robotların efendisi cezeri özeti / El Cezeri Hayatı Kısaca

Robotların Efendisi Cezeri Özeti

robotların efendisi cezeri özeti

Cezeri kimdir? El Cezeri kimdir? Robotların efendisi Cezeri hakkında bilgiler

Cezeri kimdir? El Cezeri kimdir? Bu sorularının yanıtı, günün en çok araştırılanları arasında öne çıkıyor. Zira, Türkiye'nin ilk uçan arabası Cezeri, ilk uçuş testlerini başarı ile tamamladı. Testlerinin ardından uçan arabaya ismi verilen Cezeri'nin kim olduğu, buluşları ve tarihteki önemi merak ediliyor. İşte Robotların efendisi Cezerihakkında bilgiler

CEZERİ KİMDİR?

Cezeri, yılında Cizre'nin Tor mahallesinde doğmuştur. yılında Cizre, Şırnak'ta vefat etmiştir. Cezeri smini ise yaşadığı şehir olan Cizre'den almıştır. Asıl adı İsmail Ebul İz Bin Rezzaz olarak bilinen mucit isim, El-Cezeri lakabıyla anılmaya başlanmıştır.

yılında Cizre'nin Tor mahallesinde doğmuştur. Sibernetik alanın kurucusu kabul edilen, fizikçi, robot ve matrix ustası bilim insanı El-Cezeri 'da Cizre'de öldü. Lakabını yaşadığı şehirden alan El Cezeri, öğrenimini Camia Medresesi'nde tamamlayarak, fizik ve mekanik alanlarında yoğunlaştı ve pek çok ilke ve buluşa imza attı.

Batı yazınında M.Ö. yıllarında Yunan matematikçi Archytas tarafından buharla çalışan bir güvercin yapılmış olduğu belirtilse de, robotikle ilgili bilinen en eski yazılı kayıt, Cezeri'ye aittir

Bir çalışmaya göre El-Cezeri bir zanaatkâr geleneğinin parçasıydı ve bu nedenle bir mucitten daha çok, cihazların teknolojisinden ziyade işçiliğine ilgi duyan, pratik bir mühendisdi ve makineleri genellikle teorik hesaplama yerine deneme yanılma yoluyla ortaya çıkardı. Otto Mayr'a göre kitapların tarzı modern anlamda "kendin yap" kitaplarına benziyor.

Dünya bilim tarihi açısından bugünkü sibernetik ve robot biliminde çalışmalar yapan ilk bilim insanı olan Cezeri'nin yaptığı otomatik makineler günümüz mekanik ve sibernetik bilimlerinin temel taşlarını oluşturmaktadır. "Mekanik Hareketlerden Mühendislikte Faydalanmayı İçeren Kitap" (El Câmi-u'l Beyn'el İlmî ve El-Amelî'en Nâfi fî Sınâ'ati'l Hiyel, adlı eserinde ortaya koydu. 50'den fazla cihazın kullanım esaslarını, yararlanma olanaklarını çizimlerle gösterdiği bu kitapta Cezeri, tatbikata çevrilmeyen her teknik ilmin, doğru ile yanlış arasında kalacağını söyler. Bu kitabın özgün kopyası günümüze kadar ulaşamadıysa da bazı kopyaları Kuzey Amerika ve Avrupa'daki bazı kütüphaneler ve müzelerde bulunmaktadır. Kendi tarafından yazılmış bir kaç icadını anlatan orijinal eserler ise dünyanın çeşitli yerlerinde bulunmaktadır. Günümüze ulaşmış en eski el yazması İstanbul'da bulunan Topkapı Sarayı'ndaki "Olağanüstü mekanik araçların bilgisi hakkında kitap" adlı eseridir. Diğer eserleri ise; Bodleian Kütüphanesi, Leiden Üniversitesi Kütüphanesi, Chester Beatty Kütüphanesi ve Avrupa'nın birkaç başka kütüphane ve müzesinde bulunmaktadır.

Cezeri kimdir? El Cezeri kimdir? Robotların efendisi Cezeri hakkında bilgiler

Kısaca Kitab-ül Hiyel adıyla bilinen eseri altı bölümden oluşur. Birinci bölümde binkam (su saati) ile finkanların (kandilli su saati) saat-ı müsteviye ve saat-ı zamaniye olarak nasıl yapılacağı hakkında on şekil; ikinci bölümde çeşitli kap kacakların yapılışı hakkında on şekil, üçüncü bölümde hacamat ve abdestle ilgili ibrik ve tasların yapılması hakkında on şekil; dördüncü bölümde havuzlar ve fıskiyeler ile müzik otomatları hakkında on şekil; beşinci bölümde çok derin olmayan bir kuyudan veya akan bir nehirden suyu yükselten aletler hakkında 5 şekil; 6. bölümde birbirine benzemeyen muhtelif şekillerin yapılışı hakkında 5 şekil yer alır.

Teorik çalışmalardan çok pratik ve el yordamıyla deneysel çalışmalar yapan Cezeri'nin kullandığı bir başka yöntem de yapacağı cihazların önceden kâğıttan maketlerini inşa edip geometri kurallarından yararlanmaktı. İlk hesap makinesinden asırlar önce aynı sistemle çalışan benzer bir mekanizmayı, geliştirdiği saatte kullanan Cezeri, sadece otomatik sistemler kurmakla kalmamış, otomatik olarak çalışan sistemler arasında denge kurmayı da başarmıştı.

Cezeri, otomatik kontrollü makinelerin ilki sayılan Jacquard'ın otomatik dokuma tezgâhından yıl önce değişik haznelerdeki suyun seviyesine göre ne zaman su dökeceğine, ne zaman meyve ve içecek sunacağına karar veren otomatik hizmetçiyi geliştirdi. Bazı makinelerinde hidro mekanik etkilerle denge kurma ve harekette bulunma sistemine yönelen Cezeri, bazılarında ise şamandıra ve palangalar arasında dişli çarklar kullanarak karşılıklı etkileme sistemini kurmaya çalıştı. Kendiliğinden çalışan otomatik sistemlerden sonra su gücü ve basınç etkisinden yararlanarak kendi kendine denge kuran ve ayarlama yapan dengeyi oluşturması, Cezeri'nin otomasyon konusundaki en önemli katkısıdır.

Fizikçi ve mekanikçi El Cezeri'nin diğer bir eseri de Diyarbakır Ulu Camii'nin ünlü güneş saatidir.

Eserleri, Kitapları

  • Kitab fi ma-'rifat al-Hiyal al-handasiyy, Kitab fi ma-'rifat al-Hiyal al-handasiyya) yılında bu eserini tamamlamıştır.
  • Kitâb-ül-Câmi Beyn-el-İlmi vel-Amel-in-Nâfî fî Sınâat-il-Hiyel,, El Câmi-u'l Beyn'el İlmî El-Amelî'en Nâfi fî Sınâ'ati'l Hiyel) "Makine Yapımında Yararlı Bilgiler ve Uygulamalar"

seafoodplus.info - Gündem

SibernetikTürkiyeCezeriRobotGündemGüncelHaberler

kaynağı değiştir]

Kaynakça[değiştir kaynağı değiştir]

Cezerî’nin hayatına ilişkin detaylı bilgileri veren Cizreli araştırmacı yazar Abdullah Yaşın, ondan ''Cizreli büyük Kürt mucit'' olarak söz etmekte ve Cezerî'nin ana dili olan Kürtçe dışında Arapça, Farsça, Türkçe ve Latince bildiğini belirtmektedir. Bilim insanı ve yazar Toygar Akman, akademisyen ve bilim tarihçisi Zekai Şen ve yabancı kaynaklardan da sadece Sırp mühendis Miomir Vukobratović, Cezerî'den ''Türk mucit'' diye bahsetmektedir. Bilim insanı Francis Charles Moon ve kimi araştırmacının iddiasına göre ise Arap mucittir.[12]

Yabancı kaynaklarda, genellikle bilim tarihine ilişkin kaynaklara bakıldığında, etnik kökene fazla bir vurgu yapılmamaktadır. Yakın Çağ öncesi bilim döneminden daha çok Uzakdoğu, Çin, Mısır, Yunan, İslam (veya Arap) ve Orta Çağ Avrupa olarak anılmaktadır. Nitekim anılan kaynaklarda Cezerî, bir Arap mucidi veya çoğunlukla bir İslam bilgini olarak anılmaktadır.[12]

Hayatı[değiştir

El- Cezeri - Ali Kuzu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

El- Cezeri kimin eseri? El- Cezeri kitabının yazarı kimdir? El- Cezeri konusu ve anafikri nedir? El- Cezeri kitabı ne anlatıyor? El- Cezeri PDF indirme linki var mı? El- Cezeri kitabının yazarı Ali Kuzu kimdir? İşte El- Cezeri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar:Ali Kuzu

Yayın Evi: Paraf Yayınları

İSBN:

Sayfa Sayısı:

El- Cezeri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Cizreli büyük mucit Bilgisayarların temellerini atan alim, fen ve teknik adamı Robot, saatler, su makineleri, şifreli kilitler, şifreli kasalar, termos, otomatik çocuk oyuncakları gibi 60 makine mucidi ve dünyanın ilk sibernetik bilginidir. Tam ismi, Cizreli Ebul-iz ya da Avrupa'nın bildiği ismiyle El Cezeri / Al Jazari olan bu mucit, iş mühendisi, zanaatkar ve sanatçıdır. Matematikçi ve astronom Türk bilgini, bundan küsür yıl önce () yılları arasında yaşamıştır. yılında başlayıp 25 yıl süren icatlar katoloğunu o zamanlar resmî dil olan Arapça ile yazmıştır. Cizreli, bütün icatlarını Leonardo'dan çok daha önce yapmış ve kitaplaştırmıştır. En ünlü eseri "Maharetli Mekanik Cihazların Bilgisini İçeren Kitap"tır. Bu kitabın üç nüshası kütüphanelerimizin depolarında yıl saklanmıştır. Ancak, geç de olsa Avrupalılar tarafından yine de bizden önce keşfedilir. Otomatik makineler tarihinde çağın doruğuna erişmiş büyük Mühendis İbni Razzaz Cesari adıyla saygıyla anılır. Sibernetik alanın en büyük dâhisi kabul edilen; fizikçi, robot ve matriks ustası bilim insanı El Cezeri yine Cizre'de ölmüştür.

(Tanıtım Bülteninden)

El- Cezeri Alıntıları - Sözleri

  • Fırat ile Dicle arasındaki bölgeye araplar ‘ada’ anlamına gelen “El-Cezire” derler. İnsan şekilli otomatları tasarlayan El- Cezeri’nin tam adı da Bediüzzaman Ebu’l-İz İsmail İbn el-Rezzaz el-Cezeri’dir. Su saatleri, otomatlar, su kaldırma düzenekleri tasarlayan El-Cezeri’nin kitabında haraket eden pek çok insan figürü dikkat çekicidir: Birbirine şerbet ikram eden iki şeyh, abdest suyu döken çocuk, ellerindeki kaselere içki dolduran insanların olduğu “saki kayığı” ve fil üstünde yolculuk yapan adam El Cezeri’nin hareket eden insan otomatlardan yalnızca birkaçıdır.
  • Abdülhamid Han’ın yaptırmış olduğu ‘Alamet’ isimli robot; dünyada ezan okuyan ilk saat olma özelliğine sahip- tir. Sultan, bu muhteşem özelliklere sahip saati Japonya’ya göndermiştir. Muhtemel ki Japonlar, bugünkü robot tekno- lojilerini, sema yapan, ezan okuyan bu saatten almışlardır. yılında Japon imparatorunun yeğeni Prens Ko- matsu bir savaş gemisiyle İstanbul’a gelir. Abdülhamid Han’a birtakım hediyeler takdim eder ve sultan ile görüş- melerde bulunur. yılında ise; Japon İmparatoru Meiji, İstanbul’a özel elçiler gönderir. Bu elçilerle birlikte; Sultan Abdülha mid Han’a özel hediyeler ve bir de özel bir mektup gönde- rir. Gönderilen bu hediyeler içersinde; Japonya’nın en bü- yük nişanı olan Büyük Krizantem Nişanı da vardır. Bu nişan, Sultan Abdülhamid Han’a takdim edilir. Özel mektupta ise Japon İmparatoru, Abdülhamid Han’dan; “İs- lam dini, ilim ve teknolojik gelişmeler, vakıflar, hayır ku- rumlar vs. konuları ile ilgili olarak kendilerine Japonca veya Fransızca olarak bilgiler” gönderilmesini rica eder. Abdülhamid Han, konuyu Şeyhülislam Cemaleddin Efendi’ye açar. Osmanlı’nın bilgi ve teknolojisi hakkında bilgi isteyen, deniz aşırı bir ülkeye, eli boş elçiler gönderi- lemezdi. İlk etapta; tezhipli bir Kur’an-ı Kerim ve daha bir- çok hediye, elçilerle Japon imparatoruna gönderilir. Diğer bilgiler için de süre istenir. Bu süre zarfında Sultan Abdülhamid Han, Yeni Kapı Mevlevihanesi saat sanatkarı, Musa Dede’yi huzuruna ça- ğırır. Musa Dede, saat mekaniğini çok iyi bilen zattı. Sultan, Musa Dede’den “çok iyi bir ekip kurarak, daha önce hiç yapılmamış, eşi benzeri olmayan, teknolojik bir saat yap- masını” ferman buyurur. Bunun üzerine Musa Dede, yedi kişilik bir ekip kurarak çalışmalara başlar. “Daha önce hiç yapılmamış, dengi olmayan nasıl bir saat yapmalı ?” diye derin düşüncelere dalar. Birkaç gün sonra, Sultan Abdülhamid Han, çalışmalar hakkında bilgi almak için Musa Dede’yi tekrar huzuruna çağırır. Musa Dede ve ekibinin çizdikleri projeleri inceler ancak bunlardan tatmin olmaz. Çünkü Musa Dede’nin ge- tirdiği çizimler, klasik saat örneklerinin değişik versiyonla- rıdır. Huzurda bulunan Derviş Dede’ye fikri sorulur. Der- viş, kağıttaki çizimleri inceler ve şöyle der: “Bu saat semazen şeklinde olsun. Her saat başı, kollarını açıp sema etsin ve gong çalsın.” Sultan Abdülhamid Han, projeyi eline alır, dikkatlice inceler, tefekküre dalar ve dâhiyane şu fikri söyler: “Hayır gong çalmasın! Ezan okusun. Öyle bir tertip ya- pın ki saat başı ezan okusun.” der. Kağıda birkaç ayrıntı çizerek Musa Dede’ye verir. Musa Dede, “Ferman Sultanımındır.” diyerek düşünceli bir şekilde huzurdan ayrılır. Guguklu, gonglu ve değişik melodili saatler mevcuttu. Bunlar; körük ve mekanik düzenlerle halledilebilirdi ama ezan sesi, insan sesiydi. Bu nasıl yapabilirdi? Sultana; “Efendim bu nasıl olur?” demeden huzurdan çıkmıştı. Musa Dede, bu düşüncelerde sahafları dolaşırken, Fa- kir Dede’ye rastlar. Fakir Dede, Melami Mevlevi meşreb bir zattı. Musa Dede, konuyu gizlice Fakir Dede’ye açar. Fakir Dede, Musa Dede’yi neşeye boğan şu bilgileri vermişti: Frenk icadı gramofondan ilham alınabilir. Edison, yı- lında fonograf cihazını bulmuştu. Ses kaydı yapan bu ci- hazı önerir. Gramofonun yılının 20 Eylül’ünde Emil Berliner tarafından patenti alınmıştı. Yani ezan okuyan saat yapmak mümkündü. Hemen çalışmalara başlandı. Kısa bir süre sonra, sema- zen şeklinde, normal bir insan boyuna yakın, saatli bir robot yapıldı. Robotun özellikleri şu şekilde idi: Kaideye otur- tulmuş gövdesi; saat başı sema ediyor, bu esnada kollarını açıyor, gümüş levhalardan yapılmış etekleri açılıyor ve aynı anda ezan okuyordu. Etek kısmının üstündeki mazgallardan ezan sesi geliyordu. Öyle bir mekanizma kurulmuştu ki tüm bunları yapar- ken yarım metre yürüyor, hem dönüyor ve ezan bitince de tekrar yarım metre geri giderek yerine dönüyor; kollarını ve eteklerini indiriyordu.
  • Boş kavgayı terk edelim İlim yolunu güdelim Aya beraber gidelim Çağdaş yoldaş dünyasında.
  • Hem hareket eden, hem de düşünen insan otomatını yapmayı başaran ise Wolfgang Ritter von Kempelen adlı Macar asıllı bir mekanikçidir. Kempelen’in yılın- da gerçekleştirdiği insan otomatı, bir masaya oturmuş ve karşısındakiyle satranç oynayan bir adamdır! Başı dönen, gözleri oynayan, bir eliyle ucuna sigara takılı uzun çubu- ğu tutan, öteki eliyle de taşların yerini değiştiren otomat, rakibin şahını tehdit edecek bir hamle yaptığında ses de çıkarmaktadır! Kempelen, Viyana’da, İmparatoriçe Maria Theresia’nın desteğiyle yaptığı otomatına “Satranç Oyna- yan Türk” adını vermiştir. Dünyanın ilk hareket eden ve daha da önemlisi düşünen adam otomatı Büyük Frederich ile satranç oynar ve Prusya kralını herkesin gözü önünde bir güzel yener! Yendiği sade- ce Büyük Frederich olsa iyi!.. Robot Türk, satranç oyununda hiç yenilmemiş olan Napoleon Bonapart’ı da mat etmeyi başarır. Oyuna başla- madan önce, Satranç Oynayan Türk’ün kapakları ve çek- meceleri açılarak, çarklardan oluşan mekanizması tüm iz- leyicilere gösterilir. İnsanlık tarihinin en çok konuşulan ve en uzun süreli ilgi uyandıran otomatını görenler arasında ünlü yazar Go- ethe de vardır. Kempelen’in otomatı ’de Amerika’ya gönderilir. Makineye hayran olup, hakkında yazı yazanlar- dan biri de Edgar Allen Poe’dur Satranç Oynayan Türk’ün şöhreti tüm dünyayı sarar Ne var ki bir gün Johann Allgaier adlı biri çıkar ortaya! All- gaier, makinenin içinde kendisinin olduğunu, bir ayna sa- yesinde oturduğu yerin görülmediğini açıklar. Kempeler’in aslında bir sihirbaz olduğuna herkes inanır. Bunun da nedeni, Allgaier’in iki bacağı da kesik bir cüce oluşudur! Satranç Oynayan Türk’ü görmek isteyenler yine de sergilendiği fuarlara akın ederler. Ta ki kimi kay- naklara göre Philadelphia, kimilerine göre de Chicago’daki bir yangında Satranç Oynayan Türk kül olana kadar
  • Türk Milleti de tarihin her devrinde, yaşadığı her yerde ve her alanda yaptığı yeniliklerle, diğer milletlere öncü olmayı bilmiştir. Bilim ve teknik alanlarında da yüzlerce bilim adamı yetişmiştir.
  • Geçmişini iyi bilki, geleceğe sağlam basasın, nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın
  • Konuklar şimdi ellerini yıkayıp, robot hizmetçinin uzattığı havlu ile kurulanabilirlerdi. Hem de bundan tam yıl önce
  • Tarihte sibernetiğin kurucusu olma şerefi El Cezeri’nindir. Sibernetik; haberleşme, denge kurma ve ayarlama bilimidir. insanlarda ve makinelerde bilgi alışverişi, kontrolü ve denge durumunu inceler. bu bilim, zamanla gelişerek bugün kullandığımız bilgisayarın ortaya çıkmasına imkan tanımıştır.

El- Cezeri İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitabı beğenmedim açıkçası, yazar kitabı yazarken ya da El-Cezeri'nin hayatını yaptığı eserleri anlatırken hikayeleme/öyküleme tekniği kullanmamış düz bilgi veren bir kitap olmuş. Beklentimi karşılayan bir kitap olmadı açıkçası. Bu tarz bilgiler wikipedia gibi sitelerde de bulunabilir. Kitap El-Cezerinin yaptıklarını maddeler halinde moto mot anlatmış. Ben kitap her kitaptan en temel beklentim okuduğumda bende iz bırakacak bir etki yaratmasıdır. Bu yoksa, o kitabı okumak için harcadığınız emek ve zaman israftan başka bir şey değil. (Uğur B)

Unutulan ve önemsenmeyen Mucit: Kitap bayagı şaşırtıciydı ve bilgi doluydu .Lakin anlamak zor bazı kavramları Cünkü Bilime olan bilgi yetersizliğimden kaynaklı :/ Malum bilime biraz uzağız .Kitabı bir biyografi gibi ve herşey seafoodplus.infonik ve Mühendislerin okuması gereken bir kitap ve ilham alması gereken bir mucit Herkesin duyduğu lakin çoğu kimsenin araştırmaktan üşendiği dahi ilk türk mucit bilimadamı Eğer Avrupada yaşasaydı şu an leonardo da vinci kadar bilinir Nikola tesla gibi sevilirdi:). Kendisini tanıtmak istiyorum kitaptan aldığım bir alıntı ile: Cizreli büyük mucit, bilgisayarların temellerini atan âlim, fen ve teknik adamı, robot, saatler, su makineleri, şif- reli kilitler, şifreli kasalar, termos, otomatik çocuk oyun- cakları gibi 60 makine mucidi ve dünyanın ilk sibernetik bilginidir. Diyarbakır (Amid) doğumludur. Tam ismi, Cizreli Ebu’l-İz (Ebû’l İz İbni İsmail İbni Rezzaz El-Cezeri) ya da Avrupa’nın bildiği ismiyle El- Cezeri / Al-Jazari (Ibn Ismail ibn al-Rezzaz al-Jazari) olan bu mucit iş mühendisi, zanaatkar ve sanatçı, matematikçi ve astronom Türk bilgini, bundan küsur yıl önce, yılları arasında yaşadı.Artuklu zamanında yaşamıştır. Leonardo da Vinci ninde ilham aldığı bir mucittir:) (Nilgün Plath)

Severek okuyacağınız bı kitap .içinde barındırdığı eski kelimlerden dolayı okuması biraz yavaş oluyor ama değer. Kitab el cezerinin dönem srtlarinda yaptığı icatlar aletleri anlatıyor .geçmişimize dalr güzel bilgiler veriyor.. (Kübra köpo)

El- Cezeri PDF indirme linki var mı?

Ali Kuzu - El- Cezeri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de El- Cezeri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ali Kuzu Kimdir?

Gazeteci ve Araştırmacı-Yazar Ali Kuzu'nun bu zamanda kadar 'e yakın araştırma ve inceleme kitabı çeşitli yayınevlerinde yayımlanmıştır. Yazar evlidir ve İstanbul'da yaşamaktadır.

Ali Kuzu Kitapları - Eserleri

  • Dünyanın Derin Devleti İlluminati
  • Rockefeller Ailesi
  • Siyah Sancak
  • M i T Mossad C I A Gladio
  • Küresel Para Baronu, Rothschild Ailesi
  • Atatürk'ü Kimler Öldürdü?
  • Mimar Sinan
  • Pandoranın Kutusu
  • Alparslan Türkeş Dokuz Işık
  • Ali Kuşçu
  • El- Cezeri
  • Atatürk Din Düşmanı Değildi
  • Piri Reis
  • Farabi
  • Harezmi
  • Mahşerin Kanlı Çiçekleri - Çanakkale
  • İbni Sina
  • Küresel Gizli Örgütler
  • Evliya Çelebi
  • Barbaros
  • Atatürk'ün de Çocukları Vardı
  • Atatürk ve İslâmiyet
  • Ahi Evran
  • Sultan Fatih
  • Biruni
  • Evanjelizm - Tanrı'ya Başkaldırı
  • Cahit Arf ve Matematikçilerimiz
  • İlluminati Kozmik Sırlar
  • Takiyüddin
  • Akşemseddin
  • Hezarfen ve Lagari
  • Dünyayı Yöneten Üst Akıl Bilderberg
  • Uluğ Bey
  • Gizlenen Tarih - Dersim Gerçeği
  • Katip Çelebi
  • Atatürk'e Yapılan Suikastlar
  • Dünyanın En Acımasız İstihbarat Örgütü MOSSAD
  • Atatürk ve CHP'nin Saklı Tarihi
  • Dünyanın En Büyük İstihbarat Örgütü CIA
  • Şeytanın Satranç Tahtası
  • Bilim Adamlarımız Sözlüğü
  • Bill Gates Melek Mi Şeytan Mı?
  • Kod Adı: Kudüs’ü Yıkmak
  • Sessiz Çığlıklar
  • Kurtuluş Savaşında Atatürk ve Din Adamları
  • Seydi Ali Reis
  • Bana Gözlerimi Verin Komutanım!
  • Gladio
  • Kutsal Kase-Hedef Türkiye
  • Yeni Bir Dünya Düzenine Doğru
  • Siyah Sancak - Türkiye'nin İş Planı
  • 12 Eylül İhtilali ve Onların Çocukları
  • Muhteşem Türkler: Altın Çağ
  • İmparatorluğun Gözyaşları
  • Kod Adı Vatikan'ı Yıkmak
  • Deccal'ın Torunları
  • Safari Operasyonu
  • Bu Toprağın Canları
  • Kutsal Yemin - Mustafa Kemal Atatürk
  • Beka Meselesi - Hedef: Türkiye'nin İşgali
  • Demokratikleşme Sürecinde Hedefteki Başbakan
  • Terör Mü Kürt Sorunu Mu
  • Tandır
  • 31 Mart Vakası ve 2. Abdülhamid
  • Konstantiniyye Düştü
  • Atatürk ve Erdoğan Hedef 'ten Hedef 'e
  • Altın Tepside Sunulan Ülke
  • Liseler İçin Türk Dili Dilbilgisi

Ali Kuzu Alıntıları - Sözleri

  • Batı dillerinde adı “Alberuni” veya “Aliboron” olarak geçer. Gökbilim, matematik, doğa bilimleri, coğrafya ve tarih alanındaki çalışmalarıyla tanınır. (Biruni)
  • • Her şeyi Allah'tan, her şeyin Allah'ın olduğunu bil. (Mimar Sinan)
  • Her yere subliminal mesaj yerleştirerek bilinçaltımızı işgal ederler. Kendi istedikleri şeyleri bize izletirler. Ve biz de her şey kendi elimizdeymiş gibi hareket ederiz kontrol edildiğimizin farkına bile varmayız.. (Dünyanın Derin Devleti İlluminati)
  • Bir gün kantinde Cahit Bey ile öğle yemeği yiyordum. Nereden O konuya gelindiğini hatırlayamıyorum fakat konuşmamızın bilim adamlarını araştırmalarına iten sebepler etrafında cereyan etmişti. Sonuçta iki sebep üzerinde fikir birliğine vardık: “yaşadığımızı hissetmek ve “ölümsüzlüğe yaklaşmak. ” Descartes’in söylediği gibi, her insan, özellikle bir bilim adamı, düşünmekle kendisinin varlığını hisseder, yani yaşadığını hisseder. Diğer taraftan “üretme arzusu” insanın temel içgüdülerinden biridir. Kimi insan çocuk ister ve buna sebep olarak, ya “ailem devam etsin” veya “benim eserim olsun” der. (Cahit Arf ve Matematikçilerimiz)
  • Görünürde bunlara karşı koyacak hiçbir vasıtamız yoktu ama her zaman olduğu gibi Türk'ün azmini, imanını, zekâsını yine hiç hesaba katmadılar. Ve "İsterse Türk, tavşanı araba ile avlar" atasözünü bilmemezlikten geldiler. (Muhteşem Türkler: Altın Çağ)
  • "Büyük davamız, en uygar ve en refaha kavuşmuş ülke olarak varlığımızı yükseltmektir. Bu, yalnız kurumlarda değil, düşüncelerinde köklü bir inkilap yapmış olan büyük Türk Milletinin dinamik ülküsüdür. Bu ülküyü en kısa bir zamanda başarmak için, düşünce ve eylemi birlikte en kısa bir zamanda başarmak için, düşünce ve eylemi birlikte yürütmek zorundayız." Mustafa Kemal Atatürk (Atatürk ve CHP'nin Saklı Tarihi)
  • Kolomb, İspanya'ya gemiler dolusu köle ve altın eşya gönderdi. "Ey muhteşem altın" diye yazdı. Kolomb, "Altını alan, her istediğini satın almasını sağlayan bir hazineye sahip olur. Onunla dünyaya istediklerini kabul ettirir, hatta ruhunun cennete bile girmesini sağlar" diyordu. (Küresel Para Baronu, Rothschild Ailesi)
  • Atatürk, din karşıtı birisi olsaydı Kur’an meal ve tefsirine, hadislerin açıklanıp şerh edilmesine, hutbelerin Türkçe okunmasına bu kadar önem verir, bunlar için özel ödenek ayırır mıydı hiç? Bunları düşünmemiz gerekir. Onun için de okumamız, araştırmamız ve her söylenene kulak asmamamız gerekir. (Atatürk Din Düşmanı Değildi)
  • Altimermer de bir Kurt resmi vardir. Bu tilsim istanbul daki koyunlarin sahralarda cobansiz gezip Kurt serrinden emin olmalarini saglarmis. (Evliya Çelebi)
  • Ahlakça güzel olmak insanın elindedir. (Biruni)
  • Siyah sancak (Siyah Sancak)
  • Kafirler dediler ki: oruç ve hızır hayreddin namında iki türk peyda olmuş. Bu hristiyan düşmanı yılanlar ejderha olmadan, basalım, isimlerini yeryüzünden silelim. Şimdi fırsat verirsek, belliki bu Türkler başımıza çok iş açar. (Barbaros)
  • Geçmişini iyi bil ki geleceğe sağlam basasıseafoodplus.infon geldiğini unutma ki nereye gideceğini unutmayasın. (Ahi Evran)
  • Laiklik, bu bakımdan Türkiye’de yalnız din ile devletin ayrılması demek değildir, özgür düşünceyle de düşünmek demektir. (Atatürk Din Düşmanı Değildi)
  • "Vatan için can veren şehitlerimizin ruhu şad olsun!" (Kutsal Yemin - Mustafa Kemal Atatürk)
  • Türk Milleti de tarihin her devrinde, yaşadığı her yerde ve her alanda yaptığı yeniliklerle, diğer milletlere öncü olmayı bilmiştir. Bilim ve teknik alanlarında da yüzlerce bilim adamı yetişmiştir. (El- Cezeri)
  • Seyahatname, Evliya Çelebi tarafından yüzyılda yazılmış olan bir gezi kitabıdır. 10 ciltten oluşur. Gerçekçi bir gözle izlenen olaylar, yalın ve duru, zaman zaman da fantastik bir anlatım içinde, halkın anlayacağı şekilde yazılmış, yine halkın anlayacağı deyimler çokça kullanılmıştır. Evliya Çelebi, Seyahatnâme'sinde gezip gördüğü yerleri kendi üslûbu ile anlatmaktadır. Olaylara çoğu defa alaycı bir tavırla yaklaşan Evliya Çelebi, bazen naklettiği olayları renklendirmek amacıyla uydurma haberler ve olaylar da ortaya atmış, okuyucunun ilgisini çekmek için aklın alamayacağı garip olaylara da yer vermiştir. Evliya Çelebi'nin 10 ciltlik Seyahatnâme'si, bütün görmüş ve gezmiş olduğu memleketler hakkında oldukça önemli bilgiler içermektedir. Eser bu yönden Türk Kültür tarihi ve gezi edebiyatı açısından önemli bir yere sahiptir. (Evliya Çelebi)
  • Daha 17 yaşlarındayken kendini gözlemlere, deneylere kaptıran Biruni’nin Kas yakınlarında bir köyde Rasatlar yaptığını, çıplak gözle güneşe bakmaktan dolayı da gözlerinin rahatsızlandığını, sonra sudaki aksinden faydalanarak çalışmalarını sürdürdüğünü biliyoruz. (Biruni)
  • Anadolu, yeni Türk ulus devletinin sınırlarına dö­nüşürken yitik topraklara duyulan hasret, Atatürk'ün sevdiği Rumeli türkülerinde bir nostalji olarak yaşama­ya devam etmiştir. (İmparatorluğun Gözyaşları)
  • Fransız generali bridges: Fransızlar türkler gibi mert bir milletle savaştıkları için iftihar etmeliler. Savaş sahasında döğüş bitmiş bir türk askeri yerde yatan yaralı fransız askerine yardım etmekte General niçin öldürmek istediğin bir askere yardım edersin diye sorar Asker bu fransızın cebinden yaşlı bi kadının resmi çıkar herhalde annesi benim kimim kimsem yok istedim ki o kurtulsun anasına kavuşsun General ağladığı sırada emir subayı gider askerin yakasını açar manzara dehşet göğsünde çok ağır yara vardır ve yarayı tıkayan birkaç ot generalin ağlaması durmaz biraz zaman sonra iki askerde ölürler FRANSIZ GENERALİ BRIDGES (Mahşerin Kanlı Çiçekleri - Çanakkale)

© Tüm Hakları Saklıdır.
Sitedeki içerikler izinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Yayınlanan yazı ve yorumlardan yazarları sorumludur. seafoodplus.info ile bir bağlantı kurulamaz, site sorumlu değildir.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir