pegem yayınları örnek kitap talebi / Pegem Akademi Yayıncılık Kpss A Grubu Optimus Maliye Konu Anlatımı Fiyatı, Yorumları - Trendyol

Pegem Yayınları Örnek Kitap Talebi

pegem yayınları örnek kitap talebi

Pegem Akademi Yayıncılık Kpss A Grubu Optimus Maliye Konu Anlatımı

KARGO BEDAVA

Kurumsal Fatura

92 favori

  • Sınav Tipi:KPSS
  • Basım Dili:Türkçe
  • Kitap İçeriği:Konu Özetli Soru Bankası
  • Basım Yılı:
  • Setli/Tekil:Tekil Ürün

  • 15 gün içinde ücretsiz iade. Detaylı bilgi için tıklayın.
  • Bu ürün YÜKSEL STORE tarafından gönderilecektir.
  • Kitap İçerisinde Aktivasyon Kodu İle Aktif Edilen Video Ders İçerikleri İle A Grubu Video Ders Paket İçerikleri Aynı Olup Tarihinde Kullanıma Kapatılacaktır. Hazırlamış olduğumuz bu yayında hem KPSS, hem de özgün kurum sınavlarına yönelik kapsamlı bir konu anlatımı ile size yardımcı olma isteğindeyiz. Geniş müfredatı ve soru kapasitesi ile birçok sınava hitap edecek nitelikte hazırlamış olduğumuz maliye yayınımızda, güncel ve temel bilgiler yer almaktadır. Konu anlatımlarının yanı sıra yayın, soru örnekleri ile de zenginleştirilmiştir. Bu yayının oluşum sürecinde değerli katkılarından dolayı kurucumuz Suat Düz’e, müdürümüz Kerem Köker’e, dizgi aşamasında titiz çalışmalarından dolayı Gülnur Öcalan'a en içten teşekkürlerimi sunarım. Özel bir teşekkürü ise bu yayının yazım aşamasında kendileri ile daha az ilgilenmeme büyük bir sabırla hoşgörü gösteren oğullarım Taylan ve Efe hak etmektedir. Bütün okurlara hem katılacakları sınavlarda hem de meslek hayatlarında başarılar dilerim. Birhan ÇELİK Basım tarihi: Ekim Baskı Sayısı: 8 Sayfa Sayısı: En/Boy: / Cilt Tipi: Ciltsiz Basım Yeri: Ankara Basım Dili: Türkçe Barkod Bu ilan Entegrapi ile listelenmiştir!
  • Bu üründen en fazla 10 adet sipariş verilebilir. 10 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bu ürün indirim kampanyasına dahil değildir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

ÜRÜNÜN TÜM ÖZELLİKLERİ

Ürünün Diğer Satıcıları (4)

PEGEM AKADEMİ

merchant-badge-imagemerchant-badge-image

Tahmini Kargoya Teslim: 8 gün içinde

Tahmini Kargoya Teslim: 9 gün içinde

Mybook

merchant-badge-image

Tahmini Kargoya Teslim: 9 gün içinde

TL'ye %1 İndirim

Tahmini Kargoya Teslim: 9 gün içinde

Ürün Değerlendirmeleri

Henüz Yorum Yazılmamış.

Ürün Bilgileri

Pegem Akademi Yayıncılık Kpss A Grubu Optimus Maliye Konu Anlatımı

  • Kitap İçerisinde Aktivasyon Kodu İle Aktif Edilen Video Ders İçerikleri İle A Grubu Video Ders Paket İçerikleri Aynı Olup Tarihinde Kullanıma Kapatılacaktır. Hazırlamış olduğumuz bu yayında hem KPSS, hem de özgün kurum sınavlarına yönelik kapsamlı bir konu anlatımı ile size yardımcı olma isteğindeyiz. Geniş müfredatı ve soru kapasitesi ile birçok sınava hitap edecek nitelikte hazırlamış olduğumuz maliye yayınımızda, güncel ve temel bilgiler yer almaktadır. Konu anlatımlarının yanı sıra yayın, soru örnekleri ile de zenginleştirilmiştir. Bu yayının oluşum sürecinde değerli katkılarından dolayı kurucumuz Suat Düz’e, müdürümüz Kerem Köker’e, dizgi aşamasında titiz çalışmalarından dolayı Gülnur Öcalan'a en içten teşekkürlerimi sunarım. Özel bir teşekkürü ise bu yayının yazım aşamasında kendileri ile daha az ilgilenmeme büyük bir sabırla hoşgörü gösteren oğullarım Taylan ve Efe hak etmektedir. Bütün okurlara hem katılacakları sınavlarda hem de meslek hayatlarında başarılar dilerim. Birhan ÇELİK Basım tarihi: Ekim Baskı Sayısı: 8 Sayfa Sayısı: En/Boy: / Cilt Tipi: Ciltsiz Basım Yeri: Ankara Basım Dili: Türkçe Barkod Bu ilan Entegrapi ile listelenmiştir!
  • Bu üründen en fazla 10 adet sipariş verilebilir. 10 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bu ürün indirim kampanyasına dahil değildir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

Ürün Özellikleri

  • Sınav TipiKPSS
  • Basım DiliTürkçe
  • Kitap İçeriğiKonu Özetli Soru Bankası
  • Basım Yılı
  • Setli/TekilTekil Ürün

Kadın ve Aile Hayatı Editör: Doç. Dr. Nazım ELMAS Editör: Doç. Dr. Nazım ELMAS KADIN VE AİLE HAYATI ISBN DOI / Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. © , PEGEM AKADEMİ Bu kitabın basım, yayım ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şseafoodplus.info ait- tir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı; mekanik, elekt- ronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan ki- taplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz. Pegem Akademi Yayıncılık, yılından bugüne uluslararası düzeyde düzenli faaliyet yürüten uluslararası akademik bir yayınevidir. Yayımladığı kitaplar; Yükseköğretim Kurulunca ta- nınan yükseköğretim kurumlarının kataloglarında yer almaktadır. Dünyadaki en büyük çevri- miçi kamu erişim kataloğu olan WorldCat ve ayrıca Türkiye'de kurulan seafoodplus.info ve seafoodplus.info tarafından yayınları taranmaktadır, indekslenmektedir. Aynı alanda fark- lı yazarlara ait ’in üzerinde yayını bulunmaktadır. Pegem Akademi Yayınları ile ilgili detaylı bilgilere seafoodplus.info adresinden ulaşılabilmektedir. 1. Baskı: Ağustos , Ankara Yayın-Proje: Özlem Sağlam Dizgi-Grafik Tasarım: Tuğba Kuşcuoğlu Kapak Tasarımı: Pegem Akademi İvedik Organize Sanayi Cadde Sokak No Baskı: Baskı: Vadi Grup Ciltevi A.Ş. Yenimahalle/ANKARA ( 55 91) Yayıncı Sertifika No: Matbaa Sertifika No: İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi: 67 50 - 67 51 Yayınevi Belgeç: 44 60 Dağıtım: 54 24 - 54 08 Dağıtım Belgeç: 37 38 İnternet: seafoodplus.info Hazırlık Kursları: 05 60 E-ileti: [email protected] ÖN SÖZ “Kadın, bilmeyene nefs, bilene 'nefes’tir”. Şems-i Tebrizi “Bir erkek terbiye edildiği vakit, bir tek fert, bir kadın terbiye edildiği vakit ise bütün bir aile terbiye edilmiş olur”. Wolfgang Van Goethe Kadın, insanlığın olmazsa olmazıdır. İnsana ait yaşamda her ne varsa kadın kaynaklıdır. O, insanlığın hem anası hem de insan olabilmenin en temel unsu- rudur. O, Habibullah’ın (S.A.V) annesi Amine, sevgili eşi ve ilk dayanağı Hatice, kâinatın ifet abidesi Meryem’dir. O, gül bahçesinde devşirilen gül ağacının kokusu hiç gitmeyen nadide yaprağı, insanoğlunun ilk öğretmenidir. Ve O, Yüce Yaratı- cı’nın (C.C.) bizlere emaneti, “canan”dan önce gelen “can”ımız, kimselere benzete- mediğimiz her dem kendi kalabilmeyi başarabilmiş herkesin kimsesidir. “Aile, zihinlerin bir araya geldiği bir yerdir. Eğer zihinler birbirlerini sever- lerse ev bir çiçek bahçesi kadar güzel olur. Ama zihinler birbirleriyle uyum içinde olmazlarsa bahçeyi darmadağın edecek bir fırtına oluşur” der Buddha. Ötelerden gür bir sesle “aile, toplumun özüdür, onu tahribe yönelen her şey toplumun tahri- bine yönelmiş demektir” veciz sözüyle seslenir Samuel Butler. Nihayet içimizdeki “bir”lerden “biri”si olan Cahit Zarifoğlu ise “gülerek karşılayın, gülle karşılayın eşlerinizi, çocukları sevin, dünya ölümlü dünyadır” metaforuyla seslenir mahşeri vicdanlara. Küheylan edasıyla şaha kalkmış olan bu düşünceler, aile ve aile içeri- sindeki kadının önemine vurgu yapan tematik düşüncelerdir. O halde kadındır bir ailenin mihenk taşı ve insanın prototipi olan “çocuğun” hayattaki ilk öğretmeni. Yaşama dair her ne varsa aile içerisinde kadınla başlar ve yaşam “sonsuzluğun giriş kapısı” olan ve “kabir” diye nitelendirdiğimiz toprak ananın kucağında nihaye- te erer. Kısacası “sonsuza açılan son” kadının ağuş-ı maderinden geçer. Durum böyle iken asırlardır üzerinde kafa yorulan, birçok klasik esere ve uygulamalara konu olan kadının bu durumu bizleri aldatmamalıdır. Bu eser ve uygulamaların her birinde kadının anlık çığlığını duyar, kadının gözyaşlarının ruhumuza zerk ettiği dalgaların girdabında buluruz bedenlerimizi ve duygularımızı. Tam da bu raddede kendi bedenlerimizde hepimiz, kadın olmanın zorluğunu ve zorun da ötesinde mutluluğunu hissetmeye çalışır ve “erkek, kadının eksik kalan yanıdır” veciz sözünü dudaklarımız ile terennüm etme hazzının verdiği hissiyat ile ötelerin giriş kapısının tokmağına sevgiliye duyulan özlem ile vurmaya başlarız. İşte fotoğ- rafa bu açıdan baktığımızda kadın ve kadının doğal bir üyesi olduğu aile hayatının önemi konusunda zorlayıcı açıklamalarda bulunmak akıntıya kürek çekmek ile eşdeğer olacaktır. iv Kadın ve Aile Haya Bu kitap, Giresun Üniversitesi’nin farklı birimlerinde görev yapan, farklı bi- limsel ve akademik alt yapıya sahip olan akademisyenlerin bir araya gelerek ka- leme aldıkları temel bir eser niteliğindedir. Eserde emeği geçen herkese teşekkür eder, bu kitabın başta öğrencilerimiz olmak üzere kadın ve aile hayatı ile ilgili çalışma yapan, bu konuya ilgi duyan herkese hayırlı olmasını temenni ederken Yunus edasıyla “bilmeyen ne bilsin bizi, bilenlere selam olsun” deriz. Prof. Dr. Cevdet COŞKUN Giresun Üniversitesi Rektörü BÖLÜMLER VE YAZARLAR 1. BÖLÜM: Toplumsal Bir Kurum Olarak Aile Yrd. Doç. Dr. Adem GÜRLER, Giresun Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN 2. BÖLÜM: Türk Toplumunda Aile ve Kadının Ailedeki Konumu Öğr. Gör. Ünver AKIN, Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler MYO Öğretim Görevlisi, GİRESUN 3. BÖLÜM: İslam Dininin Kadına ve Aileye Bakışı Yrd. Doç. Dr. Mustafa TUNCER, Giresun Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN 4. BÖLÜM: Aile İçi Şiddet Yrd. Doç. Dr. Fatma GENÇ, Giresun Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN 5. BÖLÜM: Ailede Değer Kavramı Arş. Gör. Hüseyin ALGUR, Giresun Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Elemanı, GİRESUN 6. BÖLÜM: Sosyal Değişim Sürecinde Aile ve Kadın Doç. Dr. İlknur MEŞE, Giresun Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN 7. BÖLÜM: İnsan Hakları ve Kadın Doç. Dr. İlknur MEŞE, Giresun Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN Yrd. Doç. Dr. Nezihe Başak ERGİN, Giresun Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN 8. BÖLÜM: Boşanma ve Nedenleri Yrd. Doç. Dr. Hayrettin KARADENİZ, Giresun Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN vi Kadın ve Aile Haya 9. BÖLÜM: Ailede Bakıma Gereksinimi Olan Bireyler ve Kadın Yrd. Doç. Dr. Fatmanur ÖZEN, Giresun Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN BÖLÜM: Ailede Kriz Yönetimi Yrd. Doç. Dr. Levent YAYCI, Giresun Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN BÖLÜM: Postmodern Zamanların Dağılmış Aile Yapıları Doç. Dr. Şirin DİLLİ, Giresun Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi, GİRESUN İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM TOPLUMSAL BİR KURUM OLARAK AİLE GİRİŞ TOPLUMSAL AÇIDAN AİLE AİLENİN İŞLEVLERİ VE TANIMI TÜRK TARİHİNDE AİLE Eski Türklerde Aile İslami Dönemde Türk Ailesi Osmanlı Toplumunda Klasik Dönem Türk Ailesi Modernleşme Dönemi Türk Ailesi AİLE TÜRLERİ Otorite Türlerine Göre Yapılan Ayrımlar Ailedeki Üye Sayısına Göre Yapılan Ayrımlar Soy İlişkilerine Göre Yapılan Ayrımlar Oturulan Yere Göre Yapılan Ayrımlar Eşin Seçildiği Gruba Göre Yapılan Ayrımlar SONUÇ KAYNAKÇA 2. BÖLÜM TÜRK TOPLUMUNDA AİLE VE KADININ AİLEDEKİ KONUMU GİRİŞ İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TOPLUMUNDA AİLE VE KADININ KONUMU İSLAMİYET SONRASI TÜRK TOPLUMUNDA AİLE VE KADININ KONUMU Selçuklu Dönemi Osmanlı Dönemi CUMHURİYET SONRASI TÜRK TOPLUMUNDA AİLE VE KADININ KONUMU GÜNÜMÜZDE TÜRK TOPLUMUNDA AİLE VE KADIN viii Kadın ve Aile Haya Medyanın Türk Toplumunda Aileye ve Kadına Etkileri Türk Toplumunda Modern Ailede Yüzyılda Yaşanan Değişimler ve Kadına Etkisi SONUÇ KAYNAKÇA 3. BÖLÜM İSLAM DİNİNİN KADINA VE AİLEYE BAKIŞI GİRİŞ AİLENİN OLUŞUMU, GÖREV VE SORUMLULUKLAR EVLİLİĞİN SÜRDÜRÜLEBİLMESİ TESETTÜR VE İFFET İSLAM’DA KADINA VERİLEN DEĞER KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YA DA EŞİTSİZLİĞİ ERKEKLERİN KADINLAR ÜZERİNDE HÂKİMİYETİ VE AİLE REİSLİĞİ İKİ KADIN ŞAHİTLİĞİNİN BİR ERKEĞİN ŞAHİTLİĞİNE DENK GELMESİ KADININ MİRASTAN ERKEĞE NİSPETLE YARI PAY ALMASI ÇOK EŞLİLİK BOŞAMA HAKKI KADININ KAMUSAL ALANDA ÇALIŞMASI KADINLARIN HÂKİMLİK YAPABİLMESİ İSLAM’DA KADININ SİYASİ HAKLARI SONUÇ 4. BÖLÜM AİLE İÇİ ŞİDDET GİRİŞ AİLE İÇİ ŞİDDET ŞİDDET TÜRLERİ AİLE İÇİ ŞİDDET NEDENLERİ AİLE İÇİ ŞİDDETİN KADIN VE ÇOCUK ÜZERİNE ETKİLERİ AİLE İÇİ ŞİDDETE KADININ TEPKİSİ İçindekiler ix KADIN ŞİDDET ORTAMINDA KALMAYA NEDEN DEVAM EDER? AİLE İÇİ ŞİDDETİ ÖNLEMEYE YÖNELİK YASAL DÜZENLEMELER AİLE İÇİ ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE YÖNELİK ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SONUÇ KAYNAKÇA 5. BÖLÜM AİLEDE DEĞER KAVRAMI GİRİŞ Aile Aile İçi İletişim Değer Kavramı BİREYİN GELİŞİMİNDE AİLENİN YERİ Duygusal Gelişim Psiko-Sosyal Gelişim Kişilik Gelişimi DEĞERLERİN ÖĞRETİLMESİNDE AİLENİN ETKİSİ Huzurlu Bir Aile Ortamı Oluşturmak Ailede Sevgi ve Güven Ortamının Oluşturulması Değerlerin Öğretilmesinde Sosyal Öğrenme ve Aile Aile Tutumlarının Değer Eğitimi Üzerindeki Etkisi AİLEDE KAZANILAN DEĞER ÖRNEKLERİ Sevgi ve Saygı Sorumluluk Özgüven, Özsaygı ve Özdenetim Adalet Sabır SONUÇ KAYNAKÇA x Kadın ve Aile Haya 6. BÖLÜM SOSYAL DEĞİŞİM SÜRECİNDE AİLE VE KADIN GİRİŞ AİLENİN TANIMINI YAPMAK MÜMKÜN MÜDÜR? GENİŞ VE ÇEKİRDEK AİLE GÜNÜMÜZDE EVLİLİK VE AİLE TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİ VE AİLE EV İÇİ ŞİDDET ÇOCUĞUN DEĞERİ DEĞERLENDİRME KAYNAKÇA 7. BÖLÜM İNSAN HAKLARI VE KADIN GİRİŞ KADINLARIN HAK ARAYIŞLARINA KISA BİR BAKIŞ Osmanlı Kadın Hareketi CUMHURİYET DÖNEMİNDEN GÜNÜMÜZE KADIN HAKLARI KONUSUNDA YAPILAN YASAL DÜZENLEMELER DEĞERLENDİRME VE SONUÇ KAYNAKÇA 8. BÖLÜM BOŞANMA VE NEDENLERİ GİRİŞ BOŞANMA BATI ÜLKELERİNDE BOŞANMA BOŞANMANIN NEDENLERİ BOŞANMAYI ARTIRAN ETKENLER İSLAM DİNİNİN BOŞANMAYA BAKIŞI İçindekiler xi MEDENİ KANUNDA YER ALAN BOŞANMA SEBEPLERİ BOŞANMANIN SONUÇLARI Çocuk Açısından Boşanma Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Olumsuz Etkileri Kadın Açısından Boşanma Erkek Açısından Boşanma TÜRKİYE GENELİ BOŞANMA ORANLARI TÜRKİYE’DE BOŞANMA GEREKÇELERİ VE ORANLARI Türkiye’de İl ve Bölgelere Göre Kaba Boşanma Hızı () Evlilik Süresine Göre Boşanma Oranları () Nikâh Türüne Göre Boşanma Oranları Mutlu Evlilik SONUÇ VE ÖNERİLER KAYNAKÇA 9. BÖLÜM AİLEDE BAKIMA GEREKSİNİMİ OLAN BİREYLER VE KADIN GİRİŞ AİLE Ailenin Hukuki Tanımı Ailenin İşlevi Aile Tipleri ROL KAVRAMI VE AİLE İÇİ ROLLER Ailede Bakıma Muhtaç Kişiler ve Kadın KAYNAKÇA BÖLÜM AİLEDE KRİZ YÖNETİMİ GİRİŞ AİLEDE EKONOMİK PROBLEMLER KRİZ VE ÇOCUK xii Kadın ve Aile Haya AİLEDE KAYIPLAR YAŞANMASI VE ÇOCUĞA ETKİLERİ ÇOCUKLAR VE OKUL PROBLEMLERİ AİLEYE YENİ BİR KARDEŞİN GELMESİ BİR KRİZ DURUMU OLARAK BOŞANMA AİLE DİRENCİ KAYNAKÇA BÖLÜM POSTMODERN ZAMANLARIN DAĞILMIŞ AİLE YAPILARI GİRİŞ POSTMODERN ZAMANLARDA DAĞILMAK “PARAŞÜT ÇOCUK”LAR, “ASTRONOT AİLE”LER DAĞILMIŞ AİLEYİ TANIMLAMAK TÜKETİM KÜLTÜRÜNÜN KISKACINDA AİLE YAPISI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE DAĞILAN AİLELER YOKSULLAŞAN KADINLARIN AİLE HAYATLARI POSTMODERN ZAMANLARIN ÇOĞUL AİLE GERÇEKLERİ ÜZERİNE SON SÖZ KAYNAKÇA GİRİŞ BAŞLARKEN, “Mahzurlarını bilmediğimiz şeylerin kemâllerine inanıyoruz.” Cemil Meriç “Ne gülüyorsun, anlattığım senin hikâyen.” Horatius Bir toplumun en temel taşlarından birisi kuşkusuz aile ve onun içindeki ka- dındır. Özellikle günümüzde aile, aile içi iletişim, toplumsal cinsiyet eşitliği, ailede kadının yeri ve önemi gibi kavramlar giderek daha da önem arz eder bir hale gel- miştir. Bilhassa kadının toplumsal hayata karışması ile birlikte kadının aile içinde rol ve statüsündeki değişme ve gelişmelerin hızına erişilemez olmuş, bu tür deği- şikler peşi sıra bir takım olumlu ve olumsuz figürlerin, olumsuz davranış modelle- rinin ve aile içi şiddet, boşanma, intihar gibi istenilmeyen sosyal olguların ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Ailenin temel amacı, insan soyunun devamını sağlamak suretiyle topluma faydalı bireyler ve sağlıklı nesiller yetiştirmektir. Aile bireyleri arasında sevgi ve saygıya dayalı kurulacak bağların; değerlerine bağlı ve kişilikli çocukların ye- tiştirilmesi, toplumun da sağlam temellere oturmasına katkı sağlayacaktır. Aile; inançların, ahlaki davranışların, yardımlaşma ve paylaşma kültürünün öğrenildiği yerdir. Aile kurumunun temel niteliğinin sevgi ve huzur temelli olduğunu Kur’an-ı Kerim şöyle ifade eder: “O’nun ayetlerinden biri de size nefislerinizden, sakinle- şeceğiniz eşler yaratması ve aranıza sevgi ve acıma koymasıdır” (Rum, 30/21). “O’dur ki sizi tek bir nefisten yarattı, gönlü ısınsın diye ondan eşini var etti” (A’râf, 7/). 2 Kadın ve Aile Haya Aile diğer toplumsal kurumlar gibi, insan gereksinimine cevap olarak oluş- muştur. İnsanın bir arada olma ihtiyacına karşılık gelen hallerden biridir. Aile, toplumun hem biyolojik hem de kültürel yeniden üretimini sağlayan bir yerdir. Aynı zamanda modern hayatın rekabetçi, yabancılaştırıcı ve bencil doğasından kaçılacak iyi bir sığınak olarak görülebilir. Fakat aileyi sadece böyle görmek onu idealleştirmek anlamına gelir. İdealize etmek ailenin tek bir halinin ve tanımının mümkün olduğu, onun dışındakilerin ona ulaşmak için gayret etmeleri ve belki de hiç ulaşamayarak hep eksiklik duymaları gerektiği anlayışını doğurur. Aynı za- manda ideal olarak gösterilenin olumsuz hallerinin görmezden gelinmesine yol açar. Bu durum aile gibi önemli bir kurumu belli bir tanımda ve dönemde sabit- lemek anlamına geleceği için, ailenin geçirdiği değişimleri anlama ve açıklamada bize yardımcı olmaz. Hâlbuki aile denen olgunun her şeyden önce, insan çeşitliliği gibi çeşitlilik gösterdiğini; herkes için aynı anlam ve işleve sahip olmadığını; kimi- leri için bir yuva olduğunu, ama kimileri -özellikle kadınlar ve çocuklar- için ise, örselendikleri ve şiddet gördükleri bir yer olduğunu; toplumsal yapı ile sürekli et- kileşim halinde olduğunu; etkilediği gibi etkilenen olduğunu kabul etmek gerekir. “Kadın ve Aile Hayat” adını verdiğimiz bu kitap, birbiriyle yakından ilişkili konu ve kavramları kendi içerisinde tartışmaya odaklanmıştır. Ailenin tanımı, tarihçesi, Türk toplumunda aile ve kadının konumu, İslam dininin kadına ve aile- ye bakışı, aile içi şiddet, ailede değer kavramı, insan hakları ve kadın, boşanma ve nedenleri, sosyal değişim sürecinde aile ve kadın, ailede bakıma gereksinimi olan bireyler ve kadın, ailede kriz yönetimi gibi birbiri ile müteselsil konular bu eserin gövdesini teşkil etmiştir. Araştırma alanları farklı olan akademisyenlerin kaleminden çıkan bu kitap, “kadın ve aile hayatı” kavram ve konuları merkezli on bir bölümden oluşmaktadır. Doğal olarak her bölüm, kendi yazarının anlatım tarzı ve yazım karakterini yan- sıtmaktadır. Bu durumun okuyucu açısından hem olumlu hem de olumsuz yön- leri olduğu açıktır. Farklı kalemlerden çıkan bölümler okuyucuya meseleye farklı açılardan bakma fırsatını vermekte ve bu durum kitaba bir özgünlük katmaktadır. Fakat diğer taratan bölüm yazarlarının farklı akademik altyapıları, ilgi alanları ve yazım karakterleri kitabın bir bütünlük oluşturmasını ve onun akıcılığını is- ter istemez etkileyebilmektedir. Her biri farklı bir akademisyen tarafından kaleme alınan on iki makale, ahlak ve değer kavramlarını merkeze alıyor olmakla birlikte okuyucuya farklı içerikler sunmaktadır. Bölümlerin bu farklı içeriklerine özetle değinmek kitabın genel bir resmini çizmek açısından faydalı olabilir. Kitabın birinci bölümünü Adem Gürler’in “Toplumsal Bir Kurum Olarak Aile” başlıklı çalışması oluşturmaktadır. Bu bölümde toplumsal açıdan aile kav- ramının ne anlama geldiğine vurgu yapılarak ailenin işlevi, tanımı, eski Türklerde aile, aile türleri gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer verilmiştir. Giriş 3 Kitabın ikinci bölümünü Ünver Akın’ın “Türk Toplumunda Aile ve Kadının Ailedeki Konumu” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde yazar “İslamiyet Öncesi Türk toplumunda aile ve kadının konumu, İslamiyet sonrası Türk top- lumunda aile ve kadının konumu, Cumhuriyet sonrası Türk toplumunda aile ve kadının konumu, günümüzde Türk toplumunda aile ve kadın, medyanın Türk toplumunda aileye ve kadına etkileri, Türk toplumunda modern ailede yüzyıl- da yaşanan değişimler ve kadına etkisi” gibi konuları ve bu konuların alt başlıkla- rını kaleme almıştır. Kitabın üçüncü bölümünü ise Mustafa Tuncer’in “İslam Dininin Kadına ve Aileye Bakışı” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde yazar “Ailenin Oluşu- mu, Görev ve Sorumluluklar, evliliğin sürdürülebilmesi, tesettür ve ifet, İslam’da kadına verilen değer, kadın erkek eşitliği ya da eşitsizliği, erkeklerin kadınlar üzerinde hâkimiyeti ve aile reisliği, iki kadın şahitliğinin bir erkeğin şahitliğine denk sayılması, kadının mirastan erkeğe nispetle yarı pay alması, çok eşlilik, bo- şama hakkı, kadının kamusal alanda çalışması, kadınların hâkimlik yapabilmesi, İslam’da kadının siyasi hakları; seçme hakkı, seçilme hakkı, devlet başkanlığı” gibi konuları açıklayıcı bir biçimde ifade etmeye çalışmıştır. Kitabın dördüncü bölümünde Fatma Genç’in “Aile İçi Şiddet” adlı çalışmasına yer verilmiştir. Bu bölümde yazar “ aile içi şiddet, şiddet türleri, şiddetin neden- leri, aile içi şiddetin kadın ve çocuk üzerine etkileri, aile içi şiddetin kadın üzerine etkileri, aile içi şiddetin çocuk üzerine etkileri, aile içi şiddete kadının tepkisi, aile içi şiddeti önlemeye yönelik yasal düzenlemeler, aile içi şiddetin önlenmesine yönelik çözüm önerileri” gibi konuları anlamlı ve tutarlı bir biçimde ifade etmiştir Kitabın beşinci bölümünü Hüseyin Algur’un “Ailede Değer Kavramı” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde yazar “değer kavramı, bireyin gelişiminde ailenin yeri, ailenin değerlerin öğretilmesinde etkisi, ailede kazanılan değer örnek- leri” gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer vermiştir. Kitabın altıncı bölümünü ise İlknur Meşe’nin “Sosyal Değişim Sürecinde Aile ve Kadın” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde “ailenin tanımını yapmak mümkün müdür, geniş aile ve çekirdek aile, günümüzde evlilik ve aile, toplumsal cinsiyet rolleri ve aile, cinsiyet ve toplumsal cinsiyet, çocuğun değeri” gibi konula- ra ve bu konuların alt başlıklarına yer verilmiştir. Kitabın yedinci bölümünü İlknur Meşe ve Nezihe Başak Ergin’in ortakla- şa kaleme aldıkları “İnsan Hakları ve Kadın” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde “kadınların hak arayışına kısa bir bakış, Osmanlı kadın hareketi, Cumhuriyet döneminden günümüze kadın hakları konusunda yapılan yasal düzenlemeler” gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer verilmiştir. 4 Kadın ve Aile Haya Kitabın sekizinci bölümünü Hayrettin Karadeniz’in kaleme aldığı “Boşanma ve Nedenleri” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde yazar “Batı Ülkelerinde Boşanma, Boşanmanın Nedenleri, Boşanmanın Kişisel Nedenleri, Boşanmanın Yapısal Nedenleri, Boşanmanın Genel Nedenleri, Boşanmanın Özel Nedenleri, Boşanmayı Artıran Etkenler, İslam Dinin Boşanmaya Bakışı, Medeni Kanunda Yer Alan Boşanma Sebepleri, Boşanmanın Sonuçları, Çocuk Açısından Boşanma, Kadın Açısından Boşanma, Erkek Açısından Boşanma, Türkiye Geneli Boşanma Oranı, Türkiye’de İl ve Bölgelere Göre Kaba Boşanma Hızı, Evlilik Süresine Göre Boşanma Oranı, Nikah Türüne Göre Boşanma Oranı, Mutlu Evlilik” gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer vermiştir. Kitabın dokuzuncu bölümünü Fatmanur Özen’in “Ailede Bakıma Gereksini- mi Olan Bireyler ve Kadın” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde “Ailenin Hukuki Tanımı, Ailenin İşlevi, Aile Tipleri, Rol Kavramı ve Aile İçi Roller, Ailede Bakıma Muhtaç Kişiler ve Kadın” gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer verilmiştir. Kitabın onuncu bölümünü ise Levent Yaycı’nın “Ailede Kriz Yönetimi” adlı çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde “Ailede Ekonomik Problemler, Kriz ve Çocuk, Ailede Kayıplar Yaşanması ve Çocuğa Etkileri, Çocuklar ve Okul Problem- leri, Aileye Yeni Bir Kardeşin Gelmesi, Bir Kriz Durumu Olarak Boşanma, Aile Direnci” gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer verilmiştir. Nihayet eserin onbirinci bölümünü Şirin Dilli’nin kaleme aldığı “Postmodern Zamanların Aile Yapısı” adlı özgün bir çalışması teşkil etmektedir. Bu bölümde, “Postmodern Zamanlarda Dağılmak, Paraşüt Çocuk”lar, “Astronot Aile”ler, Dağıl- mış Aileyi Tanımlamak, Tüketim Kültürünün Kıskacında Aile Yapısı, İklim De- ğişikliği ile Dağılan Aileler, Yoksullaşan Kadınların Aile Hayatları, Postmodern Zamanların Çoğul Aile Gerçekleri Üzerine Son Söz” gibi konulara ve bu konuların alt başlıklarına yer verilmiştir. Bu eserin basılmasında başta Servet SARIKAYA olmak üzere emeği geçen tüm Pegem Akademi ailesine teşekkürü bir borç bilir, eserimizin öğretmenlere, öğretmen adaylarına, eğitime, eğitim bilimine ve hayata dair her şeye gönül veren herkese faydalı ve yararlı olmasını temenni ederiz. Editör Doç. Dr. Nazım ELMAS 1. BÖLÜM TOPLUMSAL BİR KURUM OLARAK AİLE GİRİŞ Üstte mavi gök, altta yağız yer kılındıkta, ikisi arasında insanoğlu kılınmış. İnsanoğlu üzerine atam Bumin Kağan oturmuş. Türk bodunu yok olmasın diye, halk olsun diye, babam İlteriş Kağan annem İlbilge Hatun’u göğün tepesinden tutup yukarı kaldırmış. Bilge Kağan Yazıtları-Doğu Yüzü Toplumsal yaşam ahenk içinde devam eden girit ilişkilerinden müteşekkil- dir. Toplumlarda düzeni oluşturan şey ise toplumsal yapıdır. Toplumsal yapı; nüfus, çevre ve yerleşim, eğitimi siyaset, hukuk din ve aile gibi toplumu inşa eden kurucu unsurlar arasındaki sürekli ve örgütlü ilişkilerdir (Ozankaya, ). Bu açıdan yapı; birey, grup ve kurumlar arasında ahenk oluşturur. Ahenk ise insanla- rın benzer durumlarda benzer davranışlar, düşünceler ve inanışlara yönelebilmesi sayesinde mümkün hale gelebilmektedir. Zorunlu ya da gönüllü olarak toplumda düzeni sağlayan kurallar zeminini, tekrarlanan davranışları oluşturan bu ahenkten alır. Böylece kurumların meşruiyetini sağlanarak toplumda düzenli bir şekilde in- sanların benzer durumlarda benzer davranışlar sergilemesi sağlanır. Toplumda oluşan bu düzen; örf, ahlak, din ve hukuk kuralları olmak üzere 4 kural tipi ile korunur. Bu kurallar bireyleri görün- meyen bağlarla sınırlar. Örneğin bir düğüne davet Toplum tek bir kelime ile ifade edilebilseydi bu kelime “düzen” edilmiş bir kişinin kendi adetlerinden ziyade dav- olurdu. Toplum yaşamını düzenli ranışları, düğün sahibinin örf ve adetleri tarafın- hale getiren kurallar örf, ahlak, din ve hukuk kurallarıdır. dan sınırlandırılır. Artık ev sahibinin adetlerine göre hareket etmek zorundadır. Resmi bir kuruma gittiğimizde üzerimizde hissettiğimiz baskıdan, 6 Kadın ve Aile Haya trafikte uyduğumuz kurallara kadar birçok kural, davranışlarımıza bu yaptırım gücüne sahip normlar sayesinde yön verir. İnsanların belirli çıkar ilişkilerini korumak maksadıyla oluşturduğu kural- lar bütününün örgütlü hale gelmesi kurumları oluşturmuştur. Aile, din, ekonomi, hukuk, siyaset vb. kurumlar, evrensel bir şekilde tüm toplumlarda var olan temel toplumsal kurumlardır. Evrensel olmasından kasıt, bu kurumların şu yada bu şe- kilde tüm toplumlarda var olmasıdır. Kurallar ve kurumlar arasındaki ilişkilerden oluşan toplumsal yapı; dinamik ve statik yönleri ile bütüncül bir şekilde değerlendirilerek anlaşılabilir. Konumu- zu teşkil eden aile açısından düşünüldüğünde; farklı insanların; farklı şekillerde evlenerek, farklı şehirlerde, farklı ekonomik araçlarla, farklı inanç, örf ve ahla- ki özelliklere bağlı olarak, farklı yaşlardan ve eğlence anlayışlarına sahip kişilerle aile kurabildiğini görmekteyiz. Aynı zamanda bu aileler birbirine benzer bir şe- kilde vergisini veren, toplumsal kurallara uyan, birbirlerine az çok benzer şekilde sosyalizasyon∗ süreçlerinden geçmiş çocuklar yetiştiren, kültürün devamlılığını sağlama sorumluluğunu da üstlenmiştir. Farklı eğitim düzeylerinden, farklı işler- de çalışan, farklı memleketlerden insanların, farklı şekillerde bir araya gelerek ev- lenmeleri mümkündür. Birçok farklı özelliğe sahip insanların benzer kurumlarla benze davranışlara yönelmesi, toplumsal yaşamın ne kadar girit bir ilişki ve kural ağına sahip olduğunu göstermektedir. Bir toplum içinde farklı kural ve ihtiyaçlar dolayısıyla; farklı evlilik ve aile türleri, ailelerin ihtiyaçları için düzenlenmiş hane kullanımları, otorite ilişkileri, eş seçim yöntemleri ve eş sayıları görülebilmektedir. Bir toplumda baskın norm- lar dolayısıyla yaygın aile türleri ve otorite ilişkileri görülebilse de, tüm toplum- da tek tip evlenme ve aile biçimine sahip olan toplumlar nadiren görülmektedir. Toplumların baskın aile özelliklerini diğerlerinden ayırt edilebilmek ve sınırlarını belirginleştirmek için genellemeler yapıldığı görülmektedir. Bu genelleştirme yada “soyutlama” denilen genel kabulleri şu şekilde anlamak gerekir. Örneğin Ferdinand Tönnies’in cemaat cemiyet ayrımı, toplumsal ilişkiler açı- sından birincil ve ikincil ilişkileri ayırt etmek için yapılan soyutlamalardan biridir. Kır ve kent hayatına ilişkin dinamiklerin farklılaştığını anlamamızı sağlayan bu soyutlamalar, toplum içindeki farklı ilişkileri ve bunların niteliğini belirleyen özel- likleri ortaya koymak için yapılmaktadır. Bu tip ayrımların gerçek hayatta net bir şekilde görülmeyip; kır yaşamı içinde kent, kent yaşamı içinde de kır yaşamı öğe- lerinin var olduğunu kabul etmeliyiz. Dolayısıyla ne kent tamamen kent yaşamı- nın ne de kır tamamen kır yaşamının devam ettirilebildiği homojen bir yaşama sahiptir. Dolayısıyla günümüzde yaygın ailenin çekirdek aile olması, toplumda Toplumsal Bir Kurum Olarak Aile 7 sadece çekirdek ailenin olması gerektiği, diğer aile türlerinin doğru olmadığı gibi bir düşünceye bizi itmemelidir. İnsanlar farklı ihtiyaçları farklı şekillerde karşılayabilecek davranış ve kuralları birçok etkene bağlı olarak uygular. Karmaşık olma hayatın sürekli bir halidir (Taplamacıoğlu,). Bu karmaşık yapı toplumun düzensizlik içinde devam et- tiği düşüncesini oluşturmamalıdır. Aksine çatışmalar, Eğer kötü anne ve değişimler geçiş süreçleri her toplumda ve her dönem- babalar olmasaydı, de hızlı yada yavaş, şiddetli yada hafif bir şekilde de- kötü çocuklar da olmazdı. vam etmektedir. Ülkemizde ve dünyada meydana gelen (Goethe) birçok sorun, kadın ve çocuğa yapılan kötü muameleden, suç ilişkilerine kadar tüm toplumların ahengini tehdit etmektedir. Toplumsal yaşama dinamizmini ve giritliği- ni kazandıran bu özellikler toplumun temel yapıtaşı ola- rak görülen aile kurumu üzerinde hassasiyetle durulmasını elzem hale getirmek- tedir. Bu bölümde tarihi perspektiten ailenin toplumsal yaşamdaki önemi, aile tanımları ve değişen toplumsal şartlara göre aşağı yukarı tüm toplumlarda görülen genel aile türleri açıklanmaya çalışılacaktır. TOPLUMSAL AÇIDAN AİLE Sosyal bilimlerin en temel paradigmalardan biri, insanın sosyal bir varlık ol- duğudur. İnsan yaşamını sürdürebilmek için diğerlerine muhtaçtır. Dünyaya gel- diğimiz aile kurumu hiç şüphesiz ki içinde bunduğumuz en temel sosyal kurumu oluşturmaktadır. Bu açıdan birçok kişi aile ile ilgili görüşler ortaya atmıştır ve bu görüşler aile ile ilgili yapılan çalışmalarda referans noktası kabul edilmiştir. Bu referanslara yön veren temel görüşleri açıklamak gerekmektedir. ve yy düşüncesi aileyi; üreme, kadın üzerinde tahakküm kurma süreci ve belirli demografik gerekçelere dayandırarak açıklama eğilimindeydi. Bachofen ve Morgan’ın bulgularından hareketle Engels; toplumların ilk önce kuralsız cinsel- likten iç evlenme ile şekillenen çok eşliliğe ve kanbağına dayalı gensler (ilk geniş aile örnekleri) ile oluşan ilk aileden; dış evlenme ile şekillenen tek eşliliğe ve kan bağı aranmayan çekirdek aileye doğru evrilen bir aile tipi öngörmüştür. Bu genel kabul sosyolojik ve antropolojik çalışmalarda günümüze kadar dikkate alınan bir bakış açısıdır ve özellikle yy’ın sonlarına kadar yoğun bir şekilde savunulmuş- tur. Bu kestirim, Bachofen’ın ’de yayımladığı “Analık Hukuku” adlı eserindeki şu kabullerden zeminini alır: • Tarihte insanlık aileye hetairizm denilen tamamen kuralsız cinsel ilişki- ler içinde başlamıştır. 8 Kadın ve Aile Haya • Kuralsız cinsellik babalığın tespitini imkansız hale getirdiği için soy an- cak anadan belirlenebilirdi. Antik çağda yaşamış bütün toplumlar bunun için anasoyluydu. • Bu dönemlerde kadınlar ata olarak kabul edilip büyük saygı görüyordu ve bu anlayış tam bir kadın otoritesine kadar (matriarkal aile) devam etti. • Tek bir erkeğe bağlı konjugan∗ aile eski dini buyruğunda yada dini bir cinsel ahlakın araç olduğu ve diğer erkeklerin o kadın üzerindeki hakla- rının çiğnenmesi ile mümkün hale gelmiştir (Engels, ). Yerleşik tarıma ve hayvancılığa geçişle birlikte, toprağın ve malların özel mül- kiyet haline gelmesi, zenginliğin soy yoluyla aktarılması için evlâtların meşruiye- tini sağlamak gibi nedenlerle erkekler ön plana çıkmaya başlamıştır. Böylelikle, erkeklerin kadınların yeniden üretici gücünü kontrol etmeye başladıkları ataerkil- lik sistemi yükselmiştir ve kadınlar anaerkillikte sahip oldukları siyasal güçlerini yitirmiştir (Marshall, ). Bu gibi kabuller marksist literatürdeki kadın ve aile anlayışının çerçevesini belirlemiştir. Yani ideal aileden uzak ve ahlaksız ola- rak görülen çokkarılılık∗∗, ataerkillik ve burjuva ailesi gibi cinsiyetler arasındaki hegemonik ilişkiler, antik yunan mitolojisi ve Musa’nın Eski Ahit’i ile doğmuştur (Engels, ). Bu maddeci bakış açısı toplumsal süreçleri ekonomik üretim iliş- kileri perspektifinden şu şekilde açıklıyordu. Toplumda bir yandan beslenmeye, giyinmeye, korunmaya yarayan yaşam araçlarının diğer yandan da bizzat insan türünün üretimi ve yeniden üretimi egemen unsurdur. Aileyi insan üreten bir fabrika gibi proletarya ve burjuva çatışmasının bir boyutu olarak görmeyi bilimsel marksizmin teme- Marksisit perspektif toplumdaki line yerleştiren bu görüşler ilk yazılı metinlerden üretim ilişkilerini ikiye ayırmış- itibaren birçok tarihi veri ile çelişmektedir. tır. Toplumda bir yandan bes- lenmeye, giyinmeye, korunmaya Aile duygulardan bağımsız olarak düşünül- yarayan yaşam araçlarının diğer yandan da bizzat insan türünün mesi imkansız bir birlikteliktir. Bunu; aile ile ilgili üretimi ve yeniden üretimi ege- men unsurdur. en eski metinlerin insanlık tarihinin en eski me- tinleri olduğundan yola çıkarak belirtebiliriz. Ai- * “Kadın ve erkek ile ilgili” anlamında tıp literatüründen sosyal bilimlere geçmiş ve Dur- kheim tarafından çekirdek aileni nitelemek için kullanılan kavram. ** Sosyal ayrımcılığa ve kadını kötülemeye ilişkin bir kabul sonrasında medeni hukuk- tan kullanımı kaldırılan “karı” kelimesi, kamusal alana giren yeni toplumsal kabuller sonrasında kadının toplumdaki yerini, kadın-erkek ilişkilerinde kavramsal sürünce- meleri de beraberinde getiren bir dizi tartışmayı da başlatmıştır. Karı, hanım, hatun, kadın, hanımefendi vb kelimeler ile kadının-erkek ilişkisinde özel ya da kamusal alan- larda kullanılacak kavramların içeriği hala tam olarak doldurulamamıştır. Bu müphem- lik dolayısıyla kadınlarla ilgili olarak farklı kaynaklarda farklı şekillerde kullanılmış kavramları aynen aktarmayı uygun görüyoruz. Toplumsal Bir Kurum Olarak Aile 9 lelerin temel özellikleri ve anlamı bugün insanların yoğun bir şekilde aradığı sevgi bağı olmaksızın anlaşılamayacağı bu metinlerde görülmektedir. Sümer tabletlerinde yapılan çalışmalar; MÖ yıllarından beri kutsal evlenme törenleri, ideal annenin belirlenmesi, toplumun birlik kaynağı olarak karı-koca evliliğine dayalı aile tipinin toplumun temeli olduğunu göstermektedir. Serbest cinsel yaşam, çok eşli evliliklerde Morgan yada Engels’in görüşlerinin sağlıksız bir temele dayandığı bu manada belir- tilmelidi. Bunun için ilk yazılı metinlerde geçen ve Ludingirra’nın annesine yolladığı mektup ailenin ne kadar eski dönemlerde de olsa, insanın gönlünde oluşturduğu et- kiyi gözler önüne sermektedir: Yola çıkan kral habercisi, Seni Nippur’a göndereceğim, bu haberi götür, Uzun bir yolculuk yaptım, Annem üzüntüde, uyuyamıyor. Odasında kızgın bir söz söylenmeyen o, bütün yolculara benim sağlığımı soru- yor, Benim selam mektubumu onun eline ver. Eğer annemi bilmiyorsan onun tarifini vereyim. Adı Şat-İştar. Parıldayan bir görünüş, Bir Tanrıça hoşluğu, bir tatlı gelin, Gençliğinde kutsanmıştır o, Kaynatasının evini gayretle idare edendir o, Kocasının tanrısına hizmet edendir o, Tanrıça İnanna’nın yerine bakmayı bilendir o, Kralın sözünü yabana atmaz, Gayretle malı çoğaltandır o, Sevilen sayılan yaşam doludur o, Din, çok eşlilik, eski tarihlerde Kuzu, iyi kaymak, bal, “kalbin akan” tereya- yaşamış olmak aileyi duygu ba- ğından yoksunluğa işaret edecek ğıdır o. bir anlayışa bizi götürmemelidir. İlk yazıdan ilk aileye kadar dini Anneye yönelik yapılan birçok övgü sonra- yada tarihi anlatılarda sevgi bağı olmaksızın aile bağı değerlendi- sında mektup “sevgili oğlundan selamlar” şeklinde rilemez. biter. Aynı metinde Ludingirra babası ve karısı- na yazdığı bir ölüm şarkısı (mersiye) ile birlikte

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir