilerini inceler.
• Borçlar Hukuku: Kişilerin başka kişilerle olan borç ilişkilerini inceler.
• Eşya Hukuku: Kişilerin mallar üzerinde sahip olduğu hak ve yetkileri ve buna bağlı
meseleleri inceler.
• Miras Hukuku: Bir insanın ölümü üzerine, hayattayken sahip olduğu malın akıbetini
inceler.

İKİNCİ BÖLÜM: MEDENİ HUKUKUN YÜRÜRLÜK


UYGULANMASI
KAYNAKLARI VE UYGULANMASI

§1. HUKUKTA “KAYNAK” KAVRAMI VE MEDENİ HUKUKUN


YÜRÜRLÜK KAYNAKLARINA GENEL BAKIŞ

I. “KAYNAK” KAVRAMI
“Kaynak” kelimesi bir anlamda, hukuk kurallarını meydana getiren güçler olan “yaratıcı
kaynaklar”ı ifade eder.
Diğer bir anlamda, hukuk kurallarının ortaya çıkıp yürürlüğe girerken büründüğü şekil olan
“yürürlük kaynakları”nı ifade eder. Yürürlük kaynakları aynı zamanda birer bilgi
kaynağıdır.
Üçüncü bir anlamda ise, hukuku tanımamızı ve bilmemizi sağlayan araçlar olan “bilgi
kaynakları”nı ifade eder.
II. MEDENİ HUKUKUN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARINA GENEL BAKIŞ
Medeni Kanun m. 1
“Kanun sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır.
Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hakim, örf ve adet hukukuna göre, bu da yoksa
kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir. (HAKİMİN
HUKUK YARATMASI)
Hakim karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır. ”
Bazı kanun hükümlerinin ahlaka da yollama yaptığı görülmektedir. Bu durumlarda ahlak
kurallarına, kanun koyucunun bir hükmün içinde isteyerek bıraktığı boşluğu doldurmak
üzere, yine kanun hükmü gereğince başvurulacaktır. Yani ancak bir kanun hükmüyle
öngörülebilirse ahlak kuralları kullanılabilir. Burada söz konusu olan ahlak da “genel
(sosyal) ahlak”tır.
Ahlaka yollama yapan hükümlerle, temeli ahlaka dayanan fakat yollama olmadan
doğrudan doğruya kanun hükmü haline gelmiş olan kurallar birbirine karıştırılmamalıdır.

§2. KANUNLAR, TÜZÜKLER, YÖNETMELİKLER


I. KAVRAMLARA GENEL BAKIŞ
ANAYASA: Diğer kanunların üstündeki temel yasadır. Kanunlar anayasaya aykırı olamaz.
Diğer kanunların hazırlanışından ayrı ve özel bir prosedürü vardır.
KANUNLAR: Yetkili yasama organı olan TBMM tarafından Anayasa’da belirtilen usul ve
şekillere uygun olarak kabul edilip yürürlüğe konulan yazılı hukuk kurallarıdır.
OHAL CB KARARNAMELERİ: OHAL durumunda çıkarılabilir ve kanun hükmündedir. AYM’ye
kararnameyi iptal için başvurulamaz. RG’de yayınlanır ve aynı gün TBMM’nin onayına
sunulur; 3 ay içinde TBMM’de görüşülür ve karara bağlanır. Aksi halde, 3 aylık sürenin
sonunda kararname kendiliğinden yürürlükten kalkar. OHAL sona erince de kalkar.
OLAĞAN CB KARARNAMELERİ: Sadece CB’nin yürütme yetkisine sahip olduğu konularda
çıkarılabilen (mahfuz alan) kararnamelerdir. Kanunla açıkça düzenlenmiş bir konuda CB
Kararnamesi çıkarılamaz. Kararname ile Kanun arasında çatışma varsa Kanun hükmü
uygulanır. Aynı şekilde KHK ve CB Kararnamesi arasındaki çatışmada KHK üstün gelir. Aynı
konuyu düzenleyen bir kanun çıkarılırsa, CB Kararnamesi hükümsüz hale gelir. AYM
denetimini yapar.
MİLLETLERARASI ANTLAŞMALAR: TBMM tarafından uygun bulunup bir kanunla
onaylanan ya da bazı hallerde onaya dahi gerek kalmadan yayınlanan milletlerarası
antlaşmalar da kanun hükmündedir. AYM’ye bunlara ilişkin başvurulamaz.
 Temel hak ve özgürlüklere ilişkin bir milletlerarası antlaşma ile mevcut kanun
hükmü arasında çatışma varsa antlaşma hükümleri üstün tutulur.
TÜZÜKLER: Kanunların uygulanmasına ve emrettiği sair hususları düzenlemeye ilişkin
Bakanlar Kurulunca Danıştay’ın incelemesinden geçirilerek çıkarılan, CB imzası ile kanunlar
gibi RG’de yayınlanarak yürürlüğe sokulan yazılı hukuk kurallarıdır.
YÖNETMELİKLER: CB, Bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin kendi görev alanlarını
ilişkilendiren kanunların ve CB kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara
aykırı olmamak şartıyla yürürlüğe konulan yazılı hukuk kurallarıdır.

II. YÜRÜRLÜĞE KOYMA VE YÜRÜRLÜKTEN KALDIRMA


ʘ Yürürlüğe girmesi için Kanunlar ve CB Kararnameleri RG’de yayınlanmalı.
ʘ Çoğu zaman hangi tarihte yürürlüğe gireceği kanun, yönetmelik ve kararnamenin
metninde belirtilir. Belirtilmeyenler için ise RG’de yayınlandığı tarihte yürürlüğe girer.
ʘ RG’de yayınlanmayan bir yönetmelik ise kabul edildiği gün yürürlüğe girer. Aynı konuda
yeni bir yönetmeliğin yürürlüğe girmesi ile eski yönetmeli ortadan kalkar.
ʘ Bazen bir kanun yürürlük süresini kendi belirler.
ʘ AYM tarafından iptal edilen kanun hükümleri de yürürlükten kalkar.
ʘ Yeni bir kanun, eski bir kanunu açıkça yürürlükten kaldırabilir. Aynı şekilde, yeni yürürlüğe
giren bir kanunla önceki kanunun bazı hükümlerinin değiştirilmesi halinde de, değişikliğe
uğrayan hükümlerin eski şekli yürürlükten kalkar.
ʘ Eski hükmün uygulanmasını imkansız kılan yeni bir kanun yürürlüğe konarsa, eski hüküm
zımnen (örtülü) bir biçimde kaldırılmış olur.
ʘ Bütün yeni kanunların eski kanunu kaldırması için, her ikisi de aynı konuyu düzenlemelidir.

III. MEDENİ HUKUKLA DOĞRUDAN İLGİLİ TEMEL DÜZENLEMELER


MEDENİ HUKUK VE BORÇLAR KANUNU:
Yeni Medeni Kanun m.5’e göre;
“Bu kanun ve Borçlar Kanunu’nun genel nitelikli hükümleri, uygun düştüğü ölçüde tüm özel
hukuk ilişkilerine uygulanır.”
Medeni Kanun ve Borçlar Kanunu’nun bir hükmünün özel hukukun diğer alanlarında da
uygulanabilmesi için:
1. Özel hukuk alanına giren bu mesele için ilgili kanunda bir hüküm bulunmamalıdır.
2. MK’da ve BK’da yer alan ve o meseleye uygulanması söz konusu olan genel hüküm, o
özel hukuk ilişkisinin bünyesine ve kendisine özgü yapısına aykırı düşmemelidir.
Aynı şartlar ve esaslar, MK’da yer alan bir hükmün Borçlar Hukuku alanına veya BK’da bulunan
bir hükmün Medeni Hukuk alanına uygulanmasında da geçerlidir.
Bu uygulama tekniği “kıyasen uygulama”dır.
IV. KANUNLARIN UYGULANMASI
Kanunun uygulanması noktasında başlıca üç sorun vardır.
1. Karşılaşılan olaya kanunda uygulanacak hükmün bulunması ve uygulanması
2. Mevcut hükmün uygulanış tarzı, bu hükümde bir hüküm içi boşluk bulunması
halinde bunun doldurulması ve özellikle hakimin takdir yetkisini kullanması
3. Kanunda uygulanacak hüküm bulunmaması

A. KANUNDA UYGULANACAK HÜKMÜN BULUNMASI

1. Kanun Hükmünün Düz ve Zıt Anlam İtibariyle Kapsamı: Düz anlam, hükmün
doğrudan doğruya ifade ettiği anlamdır. Zıt anlam (mefhum-u muhalif) ise bu
ifadenin aksinden çıkan sonuca göre beliren anlamdır. Bir hükmün zıt anlamı tespit
edilirken ve uygulanırken dikkat edilmelidir, çıkarılan zıt anlam her zaman doğru
olmayabilir. Doğru olup olmadığı hükmün amacına bakılarak anlaşılır. Son olarak zıt
anlamın uygulanması başka hükümlerle sınırlandırılmış olabilir.

2. Kanun Hükmünün Yorumlanması:


Yorum Türleri - Yasama organı tarafından yapılan yoruma “yasama yorumu” denir,
hakimlerin davayı çözümlerken yaptığı yorum ise “yargı yorumu”dur. Bilim
adamlarının yaptığı yorum da “bilimsel yorum”dur.

Yorum Yöntemleri (Metodları);


Bir kanun maddesinin anlamı, bu maddenin kelimelerine, bu
LAFZİ YORUM kelimelerin cümle içindeki yerlerine, maddenin sözdizimine,
noktalama işaretlerine bakılarak tespit edilir.
Kanun koyucunun kanunu koyarken izlediği amaç araştırılır. Kanunu
koyduğu zamandaki muhtemel iradesi, yani sübjektif iradesi
TARİHİ araştırılarak yapılan yoruma "sübjektif tarihi yorum" denir. Sübjektif
YORUM tarihi yoruma yapılan eleştiriler sonucu kanunlarda yer alan
kuralların toplumun gereksinimlerini karşılayacak, toplumsal ve
teknik gelişmelere cevap verecek şekilde yorumlanma yöntemi olan
"objektif tarihi yorum" yöntemi ortaya çıkmıştır.
Kanunun amacını ve özellikle zamanın ihtiyaçlarını gözden uzak
GAİ YORUM tutmamak gerekir. Bu yönteme göre kanunlar, uygulandığı zamanın
ihtiyaçlarına göre yorumlanmalıdır.
SERBEST Kanun metnine bağlı kalmaksızın tamamen serbest bir şekilde, adil
YORUM sayılan bir çözüme varılabileceğini, hatta bu çözümün kanun
metnine dahi aykırı olabileceğini savunan yorum sistemidir.
MANTIKSAL Maddenin anlamı; maddenin içinde bulunduğu bağlama, diğer
YORUM maddeler karşısındaki durumuna, kanunun sistematiğine, planı
(BÜTÜNSEL içindeki konumuna bakılarak tespit edilir. Bu yorumlama
YORUM yönteminde özellikle kanunun kısım ve bölüm başlıkları ile
İLKESİ)
maddelerin kenar başlıkları önemli bir rol oynar.
 Kanunun ruhuyla bağdaşmayan bir lafzi yorum kabul edilemez. Kanunun lafzı
ile ruhu çatışıyorsa ortada bir kanun boşluğu olduğu kabul edilmeli ve bu
boşluk hakim tarafından MK m.1’e bağlı kalınarak kanun ruhuna uygun bir
çözümle doldurulmalıdır.
 Kanun boşluğunu doldurmak adına kullanılan “kıyas” ve “evleviyet”
tekniklerinin yorum yaparken de kullanılabileceği bazıları tarafından kabul
edilmektedir.
 Kanun hükmünün amacının (ratio legis) da bilinmesi hükmün anlamının
tespitinde önemli rol oynar.

3. Bulunan Hükmün Uygulanabilir Olması:


Yer İtibariyle - Tüm kanunlar esas itibariyle TC sınırları içinde uygulanır. MÖHUK
kuralları, bazen Türkiye’de cereyan etmiş bir olaya yabancı bir devlet kanununun
veya yabancı bir devletin sınırları içinde cereyan etmiş bir olaya Türk Kanununun
uygulanmasını gerektirebilir.

Zaman İtibariyle;
• Kanunlar yürürlüğe girdiği tarih ile yürürlükten kalktığı tarih arasındaki sürede
cereyan eden olaylara uygulanır. Bu ilkenin istisnaları tabi ki mevcuttur. Ama
yürürlükten kalkan bir kanunun, kendi yürürlük döneminde kazanılan haklara
ve durumlara uygulanmasına devam olunması bu sorundan tamamen
bağımsızdır. Çünkü yeni kanunun eskisi zamanında değil, eski kanunun yeni bir
kanun zamanında uygulanması söz konusudur. Bu ikisi birbiri ile
karıştırılmamalıdır. Kazanılmış hak ve statüler ile kurulmuş ilişkilerin yeni kanun
zamanında dahi eski kanun hükümlerine tabi olması, yeni kanunun kamu
düzenine ve genel ahlaka dayanan esasları ile çatışmamasına bağlıdır.

Yeni bir kanunun eski bir kanun zamanında cereyan etmiş olaya uygulanmasına
“kanunun geçmişe etkisi (makable şümulü)” denir. Yeni kanunların geçmişe
etki etmesi hukuk güvenliğine ters düşmektedir.

Bazen de bir kanun belirli konulara ilişkin eski hükümlerin uygulanıp


uygulanmayacağını açıkça düzenlemiş olabilir.

• Aynı anda yürürlükte bulunan iki ayrı kanunda, somut olaydaki uyuşmazlığa
ilişkin farklı çözümler öngören hükümler bulunuyorsa kanunlar arasında bir
çatışma vardır. Bu durumda iki temel ilke mevcuttur.

“Özel kanun, genel kanunu kovar”


“Her ikisi de özel veya her ikisi de genel ise, sonraki kanun önceki kanunu kovar”

Fakat mesele her zaman bu iki ilke yardımıyla çözülecek kadar basit değildir.
1. Aynı konuya ilişkin farklı kanunlarda birbirine zıt iki ayrı düzenleme olmalı.
Birbirine yakın konuları düzenleyen ve birbirini tamamlayan kanunlarsa bu
ilkeler kullanılamaz.
2. Bir kanunun genel veya özel olması, o kanuna yapıştırılacak standart bir
yafta değildir. Ancak diğer bir kanunla yapılan karşılaştırma sonucu böyle bir
kanıya varılabilir. (Dernekler Kanunu, Medeni kanun karşısında özeldir;
Sendikalar Kanunu karşısında geneldir.)
3. Kanunların biri genel, diğeri özel ise: Genel kanun önce, özel kanun sonra
yürürlüğe girmiş ise özel kanun uygulanır. Özel kanun önce, genel kanun
sonra yürürlüğe girmiş ise bu duruma uygulanacak sabit bir ilke yoktur.
Hakimin yorumuna tabiidir.
Nitelik İtibariyle - Bazı kanun hükümleri ancak taraflar aksini kararlaştırmamışsa
(genellikle sözleşme ile kararlaştırma olur) uygulanır. Bu açıdan kanun hükümleri
“aksi kararlaştırılamayan (emredici hukuk kuralları)” ve “aksi kararlaştırılabilen
(yedek hukuk kuralları)” olmak üzere ikiye ayrılır. Yedek hukuk kuralları da
“tamamlayıcı” ve “yorumlayıcı” olmak üzere ayrılabilir.
1. Emredici: Aksinin kararlaştırılmasına izin vermeyen kurallardır. İlişkiye bu
kuralların uygulanmayacağına dair yapılan sözleşmeler hüküm ifade etmez.
Bazen bizzat madde metninde hükmün emredici olduğu açıklanır. Bazen ise
lafzından anlaşılmaz. Emredici olup olmadığı, hükmün lafzının ruhu ile kontrol
edilmesi ve özellikle amacının da hesaba katılmasıyla ortaya çıkarılır. Amaçları
gereği “kamu düzenine ilişkin hükümler”, “genel ahlaka ilişkin hükümler”,
“kişinin kişiliğini koruyan hükümler” ve “zayıf olanı koruyan hükümler”
emredici hukuk kuralı sayılmaktadır.
2. Yedek: Taraflar arasında aksi kararlaştırılmadıkça uygulanabilen kurallardır.
Bazıları sözleşmede düzenlenmeyen bir boşluğu doldurur, bunlara
“tamamlayıcı hukuk kuralı” denir. Bazıları ise sözleşmede kullanılan ve ne
anlama geldiği açıklanmayan bir hususu yorumlar, bunlara da “yorumlayıcı
hukuk kuralı” denir.

B. HÜKMÜN UYGULANIŞ TARZI VE HAKİMİN TAKDİR YETKİSİNİ KULLANMASI

Yer, zaman ve nitelik itibariyle uygulanabilir olduğu tespit edilen kanun hükmünün düz
veya zıt anlam itibariyle kapsamına giren bir olaya doğrudan doğruya uygulanması
mantık kuralları uyarınca olur.

Düz veya zıt anlam itibariyle bir kanun hükmü uygulanırken hüküm doğrudan doğruya
olayı kapsamaktadır. Halbuki öncelik (evleviyet) veya kıyas (örnekseme) yolu ile bir
hükümden yararlanmada, yararlanılan hüküm uygulanacağı olayı değil, yakın veya
benzer bir başka durumu düzenlemektedir. Hakimin önündeki olayı doğrudan doğruya
kapsamamaktadır.
Bir kanun hükmünün bir olaya uygulanabilmesi için gerekli unsurları içinde
bulundurmayıp, hakime bir araştırma ve değerlendirme ile hükmün unsurlarını
tamamlama görevi bıraktığı bütün hallerde bir hüküm içi boşluk söz konusudur. Bu
hükmün mahalli örfe veya genel ahlaka yollama yaptığı hallerde de durum böyledir.
Hakim bu hükmü uygulayabilmek için mahalli örfü veya genel ahlak kurallarını
araştırarak kanun hükmünü tamamlayacak ve ondan sonra uygulayacaktır.

Aynı şekilde hakim, kendisine takdir yetkisi veren hükümleri uygularken de bu yetkisini
kullanarak hüküm içi boşluğu doldurmak zorundadır.

HAKİMİN TAKDİR YETKİSİ

Medeni Kanun m. 4:
“Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz
önünde tutmayı emrettiği konularda hakim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.”

Bu hükme göre, kanunda hakimin takdirine bırakılan durumlarda, hakimin halin


gereklerini dikkate alarak veya haklı sebeplere göre hüküm vermesi gereken hallerde,
hakim bir takdir yetkisine sahiptir.

Gerçekten kanunun hakkaniyete göre hüküm verilmesini aradığı hallerde veya


hakimin uygun miktarda maddi veya manevi tazminata hüküm vermesini yahut
gerekli önlemleri almasını emrettiği durumlarda da hakim takdir yetkisine sahiptir.
Keza, bir kanun hükmünün uygun zaman, önemli sebepler, somut olayın şartları gibi
niteliği gereği hakimin takdirinde bulunmasını gerektiren hallere yer verdiği
durumlarda da bu yetki söz konusudur.

 Hakimin takdir yetkisini kullanacağı haller ile hukuk yaratacağı haller de birbiriyle
karıştırılmamalıdır. Takdir yetkisini kullanacağı hallerde kanunda bir hüküm
vardır fakat bu hükmün içinde boşluk bulunmaktadır. Hukuk yaratması gereken
hallerde ise, esasen kanunda uygulanabilir hiçbir hüküm bulunmamaktadır.
Hakime takdir yetkisi veren hükümler doktrinde iki gruba ayrılmıştır. Hükmün
uygulanması için gereken şartların gerçekleşmiş olup olmadığını takdir konusunda
hakimin yetkili olduğu hükümler bir grupta; hükmün uygulanmasıyla varılacak sonucu
saptamada hakime takdir yetkisi veren hükümler diğer bir grupta yer alır. Bazı olaylarda
hakim, aynı anda hem şartlarda takdir yetkisi veren bir hükmü, hem de sonucu tayinde
takdir yetkisi veren bir hükmü uygulayarak her iki yönde de takdir yetkisini kullanma
durumunda olabilir.
Hakim takdir yetkisini, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, kanunun ilgili hükmünün
çizdiği sınır içinde adil bir sonuca varacak şekilde kullanacaktır. Yani bu yetkiyi
kullanırken hakim tamamen serbest değildir, keyfi davranamaz. Hakim hakkaniyete
göre takdirde bulunurken somut olayın tüm özelliklerini nazara almak ve bunların
hangisini, ne yönde değerlendirdiğini kararında gerekçeli biçimde belirtmek
zorundadır. Dayandığı noktaların hükmü neden hukuka ve hakkaniyete uygun kıldığını
da kararın gerekçesinde göstermelidir. Takdir yetkisinin varlığı, hakimi hiçbir şekilde
“gerekçe gösterme” zorunluluğundan kurtarmaz.

C. UYGULANABİLİR HÜKÜM BULUNMAMASI: KANUN BOŞLUĞU

Mevcut hükümlerin araştırılması ve yorumlanması sonucunda soruna cevap veren,


olaya uygulanabilir bir hüküm bulunmazsa bu konuda bir kanun boşluğunun varlığı söz
konusudur.

Kanun boşluğu ile hüküm içi boşluk aynı şey değildir. Hüküm içi boşluk halinde
kanunda bir hüküm vardır, fakat uygulanabilmesi hüküm dışı unsurlarla
tamamlanmasına bağlıdır. Kanun boşluğunda ise, kanunda uygulanabilir bir hüküm
yoktur. Bu durumda örf ve adet hukukuna başvurulması ve gerektiğinde hakimin yeni
kural koyması (hukuk yaratması) gereklidir.

“Hukukta boşluk” kavramı da kanun boşluğundan farklıdır. Örf ve adette de


uygulanabilir bir hüküm bulunmazsa burada “hukuk boşluğu” var demektir.

Ayrıca kanun boşluğundan bahsedebilmek için öncelikle ortada hukuk düzeni


tarafından düzenlenmesi gereken bir konunun bulunması şarttır. Bu bilgiye göre;
görgü, ahlak veya din alanına giren bir konuda kanunda hüküm bulunmuyorsa o
noktada bir kanun boşluğu söz konusu değildir.

Kısacası şöyle özetlemek gerekirse, bir kanun boşluğu durumu için:


1. Olay, herhangi bir hükmün ne düz anlamıyla ne de zıt anlamıyla kapsamına
girmelidir.
2. Kanunda uygulanabilir bir hüküm bulunmamalıdır.

KANUN BOŞLUKLARININ ÇEŞİTLERİ


a. Bilinçli Boşluklar – Bilinçsiz Boşluklar
Kanun koyucu, bir kanun boşluğunu bilerek ve isteyerek bırakmışsa ortada “bilinçli
boşluk” mevcuttur.
Kanun koyucu özen eksikliğinden ötürü, aslında düzenlemesi gereken bir hususta
hüküm getirmeyi ihmal etmişse veya boşluk zaman içinde değişen koşullar ve
ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar sebebiyle meydana gelmişse “bilinçsiz boşluk” söz
konusu olur. Bilinçsiz boşluk bilerek yaratılmış değildir.
Bilinçsiz boşluklardan, kanun koyucu kanunu yaparken gerekli özeni göstermezse
ortaya çıkan boşluklar “ihmalden doğan boşluklar”, kanunun yapılmasından sonra
ortaya çıkan durumlara göre şekillenen meselelere ilişkin ve öngörülmesi fiilen
mümkün olmayan boşluklar da “fiili boşluklar”dır.
Kanun boşluğu mutlaka bir unutma sonucu ortaya çıkacağını söylemek de doğru
değildir. Çok fazla rastlanmasa bile bazı kanun boşlukları kanun koyucunun arzusu
sonucu bilerek ve isteyerek bırakılmış olabilir. Genellikle bu durumlar çözüme
ulaşamamış ve tartışmaya açık konular üzerinde oluşmaktadır.
Bazen de kanun boşluğu, mevcut kanun hükmünün yürürlükten kalkması ve yerine
yasama organınca henüz bir düzenleme getirilmemesi üzerine ortaya çıkar.

b. Açık Boşluklar – Örtülü Boşluklar


Hukuken çözüme varılması gerekli olan ve bu yüzden de kanun tarafından
düzenlenmesi icap eden bir konuda, kanunda ne lafzı ne de yorumla belirlenen
içeriği itibariyle uygulanabilir hiçbir hüküm yoksa “açık boşluk” vardır.

Buna karşılık kanunda, somut olayda çözümlenmesi gereken soruna ilişkin bir
hüküm bulunmasına rağmen, bu hükmün lafzı ile ruhunun bağdaşmaması veya
mevcut hükmün aynı değerde başka bir hükümle çatıştığı ya da hükmün lafzı ve
ruhu itibariyle tespit edilen anlamda uygulanmasının dürüstlük kuralına aykırı
olduğu hallerde de uygulanabilir bir hükmün bulunmadığı sonucuna varılır. Bu
hallerde “örtülü (gizli) kanun boşluğu” söz konusudur.

c. Gerçek Boşluklar – Gerçek Olmayan Boşluklar


“Gerçek boşluk”, tam anlamıyla açık boşlukları karşılamaktadır. Yani kanunda bir
hukuki meseleye hiçbir cevap bulunamıyorsa “gerçek boşluk” söz konusudur.

Bir örtülü boşluk söz konusu olmadığı halde, hükümde öngörülen çözüm tatminkar
sayılmıyor, beğenilmiyor ve ihtiyaçlara uygun görülmüyorsa ortada yine bir kanun
boşluğu vardır. Bu boşluk “gerçek olmayan boşluk”tur. Gerçek olmayan boşluk bir
kanun boşluğunu değil, bir kanun sakatlığını veya yetersizliğini ifade etmektedir.
Çünkü ortada uygulanabilecek bir kanun vardır ama beğenilmemektedir.

KANUN BOŞLUĞU BULUNMASININ SONUÇLARI


Medeni kanun m.1’e göre kanun boşluğu durumunda hakim diğer hukuk kaynaklarına
başvuracaktır. Önce örf ve adet hukukuna bakacak, bir örf ve adet hukuku kuralı
mevcutsa boşluğu bununla dolduracaktır. Örf ve adet hukukunda da bir kural yoksa,
kendisi bir hukuk kuralı yaratacak ve koyacağı kurala göre hüküm verecektir.
§3. ÖRF VE ADET HUKUKU
I. KAVRAM
Sürekli şekilde tekrarlanan davranışlar sonucunda, toplumda bu davranışa uyulmasının
zorunlu olduğu kanaati yerleşince, bu yerleşik hale gelen davranış biçimi bir örf ve adet hukuku
kuralı haline gelir. Bu kurallar örf ve adet hukukunu meydana getirir.

Toplumda mevcut örf ve adet hukuku kurallarının neler olduğunu belirli bir kaynağa bakarak
önceden tespit edebilme imkanı yoktur. Bu hususta, somut bir sorunla karşılaşan hakim, belirli
bir davranış biçimi açısından bir örf ve adet hukuku kuralının aşağıdaki varlık şartlarının
gerçekleştiğine kanaat getirirse, böyle bir kuralın varlığına hükmedecek ve bir hukuk kaynağı
olarak kullanacaktır. Bu konuda hakim, uzman bilirkişilerden ve – özellikle ticari alandaki örf
ve adet kuralları açısından – meslek kuruluşlarından görüş alabilir.

II. BİR ÖRF VE ADET HUKUKU KURALININ DOĞUMU İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR

1) Sürekli Uygulama: Bir olay karşısında ilgililerin davranış tarzının, aynı tip olaylarda
sürekli olarak tekrarlanmasıdır. Maddi unsur olarak da bilinmektedir.
2) Doğan Bu Geleneğe Uymanın Zorunlu Olduğu Kanısının Yerleşmesi: Bir geleneğin
alelade örf ve adet olmaktan çıkıp örf ve adet hukuku kuralı haline gelmesi için,
toplumda bu geleneğe uyulmasının zorunlu olduğu kanısının yerleşmiş olması gerekir.
Manevi unsur olarak bilinmektedir.

III. ÖRF VE ADET HUKUKUNUN ROLÜ

• Esas rolü, ikinci derecede bir hukuk kaynağı olarak kanun boşluğunu doldurmaktır. Buna
“tamamlayıcı rolü” denilebilir.
• Kanunun örfe ve adete yollama yaptığı hallerde, bu konulardaki hüküm içi boşluğu
doldurmaya yarar. Bu gibi hallerde boşluğun doldurulması için alelade bir geleneğin
(teamülün) varlığı yeterdir, bu geleneğin bir örf ve adet hukuk kuralı niteliğini kazanmış
olması zorunlu değildir.
• Bazı kanunların yorumlanmasında yardımcı rol oynayabilir.
• Yasama organını bir kanun hükmünü değiştirmeye veya yeni bir kanun hükmünü kabule
zorlayabilir.

§4. HAKİM TARAFINDAN YARATILAN HUKUK


I. GENEL BAKIŞ
Medeni Kanun m.1/2
“Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hakim, örf ve adet hukukuna göre, bu da yoksa
kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir.”
Bu, hakim için bir yetki olduğu kadar aynı zamanda bir görevdir. Hakim, hüküm bulunmadığı
gerekçesiyle davadan kaçınamaz.

II. HAKİMİN HUKUK YARATMASININ ŞARTLARI


1. Hakimin çözmek zorunda olduğu meseleye uygulanabilir bir kanun hükmü
bulunmamalıdır.
2. Örf ve adet hukukunda da söz konusu kanun boşluğunu dolduracak bir kural
bulunmamalıdır.

III. HAKİMİN HUKUK YARATIRKEN UYGULAYACAĞI YÖNTEM


MK m.1’de uygulayacağı metot açıklanmıştır: Kanun koyucu gibi hareket etmek.

Buna göre hakim, kanun boşluğunu doldurmak için dava konusu olan olayla aynı tipteki
olaylara uygulanabilecek genel ve soyut nitelikli bir kural koymak zorundadır. Hakimin sadece
önündeki olayın özelliklerini düşünerek kabul edeceği, o somut duruma özgü bir kural bu ilkeye
uymaz.

Hakim, tarafların karşılıklı menfaatlerini tespit edecek, bunları adalet duygusu içinde tartarak
hayat ihtiyaçlarını karşılamaya elverişli ve aynı zamanda mevcut hukuk düzeniyle ve hukuk
güvenliğiyle bağdaşacak bir kural bulacaktır. Buna karşılık hakim, hukuk yaratma faaliyeti
sırasında, gerçekte mevcut olmayan olguları varsaymak, sadece somut olaya özgü bir çözüm
getirmek veya basit yorum yöntemlerine başvurmak gibi olumsuz yaklaşımlardan da
kaçınmalıdır.

Keza hakim, aslında hukuk kaynağı olmayan normlara veya yalnızca bazı doktrin görüşlerine
veya yargı kararlarına doğrudan dayanarak kural koymaktan da sakınmalıdır. Bu normlara
hukuk yaratma faaliyeti sırasında sadece bir “araç” olarak başvurulabilir.

Menfaatlerin tespiti ve tartılarak değerlendirilmesi, konulacak hukuk kuralının temel


noktasıdır. Zira bu kural, ortadaki menfaat çatışmasını çözecektir. Bu husus, “menfaat
içtihatçılığı” denilen akımın hareket noktasıdır. Akım, kanunun yorumlanmasında ve
boşlukların doldurulmasında menfaatlerin esas alınmasına dayanan ve “kavram içtihatçılığı”
yaklaşımını reddeden bir akımdır.

IV. HAKİMİN HUKUK YARATIRKEN YARARLANACAĞI İMKANLAR


1. Kanunun benzer durumları düzenlemek için koyduğu fakat söz konusu kanun boşluğuyla
alakalı meseleyi kapsamına almayan bir hükümden öncelik (evleviyet) veya kıyas
(örnekseme) yoluyla yararlanmak. Kıyasta, kanunda uygulanacak bir hüküm yoktur, ama
yakın veya benzer bir olaya ilişkin hüküm vardır. Bu hükmün kullanılmasıyla kanun
boşluğunun doldurulması kıyastır. Öncelik (evleviyet) tekniğinde ise mantıksal akıl
yürütme yolu ile bir sonuca varılarak, mevcut kuralın daha dar veya geniş bir kapsamda
uygulanması söz konusudur.
2. Başka bir kanun hükmünden yararlanma imkanı olmasa bile kanunun ruhundan
yararlanmak.
3. Doktrinden ve mahkeme içtihatlarından yararlanmak.
4. Hukuk tarihinden ve karşılaştırmalı hukuktan yararlanmak.
5. Ülkenin hukuk yaşamındaki gelişmeleri nazara almak.

V. HAKİMİN YARATTIĞI HUKUK KURALININ ROLÜ


Hakimin yarattığı hukuk kuralı bir “kanun hükmü” niteliğinde değildir. Bu bakımdan koyulan
kural ne o hakimi ne de diğer mahkemeleri bağlar. Gerek hukuk yaratma şartları bulunup
bulunmadığı, gerek konulan kuralın isabetli olup olmadığı ve gerekse kuralın uygulanışının
uygun olup olmadığı Bölge Asliye Mahkemesi ve Yargıtay tarafından kontrol edilebilir. Fakat
özellikle, daha önce bir hukuk kuralı yaratmış olan hakim, aynı tip olayda bundan farklı bir kural
koymaya kalkışırsa, bunu çok sağlam gerekçelere dayandırmak zorundadır.

Ancak, Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları, benzer olaylarda bütün mahkemeleri bağlayıcı
bir güce sahip olduğu için, bu kararlar kanun boşluğunu doldurucu nitelikte ise bütün
mahkemeleri bağlar.

§5. MEDENİ HUKUK UYGULAMASINDA BİLİMSEL GÖRÜŞLERİN VE


YARGI KARARLARININ ROLÜ
I. GENEL BAKIŞ
Medeni Kanun m.1/3
“Hakim, karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır.”

II. DOKTRİNDE YER ALAN BİLİMSEL GÖRÜŞLER


Bilimsel görüşlerden maksat, hukuk bilimi ile uğraşanların eserlerinde hukuki meseleler
hakkında açıkladıkları düşüncelerdir. Bu düşünceler “doktrin (öğreti)” üst kavramı altında
toplanır. Bu kategoriye hukuk felsefesine, hukuk tarihine ve hatta hukuk sosyolojisine ait
eserler de girer. Hatta hakim, yabancı hukuk düzenlerine ait eserlerden de yararlanabilir.

ESER TİPLERİ
a) Sistematik Eserler: Hukuk kurallarını ve müesseselerini bir bütün halinde ele alıp
sistematik bir plan uyarınca inceleyen eserlerdir. Özellikle öğretim alanında
yararlıdırlar.
b) Şerhler: Kanun maddelerini kanundaki sıra uyarınca birer birer ele alıp maddedeki fikir
silsilesini takip ederek inceleyen ve yorumlayan eserlerdir. Hukuk uygulamacılarına
yararlıdır. Türkiye’de gerçek anlamına uygun bir şerh henüz bulunmamaktadır.
c) Monografiler: Belirli bir konuyu derinlemesine ve çeşitli yönleriyle inceleyen
eserlerdir.
d) Makaleler: Belirli bir konuyu inceleyen ve dergilerde veya belirli kişi veya olay anısına
çıkarılan armağan kitaplarında yayınlanan yazılardır. Konuyu daha dar bir açıdan fakat
çok daha detaylı ele alır.
e) Eser veya İçtihat Tahlilleri: Bir eserin veya mahkeme kararının özelliklerini belirtmek
ve eleştirmek üzere yayınlanan yazılardır.
f) Notlu Kanunlar: Kanun metnini ihtiva eden, fakat kanun metni altında o maddeye
ilişkin bazı önemli noktalarda küçük açıklamalara yer veren eserlerdir.
g) Diğer Eserler

DOKTRİNİN ROLÜ
Yürürlükteki hukukun anlaşılmasını kolaylaştırır, hukukun gelişmesine ve gelecekteki hukukun
oluşmasına katkı sağlar. Ayrıca hakimin kararlarında da yardımcı olur.

HAKİMİN DOKTRİNDEKİ BİLİMSEL GÖRÜŞLERDEN YARARLANMASI


Hakim, gerek kanun hükümlerini yorumlarken ve uygularken, gerekse kanun boşluğunu
doldururken doktrinden yararlanır. Doktrine bağlı değildir, sadece yararlanır. Fakat bu
serbesti, doktrini hiç nazara almama hakkını vermez. Hakim doktrinden yararlanacaktır ve
savunduğu görüşü neden savunduğunu, reddettiği görüşü neden reddettiğini de kararında
açıklayıp gerekçesini gösterecektir. Gerekçe, kararın zorunlu unsurudur. Hakim, gerekçe
belirtmeksizin hüküm tesis edemez.

III. YARGISAL İÇTİHATLAR

A. ANLAMI
Yargısal içtihatlar, yargı organı durumundaki mahkemeler tarafından verilen kararlardan
çıkan prensiplerdir. Bu kararlar içinde üst mahkeme kararları daha fazla önem taşır.
Yargıtay’ın içtihadı birleştirme kararları ise hakimleri bağlayıcı rol oynar.

B. MAHKEME KARARLARININ ÇEŞİTLERİ


KARARIN NİTELİĞİ BAKIMINDAN
Olay Kararları: Bir kanunun yorumlanması veya boşluğunun doldurulması yönünden bir
özellik taşımayıp, bir uyuşmazlığı, kanun hükmünü basit bir şekilde uygulayarak çözen
kararlardır.
Prensip Kararları: Bir kanun hükmünün yorumlanması veya kanun boşluğunun
doldurulması açısından özellik taşıyan, bir prensibi ortaya koyan veya teyit eden
kararlardır.

KARARI VEREN MAHKEME BAKIMINDAN


Medeni Hukukla İlgili Davalar: Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk Mahkemelerinde bakılır.
Asliye mahkemesi derecesinde olmak üzere, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri, Aile
Mahkemeleri ve Kadastro Mahkemeleri gibi mahkemeler de bakabilir. Bir davayı inceleyip
hüküm vermekle görevli mahkemelere “Hüküm Mahkemesi”, “Esas Mahkemesi”, “İlk
Derece Mahkemesi” veya “Bidayet Mahkemesi” denir.
İlk Derece Mahkemeleri Hükümlerini Kontrol Eden Kurum: Öncesinde Yargıtay veya eski
adıyla “Temyiz Mahkemesi”dir.
Ancak artık Yargıtay’ın yanı sıra ikinci derece istinaf mahkemesi olarak “Bölge Adliye
Mahkemeleri (BAM)” de bulunmaktadır. İlk derece mahkemesinde verilen hükmün Bölge
Adliye Mahkemesince incelenmesi “istinaf” ile olur. Hakkında istinaf yoluna
başvurulmayan veya istisnaen istinafa başvurulması mümkün olmayan mahkeme kararları
BAM’a gitmeden kesinleşir. Diğer hallerde ise karar BAM’ın görevli Dairesince incelenir.
Daire, mahkeme kararını aynen onaylayabilir, gerekçesi bakımından düzelterek hüküm
tesis edebilir veya mahkeme kararını tümden kaldırarak yeni bir hüküm kurabilir.
BAM’ın bazı kararlarının temyizi mümkün değildir. Bu halde, dava dosyası ilgili mahkemeye
geri gönderilir ve BAM’ın kararı doğrultusunda işlem yapılır. Temyizin mümkün olduğu
hallerde ise kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yoluna
başvurulabilir. Yargıtay’ın dosyayı ele alan ilgili Dairesi, BAM’ın kararını ya onar ya
düzelterek onar ya da bozar. Bozma kararının niteliğine göre dosya ilk derece
mahkemesine veya BAM’a geri gönderilir. Bozma kararı karşısında BAM’ın ve ilk derece
mahkemesinin direnme hakkı vardır.
Direnme olmazsa ilgili mahkeme bozma kararına uyarak davayı sonuçlandırır. Verdiği yeni
karar da yine temyiz edilebilir. Direnme olursa, ilgili konu incelenmek üzere Yargıtay Hukuk
Genel Kurulu’na intikal eder. Genel Kurul direnmeyi uygun bulursa mahkeme kararını onar,
uygun bulmazsa direnme kararını bozar.

C. HAKİMİN MAHKEME KARARLARINDAN YARARLANMASI


Genel Kurul kararları genellikle bir prensibi ortaya koyar ve bu açıdan prensip kararı niteliği
taşır.
İçtihadı birleştirme kararları somut bir uyuşmazlığı ve görülmekte olan bir davayı
sonuçlandırmakla ilgili değildir, sadece soyut bir ilkenin belirlenmesine ilişkindir. Genel
Kurul ve Daire kararları hakimi bağlamazken, içtihadı birleştirme kararları, benzer hukuki
konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerini ve Adliye Mahkemelerini bağlar. İçtihadı
birleştirme kararları, tahkim prosedüründe de Hakem Kurulları için bağlayıcıdır.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararlarından bir kanun boşluğunu dolduranlar, hukukun bir
yürürlük kaynağı niteliğini taşır. İçtihadı Birleştirme Kararları Resmi Gazete’de yayınlanır.
Hakim, içtihadı birleştirme kararlarına uymak zorundayken bu kararlar dışındaki prensip
kararı niteliğindeki diğer kararlardan da yararlanır.
Türk hakimi için ilk planda Türk mahkemelerinin kararları vardır. Fakat bu, Türk hakiminin
yabancı mahkeme içtihatlarından da yararlanamayacağı anlamına gelmez.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: MEDENİ HUKUKUN BAZI TEMEL


KAVRAMLARI
§1. “HAK” KAVRAMI
Hak, hukuken korunan ve sahibine bu korumadan yararlanma yetkisi tanınan menfaattir.

§2. HAKLARIN ÇEŞİTLERİ


I. PARA İLE ÖLÇÜLEBİLEN DEĞERİ BULUNUP BULUNMAMASI AÇISINDAN

Mal Varlığı Hakları Şahıs Varlığı Hakları

Kişinin para ile ölçülebilen haklarıdır. Aktif ve Kişinin para ile ölçülemeyen, manevi değer
pasif olmak üzere iki kısımdan oluşur. Kişinin taşıyan ve başkalarına devredilemeyen
para ile ifade edilebilen bütün hakları aktif haklarıdır. Bu haklar kişiye sıkı sıkıya bağlı
kısmı, borçları ise pasif kısmı oluşturur. Mal olduğundan ölümle sona erer, mirasçılara
varlığı haklarını, mal varlığının bu aktif kısmı geçmez, başkasına devredilemez, hukuka ve
oluşturur. Kural olarak başkalarına ahlaka aykırı olarak sınırlandırılamaz,
devredilebilir ve mirasçılara geçebilir. haczedilemez ve kişi bu haklarından
vazgeçemez.
Mal varlığı hakları 4’e ayrılır.
Kişinin Kendi Şahsı Üzerindeki Hakkı: Kişinin
1. Alacak Hakları vücut tamlığı, onur ve haysiyeti, bilimsel ve
2. Ayni Haklar mesleki kimliği, sırları, adı ve resmi gibi manevi
3. Fikri Haklar varlıkları üzerindeki hakları bu kategoriye girer.
4. Maddi Değeri Olan Yenilik Doğuran
Kişinin Başkasının Şahsı Üzerindeki Hakkı:
Haklar
Velayet ve vesayet bu kategoriye girer.

ALACAK HAKLARI: Alacaklıdan borçluya bir edimi yerine getirmesini; yani bir şey yapmasını,
vermesini veya yapmamasını isteme yetkisi sağlayan haklardır. Sadece alacaklı ile borçlu
arasındaki bir hukuki bağa dayanır. Bu bağa “borç ilişkisi” denir.

Alacak hakkının doğumunu sağlayan kaynakların başında sözleşmeler gelir. Haksız fiil, sebepsiz
zenginleşme, vekaletsiz iş görme, sözleşme görüşmelerinde kusurlu davranma (culpa in
contrahendo) ve özel bir kanun hükmü de bir kişinin alacak hakkına sahip olmasını sağlayabilir.

AYNİ HAKLAR: Bir kimseye bir mal üzerinde doğrudan doğruya hakimiyet sağlayan ve bu
nedenle de herkese karşı ileri sürülebilen haklardır. Bir mal üzerinde ayni hakkın
kazanılabilmesi için kural olarak taşınırlarda zilyedliğin elde edilmesi, taşınmazlarda ise hakkın
tapuya tescili gerekir. Mallar (eşya) üzerindeki haklardır. Hukuki anlamda eşya, üzerinde
bireysel hakimiyet kurmaya elverişli olan ve ekonomik bir değer taşıyan, cismani (somut)
değerlerdir. Kanunda öngörülen modeller dışında bir ayni hak tipi taraf iradeleriyle
yaratılamaz.

a) Mülkiyet Hakkı – En geniş ayni hak, mülkiyet hakkıdır. Mülkiyet hakkı, sahibine hakkın
konusu olan şeyi kullanma (usus), semerelerinden yararlanma (fructus) ve tüketme
(abusus) yetkilerini sağlar. Hak sahibinin adedi bakımından mülkiyet hakkı “tek şahıs
mülkiyeti” ve “birlikte mülkiyet” ayrımını tabi tutulur. “Birlikte mülkiyet” de kendi
içinde ikiye ayrılır: Paylı mülkiyet ve elbirliği mülkiyeti. Birden fazla kişinin bir eşya
üzerindeki mülkiyet hakkına hisseler halinde sahip olması “paylı mülkiyet”, ortaklık
ilişkisi içinde sahip olması “elbirliği mülkiyeti”dir. Diğer bir ayrım olan “toplum
mülkiyeti” ve “özel mülkiyet” ayrımında ise malların topluma ait olmasını “toplum
mülkiyeti”, bireylere ait olmasını “özel mülkiyet” ifade eder. Tek şahıs mülkiyeti ve
birlikte mülkiyet, özel mülkiyetin çeşitleridir.

b) Sınırlı Ayni Hak – Bir ayni hakkın eşya üzerinde sağladığı yetkinin sınırlı olmasıdır.
Sahibine mülkiyette bulunan yetkilerden birini veya ikisini sağlar.
• Rehin Hakkı: Hak sahibinin bir alacağını teminat altına alan; borçlunun borcunu
yerine getirmediği ve alacaklının alacağını elde edemediği hallerde, alacaklıya
malı cebri icra yoluyla sattırma ve alacağını, rehin konusu malın satışından elde
edilecek paradan karşılama yetkisini sağlayan haklardır. Alacak hakkı sona erince
rehin hakkı da sona erer. Alacak bir başkasına temlik edildiğinde rehin hakkı da
kendiliğinden yeni alacaklıya geçer. Bunun sebebi “fer’i hak (alacağa bağlı hak)”
niteliği taşımasıdır. “Taşınır rehni” ve “taşınmaz rehni” diye ikiye ayrılır.
• Taşınmaz Yükü: Bir taşınmaz malikinin, mülkü dolayısıyla o taşınmaz karşılık teşkil
etmek üzere bir başka kişiye bir şeyi verme veya bir şey yapma zorunluluğu altına
girmesidir.
• İrtifak Hakkı: Malın malikine, mülkiyete ait bazı hakları kullanmama veya bu
yetkiyi sınırlı ayni hak sahibinin kullanmasına müsaade etme külfeti yükleyen ve
böylece hak sahibine malı kullanma ve ondan yararlanma yetkisi sağlayan ayni
haklardır. Hak sahibinin maldan yararlanmasını sağlıyorsa olumlu, malikin
yetkilerini kısıtlıyorsa olumsuz irtifaktır. Ayrıca başkasına devredilemeyen, hak
sahibi ölünce sona eren ve mirasçılara geçmeyen irtifaklara “şahsi irtifak”; bir
taşınmaz üzerine verilen ve taşınmaz maliki kim olursa olsun o kişi lehine tesis
edilen irtifaklara da “arzi irtifak (ayni irtifak)” denir.

İrtifak haklarının sağladıkları yetkiye göre çeşitleri vardır. “İntifa Hakkı”, bir malı
kullanma ve semerelerinden yararlanma hakkı sağlar. İntifa hakkı ile yüklü
mülkiyete “çıplak mülkiyet” denir. “Sükna Hakkı (Oturma Hakkı)”, bir evde veya
evin bir kısmında oturma yetkisi veren irtifak hakkıdır. Başkasına devredilemez ve
sadece konutlarda söz konusudur. Sükna hakkı, tapuda resmi şekilde tesis edilir.
“Üst Hakkı”, hak sahibine başka bir kişinin mülkiyetinde olan arazinin altında ve
üstünde bir yapı inşa edip, hakkın devamı süresince bu yapı üzerinde hak sahibi
olma veya arazide zaten mevcut olan yapıyı muhafaza etme yetkisi sağlayan
irtifak hakkıdır. Bu hak başkasına devredilebilir, tüm taşınmazlarda mümkündür.
“Kaynak Hakkı”, başkasının arazisindeki bir kaynaktan yararlanma yetkisi sağlayan
irtifak hakkıdır. Başkasına ait bir taşınmazdan geçme yetkisi sağlayan “geçit
irtifakı” gibi başkaca irtifaklar ise özel olarak belirtilmeyerek “diğer irtifaklar”
başlığı altında toplanmıştır.
FİKRİ HAKLAR: Kişilerin zeka, düşünce ve yaratıcılıklarını kullanarak yarattıkları fikir ürünleri
üzerindeki haklarına fikri haklar denir. Kitaplar, tablolar, heykeller, bilgisayar programları,
ticaret unvanları, markalar, yeni bir ilaç, yeni bir teknoloji gibi şeyler fikri hakları olan
eserlerdir. Eser sahibinin eseri üzerindeki fikri hakkının bir mali yönü, bir de kişiliği ilgilendiren
manevi yönü vardır.
MADDİ DEĞERİ OLAN YENİLİK DOĞURAN HAKLAR: Bunlar bir hak sahibine, tek taraflı irade
beyanında bulunarak, yeni bir hukuki ilişki kurmak, mevcut bir hukuki ilişkiyi değiştirmek yahut
sona erdirmek yetkisini verirler. Örnek verecek olursak alım hakkı para ile ölçülebilen bir
değere sahip olduğu için malvarlığı hakları arasında yer aldığı halde; boşanma davası açma
hakkı bu nitelikte olmayıp şahıs varlığı haklarındandır. Bu nedenle bütün yenilik doğuran
hakların değil, sadece maddi değeri bulunan yenilik doğuran hakların malvarlığı hakları
kategorisine dahil olduğunu vurgulamakta fayda vardır.

II. İLERİ SÜRÜLEBİLECEĞİ ÇEVRE AÇISINDAN

MUTLAK HAKLAR NİSBİ HAKLAR


Bu haklar, sahibine maddi ve maddi olmayan Mutlak haklar “herkese karşı ileri
mallar ile şahıslar üzerinde en geniş yetkileri sürülebilme” özelliğine sahiptir. Buna karşın
veren ve hak ihlal edildiğinde herkese karşı nispi haklar herkese karşı değil, sadece belli
ileri sürülebilen haklardır. Mutlak hakların kişi veya kişilere karşı ileri sürülebilen
herkese karşı ileri sürülebilmesi, bunlara haklardır. Nisbi hakların en önemli örneğini
herkesin uyma zorunluluğu anlamına gelir. alacak hakları oluşturur. Burada alacak hakkı
Kanunda sınırlıdır. herkese değil, yalnız borçluya karşı ileri
sürülebildiği için nispi haklardandır.

1. Mallar Üzerinde 1. Alelade Nisbi Haklar


• Maddi mallar üzerinde (ayni haklar) • Haksız fiil, hukuki işlem ve sebepsiz
→ Mülkiyet hakkı zenginleşme gibi borç ilişkilerinden
→ Sınırlı ayni haklar (irtifak, doğar. Sadece belirli kişilere karşı ileri
rehin, taşınmaz yükü) sürülebilir. Alacak hakkı buna
• Maddi olmayan mallar üzerinde örnektir.
→ Fikri haklar (telif, patent vb.)
2. Etkisi Kuvvetlendirilmiş Nisbi Haklar
2. Kişiler Üzerinde • Alelade haklardan farklı olarak tapuya
• Kişinin kendi üzerinde (maddi şerh edilebilmesi ile kuvvetlenen ve
bütünlüğü, manevi bütünlüğü, eşyaya sahip olacak diğer kişilere karşı
iktisadi özgürlüğü) da ileri sürülebilen haklardır.
• Kişinin başka kişiler üzerinde • Sözleşmeden doğan alım, önalım,
→ Velayet gerialım hakları; taşınmaz satış vaadi
→ Vesayet sözleşmesi, kira sözleşmesi, inşaat
sözleşmesinden doğan inşaat hakkı
gibi haklar buna örnektir.
III. KULLANILMASININ ETKİSİ BAKIMINDAN

Yenilik Doğuran Haklar Alelade Haklar

Kurucu YDH: Bir hakkın kullanılması yeni bir Yenilik doğurmayan haklar, kullanılmakla yeni
hukuksal ilişkinin doğmasına yol açmakta ise bir hukuksal durum yaratmazlar. Bunlara
buna kurucu yenilik doğuran hak denir. Alım, hâkimiyet içeren haklar da denir. Velayet,
önalım, gerialım hakları gibi. vesayet hakkı.

Değiştirici YDH: Var olan bir hukuksal durumun


tek taraflı irade açıklaması ile değiştirilmesini
sağlayan haklara denir. Kısacası mevcut olan
hukuki ilişkide değişiklik oluştururlar. Seçimlik
borçlardaki seçim hakkı, bedelin giderilmesi,
ayıbın giderilmesi gibi.

Bozucu YDH: Kişilere, var olan bir hukuksal


durumu sona erdirme yetkisi tanıyan haklara
denir. Sözleşmeden dönme, mirasın reddi gibi.

YENİLİK DOĞURAN HAKLARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ


1. Bu hakların kullanılmasına ilişkin beyanın hüküm ifade etmesi kural olarak bir şarta bağlı
tutulamaz. Bu durum dava yolu ile kullanılması zorunlu olanlar için kesindir. İstisnai bazı
hallerde şart, ancak şartın yarattığı şüpheli durumun, hakkın yöneldiği kişinin meşru
menfaatlerini ihlal etmediği ve ona zarar vermediği hallerde uygun görülmektedir.
2. Hakkın kullanılması için süre öngörüldüğü takdirde öngörülen süreler hak düşürücü süre
niteliğindedir.
3. Usulüne uygun biçimde kullanılmakla sona ererler. Çünkü hakkın kullanılması ile amaca
ulaşılmış olur.
4. Hak kullanılıp sonuç meydana getirildikten sonra bundan geri dönülemez. Ancak
doktrinde bazı şartlar meydana gelirse istisnaen geri alınabileceği ileri sürülmektedir
(hakkın muhatabının korunmaya değer bir hukuki menfaati yoksa, muhatap böyle bir
korunmadan kendisi vazgeçiyorsa, hakkı sağlayan kanun hükmünün amaca uygun
yorumu sonucunda mevcut hak kullanımının geri alınması makul ve hakkaniyete uygun
görülebiliyorsa).
IV. KULLANMA YETKİSİ AÇISINDAN

Şahsen Kullanılması Zorunlu Olan Haklar Şahsen Kullanılması Zorunlu Olmayan Haklar

Bu haklar kural olarak kişiye sıkı sıkıya bağlı Özel hakları oluşturan hakların büyük bir
haklardır ve devri mümkün olmayan hakları çoğunluğunu devredilebilen haklar oluşturur.
kapsar. Bu hakların KURAL OLARAK hak sahibi Bu haklar başkalarına devredilebildiği gibi miras
tarafından kullanılması gerekir, bir temsilci yoluyla da geçerler ve bu haklar temsilciler
aracılığıyla kullanılamazlar. Fakat hak sahibi aracılığıyla kullanılabilir.
hakkını kullanmaya bizzat karar verdikten
sonra, hakkın kullanılması için gerekli işlemleri
yapmak üzere bir temsilciyi yetkili kılabilir.
Kanuni temsilci, velayet veya vesayet altındaki
kişinin bu hakkını temsil yoluyla kullanamaz.
Ancak velayet veya vesayet altındaki kişi ayırt
etme gücüne sahip değilse, bu durumdaki
küçük veya kısıtlının bu hakkını kullanma yetkisi
istisnaen kanuni temsilciye tanınır. Ayrıca bu
haklar icra takibine de konu olmazlar.

V. BAĞIMSIZ OLUP OLMAMA AÇISINDAN

Bağımsız Haklar Bağlı Haklar

Hak sahibinin doğrudan doğruya sahip olduğu Eşyaya Bağlı: Bir kimsenin bir mala malik olması
haklardır, şahsına tanınmıştır. Devredilemez, sebebiyle sahip olduğu haklardır.
miras bırakılamaz. Bir kişinin kişilik hakkı,
mülkiyet hakkı, alacak hakkı, iştira hakkı, fikri Alacağa Bağlı: Bir kimsenin bir alacak hakkına
(fer’i hak) sahip olduğu için elinde
hakkı vb.
bulundurduğu diğer haklardır.

Borç İlişkisine Bağlı: Bir borç ilişkisine taraf


olmaya bağlı haklardır.

Bir Topluluğa Mensup Olmaya Bağlı: Bir


topluluğa mensup olma sıfatına bağlı haklardır.

§3. HAKLARIN KAZANILMASI VE KAYBEDİLMESİ


Bir hakkın kazanılması (iktisabı) ya da kaybedilmesi için kazanmaya veya kaybetmeye konu
olan bir hakkın varlığı gerekir.
I. “HUKUKİ OLAY”, “HUKUKİ FİİL” VE “HUKUKİ İŞLEM” KAVRAMLARI
Dış dünyada meydana gelen her olay hukukun ilgi alanına girmez. Örneğin, bir
yaprağın dalından kopması, bir kimsenin öksürmesi, uyuması, uyanması vb. Buna
karşın hukuk düzeni insan iradesinin sonucu olup olmadığına bakmaksızın bazı
olaylara hukuki sonuç bağlar. İşte hukukun sonuç bağladığı, dış dünyada
HUKUKİ değişiklik meydana getiren bu tür olaylara "hukuki olay" denir. Bu tabii bir olay
OLAY olabileceği gibi aynı zamanda insan merkezli de olabilir. Örneğin, yıldırım
düşmesi tek başına hukuki bir olay değilken, yıldırım, sigortalı bir eve düşer ve
zarar verirse, sigortanın ödenmesi sonucu hukuki bir olaydır. Aynı şekilde doğum,
ölüm, kişinin ergin olması durumları da hukuki olaydır.
İnsan iradesi sonucu oluşan davranışlara hukuki fiil denir. Bunlar hukuka uygun
HUKUKİ FİİL fiil veya hukuka uygun olmayan fiil olarak oluşabilir. Örneğin, bir kimseyi
yaralamak, hırsızlık yapmak hukuki fiil olarak tanımlanır.
Hukuka uygun fiillerin bir kısmında hukuk düzeni fiili gerçekleştirenin iradesini
göz önünde tutarak hukuki bir netice bağlamıştır. Bunlara hukuki işlem denir.

HUKUKİ İŞLEM TÜRLERİ


1. Gerekli İrade Beyanının Sayısı Açısından
a)Tek Taraflı İşlemler: Tek bir kişinin irade beyanının yeterli olduğu hukuki
işlemlerdir. Örneğin vasiyetname yapma.
b)İki Taraflı İşlemler (Sözleşmeler): Hukuki sonucun meydana gelmesi için iki
tarafın karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanında bulunmasının gerekli
olduğu işlemlerdir.
c)Kararlar: Kişi topluluklarında hukuki bir sonucu gerçekleştirmek üzere
yeter sayıda kişinin iradelerini aynı yönde açıklamaları ile oluşan hukuki
HUKUKİ işlemlerdir.
İŞLEM d)Müşterek İşlemler: Bir irade beyanının birden çok kişinin beyanlarının
birleşmesiyle meydana gelmesini ifade eder. Bazı hukuki işlemlerde işlem,
çok sayıda kişinin irade beyanının ortak noktada birleşmesiyle oluşur (dernek
kurma işlemi gibi). Buna “toplu hukuki işlem” denilir.

2. İrade Beyanının Yönetilmesi Açısından


Bir irade beyanının belirli bir kişiye veya bir makama yöneltilmesinin gerekip
gerekmemesine göre hukuki işlemler;
a)Yöneltilmesi Gerekli İrade Beyanına Dayanan İşlemler: Hukuki işlemlerin
büyük bir çoğunluğu böyledir.
b)Yöneltilmesi Gerekmeyen İrade Beyanına Dayanan İşlemler:
Vasiyetname yazılması buna örnektir.

3. Etki Doğurduğu Alan Bakımından


a)Kişiliği İlgilendiren İşlemler: Doğrudan doğruya kişiye etki eden
işlemlerdir. Evlenme buna örnektir.
b)Malvarlığını İlgilendiren İşlemler: Doğrudan doğruya malvarlığını
etkileyen işlemlerdir.

4. Malvarlığına Yaptıkları Etki Bakımından


a)Borçlandırıcı İşlemler: İşlemi yapan kimsenin malvarlığının pasifini
çoğaltan işlemlerdir. Yani işlemi yapanı bir borç altına sokar.
b)Tasarruf İşlemleri: İşlemi yapanın malvarlığındaki bir hakka doğrudan
doğruya etki yaparak, o hakkı başkasına devreden ya da sınırlayan, külfet
yükleyen, değiştiren veya sona erdiren işlemlerdir. Genellikle bir
borçlandırıcı işlemle yüklenilen borcun yerine getirilmesi için yapılır ve “ifa”
anlamını taşır.
c)Kazandırıcı İşlemler: Malvarlığının aktifinin artmasını, pasifinin azalmasını
ya da aktifinin azalmasına engel olmayı sağlayan işlemlerdir. Kazandırma
işlemini yapan kişi, karşı tarafa sağladığı malvarlığı karşılığında bir edim elde
ediyorsa “ivazlı kazandırma (işlem)”, böyle bir karşı edim söz konusu değilse
“ivazsız kazandırma (işlem)” söz konusudur. Kazandırıcı işlemler belli bir
amaçla yapılır. Bu amaç kazandırmanın hukuki sebebidir. Kazandırıcı
işlemlerin başlıca 3 hukuki sebebe dayanabileceği kabul edilmektedir. Bir
kazandırma birden fazla sebebe dayanabilir.
seafoodplus.info Sebebi>> Bir borcu ifa etmek amacıyla yapılan kazandırmanın
sebebidir. (Borç Ödeme İşlemleri sonucunda)
seafoodplus.info Sebebi>> Karşılık olarak bir alacak hakkı elde etmek amacıyla
yapılan kazandırmanın sebebidir. “İktisap Sebebi” de denir. (Satış vaadi
sözleşmesi gibi)
seafoodplus.infoğışlama Sebebi>> Karşı tarafa tamamen karşılıksız olarak yapılan
kazandırmanın sebebidir. (Bir malın bağışlanması veya vasiyet edilmesi
HUKUKİ gibi)
İŞLEM Kazandırıcı işlemin geçerli bir sebebinin bulunmamasının iki türlü etkisi
olabilir.
seafoodplus.infoırmayı hükümsüz kılar. (Genellikler borçlandırıcı işlemlerde ve
tasarruf işlemlerinde)
seafoodplus.infoırma hükümsüz hale gelmez. Ama mevcut kazandırma, bunu
elde eden kişi açısından bir sebepsiz zenginleşme teşkil eder.

5. Hüküm İfade Edeceği An Bakımından


Hukuki işlemler, bu konu bakımından ikiye ayrılır.
a)Hayatta Hüküm İfade Eden (Sağlararası) İşlemler: Çok çeşitli şekilde
ortaya çıkabilirler.
b)Ölüme Bağlı Tasarruflar: Arzu edilen sonucu, o hukuki işlemi yapanın
ölümünde meydana getiren işlemlerdir. Ancak vasiyetname veya miras
sözleşmesi ile yapılabilir.

HUKUKİ İŞLEMİN UNSURLARI


1. Hukuki İşlemin Kurucu Unsurları
Her hukuki işlemin temel unsuru, hukuki sonuca yönelik bir irade beyandır.
Bazen irade beyanının yapılmış olması yeterliyken, bazen de bu irade
beyanının ayrı olarak bir kişiye veya makama yöneltilmesi de gereklidir.
a)İrade Beyanı Kavramı: Hukuki bir sonuca yönelmiş arzunun açıklanmasıdır.
Ancak söz, yazı veya davranış unsurlarını içeren bir fiil gerçek anlamda bir
irade beyanı ifade eder.
İşlem İradesi>> Belirli bir hukuki sonuca yönelik arzuyu ifade eder.
Fiil İradesi>> Beyan sahibinin iradesini ortaya koyan hareketi yapma
isteğini ifade eder.
Açıklama İradesi>> Beyan sahibinin, yaptığı hareketle arzusunu dışa
yansıtma, özellikle muhataba bildirme iradesini ifade eder.
b)İrade Beyanı Çeşitleri:
1. Açık ve Örtülü İrade Beyanları – İrade Beyanı Sayılan Davranışlar: Bir
kimsenin arzusunu tereddüde yer vermeyecek şekilde ortaya koyan irade
beyanı, açık irade beyanıdır. Arzu, ancak arzuyu açıklamak için yapılan
hareketten, bu hareketin yapıldığı hal ve şartlar göz önünde tutularak
dolaylı biçimde anlaşılıyorsa, örtülü irade beyanı söz konusudur.
Kanaatimizce, iradeyi ortaya koyan davranış beyan arzusu ile yapılmışsa
bu davranış bir örtülü beyandır.

2. Yöneltilmesi Gereken ve Gerekmeyen İrade Beyanları: Bununla


kastedilmek istenen şey, muhatabın bunu öğrenmesine imkan verecek
tarzda beyanın açıklanmasıdır. Hukuki işlemlerin büyük çoğunluğu
yöneltilmesi gerek irade beyanları ile gerçekleşir. Yöneltilmesi gereken
irade beyanları, ilgili kişiye yöneltilmesi zorunlu olan beyanlardır,
yöneltilme yoksa işlem gerçekleşmez. Doktrinde büyük çoğunlukla,
yöneltilmesi gereken irade beyanlarının varma (ilgiliye ulaşma) ile hüküm
ifade edeceği kabul edilmektedir. Yöneltilmesi gerekmeyen beyanlar ise,
arzunun açıklanmasıyla hukuki işlemin oluşmasını sağlayan beyanlardır.
Buna vasiyetname örnek olarak verilebilir.
HUKUKİ
İŞLEM 3. Vasıtalı ve Vasıtasız İrade Beyanları: Vasıtasız beyan, başkasının araya
girmesine gerek kalmadan doğrudan muhataba ulaştırılan beyanlardır.
Vasıtalı beyan ise, arzunun muhataba ulaştırılabilmesi için bir başkasının
fiilinin araya girdiği beyandır. Bir haberci kullanılması, gazeteye ilan
verilmesi, tercüman yardımı ile konuşulması vasıtalı beyandır.

2. Hukuki İşlemin Geçerliliği İçin Aranan Şartlar


a)Her Türlü Hukuki İşlemde Aranan Şartlar
1. Hukuki işlemi yapan kişi o işlemi yapma konusunda gerekli ehliyete
sahip olmalıdır. Ayırt etme gücüne sahip, ergin ve kısıtlı olmayan her
birey fiil ehliyetine tam anlamıyla sahiptir.
2. Hukuki işlemin konusu emredici hukuk kurallarına, kamu düzenine,
genel ahlaka, kişilik haklarına aykırı olmamalı veya işlemin kendisi
imkansız olmamalıdır. Bu hallerde kesin hükümsüz sayılır.
3. Hukuki işlemi meydana getiren irade beyanları sağlıklı olmalıdır. Hata
(yanılma), hile (aldatma) veya ikrah (korkutma) sonucu meydana gelen
beyanlar sakattır, işlemi “iptal edilebilir” kılar.
4. İrade beyanları muvazaalı (hileli, danışıklı) olmamalıdır. Bu beyanlar
üçüncü bir tarafı kandırma güder. Dışa açıklanan iradeler sonucunda
işlem ortaya çıkmış gözükür ancak gerçekte işlemin hiçbir hükmü yoktur
ya da işlemin doğurması gereken hükümden farklı biçimde sonuç
doğurması kararlaştırılmıştır. Muvazaanın yaptırımı doktrinde, işlemin
kesin hükümsüz sayılmasıdır.
b)Bazı Hukuki İşlemler İçin Aranan Ek Şartlar
1. Bazı hukuki işlemlerde irade beyanının bir şekle uygun yapılması
gerekir. Bu şekil zorunluluğu ya kanundan doğar ya da taraflarca
kararlaştırılır. Gerekli şekil uygulanmazsa işlem geçersiz olur.
2. Tasarruf işlemlerinde, tasarrufta bulunan kişi fiil ehliyetinden başka
tasarruf yetkisine de sahip olmalıdır.
3. İlli (sebebe bağlı) tasarruf işlemlerinin geçerli olması, ortada buna
temel teşkil eden geçerli bir borçlanma işleminin bulunmasına bağlıdır.
Bu borçlandırıcı işlem geçersiz ise tasarruf işlemi de geçersiz olur.
4. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde gabin (aşırı yararlanma) söz
konusu olmamalıdır. Yani tarafların üstlendiği edim değerleri arasında
açık bir dengesizlik ya da oransızlık bulunmamalıdır.
c)Bazı Hukuki İşlemlerin Hüküm Doğurması İçin Gereken Tamamlayıcı
Unsurlar
1. Ayırt etme gücüne sahip kısıtlı ve küçüklerin kendilerini borç altına
sokan hukuki işlemelerinin hüküm ifade etmesi için, kanuni temsilcinin
izni veya icazet gerekir.
2. Temsil, bir kimsenin bir hukuki işlemi, bir başkası adına yapmasıdır.
Temsilci yetkili ise işlem, temsil olunanı bağlar. Temsilci yetkisiz ise
yapılan işlem temsil olunanı bağlamaz. Ancak temsil olunanın icazet
vermesi sonucu işlem geçerli olur.
3. Eşler için söz konusu olan tasarruf yetkisi sınırlaması hallerinde,
tasarruf işleminin geçerliliği diğer eşin rızasına tabi tutulmuştur. Diğer eş
rızasını “izin” tarzında baştan verirse sorun yoktur. Ancak, işlem diğer
eşin rızası olmadan yapıldıysa noksandır, diğer eşin icazet verdiği an
baştan geçerli olur ve hüküm ifade eder. Aksi takdirde hükümsüz sayılır.
4. Bazı işlemlerde, işlemin hüküm ifade etmesi için, bunun bir resmi
makamın fiili ile tamamlanması aranmıştır (Bir sözleşmenin hakim
tarafından tasdiki, vesayet ve denetim makamlarının izni, bir ayni hakkın
kazanılması için gereken tescil gibi). Bazen de resmi makamın bu
HUKUKİ tamamlayıcı fiili yapıp yapmaması onun takdirine bağlıdır.
İŞLEM 5. Şart, gelecekte gerçekleşmesi beklenen fakat gerçekleşip
gerçekleşmeyeceği şuan belli olmayan bir olaydır. Bir hukuki işlemin
hüküm doğurmaya başlaması için bir şart öngörülmüşse, bu takdirde bir
“geciktirici şart” söz konusudur. İşlemin hüküm doğurması şarta
bağlanmışsa, o işleme “geciktirici şarta bağlı işlem” denir. İşlemin
hüküm doğurmasını sona erdirmek üzere bir şart kararlaştırılmışsa da
buna “bozucu (infisahi) şartlar” denir.
6. Bir hukuki işlemin hüküm doğurması için kurucu unsurların
gerçekleşmesinden sonra belirli bir sürenin de geçmesi gerekiyorsa, o
işleme “vadeye bağlı işlem (vadeli işlem)” denir. Bazen vade belirli bir
tarih olarak belirlenir (10 Mart ya da gibi), bazen de vade,
gerçekleşeceği kesin olan ama ne zaman gerçekleşeceği bilinmeyen bir
olay olabilir (kayak sezonu açıldığında gibi). Buna da “belirsiz vade”
denir.

HUKUKİ İŞLEMLERİN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ


Yokluk: Bir hukuki işlemin kurucu unsurlarının eksik olduğu hallerde, o hukuki
işlem ve onun hedeflediği ilişkinin hiç doğmamış olduğu hükümsüzlüktür.

Kesin Hükümsüzlük (Butlan): Bir hukuki işlemin kurucu unsurları tamam olmakla
birlikte, geçerlilik şartlarından biri eksik ise, o işlemle kurulan ilişki ya ölü ya da
sakat olarak doğar. Bu, o hukuki ilişkinin kesin hükümsüzlüğü demektir. Nisbi
butlan tarzında ifade edilen “iptal edilebilirlik” hallerinden ayırmak için buna
“mutlak butlan” da denilmektedir. Genel ahlak kurallarına aykırılık söz konusu
ise işlem kesin hükümsüzdür. Yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden
sakatlık durumları da kesin hükümsüzlük doğurur.

İptal Edilebilirlik: Çeşitli görünümlerde ortaya çıkmaktadır. Bunların ortak


yanları, sakat işlemin tam olarak hükümsüz hale gelmesi için ihlal edilen geçerlilik
şartı ile korunan tarafa bir iptal hakkı tanınmış olmasıdır. İptal hakkı, bozucu
yenilik doğuran haktır, bu hakkın kullanımı ile işlem kesin hükümsüz hale gelir.
Ancak, kişi bu hakkı öngörülen süre içinde kullanmazsa veya bu hakkından
feragat ederse, işlem baştan itibaren geçerli hale gelir. Bu nedenle iptal
edilebilirlik hallerinin bu grubunda bir “düzelebilir hükümsüzlük” söz konusudur.

Bir sözleşmede hata, hile veya korkutma sebebiyle bir sakatlık var ise düzelebilir
bir hükümsüzlük söz konusudur. Bu durumda iptal hakkı, hata veya hilenin
anlaşılmasından ya da korkutmanın kalkmasından itibaren 1 yıl içinde
kullanılmalıdır.
HUKUKİ
İŞLEM Noksanlık: Bir hukuki işlemin kurucu unsurları ve geçerlilik şartları tamam
olmakla beraber, hükümlerini doğurması için gerekli tamamlayıcı unsurlar eksik
ise söz konusu olur. Bu durumda işlem askıdadır. Ya tamamlayıcı unsur
gerçekleşecek ve işlem hüküm ifade edecektir, ya da bu unsurun
gerçekleşmeyeceği kesin olarak belli olacak ve işlem tamamen
hükümsüzleşecektir.

Nisbi Etkisizlik: Bir tasarruf işlemi ile meydana gelen değişikliğin bazı sebeplerle,
bazı kimselere karşı ileri sürülememesi, başka bir deyişle, değişikliğin onlara karşı
etkili olmaması halinde söz edilir. Örneğin, bir alacak devredilince, bu devir
borçluya bildirilmemişse, bu devir tamamen geçerli bir işlem olmasına rağmen,
devirden haberi olmayan iyiniyetli borçluya etki etmez.

II. HAKLARIN KAZANILMA (İKTİSAP) TARZI


→ Aslen Kazanma: Daha önce hiç kimsenin üzerinde mülkiyet hakkına sahip olmadığı bir
eşya üzerinde mülkiyet hakkının kurulmasıdır. Örneğin, (A)’nın gölden balık tutmasında
ki kazanımı aslen kazanımdır.
→ Devren Kazanma: Bir kimsenin, sahip olduğu hakkını bir başkasına devretmesi ile
devralan kişinin hakkı kazanma durumudur. Örneğin, (A) kendisine ait kitabı (B)’ye
satarsa (B)’nin hak kazanımı devren kazanma ile gerçekleşmiş olur. Devir yoluyla hakkın
kazanılması kapsam bakımından iki şekilde ortaya çıkar: Belli bir ya da birkaç hak, bir
kimseden ötekine geçerse buna tikel kazanma (cüz'i intikal) denir. Satımda ya da
bağışlamada yalnızca satımın ya da bağışlamanın konusunu teşkil eden mal kazanılır.
Buna karşılık miras yoluyla intikal bir tümel kazanma (külli intikal) biçimidir.
→ Tesisen Kazanma: Eşya üzerinde mülkiyet hakkına sahip olan bir kimsenin, bu hakkını
saklı tutmak koşuluyla başka bir kişiye eşya üzerinde hak tanımasıdır. Örneğin, (A)
mâliki olduğu evi (B)’ye kiraladığında (B) kiracılık hakkını tesisen kazanmış olur.

III. HAKLARIN KAYBEDİLİŞ TARZI


Bir hak, bir kişiden diğerine geçtiği zaman, yeni hak sahibi hakkı iktisap ederken, eski hak sahibi
de hakkını kaybetmektedir. Buna hakkın “nisbi kaybı” denir.
Bir hakkın kaybı, hakkın tamamen ortadan kalkması tarzında ise buna da hakkın “mutlak
kaybı” denir. Belirli bir zaman parçasının geçmesi de bazı hallerde hakların mutlak biçimde
kaybedilmesine sebep olmaktadır. Zamanın geçmesinin bir hakkın sona ermesine doğrudan
doğruya sebep olduğu hallerde “süreye bağlı hak” söz konusudur. Hakkın düşmesine yol açan
süreler de “hak düşürücü süre” olarak adlandırılmaktadır.

IV. HAKLARIN KAZANILMASINDA İYİNİYETİN ROLÜ (Sübjektif İyiniyet)


Bir hakkın kazanılmasında veya daha geniş bir ifade ile bir hukuki etkinin ya da sonucun
meydana gelmesinde buna ait bir engeli bilmemek ve bilebilecek durumda olmamaktır. Özetle
sübjektif iyiniyet, hakkı kazanması söz konusu olan kişideki mazur görülebilir bilgi eksikliğidir.
İyiniyet, bir kimsenin iyiniyetli olmaması halinde karşılaşacağı bazı hukuki sonuçlardan
korunmasını ve normalde o kişi için söz konusu olması gereken hukuki sonucun değişmesini
sağlar. Bazen iyiniyetin koruyucu etkisi derhal değil, belirli bir süre sonunda gerçekleşir. Bir
kimsenin elinden isteği dışında çıkmış bir malı bir üçüncü kişinin iyiniyetle iktisap etmesi,
kazandırıcı zaman aşımı şartlarının gerçekleşmesine bağlıdır. Kısacası, iyiniyet ancak kanunun
izin verdiği hallerde ve ölçüde koruyucu rol oynar.
İyiniyet karinesinin en önemli bir diğer sonucu ise iyiniyetli kişinin ispat külfetinden
kurtulmasıdır.

İYİNİYETİN ARANACAĞI KİŞİ


Temsil Halinde: Söz konusu kişi, işlemde bir başkası tarafından temsi edildiği takdirde hem
temsil edilenin hem de temsilcinin iyiniyetli olması aranır.
Tüzel Kişilerde: İyiniyet, o hukuki ilişkide tüzel kişiyi temsil etmeye yetkili organı oluşturan
kişilerde aranır.
Tüzel Kişiliği Bulunmayan Kişi Topluluklarında: Tüzel kişiliği bulunmayan fakat elbirliği
ortaklığı sebebiyle bu ilişkiye katılan kişilerin birlikte hareket etmek zorunda oldukları kişi
topluluklarında, topluluğu oluşturan bütün kişilerin iyi niyetli olmasına bağlıdır.

NOT: İyiniyetle hak kazanabilmek için aranan şartlar şunlardır.


1. Kişide mevcut bilgisizlik veya yanlış bilgi hoş görülebilecek nitelikte olmalıdır.
2. Kanun uyarınca ilan edilmesi zorunlu tutulan hususlar hakkında bilgisizlik ileri
sürülemez.
3. Kanunen açıklık ilkesine tabi tutulan sicillerdeki kayıtların bilinmediği ileri sürülemez.
4. Kişi, hakkın kazanımında gerekli olan dikkat ve özeni göstermiş olmalıdır.
AYNİ HAKLARIN KAZANILMASINDA İYİNİYET
İyi niyetin ayni hakların kazanılmasındaki önemi, özellikle hak sahibi olmayandan hak
kazanılmasını mümkün kılmasında görülür. İyi niyet somut olayın özelliklerine göre bazen
doğrudan doğruya bazen de dolaylı olarak kazanıma etki eder.

UYARI: İyiniyetle hak kazanımında dikkat edilmesi gereken hususlar:


1. Henüz ilan edilmemiş kısıtlanma kararı iyi niyetli kişiye karşı ileri sürülemez.
2. İşlem ehliyetsizliği karşısında iyi niyet korunmaz.
3. Kamuya duyurulması (ilanı) kanunca zorunlu olan olguların bu zorunluluğa uyularak
ilanı yapılmış olan noktaların bilinmediği savında iyi niyet korunmaz.
4. Halef mirasçı, selefi miras bırakanın iyi niyetinden yararlanabilir.
5. Aslında miras bırakana ait olmadığı halde ona ait sanılan eşyada mülkiyet
kazanılamayacağı gibi, aslında terk edilmiş olmadığı halde terk edilmiş sanılan eşyada
da mülkiyet kazanılamaz.
6. İyi niyetin hak kazandırıcı işlevi kural olarak sadece ayni hak kazanımlarında söz konusu
olur. Nispi (şahsi) hak kazanımlarında söz konusu olmaz. Örneğin kiracılık hakkı iyi
niyetle kazanılmaz.
7. Alacak hakkı bir senede bağlandığında (çek, poliçe, bono), borçlu alacaklısıyla kendisi
arasındaki danışıklığı, yani hükümsüzlüğünü senedi devralan iyi niyetli üçüncü kişiye
karşı ileri süremez.
8. Alacağın devredildiğini bilmeksizin eski alacaklıya ifada bulunan borçlu borcundan
kurtulur.
9. İyi niyetli kadın butlanına hükmedilmiş olsa bile bu batıl evlenme sayesinde kazanmış
olduğu kişisel durumunu, erginliğini, vatandaşlığını korumaya devam eder.
Evliyken yeniden evlenen bir kimsenin önceki evliliği sona erer ve ikinci evlenmede de
diğer eş iyi niyetli olursa, bu batıl evlenme geçerli sayılır.
İyi niyetli zilyet, şeyin kaybedilmesinden, yok olmasından veya hasara uğramasından
sorumlu olmaz.
İyi niyetli zilyet, geri vermeyi isteyen kimseden şey için yapmış olduğu zorunlu ve yararlı
giderleri tazmin etmesini isteyebilir ve bu tazminat ödeninceye kadar şeyi geri
vermekten kaçınabilir.
Bir taşınırın emin sıfatıyla zilyedinden o şey üzerinde iyi niyetle mülkiyet veya sınırlı
ayni hak edinen kimsenin edinimi korunur.
Bir taşınır, açık artırmadan veya pazardan ya da benzeri eşya satanlardan iyi niyetle
edinilmiş ise; iyi niyetli birinci ve sonraki edinenlere karşı taşınır davası, ancak bedelin
geri verilmesi koşuluyla açılabilir.
Zilyet, iradesi dışında elinden çıkmış olsa bile, para ve hamile yazılı senetleri iyiniyetle
edinmiş olan kimseye karşı taşınır davası açamaz.
Üçüncü kişi, rehin konusu taşınır üzerinde daha önce kurulmuş rehin hakkı
bulunduğunu bilmeden ve bilmesi gerekmeden iyi niyetle bir sınırlı ayni hak kazanırsa,
bu sınırlı ayni hak daha önce kurulan rehinden sıra itibariyle önce gelir.
Üçüncü kişi rehin konusu taşınırın mülkiyetini rehnin varlığını bilmeksizin (iyiniyetle)
kazanmış olup da, iyi niyeti dolayısıyla kazanımı korunuyorsa, bu mal üzerindeki rehin
hakkı sona erer. Buna karşılık üçüncü kişi taşınır üzerinde sınırlı bir ayni hak kazanmışsa,
rehin hakkı sona ermez. Fakat rehin sıraca kazanılan sınırlı ayni haktan sonra gelir.

İYİNİYETİN İSPATI
Bir kimsenin bir engeli bilmediğini ispat etmesi çok güç, hatta imkansızdır.
İyiniyetin koruyucu etkisinden yararlanacak kişi iyi niyetli olduğunu ispat etmek zorunda
değildir. Onun iyiniyetli olmadığını ispat etmek, o kişinin iyi niyetli olmadığı ispat ettiği takdirde
yarar elde edecek kişiye düşer.
İspatla yükümlü kimse, korunan kişinin söz konusu engeli bildiğini, mesela bu engelin o kişiye
haber verildiğini ispat ederse, iyiniyetin koruyucu etkisi artık uygulama alanı bulamaz. Başka
bir deyişle iyiniyet karinesi çürütülmüş olur.
Fakat karşı taraf tarafından bu durumun ispatı zordur. Bu bakımdan uygulamada böyle bir
durumla nadiren karşılaşılır. Bu yüzdendir ki başvurulan yol genellikle karşı tarafın, iyi niyetli
olduğunu iddia eden kişinin söz konusu engeli bilmesi gerektiğinin ispat edilmesidir. Eğer bu
husus ispat edilirse, hukuki işlem konusunda gereken özeni göstermeyen kimse iyiniyetli
sayılamayacaktır.
Bazen kanunda, gösterilecek özenin konusu ve kapsamının ne olduğu açıkça belirtilir. Bazen
ise kanun, hile veya ağır kusurun varlığının ispatını aramıştır. Özel bir hüküm bulunmayan
hallerde de özenin gösterilip gösterilmediğine dair ileri sürülen delillere göre hakim takdir
edecektir.
Dava dosyasında kişinin iyiniyetli olmadığı anlaşılıyorsa, karşı taraf ileri sürmese dahi hakim
re’sen bu durumu nazara alacaktır.

V. HAKLARIN KULLANILMASINDA İYİNİYETİN ROLÜ - DÜRÜSTLÜK KURALI


(Objektif İyiniyet)
Objektif iyiniyet, hakların kullanılması ve borçların ifasında dürüst davranmayı ifade eder.
Dürüstlük kuralı, namuslu, dürüst ve makul bir insan olarak beklenen davranışı ifade eder.
Hakların nasıl ve hangi kurallara uyularak kullanılacağını ve borçların nasıl ve nelere uyularak
yerine getirileceğini gösterir; böylece de hakların içeriğini ve kapsamını belirler. Medeni Kanun
da buradan hareketle “herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük
kurallarına uymak zorundadır” diyerek toplumsal düzenin devamını sağlamaya çalışmıştır.
Dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanımı farklı şeylerdir, birbirlerini tamamlarlar.

Bir kişinin dürüst davranmış sayılması için:


- Davranışında menfaati olmalıdır
- Menfaati olan kişinin davranışı ile karşı tarafın zararı arasında oransızlık olmamalıdır
- Tarafın davranışı ahlaka aykırı olmamalıdır
- Tarafın davranışı güven ilkesini zedelememelidir.
 Bu şartların aksi bir durum varsa hakkın kötüye kullanılması söz konusudur.

Dürüstlük kuralının uygulandığı başlıca alanlar:


- Hukuki işlemin kurulmasında
- Hukuki işlemin kurulmasından önce
- Sözleşme öncesi görüşmelerden doğan kusur sorumluluğunda (culpa in contrahendo)
- Hukuki işlemin yorumunda
- Hukuki işlemin tamamlanmasında
- Sözleşme yapma zorunluluğunun belirlenmesinde
- Borçların yerine getirilmesinde
- Hakların kullanılmasında
- Hukuki işlemin değişen koşullara uyarlanmasında (emprovizyon teorisi)
- Kanunların yorumlanmasında ve boşlukların doldurulmasında
- Kanuna karşı hilenin önlenmesinde

VI. HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI


Hak sahibi, hakkını kullanmada tamamen serbest değildir. Bir hakkın amacına aykırı olarak
kullanılması dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Böylece o hak kötüye kullanılmış olur.
Bir hakkın kötüye kullanıldığını kabul etmek için failin kusurlu olması ve özellikle zarar verme
kastının bulunması zorunlu değildir. Birine fiilen zarar verilmiş olması veya zarar tehlikesi
bulunması da hakkın kötüye kullanıldığının kabul edilebilmesi için şart değildir.

HAKKIN KÖTÜYE KULLANILDIĞINI GÖSTEREN DURUMLAR


1. Hakkın kullanılmasında meşru (yasal, geçerli) bir menfaat (kazanç) bulunmaması
2. Hakkın kullanılmasının hak sahibine sağlayacağı kazanç ile başkasına vereceği zarar
arasında aşırı oransızlık olması
3. Kendi ahlaka aykırı davranışına dayanarak hak kullanması
4. Karşı tarafta uyandırılan (yaratılan) güvene aykırı davranılması

HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASININ YAPTIRIMI


Bazen, kötüye kullanılan haktan zarar gören kimseye bu zararını gidermek üzere bir dava hakkı
tanınır. Bu dav, hakkın kötüye kullanılmasının doğuracağı zararın önlenmesi, zarar verici
durumun giderilmesi davaları olabileceği gibi bir tazminat davası da olabilir. Tazminat davası
olabilmesi için hakkı kötüye kullanma fili aynı zamanda bir “hukuka aykırı fiil” niteliğini
taşımalıdır. Diğer bir yönden, bir tarafın hukuki ilişkinin devamını istemesi hakkın kötüye
kullanılmasını teşkil ediyorsa, mahkemece ilişkinin değiştirilmesine veya sona erdirilmesine de
karar verilebilir.
Dava dosyasında hakkın kötüye kullanıldığı anlaşılıyorsa, karşı taraf ileri sürmese dahi hakim
bu durumu re’sen nazara alacaktır. Fakat her halde kararının gerekçesini açıklamak
zorundadır.

VII. DÜRÜSTLÜK KURALI VE HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI YASAĞININ


UYGULAMA ALANI

A. KANUNUN YORUMLANMASINDA VE BOŞLUKLARIN DOLDURULMASINDA


Kanun hükmünün yorumlanmasında da dürüstlük kuralına başvurmak gerekir. Bazen bir
hükümde kanun koyucu dürüstlük kuralına yollama yapmış olabilir.
Kanunların uygulanmasını incelerken, yorumla anlamı tespit edilen hükmün uygulanmasının
dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı, böyle bir hükmün uygulanmasını istemenin hakkın kötüye
kullanılması sayıldığı hallerde, hakimin, söz konusu hükmü uygulamaktan kaçınması ve bu
yüzden ortaya çıkan örtülü boşluğu doldurması gerekir.

B. KANUNA KARŞI HİLENİN ÖNLENMESİNDE


Bir emredici hukuk kuralına aykırı bir fiile veya hukuki işleme uygulanacak yaptırımı bertaraf
etmek amacıyla, hukuken uygun görülen başka yollara başvurarak aynı sonuca ulaşmaya
“kanuna karşı hile” denir.
Bir anlamda kanuna karşı hile, o kanun hükmünde öngörülen yaptırımla karşılaşmamak için,
hükmün etrafından dolaşıp, menzil dışına çıkılması demektir. Kanuna karşı hile, kanunun sözü
geçen hükümlerinden yararlanma hakkının kötüye kullanılmasıdır. Bu meseleye uygulanacak
yaptırım, hile ile amaçlanan kanuni korumadan yoksun olmaktır. Bu sebeple kaçınılan hükmün
yaptırımı ne ise, kanuna karşı yapılan hileye de bu yaptırım uygulanacaktır.

C. HUKUKİ İŞLEMİN OLUŞMASI, YORUMLANMASI VE TAMAMLANMASINDA


1. Bir hukuki işlemin varlığını saptamada ve oluşan bir hukuki işlemin yorumlanmasında
önemli rol oynayan “güven prensibi” dürüstlük kuralına dayanır. Buna göre:
a) Bir kişinin belirli bir davranışını, dürüstlük kuralı uyarınca kendisine yapılmış bir
irade beyanı saymakta haklı görünen kimseye karşı, sözü geçen davranışın, o
davranış bir irade beyanının unsurlarını ve özellikle hukuki sonuca yönelmiş
arzuyu taşımasa dahi, güven ilkesi karşısında irade beyanı varmış gibi hukuki
sonuç doğuracağı kabul edilmektedir.
b) Dürüstlük kuralı hukuki işlemlerin, özellikle de sözleşmelerin yorumlanmasında
birincil önem taşıyan bir esastır. Yönetilmesi gereken bir irade beyanı ile
gerçekleştirilebilen tek taraflı hukuki işlemden doğan bir hakkın veya borcun
kapsamı, irade beyanının dürüstlük kuralına göre yorumlanmasıyla tespit
edilecektir. Sözleşmelerde ise tarafların ortak arzularının tespitinde yine
dürüstlük kuralı rol oynayacaktır.
2. Yapılan yorum ancak hukuki işlemde yer alan hükümleri açıklar. Fakat bir hukuki işlem
ve özellikle bir sözleşme ile kurulan hukuki ilişkinin ortaya çıkardığı bütün meselelerin
çözümüne ait esaslar işlemde yer almayabilir. Bu takdirde hukuki işlemde “boşluk” söz
konusudur. Bu boşluğun doldurulmasında kanunun yedek hukuk kurallarına
başvurmak gerekir. Ancak yedek hukuk kuralı da yoksa işlemdeki boşluğu hakim,
dürüstlük kuralına göre tarafların farazi iradesini tayin ederek doldurur.

Esaslı unsur, ya sözleşme tipi için varlığı zorunlu olan esaslı noktalardır ya da ikinci
dereceden bir nokta olmasına rağmen taraflardan biri tarafından önem verildiği için
müzakere masasına getirilen husustur. Taraflar ikinci dereceden bir noktayı hiç
müzakere etmemiş veya müzakere edip karara varamamış fakat ileride halledilmesi
konusunda mutabık olmuş ise ortaya “sözleşme boşluğu” çıkar. Bu durumda hakim
“tamamlayıcı hukuk kuralı”na bakar. Böyle bir kural yoksa tarafların ortak farazi
iradesini araştıracak; “taraflar mutabık olsaydı, dürüst ve makul olarak nasıl bir
düzenleme yapardı?” sorusunun cevabına göre sadece o sözleşme için geçerli olacak
bir kural yaratarak boşluğu dolduracaktır.

D. BORÇLARIN DOĞUMUNDA
1. Sözleşme Yapma Zorunluluğu: Kural olarak bir kimse, başka bir kimse ile bir sözleşmeyi
yapıp yapmama konusunda özgürdür. Ancak bu özgürlüğün bir ön sözleşmeden doğan
bazı sınırlamaları mevcuttur ki, artık bu hallerde sözleşme yapma zorunluluğundan
bahsedilir. Bu zorunluluk öncelikle kamu idareleri veya bunlara bağlı kuruluşlar
açısından söz konusudur. Bu kuruluşlar, şartlarına uygun şekilde kendilerine başvuran
herkesle sözleşme yapmakla yükümlüdür. Özel hukuk bakımından sözleşme yapma
zorunluluğu ise, ya yasal düzenlemeye ya da böyle bir hüküm bulunmaya hallerde
dürüstlük kuralına dayanır. Dürüstlük kuralının sözleşmeyi zorunlu kıldığı bu hallerde
sözleşme yapmaktan kaçınmak, hakkın kötüye kullanımıdır.

2. Yan Borçlar: Bir borç ilişkisinde taraflar veya kanun, çoğu kez sadece asli borçları
düzenler. Halbuki bir borç ilişkisi bir kısım yan borçların doğmasına da yol açar. Bu yan
borçlar bazen kanun tarafından belirtilir; çoğu zaman ise sözleşme ile tespit edilir.
Fakat kanunun veya sözleşmenin yorumundan bir yan borcun varlığı sonucuna
varılamasa bile, böyle bir yan borç dürüstlük kuralından çıkarılabilir.
Yan borçların bir kısmı koruma amacı güder. Bazı hallerde de açıklamada bulunma ve
bilgilendirme yükümü tarzında ortaya çıkar. Aslında sözleşme kurmaya yönelen her bir
taraf, kendisi bilgi edinme görevi altındadır. Buna karşılık, dürüstlük kuralı karşısında
gerekli kılıyorsa, aydınlatma yükümlülüğü söz konusu olabilir.

Bir hukuki işlemle ilgili belgeleri sağlama yükümü de dürüstlük kuralına dayanan bir yan
borç olabilir. Keza, bazı şartlar altında iş birliğinde bulunma yükümü de dürüstlük kuralı
icabı yerine getirilmesi gereken bir yan borçtur.

Bağımlı yan borç, asli borcun ifasına yardım eden ve asli borçtan ayrı dava edilemeyen
borçlardır.

Bağımsız yan borç ise, asli borcun amacına ulaşmasına yardım eden ve asli borçtan ayrı
olarak dava edilebilen borçlardır.

3. Sözleşme Görüşmelerinde Dürüst Davranma Borcu: Dürüstlük kuralı, bir sözleşmeye


yönelik olarak görüşmelere başlayan taraflara; birbirlerine karşı dürüst davranma,
sözleşmenin yapılması veya şartlarının tespiti hususundaki kararlarına etki edecek
hususlar hakkında birbirlerine bilgi verme ve görüşmeleri dürüst ve ciddi bir tavırla
sürdürme yükümlülüğünü yükler. Bu hususa “culpa in contrahendo’dan sorumluluk”
denilir.
4. Davranış Yükümlülükleri: Dürüstlük kuralı, sözleşme görüşmelerine başlayan kişilere
culpa in contrahendo’dan kaçınmak dışında, temasa geçtiği karşı tarafı zarardan
koruma yükümlülüğü de yükler.

E. SÖZLEŞMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VEYA SONA ERDİRİLMESİ


1. Eski Borçlar Kanunu Açısından
Borç ilişkilerinin sonradan ortaya çıkan sebepler üzerine, bundan olumsuz etkilenen
tarafa, ilişkinin değişen duruma göre ayarlanmasını veya sona erdirilmesini isteme
hakkını veren genel nitelikli bir hüküm mevcut değildi. Kanun koyucu sadece bazı
ilişkiler için getirdiği özel düzenlemelerle buna imkan tanımıştı.

Ortaya çıkacak adaletsiz sonuçları önlemek adına çeşitli çözümler ortaya atılmıştı.
Meselenin çözümü için dayanak olabilecek genel prensip dürüstlük kuralıydı. Buna
göre sözleşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkan beklenmedik sebepler yüzünden
edimler dengesinin aşırı ölçüde bozulmasına rağmen, borcun hala mevcut sözleşme
şartlarına göre ifası talep ediliyorsa ve bu talep dürüstlük kuralına aykırıysa, borçlu,
mahkemeye başvurarak işlem temelinin çöktüğünü ileri sürebilir ve akdin ya yeni
şartlara göre ayarlanmasını ya da sona erdirilmesini isteyebilirdi. Hakim de durumun
özelliğini göz önünde tutarak bu iki karardan birini verebilirdi. Fakat böyle bir kararı
verebilmesi için bugün için de geçerli olan şu şartlar aranmaktaydı.
- Sözleşmenin kurulmasından sonra, sözleşme yapılırken öngörülemeyen,
objektif nitelikli ve olağanüstü bir sebep ortaya çıkmalıdır.
- Bu sebep yüzünden borç ilişkisinde tarafların yüklendikleri edimler arasındaki
denge aşırı ölçüde bozulmalıdır.
- Bu durumun oluşmasında hakimin müdahalesini talep eden tarafın kusuru
bulunmamalı ve sorumluluğunu gerektiren özel bir sebep mevcut
olmamalıdır.
- Bu yeni duruma rağmen, borcunu hala sözleşme şartlarına uygun biçimde ifa
etmesi dürüstlük kuralı karşısında borçludan beklenmemelidir.
- Sözleşmede veya kanunda bu konuya ilişkin özel bir hüküm bulunmamalıdır.
- Edimler henüz ifa edilmemiş olmalıdır.

2. Yeni Borçlar Kanunu’nun Konuya İlişkin Düzenlemesi

BK m
“Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de
beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya
çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini
dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da
borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını
saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara
uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına
sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih
hakkını kullanır.

Bu madde hükmü yabancı para borçlarında da uygulanır.”

VIII. MEDENİ KANUN M.2 UYGULANIRKEN GÖZ ÖNÜNDE TUTULACAK


ESASLAR
1. MK m.2, ancak uygulama şartlarının gerçekleştiği olaylarda başvurulabilecek, istisnai bir
düzenlemedir.
2. MK m.2 gelişigüzel kullanılabilecek bir hüküm değildir.
3. Gereken hallerde dürüstlük kuralına başvurmaktan çekinmemek, fakat bunu uluorta
kullanmaktan mutlaka kaçınmak gerekir.
4. Hakim MK m.2’ye dayanılması gereken hallerde bunu re’sen nazara alacaktır. Ayrıca
hakim, dürüstlük kuralını ve hakkın kötüye kullanılması yasağını uyguladığı her olayda bu
uygulamanın somut gerekçelerini mutlaka açıklama zorundadır. Bu konuda hakim keyfi
davranamaz.
5. Tarafların MK m.2’nin uygulanmasını anlaşma ile bertaraf etmeleri kural olarak
mümkündür. Ancak, bu yolda yapılacak bir sözleşmenin kişilik haklarına aykırı olmaması
gerekir; aksi halde sözleşme kesin hükümsüz sayılacak ve MK m.2 hükmünü devre dışı
bırakamayacaktır.

§4. HAKLARIN KORUNMASI


Bir hak sahibinin hakkı, bu hakka uymak zorunda olanlar tarafından ihlal edilince, hakkın
korunması meselesi ortaya çıkar.
Hak sahibinin hakkını korumak için sahip olduğu temel yetki, hakkın uyulmasını talep
yetkisidir. Bu talep amacına ulaşırsa hak korunmuş olur.
Buna karşılık, talep istenilen sonuca ulaşamazsa, hak sahibinin hakkını korumak için
başvuracağı normal yol, devletin yargı organına müracaat ederek dava açmaktır. Hakkı ihlal
eden kimse, dava sonucu ortaya çıkan hükme uyarsa hak korunmuş olur.
İhlalde bulunan kişi yargı kararına uymazsa, hak sahibi devletin sağladığı cebri icra yoluna
başvurmak durumunda kalacaktır.
Devletin müdahalesini istemenin güç olduğu bazı durumlarda ise, hak sahibine istisnaen kendi
gücünü kullanarak hakkını koruma imkanı tanınmıştır.
Bütün çabalara rağmen hakka uyulması sağlanamazsa veya sağlanmasına rağmen arada geçen
sürede hak sahibi zarara uğrarsa, kanun hükümleri çerçevesinde hak sahibi zararının tazminini
isteme hakkına sahiptir.
I. TALEP
Başkasından bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme hakkıdır. Alacak hakkı ile talep hakkı
farklıdır. Alacak hakkı sadece borç ilişkilerinden doğar. Ancak belirtmek gerekir ki, borç
ilişkilerinden doğan talep hakları bakımından, alacak hakkı ve talep hakkı arasında bir fark
yoktur.
Nisbi haklardan alacak hakkı hakkında, alacağa bağlı talep hakkı çoğu kez alacak hakkı ile aynı
anda doğar. Ama vadeye bağlı borç bu durumun istisnasıdır. Vadeden önce alacak hakkı
mevcuttur. Ama vade zamanı geldiği zaman borcu talep hakkı doğar.
Talep, asıl hakka bağlı bir yetkidir. Mutlak haklarda talep yetkisi, hak başkası tarafından ihlal
edildiği zaman doğar.
Yenilik doğuran haklar ise hak sahibine talep hakkı değil, irade beyanında bulunarak bir hukuki
sonucu sağlama yetkisi verir. Burada talep hakkı söz konusu değilse de, yenilik doğuran hakkın
kullanılması ile ortaya çıkan yeni durumda bazı hakların ve bunlara bağlı taleplerin doğumu
söz konusu olabilir.

II. DAVA
Burada sözü geçen dava, talebin yargı organı aracılığıyla kullanılmasıdır. Normal tanımıyla ise
dava, bir uyuşmazlığın halledilmesi ya da önlenmesi veya bir kişiye karşı bir hukuki etkinin
sağlanması için mahkemeye başvurulmasıdır. Dava, bir Usul Hukuku işlemidir.

A. DAVA ÇEŞİTLERİ
Davayı açan: Davacı.
Aleyhine Dava Açılan: Davalı.
Çekişmeli Yargı: Davalı ve davacı var. Dava sözünü sadece çekişmeli yargı için kullanmak
doğrudur.
Çekişmesiz Yargı: Sadece davacı var.

1. Eda Davaları: Davacı, davalının bir şey yapmaya, vermeye veya yapmaktan kaçınmaya
mahkum edilmesini ister. En çeşitli davadır. Eda davası, bir zararın tazminini ele alıyorsa
“tazminat davası” adını taşır. Yargılama sonunda hakim, davacıyı haklı bulursa davalıyı
edaya mahkum eden bir karar verir. Cebren icrası mümkündür. Eda ilamı adı verilen bu
karar iki hususu içerir.
- Davanın dayandığı hakkın veya ilişkinin varlığının tespiti.
- İstenilen edanın yerine getirilmesi konusunda davalıya yöneltilmiş bir emir.
2. Tespit Davaları: Hukuki ilişkinin varlığının tespiti isteniyorsa “olumlu tespit davası”,
yokluğunun tespiti isteniyorsa “olumsuz (menfi) tespit davası” söz konusudur. Hukuki
bir yarar söz konusu değilse hakim davayı reddeder. Maddi vakıalar için tespit davası
açılamaz. Cebren icrası yoktur.

3. Yenilik Doğuran Davalar: Ancak mahkemeye başvurularak kullanılması gereken yenilik


doğuran hakların kullanılması anlamını taşıyan davalardır. Hakim, davacının istediği
kararı verirse, istenilen hukuki sonuç kendiliğinden gerçekleşir. Böyle kararlara “yenilik
doğuran karar” denir. Bu kararların icrası olmaz, herkese karşı ileri sürülebilen bir sonuç
meydana getirir. Ama, kararda bazı edimlerin yerine getirilmesine mahkumiyet de dahil
ise kararın bu kısmında icra gerekebilir. Doğan hukuki sonuç prensip gereği geçmişe
etkili değildir. Ama istisnaları vardır.

B. DAVAYA KARŞI SAVUNMA İMKANLARI


Dava, bazı istisnalar sonucu genellikle davacı lehine sonuçlanır.
Davacının dayandığı olguların doğru olmadığının beyanına “inkar”, ileri sürülen olgular doğru
olmakla beraber davayı haklı kılmayacağının ileri sürülmesine “dava sebebinin inkarı” veya
“dava temelinin yetersizliği savunması” denilir.
Maddi hukuka dayanan savunma imkanları iki gruba ayrılır.

• İtiraz: Bir hakkın doğumuna engel olan veya hakkı sona erdiren olguların ileri
sürülmesidir. Davalı, itiraz teşkil eden hususu ileri sürmese dahi dava dosyasında bu
durum belli oluyorsa hakim bunu re’sen nazara alacaktır.
• Defi: Davalının borçlu bulunduğu edimi özel bir sebebe dayandırarak yerine
getirmekten kaçınmasına imkan sağlayan savunma yoludur. Borçlu, yargılama
sırasından defi ileri sürerse dava reddedilir. Davalı defi ileri sürmezse hakim bunu
re’sen nazara almaz. Bazı defiler (zamanaşımı defi) borçluya sürekli olarak borçtan
kaçınma hakkı verir, bunlar kesin defidir. Bazı defiler ise (ödemezlik defi, peşin dava
defi) borçtan geçici bir süre kaçınmayı sağlar, bunlara da geciktirici defi denir.

C. DAVANIN VE SAVUNMANIN İSPATI


İspat Yükü
İspat edilemeyen iddia veya savunma sonuca etki etmez. Bir davada önce hangi tarafın, hangi
hususu ispat etmesi gerektiğinin tespiti davanın kaderini tayin eder. Bu meseleye ispat yükü
(külfeti) denir. İspat yükü kendisine düzen taraf bunu yerine getirmezse davayı kaybeder. İspat
yükü kendisine düşen taraf, karşı tarafın hakimiyet alanında bulunan bir delile de dayanabilir.
İspat yükü, iddia edilen duruma bağlı hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
İspat Konusunda Temel İlke
“Kanunda aksi bir düzenleme olmadıkça, tarafların her biri, hakkını dayandırdığı olguların
varlığını ispatla yükümlüdür”. Bu esaslar çerçevesinde öncelikle davacı, davasını dayandırdığı
olguları, sonra da davalı savunmasını dayandırdığı olguları ispat edecektir.

Özel Esaslar
1. Hakim önünde ikrar edilen olguların ispatı gerekmez. İkrar, bir tarafın, kendi aleyhine
olan ve karşı tarafça ileri sürülmüş bulunan bir olayın doğruluğunu beyan etmesidir.
Fakat, tarafların anlaşmasının sonuç sağlamaya yetmediği konularda ikrar tek başına
yeterli olmaz. Ayrıca hakimin, ikrar konusu olan olayın gerçekliğine kanaat getirmesi de
aranır. Mahkeme dışında ikrar da, delillerle ispatı mümkün olursa delil olarak ileri
sürülebilir. Karşı tarafın ileri sürdüğü bir vakıanın doğru olduğunun, herhangi bir şart
veya ek beyan ileri sürülmeksizin kabul edilmesi “basit ikrar”dır. Belirli bir şart ve
çekinceyle yapılan ikrarlar “vasıflı ikrar”dır. (Örneğin A, B’ye tl verdi ve
sonrasında bu edimin iadesi için dava açtı. B ise kendisine tl verildiğini ama
ödünç niyetiyle değil, bağışlama niyetiyle verildiğini savunmuştur. B’nin açıklaması
vasıflı ikrardır. Keza B, tl’yi ödünç olarak aldığını ama iade ettiğini ileri sürseydi
bu da bileşik ikrar olacaktır).
2. Hayatın olağan akışına uyan olguların ispatı gerekmez. Tam tersine, böyle bir olgunun
olayda söz konusu olmadığını ispat yükü, bu tarz bir iddiada bulunan tarafa aittir.
3. Herkesçe bilinen olguların ispatı gerekmez. Bununla kastedilen şey, herkesin bildiği
veya öğrenmesi mümkün bulunan olgulardır.
4. Kanuni bir faraziye veya karineye dayanan kimse, bunun kapsamına giren konuda ispat
yükünden kurtulur. Kanuni faraziyeden kasıt, belli bir olaya kanunun kesin bir sonuç
bağlamış olmasıdır. Kanuni faraziyenin aksi iddia ve ispat olunamaz. Bu hususta
“kanuni kesin karine” veya kısaca “kesin karine” deyimleri de kullanılır. Karineler ise
kendi içinde “kanuni karine” ve “fiili karine” olarak ikiye ayrılır. Kanuni karine, kanunun
ispat edilen bir olguyu – aksi sabit oluncaya kadar – ispatı gerekli bir başka hususun
delili saymış olmasıdır. Karineye dayanan taraf, o konuda ispat yükünden kurtulur.
Karşı taraf, olayda karinenin doğru olmadığını ispat ederse, karine çürütülmüş olur.
Buna “karinenin aksinin ispatı” denir. Fiili karine ise kanun tarafından öngörülmüş
olmamakla beraber, ispat edilen bir olgudan, başka bir olgunun varlığı veya yokluğu
sonucunun çıkarılmasıdır. Hakim, varlığı kanıtlanan fiili bir olgunun, ispat edilecek
husus için bir fiili karine niteliğini taşıyıp taşımadığını delilleri takdir yetkisi
çerçevesinde değerlendirerek sonuca bağlayacaktır. Fiili karineler ispat yükünü
ortadan kaldırmaz ya da ispat yükünün yer değiştirmesini de sağlamaz; sadece ispat
yükünün içeriğini değiştirir.
5. Kanunun, ispat yükünü özel olarak belirlediği hallerde bu hükümlerde yer alan esaslar
uygulama alanı bulur.
6. İddiasını resmi sicil ve senetlere dayandıran kimse ispat yükünü yerine getirmiş olur.
Özel Olarak: Resmi Sicil ve Senetlerin İspat Gücü
Resmi sicilden maksat, kanunun alenileşmesini istediği bazı hukuki ilişkileri veya olayları
kaydetmek için devlet memurları ve noterlerce tutulan sicillerdir. Kişisel hal sicili olarak nüfus
kütüğü ile taşınmazlar üzerindeki ayni hakları alenileştiren tapu sicili, bu sicillerin en
önemlilerindendir.
İspat açısından senet, bir kimsenin, kendi aleyhine delil teşkil etmek üzere düzenlediği
belgedir. “Senet” ve “belge” ayrı kavramlardır. Belge, senet kavramını da kapsayan bir üst
kavramdır. Güvenli elektronik imza ile oluşturulan veriler de senet hükmündedir.
Resmi senet ise, resmi bir makamın katılması ile düzenlenen belgedir. Ülkemizde resmi senet
düzenleme yetkisi kural olarak noterlere tanınmıştır. Ayni haklarla ilgili resmi senetleri
düzenleme yetkisi ise tapu sicil memurlarına verilmiştir. Bazı hallerde sulh hakimlerinin de
resmi senet düzenleme yetkisi vardır.
Resmi senetler, resmi memurun re’sen düzenlediği veya sadece imzayı tasdik ettiği senet
olarak ortaya çıkar. MK’nın geçerlilik şartı olarak resmi senet aradığı hallerde, kural olarak
ancak re’sen düzenlenen senetler bu şartı gerçekleştirir. Bununla birlikte, sadece imza
tasdikinin arandığı istisnai haller de vardır.
MK m.7, resmi sicil ve senetlerin içerdiği hususların doğru sayılacağını ifade eder. Resmi siciller,
ancak fonksiyonları kapsamında kalan ve kanunen içermeleri gereken hususlar çerçevesinde
delil teşkil eder. Örneğin, tapu sicilinde malikin yaşı ve medeni durumu konusunda bir kayıt
var olsa da sicilin fonksiyonu dışındadır. Bu bakımdan, kişinin yaşı veya medeni hali noktasında
tapu sicili, bir delil niteliği taşımamaktadır.
Resmi senette yer alan bir hususun gerçeğe uymadığının ileri sürülmesi konusuna gelince:
Resmi memurun tanıklığına dayanan bir husus söz konusu ise (noterce düzenlenmiş bir
sözleşme gibi), gerçeğe aykırılık iddiasında ancak senedin sahteliği ispat edilmek suretiyle
başarı kazanılabilir. Resmi senette yer alan fakat resmi memurun, tanıklığına değil, takdirine
dayanarak senede yazdığı hususların doğru olmadığının ispatı ise bir şekle tabi değildir.
Mesela, noterin “tarafları ayırt etme gücüne sahip gördüğü” yolunda senede koyduğu kayıt
böyledir.

III. CEBRİ İCRA


Mahkemede verilen eda ilamındaki emri davalı rızası ile yerine getirmezse hakkında cebri icra
yoluna başvurmak gerekir.
Cebri icra, eda ilamlarının Devletin bu konuda yetkili İcra Müdürlükleri tarafından zorla yerine
getirilmesidir.
1. Para alacaklarında, borçlunun mallarının haciz ve iflas yolu ile paraya çevrilmesi
suretiyle alacaklının alacağı olan paranın kendisine sağlanması tarzında icra edilir.
2. Alacaklıya iadesi gerekip de borçlunun zilyed olduğu bir taşınır malın iadesi
hususundaki ilamlar, cebri icra teşkilatı tarafından malın borçludan alınıp alacaklıya
teslim edilmesi suretiyle olur. Taşınır bir malın mülkiyetini devretme borcunun yerine
getirilmemesi üzerine açılan davada, davanın kabulü yönünde verilen ilamın cebri kirası
da kıyasen aynı hükme tabi olmalıdır. Şu farkla ki, ayrıca bir de mülkiyetin geçmesi
bakımından rolü vardır.
3. Taşınmaz mülkiyetinin devredilmesi veya taşınmaz üzerinde bir irtifak hakkı veya
taşınmaz yükü kurulması konusunda, verilen ilamların ayrıca cebri icrası söz konusu
olmaz. Mahkeme ilamının icraya gerek kalmadan sonuç doğurması durumu, alacağın
temlikinde de görülür.
4. Taşınmazların tahliye ve teslimi hakkındaki ilamlar icra teşkilatı tarafından zorla yerine
getirilir.
5. Yapma borçları için kanaatimizce cebri icra imkanı yoktur. Her ne kadar İcra ve İflas
Kanunu m, yalnız kendisi tarafından yapılacak olan bir işin yapılması hakkındaki
mahkeme kararına haklı bir gerekçe olmaksızın uymayan borçlunun hapisle
cezalandırılması imkanını öngörmüşse de, bu, borcun cebren icrası demek değildir.
6. Yapmama borçlarının da cebri icrası mümkün değildir. Alacaklı ancak borcun ihlali
yüzünden uğradığı zararın tazminini talep edebilir.
NOT: İflas takibi sadece tacirlere yapılabilir. İcra takibi ise herkese yapılabilir.

IV. HAKKINI KENDİ GÜCÜ İLE KORUMA


Bir kimsenin hakkını kendi gücü ile koruması ancak istisnai hallerde hukuka uygun olur.

A. HAKLI SAVUNMA (MEŞRU MÜDAFAA)

Bir kimsenin gerek kendisinin, gerek başkasının şahıs varlığına veya mal varlığına karşı
yapılan haksız ve halen mevcut bir saldırıyı savuşturmak için tecavüzde bulunana karşı
zorunlu bir karşı tecavüzde bulunmasıdır.

Medeni Hukuk anlamında haklı savunmanın söz konusu olabilmesi için aranan şartlar
şunlardır:
1. Ortada kişi varlığına veya mal varlığına yönelik bir tecavüz bulunmalıdır.
2. Tecavüz hukuka aykırı olmalıdır.
3. Tecavüz halen mevcut olmalıdır. İleride ortaya çıkması ihtimali bulunan bir tecavüz
tehlikesini önlemek üzere haklı savunma yapılamaz.
4. Tecavüz gerçek olmalıdır. Gerçekte mevcut olmayan fakat mevcut sanılan bir
tecavüze karşı savunmada bulunulamaz.

Haklı savunma esnasında, o anda başvurulabilecek çeşitli savunma araçlarından en


az zararlısı seçilmelidir.
B. ZORUNLULUK (IZTIRAR) HALİ

Haklı savunma ile karıştırılmaması gereken bir kavramdır. Bir kimsenin gerek
kendisinin, gerek başkasının şahsını veya mallarını derhal vuku bulacak bir tehlikeden
kurtarmak için bu tehlikeyi yaratmış olmayan diğer bir şahsın mallarına zarar
vermesidir.

Meşru müdafaadan farklı olarak, zorunluluk halinde verilen zararın tazmininden


tamamen kurtulmak mümkün değildir. Zararın ne oranda tazmin edileceğini
hakkaniyete göre hakim belirler. Zorunluluk halindeki faile ceza verilmez.

C. HAKKINI ORUMAK İÇİN KUVVET KULLANMA

Güvenlik güçlerinin zamanında müdahalesi mümkün değilse ve hakkın ortadan


kalkmasını veya kullanımının güçleşmesini önlemek için başka bir araç da yoksa, bir
kimse, hakkını korumak için kendi gücünü kullanabilir.

Bu hususta aranan şartlar şunlardır.


1. Hakkı korumak için resmi makamların zamanında müdahalesinin sağlanması
mümkün olmamalıdır.
2. Kuvvete başvurularak korunmadığı takdirde, hakkın, sonradan ileri sürülmesi
imkansızlaşacak veya ciddi biçimde zorlaşacak olmalıdır.
3. Kuvvete başvurma, hakkı korumaya elverişli olmalı ve bu yolda başka bir çare de
bulunmamalıdır.

Kuvvet kullanılması halinde verilen zararın tazmin yükümlülüğü yoktur.

V. UĞRANILAN ZARARI TAZMİN ETTİRME


Gerçekten, bütün çabalara rağmen, hakka uyulması sağlanamazsa veya hakka uyulması
sağlansa bile, aradan geçen sürede hak sahibi zarara uğramış ise, hak sahibi için zararın
tazminini isteme hakkı doğar.
Eğer zarar failin, genel davranış kurallarına aykırı bir fiilinden doğmuş ise, tazminat talebi,
haksız fiili sorumluluğunu düzenleyen hükümlere dayanır.
Eğer zarar failin bir borcuna aykırı davranışı yüzünden doğmuşsa, tazminat talebi borca aykırı
davranıştan sorumluluk hükümlerine göre şekillenir.
Zarar verici fiil hem borca aykırılık hem de haksız fiil teşkil ediyorsa, bu durumda hangi esasa
dayanılacağı tartışmalı bir konudur. Borçlar Hukuku kapsamına girmektedir.

Footer menu

You might also like

    OĞUZMAN-BARLAS ÖZET

    MEDENİ HUKUK-GİRİŞ

    #seafoodplus.info HUKUKUN ANLAMI VE KONUSU
    seafoodplus.info KAVRAMI
    Hukukun tanımı çok çeşitlidir ve üzerinde yoğun tartışmalar mevcuttur.Çünkü her bilim dalı hukuka farklı açıdan yaklaşmaktadır.Örneğin,hukuk bilimi,ekonomi,sosyoloji gibi bilim dalları hukuk ile kendi bakış açıları doğrultusunda seafoodplus.info yüzden bu bilimlerin her biri hukuku farklı bir şekilde tanımladıkları için çeşitli tartışmalar ortaya çıkmıştır.
    Hukuk,toplumda insanların davranışlarını ve ilişkilerini düzenleyen ve uyulması müeyyideye(devlet zoruna) bağlanmış kuralların bir bütünüdür.
    Burada belirtilen devlet zoru,hukuk kurallarının,toplumu düzenleyen diğer kurallardan farklı olmasını sağseafoodplus.infou düzenleyen diğer kurallar bir devlet zoruna sahip değseafoodplus.info kurallar din kuralları,ahlak kuralları,görgü kuralları ve örf ve adet kurallarıdır.Örnek verecek olursak,toplu taşıma aracında bir gencin,bir yaşlıya yer vermesi bir ahlak kuralıdır,ancak genç yer vermezse bu davranışı suç teşkil etmez,kimse o gence ceza veremez.Çünkü, ahlak kurallarının maddi bir müeyyidesi yoktur.
    Bazen bir din,ahlak,görgü veya örf ve adet kuralı bir hukuk kuralı seafoodplus.info kuralların bir hukuk kuralı olabilmesi için,bir hukuki müeyyideye tabi tutulmalıdıseafoodplus.info bir hukuki müeyyide içermelidirler.Örneğin,ahlaka aykırı bir fiille bilerek başkasına zarar veren bu zararı tazminle yükümlüdür.(BK 49/f.2).Aslında bu kuralın temelinde ahlak kuralı vardıseafoodplus.info hukukilik unsurunu yerine getirince bir hukuk kuralı olmuştur.
    Belirli zamanda,belirli bir toplumda uygulanan hukuka pozitif hukuk(müspet hukuk,mer&#;i hukuk,yürürlükteki hukuk) denir.Yürürlükteki hukuku inceleyen bilim dalına dogmatik hukuk bilimi(hukuk bilimi) seafoodplus.info bilimi yürürlükteki hukuku incelerken,bu hukukun tarihi temelleriyle(hukuk tarihi) ilgilenmeli;diğer ülkelerin hukuk sistemleri ile incelediği hukuk sistemini mukayese etmeli(karşılıklı hukuk çalışması);mevcut kuralların toplumun ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığını(hukuk politikası) incelemelidir.
    Doğal(tabii) hukuk,pozitif hukuktan soyutlanmış,en iyi ve en adil hukuk olduğuna inanılan seafoodplus.infoğal hukuk,olması gereken seafoodplus.info,bu kural şöyle olmasaydı da böyle olsaydı dediğimizde doğal hukuktan bahsetmiş seafoodplus.info bir hukuki problemin çözümlenmesinde kesinlikle ve kesinlikle pozitif hukuktan yararlanılmalıdıseafoodplus.info kendi istediği hukukunu,hukuksal çözüm olarak uygulasaydı hukuki düzen sarsılırdı ve hukuki güvenlik ortadan kalkardı.Son yıllarda yargıda ve doktrinde bu keyfilik görüseafoodplus.info zaman yargı organları uyuşmazlıkların çözümünde,açıkça hüküm varken,işçiyi,kiracıyı seafoodplus.infoktadırlar.
    seafoodplus.info HUKUKU-ÖZEL HUKUK AYIRIMI
    Hukuk kuralları,nitelikleri veya konularına göre çeşitli dallara ayrılmaktadıseafoodplus.info hukuku döneminden beri kamu hukuku ve özel hukuk ayrımı yapılıseafoodplus.info gücü ve otoritesine sahip kuruluşların(Devlet,Devlet üniversiteleri,belediye vb.) bu gücü kullanarak,bu otoriteye tabi kişilerle veya birbirleri ile ilişkilerini düzenleyen kuralların kamu hukukuna;kişilerin eşit şart ve yetkilere tabi kimseler olarak kendi aralarındaki ilişkilerini düzenleyen kuralların ise özel hukuka girdiği söylenebilir. Kamu tüzel kişilerinin,kamu otoritesini kullanmadan,herhangi bir kişi gibi diğer kişilerle kurdukları ilişkiler ise özel hukuka tabi olur.(Örnek:Devletin,bir bir iş adamının binasını kiralaması).
    Özel hukuktaki kurallarda bazen kamu hukuku etkisi görülür.Çünkü devlet otoriter bir karakter taşımaktadıseafoodplus.info karşılık,özel hukukun pek çok esasının kamu hukukunda uygulama alanı bulduğu seafoodplus.info özel hukuktaki bazı kavramlar hem özel hukuka hemde kamu hukukuna bir temel oluşturmaktadıseafoodplus.info2 dürüstlük kuralı örnek göseafoodplus.infoı hukuk dalları bu iki gruba da girmemektedir;karma bir mahiyet taşıseafoodplus.info karma hukuk dalları bazı açılardan kamu hukuku karakteri taşırken,bazı açılardan özel hukuk karakteri taşımaktadır.
    Kamu Hukuku
    Anayasa H. İdare H. Ceza Usul H.
    Mali H. Devletler H.
    Özel Hukuk
    Medeni H. Ticaret H. Deniz H.
    Milletlerarası Özel Hukuk
    Karma Hukuk
    İş Hukuku,Toprak Hukuku
    İcra-İflas H., Medeni Usul H.

    seafoodplus.info HUKUKUN ANLAMI
    Medeni hukuk,bir ülkedeki vatandaşların kişisel durumlarını,ailevi ilişkilerini,mallar üzerindeki hak ve yetkilerini,diğer kişilerle olan borç ilişkilerini,ölümlerinden sonra malvarlığında yer alan hak ve borçların akıbetini düzenleyen kuralların oluşturduğu bir hukuk dalıdıseafoodplus.info hukuk dalına medeni sıfatının kullanılması tarihi sebeplerden ileri gelmektedir.
    seafoodplus.info HUKUKUN KONUSU
    Medeni hukukun kapsamında yer alan konuların başında kişilerin şahsi durumları ile ilgili meseleler seafoodplus.infoşiliğin başlangıcı ve sona erişini,nasıl korunacağı,bir kişinin hangi koşullar çerçevesinden ehliyetli sayılabileceği gibi hukuki sorunlar bu meyandadıseafoodplus.info hukukun hem gerçek hemde tüzel kişileri kapsar biçimde bu konuları ele alan bölümüne kişiler hukuku denir.
    Kişiler tek başına değil,bir toplum içerisinde yaşseafoodplus.infoiği üzere toplumun en küçük yapıtaşı(nüvesi) seafoodplus.infon oluşumu ve kişilerin aile çevresi içindeki ilişkileri aile hukukunun konusunu teşkil etmektedir.
    Kişiler toplumdaki diğer kişilerle her gün sürekli ilişki içseafoodplus.info ilişkilerde kişiler,haklar kazanır,borç altına girer,borçlarını yerine getirirler ya da borçlarına aykırı davranıseafoodplus.info ilişkileri düzenleyen kurallar borçlar hukuku çatısı altında toplanıseafoodplus.infoçlar hukuku özel hukukun can damarıdır.
    Kişilerin mallar üzerinde sahip oldukları hak ve yetkileri ve buna bağlı meseleleri düzenleyen kurallar ise eşya hukukunun kurallarını teşkil eder.
    İnsanın ölümü üzerine,hayatta iken sahip olduğu malvarlığının hukuki akıbetinin ne olacağını,kimlere,ne oaranda ve nasıl intikal edeceğini ve vefat eden kişinin borçlarından kimlerin,ne şekilde sorumlu olacağını düzenleyen kuralları ele alan medeni hukukun alt bölümüne miras hukuku denir.
    Medeni Hukukun Konusu:Kişiler H.,Aile H.,Borçlar H.,Eşya H.,Miras H.
    #seafoodplus.info HUKUKUN DÜZENLENİŞ TARZI BAKIMINDAN ÇEŞİTLİ SİSTEMLER
    seafoodplus.info-CERMEN HUKUK SİSTEMİ
    Bu sisteme bu adın verilmesinin sebebi,roma ve cermen hukuklarının etkisinde kalan bir sistem olması yüzüseafoodplus.info sistemi başlıca benimseyen ülkeler,Almanya,Fransa ve İsviçre&#;seafoodplus.info ülkelerin yanı sıra,bazı ülkeler bu ülkelerin kanunlarını iktibas etmiş oldukları için o ülkeleri de bu sisteme dahil seafoodplus.info ülkelerden birisi de Türkiye&#;dir.
    Romalılar tarafından geliştirilen medeni hukuk,M.S altıncı yüzyılda Bizans imparatoru Justinyanus döneminde Corpus İuris Civilis adı altında bir külliyat haline seafoodplus.info eser onikinci yüzyılda Bolonya üniversitesinde incelenip öğretilmeye başlamıştıseafoodplus.infoa mezunu hukukçular,ülkelerine döndüklerinde,bu hukukun kendi ülkelerinde uygulanmasına önayak oldular.
    Roma hukuku en büyük etkisini Almanya&#;da gösterdi ve onbeşinci ve onaltıncı yüzyıllarda müşterek(ortak) hukuk halini aldı.Ortaçağ Almanya&#;sında ortak bir hukuk düzeni seafoodplus.info şehrin,her kasabanın hatta her malikanenin ayrı bir hukuk sistemi vardı.Ancak,bu sistemlerin hepsinin temelinde cermen hukukunun kuralları yatıseafoodplus.info dağınık hukuk ortamında Roma hukuku müşterek hukuk olarak kabul edilmişseafoodplus.info hukuklarda çözüm bulunamadığında,roma hukukuna başvurulurdu tarihine kadar cermen hukuku ve roma hukuku ortaklaşa uygulanmıştır tarihinde Alman Medeni Kanununu yürürlüğe girmiştir,bu kanunda kısmen cermen kısmen roma hukukunun etkisi görülür.
    tarihli Fransız Medeni Kanununun yürürlüğe girmesine kadar,Fransa&#;da da iki ayrı hukuk uygulanıyordu.Güney Fransa&#;da yazılı hukuk olarak Roma hukuku ve kuzey bölgesinde temellerinde cermen hukuku olan örf ve adet seafoodplus.info ayrımın kesin olmadığı söylenebilir.Güneyde,roma hukukunun yanında örf ve adet hukuku uygulanıyordu,kuzeyde ise örf ve adet hukukunda çözüm bulunamadığında roma hukuku uygulanıyordu yılında yürürlüğe giren ve fransız devrimininin etkisini taşıyan Ccfr(Fransız medeni kanunu-Civil Code Français) roma hukuku ve cermen hukukunun etkisi altında kalmıştır.
    İsviçre&#;de,roma hukukunun çok büyük bir etkisi olmamıştır tarihinde yürürlüğe giren İsviçre Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu, yerel hukuk ve roma hukukundan etkilendiği için Roma-Cermen hukuk sistemine dahildir.
    #BULUNDUĞUMUZ GRUPTA KANUNLAŞTIRMA HAREKETİ VE İSVİÇRE MEDENİ KANUNUN YAPILIŞI
    seafoodplus.info BAKIŞ
    Avrupa&#;da çeşitli ülkelerde siyasal birliğin gerçekleşmesi ve merkezi otoritenin güçlenmesi ile dağınık olan örf ve adet hukukuna dayalı hukuk yerine,ülkenin bütününde uygulanan ve hukukun çeşitli bölümlerini kapsayan, büyük kanunlar yapma hareketi yy sonunda başlamıştıseafoodplus.info hareketlere kanunlaştırma hareketi(Kodifikasyon) seafoodplus.infoaştırma hareketleri ile oluşturulmuş kanunlara &#;kod&#; denir.
    Kanunlaştırma hareketlerinde,örf ve adetin yerine aklın ilham ettiği kuralların getirilmesini öngören doğal hukuk doktrini gelişmişseafoodplus.infoılan kodların başında medeni kanunlar seafoodplus.info kodların bir kısmı aşağıda açıklanmıştır.
    1-Prusya Genel Land Kanunu:Bu kanun medeni hukukun yanı sıra,anayasa hukuku,idare hukuku,kilise hukuku ve ceza hukukunu kapsamaktaydı.Sade ve açık bir dil ile yazılan bu kanun, paragraftan oluştan kazuistik biçimde yazılmış bir seafoodplus.infotik biçim,genel ve soyut kurallar yerine,her olay için ayrı ayrı kanun oluşturulmasıdır.
    2-Fransız Medeni Kanunu:Fransız ihtilali etkileri görülen bu kanun yılında Napolyon döneminde yürürlüğe seafoodplus.info kanun eşitlikçi,bireyci ve laiktir.
    3-Avusturya Medeni Kanunu yılında yürürlüğe giren bu kanun,pozitif hukukta çözüm bulunamadığı takdirde doğal hukuktan faydalanmayı öngören ve büyük ölçüde doğal hukuk doktrini etkisi altında kalan bir kanundur.
    4-Alman Medeni Kanun yılında yürürlüğe giren bu kanun,diğer ülkelerin kanunlarına göre daha gençseafoodplus.info nedeni,yüzyılda Almanya&#;da hakim olan ve örf ve adet kurallarını savunan Tarihi Hukuk seafoodplus.info okulun en büyük savunucusu Savigny&#;seafoodplus.info kanun medeni kanun ve borçlar kanununu bir arada içerir.Açık ve bilimsel bir dilde yazılmıştıseafoodplus.info medeni kanunu,japonya,milliyetçi çin ve yunan medeni kanunlarının temelini de oluşseafoodplus.info medeni kanunu halen yürürlüktedir.
    5-İtalyan Medeni Kanunu:Fransız medeni kanunundan esinlenerek hazırlanan bu kanun yılında yürürlüğe girmiştir.
    seafoodplus.infoÇRE&#;DE MEDENİ KANUNUN YAPILIŞI
    İsviçre diğer Avrupa ülkelerinden farklı olarak,22 küçük kantondan oluşan federal bir seafoodplus.info kantonların çeşitli açılardan nisbi bir bağımsızlıkları vardır ve bu kantonlarda yaşayanlar arasında bir dil,din ve ırk birliği seafoodplus.info farklılıklar İsviçre&#;de uzun süre sonra kodifikasyon etkilerinin başlamasına sebep olmuşseafoodplus.infokasyon hareketleri,ülkenin bütünü için yapılırken,İsviçre&#;de kantonlar ayrı ayrı kodifikasyon hareketine girişmişseafoodplus.infoı kantonlar coğrafi olarak yakın oldukların ülkelerin kanunlarını iktibas etmişlerdir.(Bu ülkeler Fransa ve Avusturya&#;dır).Bazı kantonlar yerel hukuk temelli kanun oluşturmuştur,bazıları da kanunlaştırma hareketine katılmamıştıseafoodplus.infolar hukuki bağımsızlıklarını kaybetmemek için,isviçre medeni kanunun yürürlüğe girmesine engel olmuşlardır yılında borçlar kanunu, yılında medeni kanun yürürlüğe girmişseafoodplus.infoçre medeni kanunu,halkın anlayabileceği bir dilde yazılan,gelenekçi fakat yeni ihtiyaçlara cevap verebilen,demokratik bir seafoodplus.info kanun soyut(mücerret) sistemle yazılmıştıseafoodplus.info bakımdan Türkiye Cumhuriyeti&#;i kanun koyucusunun,model olarak İsviçre&#;deki kanunları alması çok isabetlidir.
    #4.TÜRKİYE&#;DE MEDENİ HUKUK ALANINDA KANUNLAŞTIRMA HAREKETLERİ VE MEDENİ KANUN
    seafoodplus.infoI İMPARATORLUĞU DÖNEMİNDE KANUNLAŞTIRMA
    Osmanlı imparatorluğu&#;nda özel hukuk islam dini esaslarına dayanıseafoodplus.infoattan sonra özel hukuk alanında kanunlaştırma hareketine gidilmişseafoodplus.info kanunlar yabancı ülkelerden esinlenerek hazırlanırken,Medeni hukukun borçlar hukuku ve kısmen eşya hukukunu ilgilendiren ve fıkıh esaslarına dayanan orijinal bir kanun kabul edilmişseafoodplus.info kanun Ahmet Cevdet Paşa&#;nın hazırladığı Mecelle seafoodplus.infoe&#;nin dili zamanı için çok başarılıdıseafoodplus.infoe medeni hukukun bütün alanlarını kapsamıseafoodplus.infoşiler hukuku,aile hukuku,miras hukuku ile eşya hukukunun büyük bir kısmı mecelle kapsamı dışındaydı.
    2.TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİNDE KANUNLAŞTIRMA HAREKETİ
    seafoodplus.info MEDENİ KANUNUN YAPILIŞI
    Osmanlı imparatorluğu yıkıldıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur.Türkiye Cumhuriyeti laik bir devlet sistemini benimsemiştir,bu yüzden mecelle gibi fıkıh esaslı bir kanunu uygulayamazdı.Bunun için Türkiye Cumhuriyeti kanun koyucusu yeni bir medeni kanun oluşturmak istemişseafoodplus.info adalet bakanı Mahmut Esat Bozkurt&#;un teklifi ile İsviçre medeni kanunun fransızca metninin çevirisinin esas alınarak bir medeni kanun ve borçlar kanunu tasarısı hazırlandı.Bu tasarılar ayrı ayrı hazırlandı tarihinde yürürlüğe girdiler.
    Medeni kanunun İsviçre&#;den iktibas edilmesinin sebebi,isviçre medeni kanununun,o dönemde,dünyadaki medeni kanunların içerisinde en yenisi,en açık dille yazılanı,en demokratı ve en pratiği olmasıyıdı.Fakat bu sebeplerin yanı sıra isviçre medeni kanunun iktibas edilmesine taraf olan Mahmut Esat Bozkurt ve Arkadaşları isviçre&#;de hukuk eğitimi alan hukukçulardı.Bu medeni kanun zamanla değişikliklere uygulanmış ve yeni bir medeni kanun oluşturulmak istenmişseafoodplus.info nedeni,Eski medeni kanunun birçok çeviri hatası içermesi ve kanunun bazı baskı hataları içermesidir tarihinde Türk Medeni Kanunu yürürlüğe girmiştir.
    seafoodplus.info BİR MEDENİ KANUN HAZIRLAMA ÇALIŞMALARI
    Ülkemizde tarihli medeni kanun yürürlükte iken,değişen ihtiyaçlar kaşısında,çeşitli zamanlarda yeni bir medeni kanun oluşturulması için çeşitli çalışmalar yapılmıştır.
    seafoodplus.info TÜRK MEDENİ KANUNUN KABULÜ
    A)Genel Olarak
    Yeni Türk Medeni Kanunu,esas itibariyle İsviçre Medeni Kanunu ve bu kanunun,yapılan değişikliklerle ortaya çıkan son hali göz önünde bulundurularak hazırlanmıştıseafoodplus.info Medeni Kanundaki birçok çeviri hatası düzeltilmiş,Türk yargısında ortaya çıkan sorunlar çözümlenmiştir.
    B)Yeni Medeni Kanunun Yapısı Ve Getirdiği Yenilikler
    aa)Biçim Bakımından:
    Yeni Medeni Kanun maddeden oluşmaktadıseafoodplus.info itibariyle eski kanundaki yapı ve sistematiğin bir iki küçük değişiklikler dışında korunduğu görüseafoodplus.info kanundaki madde sıralarının izlenmeyip,maddelere yeni ve farklı numaralar verilmesi bu kanuna yapılan en büyük eleştiridir.Çünkü,doktrinlerin ve kazai içtihatların incelenmesinde çok zorluk oluşmuştur.
    Yeni Medeni Kanunun dili yenilenmişseafoodplus.infoi sadeleştirme de aşırıya kaçılmamıştıseafoodplus.infoşik kavramların aynen korunması benimsenmişseafoodplus.info,bu kanunda biçim bakımından asıl olumsuzluk çeşitli gramer hataları ve cümle düşüklükleridir.
    bb)Esas Bakımından:
    Yeni Medeni Kanun esas bakımından bir kısım değişikliğe uğramıştıseafoodplus.info büyük değişimi aile hukuku yaşamıştır.
    C)Yeni Medeni Kanunda Yapılan Değişiklikler
    Medeni kanun hukuk sistemlerinin temel taşlarından seafoodplus.info Kanunda yapılacak değişikliklerde çok titiz bir düşünce ve uygulama seafoodplus.info var ki ülkemizde tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu daha ilk yılında değişikliğe uğraşmıştıseafoodplus.info değişikliklerin nedeni kanun koyucunun özensizliğidir.
    MEDENİ HUKUK-KAYNAKLAR
    seafoodplus.infoa kaynak kavramı ve medeni hukukun yürürlük kaynaklarına genel bakış
    Yaratıcı kaynak:Hukuk kurallarını meydana getiren güç.Örneğin:TBMM
    Yürürlük Kaynakları:Hukukun ne şekilde uygulanacağını gösteren kaynaklardır.Örneğin:Kanun
    Bilgi Kaynakları:Pozitif hukuku ve tarihi hukuku açıklayan kaynaklardıseafoodplus.info kaynakları aynı zamanda yürürlük kaynaklarıdır.Örneğin:Ders kitapları.
    Medeni kanunun birinci maddesine göre, kanun sözüyle ve özüyle değindiği tüm konulara uygulanır,kanunda uygulanabilir hüküm yoksa örf ve adet hukuku uygulanır,bu da yoksa hakim kendisini kanun koyucu yerine koyarak karar verir,hakim karar verirken doktrinden ve yargısal içtihatlardan faydalanır.
    Medeni kanun,kendisi dışındaki dışındaki yürürlük kaynaklarını da dikkate alıseafoodplus.info kanun,yürürlük kaynakları arasında kanun-örfadet-hakimin hukuk yaratması şeklinde sıralama oluşseafoodplus.info1&#;deki kanun kelimesi teknik anlamda kanunu değil,yazılı hukuk kurallarının tamamını kapsar.
    Kanun adete ve örfe yollama yaptığı durumda hüküm içi boşluk söz konusudur.Hüküm içi boşluk kanun koyucunun kendi isteğiyle bıraktığı bir boşluktur,bu boşluk örf ve adet ile doldurulur.
    Kanun boşluğunun doldurulması için örf ve adet hukukuna başvurulur.Örf ve adet,bir toplumda uzun süreden beri tekrarlanan ve uyulması gerektiğine inanılan davranışlardır.Örf ve adet hukuku ise,örf ve adetin hukukilik unsuru kazandığı halidir.
    Bazı hallerde hakime takdir yetkisi verilir,bu hallerde hüküm içi boşluk vardıseafoodplus.info bu boşluğu hukuka ve hakkaniyete uyarak doldurur.
    Bazı kanun hükümlerinin uygulanabilmesi için tarafların aksini kararlaştırmaması seafoodplus.infoar bir sözleşme
    yaptıklarında sözleşme hukuka ve ahlaka aykırı değil ise,kanun yerine bu sözleşme uygulanır. CCfr&#;de şöyle bir hüküm geçer.&#;Kanuni şekilde yapılan sözleşmeler,onları yapanlar için kanun yerine geçer.&#;
    Kanunda bir hüküm bulunamadığında örf ve adet hukukuna başvurulur,burada da bir çözüm bulunamadığında hakim tıpkı bir kanun koyucu gibi hukuk yaratıseafoodplus.info bu işlemi yaparken doktrinden ve içtihattan faydalanır.
    seafoodplus.infoar,Tüzükler,Yönetmelikler
    seafoodplus.infolara genel bakış
    seafoodplus.infoar:Yasama organı tarafından Anayasanın öngördüğü usul ve şekillerde hazırlanan ve cumhurbaşkanı tarafından resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren yazılı hukuk kuralıdıseafoodplus.infoar yazılıdır,geneldir, süreklidir ve anayasaya uygun olmak zorundadıseafoodplus.infoar kurulunun,aldıkları yetkiye dayanarak çıkarttıkları KHK kanun ile eşit düzeydedir.
    2.Tüzükler:Kanunların uygulama esaslarını ve uygulama aşamasına ilişkin detayları göstermek ve kanunun emrettiği hususları düzenlemek üzere hazırlanan yazılı hukuk kurallarıdıseafoodplus.infoar kurulu hazırlar, Danıştay inceler ve Cumhurbaşkanı onayladıktan sonra resmi gazetede yayımlanır.Tüzük,kanuna aykırı olamaz.
    3.Yönetmelikler:Bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerince,kendilerini ilgilendiren konularla ilgili kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını göstermek üzere hazırlanan yazılı hukuk kurallarıdır.Yönetmelik,kanuna ve tüzüğe aykırı seafoodplus.infoı yönetmelikler resmi gazetede yayımlanır.
    II.Yürürlüğe Koyma ve Yürürlükten Kaldırma
    Kanun ve tüzüğün yürürlüğe girmesi için cumhurbaşkanı tarafından onaylanıp resmi gazetede yayımlanması şarttıseafoodplus.info ve tüzükler yürürlük maddesinde yazan tarihte yürürlüğe seafoodplus.info madde yoksa,yayımlanmalarını izleyen günden itibaren 45 gün sonra yürürlüğe girer.Yönetmeliğin yürürlüğe girmesi oldukça tartışmalıdır. Resmi gazetede yayımlanan yönetmeliklerde yürürlük tarihi varsa o yürürlük tarihinde;yürürlük tarihi yoksa yayımlandıkları gün yürürlüğe seafoodplus.info gazetede yayımlanmayan yönetmeliklerin kabul tarihinde yürürlüğe girmesi gerekmektedir.
    Yürürlükteki bir kanun ya da bazı bu kanunun bazı hükümleri,yeni bir kanun hükmüyle açık veya örtülü yürürlükten kaldırıseafoodplus.info yürürlük süresini kendisi belirlediyse o süre sonunda kanun kendiliğinden yürürlükten seafoodplus.infon tümü veya bazı hükümleri Anayasaya aykırılık gerekçesiyle,AYM tarafından iptal seafoodplus.info yürürlüğe giren kanun,önceki kanunun bazı hükümlerini değiştirmesi hakinde de,değişikliğe uğrayan hükümlerin eski hali yürürlükten kalkmış olur.Tüzükler,yeni bir tüzük hükmüyle yürürlükten kalkabilir, dayandığı kanunun yürürlükten kalkarsa tüzükte yürürlükten kalkar,tüzük kanuna aykırıysa Danıştay iptal eder.
    Yönetmeliklerde tüzükler gibi yürürlükten kalkar.
    seafoodplus.info Hukukla Doğrudan İlgili Temel Düzenlemeler
    seafoodplus.info Kanun ve Borçlar Kanunu:BK ve Ticaret Kanunu Medeni kanundan ayrılmaz bir bütündür. Medeni kanun ve borçlar kanunu tarihsel sebeplerden ötürü birlikte yayımlanamamıştıseafoodplus.info kanunun 5 kitabı vardıseafoodplus.infoşilerH.,AileH.,MirasH.,EşyaH.,Borçseafoodplus.info kanun ve borçlar kanunun genel hükümleri,uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerinde uygulanıseafoodplus.info için bazı şartlar gerekir.
    seafoodplus.info için özel hukuktaki kanunlarda bir hüküm bulunmamalıMK ve Bk&#;da yer alan ve o meseleye uygulanması sözkonusu olan genel hüküm,o ilişkinin bünyesine ve yapısına aykırı düşmemelidir.
    MK&#;da hüküm bulunamadığında Bk&#;ya bakılır,bkda da hüküm yoksa,örf ve adet hukukuna başvurulur.
    seafoodplus.info,Tüzük ve Yönetmeliklerin Uygulanması
    Tüzük ve yönetmelikler,kanunun uygulanmasını kolaylaştırıcı ve kanundan aykırı olamayan yazılı hukuk kuralları olduğu için,kanunun uygulanmasına ilişkin esaslar tüzük ve yönetmeliklerde de dikkate alınır.
    Kanun uygulanırken üç sorun ortaya çıkarHükmün bulunması ve uygulanması 2.Hüküm içi boşluk ve takdir yetkisi seafoodplus.info boşluğu
    seafoodplus.infoa uygulanacak hükmün bulunması:Kanunda düz veya zıt anlamı itibariyle olayı kapsayan bir hükmün bulunduğu ve bu hükmün yer,zaman ve nitelik itibariyle uygulanabilir olduğu saptanırsa,kanunda uygulanabilir bir hükmün mevcut olduğu söylenir.
    seafoodplus.info hükmünün düz ve zıt anlam itibariyle kapsamı
    Düz anlam,bir hükmün doğrudan doğruya ifade ettiği anlamdır.Zıt anlam,bu ifadenin aksinden çıkan sonuca göre beliren manadır.Örneğin:Evlenme başvurusu evlenecek kişiler tarafından yapılıseafoodplus.info hükmün düz anlamı, başvurunun bizzat evlenecek kişiler tarafından yapılması gerektiğidir.Zıt anlamı ise,evlenecek olanlar dışındakilerin bu başvuru işlemini gerçekleştirmeye yetkili olmadıklarıdır.Zıt anlamdan çıkan sonuç,başka bir kanun hükmüyle çatışmıyorsa,hükmün amacına ve mantık kurallarına uyuyorsa doğrudur.Zıt anlamın tespiti ve uygulanmasına dikkat edilmelidir.Çıkarılan anlamın isabetliliğini hükmün amacından seafoodplus.info hükmün zıt anlamının uygulanması başka hükümlerle sınırlandırılabilir.
    seafoodplus.info Hükümlerinin Yorumlanması
    seafoodplus.info kavramı ve çeşitleri
    Yorum,bir kanun hükmünün anlamının seafoodplus.info yapan makama göre yorum çeşitli isimler alır. Yasama yorumu,yargı yorumu ve bilimsel seafoodplus.info yorum hükmün anlamını genişletiyorsa genişletici yorum; daraltıyorsa daraltıcı yorumdur.
    seafoodplus.infoa başvurulacak yöntemler
    1.Söze göre yorum metodu(Lafzi yorum):Kanun hükmünün yorumlanmasında kelimelere ve bu kelimelerin gramatik özelliklerini dikkate alan seafoodplus.infon sözünden yorumun anlamı pek çıkarılamaz ama önemli bir araç olduğu inkar edilemez.
    seafoodplus.infotif tarihi yorum metodu:Kanun koyucunun niyetinin araştırıldığı yorum türüdüseafoodplus.info koyucunun niyetinin anlaşılması seafoodplus.infon güvenliğini sarsabilen bir yorum türüdür.
    seafoodplus.infoif tarihi yorum metodu:Hükmün doğuş zamanındaki anlamın bulunmasını gerektiğinden hareket eden yorum seafoodplus.infon tüm gelişimi göz önünde bulundurulur.
    seafoodplus.infoif zamana uygun yorum metodu:Günümüzde hakim olan metottur. Kanunun yaşayan bir kurum olmasından hareket seafoodplus.info kanun hükmü konulduğunda,kanun koyucunun iradesinden kopup bağımsız bir hal alıseafoodplus.info değişken olduğu için,kanunlar yorumlanırken günümüz ihtiyaçlarına göre yorumlanmalıdır. Kanun yorumlanırken günümüze göre yorumlanmalıdır.
    Kanun yorumlanırken kanunun sözünden,özünden,kıyastan,evleviyetten,aksiyle kanıttan,bilimsel görüşlerden ve yargısal içtihatlardan yararlanılmalıdır.
    seafoodplus.infon hükmün uygulanabilir olması
    Bir olaya uygulanan hükmün yer,zaman ve nitelik itibariyle uygulanabilir olması gerekmektedir.
    seafoodplus.info itibariyle uygulanabilir olma:Esas itibariyle T.C. kanunları T.C sınırları içerisinde uygulanıseafoodplus.infolerarası özel hukuk kuralları,bazı durumlarda ülkemizde yabancı bir hukuk kuralının uygulanmasını,bazı durumlarda da yabancı bir ülkede T.C kurallarının uygulanmasını gerektirir.
    seafoodplus.info İtibariyle Uygulanabilir Olma:Kural olarak kanun yürürlüğe girdiği andan,yürürlükten kalktığı ana kadar uygulanıseafoodplus.infoı durumlarda eski kanun, yeni kanun döneminde seafoodplus.info kanunun geçmişe etkisi(makable şamili) seafoodplus.infon geçmişe etkili olması hukuk güvenliğiyle bağdaşseafoodplus.info kanunlar, kazanılmış hak konularında yeni kanun döneminde uygulanıseafoodplus.infoen haklar ise yeni kanuna tabidir. Kazanılmış hak,yeni hukuk düzenine ve genel ahlaka aykırıysa,yeni kanun uygulanır.Üst kanun ile alt kanun çatışırsa,üst kanun uygulanır;yeni kanun eski kanun ile çatışırsa yeni kanun uygulanır;genel kanun özel kanunla çatışırsa,özel kanun uygulanır.
    seafoodplus.infok İtibariyle Uygulanabilir Olma:Aksi kararlaştırılamayan kurallar emredici hukuk kurallarıdır. Aksi kararlaştırılabilen kurallar yedek hukuk kurallarıdır.
    Emredici Hukuk Kuralları:Aksi kararlaştırılamayan hukuk kurallarıdıseafoodplus.info hükmün emredici olup olmadığı sözünden anlaşıseafoodplus.info zaman anlaşıseafoodplus.infoci hukuk kuralları kamu düzenini,genel ahlakı ve zayıfları seafoodplus.infoci hukuk kuralına aykırı sözleşmeler geçersizdir.
    Yedek Hukuk Kuralları:Aksi kararlaştırabilen hukuk kuralları.Tamamlayıcı ve yorumlayıcı olmak üzere ikiye ayr.
    Tamamlayıcı:sözleşmedeki boşluğu tamamlar. Yorumlayıcı:Anlaşılamayan beyanı,davranışı vb. yorumlar.
    seafoodplus.infon Hükmün Uygulanış Tarzı ve Hakimin Takdir Yetkisi
    seafoodplus.info Olarak
    Uygulanabilir olduğu tespit edilen kanunun hükmünün düz veya zıt anlam itibariyle kapsamına giren bir olaya doğrudan doğruya uygulanması mantık kurallarıyla olur.
    Örneğin:Ahmet,Fatmaya evlenme teklifi etmiş.Fatma kabul etmiş.2 gün sonra Ahmet,fatmaya ben evlenmeyeceğim demiş.Fatma,nişan bozulduğu için ahmetten tazminat istemişseafoodplus.info ise nişanlanmadık diyerek kendisini savunmuşseafoodplus.info olayı aşağıdaki hükümle çözeceğiz.
    MK /1&#;e göre:Nişanlanma,evlenme vaadiyle olur.(Büyük Önerme) Olay:Ahmet,fatmaya evlenme teklifi etmiş,Fatma kabul etmiş.(Küçük Önerme) Sonuç:Ahmet ve Fatma nişanlanmıştır.
    Bir kanun hükmünden evleviyet veya kıyas yoluyla yararlanılması,kendisinden yararlanan hükmün uygulanması demek değildir.
    seafoodplus.infon Takdir Yetkisini Kullanması
    MK 4&#;e göre hakim,kanunun emrettiği konularda hakka ve hukuka göre karar seafoodplus.info,hakime takdir yetkisinden faydalanabilirsin dediğinde,hakimin takdir yetkisine sahip olduğu söseafoodplus.info durumun gereklerini ve haklı sebepleri göz önünde tutarak ve kanundan ayrılmayarak takdir yetkisini kullanır. Hakim hukuk yaratmaz,hukuku seafoodplus.info yetkisi şartlarda ve hükümde olur.
    a.Şartlarda takdir yetkisi:Hakim hükmü uygularken,ona ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediğini takdir eder.Örneğin,boşanma davasında hakim boşanmanın şartlarının olup olmadığını tespit eder.
    b.Hükümde takdir yetkisi:Hakim vereceği hükmün niteliği ve kapsamını takdir eder.Örneğin,nişanın bozulmasıyla ilgili hükmedilecek tazminatı hakim takdir yetkisini kullanarak seafoodplus.info takdir yetkisini kullanırken hukuka ve hakkaniyete uygun sonuca varmak zorundadır ve vardığı sonuç kanuna aykırı olmamalıdır.
    seafoodplus.infoa Uygulanabilir Hüküm Bulunmaması:Kanun Boşluğu
    seafoodplus.infoı
    Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa kanun boşluğundan seafoodplus.info boşluğu ile hüküm içi boşluk aynı şey değildir.Hüküm içi boşlukta,bir hüküm vardır,bu hükmün uygulanması için bazı hüküm dışı unsurlarla tamamlanması seafoodplus.info boşluğunda,kanunda uygulanabilir bir hüküm yoktur.Hüküm içi boşluğun doldurulması,o hükmün uygulanmasıyla seafoodplus.info boşluğu ise,örf ve adet hukukuna başvurtur,burada sonuç çıkmazsa hakimin hukuk yaratmasını zorunlu kılar. Boşluğun olması kanunun yetersizliğini gösterir.
    Hukukta boşluk diye bir şey seafoodplus.info en sonunda hukuku yarattığı için hukuk boşluğu diye bir şey olmayacaktıseafoodplus.info boşluğundan ancak ve ancak hukuk tarafından düzenlenmesi gereken alanlarda bahsedilebilir.
    Kanunda bir düzenlenmenin bulunmaması her zaman kanunda boşluk var anlamına gelmez. Nitelikli susma hallerinde,kanun koyucu olaya bilerek çözüm getirmemektedir.Örneğin,küs olduğun birisi sana benimle kümsüsün dediğinde cevap vermiyorsan nitelikli susma yapmış seafoodplus.infoşluktan söz edebilmek için kanun koyucunun ihmalinden veya hüküm içi boşluk olması gerekir. Nitelikli susmada,hakim hukuk yaratamaz,boşlukta ise yaratır.
    seafoodplus.info Boşluklarının Çeşitleri
    seafoodplus.infoçli boşluklar-Bilinçsiz boşluklar:Bilinçli boşluklar kanun koyucucunun bilerek ve isteyerek bıraktığı boşluktur. Kanun koyucu nitelikli susma ile de bir bilinçli boşluk bırakabilir. Bilinçsiz boşluklar,kanun koyucunun ihmalinden veya yeni gelişmeler sonucunda ortaya çıkan boşseafoodplus.infoçsiz boşluk kanun koyucunun ihmalinden ortaya çıktığı gibi yeni gelişmeler sonucunda da ortaya çıkar.Örneğin; tarihli borçlar kanununda e-imza ile ilgili hüküm olmaması bilinçsiz boşluktur.
    b.Açık boşluklar-Örtülü boşluklar:Kanunda olaya uygulanacak hiçbir hüküm yoksa açık boşluk sözkonusudur. Olaya uygulanabilir gözüken bir hükmün sözünün ve özünün bağdaştırılmamasında veya mevcut hükmün aynı değerde başka bir hükümle çatıştığında ya da hükmün lafzı ve ruhuyla tespit edilen anlamda uygulanması dürüstlük kuralıyla bağdaşmıyorsa örtülü boşluktan söz edilir.
    seafoodplus.infoçek boşluk-Gerçek Olmayan boşluk:Kanunda hukuki meseleye hiç cevap bulunamıyorsa gerçek boşluk; tatmin edici bir cevap bulunamıyorsa gerçek olmayan boşluk vardır. Gerçek olmayan boşluk,kanunun boşluğunu değil,sakatlığını ve yetersizliğini ifade seafoodplus.infoçek boşluğu ancak ve ancak kanun koyucu düzeltebilir.
    seafoodplus.info Boşluğunun Bulunmasının Sonuçları
    Kanun boşluğu bulunduğunda,hakim örf ve adet hukukuna bakar,örf ve adet hukukunda düzenleme varsa boşluk bununla doldurulur.Örf ve adet hukukunda da çözüm bulunamıyorsa,hakim hukuk yaratır.
    3.ÖRF VE ADET HUKUKU
    seafoodplus.info ve tanım
    Örf ve adet hukuku,hukukun tamamlayıcı kaynağıdıseafoodplus.infon asıl kaynağı olan yazılı hukuk kurallarında bir çözüm bulunamadığında örf ve adet hukukundan faydalanılır.
    Uzun zamandan beri toplum içinde yaşayan ve fertler tarafından uyulmasında zorunluluğu kabul edilen, devlet tarafından yaptırıma bağlanmış yazılı olmayan hukuk kurallarına örf ve adet hukuku kuralı denir.
    Örf ve adet hukuku kuralları,toplumun vicdanından doğan yazılı olmayan hukuk kurallarıdıseafoodplus.info kurallar toplumun belirli olaylara verdikleri tepkiler sonucunda gelişmişseafoodplus.info,örf ve hukukuyla başlamıştır.Örf ve adet hukuku kuralları yürürlük kaynağıdır.
    2.Örf ve adet hukukunun unsurları
    seafoodplus.info unsur(Süreklilik unsuru):Bir örf ve adetin,örf ve adet hukuku haline gelebilmesi için,uzun süreden beri toplum içinde uygulanıyor olması seafoodplus.info süre belli değildir.Örf ve adet hukuku kuralının toplum şuuruna yerleşmesi yeterli bir süredir.
    seafoodplus.info unsur:Örf ve adet hukuku kuralının uygulanmasının zorunlu olduğuna dair bir inancın bireylerde oluşması seafoodplus.info şuurun yerleşip yerleşmediğine aynı olaylara sürekli olarak aynı kuralın uygulanıyor olmasıyla anlaşılır.
    seafoodplus.info unsur:Maddi ve manevi unsur bulunursa örf ve adet oluşur.Örf ve adeti,örf ve adet hukuku kuralı yapan bu seafoodplus.info örf ve adete uyulmadığında bir müeyyideye maruz kalınıyorsa örf ve adet örf ve adet hukuku olmuştur.
    3.Örf ve adet hukukunun türleri
    Bir örf ve adet hukuku bütün ülkede uygulanıyorsa yaygın örf ve adet seafoodplus.info örf ve adet hukuku belli bir yerde uygulanıyorsa yöresel örf ve adet seafoodplus.info örf ve adet hukuku herkese uygulanıyorsa genel örf ve adet hukuku;belli bir gruba uygulanıyorsa özel örf ve adet seafoodplus.info örf ve adet hukuku tacirlere uygulanıyorsa ticari örf ve adet hukuku;ticaretle uğraşanlar dışındakilere uygulanıyorsa alelade örf ve adet hukukudur.
    4.Örf ve adet hukukunun rolü
    Örf ve adet hukuku kanun boşluğunu doldurulmasında ve kanun hükümlerinin ve kavramların yorumlanmasında yardımcı olur.
    seafoodplus.info boşluklarını doldurması
    Hakim önüne gelen olay ile ilgili kanunda hüküm bulamazsa örf ve adet hukukundan yararlanır.Örf ve adet hukuku sadece kanun boşluğu,hüküm içi boşluğu ve gerçek ya da örtülü boşluğu doldurmada kullanılır. Kanunda negatif çözüm yani nitelikli susma varsa,bu kanunla düzenlenebilir.Örf ve adet hukukuyla bu durum düzeltilemez.
    seafoodplus.infon yorumlanması
    Örf ve adet ve örf ve adet hukuku kanunun yorumlanmasına yardımcı seafoodplus.infoar örf ve adet hukukunu ileri sürmese bile örf ve adet hukuku pozitif(yürürlükteki) hukuk kuralı olduğu için hakim bunu resen seafoodplus.info örf ve adet hukukunun bulunup bulunmadığını yardımcı kaynaklara bakılarak tespit edilir.
    *Kanuna aykırı örf ve adet:Bir konuda hem yazılı hukuk kuralı hemde örf ve adet hukuku kuralı varsa yazılı hukuk kuralı uygulanıseafoodplus.info1/2 önceliği yazılı hukuk kuralına bırakmıştıseafoodplus.info sebeple,örf ve adet hukuku yazılı hukuk kuralına aykırı seafoodplus.info,yazılı hukuk kuralı,örf ve adet kuralının var olmasını engelleyemez. Örf ve adet halkın şuurunda oluştuğu için yazılı hukuk kuralları örf ve adete yakın olmalıdır. Örf ve adet hukuku yazılı hukuk kurallarını ortadan kaldıramaz.(Yani,kanuna aykırı örf ve adet olmaz.)Fakat onun değiştirilmesine sebep olabilir.
    seafoodplus.info TARAFINDAN YARATILAN HUKUK
    Hakimin,boşluğu gidermek için yaptığı işleme hakimin hukuk yaratması seafoodplus.infoa ve örf ve adet hukukunda bir çözüm yoksa,hakim hukuk yaratıseafoodplus.infoa çözüm olmamadan kasıt açık veya örtülü boşluğun bulunmasıdıseafoodplus.info hukuk yaratırken kanunkoyucu gibi hareket seafoodplus.info kendisin olaydan soyutlayarak,aynı nitelikteki tüm olaylara uygulanabilecek soyut bir kural koyacaktıseafoodplus.info yaparken tarafsız olacaktır. Hakim kazuistik bir biçimde davranış seafoodplus.info hukuk yaratırken bir sonuç çıkaracaktır ve bu çıkarılacak sonuç hukuk güvenliğini sarsmamalıdıseafoodplus.infon yarattığı hukuk,pozitif hukuka dayanmalı ve pozitif hukuktan aykırı düşseafoodplus.info hukuk yaratırken ilk olarak kıyas ve evleviyetle hukuk yaratmaya çalışıseafoodplus.infola yaratamıyorsa kanunda bulunan bir hükmü genişletici yorumla yorumlayıp yorumlayamayacağını araştırıseafoodplus.info boşluk doldururken ve hukuk yaratırken doktrinden ve yargısal içtihatlardan faydalanıseafoodplus.infon yarattığı hukuk,bir kanun olmadığı için sadece önündeki olay için seafoodplus.info sonra ne kendisini ne başka bir mahkemeyi bağlar.
    seafoodplus.info HUKUKUN UYGULANMASINDA DOKTRİNİN VE YARGISAL İÇTİHATLARIN ROLÜ
    MK1&#;E göre hakim,karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır.
    Doktrin:Hakim ilk önce hukuk ile ilgili bilimsel kaynaklara başseafoodplus.info sadece kabul edilen görüşlerden seafoodplus.info doktrinden neden faydalandığını belirtmek zorundadır.
    Yargısal içtihatlar:Hakim karardan yararlanmaz,karardan çıkan prensipten yani içtihattan faydalanır.
    Olay kararları:Hakimin verdiği karar Prensip Kararları:Boşluğu çözen seafoodplus.info YargıtayGenelKurul ve Yargıtay içtihadı birleştirme kararlarıdır.İçtihadıbirleştirmekararı herkes için bağlayıcıdır ve rgde yayımlanır.
    MEDENİ HUKUK-TEMEL KAVRAMLAR
    HAK
    seafoodplus.info KAVRAMI
    seafoodplus.info:Hak,hukuken korunan ve sahibine bu korunmadan faydalanma yetkisi tanıyan seafoodplus.info,hukukun temel kavramlarının en öseafoodplus.info kelimesi hukukun tekil seafoodplus.infoze yerleşmiş anlamda hukuk objektif düzeni ifade eder.
    seafoodplus.info KAVRAMINI AÇIKLAYAN GÖRÜŞLER
    seafoodplus.info Teorisi:Hak,hukuk düzeni tarafından bireylere tanınan bir irade seafoodplus.info teoriye göre,bir kimse ancak başkalarını kendi iradesine göre harekete göre zorlayabilirse,o kişi o konuda hak seafoodplus.info teori hakkın dış görünüşünü ifade edip,içeriğini belirtmemesi yüzünden eleştirilir.
    seafoodplus.infot Teorisi:Hak,hukuken korunan seafoodplus.info görüş iradeye önem vermeyip sadece menfaat ile ilgilendiği için eleşseafoodplus.infoı menfaatler,hukuk tarafından korunduğu halde menfaat sahibi bu korunmadan yararlanma yetkisine sahip değildirsf pr
    Bugün çoğunlukla karma nitelikli bir görüş seafoodplus.info görüşü açıklayan cümle seafoodplus.info başlığındaki tanımdır.
    Bazı hallerde hukuk bir hak tanıdığı halde menfaatin korunması sınırlı olabilir.Örneğin,eksik borçlar(kumar vb.) . Bu borçlarda alacaklı,borçluya borcunu ödemesi için hukuki bir eyleme seafoodplus.info,borçlu,borcunu rızaen öderse borç ifası geçerli sayılıseafoodplus.info durumda borçlu verdiği parayı geri seafoodplus.infoı hallerde (örnek:alacak hakkı doğumunun,bir şartın gerçekleşmesine bağlı kılınması durumunda) hak henüz doğmamıştır;doğması için bazı şartların oluşması seafoodplus.info haklara muntazar(beklenen) hak denir.
    seafoodplus.infoIN ÇEŞİTLERİ
    Hakların değişik şekillerde ortaya çıkması,hakların çeşitli olduğunu göstermektedir.
    Haklar,sahibine sağladığı yetkilere ve konulara göre çeşitli adlarla adlandırılıseafoodplus.info özel hukuk hakları incelenecektir.
    seafoodplus.info İLE ÖLÇÜLEBİLEN(EKONOMİK) DEĞERİ BULUNUP BULUNMAMASI AÇISINDAN HAKLAR(MALVARLIĞI HAKLARI-ŞAHIS VARLIĞI HAKLARI)
    seafoodplus.infoLIĞI HAKLARI:Para ile ölçülebilen(ekonomik) değeri olan haklara malvarlığı hakları seafoodplus.infoşinin ekonomik değer taşıyan hak ve borçlarına mamelek(malvarlığı) seafoodplus.infoin bir malvarlığı vardıseafoodplus.info bu malvarlıklarının aktifi;borçlar ise seafoodplus.infoe insanların mamelekinin aktifi,pasifinden fazladır.Eğer bir kişinin mamelekinin pasifi,aktifinden çok fazla ise o kişi borçlarını ödemekten seafoodplus.info kişi tüccar ise iflası seafoodplus.info kişinin malvarlığında yer alan haklara malvarlığı hakları seafoodplus.info kendi içinde alacak hakları,aynî haklar,maddi değeri olan yenilik doğuran haklar,mali yönüyle fikri haklardır.
    1)Alacak hakları:Alacaklıya borçludan bir edimi yerine getirmesini,yani bir şey vermesini,yapmasını veya yapmamasını(bir davranıştan kaçınması veya bir duruma katlanması) isteme yetkisini tanıyan haklara alacak hakkı seafoodplus.info hakkı,hertürlü verme,yapma,yapmama edimlerini içseafoodplus.info para değseafoodplus.info hakları birçok sebepten(Sözleşme,haksız fiil,sebepsiz zenginleşme,vekaletsiz iş görme vb.) doğseafoodplus.info hakkı,sadece borçlu ile alacaklı arasında olan bir hukuki bağdır(borç ilişkisi).Bu haklar tek taraflı feragat seafoodplus.info nedeni ise kimse kendisine yapılan bağışı kabul etmek zorunda değildir.
    2)Ayni haklar:Ayni haklar,bir kimseye bir mal üzerinde doğrudan doğruya hakimiyet sağlayan ve herkese karşı ileri sürülen haklardıseafoodplus.info haklar,eşya ile seafoodplus.info anlamda eşya;ekonomik değeri olan,üzerinde bireysel hakimiyet sağlanabilen şahıs dışı varlıklardır.
    a)Eşya üzerinde sağlanan yetki:Ayni haklar,alacak haklarından farklı olarak sınırlı sayıdadıseafoodplus.info kanunda belirtilenlerin dışında ayni hak seafoodplus.info haklar hak sahibine eşya üzerinde sağladığı yetkiye göre ikiye ayrılır.
    aa)Hakkın sağladığı yetki tam ise bu ayni hak mülkiyet hakkıdıseafoodplus.infone hakkın konusu olan nesneyi, kullanma(usus),semerelerinden yararlanma(fructus) ve tüketme(abusus) yetkilerini verir.
    Mülkiyet hakkı,mülkiyete konu olan malın türüne göre ikiye ayrılır.(Taşınmaz mülkiyeti,Taşınır mülkiyeti).Kat mülkiyeti,taşınmaz mülkiyetin özel bir çeşididir.Mülkiyet hakkı mal sahibinin adedine göre ikiye ayrılır(Tekşahıs mülkiyeti,Birlikte mülkiyet).
    Birlikte mülkiyet iki gruba ayrılır(Paylı/Müşterek Mülkiyet,Elbirliği Mülkiyeti).
    Birden fazla kişi,bir eşyanın mülkiyetine,belirli hisselerle sahip iseler paylı mülkiyet;birden fazla kişi ortaklık ilişkisi ile ortaklığa giren mallarda yaygın biçimde mülkiyet hakkına sahip iseler elbirliği mülkiyeti sözkonusu seafoodplus.info ortaklık tüzel kişi ortaklığı değseafoodplus.infoığın tüzel kişiliği varsa tek şahıs mülkiyeti vardır.
    bb)Bir ayni hakkın eşya üzerinde sağladığı yetki sınırlı ise sınırlı ayni hak sözkonusu olur.Sınırlı ayni haklar mülkiyet yetkilerinin üçüne birden sahip değillerdir.Sınırlı ayni haklar,sağladıkları yetkiler ile kendi arasında bazı gruplara ayrılır.
    Bb1)İrtifak hakları:Malın malikine,mülkiyet yetkilerinin bazılarını kullanmama veya bu yetkiyi sınırlı ayni hak sahibinin kullanmasına müsade etme külfeti yükleyen ve böylece ayni hak sahibine malı kullanma ve yararlanma yetkisi veren haklardıseafoodplus.info&#;e tüketim yetkisi vermeyen haklardıseafoodplus.info sahibinin maldan yararlanması aktif şekilde olursa &#;olumlu irtifak hakkı&#;, malın yetkilerini kullanmasını engelleme tarzında olursa &#;olumsuz irtifak hakkı&#; sözkonusu seafoodplus.infoğladıkları yetkilere göre irtifak hakları çeşitli isimler alır.
    -İntifa hakkı:Bir malı kullanma ve semerelerinden yararlanma hakkı sağlayan irtifak hakkına &#;intifa hakkı&#; seafoodplus.info hakkı mülkiyete çok yakın yetkiler sağlamasına karşın,tüketme yetkisi vermemiştir ve intifa hakkında kullanma ve semerelerinden yararlanma yetkisi de kısıtlıdıseafoodplus.info&#;te tüketme yetkisi yok ise,malik önemli yetkilerden yoksun seafoodplus.info hakkı ile yükümlü mülkiyete &#;çıplak mülkiyet&#; denir.
    Sükna hakkı:Bir evde veya evin bir kısmında oturma yetkisi veren irtifak haklarına sükna(oturma) hakkı denir.Sükna hakkı,ayni haktıseafoodplus.infone sağladığı yetki bakımından,alelade nisbi haktan daha güçlü olduğu için,sükna hakkı kiracının kira sözleşmesinden daha güçlüdür.
    Hak sahibine,başka bir kişinin mülkiyetinde olan arazinin altında veya üstünde bir yapı inşaa edip,hakkın devamı süresince bu yapı üzerinde hak sahibi olmak veya arazide zaten mecvut olan yapıyı muhafaza etmek yetkisi tanıyan irtifak hakkına &#;üst hakkı&#; denir;başkasının arazisindeki bir kaynaktan yararlanma yetkisi sağlayan irtifak hakkına &#;kaynak hakkı&#; seafoodplus.info MK&#;da ayrı ayrı düzenlenmişseafoodplus.infoçit hakkı &#;diğer irtifak hakları&#; başlığında düzenlenmiştir.
    İrtifak haklarından intifa ve sükna hakkı belirli bir şahıs lehine seafoodplus.info haklar başkasına devredilemez ve miras bırakılamaz,hak sahibinin ölümünde son seafoodplus.info haklar şahısla kaim haklardır.
    Üst hakkı,kaynak hakkı ve diğer irtifak hakları ise belirli bir kişi üzerinde kurulacağı gibi,başka bir taşınmaz lehine de tesis edilebilir.Şahıs lehine tesis edilirse şahsi irtifak;taşınmazın lehine tesis edilirse arzi ittifak sözkonusu seafoodplus.infoisi için şahsa bağlı irtifak,ikincisi için eşyaya bağlı irtifak denilebilir.
    İntifa ve sükna hakkı mirasçılara geçemez;üst hakkı ve kaynak hakkı aksi kararlaştırılmadıkça,
    başkasına devredilebilir,mirasçılara geçseafoodplus.infoğer şahsa bağlı irtifaklar ise aksi kararlaştırılmamışsa,devredilemez,mirasçıya geçemez.
    Eşyaya bağlı kurulan irtifak hakkına sahip olan eşyanın maliki,irtifak hakkına da sahiptir.
    Bb2)Rehin hakları:Hak sahibinin bir alacağını teminat altına alan ve borçlunun borcunu yerine getirmediği ve alacaklının alacağını elde edemediği hallerde,alacaklıya cebri icra yoluyla sattırma ve alacağını,rehin konusu malın satışından elde edilecek paradan karşılama yetkisi veren haklardır.
    Rehin hakları,teminat altına aldıkları alacak hakkının sahiplerine tanınır ve teminat altına alınan alacağın kaderine tabi seafoodplus.info hakkı sona erdiğinde rehin hakkı da son bulur;alacak bir başkasına temlik(devir) edilirse rehin hakkı da kendiliğinden yeni alacaklıya geçseafoodplus.info sebebi ise rehin hakları fer&#;i(alacağa bağlı) haktır.
    Rehin hakları hakkın konusu olan malın türüne göre taşınır rehni ve taşınmaz rehni olarak ikiye ayrılıseafoodplus.infoşınmaz rehni üç şekilde tesis edilebilir(İpotek,ipotekli borç senedi,irad senedi).
    İpotek,sadece teminat fonksiyonunu ifa eden rehin şseafoodplus.infoli borç senedi ve irad senedi ise,teminat altına alınan alacak,kıymetli evrak niteliğinde bir senede bağlanır.Türkiyede örneği yoktur.
    Bb3)Taşınmaz yükü(Gayrımenkul Mükellefiyeti):Taşınmaz yükünden maksat,bir taşınmazın malikinin,mülkü dolayısıyla o taşınmaz karşılık teşkil etmek üzere bir başka kişiye bir şeyi verme veya bir şeyi yapma zorunluluğu altına seafoodplus.infoşınmaz yükü,borcu doğuran taşınmazla teminat altına alınmış bir eşyaya bağlı borçseafoodplus.info sahibi,taşınmazın malikine karşı,o taşınmazla teminat altına alınmış bir alacak hakkına sahiptir(Rehin hakkı gibi.).Örnek için sf Tuğla fabrikası örneği.
    B)Eşya üzerinde doğrudan doğruya hakimiyet
    Ayni haklar,hak sahibine tanınan yetki sayesinde,ona hakkın konusunu teşkil eden eşya üzerinde doğrudan doğruya hakimiyet sağseafoodplus.infoğrudan doğruya hakimiyetten maksat,hak sahibinin eşyadan hakkına uygun şekilde yararlanması için hiçbir engel olmamasıdır.
    Bu hakimiyet,mülkiyet hakkında en açık şekilde görüseafoodplus.infok haklarında da,hak sahibinin malikin aracılığı olmadan hakkını kullandığı çoğu kez seafoodplus.info haklarının mal üzerinde sağladığı vasıtasız hakimiyet,mal sahibinin rızasına,aracılığına veya katıkısına ihtiyaç olmaksızın malın icra yoluyla satılarak paraya çevrilmesi hususundaki yetkide kendini göseafoodplus.infoşınmaz yükünde de doğrudan hakimiyet aynen rehindeki seafoodplus.info taşınmaz yükünü ayni hak yapan unsur da bu teminat fonksiyonudur.
    Taşınır mallarda bu hakimiyeti açıklayan unsur,o maldaki &#;zilyedlik&#; adı verilen fiili seafoodplus.infoşınmazlarda ise hakimiyeti açıklayan gösterge,tapu siciline tescil adı verilen özel bir kayıttıseafoodplus.info mal üzerinde ayni hakkın kazanılabilmesi için,taşınırlarda zilyedliğin elde edilmesi,taşınmazlarda ise hakkın tapuya tescili gerekir.
    Alacak hakkında edimi yerine getirme yükümlülüğü sadece borçluya seafoodplus.infoç ilişkisi alacaklı ve borçlu arasında olduğu için,alacak hakkı nisbi bir haktıseafoodplus.info hak ise eşya üzerinde doğrudan doğruya hakimiyet sağlar ve burada hak sahibinin herhangi bir kişiden bir edimi yerine getirmesini istemesi sözkonusu seafoodplus.info sebeple ayni haklar,mutlak haktır,ancak her mutlak hak ayni hak değildir.Örnek için sf dipnot.
    C)Herkese karşı ileri sürülebilirlik
    Ayni hakkın eşya üzerinde doğrudan doğruya hakimiyet sağlamasının temel sonucu,herkesin bu hakimiyeti sağlayan hakka uymak,o hakkı ihlalden kaçınmak zorunda olmasıdıseafoodplus.info hakkı kim ihlal ederse,hak sahibi hakkına uymasını ondan seafoodplus.info hak herkese karşı ileri sürüseafoodplus.info durum ayni haklardaki mevcut &#;mutlak hak&#; etkisiyle açıseafoodplus.info haklardaki &#;mutlak hak &#; vasfı,ayni hakkın eşya üzerinde sağladığı doğrudan doğruya hakimiyetin zorunlu olduğu doğal bir sonucu ve onun bir uzantısıdır.
    MK /f.2&#;ye göre Malik,malını haksız yere elinde bulunduran kişiye istihkak davası açabileceği gibi,her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.
    İstihkak davası,malikin malını haksız olarak elinde tutan kişiye malın geri alınması için açılan; elatmanın önlenmesi davası ise mülkiyete yönelik tecavüzün durdurulmasını sağlar.
    3)Maddi değeri olan yenilik doğuran haklar
    Bir kısım haklar vardır ki,bunlar hak sahibine,tek taraflı irade beyanında değiştirme yahut sona erdirme yetkisi tanıseafoodplus.info,Yumoş maliki bulunduğu bir taşınmaz hakkında Şila&#;ya bir &#;alım(iştira) hakkı&#; tanımış olabilir.Şila bu taşınmazın mülkiyetine sahip olmayı arzu edince,sadece alım hakkını Yumoş&#;a karşı kullanmakla seafoodplus.info kullanma beyanı Yumoş&#;a ulaştığında, Şila ve Yumoş arasında kendiliğinden satım ilişkisi doğseafoodplus.infoım hakkı yenilik doğuran haktır.
    Bir boşanma sebebi ortaya çıktığında bu sebebe dayanılarak açılan boşanma davası hakkı da yenilik doğuran bir haktıseafoodplus.info hak,hak sahibine evlilik ilişkisini hukuki yollardan bitirme yetkisi seafoodplus.info değeri olan haklar malvarlığı hakları kategorisindedir.
    4)Fikri haklar:Kişilerin,zeka,düşünce ve yaratıcılıklarını kullanarak oluşturdukları fikir ürünleri üzerindeki haklara fikri haklar seafoodplus.info tarz ürünler çeşitlilik gösterir.
    (Kitaplar,tablolar,ilaç keşfi,markalar vb.).Fikri hakkın,eser sahibi üzerinde hem maddi hemde manevi yönü vardır.
    2.ŞAHISVARLIĞI HAKLARI:Değeri para ile ölçülemeyen,şahsın daha çok manevi dünyasına ilişkin olan ve mutlak hak niteliği taşıyan haklardır.Örnek olarak,şahsın hayatı,vücut bütünlüğü,sağlığı,şerefi ve haysiyeti,özgürlüğü seafoodplus.info şahsın aile içinde elde ettiği haklar da şahısvarlığı haklarıdır.Örnek:Velayet hakkı. Şahıs varlığı hakları devredilemez ve mirasçıya geçmez.
    seafoodplus.info SÜRÜLEBİLECEĞİ ÇEVRE AÇISINDAN(MUTLAK HAKLAR-NİSBİ HAKLAR)
    seafoodplus.info haklar:Hak sahibi tarafından hakkı ihlal etmesi söz konusu olan herkese karşı ileri sürülebilen haklara mutlak hak seafoodplus.info bu hakka uymalıdır ve ihlal etmemelidir.
    Mutlak hakkı,kimin ihlal edebileceği baştan belli değildir;bu ihlal herkesten seafoodplus.info sebeple bu hak herkese karşı ileri sürülebilir.Eşya üzerindeki mutlak haklar &#;ayni hak&#; görünümünde ortaya çıkmaktadıseafoodplus.infoşilik hakkı,velayet hakkı ve manevi yönden fikir hakkı da mutlak haktır.
    seafoodplus.info haklar:Bir hukuki ilişki çerçevesinde,belirli bir kişiye veya sınırlı grup halindeki belirli kişilere karşı ileri sürülebilen haklara nisbi haklar seafoodplus.info hakka sadece hakkın ileri sürüldüğü kişi veya kişiler uymak zorundadıseafoodplus.info hakların,belli başlı örneği alacak hakkıdıseafoodplus.infolı,borçluya karşı sahip olduğu alacak hakkını sadece borçluya karşı ileri süseafoodplus.infok doğuran haklar da nisbi haklardır.Örnek:Eşlerin birbirine sadakati
    Kanun,bazı nisbi haklara şerh mekanizması ile güçseafoodplus.info güçlendirme,o nisbi hakkın ileri sürülebileceği çevreyi genişletir,hakkın niteliğini değseafoodplus.info haklar kendi içerisinde ikiye ayrılır.
    a)Alelade nisbi haklar:Belirli kişi veya kişilere ileri sürülebilen,şerh verilemeyen nisbi haklara alelade nisbi haklar seafoodplus.info hakların büyük bir çoğunluğu bu gruptadır.
    Yumoş ile Şila arasındaki satış sözleşmesinden doğan,malın mülkiyetinin devredilmesini isteme ve Şila için doğan,semerenin(satış bedelinin) ödenmesini talep etme hakkı örnek gösterilebilir.
    b)Etkisi güçlendirilmiş nisbi haklar:Tapu siciline &#;şerh&#; adı verilen bir kayıt yapılması imkanı tanıyan nisbi haklardır.Şerh verilebilecek haklar,kanunda öngörülmüş haklardıseafoodplus.infoın dışındaki haklara şerh verilemez.Örnek:Şuf&#;a,iştira ve vefa hakkı. Şerh,bir nisbi hakkın niteliğini değiştirmez,o nisbi hakkın ileri sürülebileceği çevreyi genişseafoodplus.info hak haline getirmez.Örnek,sf paragraf.
    seafoodplus.infoILMASININ ETKİSİ BAKIMINDAN(ALELADE-YENİLİK DOĞURAN HAKLAR)
    Bir kısım haklar,hak konusu üzerinde bir hakimiyet sağlar,bir kısım haklar şahıstan bir edimi yerine getirme talebi ister,bir kısım haklar kullanıldığında yeni bir durum ortaya çıseafoodplus.info durum,yeni bir hukuki ilişkinin kurulması,mevcut hukuki ilişkinin değiştirilmesi veya sona erdirilmesi şeklinde seafoodplus.infoa yenilik doğuran haklar denir.
    1-Yenilik doğuran hakların çeşitleri
    a)Yöneldiği sonuç açısından:Yenilik doğuran haklar,hak sahibine,tek taraflı irade beyanında bulunarak yeni bir hukuk ilişki kurma,mevcut bir hukuki ilişkiyi değiştirme veya sona erdirme yetkisi veren haklardıseafoodplus.info haklar kendi içerisinde ikiye ayrılır
    aa)Kurucu yenilik doğuran haklar:Hakkın kullanılması ile yeni bir hukuki ilişki doğmasını sağlar.Örnek:Alım(iştira),önalım(şuf&#;a),geri alım(vefa) hakları.
    Alım hakkı,hak sahibine tek taraflı bir beyanla bir taşınmazın alıcısı olabilme yetkisi verir.
    Önalım hakkı ise,bir taşınmazın bir üçüncü şahsa satılması halinde,üçüncü kişiden öncelikli biçimde o taşınmazın alıcısı olabilme yetkisi veren haklardır.
    Geri alım hakkı ise,taşınmazını başkasına devreden kişiye,belirli şartlar çerçevesinde tek taraflı irade beyanı ile o taşınmazı geri alabilme hakkıdır.
    bb)Değiştirici yenilik doğuran haklar:Hakkın kullanılmasıyla önceden beri mevcut olan hukuki ilişkide değişiklik meydana getirirler.Örnek:Seçimlik borçlardaki seçim hakkı.(Patifelek yarışmasına katılan yumoş,bu yarışmadaki hediyelerden birini alma hakkına seafoodplus.info hediyeler kedi maması,tırmanma tahtası ve kedi seafoodplus.infoş bu hediyelerden birini seçtiğinde seçimlik borçlardaki seçim hakkını kullanmış olur.
    cc)Bozucu yenilik doğuran haklar:Hakkın kullanılmasıyla mevcut bir hukuki ilişkiyi sona erdirir.Örnek:Bir kişinin vekilini azli hakkı(bk).
    b)Hakların kullanılış tarzı bakımından
    Yenilik doğuran hakların bir kısmı,doğrudan doğruya karşı tarafa yöneltilen bir irade beyanıyla kullanılabilirken,diğerleri bir kamu makamına(özellikle mahkemeler) müracaatla kullanılıseafoodplus.info durumda,yenilik doğuran işlem;ikinci durumda,yenilik doğuran dava sözkonusu olur.
    2-Yenilik doğuran hakların ortak özellikleri
    Kullanılmasına ilişkin beyanın hüküm ifade etmesi bir şarta bağlı tutulmaz.
    Zaman aşımı sözkonusu seafoodplus.info düşürücü süre olabilir.
    Usülüne uygun biçimde kullanıldığında sona erer.
    Kullanıldıktan sonra sonuç meydana geldiğinde geri dönülemez.
    seafoodplus.infoMA YETKİSİ AÇISINDAN:ŞAHSEN KULLANILMASI ZORUNLU OLAN VE OLMAYAN HAKLAR
    Hakların çoğunun hak sahibine şahsen kullanılması zorunlu olmayıp,bu konuda başka birisin yetkili kılmak ve hakkın kullanılıp kullanılmamasını onun iradesine bırakmak mümkün iken,bazı hakların da hakkın kullanılmasına mutlaka hak sahibinin kendisinin karar vermesi ve hakkın kullanılıp kullanılmasının doğrudan doğruya onun kendi iradesine dayanması seafoodplus.info ikinci gruptaki haklara,kişiye sıkı sıkıya bağlı haklar denir.
    Kişiye sıkı sıkıya bağlı haklar kişiliği o kadar yakından ilgilendirir ki;bunların kullanılmasına karar verme yetkisinin başkasına tanınması kişilik kavramıyla bağdaşmaz.Örnek:Nişanlanma.
    Bu hakların kullanılmasına hak sahibi karar verebilir.
    Kişiye sıkı sıkıya bağlı hakka sahip olan kişi,bu hakların kullanımı için temsilci tayin seafoodplus.infot ve vesayet altındaki kişilerin,hatta kısıtlıların dahi kişiye bağlı sıkı sıkıya haklarını kendilerinden başka kimse seafoodplus.infoşiye sıkı sıkıya bağlı haklarda karar yetkisi hak sahibine seafoodplus.info hak sahibi kararı verdikten sonra,hak ile ilgili işlemlerin yürütülmesi için bir temsilci tayin edebilir.Örnek:Boşanmaya karar veren kişinin,bu iş ile ilgili prosedürleri uygulamak için avukat tayin seafoodplus.infoı önemli işlerde hem kararı hemde işlemi gerçekleştirme yetkisi hak sahibinindir.(Örnek:Evlenme).Kişiye sıkı sıkıya bağlı haklar devredilemez ve miras olarak geçmez.
    seafoodplus.infoĞIMSIZ OLUP OLMAMA AÇISINDAN:BAĞIMSIZ HAKLAR-BAĞIMLI HAKLAR
    Hak sahibi bir hakka başka bir hakla veya durumla ilintili olmaksızın ya doğrudan doğruya sahiptir;ya da diğer bir hakka sahip olduğu,bir ilişkide taraf olduğu için seafoodplus.info sahibinin doğrudan doğruya sahip olduğu haklar bağımsız haklar;böyle olmayanlar bağlı haklardır.
    1-Bağımsız haklar:Hak sahibinin doğrudan doğruya sahip olduğu ve onun şahsına tanınan haklardır.Örnek:Kişilik hakkı,mülkiyet hakkı,alacak hakkı,iştira hakkı.
    Bağımsız haklardan bir kısmı o kişinin şahsı ile bütünleşmiştir.(Şahısla kaim-Şahsa bağlı);başkasına devredilemez ve miras olarak geçseafoodplus.infolığı hakkı olarak intifa ve sükna hakkı;şahısvarlığı hakkı olarak ise kişilik hakkı örnek gösterilebilir.
    2-Bağlı haklar
    a)Eşyaya bağlı haklar:Bir kimsenin,bir mala malik olması sebebiyle,o malın mülkiyetini elinde bulundurması sayesinde sahip olduğu haklardır.Örnek:Geçit hakkına sahip olan bir taşınmazın maliki,geçit hakkına da sahip olur.Örnek:sf seafoodplus.info hakların özelliği,hakkın,bağlı bulunduğu mülkiyetin hukuki kaderine tabi olmasıdır.
    b)Alacağa bağlı haklar:Bir şahıs,bir alacak hakkına sahip olduğu için aynı zamanda başka bazı haklara da sahip olabilir ve bunlar çeşitlidir.Örnek:Seçimlik borçlarda alacaklıya tanınan seçim hakkı alacağa bağlı yenilik doğuran haklardır,rehin hakkı alacağa bağlı ayni haklardır,faiz isteme hakkı alacağa bağlı alacak hakkıdıseafoodplus.infoğa bağlı haklara fer&#;i haklar denir ve bağlı olduğu alacağın kaderine tabi olur.
    c)Borç ilişkisine bağlı haklar:Bazı haklar,bir borç ilişkisine taraf olmaya bağlanmıştır.Örnek:Bir kira sözleşmesindeki sözleşmeyi fesih hakkı bir borç ilişkisine bağlı haklardır.
    d)Bir topluluğa mensup olmaya bağlı haklar:Bir topluluğun üyesi olma sıfatına bağlı ve ona özgüdür.(Örnek:Dernek başkanı seçiminde,dernek üyelerinin oy kullanma işlemi.).
    seafoodplus.info SAHİBİ
    Hak sahibi,menfaati hukuken korunan varlıktır ve bu varlıklara kişi seafoodplus.info insan bir kişidir ve hukuk dünyasında insanlara gerçek kişi seafoodplus.info dernek,bir şirket vb. oluşumlar da kişseafoodplus.info bu oluşumlar tüzel kişseafoodplus.info kişi veya mal topluluğu tüzel kişi değildir,tüzel kişilik sıfatı ancak kanun ile tanınıseafoodplus.infoğımsız haklarda da bağımlı haklarda da hak sahibi bir kişseafoodplus.info,bağımsız haklarda hak sahibi doğrudan doğruya bellidir;bağımlı haklarda ise hakkın bağlı olduğu ilişkiye göre saptanır.
    seafoodplus.infoIN KAZANILMASI VE KAYBEDİLMESİ
    Bir şahsın bir hakkın sahibi durumuna geçmesine hakkın kazanılması;bir hak sahibinin o hakkın durumundan çıkmasına ise hakkın kaybedilmesi seafoodplus.infoın kazanılması ve kaybedilmesi seafoodplus.info,h.işlem ya da seafoodplus.info olr.
    seafoodplus.info OLAY-HUKUKİ FİİL-HUKUKİ İŞLEM
    Hukukun kendisine bir sonuç bağladığı olaylara hukuki olay denir.Günlük yaşamda her olaya hukuk sonuç bağseafoodplus.info yüzden her olay hukuki olay değseafoodplus.infon kendisine bir sonuç bağlamadığı olaylara hukuken önemsiz olay veya hukuk dışı olay denir.Örneğin,denizin ortasında olan bir deprem hukuki olay değildir,ancak,bir şehirde olan deprem bir hukuki olaydıseafoodplus.infoalı bir binaya yıldırım düşünce hukuki olaydan söz seafoodplus.info,sahipsiz bir araziye yıldırım düştüğünde hukuki olaydan söz edilemez.
    Bazı olaylar daima hukuki olaydır. Mesela,bir insanın doğması veya ölmesi;kişiliğinin sona ermesi ve mirasının başkalarına geçmesi vb. İnsan davranışları,kendisine hukuki sonuç bağlandığında hukuki olay teşkil eder.Örneğin,bir kişinin başka bir kişiyi yaralaması.
    Dış alemde,insanın bilinçli davranışı ile meydana gelen hukuki olaylara hukuki fiil denir. Hukuki fiilin hukuki fiil olabilmesi için dış dünyaya yansıması zorunludur. Her hukuki fiil bir hukuki olaydıseafoodplus.info düzeninin tasvip edip etmediğine göre hukuki fiiller;hukuka uygun fiiller ve hukuka aykırı fiiller olmak üzere ikiye ayrılır.
    Hukuka aykırı fiiller, haksız fiil veya borca aykırılık şeklinde ortaya çıkmaktadıseafoodplus.infoız fiilin söz konusu olduğu durumlarda,hukuk düzeninde yer alan bir genel davranış kuralına aykırı bir eylem seafoodplus.info kimsenin,diğerini yaralaması,öldürmesi veya kişilik hakkını ihlal etmesi haksız fiillere örnek oluşseafoodplus.info aykırılıkta ise,kişi tarafı olduğu sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal seafoodplus.info kişinin borcunu ifadan kaçınması,kötü ifa etmesi veya kusuru ile ifanın imkansızlaşmasına neden olması,borca aykırı fiillere örnek teşkil seafoodplus.infoız fiil ve borca aykırılık borçlar hukukunun genel hükümlerinin konusunu oluşturur.
    Hukuka uygun fiillerin bir kısmında hukuk düzeni,fiile,failin arzusunu nazara alarak,ona uygun sonucu bağlamıştıseafoodplus.infoa hukuki işlemler seafoodplus.infoğerlerinde ise hukuk düzeni,failin arzusu ile ilgilenmeksizin o fiil için birtakım hukuki sonuçlar öngörmüştür.
    İrade açıklaması belirli bir hukuki sonucun doğması arzu edilerek yapılmışsa ve hukuk düzeni de bu arzuya o hukuki sonucu bağlamışsa ortada bir hukuki işlem vardıseafoodplus.info sonuç,irade açıklamasında bulunan tarafın iradesiyle gerçekleşmektedir;fakat o irade beyanına bu hukuki sonucu bağlayan hukuk düseafoodplus.info düzenine aykırı bir irade açıklamasına hukuk düzeni sonuç bağlamaz.
    Şayet bir arzu açıklaması değil de fiili bir sonuca yöneldiği halde hukuk düzeni o açıklamaya yine de hukuki sonuç bağlıyorsa hukuki işlem benzeri fiilden seafoodplus.info irade beyanı o hukuki sonucu kapsamakta,böyle bir hukuki sonucun doğup doğmamasıyla seafoodplus.infoüt ihtarı bir hukuk işlem benzeri fiildir.
    Eğer hukuki sonuç, iradenin açıklamasına değil de iradi olarak meydana getirilen bir maddi değişikliğe bağlanmışsa, maddi fiil söz konusu olur.Örnek,A&#; ya ait bir taş ile heykel yapan B,heykelin maliki olur.
    Hukuki işlemler ile ilgili kurallar, hukuki işlem benzeri fiillere kıyasen uygulanır ise de,aynı durum maddi fiiller için söz konusu değildir.
    seafoodplus.info İŞLEMLER
    1-HUKUKİ İŞLEMİN TÜRLERİ
    a)Gerekli irade beyanı adedi açısından
    aa)Tek taraflı hukuki işlemler: Arzu edilen hukuki sonucun gerçekleşmesi için bir tek kişinin irade beyanının yeterli olduğu hukuki işlemlerdir. Vakıf kurma,vasiyetname yapma,yenilik doğuran işlemler vb.
    bb)İki taraflı hukuki işlemler(Sözleşmeler): Arzu edilen hukuki sonucun meydana gelmesi için,iki tarafın karşılıklı ve birbirlerine uygun irade beyanında bulunmalarının gerekli olduğu hukuk işseafoodplus.info,satım sözleşmesi alıcı ile satıcı arasında seafoodplus.infoıcı,söz konusu malın mülkiyetini kendi üzerine almak isterken,satıcı ise söz konusu mal üzerindeki mülkiyetini belirli bir bedel karşılığında alıcıya devretmek ister.
    İkiden fazla kişinin irade beyanı ile kurulan adi ortaklık sözleşmesi veya ikiden fazla mirasçının yapacakları miras paylaşma sözleşmesi için bk&#;nun sözleşmelerle ilgili tüm hükümleri değil,ancak o sözleşmenin karakterine uygun düşen hükümleri kıyasen uygulanabilir.
    cc)Kararlar:Kişi topluluklarında hukuki bir sonucu gerçekleştirmek üzere yeter sayıda kişinin iradelerini aynı yönde açıklamaları ile oluşan hukuki işlemlerdir.
    dd)Müşterek hukuki işlemler:Bir hukuki işlemde,bir irade beyanının birden çok kişinin beyanlarının birleşmesidir.Örneğin:3 arkadaşın bir ev kiralaması
    Bazı hukuki işlemlerde,çok sayıda kişinin irade beyanının ortak noktada birleşmesiyle oluşseafoodplus.infoa toplu hukuki işlem denir.Örnek:Dernek kurma
    b)İrade beyanının yöneltilmesi açısından
    Bir kişiye veya bir makama yöneltilmesi gerekip gerekmemesine göre hukuki işlemler,yöneltilmesi gerekli irade beyanına dayanan işlemler ve yöneltilmesi gerekmeyen irade beyanına dayanan işlemler şeklinde gruplandırıseafoodplus.info sözleşmenin kurulması için karşı tarafa bir irade beyanı yöneltilmesi gerekirken, vasiyetname hazırlarken karşı tarafa irade beyanı yöneltilmesine gerek yoktur.
    c)Etki doğurduğu alan bakımından
    Etki bakımından hukuki işlemler,kişiliği ilgilendiren ve malvarlığını ilgilendiren işlemler olmak üzere ikiye ayrılır. Örneğin,evlenme kişiliği ilgilendiren bir işlemken,bir kişiye sınırlı ayni hak tesis edilmesi malvarlığını ilgilendiren işlemdir.
    d)Malvarlığına yaptıkları etki bakımından
    Malvarlığını ilgilendiren işlemler malvarlığına yaptığı etki açısından üçe ayrılıseafoodplus.infoçlandırıcı,Tasarruf ve Kazandırıcı işseafoodplus.infoçlandırıcı ve tasarruf işlemlerinde bu işlemi yapanın malvarlığı azalırken,kazandırıcı işlem yapanın malvarlığı artar.Mülkiyetin devrinde,devir işlemi;devreden için tasarruf işlemiyken,devralan için kazandırıcı işseafoodplus.info borçlandırıcı işlem karşı taraf için bir kazandırıcı işseafoodplus.info taraf borç altına giriyor, diğer taraf alacak hakkı kazanıyor.
    seafoodplus.infoçlandırıcı işlemler:İşlemi yapan kişinin mamelekinin pasifini çoğaltan işseafoodplus.infolığının pasifine yeni bir borç ekleyerek toplam değerini azaltır.Sözleşmelerin çoğu,borçlandırıcı işlemdir. Sözleşmelerin çoğunda bir taraf bir borç altına girerken,karşı taraf bir alacak hakkı kazanır ve borçlananın malvarlığı, bu kazandırma oranında artar.
    seafoodplus.infouf işlemleri:Tasarrufta bulunanın malvarlığındaki bir hakka doğrudan doğruya etki yaparak,o hakkı başkasına devreden ya da sınırlayan,külfet yükleyen,değiştiren veya sona erdiren işlemlerdir. Mülkiyetin nakli bir tasarruf işseafoodplus.infouf işlemi,tasarrufta bulunan kişinin malvarlığının aktifini azaltır. Tasarruf işlemi, genellikle bir borçlandırıcı işlemle yüklenilen borcun ifası için yapılıseafoodplus.infoım sözleşmesi bir borçlandırıcı işlemdir. Satıcı bu sözleşmeden doğan borcunu alıcıya mülkiyeti devrederek ifa edecektir.
    Bazı hallerde borçlandırıcı işlem ve tasarruf işlemi,tek bir işlem olarak gözükebilir.Örneğin,bir kişinin hiç konuşmadan ekmek alıp kasiyere parayı ödeyip seafoodplus.infoıcı ile satıcı arasında bir borçlandırıcı işlem vardır( satış sözleşmesi).Aynı anda borçlar ifa edilmişseafoodplus.infoğin mülkiyetinin alıcıya geçmesi satıcı açısından bir tasarruf işlemidir,alıcı açısından kazandırıcı işlem.
    Tasarruf işlemleri illi ve mücerret olmak üzere ikiye ayrılıseafoodplus.infouf işlemi illi ise,bunun yapılmasına temel olan borçlandırıcı işlemin hükümsüz olması,tasarruf işlemini de hükümsüz hale seafoodplus.infoşınmaz mülkiyetinin devri illi bir tasarruf işlemidir.
    Alacağın temliki,mücerret bir tasarruf işlemidir.(Oğuzmana göre)
    seafoodplus.infoırıcı İşlemler:Bu işlemler kazandırma kavramı içerisinde yer alıseafoodplus.infoırma,bir kimseye malvarlıksal bir menfaat sağlanmasıdıseafoodplus.info menfaat bir malvarlığının aktifinin artması,pasifin azalması veya aktifin azalmasına engel olunması tarzında oraya çıkabilir.
    Kazandırıcı işlem bir maddi fiil ile de yapılabilir.Örneğin,işleme.
    Bir kazandırma,hukuki işlem ile meydana geliyorsa kazandırıcı işlemden söz seafoodplus.infoırıcı işlem, kazandırmada bulunan kişi açsından bir tasarruf işlemi veya bir borçlandırıcı işlem niteliği taşır. Mülkiyetin devrinde,devreden taraf tasarruf işlemi yapar,devralan taraf kazandırıcı.Kazandırmayı yapan kişi,bir edim elde ediyorsa ivazlı kazandırma,edim elde etmiyorsa ivazsız kazandırmadan söz seafoodplus.infoız kazandırmaya örnek olarak bağışlamayı verebiliriz.
    Kazandırıcı işlemler belli bir amaçla yapılıseafoodplus.infoki maksat hukuki seafoodplus.info sebepler üç tanedir.
    seafoodplus.info sebebi:Bir borcu ifa etmek amacıyla yapılan kazandırmanın sebebini ifade eder.Örnek:B&#;nin a ya olan tllik borcunu ödemek için a&#;ya tl veriyor.B&#;nin a&#;ya tl vermesinin sebebi ifa sebebidir.
    seafoodplus.info sebebi:Karşılık olarak bir alacak hakkı elde etmek amacıyla yapılan kazandırmanın sebebini ifade eder.
    Bir satım sözleşmesinde satıcı,alıcıya bir alacak hakkı kazandırmaktadır;bunun karşılığında bir alacak hakkı elde etmeyi seafoodplus.info durum alıcı için de söz seafoodplus.infoıcı da mülkiyetin devrini talep etme hakkını kazanırken,satıcıda satış bedelini talep eder.
    seafoodplus.infoğışlama sebebi:Karşı tarafa karşılıksız olarak yapılan bir kazandırmanın sebebini ifade eder.
    İlli kazandırıcı işlemlerde geçerli bir hukuki sebep yoksa kazandırma hükümsüz olur.
    e)Hüküm ifade edeceği an bakımından
    Sağlar arası işlemler:Kişilerin hayattayken sonuç doğurmasını ifade eden işlemler
    Ölüme bağlı tasarruflar,arzu edilen sonucu,o hukuki işlemi yapanın veya yapanlardan birinin ölümünde meydana getirirler.Örneğin,vasiyetname ve miras sözleşmesi.
    2-HUKUKİ İŞLEMİN UNSURLARI
    Hukuki işlem,hukuki sonuç doğurmak üzere yapılan irade beyanı olduğuna göre,her hukuki işlemin temel unsuru irade beyanıdıseafoodplus.info hukuki işlemin iki tane kurucu unsuru vardır bunlar irade beyanı ve hukuki sonuçtur.
    Bu kurucu unsurlar olmadığında hukuki işlem hukuk aleminde varolmuş sayılmaz.
    Hukuki işlemin arzu edilen hukuki sonucu bağlaması için bazı geçerlilik şartlarının bulunması şarttıseafoodplus.info geçerlilik şartlarının bulunmadığı işlemler hukuken geçerli değildir.
    Geçerli bir hukuki işlemin hukuki sonucu meydana getirmesi için,bazen bir takım unsurlarla bu hukuki işlemin tamamlanması seafoodplus.info işlemi tamamlayan unsurlar tamamlayıcı unsurlardıseafoodplus.info unsurlar gerçekleşmedikçe işlemde noksanlık vardıseafoodplus.info,işlem hüküm ifade etmez.
    a)Hukuki işlemin kurucu unsurları
    aa)İrade beyanı:Belirli bir hukuki sonuca yönelmiş olan arzunun,dış dünyaya açıklanmasına irade beyanı seafoodplus.info beyanı iki unsurdan oluşur. seafoodplus.info sonuca yönelmiş arzu seafoodplus.info arzunun dış dünyaya açıklanması
    İrade beyanı dış dünyaya açıklanmış olmadıkça hukuki işlemin varlığından söz seafoodplus.info bu hukuki işlemlerin açıklanması yetmez,bir kişiye veya bir makama yöneltilmesi gerekebilir,bazı hukuki işlemlerde de irade beyanı dışında da kurucu unsurların olması gerekir.Örneğin:Evlenmede nikah memuru zorunluluğu.
    bb)Hukuki sonuç:Açıklanan irade hukuki sonuca yönelmiyorsa hukuki işlemin varlığından söz edilemez.
    cc)İrade beyanı çeşitleri
    Aaa)Açık irade beyanları-Örtülü irade beyanları:Hukuki sonuca yönelmiş iradeyi,herhangi bir şüpheye yer vermeyecek açıklıkta ortaya koyan beyan açık irade beyanından;hukuki sonuca yönelmiş irade beyanının anlaşılabilmesi için,beyanı ortaya koyan davranışın yapıldığı durum ve koşulların göz önünde tutulması gerekiyorsa örtülü irade beyanından söz edilir.
    Bbb)Yöneltilmesi gereken irade beyanları-yöneltilmesi gerekmeyen irade beyanları
    İstenilen hukuki sonucun gerçekleşmesi için,muhataba karşı yapılması gereken irade beyanı yöneltilmesi gereken irade beyanıdıseafoodplus.infolen hukuki sonucun gerçekleşmesi için muhataba karşı yapılması gerekli olmayan irade beyanına ise,yöneltilmesi gerekmeyen irade beyanı seafoodplus.infoisine örnek olarak satış sözleşmesi seafoodplus.infosine örnek olarak vasiyetname verilebilir.
    Ccc)Vasıtalı irade beyanı-Vasıtasız irade beyanı
    Bir kimsenin açıkladığı arzunun kendi sözleri veya hareketleri dışında hiçbir şahsız fiilinin araya girmesine gerek kalmaksızın doğrudan doğruya muhataba ulaştırılması vasıtasız irade beyanıdır.Örneğin,sözle,mektupla ve telefon konuşmasıyla yapılan beyanlar.Açıklanan arzunun muhataba ulaştırılması için araya başka bir şahsın fiili giriyorsa irade beyanı vasıtalı bir beyandır.Örneğin,haberci kullanımı,telgraf çekilmesi ve tercüman kullanımı
    b)Hukuki işlemin geçerliliği için aranan şartlar
    aa)Her türlü hukuki işlemde aranan şartlar
    seafoodplus.info işlemi yapan kişi ehliyetli olmalıdırHukuki işlemin konusunun,emredici hukuk kurallarına,kamu düzenine,genel ahlaka,kişilik haklarına aykırı veya imkansız olmaması gerekirHukuki işlemi meydana getiren irade beyanları sağlıklı olmalıdır.(Hata,hile,ikrah olmamalı) seafoodplus.info beyanları danışıklı olmamalıdır.
    bb)Bazı hukuki işlemler için aranan şartlar
    seafoodplus.infoı hukuki işlemlerde,irade beyanının bir şekle uyularak yapılması gerekir.
    Şekil zorunluluğu kanundan veya kişilerin kararlaştırmasından doğardurum kanuni şekil seafoodplus.info iradi şekil.
    Kanunen gerekli şekil,o işlem için bir geçerlilik şartıdıseafoodplus.info şarta uyulmaksızın yapılan işlem geçersizdir. Bazı işlemlerde şekil bir geçerlilik şartı olmayıp kurucu unsur olabilir.Örneğin:Evleneceklerin evlenmeyi kabul etme beyanları nikah memuru huzurunda yapılıseafoodplus.info şekil bir hukuki işlemin geçerlilik şartı değil,bir ispat şartıdır. Hukuki işlemler için aranan başlıca şekil,yazılı şseafoodplus.infoede ise özel bir sözlü şseafoodplus.infoılı şekil 4e ayrılır.
    seafoodplus.info yazılı şekil:İrade yazılı olarak açıklanıseafoodplus.infoının beyanda bulunan tarafından yazılması zorunlu değildir. El yazısı veya çıktı olması fark seafoodplus.info matbu metin bile olabilir.Önemli olan kişinin irade beyanını imza atarak açığa çıkartmış olmasıdır.
    2.Özellikli yazılı şekil:Kişinin bizzat yapacağı vasiyetnamelerde bu şekil aranıseafoodplus.infoşi vasiyetnamesini kendi el yazısıyla yazıp,tam tarihini koyması gerekir.
    seafoodplus.info şekil:İrade beyanını içeren yazılı metnin baştan sona resmi makam tarafından düzenlenmesi tarzında gerçekleştirilen yazılı şekildir.Düzenlenen metin resmi seafoodplus.info senet yetkisi kural olarak noterindir.
    seafoodplus.info tasdiki:Metnin taraflarca düzenlenip resmi makamın onayına sunulması şeklidir.
    seafoodplus.infouf işlemlerinde,tasarrufta bulunan kişi tasarruf yetkisine sahip olmalıdır.
    seafoodplus.info tasarruf işlemlerinin geçerli olması,ona temel teşkil eden geçerli bir borçlanma işleminin bulunmasına bağlıdır.
    seafoodplus.infoşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde gabin durumunun bulunmaması gerekir.
    C)Bazı hukuki işlemlerin hüküm doğurması için gereken tamamlayıcı unsurlar
    aa)Ehliyet eksikliğini giderici izin veya icazet bb)Temsil yetkisi eksikliğinden kaynaklanan noksanlığı giderici icazet cc)Tasarruf yetkisi sınırlamasından kaynaklanan eksikliği giderici izin veya icazet dd)Resmi makamın fiili ee)Geciktirici Şart ff)Geciktirici vade
    3-Hukuki İşlemlerin Hükümsüzlüğü
    Bir hukuki işlemin kendisinden beklenen hukuki sonuçları doğuramayacak nitelikte olması hükümsüzlük kavramıyla ifade edilir.
    seafoodplus.info:Bir hukuki işlemin kurucu unsurları tamam olmaması halinde,söz konusu işlem hukuki varlık kazanamaz,yani hukuki işlem seafoodplus.info hukuki işlemin yokluğu,her zaman ilgili herkes tarafından ileri sürüseafoodplus.info tür işlemi hükümsüz kılmak için dava açılmasına gerek seafoodplus.info,önüne gelen olayda yokluğu fark ederse, resen göz önüne almak zorundadıseafoodplus.infoar ileri sürmese bile..
    bb)Kesin hükümsüzlük:Bir işlemin kurucu unsurları tamam olmakla birlikte,geçerlilik şartlarından kamu düzeninin ilgilendirecek önemde olanların gerçekleşmemiş olması nedeniyle hüküm ve sonuçlarını doğuramaması durumunda işlem kesin hükümsüzdür.
    Bir işlemi butlan yapan sebepler şunlardır.
    seafoodplus.info işlemi yapan kişi ehliyetli olmamasıHukuki işlemin konusunun,emredici hukuk kurallarına,kamu düzenine,genel ahlaka,kişilik haklarına aykırı veya imkansız olmasıHukuki işlemi meydana getiren irade beyanlarının sakat olması.(Hata,hile,ikrah olmalı) seafoodplus.info beyanları danışıklı olmalıŞekil şartına uyulmaması
    Kesin hükümsüzlük ilgili herkes tarafından her zaman ileri sürüseafoodplus.info hükümsüzlük için dava açmaya gerek yoktur,hakim dava dosyasından işlemin kesin hükümsüz olduğunu anlarsa kendiliğinden dikkate alır. Tarafların ileri sürmesine gerek seafoodplus.infoe ve ölüme bağlı tasarruflarda butlan davası açılması gerekir.
    cc)İptal edilebilirlik:Sakat hukuki işlemin kesin olarak hükümsüz hale gelebilmesi için,iptal edilmeleri gerekliliği. İptal edilebilirlik hallerinden bazılarında,iptal hakkı sahibi hukuki işleme baştan itibaren bağlı değseafoodplus.infoi sakatlanmış bir kimse ,söz konusu hukuki işleme baştan itibaren bağlı değseafoodplus.info yıl içinde iptal edilebilirliği kullanan kimse işlemi iptal hale seafoodplus.info hakkını kullandığında,işlem kesin hükümsüz olur. İptal edilebilirlik hallerinden bazılarında işlem başından beri geçseafoodplus.info hakkı kullanılarak işlem geçmişe etkili olarak hükümsüzleşir.Örn:Gabin olan sözleşmeler.
    dd)Noksanlık:Kurucu unsurları tamam olan bir hukuki işlemin tamamlayıcı unsurlarının eksik olması durumunda noksanlık söz seafoodplus.info olan işlem askıdadır,tamamlayıcı unsurlar tamamlanırsa işlem baştan itibaren geçerli hale gelir,tamamlayıcı unsurlar tamamlanmazsa işlem baştan itibaren geçersiz hale gelecektir.Örneğin,1 yaşındaki yumoş,Marketten kg kedi maması almış seafoodplus.info işlem askıda olur.Çünkü yumoş ehliyetsizdir,velisinden icazet almalıdıseafoodplus.infoi alırsa işlem geçerli hale seafoodplus.infoa geçersiz.
    ee)Nisbi etkisizlik:Bir tasarruf işlemiyle meydana gelen değişikliğin bazı sebeplerle,bazı kişilere ileri sürüseafoodplus.info etkisizlik,kesin etkisizlik olabileceği gibi düzelebilir etkisizlikte olabilir.
    Mesela,temlik(devir) edilen bir alacağın,temlik edildiği borçluya bildirilmemişse bu temlik geçerli olmasına rağmen,temlikten haberi olmayan iyiniyetli borçluya etki seafoodplus.infoçlunun,eski alacaklıya olan ifası,borçluyu borcundan kurtarır.
    seafoodplus.infoIN İKTİSAP TARZI
    seafoodplus.info iktisap:Bir kimsenin herhangi bir malın doğrudan doğruya ilk sahibi olarak kazanması.
    seafoodplus.info iktisap:Bir kimsenin bir hakkı,bu hakkın önceki sahibinden devralması veya bu hakkın bu kişiye, önceki sahibinden intikal seafoodplus.info kimsenin sahip olduğu hakların bir başkasına devri,o hak için öngörülmüş bulunan devir işleminin yapılmasıyla gerçekleşseafoodplus.info cüz&#;i intikal seafoodplus.info hak sahibi hakkı devredenin cüz&#;i halefi olur.Cüz&#;i intikal çok çeşitli şekillerde karşımıza çıseafoodplus.infoe gerçekleşir.
    Kanunun öngördüğü bazı hallerde,kişinin malvarlığının tamamı(aktifi ve pasifi) bir bütün olarak bir başka kişiye geçseafoodplus.info külli intikal denir,bu intikalden yararlanana külli halef denir.Külli intikal,öngörülmüş olduğu her hal için kendi özel esaslarına tabidir. Külli halefin en tipik örneği mirasın geçmesidir.
    seafoodplus.infon İktisap:Bir kimse,sahip olduğu hakkı devretmeyip,bir başkasına bu hakka dayanarak yeni bir hak sağlarsa bu yeni hak tesisen iktisapla kazanılmış olur.Örneğin:Bir kişiye sınırlı ayni hak tanınması
    seafoodplus.infoIN KAYBEDİLİŞ TARZI
    Nispi kayıp:Bir hak,bir şahıstan diğerine geçtiği zaman,yeni hak sahibi hakkı iktisap ederken,eski hak sahibi hakkı seafoodplus.info kayıp,hakkı devreden açısından görünüştür.
    Mutlak kayıp:Bir hakkın tamamen ortadan kalkmasıdır.Örneğin,bir kitabın yanması
    Kazandırıcı zamanaşımı ve hak düşürücü süreyle de hak kaybedilir.
    seafoodplus.infoIN KAZANILMASINDA İYİNİYETİN ROLÜ
    İyiniyet,durumun gerektirdiği tüm özeni gösterdiği halde,bir hakkın kazanılmasına veya başka bir hukuki sonucun gerçekleşmesine ilişkin bir engelin farkında olmamaktıseafoodplus.infoet,bir kimsenin,iyiniyetli olması halinde,bazı hukuki sonuçlardan korunmasını ve normalde o kişi için söz konusu olması gereken hukuki sonucun değişmesini sağlar.
    Bir taşınırın emin sıfatıyla zilyedinden o şey üzerinde iyiniyetle mülkiyet veya sınırlı ayni hak edinen kimsenin edinimi,zilyedin bu tür tasarruflarda bulunma yetkisi olmasa bile korunur.(MK)
    Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur(MK).
    Bu iki maddede iyiniyet koruyucu etkisini derhal göstermiştir.
    Taşınırı çalınan,kaybolan ya da iradesi dışında başka herhangi bir şekilde elinden çıkan zilyet,o şeyi elinde bulunduran herkese karşı beş yıl içinde taşınır davası açabilir.(MK/1)
    MK&#;ye göre çalıntı malı iyiniyetle beş yıl süreyle elinde bulunduran kimse,gerçek malikin hak iddiasıyla karşılaşmazsa,bu beş yılın sonunda malın malın mülkiyetini kazanır.
    Bu maddede iyiniyet belirli bir sürenin sonunda korunmaya başlanmıştır.
    Bazen iyiniyetlinin korunması,iş hayatındaki güvenliği amaçlar ve kamu düzeniyle seafoodplus.info&#;a göre para ve hamiline yazılı senetleri gerçek malik olamayan bir kişiden,iyiniyetle devralan kimse bunların mülkiyetini devralıseafoodplus.info para ve senetler malikin elinden rızası dışında çıkmış olsa dahi iyiniyetlinin kazanımı korunur.
    İyiniyet her zaman korunmaz.Örneğin,ehliyetsiz birisiyle hukuki işleme girişen kimse iyiniyetli olsa dahi korunmaz.
    İyiniyet kanunun,iyiniyetli olması halinde korumayı amaçladığı kişide aranıseafoodplus.infoetin arandığı kişi temsil ediliyorsa hem temsilci hem kişi iyiniyetli olmalıdır.Tüzel kişilerdeki iyiniyet,o tüzel kişiyi temsil edenlerin tümünde aranır.Tüzel kişiliği bulunmayan kişi topluluklarında da aynı durum geçerlidir.
    İyiniyet bazen iktisap anında aranır örneğin(mk),bazen de iyiniyetin zamanaşımı süresince devamı gerekir ( mk )
    İyiniyetiyle bir hakkı kazanan veya bir hukuki işlemi gerçekleştiren kişi,sonradan işleme engel olacak şeyi öğrenirse,kötüniyetli olmaz.Çünkü,sonradan gelen kötüniyet zarar vermez.
    Bazı hallerde ise iyiniyete, ancak devam ettiği sürece sonuç bağlanmıştıseafoodplus.info malı haksız olarak elinde bulunduran kimse,iyiniyetle zilyed ise MK,kötüniyetle zilyed ise MK uygulanır.
    İyiniyetin ispatı oldukça seafoodplus.info imkansızdıseafoodplus.infoet bir seafoodplus.info ispat edilebilir. Genelde iyiniyeti ispatlamak zor olduğu için kişinin biraz daha özen gösterseydi engeli fark edebileceğini ispatlanır.
    BU KONU İLE İLGİLİ BİLİNMESİ GEREKEN MADDELER
    MK3,MK,
    MK,MK,
    MK,MK/3,
    MK,MK,
    MK,MK,
    MK/2,MK,
    MK,MK/1,
    MK/3
    seafoodplus.infoIN KULLANILMASI VE DÜRÜSTLÜK KURALINA UYMA ZORUNLULUĞU
    seafoodplus.info BAKIŞ
    Hak sahibinin,hakkından yararlanabilmesi için onu kullanması seafoodplus.info kullanılırken ve borçlar ifa edilirken dürüstlük kuralına uyulmalıdıseafoodplus.infoın kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumamaktadır ve bu durum dürüstlük kuralına aykırıdıseafoodplus.info hak kötüye kullanılıyorsa,dürüstlük kuralına aykırı davranılıyor seafoodplus.info tam tersi de geçerlidir.Dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı bir madalyonun iki yüzü gibi birbirine bağlıdıseafoodplus.info2&#;yi incele.
    II.DÜRÜSTLÜK KURALI
    Dürüstlük kuralı,bir kimseden,namuslu dürüstü ve makul bir insan olarak beklenen davranışı ifade eder.Dürüstlük kuralı toplumdaki egemen olan ahlaki ölçülere ve geçerli adetlere göre belirlenir.
    Dürüstlük kuralı,çeşitli hukuk düzenlerince uygulanmış olan çok eski bir kuraldır.Dürüstlük kuralı hakların kullanılması ve borçların ifası dışında da kullanılmaktadıseafoodplus.infoyen konularda açıklanacaktır.Dürüstlük kuralı hukukun her alanında kullanılır.
    seafoodplus.info KÖTÜYE KULLANILMASI
    seafoodplus.infoı:Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.(MK2/2).Bir kimse bir hakkını kullanırken kendisine çeşitli yararlar sağlarken,karşı tarafı zarara uğratabilir veya güç duruma seafoodplus.infoımızı kullanırken karşı taraf zarar gördüğünde her daim hakkımızı kötüye kullanmış olmayız.Örneğin,arsa sahibinin arsasına imar kurallarına uygun bir bina yaptığında,başka birisinin manzarası kapanıyorsa hakkımızı kötüye kullanmış olmayız.Çünkü,arsamıza imar kurallarına uygun bir bina yaptıseafoodplus.info gibi durumlarda hakkın kötüye kullanılması söz konusu değildir.
    Hak sahibi,hakkını kullanmada tamamen serbest değildir,hakkın amacına aykırı olarak kullanılması dürüstlük kuralına aykırıdır,dolayısıyla hakkın kötüye kullanılmasıdır.Örneğin,birden fazla evlilik yapmış ve her iki evliliğinden çocuğu olan bir adam ölmeden önce ilk eşinin çocuklarına daha az miras kalsın diye mal ortaklığı yaparsa,hakkını kötüye kullanmış olur.
    Hakkın kötüye kullanılması,hiçbir şekilde hakka dayanmayan(haksız) davranışlarla karıştırılmamalıdıseafoodplus.infoın kötüye kullanılmasında bir hak vardır,fakat amacına aykırı kullanılıseafoodplus.infoız davranışlarda ise dayanılacak bir hak yoktur.
    seafoodplus.infoın Kötüye Kullanılma Halleri
    A)Prensip
    Bir hakkın kötüye kullanılıp kullanılmadığı,her olayın kendi şartları göz önünde tutularak tayin seafoodplus.info konulara önceden kriter koymak yanılgılara düşmemize yol açabilir.
    B)Hakkın Kötüye Kullanıldığını Gösteren Kriterler
    aa)Hakkın kullanılmasında meşru bir menfaat bulunmaması
    Bir hakkın,hak sahibine meşru bir menfaat sağlamak için değil de sırf bir başkasını zarara sokmak,onu güç duruma düşürmek veya gayrımeşru kazanç sağlamak üzere kullanılması halinde,hak kötüye kullanılmış olur.
    Bir hakkın kullanılmasında bir başka tarafın zarar görmesi olağan bir d seafoodplus.info bir kimsenin mülkiyeti kendisine ait bir arazi üzerine,kendisinin hiçbir ihtiyacına cevap vermeyen bir duvarı veya bir tahta perdeyi, sırf komşusunun manzarasını kapatmak için yaptırması,hakkın kötüye kullanılmasıdır.Günümüzden bir örnek verelim,bir belediye seçiminde denize sıfır manzarası olan bir tatil köyünden x partisi adayına hiçbir oy çıkmamıştıseafoodplus.infoçim sonunda belediyenin başkanı x partisi adayı olmuştur.X partisinin adayı kendisine oy verilmeyen tatil köyünün manzarasını kapatmak için bir reklam panosu koydurtmuşseafoodplus.info hakkın kötüye kullanılmasıdır.
    Hak sahibi için hakkın kullanılmasıyla sağlanacak menfaat meşru değil ise hakkın kötüye kullanıldığı kabul edilir. Örnek:Bir şahsın,mülkiyeti kendisine ait olan ve bir uçak şirketine ait hangarların ve havaalanının yanında bulunan arazisini yüksek bir bedelle bu şirkete satmak(şirketi böyle bir alıma zorlamak) için,arazisine, uçakların faaliyet göstermesini engelleyecek bir biçimde yüksek direkler dikmişseafoodplus.info hakkın kötüye kullanılması sayılmıştıseafoodplus.info bir menfaat vardır(arazinin satılmak istenmesi) ama meşru değildir.
    Yargıtay bir kararında,paylı mülkiyette paydaşlardan her birinin kendi payı üzerinde intifa hakkı tesis edebileceğini fakat ortada hiçbir geçerli sebep yokken,sırf taşınmazın değerini düşürmek ve diğer paydaşlara zarar vermek amacıyla,paydaşın kendi payı üzerinde başkası lehine intifa hakkı kurmuş olmasını hakkın kötüye kullanılması saymıştır.
    Bir hakkın kullanılmasında,hak sahibi için aynı değerde başka imkanlar varken,hakkın başkasına zarar verici tarzda kullanılması da kötüye kullanma sayılabilir.Örnek:Bir uydu anteninin binanın çeşitli yerlerine dikilmesi mümkün iken,komşuya zarar verici yere dikilmesi hakkın kötüye kullanmasıdır.
    bb)Hakkın kullanılmasının sağlayacağı menfaat ile başkasına vereceği zarar arasında aşırı oransızlık bulunması
    Bir kişinin hakkını kullanırken elde edeceği yarar ile karşı tarafın uğrayacağı zarar arasında uçurum varsa hak kötüye kullanılmış olur.
    cc)Kendi ahlaka aykırı davranışına dayanarak hak kullanılması
    Bir kimsenin kendi ahlaka aykırı davranışına dayanarak lehine sonuç çıkaramayacağı ve talepte bulunamayacağı çok eski bir hukuk seafoodplus.info kanunumuzda da bu ilke ile ilgili bir sürü madde vardır.
    Böyle bir durumda hak kötüye kullanılmış olur.Örneğin,bir kimsenin karşı tarafı borcunu mutlaka ifa edeceği vaadiyle veya başka tekliflerle oyalayarak zamanaşımı süresini veya hak düşürücü süreyi geçirttikten sonra, bu zaman aşımını ve hak düşürücü süreyi ileri sürmesi hakkın kötüye kullanılmasıdır.
    Şekle tabi bir sözleşmenin gerekli şekle uyulmadan yapılmasına kasten sebep olan,özellikle karşı tarafı şekle aykırılığa bizzat yönelten tarafın,daha sonra sözleşmenin şekil yönünden geçersiz olduğunu ileri sürmesi hakkın kötüye kullanılmasıdıseafoodplus.info bu durumu fark ederse resen dikkate alır.
    Evlilik dışı ilişkiden oğlu olan erkeğin,aleyhine babalık davası açmasını önlemek için,kandırıcı vaatte bulunarak, hak düşürücü süreyi geçirttikten sonra,davanın düştüğünü ileri sürmesi bir hakkın kötüye kullanılması örneği.
    Vekille işlem yapan üçüncü kişinin,vekalet görevini kötüye kullanan vekille çıkar ilişkisi veya ahlaka aykırı bir işbirliği içinde hareket etmesi yahut vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmesi veya bilebilecek durumda bulunması halinde vekille yaptığı sözleşmenin müvekkili bağladığını ileri süseafoodplus.info&#;ya aykırı.
    Muvazaalı olarak yapılan sözleşmeye taraf olan kişinin daha sonra bu sözleşmenin muvazaa yüzünden geçersiz olduğunu ileri sürmesinin dürüstlük kuralına uymadığı ve hakkın kötüye kullanılması olduğu kabul edilir.
    dd)Uyandırılan güvene aykırı davranışta bulunulması
    Bir hukuki ilişkide bir kimse davranışıyla karşı tarafta korunmaya layık ve esaslı bir güven uyandırdıktan sonra, bu davranışına ve uyandırdığı güvene aykırı,onunla çelişkili tutum takınamaz,ve sonraki davranışlarıyla karşı tarafta hayal kırıklığı seafoodplus.info takdirde hakkın kötüye kullanılması teşkil seafoodplus.info esas, çelişkili davranış yasağı olarak adlandırılır.Örneğin;herhangi bir aldatma niyeti olmasa dahi,bir hakkın kullanılmayacağı yolunda karşı tarafta kesin kanaat ve güven uyandırıldıktan sonra o hakkı kullanmaya kalkışmak,bu esas uyarınca hakkın kötüye kullanılması sayılabilir.
    Şekle aykırılık sebebiyle veya başka bir nedenle geçersiz olan sözleşmeden doğan borçlar sözleşme sanki geçerliymiş gibi rızaen ifa edildikten sonra geçersizliğin ileri sürülmesi hakkın kötüye kullanılmasıdıseafoodplus.info edimler kısmen de ifa edilse aynı durum geçerlidir.
    Kendisini tam ehliyetli biri göstererek bankadan kredi kartı alan ve kullanan,fakat kredi kartı borcunun ödenmesi gerektiğinde tam ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek borçtan kurtulmayan çalışan tam ehliyetsizin bu davranışın hakkın kötüye kullanılmasıdır.Y
    Yargıtay,paylı mülkiyette taşınmazı kendi aralarında gayrı resmi olarak taksim edip(hususi taksim),her birinin kendi alanını kullanması durumunda,paydaşlardan birinin payını satması üzerine diğerinin kanuni önalım hakkını kullanmasını hakkın kötüye kullanılması saymıştır.****************
    3-Hakkın Kötüye Kullanılmasının Yaptırımı
    Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni seafoodplus.infoın kötüye kullanılmamasının kanunen korunmaması,her şeyden önce,kötüye kullanılan hakka dayanan taleplerin veya savunmaların nazara alınmaması tarzında gerçekleşseafoodplus.infoşımını ileri sürme hakkı kötüye kullanılırsa,hakim bu savunmayı dikkate almadan kararını seafoodplus.info sözleşmenin şekle aykırılık sebebiyle geçersiz olduğunun tespiti için açılan dava, geçersizliği ileri sürme hakkı kötüye kullanılmışsa reddedilir.
    Hakkın kötüye kullanılmasından zarar görecek kişinin zarar görmesi engellenir,zarar görmüşse zararı tazmin seafoodplus.infoın kötüye kullanılması ileri sürülmemiş olsa bile hakim resen dikkate alır.
    IV.DÜRÜSTLÜK KURALI VE HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI YASAĞININ UYGULANMASI
    Dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı sadece hakların kullanılması ve borçların ifasıda kullanıseafoodplus.infoşka alanlarda da kullanılıseafoodplus.infoı aşağıda açıklayacağız.
    seafoodplus.infon Yorumlanmasında ve Boşluklarının Doldurulmasında
    Hakkın kötüye kullanılmış olup olmadığını saptayabilmek için dürüstlük kuralına başvurulduğu gibi, bazı haklarda hakkın kapsamını belirlemek amacıyla bu hakkı sağlayan kanun hükmünün yorumlanmasında dürüstlük kuralına başvurulması gerekmektedir.Örneğin,eşlerin birbirine seafoodplus.info sadakat ölçütü belirlenirken dürüstlük kuralından faydalanılıseafoodplus.info üzerindeki mülkiyet,kullanılmasında yarar olduğu ölçüde arazinin üstü ve altını da kapsar.
    Bazen kanun bizzat dürüstlük kuralına yollama yapar.Örneğin:Sözleşme yapılırken hataya düşen taraf, yanılmış olduğunu ileri sürerek dürüstlük kuralına aykırı biçimde ileri süremez.
    Yorumla anlamı tespit edilen hükmün uygulanmasının dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığı,böyle bir hükmün uygulanmasını istemenin hakkın kötüye kullanılması saydığı hallerde,hakim hükmü uygulamaktan kaçınmalı ve ortaya çıkan örtülü boşluğu doldurmalıdır.
    seafoodplus.info Karşı Hilenin Önlenmesinde
    Bir emredici hukuk kuralına aykırı bir fiille veya hukuki işleme uygulanacak yaptırımı bertaraf etmek amacıyla, hukuken uygun görülen başka yollara başvurarak aynı sonuca ulaşmaya kanuna karşı hile denir.
    Örnek:Avukatlık yapması yasaklandığı için alacaklıyı temsilen dava takibine yetkili olmayan bir kişi, alacağı tahsil edip alacaklıya vermek,kendi ücretini de almak için,söz konusu alacağı kendisine temlik ettirir;ardından alacaklı sıfatıyla dava açar ve davayı kendisi yürütüseafoodplus.info davranış kanuna karşı hiledir.Çünkü,kanun o kişinin avukatlık yapmasını yasaklamıştıseafoodplus.info,o kişi kanunun etrafından dolanarak sadece avukatın yapabileceği bir fiili yapmıştıseafoodplus.info karşı hilenin yaptırımı,hileyle amaçlanan kanuni korunmadan yoksun olmadır. Bu sebeple, hükmün doğrudan ihlalinin yaptırımı neyse kanuna karşı hile yoluyla ihlalinin de yaptırımı odur. Çünkü elde edilen sonuç kanunun yasakladığı yere gitmektedir.
    seafoodplus.info işlemin oluşması,yorumlanması ve tamamlanmasında
    a)Bir hukuki işlemin varlığını saptamada ve oluşan bir hukuki işlemin yorumlanmasında önemli yol taşıyan güven prensibi dürüstlük kuralına dayanır.
    aa)Bir kişinin belirli davranışını,dürüstlük kuralı uyarınca kendisine yapılmış bir irade beyanı saymakta haklı görünen kimseye karşı,sözü geçen davranışın,o davranış bir irade beyanının unsurlarını ve özellikle hukuki sonuca yönelmiş arzuyu taşımasa dahi,güven prensibine göre,irade beyanı varmış gibi sonuç doğurur.
    bb)Dürüstlük kuralı,hukuki işlemlerin,özellikle sözleşmelerin yorumlanmasında birincil önem taşıyan esastır. Bir sözleşmede tarafların gerçek ve ortak iradeleri her zaman anlaşıseafoodplus.info durumda hakim tarafların gerçek iradelerini ortaya çıkartmak için yorum yapar.Önce sözleşmenin lafzı yorumlanıseafoodplus.info lafzın yorumlanmasıyla yetinilmemeli,hükmün amacı da göz önünde tutulmalı.Yorumun,temel faaliyeti tarafların gerçek iradesini ortaya çıkartmak.
    Diğer bir yönden,yorumda sözleşmenin kurulduğu tarih esas alınarak hareket seafoodplus.info sözleşmenin akdedildiği zamana dönmeli ve o zamanda ve yerde geçerli olan koşulları ve somut olayları dikkate alarak değerlendirme yapmalıdır.Sözleşmenin akdedilmesinden önce hazırlanan taslaklar,yazışmalar gibi evraklar da yorumda dikkate alınıseafoodplus.infoarın sözleşmeden önceki ve sonraki davranışları da incelenmelidir.
    Hukuki işlemler yorumlanırken güven teorisine göre hareket seafoodplus.infobın,beyanı fiilen nasıl anladığına değil,nasıl anlaması gerektiğine itibar seafoodplus.info irade açıklamasında kullanılan terim taraflar için farklı bir anlamda kullanılıyorsa ve her iki taraf bu terimi kullandıkları anlamı biliyorsa,o kelimenin taraflar için taşıdığı anlamı esas alınır.
    b)Yapılan yorum ancak hukuki işlemde yer alan hükümleri açıseafoodplus.info bir hukuk işlemde boşluk varsa hakim yedek hukuk kurallarından faydalanıseafoodplus.info hukuk kuralı da boşluğu çözemezse,hakim tarafların farazi iradesini tayin ederek boşluğu doldurur.Sözleşmenin bazı maddeleri taraflar için sözleşmenin yapılması kadar değerliyse,yani o maddeler olmadan sözleşmenin anlamı yoksa, o maddeler esas noktadır. Eğer,o maddeler olmadan sözleşme yine yapılabilirse onlar yan noktadır.
    Dürüstlük kuralı yan borçların veya asli borçların yan noktalarının içeriğini belirlemede önem taşır.
    seafoodplus.infoçların Doğumunda
    a)Sözleşme yapma zorunluluğu:Kural olarak bir kimse,başka kimseyle bir sözleşmeyi yapıp yapmama konusunda tamamen özgürdüseafoodplus.info,bu özgürlüğü kanun ya da tarafların önceden açıkladıkları ortak iradelerinden doğan bazı sınırlamaları seafoodplus.info durumda sözleşme yapma zorunluluğu doğar.
    Kanundan doğan sözleşme yapma zorunluluğu,kamu hizmeti görmekte olan kamu idareleri veya bunlara bağlı kuruluşlar yahut imtiyaz yoluyla bu hizmeti yürüten işletmeler(TCDD,PTT vd.) açısından söz konusudur. Bunlar kendilerine başvuru yapılan herkesle sözleşme yapmak zorundadır.
    Özel hukuk bakımından ise,sözleşme yapma zorunluluğu ya açık bir yasal düzenlemeye(1),ya da böyle bir hüküm bulunmayan hallerde dürüstlük kuralına dayanır(2)Duruma örnek olarak Tüketicinin Korunması hakkında kanunun seafoodplus.infoi verilebilir. Bu maddeye göre vitrinde,rafta,elektronik ortamda veya açıkça görülebilir bir yerde teşhir edilen malın,satılık olmadığı belirtilen bir ibareye yer verilmedikçe satışından kaçınılamazduruma örnek olarak,tekel durumundaki özel işletmeler ve kamuya açık yerlerin haklı bir kaçınma sebebi bulunmadığı sürece,kendilerine başvuran herkesle sözleşme yapmak zorunda olmalarının hukuki dayanağı mk2 hükmüdür.
    Dürüstlük kuralının bir sözleşme yapmasını zorunlu kıldığı böyle hallerde bu sözleşmeyi yapmaktan kaçınmak hakkın kötüye kullanılmasını teşkil seafoodplus.info durumdan zarar gören taraf sözleşme yapılması için dava açabileceği gibi,kendisiyle sözleşme yapılmaması yüzünden uğradığı zararın tazmin edilmesini dava edebilir. Örneğin,kaçak elektrik kullanan kişiye elektrik idaresinin açtığı dava.
    b)Yan borçlar:Bir lokantanın asli borcu ısmarlanan yemeği seafoodplus.info borcu ise lokantanın temizliği,görevli kişilerin tavrıdır.Dürüstlük kuralı bir takım yan borçların varlığıdıseafoodplus.info borçların bir kısmı koruma amacı güder. Örneğin,mağazada çantası çalınan kadının uğradığı zarardan mağaza sahibinin sorumlu tutulması.
    Dürüstlük kuralı bir asli borcu ifa eden kimseye,alacaklının hayatını ve vücut tamlığını koruyucu tedbirleri alma yükümlülüğü yüseafoodplus.infoı hallerde yan borçlar,açıklama bulunmada ve bilgilendirmede ve özellikle karşı tarafı belirli bir konuda aydınlatma yükümü tarzında ortaya çıseafoodplus.info hukuki işlemle ilgili belgeleri sağlama yükümü de,bazı şartlar altında işbirliğinde bulunma yükümü de dürüstlük kuralına dayanan yan borç seafoodplus.infoğımlı bağımsız yan borç incele
    c)Sözleşme görüşmelerinde dürüst davranma borcu
    Dürüstlük kuralı,bir sözleşmeye yönelik olarak görüşmelere başlayan taraflara,birbirlerine karşı dürüst davranma,sözleşmenin yapılması veya şartların tespiti hususundaki kararına etki edecek hususlar hakkında birbirlerine bilgi verme görüşmeleri dürüst ve ciddi bir tavırla sürdürme yükümlülüğünü yükler.Örn:Otomobil bayiliği verilmesine yönelik olarak sürdürülen ve davacıda sözleşmenin imzalanacağına ilişkin haklı bir güven uyandıran görüşmelerin davalı tarafından birden kesilmesi ve sözleşmenin imzalanmaması durumunda, davacının bu güvenle hareket ederek yaptığı masraflar sebebiyle oluşan zararının davalı tarafından culpa in contrahendo esasına dayanılarak tazmini gerektiği yargıtayca kabul edilmişseafoodplus.info taraf bu yükümlülüğüne aykırı davranarak,gereken hususları açıklamama,yanlış bilgi verme,gereken dikkati göstermeme,sözleşme yapma niyeti bulunmadığı halde müzakereyi sürdürme yüzünden karşı tarafa zarar verirse,bu zararı tazmin etmek zorundadır.Dürüstlük kuralından kaynaklanan bu esasa culpa in contrahendo(sözleşme görüşmelerinde kusurlu davranış) denir.
    d)Davranış yükümlülükleri
    Dürüstlük kuralı,sözleşme görüşmelerine başlayan kişilere yukarıda belirtlilen şekilde bilgi verme,dikkat gösterme yükümlülüğü dışında,temasa geçtiği karşı tarafı zarardan koruma yükümlülüğü de yüseafoodplus.info anlamda culpa in contrahendo kapsamında değerlendirilen söz konusu yükümlülüğün ihlaline ilişkin olarak çok kullanılan örnek,bir muşamba ile ilgilenen fakat henüz satın almamış olan kişinin ayağına muşamba topunun düşerek ,alıcıyı sakatlaması.Bu durum borca aykırılığa seafoodplus.info akdi ilişkide,taraflar dışında,tarafın yakınlarını koruma yükümlülüğü de dürüstlük kuralına dayanır.
    seafoodplus.info 2 UYGULANIRKEN GÖZ ÖNÜNDE TUTULACAK ESASLAR
    Dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılması yasağı bir temel seafoodplus.info,her meselede bunları kullanmak hukuk güvenliğini sarsar ve ortadan kaldırır.Dürüstlük kuralı yeri geldiğinde kullanılmalıdır,zırp pırt kullanılmamalıdır.
    seafoodplus.infoIN KORUNMASI
    seafoodplus.info:Hak sahibinin hakkının korunmasına ilişkin sahip olduğu seafoodplus.info sahibi,başka bir kişiden bu yetkiye dayanarak hakkının uyulmasını ister
    seafoodplus.info:Hak sahibi,hakkının korunması amacıyla talep yetkisini kullanmasına rağmen,bir sonuç elde edemezse devletin yargı organlarına başseafoodplus.info yetki dava hakkıdır.
    Hakların özel hukuk davalarıyla korunması
    seafoodplus.info davası:Davacının,mahkemeden davalının bir edimi yerine getirmeye mahkum edilmesini talep ettiği davadıseafoodplus.infoat davası,ifa davası,istihkak davası birer eda davasıdır.
    seafoodplus.info davası:Bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın mevcut olup olmadığının belirlenmesi amacıyla açılan davalara denir.
    seafoodplus.infok doğuran davalar:Yeni bir hukuki ilişkinin kurulması,mevcut bir hukuki ilişkinin değiştirilmesi veya sona erdirilmesi istenen davalardır.
    seafoodplus.info karşı savunma yolları
    Davalı,davacının dayandığı olguların gerçek olmadığını iddia ederse inkar;İleri sürülen olguların doğru olduğunu kabul edip,bu olguların davayı haklı kılmayacağını ileri sürerse dava sebebinin inkarı savunmasında bulunur. Davalı,ileri sürülen olguları ve dava sebebini inkar etmemekle birlikte,savunmasını yeni bir olgu veya sebeplere seafoodplus.info durumda defiler ve itirazlar devreye girer.
    İtiraz,bir hakkın doğumuna engel olan ya da hakkı sona erdiren olguların ileri sürüseafoodplus.infoı hakim dosyadan anlarsa resen dikkate alır.
    Defi,bir davalıya borcun inkarını kabul etmekle birlikte özel bir sebebe dayanarak,borçlu bulunduğu edimi yerine getirmekten kaçınma imkanı veren bir savunma türüdür.Örneğin,zamanaşımı defi .Defi,mutlaka ileri sürülmelidir,hakim dosyadan anlasa bile resen dikkate alamaz.
    seafoodplus.info ve savunmanın ispatı:Aksine bir hüküm bulunmadıkça,iddia eden iddiasını ispatlamakla yükümlüdür.
    Bu prensibin bazı istisnaları vardır.
    seafoodplus.infoın olağan akışına uyan olguların ispatı seafoodplus.info iddia eden,iddiasını ispatlamak zorundadır.
    seafoodplus.info önünde kabul(ikrar) edilen olguların ispat edilmesi gerekmez.
    seafoodplus.info tarafından bilinen maruf ve meşhur olayların ispatı gerekmez.
    seafoodplus.infon ispat yükünü özel olarak belirlediği hallerde bu hükümlere uyulur.Örneğin,bir kişi iyiniyetli olduğunu ispat etmez,başka bir kişi o kişinin kötü niyetli olduğunu ispat etmeye çalışır.
    seafoodplus.infoını resmi sicil ve senetlere dayandıran kişi,ispat yükünü yerine getirmiş sayılır.
    seafoodplus.info faraziyeye veya karineye dayanan kimse,bunların kapsamına giren konularda ispat yükü altında değildir.
    Kanuni faraziye,kanunun bir olaya kesin sonuç bağlamasıdıseafoodplus.info faraziyenin aksi iddia ve ispat edilemez.
    Kanunun,belirli bir olayın ispatını başka bir olayın delili saymasına kanuni karine denir.Örneğin Ölüm Karinesi.
    seafoodplus.info İcra:Davalının,mahkeme tarafından bir şeyin verilmesine,yapılmasına veya yapılmamasına ilişkin kararını yerine getirmemesi üzerine davacının,kararın yerine getirilmesi için Devletin yetkili organlarına başvurmasıdıseafoodplus.info ve iflas kanununa göre,kesinleşen icra takibinin konusu para alacağı ise,borçlunun malları haciz veya iflas yoluyla paraya çevrilerek,elde edilen para alacaklıya seafoodplus.info takibinin konusu,bir mal alacağı ise,söz konusu mal borçludan haciz yoluyla alınır ve alacaklıya seafoodplus.info konusu bir taşınmazın tahliyesi veya teslimi ise cebri icra teşkilatı tarafından zorla yerine getirilir.
    HAK SAHİBİNİN HAKKINI KENDİSİNİ KORUMASI
    Hukuk düzeni istisnai hallerde,kişinin hakkını kendisinin korumasına imkan vermişseafoodplus.infoı şimdi göreceğiz.
    seafoodplus.infoı Savunma(Meşru Savunma-Nefsi Müdafaa):Bir kimsenin gerek kendisinin,gerekse başkasının kişi varlığına ve malvarlığına karşı yapılan haksız ve halen mevcut bir saldırıyı defetmek için saldırıda bulunana karşı zorunlu bir saldırıda bulunmasıdıseafoodplus.info fiilin haklı savunma niteliğini kazanabilmesi için bazı şartlar gerçekleşmeli
    seafoodplus.infoada bulunan kişinin kendisinin veya üçüncü bir kişinin kişi varlığına veya malvarlığına yönelmiş bir saldırı bulunmalıdır. seafoodplus.infoırı hukuka aykırı olmalıdır seafoodplus.infoırı devam etmelidir.
    seafoodplus.infoa ve saldırı orantılı olmalıHaklı savunma fiili,bizzat saldırıda bulunanın malına-şahsına yapılmalıdır.
    Haklı savunma durumunda,saldırgana zarar verilse bile,bu zararın tazmini gerekmez.Çünkü,bu savunma hukuka uygundur.
    seafoodplus.infouluk Hali(Iztırar Hali):Bir kimsenin,gerek kendisinin gerekse başkasının kişi varlığını veya malvarlığını, bir zarardan veya derhal meydana gelecek bir tehlikeden korumak için bu tehlikeyi yaratmış olmayan üçüncü bir kişinin malına zarar vermesi durumudur.Aşağıda zorunluluk halinin şartları belirtilmiştir.
    seafoodplus.info kimsenin kendisinin veya bir başkasının şahsı ya da malına yönelmiş bir olgu veya derhal meydana gelecek bir tehlike bulunmalıdır.
    seafoodplus.info veya tehlikenin kaynağı,malı zarara uğratılan üçüncü kişidir.
    seafoodplus.info veya tehlikenin önlenmesi amacıyla,üçüncü bir kişinin sadece malına zarar verilmiş olmalıdır.
    seafoodplus.info veya tehlikeden kurtulmak,üçüncü kişinin malına zarar vermeden mümkün olmayacak nitelikte olmalı,yani kaçınılmaz olmalı
    5.Önlenmek istenen zarar veya tehlike ile üçüncü kişinin malına verilen zarar arasında bir denge olmalıdır.
    Zorunluluk hali hukuka seafoodplus.info,zarar veren yine tazminat öder ve bu tazminat hakkaniyete göre belirlenir.
    seafoodplus.infoını kendi gücüyle koruma:Bir hakkın korunması için devletin yetkili organlarının zamanında müdahalesi mümkün değilse kişi hakkını kendi gücüyle seafoodplus.info kişinin hakkını kendi gücüyle koruyabilmesi için aşağıdaki şartlar gerçekleşmelidir.
    seafoodplus.infoşi ancak kendi hakkını korumak için güce başvurabilirHakkın korunması için devletin yetkili organlarının zamanında müdahalesi mümkün olmamalıdırGüce başvurulmadığı takdirde,hak sahibinin hakkını sonradan ileri sürmesi imkansızlaşacak veya önemli ölçüde zorlaşacak olmasıdırGüç kullanma,hakkın korunmasına elverişli ve dengeli olmalıdıseafoodplus.infoını kendi gücüyle koruma hukuka seafoodplus.info tazminine gerek yoktur.
    Zamanaşımıyla hak düşürücü sürenin farkı
    Zamanaşımı
    Hakkın,belli bir süre kullanılamaması yüzünden dava edilebilme niteliğinin yoksun kalmasıdıseafoodplus.infoşımıyla hak son bulmaz,yalnızca eksik borç haline seafoodplus.info aşımı,bir borcu doğuran,değiştiren,ortadan kaldıran bir olgu değseafoodplus.infoğmuş ve varolan bir hakkın istenmesini ortadan kaldıran savunma aracıdıseafoodplus.infoşımı,hakkın varlığını değil istenebilir olmasını ortadan kaldırıseafoodplus.infoçlunun zamanaşımını kanunun öngördüğü şekilde ileri sürmesi seafoodplus.infoşımı defi ileri sürülmedikçe hakkın var olduğu ve kabulüne karar verilmesinde yasal bir engel yoktur. İlgili tarafından ileri sürülmedikçe hakim resen seafoodplus.infoşımının davayı etkisiz hale getirmesi borçlunun iradesine bağlıdıseafoodplus.infoçlu tarafından ileri sürülmedikçe,resen dikkate alınmaz.
    Hak düşürücü süre
    Doğrudan doğruya hakkı kaldıran süseafoodplus.info sürenin geçmesiyle hak ortadan kalktığı için,eksik borç doğseafoodplus.infoşımı bir defiyken,hak düşürücü süre bir itirazdıseafoodplus.info,borçluya tanınmış bir hak olduğu için,kullanılmasından vazgeçseafoodplus.info bir hakkın doğumuna engel olan veya doğmuş bir hakkı ortadan kaldıran bir sonuç yarattığı için borçlu bundan vazgeçemez ve hakim resen dikkate almak zorundadır.
    Zamanaşımı defi,ilgili tarafından ileri sürülmediği sürece,hakim resen dikkate alamaz.
    Hak düşürücü süre,hakim tarafından resen dikkate alınmak zorundadır.
    Hak düşürücü sürelerde,zamanaşımı gibi kesilme veya sürenin durması gibi bir durum söz konusu değildir.

    Pazartesi MEDENİ HUKUK DERSİN ÖZETİ Dersimizde vurguladığımız önemli hususlar: 1- Hukukun Tanımı 2- Kamu ve Özel Hukukun Ayırımı 3- Hukukun Kaynakları Dipnot: Oğuzman/Barlas Medeni Hukuk Kitabından 1- 65 sayfa arasında okuyabilirsiniz HUKUK NEDİR? Hukuk toplumda bireylerin davranışlarını ve birbirleriyle, ayrıca devlet ile olan ilişkilerini düzenleyen ve yaptırıma bağlanmış kuralların bir bütünüdür. KAMU VE ÖZEL HUKUKUN AYRIMI: Genellikle hukuk, kamu hukuku ve özel hukuk olmak üzere iki ana bölüme ayrılır. Bu ayırım ise Roma hukukuna dayanır. Kısaca, devletin yapısını ilgilendiren hukuka “kamu, Bireylerin çıkarlarını ilgilendiren hukuka da “özel” hukuk denir. Aşağıda şema şeklinde gösterilir. HUKUK ÖZEL KAMU KARMA Medeni Huk. Anayasa Huk. Fikri Huk. Kişiler Huk. Aile Huk. Miras Huk. Eşya Huk. Borçlar Huk. Ticaret Huk. İdare Huk. İş Huk. Milletlerarası Özel Huk. Ceza Huk. Toprak Huk. Uluslararası Huk. Hava Huk. Bankacılık Huk. Çevre Huk. Son olarak, HUKUKUN KAYNAKLARI: MK 1: “Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır” Hukukun kaynakları yazılı ve yazısız diye ikiye ayrılır. Yazılı kaynaklar; Kanunlar (kanunlar Anayasaya aykırı olamaz) Tüzükler (kanunların nasıl uygulanacağını, detaylarını açıklar, yine kanunlara aykırı olamaz cumhurbaşkanın imzasıyla Resmî Gazeteye yayınlanır) Yönetmelikler (başbakan, bakan ve kamu tüzel kişilerin kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulamasını açıklar) Yazısız Kaynakları: Örf ve Adet kuralları Hayırlı Çalışmalar Zeyn

    nest...

    batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir