Rahmi Turan Fıkraları

Ulus olarak zor günler yaşıyoruz. Deneyimsiz, eğitimsiz kadroların yönetiminde ülkemiz sıkıntılı günler yaşıyor. Her alanda, özellikle ekonomide, sorunlar öylesine büyüdü ki, toplum olarak gülmeyi bile unuttuk!
Ülkemizi yönetenlerin mizah anlayışları zayıf… Şakayı, espriyi, fıkrayı, karikatürü sevmiyorlar. Haklarındaki en ufak eleştiride, paylaşılan bir tweet’te veya çizilen bir karikatürde hakaret unsuru aranıyor, soluğu mahkemede alıyorsunuz.
Hemen dava açıyorlar! Oysa eski dönemin siyasetçileri öyle miydi? Hayır! Onlar son derece hoşgörülüydü. Zengin bir mizah anlayışları vardı. Haklarında fıkra anlatılmasından ya da karikatürlerinin çizilmesinden memnuniyet duyarlardı. Sahnelerde onların taklitleri yapılırdı.
Dava açmak bir yana sanatçılara teşekkür ederlerdi. Hele 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, bir mizah üstadıydı. Yeri geldiğinde kendi kendini bile hicvederdi. Ben, bir gazeteci olarak, Süleyman Demirel ile neredeyse tüm dünyayı gezdim. O gezilerde, uzun uçak yolculuklarında Demirel’den dinlediğim fıkraları zaman zaman köşe yazılarımda kullandım.
Halk Demirel’e “Baba” derdi… Bu isim onun çok hoşuna giderdi. Bu kitapta “Baba’dan dinlediğim fıkraları” bir araya getirdim. Tüm dünyanın huzurunu kaçıran korona salgını günlerinde sizleri biraz olsun tebessüm ettirebilirsek amacımıza ulaşmış olacağız.
Rahmi Turan

Ulus olarak zor günler yaşıyoruz. Deneyimsiz, eğitimsiz kadroların yönetiminde ülkemiz sıkıntılı günler yaşıyor. Her alanda, özellikle ekonomide, sorunlar öylesine büyüdü ki, toplum olarak gülmeyi bile unuttuk!

Ülkemizi yönetenlerin mizah anlayışları zayıf. Şakayı, espriyi, fıkrayı, karikatürü sevmiyorlar. Haklarındaki en ufak eleştiride, paylaşılan bir tweet'te veya çizilen bir karikatürde hakaret unsuru aranıyor, soluğu mahkemede alıyorsunuz.

Hemen dava açıyorlar! Oysa eski dönemin siyasetçileri öyle miydi? Hayır! Onlar son derece hoşgörülüydü. Zengin bir mizah anlayışları vardı. Haklarında fıkra anlatılmasından ya da karikatürlerinin çizilmesinden memnuniyet duyarlardı. Sahnelerde onların taklitleri yapılırdı.

Dava açmak bir yana sanatçılara teşekkür ederlerdi. Hele 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, bir mizah üstadıydı. Yeri geldiğinde kendi kendini bile hicvederdi. Ben, bir gazeteci olarak, Süleyman Demirel ile neredeyse tüm dünyayı gezdim. O gezilerde, uzun uçak yolculuklarında Demirel'den dinlediğim fıkraları zaman zaman köşe yazılarımda kullandım.

Halk Demirel'e "Baba" derdi. Bu isim onun çok hoşuna giderdi. Bu kitapta "Baba'dan dinlediğim fıkraları" bir araya getirdim. Tüm dünyanın huzurunu kaçıran korona salgını günlerinde sizleri biraz olsun tebessüm ettirebilirsek amacımıza ulaşmış olacağız.

Rahmi Turan

Piyasaya henüz yeni çıkan “Başbakanlar ve Cumhurbaşkanlarından Dinlediğim Muhteşem Fıkralar” adlı kitabımın baskısı kısa zamanda tükendi.
Bunu bana SÖZCÜ Kitabevi'nin yöneticisi değerli meslektaşım Bilal Ak haber verdi ve:
“Kitabı basan TOKERYayınevi'nin sahibi Yalçın Toker beyle konuştuk. Derhal kitabın yeni baskısını yapacak. Birkaç baskı daha yapacağımızı sanıyorum. İlgi çok iyi” dedi.
Kadim arkadaşım Yalçın Toker de bana yeni baskı için matbaaya derhal talimat verdiğini bildirdi.
Okurlarımın gösterdiği ilgiye içtenlikle teşekkür ediyorum.
Bu arada çok sayıda e-mail mesajı geliyor. Fikir vermek için rastgele seçtiğim bir mesajı sizlerle paylaşmak istiyorum:
Fikret Yıldız (İnsan Kaynakları Yöneticisi)
“Merhabalar Sayın Turan&#; Sizin ve gazetenizin tutkulu bir okuyucusuyum. Ülkemizin içinde bulunduğu sorunlara ve siyasilerin beceriksizliğine koyduğunuz teşhisler fikirlerimle örtüşüyor.
Başbakanlar ve Cumhurbaşkanlarından Dinlediğim Muhteşem Fıkralar kitabınızı aldığımda bitirmeden bırakamadım.
Kitabınızı çalışma odamdaki masamda tutuyorum. Çok daraldığımda bir nebze nefes almak için tekrar okuyorum. Elinize, kaleminize, ruhunuza ve bedeninize sağlık. İyi ki yazmışsınız.
([email protected])

Milli Piyango haram mı?

Yılbaşı yaklaşıyor ve Milli Piyango biletleri revaçta&#;.
Şans getirdiğine inanılan bazı bayilerde vatandaşların kuyruğa girdikleri görülüyor.
Fakat&#; Diyanet İşleri Başkanlığı, vatandaşın piyango zengini olma hayallerinin üzerine turşu suyu sıktı.
Diyanet'e göre piyango haram!
Devletin basıp satışa sunduğu Milli Piyango biletleri için Diyanet “Piyango bileti almak haramdır ve kumardır” fetvasını verdi.
Demek ki milyonlarca vatandaşımız uzun yıllardan beri harama el uzatıyor, günah işliyor, öyle mi?
Nasıl bir zihniyettir bu, anlamak mümkün değil!

* * *

Okurlarımdan Ali Çolak yolladığı e-mailde Diyanet İşleri Başkanlığı'na şunları soruyor:
“Milli Piyango'dan kurumunuza ne kadar pay ayrılıyor?
Haram paradan maaşlarınızı nasıl alıyorsunuz?
Haram para alanlar günahkâr olur mu?
Günahı başkasına nasıl satabiliriz?”
([email protected])

18 Türk adasına yazık oldu!

Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Ümit Yalım “Yunan vatandaşı Belediye Başkanları neden görevden alınmıyor?” diye sordu.
Yalım “İktidar CHP'li bir Belediye Başkanı'nı görevden aldı. Şimdi biz de AKP Genel Başkanı Erdoğan ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya soralım.” diyor ve ekliyor:
“İzmir, Aydın ve Muğla'daki Yunan vatandaşı Belediye Başkanları neden görevden alınmıyor? Yunan vatandaşlarının yönettiği belediyeler neden denetlenmiyor?
İzmir Koyun Adası Belediye Başkanı Evangelos Angelekos,
Aydın Eşek Adası Belediye Başkanı Kottaras&#;
Muğla Keçi Adası ve Muğla Kalolimnos Adası Belediye Başkanı Ioannis Galouzis&#;
Bunların hepsi Türkiye'ye küstahça meydan okuyor.
Aydın Eşek Adası belediye binasının tabelasında:
“Yunanistan Hükümeti, Güney Ege Bölgesi 12 Ada Valiliği, Eşek Adası Nahiyesi” yazıyor.
Bu adalardan toplanan vergi Yunanistan'a kaçırılıyor. Vergi kaçıran belediyeler neden denetlenmiyor? Belediye Başkanları neden görevden alınmıyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan'a yaptığı ziyarette 18 Türk adası ve bir kayalığın hesabını Yunan Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan neden sormadı?
Vatan toprakları neden Yunan askerine alenen teslim edildi?”

TEBESSÜM

“Erkeklerin fiyatı!”

Bir hanım okurum, bu sütunda çıkan ve tebessüm edilmesi gereken “Her kadının fiyatı var mı?” fıkrasına çok sinirlenmiş&#;
Dün de yazdığım gibi bu fıkranın amacı kadınları küçük düşürmek değil, kadınlar hakkında yanlış düşünceleri olan kendini beğenmiş, burnu büyük, maganda tipli erkekleri eleştirmekti.. Bu nedenle, gereksiz bir kızgınlık bu&#;
Ebru Gökgönül adındaki hanım okurum, öfkesini şöyle dile getiriyor:
“Her kadının fiyatı var mı?” başlıklı fıkra beni üzdü. Özellikle Reza Zarrab davası ile yeniden gündeme gelen rüşvet haberlerini göz önünde tutarsak, esas erkeklerin fiyatı olduğu gerçeği ziyadesiyle ortadadır. Fıkrayı keşke bu şekilde yazarak yayına verseydiniz. ([email protected])

GÜNÜN SÖZÜ

Öyle bir ülkedeyiz ki, cahilce lâflarla zaman öldürülüyor ve halk çile çekmeye devam ediyor!