ruhsal çöküntü nedir / Majör depresif bozukluk - Vikipedi

Ruhsal Çöküntü Nedir

ruhsal çöküntü nedir

kaynağı değiştir]

Depresyon tanımlarının Hippocratesdönemine uzanan bir geçmişi vardır.

Antik Yunan dönemi hekimi Hippocrates, melankoli durumunu, kendine özel zihinsel ve fiziksel belirtileri olan bir hastalık olarak betimlemiş ve hastalığı, kişide "uzun süre devam eden korku ve bunalım" belirtileri ile karakterize etmiştir.[] Günümüz hastalık tanımlamasını andıran; ancak, çok geniş kapsamlı olan bu tanımlamada, üzüntü, keyifsizlik, ümitsizlik, korku, kızgınlık, delüzyon ve obsesiflik gibi günümüzde anlam ayrımı yapılmış pek çok duygudurumu tek bir konsept olarak değerlendirilmiştir.[] Yanı sıra, bir başka Antik Yunan dönemi hekimi Galen (M.S. – ) depresyonu; hayattan memnun olmama hâli olarak tanımlamış, genetik ve çevresel faktörlerin rolü üzerinde durmuştur.

Depresyon kelimesi köken olarak "aşağı bastırmak" anlamına gelen Latincedeprimere fiilinden gelmektedir.[] 14 yüzyıldan itibaren, "depresif kılmak" ("to depress") fiili, "ruhen boyun eğdirmek; ruhen çökertmek" ("to subjugate or to bring down in spirits") anlamında kullanılmaya başlanmıştır. yılında, İngiliz yazar Richard BackerChronicle isimli eserinde, "ruhen büyük bir depresyonda" olan bir kimseden bahseder.[] Benzer manadaki kelime kullanımı Samuel Johnson'ın yılı yazılarında da rastlanır.[]

Terim, fizyoloji ve ekonomi alanında da kullanım alanı bulur. İlk kullanım örnekleri arasında, Fransız psikiyatr Louis Delasiauve'ın yılı çalışmalarında bir psikiyatrik belirtiye atıfta bulunurken terimi kullanması sayılabilir.[] 'lardan itibaren, terimin, tıp sözlüklerinde, duygusal fonksiyonların gerilemesi anlamına gelecek şekilde belirtilmeye başlandığı görülür.[]Aristoteles'ten beri, melankoli, yalnızca erkeklerde gerçekleşen; derin düşünebilme ve yaratıcılığın bir yan etkisi; güçlü ve zengin entelektüel kabiliyetlerin bir işareti olarak düşünülmüştür. yüzyıla doğru oluşan yeni konseptler bu unsurlar arasında ilgi kuran görüşleri terk etmiş ve kadınları da, bu marazdan erkeklerden daha çok etkilenen kimseler olarak, görüşlerin içine dahil etmiştir.[]

Depresyona yakalanmak üzere olan bir kimsenin gösterildiği tarihi bir karikatür.

yüzyılda melankoli teriminin kullanımı daha yaygın olsa da, depresyon terimi tıbbi eserlerde yaygınlık kazanmaya devam ederek, bu yüzyılın sonuna doğru melankoli terimi ile eş anlamlı kullanılır hale gelmiştir. Bu terimi, ilk defa Alman psikiyatr Emil Kraepelin'in kullanıldığı düşünülmektedir.[] Kraepelin, melankolinin farklı türlerini "depressive states" olarak adlandırmıştır.[]

Çin’de yüzyıl ile yüzyıl arasındaki geniş dönemde depresyon, yaşamsal hava dolaşımında bozulma, aşırı yas ve hastanın kontrol edemediği çaresizlik durumları olarak nitelendirilmiştir.

Ortaçağ’da Avrupa’da Thomas Willis () ile kimyasal formülasyonlar hâkim olmaya başlamıştır. Willis, depresyonun vücut sıvılarının aşırı tuzlanmasına (salinifikasyon) bağlı olduğunu söyleyerek iatroşimik modeli ileri sürmüştür.

yüzyılda Newton ve Bellini’nin mekanik kuramları temel bilimleri olduğu gibi tıbbı da etkilemiştir. Bu mekanistik yaklaşım ile William Cullen ve Hoffmann depresyonu hidrodinamik, mikropartiküler ilkeleri ile vücut sıvılarındaki akımın bozulması biçiminde açıklamışlardır. Depresyonda merkezi sinir sisteminin önemli rolü olduğunu ve sinir sıvılarında etkileşimin büyük olasılıkla elektriksel olduğunu ileri sürmüşlerdir.

yüzyılın ilk yarısında psikiyatrik bozukluklara yaklaşım, klinik ve anatomik görüşle açıklanma yönünde olmuştur. Bayle’nin kronik araknoiditi tanımlaması ve paralizi jeneralenin psikiyatrik belirtilerinin açıklanması etkili olmuştur. Hastalıkların belirtilerinin anatomik lezyonlardan kaynaklandığı görüşü organik hastalık kavramını oluşturmuştur. Ancak yüzyılın ikinci yarısında hastalıkları açıklamada anatomik değişiklikleri anlamadaki güçlük nedeni ile gözlemlere dayalı kuramsal görüşler hâkim olmaya başlamıştır yüzyılın sonlarında depresyon, ruhsal bir düşkünlük hâli, cesaret ve inisiyatif eksikliği, karamsar düşüncelere eğilim, heyecansal fonksiyonda düşüklük, genel hareketlerde azalma olarak tanımlanmaktadır.[]

Fransız bir psikiyatrist olan ve Salpetriere Hastanesi'nin yöneticiliğini yapan Jean Pierre Falret, yılında bazı depresyondaki hastaların zaman içinde taşkınlık geliştirdiklerini, sonrasında da tekrar depresif dönemin ortaya çıkabildiğini gözlemlemiş ve bu döneme dalgalanan delilik anlamına gelen “folie circulaire” adını vermiştir.[]

Majör depresif bozukluk ifadesi yerine unipolar bozukluk ifadesi (bipolar ifadesi ile alakalı olarak) ilk kez nörolojist ve psikiyatr Karl Kleist tarafından önerilmiş ve yaygın kullanımı Kleist'in öğrencileri Edda Neele ve Karl Leonhard tarafından başlatılmıştır.[]

yüzyılın sonlarında depresyon, evreleri olan bir hastalık olarak tanımlanmıştır. Mani ve melankoli, depresyonun evreleri olarak tanımlanmıştır.

yüzyılın başlarında depresyon bir terim olarak bazen melankoli ile eş anlamlı, bazen de onun bir semptomu olarak kullanılmıştır. Ancak Alman psikiyatrist Emil Kraepelin () depresyonu bir semptom olarak değil depresif durumlar başlığı içinde bir kategori olarak tanımlamıştır. Kraepelin klinik depresyonda ana patolojinin duygu durumda çökkünlük ve fiziksel, zihinsel süreçlerde yavaşlama olduğunu belirtmiştir. Psikiyatride involüsyonel melankoli olarak bilinen ve ileri yaşlarda, kadınlarda menopoz sonrası, erkeklerde geç erişkinlik döneminde başlayan aşırı kaygı, sinirlilik ve ajitasyonların olduğu bir depresyon tipini tanımlamıştır.

yüzyılda psikanalitik, davranışçı ve bilişsel yaklaşımlar gibi birbirleriyle rekabet eden farklı kuramsal bakış açılarının getirdikleri ile depresyon hakkındaki bilgiler daha da fazlalaşmıştır. Bu dönemde gelişen teknoloji sayesinde genetik, beyin biyokimyası, elektrofizyolojik ve radyolojik çalışmalarla psikiyatrik bozukluklar daha farklı algılanmaya başlanılmıştır. ’li yıllarda duygu durumda etkili bazı ilaçların gündeme gelmesi ile merkezi sinir sisteminin depresyondaki rolü daha da belirginleşmiştir. yılında McLennan’ın asetilkolin sinapslarını tanımlaması, ’de dopa dekarboksilazın bulunmasıyla monoaminler hakkında bilgiler giderek artmıştır. Monoamin depolarını boşaltarak kan basıncını düşüren rezerpinin bazı hastalarda depresyona yol açtığının gözlenmesi ile monoaminlerle depresyon arasında ilişki olduğu tespit edilmiştir. yılında Joseph Schildkraud, William Bunney ve John Davis depresyon ile monoaminlerdeki (noradrenalin) azalma arasında bir bağlantı kuran ilk formal hipotezi ileri sürmüşlerdir.

yılında Alec Coppen, yılında Lapin ve Oxenkurg, bu modeli serotonin ile açıklamışlardır. Depresyonda monoaminlerin rolünü aydınlatmaya yönelik başka bir çalışma yılında David Janowsky ve arkadaşları tarafından yapılmıştır. Kolinerjik ve noradrenerjik dengedeki bozulma olduğu varsayımını ileri sürmüşlerdir. Bu varsayımla ilişkili olarak J. Christian Gillin kolinerjik sistemde aşırı duyarlılık olduğundan bahsetmiştir.

kaynağı değiştir]

Elektrokonvülsif terapi (ECT), hasta bireyin beynine elektrik akımı verilerek yapay bir epileptik nöbet oluşturulmasına dayanan standart bir psikiyatrik tedavi yöntemidir.[] ECT, ancak bilgilendirilmiş hasta rıza formu doldurulmasına binaen[], majör depresif bozukluk tedavi yöntemleri arasında en son uygulamaya konulan yöntemdir.[]

Bir ECT seansının, genel olarak, öncül ve ana tedavilere yanıt vermeyen majör depresif bozukluk hastalarının yaklaşık yarısı üzerinde etki gösterdiği bildirilmiştir.[] Tamamlayıcı tedavi konusu ayrıntılı araştırılmamışsa da; ECT'ye yanıt veren hasta bireylerin yaklaşık yarısında hastalığın on iki ay içerisinde nüksettiği not edilmiştir.[] Genellikle, seans sonrasında hastalarda ilaç tedavisine ve kimi hastalarda da destekleyici ECT uygulamasına devam edilir.[]

Beyin üzerindeki fiziksel etkilerinden başka, ECT'nin genel fiziksel sağlığa olan etkisi, genel anestezinin etkilerine benzemektedir.[] ECT seansının hemen akabinde gözlemlenen en yaygın yan etki kafa karışıklığı ve hafıza kaybıdır.[][] ECT'nin ağır majör depresif bozukluk tanısı konan hamile hastalar için en az zarar verici tedavi yöntemi olduğu bildirilmektedir.[]

ECT, çoğunlukla haftada iki-üç kez, hastalık belirtileri ortadan kalkıncaya dek hasta bireye uygulanır. ECT, kas gevşetici bir anestezik ile uygulanır.[] ECT, üç unsurun fonksiyonu olarak alt türlerine ayrılmaktadır: elektrot konumlaması, uygulamaların sıklık derecesi ve elektriksel uyaranın dalga şekli (waveform).

ECT, kısa vadede genellikle frontal lob üzerinde antikonvülzan-tip etki göstererek ve uzun vadede, temporal lob üzerinde nörotropik-tip etki göstererek hastalığa müdahalede bulunur.[]

Transkaniyal manyetik stimülasyon[değiştir

Ruhsal Çöküntü

Ruhsal Çöküntü

Ruhsal Çöküntü, Suyun dibine çöken şeyler gibi enkaz kalıntı çoğunluğa ilişkin satın alma gücünün tükenmesi, çalışma gücünün düşmesi hayattan bezme halsizlik gibi sebeplerden dolayı ortaya çıkan satın alma gücünün azalması sebebiyle ortaya çıkan ekonomik durum ortaya çıkan bunalım, kriz depresyon ve çökme sonunda yaşanan bitiş.

Bunalım: Bir hastalıkta iyileşme veya aniden ölümle gerçekleşen birdenbire ortaya çıkan değişiklik kriz tehlikeyle sonuçlanabilecek ani gerginlik sinir krizi. Doğal bir süreçte aniden oluşan ayrılık reddedilme buhran uyarılarına karşı kendine olan güvenin kaybı karamsarlığın ve umudun kaybıyla ortaya çıkan ruhsal çöküntü, bunalım ve depresyon.

Aklınıza güzel manzaralar getirin, çiçek dolu bir tarla, yâda bir ormanda koşan hayvanlar, gülümseyen çocuklar, renkler, kokular, müzik. Tüm bu güzellikleri hayat size karşılıksız sunmakta. Bunları ruhsal yorgunluğa karşı bir silah olarak kullanın. Sizi korkutan ve ruhunuzu karartan unsurları ortadan kaldırın.

Sinirlerin gerilmesine yol açan ve bunalım yaratan birçok etken vardır. Gerektiğinde sizi çok etkileyen olaylarla baş edebilecek kadar akıllı olduğunuza kendinizi inandırın.

Düşünce sisteminizde kötünün yerine iyiyi umutsuzluk yerine umudu koymayı başardığınız an, çok önemli bir adım atmış olacaksınız. Daha sakin ve daha mutlu olacak, sizdeki olumu değişiklik çevrenizde de yansıyacaktır. Giderek sabahları daha zinde uyanacak, akşamlan yorgunluk hissetmeyeceksiniz. Spor yapma kararı almanızla eğitimi arasındaki bağlantının önemini fark edebildiniz mi? Düşüncelerinizi yönlendirmeyi başardığınız zaman alış verişinizi, yemeklerinizi, düzenli yemeyi ayarlayarak yapacaksınız. Bütün bunları da hiç kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan, odanızın huzurlu ortamında kendinize inanarak başaracaksınız.

Ruhsal çöküntü ile nasıl baş edilir?

Korkularınız var mı? Kararlı ve özellikle cesaret gösterdiğiniz bir ânı düşleyin. Gerekiyorsa kendinizi çok büyük bir işler başarıyormuşsunuz gibi düşünün.

Birisine kin mi besliyorsunuz? Kin duyduğunuz kişi için daha ılımlı düşünmeye çaba gösterin. Bu kişi ile ilişkilerinizin iyi olduğunu düşünün. Bunu başaramıyorsanız unutun gitsin.

Aile sorunsallarımız var? Sizi mutlu eden yaşanmışlıkları hatırlayın. İkili ilişkilerde bütün iyi yanları, karşılıklı anlayışı ve sizi mutlu eden diğer konuları düşünün. Sinemada çok güzel bir aşk sahnesi paylaştığınızı hayal edin. Bazen, eşler arasındaki pembe bulutlar bile kara görülmektedir. Sizin iyimserliğiniz bu kara bulutlardan kurtulmanıza yardımcı olacaktır.

Gelecek kaygılarınız mı var? Ailenizin yaşadığı zorluklarla dolu bir hayatı, yiyeceklerinin sınırlı olduğu, evlerinde konfor diye bir şey olmadığı dönemleri ve bir de bugünkü görkemli ilerlemenin tanıkları olduğunuzu hatırlayın. Bilinmeyen çok güzel bir geleceği hayalini kurun.

Son Güncelleme :

Ruhsal Çöküntü ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz.


6 Yorum Yapılmış "Ruhsal Çöküntü"

Ya aslında hep çöküntü yaşıyorum hayatta şimdi arkadaş ortami iyi seafoodplus.info olaylar olur sonra yengeyle oluyo saydiklarimdan illa bitanesi olucak bu sefer saçlar dokülecek diyebkorkuyorum sigara teselli ediyor taktik verin acil yapayim yani
Muhammed.

1 YANITI GÖRÜNTÜLE

Tugba nur : Hayat bos malesef bence bi piskologa git bende ayni surekli rusal cokuntu içindeyim anlıyorum seni ama sigara biseyleri gecirmiyo gidenleride geri getirmiyo

Yoruldum artık dua edip yalvarmaktan hiç birşeyin düzeldiği yok hiçbir güzel anımız yok diğer insanlar hayatlarını yaşarken mutlu mutlu fotoraflar çekip atarlarken yabancı ülkelere gidip tatil yaparlarken ve biz her allahın günü dua ile geçirdiğimiz halde hayatın bizi güldürsemmi güldürmesemmi cilveleriyle uğraşıyoruz adaletsiz bir yaşamı kim seçerdi kim isterdi :(
Hayattan Bezmiş Biri.

CEVAP YAZ

Bir sürü şey yapıp bu saçma ruh halinden kurtulmak istiyorum. Ama o kadar yorgunum ki On yıl uyusam yetmeyecek gibi . Bu yüzden sürekli yapacaklarımı düşünmeme rağmen ne odamdan ne de yatağımdan çıkasım gelmiyor . Nasıl geçecek bu saçma halim ?
Elif.

CEVAP YAZ

Göüme gökkuşağı soksam anca sakinleşirim orman düşünüyorum bi etki yok
Raion.

CEVAP YAZ

yeni güne bile uyanasım kalmadı
Help Us.

CEVAP YAZ

Çok mutsuz ve yorgunum
Filiz Parlak.

CEVAP YAZ

Panik Atak Türleri
Panik Atak Türleri
1. Beklenmedik Ataklar: Nedensiz, birden ortaya çıkan nöbetler. Panik bozuklukta bu tür ataklar vardır. 2. Duruma bağlı olanlar: Korkulan bir kedi, köpek veya başka bir nesneyle ya da bir durum karşısında ortaya çıkar. 3. Durumsal yatkınlık gösteri
Paranoya Tedavi Yöntemleri
Paranoya Tedavi Yöntemleri
Paranoya psikolojik bir rahatsızlık ile toplum içinde aşırı evhamlı kişiler içinde kullanılan, anlamı eski Yunancada delirmek olan hastalık ve nitelemedir. Paranoya rahatsızlığı temelinde aşırı evham, endişe ve kuruntular barındırır. Halk arasında is
Şizofreni Tanısı
Şizofreni Tanısı
• Şizofrenide görülen belirtiler başka psikiyatrik hastalıklarda da görülebilir. • Hiçbir belirti tek başına tanı koydurucu değildir. Tanı psikiyatri uzmanı tarafından hastanın ruhsal muayenesi, hasta yakınları ile görüşme ve çoğu zaman hastanın kli
Majör Depresyon
Majör Depresyon
Majör depresyon, özellikle gençlerde çok sık karşılaşılan psikolojik bir durumdur. Ortaya çıkması durumunda çok ciddi sonuçlara neden olabilecek bir rahatsızlık olan majör depresyon, çokça görülen bir durumdur. Majör depresyon, erkenden müdahale edil
Stres Ne Gibi Sorunlara Neden Olur ?
Stres Ne Gibi Sorunlara Neden Olur ?
Stres anında fazla enerji tüketildiğinden birey kendini güçsüz, yorgun ve endişe içinde hisseder. Daha sonraları kişi uyku problemi çekmeye başlar. Sinirli ve çabuk heyecanlanan biri olur. Konsantrasyon kaybı yaşar ve dikkatini toplayamaz. Daha önce
Ani Sinirlenme
Ani Sinirlenme
Ani sinirlenme, insanları ani bir şekilde etkileyen, sebepsiz yere oluşan bir durumdur. Kan beynime sıçradı gibi sözlerle ifade edilen sinirlenme halinde vücutta fazla miktarda adrenalin salgılanır. Bu kişinin stres halini anlatır. Vücutta çok kısa b
Şizofreni
Şizofreni
Şizofreni, beyinde bulunan maddelerin iletiminde yaşanan bozukluk ve bu bozukluk nedeni ile bazı farklılıkların oluşması ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Hastalıkta aktif ve pasif olmak üzere dönemler yaşanır. Şizofreni hastalığı tedavisi mümkün bir
Panik Atak
Panik Atak
Panik atak genel olarak bazı psikiyatrik bozukluklarla birlikte görülen, bunun yanı sıra yine bazı fiziksel rahatsızlıklarla birlikte de görülebilen bir tür endişe nöbetidir. Günümüzde yoğun olarak yaşanabilen panik atak aslında genel anlamda günlük
Panik Bozukluk Nedenleri
Panik Bozukluk Nedenleri
1- Genetik ve ailesel nedenler. 2- Biyolojik teoriler 3- Psikodinamik teoriler 4- Gelişimsel teoriler 5- Öğrenme kuramları 6- Bilişsel modeller 1 - Genetik ve ailesel çalışmalar: Panik bozukluğu olan hastaların birinci derecede yakınlarında
Bipolar Bozukluk
Bipolar Bozukluk
Bipolar bozukluk, manik depresyon ve duygu durum bozukluğu olarak da bilinen, kişinin depresyon dönemlerinde aşırı, abartılı, uçlarda düşüncelere kapılması ve bu yönde tavırlar sergilemesi durumudur. 20'li yaşlarda rastlanma olasılığı daha yüksektir
Madde Bağımlılığı
Madde Bağımlılığı
Madde bağımlılığı, genelde ergenlik dönemine giren çocuklarda başlar. Özellikle ailevi sorunlar genç yaştaki çocukların madde bağımlılığına başlamalarının birinci nedenidir. Ergenlik dönemi çocuğun ekonomik bağımsızlığını kazandığı yaşlara kadar süre
Panik Atak Tedavisi
Panik Atak Tedavisi
Panik atak ya da panik bozukluk, tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Günümüzde, etkinliği bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış iki çeşit panik atak tedavisi yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemler ilaç tedavisi ve bilişsel-davranışçı tedavi yöntemidi

 

Panik Atak Türleri
Paranoya Tedavi Yöntemleri
Şizofreni Tanısı
Majör Depresyon
Stres Ne Gibi Sorunlara Neden Olur ?
Ani Sinirlenme
Şizofreni
Panik Atak
Panik Bozukluk Nedenleri
Bipolar Bozukluk
Madde Bağımlılığı
Panik Atak Tedavisi
Şizofreni Tedavisi
Obsesif
Sinir Ucu İltihabı
Mazoşist
Cinsel İsteksizlik
Bipolar
Aşırı Sinirlilik
Ket Vurma
Anksiyete Bozukluğu Nedir
Kendine Zarar Verme
Aşırı Heyecan
Delilik
Kendi Kendine Konuşma
Obsesif Kompulsif Bozukluk Tedavisi
Duygular
Sinir Sıkışması Belirtileri
Sinir Krizi
Halüsinasyon

Popüler İçerik

Şizofreni Tedavisi

Şizofreni Tedavisi

Şizofreni tedavisi yapılsa da, birçok hastanın tamamen düzelemediği görülür. Şizofreni hastaların hayat şartlarını zorlaştıran, iletişimi zora sokan b

Obsesif

Obsesif

Obsesif, günlük yaşamda ortaya çıkan endişe, evham ve takıntılarla ortaya çıkan, bunları çözümlemeden rahat edemeyen obsesif kompulsif bozukluğu bulun

Sinir Ucu İltihabı

Sinir Ucu İltihabı

Sinir ucu iltihabı, sinir hücrelerindeki hasarı anlatan bir terimdir. Tıpta nöropati olarak adlandırılan durum, ellerden daha fazla ayakları ve bacakl

Mazoşist

Mazoşist

Mazoşist; Mazoşizm, yüzyılda yaşamış Avusturyalı bir Ro­mancı olan Leopold von Sacher Masoch'un bir Ro­man' ın da anlattığı cinsel uygulamalara da

Cinsel İsteksizlik

Cinsel İsteksizlik

Cinsel isteksizlik, cinsel istek ve arzuların azalması, yeteri kadar cinsel uyarının olmasına rağmen, cinsel ilişkide bulunma ve fantezi isteğinin b

Bipolar

Bipolar

Bipolar, Plansız düşünceler içeren ve irsi bir kişilik bozukluğudur. Kişi duygu değişimleri, klinik ya da majör depresyon yaşayabilir. Ruhen yaşanan

kaynağı değiştir]

tarihli bir literatür taramasının belirttiğine göre, bilişsel davranış terapisinin (cognitive behavioural therapy), hastalık tedavisinde ilaç kullanımı seviyesinde bir etkisi bulunmaktadır.[] tarihli bir literatür taramasına göre, psikoterapi uygulanması, hiçbir tedavi uygulanmamasından daha iyi sonuçlar üretmesine karşın, diğer tedavi yöntemlerine bir üstünlük sağlayamamıştır.[]

Psikoterapinin yaşlı hasta kimselerde etkili olduğu gözlemlenmiştir.[][]

Bilişsel Davranış Terapisi (Cognitive Behavioral Therapy)[değiştir

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir